Katalog

7 OCAK 1995 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI İstanbul'da ekmek 7500 lira • istanbul Haber Servisi -İstanbul"da fıyatı serbest bırakılan ekmeğe zam yapıldı. Ekmek Sanayii Işverenleri Sendikası'ndan yapılan açıklamada, ekmeğin pazar gününden itibaren 7500 liradan saülacağı belirtildi. Öz Gıda-İş Sendikası ise karan. "haksız kazanç" olarak nitelendirdi. Renault Mais'te anlaşma •İZMİR(AA)- Renault Mais Motorlu Araçlar Imalat ve Satış A.Ş. işyerlerinde bir süredir devam eden toplu iş sözleşmesi görüşmeleri, grev karan aşamasında anlaşma ile sonuçlandı. Işyerinde örğütlü Türk Metal Sendikası İzmir Şube Başkanı Yılmaz Turan, yaptıgı açıklamada. I Temmuz'dan I994'ten geçerli olacak toplu sözleşme ile daha önce 9 milyon 705 bin lira olan ortalama ücretin birinci yılın ilkyansında 18 milyon liraya, ikinci altı ayda ise 23 milyon 431 bin liraya yükseltildiğini belirterek, ikinci yılın 6 aylık dilimlerine enflasyon oranında zam yapıldığını da sözlerine ekledi. Deriner Barsuı'mn temeli atılıyor • ARTVİN (AA) - Çoruh Nehri üzerinde yapılacak Oeriner Barajı'nın temeiinin bu yıl içinde atılacağı bildirildi. Yap-işlet-devret modelı ile yapılacak barajın ihalesini alan konsorsiyum ise IDSİ, Çevre Bakanlığı . yetkilileri ve Artvin Valisi 'Selahattin Onur'un katıldığı ; 'Deriner Barajı ve Artvin' > konulu halka açık toplantıda, •barajın il ve ülke lekonomisine, çevreye olabilecek katkılan ele alındı. Petrol boru hattı içm Hiale • ANKARA(ANKA)- f Kafkaslar'daki petrolü : Türkiye üzerinden Avrupa'ya ulaştırmayı hedefleyen petrol boru hattının fizibilite /çalışmalan için uluslararası '-ihale açıldı. Dışişleri Bakanlığı'na bağlı Türk Işbirliğı ve Kalkınma Ajansı (TIKA) Başkanlığı tarafından açılan ihale için teklifler 7 ocağa kadar alınacak. TİKA, söz konusu işin maliyetınin 398 bin dolan bulacağını. ihaleye katılacaklardan 11 bin 940 dolarlık geçici teminat alınacağını bildirdi. Findık 55 bin lira • Ekonomi Servisi - Kısa adı Fiskobirlik olan Fındık Tanm Satış Kooperatifleri Birliği, dolardaki kurartışinı dikkate alarak 1994 ürünü fındık alım fiyatını ocak ayı için 55 bin lira olarak belirledi. Sanayi ve Ticaret Bakanhğı'nın onayı ile 1 ocak tarihinden itibaren geçerlı olacak Fiskobirlik fındık alım fiyatlannda kabuklu tombul fındık 55 bin lira, kabuklu sivn fındık 48 bin lira olarak beiirlendı Türk iş dünyası gümrük birliği konusunda başının çaresine bakmaya karar verdi Özel sektörde AB arayışlam AHMETÇELİK Hükümet ağırdan alınca Türk iş dünv a- sı gümrük birliği konusunda başının ça- resine bakmaya karar verdi. TÜSİAD Brüksel'de temsılcilik açmaya. TOBB ise Avrupa"da önemli bir çalışma başlatma- yahazırlanırkentekstilcilerkendileriadı- na lobi faaliyetlerini yürütecek ismi be- lırlediler bile. Önceki gün Türkiye Tekstil Işverenle- ri Sendikası merkezinde bir araya gelen Türkiye Ihracatçılar Meclisi Başkanı OkanOğuz. Türkiye Giyim Sanayicilen Derneği Başkanı Nur Ger ve Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Arat, istanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyoncular Birliği Yöne- tim Kurulu Üyesi