03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CumhuriyetImtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayırı Yönetmenı: Orhan Erinç # Genel Yayın Koordinatorü. Hikmet Çetinka\a • Yazuşlerı Müdurlerı Ibrahim Vıldız (Sorumlu), Dinç Tajanç • Haber Merkezı Müdiiru: Hakan Kara • Görsel Yönetmen: Fıkret Eser Dı$ Haberler: Ergun Balcı 0 Ktıhbarat YaiçınÇakır 0 Ekonomı. Bülenl Kı/anlık • Rad>o-T\' L'ygar Eremektar • Kultur Handan Şenköken # Spor Abdülkadir Yücelman # Yurt Haberler: Mehmet Saraç • Makaleler Sami Karaören 0 Çevin Sevfettin Turhan 0 Düzeltme. Abdullah Yazıcı Yayın K u r u l u İlhan Selçuk (Ba'^kan). Orhan Erinç, Okta> Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet Çelinka\a, Şükran Soner, Ergun Balcı, Dinç Tayanç, tbrahim Yıidız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay. Ankara Temsılcı^ı Mustafa Balbay 0 Haber Müdûrir Doğan Akın Alatürk Bulvarı No 125, Kat 4, Bakanlıklar-Ankara Tel. 4195020(7hat), Faks. 419502 7 0 IzmırTemsılcisı. SerdarKızık, H ZıvaBlv. 1352S 2 3 Tel 4411220. Faks-4419117 0 Adana Temsılcisı Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd. 119S. No.l Kat:l, Tel: 3522550. Faks 3522570 MüesseseMüdürir Erol Erkut 0 Koofdinatör AhmetKorulsan#Muhasebe BülentY'eoer 0 Idare Hüsevin Gürcr 0 lşletm«. Önder Çetik 0 Bılgı-lşlem: Nail Inal 0 Bügısayar Sıstem Mürüvet Çiler 0 Reklam: Reha Işrtman 0 Halkla llişkiler. Nurten Berksov )ayımjayao ve Basaa: Yenı Gün Haber Ajansı. Bastn ve Yayıncılık \ Ş Turkocağı cad 39'41 Cağaloglu 34334 Isl PK 246 lstanbul Tel- (0-212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212)513 85 95 10ŞUBAT 1995 tmsak: 5 33 Güneş- 6.59 Öğle: 12.25 tkindı: 15.11 Akşam: 17.38 Yatsı: 18.59 Yargıdan 'sfgoıta gibi'karar • ANKARA (ANKA)- Çalışma yaşamının en önemli sorunlan arasında yer alan sigortasız çalıştırmaya en büyük tepki Ankara Dokuzuncu lş Mahkemesi'nin bayan yargıcı Hazal Zengingül'den geldi. Yargıç Zengingül, "tş güvencesinin olmadığı, istihdam olanaklannın kısıtlı olduğu ülkemizde işçiler işlerini kaybetme tehdidi altında, sigortasız çalışmaya nza gösteriyorlar. Eğitim düzeylerinin düşükiüğû nedeniyle de emeklilik tarihine kadar bunun pek bilincine varamıyorlar" görûşüyle oluşturduğu son karannda, sigortasız # çalıştınlan işçilerin, b'u dönemlere ilişkin hizmet sürelerini yazılı belge olmasa bıle tanık dinleterek kanıtlayabileceklerini kararlaştırdı. lş mahkemesi, yargıtayın bozma karanna rağmen, tam 30 yıl önce sigortasız çalıştığmı öne sûren işçinin istemini, tanıkları dinledikten sonra kabul etti ve bu sürenin emeklilik besabında dikkate alınmasında ısrar etti. Modada sentez • BONN (AA) - Almanya'da yaşayan genç stilist tlke Mete, 'Türkistan' adlı koleksiyonunda Asya ile Avrupa'yı kaynaştırdı. Trier Modadesign Akademısi'nı bitiren Mete, akademinin düzenlediği defıleye Orta •Asya ve Anadolu kadınımn giysilerinden esinlenerek hazirladığı 'Tûrkistan' adlı diploma çalışması ile katıldı. Defilede. tlke Mete'nin çizdiği 3 kıyafet büyük ilgi gördü. Üniyersiteliye kötü haber • ANKARA (UBA) - Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz, harç kredilerinin ikinci taksidinin yüzde 50 oranında zamlı olarak alınacağını kaydedetti. Ayaz "Bu miktaı, bu yıl öğrencilere ödenecek. 2 triyon 100 milyar liranın içinde 400 milyar lira tutmaktadır. Alacağımız bu parayı yine öğrencilerimize aktaracağız" dedi. ÇGD'den Çiller'e başvuru • ANKARA (ANKA)- Çagdaş Gazeteciler Derneği, kitaptaki KDV oranınm yeniden eski düzeyine çekilmesi için Başbakan Tansu Çiller'e başvurdu. ÇGD Genel Başkanı Mustafa Ekmekçi imzasıyla Başbakan Çiller'e gönderilen mektupta şöyle denildi: "Hükümet programında özellikle vurgulanan, demokratikleşmeyi gerçekleştirmek ve insanı özgür kılmak, bu amaçla kendini tanımaktan ve açıklamaktan korkmayan bir toplum oluşturmayı hedef alan bir kültür politikasının okuyan ve okumayı teşvik eden bir toplumda hayata geçirilebileceğine inanıyoruz. Kitaba getirilen yeni vergilerle bunun sağlanabilmesi olanaksızdır." Lego, BBDO'yu seçti • Ekonomi Servisi - Dünyanın en büyük oyuncak şirketlerinden biri olan Lego, Türkiye'deki pazarlama ve iletişim faaliyetleri için BBDO tanınıtım şirketini seçti. Lego Danimarka'nın Türkiye Sorumlusu Laurids Caspe'rsen, BBDO'yu seçmelerinin nedenini şöyle açıkladı: "BBDO,bütünsel pazarlama ve iletişim programlannın nasıl olması gerektiğini bilen, bu arayışa sahip bir kuruluş. Ama seçimimizi belirleyan asıl neden, Lego ile BBDO arasındaki kimyasal uyuşma oldu." THY ve HAVAŞ'ta greve doğpu • lstanbul Haber Servisi - Türk Hava Yollan ve HAVAŞ işyerleriyle ilgili olarak, Hava-lş Sendikasi ile Kamu lşveren Sendikası TÜHİS arasında dün yapılan toplu iş sözleşmesi görüşmelerinden bir sonuç almamadı. THY genel yönetim binasında, dün saat 18.00'de bİT araya gelen işçi ve işveren sendikalannın yöneticileri anlaşmaya varamazken, Hava-lş Sendikasrnın bugün yapılacak yönetim kurulu toplantısında, grev tarihinin belirlenmesi bekleniyor. Disiplin kurullannm kız öğrencileri bekâret kontrolüne gönderme yetkisi konusunda söz hekimlerin: Uygulama, devletîn çocuğa tecavüzü •Bir kadın hastalıklan- doğum uzmanı "Kadınlanmızın başını kapatıp altlannı açacağız. Nasıl namus anlayışı anlamadım? Türkiye'nin Başbakanı da bir kadın. Önce ona kontrol yapsınlar. O masaya yatmanın hiç de hoş olmadığını anlasınlar" dedi. Hab«r Merkezi - Milli Eği- tim Bakanlığı'nın. Ortaöğretim Kurumlan Odül ve Disiplin Yö- netmeliği'ne göre okullardaki di- siplin kurullanna kız öğrencile- ri. "bekâret kontroiüne"gönder- me yetkisi vermesine tepkılerar- tarak sürüyor. Ortaöğretimdeki kız çocuklannın "iffetini belirle- me" konusunda disiplin kurulla- nna bekâret testi yaptırma yetki- si vermesini, "Devİetin çocukla- ra tecavüzü"olarak değerlendi- ren hekimler, zorunlu adli olay- lar dışında kızlık zan muayene- si yapmavacaklannı