Güngör Keşçi ile Teks- til Işverenleri Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi HerveGiraut toplantıya katılan Je- an Aleksander Pirlot ile prensipte anlaş- tılar. Brüksel'de yaşadığı ve Avrupa Bir- liği üyesi ülke yöneticilen ile yakın iliş- ki içerisinde olduğu belirtilen Aleksander Pirlot'un birlik nezdinde etkili bir isim olduğu belirtiliyor. Tekstil ve konfeksi- yonculann önceki gün gerçekleştirilen toplantıda Aleksander Pirlot'la prensipte anlaştıklan belirtilirken, görevin mart ayı- na kadar süreceği, ancak 6 martta gerçek- leştirilecek Türkiye Avrupa Birliği ortak- lık konseyi toplantısından olumlu sonuç alınmadığı takdirde uzayacağı belirtildi Türkiye'nin ekonomık olarak Avrupa Birliği ile entegrasyonunun birlığe avan- tajlar getıreceğı yönündeki lobi faaliyet- lenni yürütmesı kararlaştınlan Pirlot'un, masraflar dahıl olmak üzere 10 bin dolar istediğı. masraflann karşılanması duru- munda ise söz konusu rakamı 5 bin dola- OkanOğuz Nur Ger Hasan Arat Türkiye sahipsiz kaldı Türkiye Avrupa Birliği'nde sahipsiz kaldı. Iktisadi Kalkınma Vakfının Brüksel'deki temsilcisi Hayri Ürgüplü ocak ayı sonundan itibaren İstanbul'da çalışmak üzere izne aynlırken, HDT Müsteşarlığı Daimi Delege Yardımcılığı temsilcisi Haluk Özelçi de Ankara'ya çagınldı. Özelçi'nin yerine geçici olarak AB Türkiye delegasyonundan Ekonomi ve Ticaret Müsteşan Jale Aktaş'ın baktığı belirtiliyor. İKV Başkanı Sedat Aloğlu, Ürgüplû'nün ocak aynlmayacağını. ocak sonundan itibaren faaliyetlerini İstanbul'da sürdüreceğını söyledi. Devletin yurtdışı personel politıkalannın yanlış olduğunu belirten temsilciler olaylan, "AB ile ilgili çalışmalan yürûten görevlilerin 4 yılük göre> siireierini doldurmasından sonra yurda çağınlması gibi bir uygulanıanın gümrük birliği konusundaki çalışmaların en >oğun olması gerektigi dönemde gerçekleşririlmesi olacak şey değü" şeklinde yorumluyor Işçevreleri, İKV'nin ise, çok sayıda örgütün ortak kuruluşu olduğu gerekçesiyle kararlı bir şekilde hareket etmediğini savunuyor. Kinkel, Türkiye için kararlı F. Alman Dışişleri Bakanı Klaus Kinkel, 19 aralıkta toplanan Türkiye AB Ortaklık Konseyi vesilesiyle kendısıne yazı gönderen Avrupa Türk lşadamlan ve Sanayicileri Derneği Başkanı Kemal Şahin'ı yanıtlayarak "Avrupa Birliği ve Türk ortağı. Gümrük Birliği'ni I Ocak 1996'dan itibaren yüriirlüğe koymaya kesinlikte kararlıdır. Ortaklık Konseyi'nin yeni toplantı tarihi olarak 6 Mart 1995 gününün belirkndiği malûmlannızdır. Federal hükümet, bu kalan süre zarfında, Avrupa Birliği Konseyi Dönem Başkanlığı'nı üstlenen Fransa ile sıkı işbiıiiği halinde konsey toplantısının tam bir başanyla sonuçlanması için elinden gelen rier türlü gayreti sarf edecektir" dedi. ra indıreceğı öğrenildı. Genel olarak Tür- kiye ile Avrupa Birliği arasındaki ılişkı- ler ve özel olarak da tekstil ve konfeksi- yon konusunda çalışacak olan Pirlot, ga- zeteci birgeçmişesahip. Avrupa Komis- yonu'nda yakından tanınan Pirlot. Avru- pa adlı bir kitap da yazdı. 