açıkladılar. Yiısuf Özkan'ın haberine gö- re, Milli Eğitim Bakanlığı'nın uygulamasını, 21. yüzyılın eşi- ğinde "utanç verid" bulduğunu söyleyen bir kadın hastalıklan- doğum uzmanı "Bu olay.devletin çocuklara tecüvüzüdür" dedi. Tecavüzün salt cinsel ilişki yo- luyla olmayacağını söyleyen Ak- söz, "Kızlık zan muayenesi dee\- le yapıur. De>let kız çocuklannı potansiyel fahişe olarak göriiyor. Çocuğu, her an fahişelik yapabi- lir pozisyonda tutuyor. Bu mu- ayene. 3 kişilik u/manlar kurulu taranndan yapılır. Tek doktor ya- pamaz. Düşünün o kız çocuğu- nun halini. Bu çocuktan ilerkJe sağtıklı bir yuva kurması bekle- nemez. Onur kıncı bir davranış" diye konuştu. Aksöz, " Kadınlanmızın başı- nı kapatıp aJtlannı açacağız. Na- sıl namus anlayışı anlamadım? Tiirkivetıin Başbakanı da bir kadın. Önce ona kontrol \apsın- lar. O masaya yatmanın hiç de hoş olmadığını anlasınlar'" dedi. TTB'dençagn TTB Genel Sekreteri Dr. Ata Soyer de kişinin nzası olmadan böyle birmuayenenin yapılama- yacağını vurgulayarak "Oğrenci- İer için, nzası olsa bile bu uygu- lama doğru değU" dedi. Bu ko- nuda herkesin tartışmaya katil- dığını söyleyen Soyer, TTB'nin tüm hekimlere bir çağn yapaca- ğtnı açıklayarak "Herkes bu ko- nuda bir şey söyiüyor. Son söz, biz hekimlerin. Muayene>i yapacak olan bizleriz. Hekimleri, bu mu- a>eneyi >apmama>a çağıraca- gjz" dedi'. Eski Ankara Tabip Odası (ATO) Genel Sekreteri Dr. Nes- rin Çobanoğlu da Uluslararası Insan Haklan Örgütü'nün kadın 8 Mart Kadın tnishatifı, dün İstanbul Milli Eğitiın Müdüriüğü önündeydi. (YILMAZ K.ARABACA1C' YASEMİN KOYUTÜRK) MİLIİ EĞİTtM BAKANI AYAZ Zarann neresinden dönülse kârdır ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz, -ifTetsizük denetimi" konusunu düzenleyen ve 24 yıldan ben uygulamada olan Ödül ve Disiplin Yönetmeliği'nin yeniden düzenlenmesi için çahşmalara başlandığını açıklarken, •*Zarann neresinden dönûlse kârdır" dedi. Ayaz, dün düzenlediği basın toplantısında "bekâret kontrolü" tartışmalanna ilişkin sorulan yanıtladı. Ayaz, Ödül ve Disiplin Yönetmeliği 'ndeki "iffetsizlik" kavramınm yeni getirilen bir hüküm olmadığını anımsatarak. şunlan söyledi: "Bu yeniden getirUmiş bir hüküm değil. l ygulama e\>elden beri gelmiş ve degjştirilen yönetmelikte de yer verilmiş. Ancak. günümüz koşullannda bu hükmün getirileme>eceği yolunda birçok kuruluştan büyük tepkiler geldi Bunun taıibşüması da doğaldır." Ayaz, kamuoyundan gelen yoğun tepkı üzerine yönetmeliğin değiştırilmesi karan almdığmı vurgulayarak, yeni düzenlemenin öğrencileri rencıde etmemesi ve değişik yorumlara yol açmamasma dikkat edileceğini söyledi. Ayaz, "Biz toplumun istegi üzerine doğal olarak yeni bir düzenleme \apiyoruz. Bu düzenlemeyi \-apmak bakanlığımızın görevidir. Zarann neresinden dönülse kârdır" dedi. Kızlık zannın onanmı 40 milyon lira YTSUFÖZKAN ANKARA-Milli Eğitim Ba- kanlığı'nın, ortaöğretimdeki kız çocuklannın "iffetinibeiir- leme" konusunda disiplin ku- rullanna bekâret testi yapma yetkisi vermeyi sürdürmesi. kadın doğum uzmanı hekimle- rin tepkisine neden oldu. Olayı "traji-koınik" diye de- ğerlendiren hekimler, cinsel ilişki ya da kaza sonucu yırtı- lan kızlık zannın (hyrnen), cer- rahı operasyonla 10 ile 40 mil- yon lira arasında değişen fiyat- larla "onanldığını^ belirterek, "Hekimlerin bu yofla para ka- zandığı tek ülke Türkiye'dir. Böyle gülünç bir olay, dünyanın hiçbir yerinde yok" dedıîer. Bakanlık karan karmaşa yaratacak Kızlık zannın, bilimsel açı- dan hiçbir değeri olmadığını söyleyen kadın doğum uzman- lan, "Bu nedenle bilimsel kay- naklarda bir sağhk sorunu ola- rak geçmez" dediler. Milli Eği- tim Bakanlığı uygulamasını "mantıksız, dramatik ve ko- mik" olarak niteleyen hekim- ler, bazı kızlık zarlannın ilişki- ye girilse, kürtaj yapılsa dahi yırtılmadığını belirterek, ba- kanlık karannm karmaşa ya- ratacağını söylediler. Ankara Oniversitesi Tıp Fa- kültesi Kadın Hastalıklan-Do- ğum Ana Bilim Dalı Öğretim Uyesi Doç. Dr. Mustafa Bah- çeci, çağımızda bu tür tartış- malann gereksiz olduğunu be- lirterek, "Kıdık zannın değişik şekilleri vardır. Bazısı cinsel iliş- ki gerçekleşse dahi \ırtümaz, bazısı da son derece hassasür. Muavene sırasında vTrtüıp yır- nlmadıgı bile zor aıilaşılır "de- di. Bahçeci, toplumun kızlık zanna verdiği önem nedeniy- le, ortaya çıkacak sosyal endı- kasyonlann önlenmesi için he- kimlerin. daha önce herhangi bir nedenle kızlık zan yırtılan bir kişiye, çeşitli cerrahi ope- rasyonlar yapüklannı söyledi. Kadın Hastahklan ve Do- ğum Uzmanı Dr. Deniz Çakçı da, bu tür cerrahi operasyonla- ra halk arasında "onarma" adı verildiğini belirterek. "El al- ündan estetik,plastik birtakım müdahaleler \apiliyor" dedi. Namusu kızlık zanna bağla- manın içinden çıkılmaz sonuç- lar doğurduğunu anlatan Çak- çı, "Hastanede başunıza geli- yor, geceyansı damaüa gelüıin yakınlan toplanıp geliyoıiar, 'Bunun kanaması olmadı, bir bakın'diye. Kızhk zan saglam, kanama olmamış ama, aileyi inandırmak çok güç" diye ko- nuştu. Toplumda çok sayıda kızın evlendiğinin ertesi günü bo- şanmasına ya da öldürülmesi- ne neden olan yırtık kızlık za- nnın, "el arandan" 10 ile 40 milyon lira arasında değişen fi- yatlarla "onanldığıT> öğrenil- di. Genellikle. vajenin arka kıs- mının daraltılması veya ilişki- ye girilmeden bir gün öncesi vajen girişine dikiş atılmasıy- la gerçekleştirilen onarma işle- minden sonra, ilişki sırasında kanama olması, "ktzhkzanııın sağlamhğına" inanılmasını sağhyor. Onarma işlemi, kız- lık zan dudaklannın yan yana getirilip vajina duvanna yapış- tınlarak da gerçekleştirilebili- yor. Kızlık zannın, az kanla- nan bir dokuya sahip olması nedeniyle, bir süre sonra ya- pıştınldığı yerden aynlması nedeniyle, bu işlemin yeterin- ce "güvenli" olmadıgı belir- tiliyor. haklan kapsamında 1993 yılı ra- ponınu bekâret kontrolüne ayır- dığını anımsatarak şu görüşleri dilejgetirdi: "Orgütün bu