53 yaşında olan Pirlot. özellıkle Avrupalı sosyal demok- rat çev relerdekı etkınlikleriyle tanınırken. Brüksel'deki en etkin Türk taraflısı olarak da nitelendınliyor. Bu arada konuyla il- gılı olarak bir açıklama yapan Türkiye fh- racatçıiar Birliği Başkanı Okan Oğuz tekstil konfeksıyon ve hazır giyim sektör- lerinin tüm olanaklannı kullanarak Tür- kiye'nin Gümrük Birliği sürecini destek- leyeceğini söyledi. Bunun için de Brük- sel başta olmak üzere tüm Avrupa Birli- ği üyesi ülkelerin başkentlerinde yapıl- ması gereken her şeyın yapılabıleceğini belirten Oğuz. "tştn sadece de\lete bıra- kılmaması gerektiğini düşünüvoruz. Türk özel sektörü de ü/erine düşeni vaparak, devletin üstlendiği sorumluluğu paylaş- malı. Bu konuda elimizden gelen her şeyi yapacagız" dıye konuştu Hükümetin hastaneler konusunda bulduğu formül şimdiden kaygı yaratmaya başladı Saghkta özerkleştirme, tarüşmalara gebe ÖZGÜR ULUSOY Bütün kamu kuruluşlannda özelleştır- meyi savunan hükümet, hastaneler için şimdilik "özerkleştirme" formülü üstün- de duruyor. Meclis'e sunulan teklıf yasa- laşırsa, Türkiye'nin dünya standartlann- daki üç kalp hastanesinde uygulamaya konacak olan formülün özelleştirmenin önünü açmaya yönelik bir çözümolupol- madığı ise henüz yanıtlanabilmiş değil. Koşuyolu, Sıyami Ersek ve Ankara Yüksek lhtisas hastanelerinin başhekim- len ise mali, ıdari özerkliği kapsayan ve devletin yönetimden el çektiği özerkleş-. tirme formülüne sıcak baktıklannı belir- terek gerçek anlamda bir özerkliğin hiz- met kalitesini arttıracağını ileri sürüyor. Koşuyohı Kalp ve Araştrma Hastanesi 1994 yılında döner sermaye ile 400 mil- yarlık bir bütçeye ulaşan hastanenin baş- hekimi Doç. Dr. Cevat Yakutpzerkleştir- me için devlet yardımı almadan kendi ayaklan üstünde durabilen hastanelerin seçıldiğine dikkat çekiyor. 41 dönüm arazi üstüne kurulu hastane- nin Türkiye'nin en fazla by-pass ameli- yatı yapılan merkezlerınden bıri olduğu- nu belirten Yakut. özerkleştirmeyle ilgili görüşlerini Cumhuriyefe şu sözlerle açıkladı: "Yasa tasansı hazırlanırken bizin çok fazla nkrimiz sorulmadı. Gerçek anlam- da bir özerklikten \ anav u. Anavasa zaten özelleştirmeye izin vermiyor ama inisiya- tifı hastane yönetimine bırakan bir meka- nizma, kuşkusuz verimliliği artıracaktır." Kamu varlıklannın kamuda kalması gerektiğini savunan Yakut, bu yıl Koşu- Uç hastanenin ortak özellikleri • 1994 yılında döner sermayeden 300-400 milyarlık bir bütçeye ulaştılar. • Uç hastane de dünya standartlannda. •Hastaneler, çok masraflı olduğu için başlı başma bir sektör sayılan kalp cerrahisinde uzman. • Geçen yıl 2 bini aşkın açık kalp ameliyatı yapan hastaneler, en çok yeşil kartlı hasta tedav isi yapan merkezler arasında yer alıyor. yolu Hastanesi'nde tedav ıedilennüfusun yüzde 25'ıni yeşıl kart sahıplerinin oluş- turduğuna dikkat çekiyor Yakut. "özerk- leştirmeye evet, özelleştirmeye hayır" slo- ganını savunuyor. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Merkezi Hastanenin Başhekimi Besint Yiğiter, özerkleştirme kapsamındaki üç hastane- nin de kalp cerrahisinde dünya standart- lannda olduğunu belirterek. "Kalpcerra- hisi çok masraflı, büyük bir sektördür. Bi- zim hastanenin bütçesi 300-400 milyar arası. Özerkleştirme verimliliği artıracak- tır, ancak vasa tasansı hakkında şu ana dek bize intikal eden bir bilgi vok" dıye ko- nuştu. Hastanedeki hizmet kalitesini arttıra- bilmek için çalışacak kişilerin seçiminin idare tarafından yapılması gerektiğini ile- ri süren Yiğiter. "Ancak yasa tasarısını görmek gerekir. Bir iki kelime o> unuyla bütün etkinlik ka> bolabilir. Gerçek an- lamda idari özerkliğin sağlanması gere- kir" dedı. Sosyal güvence kurumuna ait hastala- nn tedavisinde bırdeğişiklik olmayacağı- nı belirten Yiğiter. özerkleştirme sonu- cundadevlete bağlı kuruluşlardan alacak- lannı çok daha kolay tahsil edebılecekle- rini ve hastanenin daha kârlı hale gelme- sini sağlayacaklannı belirtti. Ankara Yüksek kıtisas Hastanesi Hastane Başhekimi Op. Dr. Kemal Be- yazıt, diğer iki başhekimden farklı ola- rak, özerkleştirmeyi özelleştirme yolun- da bir adım olarak görüyor. Anayasa Mahkemesi'nin de hastanele- rin işletme olduğunu onayladığını belir- ten Beyazıt. "Teklif Yleclis'esunuldu. Za- ten 8 yıl geciktik. Artık bekiemek istemi- yonız" diye konuştu. Diğer iki hastane gibi 1994'te 400 mil- yarlık bir bütçeye ulaşan hastane. yıne di- ğer iki hastane gıbi devletten geçen yıl he- men hemen hıç yardım almamasının ya- nı sıra, 100 milyar alacaklı. Hastanenin geçen yıl 13.5 milyardolar- lık kredili dışalım yaptığını belirten Be- yazıt. hizmet kalitesının artabilmesi için özerkleştirmeye hatta özelleştırilmeye gerek duyulduğunu ileri sürüyor. ,1 L . , H U L Y A G E N C J Yeni ürün Elektrolüx'ten bulaşık makinesi E lektroiüx'ün ESF 691 bulaşık makinesi ocak ayında Elektrolüx bayilerinde satışa sunuldu. 30 değişik yıkama programı, 3- 6-9 saat gecikmeli zamanlama fonksiyonu ve ışıklı kontrol göstergesiyle tam elektronik yeni bulaşık makinesi; 14 setlik kapasitesi, iç aydınlatması, kendi kendıne temizleme fonksiyonu, en uzun programda 2.04 kWh süper düşük enerji ve 21 litre su harcaması ile maksimum ekonomiyi sağlıyor. • VVella'dan yeni yıl armağanı 'ellayenıyıla hedıyelerie girdi. New Wave tüp saç jölesi alan herkese kalp anahtarlıklar, New Wave saç spreyı, jölesi ve köpüğü alana saç tokası hediye ediyor. VVellaform briyantin alanlar ise cep fihristine sahip olacaklar. • W! Ucuza giyinmek mü B ol sıfıriı etiketlerin vttrinleri doldurduğu şu günlerde alışveriş etmek hayal oldu. Dar ve sabit gelirii aileler alışveriş edebilmek için indirimli satışlan beklerken, defolu ve seri sonu ürünlerin satıldığı mağazalar tüketicilere alternatif oluşturuyor. Fabrika satış veya defolu ürün satış mağazalannda fıyatlar daha uygun. Küçük defolu ürünler gerçek değerinin yüzde 15-20 altında satılıyor. Defo oranı büyüdükçe indirim oranı yüzde 50'ye kadar yükselebiliyor. Karaca'nın fabrika satış mağazası Topkapı Davutpaşa'da bulunuyor. Yüzde 10 ucuz satış yapan Karaca, defolu ve sezon sonu ürünlere de yer veriyor. Seri sonu ve defolu ürünleri Kadıköy ve İzmir Konak mağazalannda da satışa sunan Karaca mağazası, bu ürünlerde yüzde 15 ile 50 arasında indirim uyguluyor. 