konuyu seçme nedeni, 1992 yıunda değişik yer ve zamanlarda anlamsızca yapı- lan bekâret kontrolü yüzünden Türkiye "de intihar eden kızlardı. Biz doktoriar, bu kontrolü yap- mayı reddedelim. "Gülme, ko- nuşma, gezme. Bak bekâret kontrolüne yollanm" diyenzihni- yetierin, kadın vücudundaki bas- kı aracı olmayı reddedeüm." Eğitım-Sen Genel Başkanı Yüdınm Kaya, dün düzenlediği basın toplantısında, yönetmeli- ğin insan haklanna ve çağdaş eğitim ilkelerine aykın olduğunu söyledi. Kaya, "Okuluntemeliş- levi. öğrenciyi toplum >aşamına kazandırmaktır" dedi. Pır Sultan Abdal Derneği Ka- dın ve Kültür Komisyonlan'nca yapılan yazılı açıklamada da Milli Eğitim Bakanlığf nın söz konusu yönetmelikle kız öğren- cileri okuldan soğutmayı ve ya- ratılacak baskıyla okuldan uzak- laştırmayı amaçladığını savıın- du. îstanbuTda protesto eylemi lstanbul Haber Senisi'nin ha- berine göre. lstanbul Milli Eği- tim Müdüriüğü önünde 8 Mart Kadın İnısıyatiff nce dün yapı- lan basın açıkiamasında, uygula- manın çağdışı olduğu vurgula- narak kadınlann aşağılandığı be- lirtildi. Hemen her fırsatta çağ atlan- dığı dile getirilen günümüz Tür- kiyesi'nde böyle bir olayın gün- deme gelmesi, "utanç vıerici" olarak nitelendirildi. Açıklama- da, özetle şöyle denildi: " Milli Eğitim Bakanhğı, bu tür çağdışj işlerie uğraşmayı bırak- malıdır. Bakanlık asli görevine uygun olarak hareket ederek cin- siyetçi bakış açısını terk etmelidir. Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz, değeriendirmemizi çok ağır bir itham olarak yorumlar- sa, kendisine bir insanın bedeni üzerinde zor kullanarak \apılan uygulamalann tecavüz kâpsamı içerisine girdiğini görmek üzere sözlüğe bakmasını öneririz.*" Açıklamada aynca, son uygu- lamayla devletin kadınlann be- denlen üzenndekı denetim ve baskıyı resmileştirdiğı öne sürül- dü. Basın açıklaması sonunda alkışlar eşliğinde "De^let elini bedenimizden çek" ve "Bekâret kontrolüne hayır" şeklinde slo- ganlar atan kadınlar, daha sonra sessizce dağıldılar. 'Çağdışı, ayıp ve çirkiıı' lstanbul Ünıversitesi Adlı Tıp Enstitüsü öğretim görevlisi Kri- ton Dinçmen, ortaöğretim ku- rumlannda kız öğrencilere uy- gulanması düşünülen bekâret konrrolünü "Çağdışu ayıp ve çir- kin" olarak nitelendirdi. Dinç- men. "Cinsel ilişkinin eğitim ku- rumuyla ilgisi \okrur. Bu, ancak ilişkiye giren kişiyi ilgilendirir. Kutsal ve geniş bir kavram olan ahlakın, cinsel iaştdye indirgen- mesi çok ayıpür. Asıl ahlak bala- mından sorgulanması gereken, bu işle uğraşan kişilerdir" diye konuştu. PEN Yazarlar Demeği Genel Başkanı Şükran Kurdakul ile Kadın Komisyonu adınaBuket Uzuner, yaptıİdan ortak açıkla- mada, Milli Eğitim Bakanı Nev- zat Ayaz'ın "Iffet erkek çocuk- larda değil, yalnız kızlarda ara- nır" ve "Bekâret kontrolüne di- siplin kurulu karar verir**şekJin- deki konuşmalannı kınadılar. Birleşik Sosyalist Parti Kadın Koordinasyon Kurulu tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Be- kâret kontrolü uygulaması he- men kaldınlmabdır. Cinsiyetçi şkkkte karşı 'kadınlara karşı ış- lenen suçlar' kavTamıoluşturul- mah vebekâret kontrolü suç kap- samına ahnmalıdır" denildi. IHD Adana Şubesi Kadın Ko- misyonu ve Emekçi Kadınlar Birliği adına ortak basın toplan- nsı düzenleyen Bedegül SevgOi, Sevim Öbnez, Hatice Güden ve Şeyda Gergin. MEB'ın bekâret kontrolü anlayışının yasaklar zincirinin bir parçası olduğunu belirttiler. DSP Adana îl Başkanı Demir Görgûn de düzenlediği basın toplantısında, olayın, gündemi saptırmak bir yana. dürüstlüğü, namuslu ve iffetli oluşu sadece bekârette arayan yanhş zihniye- tin ürünü olarak değerlendiril- mesi gerektiğini vurguladı. AIDS Kongresi öncesi kampanya başlatıldı Eros'un önerisi, prezervatif MUHARREM AYDIN "Çıplak üç insan" şeklinde ta- sarlanan üç maymun motifi. "duymadım, görmedim. söyle- medim" mesajını vermek üzere yan yana otururlar. tki erkek ve bir kadından oluşan üçlü, çıplak- lıklan ve kendi aralanndaki çap- razlama olanaklan ile insanlann cinsel tercihlerindeki bireysel özgürlüğü sembolize ederler. Ancak insanlar, AIDS'e duyarsız kalıp hastalık risklerini, "duy- mamayı, görmeme>i ve söyleme- mevi" bir "korunma yöntemi" gibi düşündükleri için AIDS has- talığına yakalanırlar. Bu sırada, AşkTannsı ErosgelırveHIVvi- rüsünü parçalayarak onlan AIDS'ten kurtanr. Eros aynca "onlar"a. AlDS'ten gerçek an- lamda korunma yönteminin, pre- zervatif kullanımı olduğunu öne- rir. Söz konusu üçlü artık birbir- lerini korkmadan sevebilecekler- dir... Bu film henüz ekranlara gelmediği için sizler de henüz o üç maymun ile tanışmadınız. Ama filme konu olan "onlar"ın sayılannda gün geçtikçe hızlı bir artış görülüyor. Dahası, "on- lar"ın hepsi de aramızda! Prof. Dr. Enver Tali Çetin'in başkanlığında, 1992 yılındaku- rulan AIDS Savaşım Derne- ği'nin. Sağlık Bakanlığı'yla or- taklaşa düzenleyeceği. "2. Tür- kiye AFDS Kongresi"nde işte bu "Uç Maymun'" teması işlenecek. Reklam Yazarlan Derneği'nin il- kini geçen yıl gerçekleştirdiği ve konusu "AlDS"olarak belirlenen "Beyin Fırtması Yanşmasrnda üçüncülük ödülü kazanan "Üç Ma>Tnun" adlı kampanya tasla- ğı AIDS Savaşım Derneği'nin beğenisini kazandıktan sonra ge- liştirildı ve "2. Türkiye AIDS Kongresi"nden önce bilgilendi- rici bir kampanya olarak kulla- nılması kararlaştınldı. Söz konu- su kampanyanın başkanlığını ise AIDS Savaşım Derneği Başkanı Prof. Dr. Enver Tali Çetin ile Reklam Yazarlan Derneği Baş- kanı İbrahim Akar yürütüyor. 21-24 mart 1995 tarihleri ara- sında gerçekleştirilecek "2. Tür- kiye AIDS Kongresi" öncesinde, AIDS panoraması çarpıcı ra- kamlardan oluşuyor. Halen 20 mılyondan fazla insanın HIV vi- rüsü taşidığı dünyamızda bu sa- yının 2000 yılına kadar 40-110 milyon arasında olacağı tahmin ediliyor. Sağlık Bakanlığı'nın 1985 yılından bu yana tuttuğu resmi kayıtlara göre 1994 yılı ekim ayı itibanyla Türkiye'deki HIV- AIDS'li sayısı 384. Bu sa- yının 243'ü HIV pozitif. 