1 milyon 290 bin lira olan bisiklet yakalı kazak fabrika satış mağazasında 1 milyon 160 bin liraya satılıyor. Levis'in fabrika satış mağazası Çorlu'da. Seri sonu ürünleri ile defolu ürünlerin satıldığ: bu mağazanın dışında Levis'in Bostancı ve Ankara'da da iki mağazası bulunuyor. Vakkorama'nın Merter'deki satış mağazasında seri sonu ve defolu ürünler satılıyor. Ürünlerin kalitesine ve özelliklerine göre yüzde 10 ile 50 arasında indirim yapan Merter'deki satış mağazası dışında Vakkorama'nın Sultanhamam'da da defolu ürünleri satan bir mağazası bulunuyor. Beymen'in seri sonu ürünleri ise Çarşı mağazasında satılıyor. • Kahvaltılıklara bir darbe de yumurtadan Y umurta fiyatları yüzde 200 oranında arttı. Geçen yıl 900 liradan satılan yumurta, yeni yılla birlikte 3 bin 500 liraya kadar yükseldı. Geçen yıl ocak ayında toptan fiyatı 800 lira olan yumurtanın toptan fiyatı geçen hafta 2 bin 600 liraya kadar yükseldi. Yaz aylannda zarar eden tavuk üreticilerinin üretimi kıstıklarına dikkat çeken İstanbul Ticaret Odası Meslek Komitesi Başkanı Kasım Atılgan, 5 Nisan Kararları sonrasında 5 bin liraya yükselen yem fiyatlannın, aralık ayındaki son zamlarla birlikte 9 bin liraya tırmandığına dikkat çekti. Rusya ve Romanya'ya yapılan yumurta ihracatının da fiyatları körüklediğini belirten Atılgan, "Kış aylanna girilmesiyle talebin artması da fiyatları etkiledi" dedi. Atılgan, yem fiyatlanndakı artışa paralel olarak yumurta fiyatlannın da önümüzdeki günlerde yükselmeye devam edeceğini belirterek tüketicinin 3 bin liradan daha ucuza yumurta yiyemeyeceğini vurguladı. • EBK'nin satışı tazminatlara takıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Et Balık Kuru- mu'nun(EBK)bloksatı»ı için açılan ihalede dört tur görüş- menin ardından satış karan verilemedi. Özelleştirme Ida- resi Başkanlığryla(ÖlB), ku- rum için teklif veren Erdem Ortak Girişimciük adına MehmetBeğcndik. EBKçalı- şanları adına Özgıda-lş, Kon- yalılar Birliği Ortaklığı ve Eteks A.Ş.arasında dün dü- zenlenen toplantılarda, çalı- şanların birikmiş alacakları- nın ödemesinin ve işten çıkar- tılacak işçilerin kıdem tazmi- natlannın kimin tarafından karşılanacağı konusunda pa- zarjık yapıldığı bildirildi. Özelleştirme Idaresi Başkanlığı. . 23-27 aralık günlerinde EBK'nin blok sa- tışı için ılan vermiş. teminat yatıranlann tekliflerinin ön- ceki gün görüşüleceğini bil- dirmişti. Edinilen bilgiye göre; dün öğleden sonra yapılan ikinci görüşmede, teklif veren fir- malarla. kurumdan alacağı olan işçilere yapılacak öde- melerin ve işten çıkartılacak çalışanların tazminatlannın kimin tarafından karşılanaca- ğı konusunda pazarhk yapıl- dı.Özelleştirme Yasası çıkma- dan önce, EBK tesislerı için açıian ve nisan ayında tamam- lanan ihale, yasanın çıkması- nın ardından, ihale bedelleri çok düşük olduğu gerekçesiy- le iptal edilmıştı. İhalede, tesislerin her bin için ayn ayrı ihale açılmış ve satış karan onaylanmıştı. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAIV SONER Suskun İzmir Mordoğan'da yaşanan ışkence olayı, yaşamımızı altüst eden bir dizi olumsuz haber arasında kaynadı gitti. Türkiye'nin çoğunluk yerteşim merkezleri gibi Mordoğan da, Güneydoğu'daki zorunlu göçten, köy boşaltmaların- dan payını almış. Yoksul, eğitimsiz, işsiz, PKK terörü ne- deni ile sıcak bakılmayan yeni göçmenler, yöredeki birçok olumsuzluğun sorumlusu olarak görülüyor. Mordoğan'da hırsızlık olaylan da artıyor. Hırsızlık olaylan ile bağlantılı olarak 4'ü 18 yaşından kü- çük 7 Kürt kökenli genç gözattına alınıyor. Günlerce aç bı- rakılıp falakaya yatırılıyoriar. Buraya kadar olay, yaygın, bi- linen bir işkence, insan hakları ihlali gibi görünüyor. Ancak bu gençlere kapalı mekânda işkence yapılmak- la yetinılmiyor. Elektrik direğine bağlanıyorlar. Dıreğe bağ- lı tutulduklannın görüntü ve fotoğraflı kanıtı da var. Mor- doğan halkı, jandarma karakolu duvariarını aşan bu işken- ce olayı için ayağa kalkmıyor. Haberiere göre İzmir Valisi ile birlikte Mordoğan'a giden İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanı Azimet Köylüoğlu, olaya tanık bulmakta zorlanıyor. Üstüne üstlük, sözde Mordoğan halkı adına(!) bir grup, Bakan'ın yolunu keserek işkence görenlere de- ğil, işkence suçunu işleyenlere sahip çıkmaya kalkıyor. Amerika'da zencilere karşı kışkırtılan kasaba halklarının, insan hakkı, sınır tanımayan sürü tepkılerinın bir benzeri- nin Mordoğan'da yaşandığı anlaşılıyor. PKKterörüne, Kürt sorununa, Güneydoğu ve zorunlu göç, göç edenlerin ya- şam sorunlanna.. çözüm üretemeyince, toplumda sessız ve derinden gelişen kutuplaşmanın, ışte çok tehlikeli bir patlaması. Buna siyasi iktidar, görevli, yetkilı herkes, sorumlu yar- gı ve en önemlisi kamuoyu. insan haklarından yana top- lumsal örgütlenmeler. kıtleler yeterli duyarlılığı, toplumsal tepkiyı gösteremezlerse, tehlikenin boyutlan görülemez- se, benzeri olaylar Türkiye'nin her yerinde yaşanabilir. Mordoğanlılar işkenceye ortak olmak, en azından seyır- ci kalmakla damgalanmaktan büyük bir tepki duymuş ol- malılarki, televizyon mikrofonu uzatılan herkes, kızgın "bi- zim suçumuz yok, biz bir şey görmedik" diyorlar. Mordo- ğan'da pek çok kimsenin. işlenen ınsanlık suçundan en azından haberli olduklan, ancak kışısel olarak karşı olsa- lardatepkilerinı dılegetirmekten korktukları, sustukları bir gerçek. Mordoğan'da olanlar devlet katında, ülke çapın- da suskunlukla geçıştinlırse, benzer olaylara çanak tutu- lacağı daha da büyük bir gerçek. Mordoğan'daki işkence olayının patlak vermesinin he- men ardından Kütahya Simav'da yaşanan bir tipik olay da- ha var: Sımav Emniyet Amiri Atılay Sütbeyaz, arabasına çarpan 4 gence işkence yaptırıyor. Hakkında soruşturma açan ilçe savcısı Halil Serdaroğlu'nu "Seni yok ederim" sözleri ile tehdit ediyor. Gazete haberinin devamına göre, güvence ısteyen savcmın evinin önünün korumaya alınma- sı ile yetinilıyor. Ne Mordoğan'da ne de Simav'da yaşananlara ilişkin, devlet adına alınması gereklı acil ve ciddi önlemlerin ışa- reti var. Ve SHP İstanbul Milletvekıli Ibrahim Gürsoy'dan Sıvas katliamı yargılamasına ilişkin adalete gölge düşüren şaşır- tıcı iddialar. Önümde Afyon Dinar laiklık toplantısında, sorular arası- na sıkıştırılmış bir not var. SHP Başmakçı İlçe Başkanı Er- tuğrul Kayış, Cumhuriyet Bayramı resmi töreninde kay- makam tarafından dualarla. ayetlerle kutlama yaptırıldığı- nı söylüyor. Müdahale ettiği için 3 saat gözaltında kaldığı- nı ve sonra olayın mahkemeye yansıdığını anlatıyor. Afyon j Valiliğı'nin kaymakam hakkında soruşturma bile açtırma- dığını vurguluyor. ' Yine önümde Türkiye Kömür Işletmeleri Kurumu Genel Müdürlüğü'nün yasal suç nitelığinde bir yazısı var. İşçile- rin sözleşme farklanndan doğan 6 ay gecikmeli ücret öde- melerinin yapılması için, alacaklan kalmadığına ve dava aç- mayacaklanna ilişkin taahhütname vermelerı isteniyor. Da- va açanlara ödeme yapılmaması isteniyor. Oysa hep bil- diğimiz gibi, pek çok mahkeme karan ile ve en son Danış- tay kararıyla, işçilerin alacaklarının 6 ay gecikmeli öden- mesi Hükümet-Türk-lş sözlü uzlaşmasının yasal olmadığı kanıtlanmıştı. Artık yargı kararlarından sonra yeni genel- gelerle işçilerin taahhütnameye zorlanması, katmerli bir yasal baskı ve suçu oluşturuyor. Türk-lş ve üyesi sendika- ların yönetımi neden susuyor? Bir önceki köşe yazımda eski sendikacıların seçim hak- kı rüşveti niteliğinde, bir de sendikalara malvarlıklarının yüzde 40'ına kadar ticaret kapısını açan yasa tasarısından, sendikacılığa çok zararlı sonuçlarından söz etmiştım. Kar- şı çıkacak sendikacı beklediğimi vurgulamıştım. Şimdilik bir tek Öz Çelik-lş Başkanı Metin Türker'den bir tepki aldım. Karabük'te örgütlü sendika olarak ocakla- rın sönmesi. fabrikanın bir daha üretıme geçememesi teh- didi altında işçilerin de ortak olacağı oluşuma "evef" de- diklerini açıkladı. Ancak henüz hiçbir anlaşmanın altında ımzalarının bulunmadığını; hükümetin. koşullarını yerine getirmek durumunda olduğunu söyledi. Özelleştirmeye il- ke olarak hâlâ karşı olduklarını, sendika olarak da ortak ol- mayı düşünmeyeceklerini belirtti. Ancak işçilerin ödene- cek tazminatları karşılığmda ortak olmalannda aracı rolü- nü üstleneceklerini, bunda da işçinin zorlanmasının söz ko- nusu olamayacağını bildirdi. Genelde yaşamın her alanında, yaşamsal pek çok olum- suzluğa karşı suskunluğumuzu sürdürüyoruz. GENEL KURUL ÇAĞRISI Yıldız Üniversitesı Mımarlık Pakültesı Eğitim ve Kültur Hızmetlerı Demeği'nın (YÜMFED) olağan yıllık Genel Kurul Toplantısı 24 Ocak 1995 tarıhınde saat 15.00'te Yıldız Teknik Üniversitesı, Mımarlık Fakuttesı. Alpay Aşkun Salonu Yıldız/lstanbul adresınde yapılacaktır. Belirtilen gün çoğunluk sağlanamadığı takdirde ikinci toplantı 31 Ocak 1995 tarihınde aynı yer ve saatte yapılacaktır. GÜNDEM: 1) Açılış veyoklama, 2) Divan Heyetı'nın seçimı ve saygı duruşu, 3) Dernek Yönetim Kurulu 1992-1994 Çalışma Raporu'nun okunması ve göruşulmesı, 4) Yonetım ve Derıetım Kurulu raporlannın ibrast, 5) Tahmıni bütçenın göruşulerek kabul edilmesi, 6) Tuzuk değışıklığı onerılerının göruşulmesı, 7) 1995-1997 donemı organlannın asıl ve yedek üyelennın seçimı, 8) Dılek ve temennıler, 9) Kapantş. KARİKATÜRCÜLER DERNEĞİ THE ASSOCIATION OF CARTOONISTS GÜZEL İNSANLARIMIZA SİNSİCE ATILAN BOMBALAR OEMOKRATİK VE LAİK DÜŞÜNCELERİMİZİ ASLA DEĞİŞTİREMEYECEKTİR. Karikatürcüler Derneği PARLAMENTONUN BO YUTLARI Rahmi Kumaş 40.00U(KDVıçınde) Çoğtkş Yaymlıırı Türkocağı Cacl. 39~il Cağaloğlu-İsianbul Ödemeli gönderilmez