141'ı ise AIDS hastası. Kayıtlara göre şu anda "yaşayan" AlDSTı sayı- sı ise 87. Diğer 54'ü ise yaşamı- nı yitirmiş durumda. Dünyadaki çeşitli AIDS örgütleri. ülkeler- deki resmi kayıtlann AIDS has- talanna yönelik gerçek rakamla- n yansıtmayacağı görüşünü dile getiriyorlar. DümADAN 3 yaşında otomobil kullanmanm keyfi başka Çeviri Servisi - Çocuklann yaşlan Dean Scott 3, kardeşi Ray 2. Ana, baba gündüz uykusuna daldıktan sonra bunlar güle oynaya alt kata inmişler. Otomobilin anahtannın nerede olduğunu biliyorlar. Birsehpayı merdiven gibi kullanarak kontak anahtaruıı bulunduğu yerden almışlar. Sonra da dışan çıkıp kaldınm kenanna park edilmiş otomobile doğru ilerlemişler. Bu yaklaşma sırasında babalannın neler yaptığını bildikleri için ışınlama yoluyla arabanın kilidini açmışlar. Scott bunlan yaparken Ray evin kedisini kucağında tutuyor. Zaten amaçlan da hiç yanlanndan aynlmayan kediye bir gezinti yaptırmak. Scott ve Ray'ın macerası burada bitmiyor. Otomobil Toyota Supra. Saatte 250 kilometre hız yapabilen bir araç, harekete geçirilmesi için daha sonra yapılması gereken şeyleri de biliyorlar. Bunlardan otomotik benzin kesiciyi açıyorlar. Kontak dışında bir de devre kesici var, onu da açmak lazım, açıyorlar. Kontağı çevirip otomobili hareket ettiriyor ve 25 metre kadar da yol alıyorlar. O sırada durumu gören karşı komşu çığlığı basıyor ve biraz ilerideki otomobili durdurup bızdıklan indiriyor ve evlerine götürüp babalannı uyandırdıktan sonra: "Bu cesur sürücüleri tamyor musunuz?" diye soruyor. Macera da burada biriyor. Anne ve babanın kalp atışlannm ne zaman normale döndûğü hakkında bir bilgi yok. Kedi de gezintinin kısa kesilmesinden mutsuzdur herhalde. Süvariler tarihe kanşıyor Çeviri Servisi - Geçen günlerde Aldershot. bir zamanlar kol- kanat gerdiği en ünlü atlanna duygusal bir veda töreni yaptı. Provost Süvari Alayı'nın 160 üyesinden on ikisi, kendilerine eşlik eden sivil polis alayı ile birlikte Beaumont Kışlası'ndan yola çıkarak kent sokaklannda son bir kez boy gösterdi. Kalan son yıımi atın da yılkı atına dönüştürülmesiyle, yüzyıllar boyunca süregelen bir tngiliz geleneğine nisan ayının ılk günü son verilmiş olacak. Ilk kez 1855 yılında Aldershot'ta kurulan ve zeki. ağırbaşlı bir ekipten oluşan süvari alayı, gerek savaş sırasında gerekse törenlerde dünya çapında bir üne kavuşmuştur. Savaşlarda ön saflarda yer alan süvari alayına, her zaman yaşamını feda eden bir topluluk gözüyle bakılmıştır. II. Dünya Savaşı sırasında atlar her ne kadar ulaşımda yararlı olmuşlarsa da, o tarihten sonra giderek törenlenn değişmez bir öğesi durumuna gelmişlerdir. Subaylann süvari alayının dağıtılmaması yolundaki girişimlerı, alayın devlete ağır bir malı külfet yüklediği gerekçesı ile etkisiz kılındı. Ingiliz hükümetı bu karann ülkeye yılda 400.000 pound (yaklaşık 32 milyar TL.) kazandıracağına inanıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle