03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 OCAK1995 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER SHPSiz koalisyon DYP'yi böldü • ANKARA (ANKA)- SHP'siz koalisyon arayışlan DYP'yi böldü. DYP'de, başını Kastamonu — Milletvekili Münif lslamoğTu ile Istanbul Milletvekili Coşkun lCırca'mn çektiği grup ANAP ile koalisyonun zeminini hazırlamaya çalışnken, Milliyetçi muhafazakâr kanat karşı atağa geçti. Bu grup koalisyonun bitmesi yönündeki görüşlerini açıkça ortaya koyma karan alırken, ANAP'lı değil, MHP'li koalisyon için basttracak. DYP'de başını Dev let Bakanı Ayvaz Gökdemır, Tanm ve Köyişleri Bakanı Refaiddin Şahin ile Teşkilat Başkanı Rıfat Serdaroğlu'nun çektiği milliyetçı-muhafazakâr kanat sesini yûkseltmeye hazırlanıyor. Sendika hakkına hükümet engeli • ANKARA (ANKA)- Devlet Bakanı Azimet Köylüoğlu'nun askeri işyerlerinde çalışan sivil memurlara grevli toplusözleşm^Ji sendika hakkı verilmesine ilişkin yasa önerisine hükümet karşı çıktı. Azimet Köylüoğlu'nun, Milli Savunma Komısyonu gündeminde bekleyen yasa önerisine ılişkın hükümet görüşü, Devlet Bakanı Necmettin Cevheri imzasıyla TBMM Başkanlığı'na sunuldu. Necmettin Cevheri, kamu görevlilerine sendika kurma hakkını düzenleyen yasa tasansının Meclis gündeminde bulunduğunu anımsatarak. askeri işyerlerinde çalışan sivil memurlar için özel bir yasanın uygun olmayacağını söyledi Cindoruk'tan Dentirel'e ziyaret • ISTANBUL (AA)- TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Cumlıurbaşkanı Süleyman Demirel'i Etıler"deki evinde ziyaret ederek yeni yılını kutladı. Cindoruk basın mensuplanna yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in yeni yılını kutladığını ve Azerbaycan gezisi hakkında bilgi verdiğini söyledi. Kmlay'ın yardımlan • ISTANBUL (AA) - TÜA Kızılayı, ülke ıçinde ve dışında yardıma ihtiyacı olan insanlara son 5 yıl içinde toplam 2 trilyon 346 milyar 800 milyon îiralık yardımda bulundu. Kızılay, 1993 yılından bu yana Bosna-Hersek'e de 238 milyar lirası para yardımı, 431 milyar 200 milyon lirası da ilaç, gida, bannma ve giyecek maddesi olmak üzere toplam 669 milyar 200 milyon lirahk yardım sağladı. Kanat toppağa verHdi • tSTANBUL(AA)- Kocaeli'nin Hereke Tüneli çıkışında. şehirlerarası sefer yapan bir otobüse önceki gün düzenlenen silahlı ve bombalı saldında ölen Başak Kanat (18) dün lstanbul'da toprağa verildi. Kanat'ın cenazesi, Maltepe Merkez Camii'nde ikindi vakti kılınan cenaze namazından sonra Başıbüyük Mezarlığı'nda defnedildı. Polis otosuna silahlı saUırı • İstanbul Haber Servisi - Ümraniye Hekimbaşı'nda devriye görevi yapan ve içinde üç polıs memurunun bulunduğu Ümraniye Merkez Karakolu'na bağlı polis otosuna, dün akşam saat 19.30 sıralannda kimliği belirlenemeyen kişilerce ateş açıldı, Araçtaki polisler saldından yara almadan kurtulurken saldırganlar yaya olarak olay yerinden kaçmayı başardı. Bankaya molotof • tstanbul Haber Servisi - Kadıköy Acıbadem lş Bankası Şubesi ile Bostancı Şemsettin Günaltan Caddesi üzerindeki Hisar Mobilya dükkanına dün akşam saat 21.00 sıralannda kimliği belirlenemeyen kişi ya da kişilerce molotofkokteyli atıtdı Saldınlarda ölen ya da yaralanan olmazken binalarda maddi hasar meydana geldi. Kapatılan MSP'nin kayyım raporunda, partinin bir 'şirket' olduğu belirtilerek, 'ülke zaranna faaliyetleri' nedeniyle 12 Eylül sonrası incelemeye alınması istendi Erbakan'a MİT soruşturtnasıANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- Bosna-Hersek'e gönderi- leceği gerekçesiyle toplanan yar- dım paralannın bir dizi kuşkulu işleme tabi tutulmasının yanı sı- ra Necmettin Erbakan'ın mal- varlığı konusunda gerçekleri söylememesi, Refah Partisi'nin (RP) nasıl bir mali yapıya sahip olduğu sorusunu gündeme getır- di. 12 Eylül darbesinin ardından kapatılan Milli Selamet Parti- si'ne (MSP) ilişkin kayyım ve denetçi raporlan, daha sonra bu partinin yöneticileri tarafından kurulan RP'nin mali sistemine önemli öl- çüde ışık tutuyor. MSP'yi inceleyen kay- yımın, partiyi "ülke zaranna" bulması ve bir dizi kuşkulu işlem karşısında Mil- li lstihbarat Teşkilatı'nın da denetımler- de bulunmasını istemesi dikkat çektı. Kayyım raporunda, MSP için, "Burası parti degiL şirkettir" ifadesi kullanıldı. Kayyım avukat Edinilen bilgiye göre, 12 Eylül harekâ- tının ardından Ankara Sıkıyönetim Ko- mutanlığı'nın istemi üzerine avukat Ha- san Basri Esmer. partinin malvarlıklan- nın saptanabılmesi için MSP'ye kayyım seçildi. MSP'yi incelemeye alan Esmer. çalışmalannın ardından bir rapor hazırla- yarak 30 Temmuz 1981 tarihinde Anka- ra Sıkıyönetim Komutanlığı'na gönderdı. MSPkayyımı Esmer. "1981/Siy.Par-4" sayılı raporunda. ilk olarak partinin bir demirbaş deftennın olmadığına dikkat çekti. Partinin gelir-gider deftennın de bulunmadığını saptayan Esmer, banka he- Parti değil şirket: Bosna-Hersek yardım paralannın yanı sıra malvarlığı konusunda da kuşkulan üzerine çeken RP lideri Necmettin Erbakan'ın kapatılan Milli Selamet Partisi (MSP) Genel Başkanhğı döneminde de aynı tavırlan sergilediği ortaya çıktı. sap numaralannın kayıp olduğunu gör- dü. Parti yöneticilerinin sadece 315 bin li- ralan bulunduğunu ve bunun dışında mal- varlıklannın olmadığını açıkladıklanna dikkat çeken Esmer, bu bilgi lerin inandı- ncı olup olmadığını saptamak için. MSP yöneticileri tarafından rastgele toplanmış belgeler arasında çalışmalannı sürdürdü. Merkez Bankasf ndan da bilgi isteyen Es- mer'e, löNisan 1981 tarihinde 31826 sa- yılı yazı ile MSP'nin çeşitli bankalarda 861 bin 255 lirası olduğu bildirildi. Es- mer, raporuna şu notu düştü: "Savcılıktan ahnan defterlerin incelen- mesinde, demirbaş kavıt defterine, demir- başların işlenmediği görülmüştür. Nite- kim bir aiacak takbi üzerine partinin da- ha önce bu nevi işlerini yürüten Mehmet Akyol ile yapılan görüşmede. partiye ait minibüsün parti merkezi önünde bulun- duğu ögrenilmiş. bu suretle partiye ait va- sıtalartn dahi defter kavdına geçümediği görülmüştür. Savcılıktan alınan makbuz dipkoçanlannın defterc işlenip işlenmedi- MİT görevlisi. Erbakan'ın, kapatılan ikinci partisi MSP'ye kayyım seçilen avukat Hasan Basri Esmer, Sıkıyönetim Komutanı Orgeneral Recep Ergun'a özel bir rapor hazırladı. MSP'nin "ülke zaranna" faaliyetlerde bulunduğunu dile getiren Esmer. inceleme istedi. ği konfrol edilmiş. 1972-1973 yıllan itiba- nyla bunların işlendiği, defter kaydının takip olduğu, her ne kadar tarihler itiba- nyla 1973 kayıtlannın birbirini rutmadt- ğı görülmüş ise de, o tarihte takip edilebil- dtği anlaşılmıştır." Esmer. 1973 yılından sonraki defter ka- yıtlannda bağış ve aidatlar için izlenme- si mümkün olmayan bir yöntem kullanıl- dığını gördü. MSP lideri Erbakan, 1975 yılından iti- baren 15 minibüs almış. ancakbunlan ba- zı kişiler adınakayıtettirmişti. Esmer, in- celemeleri sırasında. parti genel merkezi- nin bazı kişitere bu işlemler için talimat verdiğini de ortaya çıkardı. Esmer'in bu saptamasına kanıt olarak gösterdiği. MSP Koçarlı tlçe Başkanlığı tarafından genel merkeze gönderilen bel- ge şöyle: "Sayın bakanımız, hepimizce malum seçim günümüze az kaldığı için çok çab- şıp firsatı değerlendirelim. Koçarlı teşki- latı olarak elimizde vasıta vani arabamız yokrur. Devamlı hususi araba tutmak pahalıya mal olmakta- dır. Parasını tenıin ettik. 6 aydır genel merkezden haber yok. Hangi marka arabanın çıkanl- ması sizin kanalınızdan müm- künse, onu alalım. Daha önce bu isteği Aydın il teşkilatına gönder- dik bize araba tahsis ertiler. Ba- hattin Özdemir. Koçarlı İlçe Baş- kanı. Imza." Esmer, raporuna bu saptama- sını kanıtlayacak ikinci bir bel- ge daha ekledi. Erbakan'ın par- ti adına aldığı araçlan ve malla- n kişiler adına kayıt ettirme yöntemini gözler önüne seren belge de şöyle: -Milli Selamet Partisi Aydın il teşldla- tımızda kullanılmak üzere tahsis olunan Ford minibus, emirleriniz geregi bir alıcı, bir kefil. bir de şoför. gelip almak üzere il başkanlığunızca görevlendirilmiştir. Abcı: Mehmet Canbav. Kefil: Mustafa Yıldı- nm. Refakatlerindeki şoförle gerekli mu- ameleleri yapılarak minibüsün teslim edil- mesini müsaadelerinizJericaederim. Bil- vesile selam eder selametuiikler dilerim. Tevfik Özalp. İmza." 'MİTdenetiesin' Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yüzteri kongre boyunca asıkta. Erbakan ile Erdoğan'ın il başkan adayı konusunda u>uşmazlığa düşrukleri ve kong- renin bu nedenle 25 saat geç başladığı öğrenildi. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) RP 9 nin aklanma gösterisi •RP îstanbul îl Kongresi'nde Genel Başkan Necmettin Erbakan, 'düzmece camur atma kampanyası'nın partüerini büyüttüğünü söyledi ve 27 marttan bu yana fiili olarak iktidarda plduklannı savundu. Hükümeti 'telefon befeçisi' olarak tanımlayan Erbakan, ekimde hukuken iktidara geleceklerini ileri sürdü. Il başkanlığına avukat Mehmet Ali Şahin seçildi. tstanbul Haber Servisi - RP'nin 5. Ola- ğan İl Kongresı. partıyi aklama göstensı- ne dönüştü. RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan. partilenne "düzmece birçamur atmakampanyasnun" başladığını ilen sü- rerken. yılbaşını kutlayanlan da "kendini bUmez" diye eleştırdi. RP tl Başkanlı- ğı'na, Fatıh belediye başkan adayı avukat Mehmet Ali Şahin seçildi. RP tstanbul tl Kongresi, dün Abdi Ipek- çı Spor Salonu'nda yapıldı. Saat 11 .OO'de başlayacağı bildınlen kongre iki buçuk saat gecıkmeyle başlayabıldı. Saat 14.00'te ıl başkan adayı Mehmet Ali Şa- hın'le bırlıkte salona giren Erbakan. "lş- te Refah, işte gençlik", "Başbakan Erba- kan". "Bosna, Sırplara mezar olacak". "Fatihlerin nesliyiz biz biz biz", "Erbakan hocamız.fedaolsuncanımız" sloganlany- la karşılandı.Sık sık "AUahüekber" sesle- riyle tekbir getınlen kongrenin dıvan baş- kanlığına, tek aday olan RP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Tekdal getırildi. Çok sayıda milletvekili, belediye başkanı, ge- nel merkez yöneticileri. ıl ve ılçe başkan- lannın katıldığı kongrede en fazla ifgiyı Rize Belediye Başkanı Şevki Yıhnaz ile RP MKYK üyesı ve parti tanıtım başka- Kongre izlenimleri nı Hasan Hüsevin Ceylan gördü. "Mücahit Yılmaz", "Türkiye seninle gurur dujııyor" sloganlarıyla delegeler tarafından dakikalarca ayakta alkışlanan Şevkı Yılmaz. yaptığı konuşmada basına çattı. "Artık surda gedik açıldı. tt üriive- cek, kervan yüriiyecek'" dıyen Yılmaz'ın konuşması sırasında salondakı RP'lıler ta- rafından basın yuhalandı. Yeni yıla RP ile gırildığıni sövleyen Yılmaz. şöyle devam ettı: "RP'nin iktidara gelişini hazmedcme- yenler iftira kampanyası başlattılar. Mer- cimek. nohut fasulvevle uzun süre uğraş- nlar. Ama tanıtım başkanımız Hasan Hü- sevin Cevlan. televizyondaMustafa Kul'la kedinin farevle ovnadığı gibi ovnadı. Söy- ledikleri gibi Mercümek, Darçın, Bosna paralannı yeselerdi bu masonlar onlara Nobel ödülü verirdi. Onlar değil mi Sırp- lara buğdav, veren. Bosna parasının bir ku- ruşuna tenezzül edecek ha>sivetsiz RP'li bu camiada otmayacaktuf Dığer partilenn aday göstenrken bile RP'yi taklıt ettıklennı savunan Yılmaz. "Yakında sank, cüppe ghdirerek adav göstereceklerdir'' dıye konuştu. Yazılı ve görsel basına saldıran tstanbul Büyüksehir Belediye Başkanı Recep Tay- yıp Erdoğan. "Onlar aynı zamanda gör- me özürlüdür, zihinselözürlü olduklan gi- bi" dedi. "Mücahit Erbakan" sloganıyla kürsü- ye gelen Necmettin Erbakan ıse daha çok hükümete yüklendı. "Bırakın bunlara devlet vönetimi: lebiebici dükkânı bile ve- rilmez" dıyen Erbakan. RP'nm 27 mart- tan beri fiili olarak iktidarda olduğunu sa- vundu Erbakan. "Hangi adımı atsalar akıllanndan RP çıkmıyor. Bu fiili olarak iktidardadır. Şimdi hukuken bu gerçeğin tescili kaldı. Beklediğimiz kurtuluş bu \ıl gerçekleşecek. Bir vinç geliyor, batniış gemivi kurtaracak'" dıve devam ettı. Hükümeti "telefon bekçisi"dıye tanım- layan Erbakan. Çekıç Güç'ün bir telefon- la 4 yıldır Türkıye'de tutulduğunu savun- du. RP'ye karşı düzmece bir çamur atma kampanyası hazırlandığını. bunun partiyi büyütmekten başka bir ışe yaramadığını ilen süren Erbakan, 16 Nısan 1995'te ara seçım, 15 Ekım 1995'te genel seçim yapılacagını söyledi. Konuşmasının sonunda salonda bulunan bütün partılıleri ayağa kaldıran Erbakan, adil düzen için çalışacaklanna dair yemın ettırdi. Erdoğan, Erbakan'la ters düştü AYŞEYILDIR1M RP tl Kongresi. uzun süredir alttan alta süren genel merkez ile yenilikçiler arasındaki çekışmeyi de su yüzüne çıkardı. Tay- yip Erdoğan'ın da öncülüğünü yaptığı yenilikçiler, Ekrem Er- dem'm ıl başkan adayı olmasını istiyordu. Istanbul Büyüksehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın il başkanhğında yardımcısı olan ve bu görevi bugüne kadar sürdüren Ekrem Er- dem, Genel Merkez'den destek alamadı. Genel merkezciler ise 27 Mart'ta Fatih Belediye Başkanlığını kazanan, ancak 10 tem- muzda Sadefdn Tantan'a yenılen Mehmet AB Şahin'ın aday gösterilmesıni istıyordu. Ekrem Erdem ile 17 yıllık arkadaşı Mehmet Ali Şahin ara- sında kalan Tayyip Erdoğan, ıl merkezine bile gitmeyerek ta- rafsız görünmeye çalışırken,Necmettin Erbakan dün sabah sa- atlennde ıl bınasına giderek yönetıcılerle uzun süren bir konuş- ma yaptı. Kongrenin de geç başlamasına neden olan görüşme sonunda anlaşmaya vanldı. Tek lıstehazırlandı. Mehmet Ali Şa- hm başkan adayı gösterilırken, Ekfem Erdem yönetım kurulu listesıne alındı. Necmettin Erbakan. yanına Mehmet Ali Şa- hin'ı alarak kongre salonuna girerken "RP'de çadak yok" me- sajı vermeye çalıştı.RP'nin 24 kışılik yeni yönetım kurulu lis- tesinde 13 isım yenılenirken, RP'nin mutemedi olarak bilinen Süleyman Mercümek'ın avukatı Fuat Sağıroğlu'nun da yeni yönetime alınmadığı görüldü. RP'liler tüm etkinliklerinde olduğu gibi dünkü kongrede de da haremlik-selamlık oturdular. Spor salonunun ait katındaki so- yunma odalan ise partililer için mescit haline getirilmişti.Yıl- başının ertesi günü kongre yapmalannın da tt anlamı"bır baş- kaydı RP'lilere göre. Nitekım RP Genel Başkanı Necmettin Er- bakan. konuşmasının başında bunu şu sözlerle açıklıyordu: "RP'den başka hiçbir parti 1 ocak günü böylesine büvük bir salonda kongre yapmaya cesaret edemez. Yapsa da bu kadar ka- labalığı toplayamaz." Erbakan, yılbaşında eğlenenleri de azarlamaktan gen kalma- dı. Bunun sorumlusu olarak da hükümeti suçladı: "Bazı Batı tak- litçileri vılbaşı eğiencesi adı alhnda kendilerini içkiye vermişler. Bugünkü Vönetim halkı içkiye teşvik ediyor." MSP'nin Demetevler'de bulunan Mil- li Görüş Sarayı'nın kımin adına kayıtlı olduğunu inceleyen Esmer. parti genel merkezinin de kişiler adına kayıtlı oldu- ğunu ve partinin bu bınada kiracı olarak göründüğünü öğrendı. Bina sahiplerin- den kira sözleşmelerinı isteyen Esmer'e, kira sözleşmesınin parti adına değil, kişi adına yapıldığı yanıtı verildi. Esmer, parti gelirlerinin özel hesaplarda tutulduğunu ve har- camalann özel şahıslar tarafın- dan yapıldığını da saptadı. Ergun'a özel rapor Çalışmalan sırasında çok sayı- da kuşkulu işlemle karşılaşan Esmer, Ankara Sıkıyönetim Ko- mutanlığrna özel bir rapor da gönderdi. Dönemin 4. Kolordu ve An- kara. Kastamonu, Çankın illeri Sıkıyöneti Komutanı Korgene- ral Recep Ergun. Esmer'in rapo- runun üzerine eliyle "Çokönem- lidir, işleme alınız" notunu düştü. Esmer'in raporu özetle şöyle- "... 40 bin civannda belgenin tek tek incelenmesi neticesinde parti; sivasi bir parti ciddh eri. di- siplini. amaç ve yönetim anlaşıyi içerisindc olmayıp. şirket anlay> şı içinde. şahıslann menfaadna ve ülkezaranna faaliyet gösteren bir kuruluştur... Partinin gelirlerinin özel şir- ketlere kaydınldığı... Makina Kimya Endüstrisi Kurumu'nun bütün çalışanlarının listesinin gi/Jilik kaydı alhnda rutulduğu.. partide devlet memuıiannın ça- İıştınldığı.. bir belgede Filistin Kurtuluş Örgütü'nden gelen iki kişinin masraflannın ver aldığı saptanmıştır. Alınan teyp, araba, televizyon gibi mallar kişiler adı- na kayıthdır-." Esmer, raporunda Malıye, Ti- caret ve lçişleri bakanlıklannın birer temsilcisinin partide dene- timlerde bulunması gerektiğini vurguladı. MSP'nin bazı kuşkulu işlem- leri konusunda endişeler taşıyan Esmer, aynca bir Milli tstihbarat Teşkilatı görevlisinın de. "netice ahnıncaya kadar, hiçbir zaman ve hiçbir yerde sözü edilmeyecek bir çalışma programı ile nornıal görevler yapıyormuş gibi" çalış- masını istedi. Esmer, bu istemıni. "devletin geleceği ve sivasi partiJerin duru- mu" gerekçesıne dayandırdı. Kececiler: Çiller yapamıyorsa çekilsin ANKAR4 (.\A) - ANAP Ge- nel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciİer, erken seçim şartıyla kurulacak azınlık hükümetine destek vereceklerini ifade ede- rek. " 1995'te erken seçimden ka- çüamayacaktır" dedi. Keçeciİer, dün duzenlediği ba- sın toplantısında. 1994 yılının Türkiye'nin performansı açısın- dan kötü rekorlar yılı olduğunu öne sürerek, hiçbir yıl Türkiye'de enflasyonun yüzde 150'ye var- dığı bir dönem yaşanmadığını savundu. Seçimden kaçamazlar Türkiye'nin 1995 yılında ya- pacağı en önemli icraatın bugün- kü hükümetten kurtulmak olaca- ğını da öne süren Mehmet Keçe- ciİer, ANAP alarak Türkiye'yi bu hükümetten kurtarmak için ellerinden geleni yapacaklannı ifade etti. Keçeciİer, sözlerini şöyle sür- dürdüi^Türkiye'nin tek ve ger- çek kurtuluş yolu, yapüacak er- ken seçimdir ve bunun için hiçbir fedakârlıktan kaçınmayacağız. Yapamıyorlarsa çekilsinler. Er- ken seçim şartıyla azınlık hükü- meti kumlsun, biz sorunlan çö- zeriz veya erken seçim şartıyla azınlık hükümetine destek veri- riz. 1995'te erken seçimden kaçüamayacakhr." POLITIKA GUNLUGU HtKMET ÇETİNKAYA Gazete_ Islak, puslu ve kirli bir Istanbul sabahında uyandık... Orhan Erinç'le Amerikan Hastanesi'ne gittik. Onat Kutlar, hâlâ yoğun bakımdaydı... Hastanede Demirtaş Ceyhun, eşi Günöz Ceyhun, Ata- ol Behramoğlu, Hüseyin Baş, Ergin Ertem'i gördük. Ga- zeteye geldik. 1995'in ilk yazısını yazacaktık. Ama kimi ga- zetelerde Onat Kutlar ile ilgili haberleri okuyunca vazgeç- tik. Neden mi? Çünkü kimi meslektaşlanmız, Onat'm salt bir sinema eleş- tirmeni olduğunu yazıyorlardı. Üstelik, nedense 'Cumhuri- yetyazan' olduğundan hıç söz etmiyorlardı. Aynca, Opera Pastanesi'ne konulan bombanın kimlere yönelik olduğunu gömnemezlikten gelip, olayın kapanması için haberleri okur- lardan sakhyorlardı. O zaman ne yapalım? Biz de Onat'ın Cumhuriyet'teki 'Gündemdeki Konu'kö- şesinden 'basına' ilişkin 'Günlerin Köpüğü' başlıklı yazısı- nı köşemize konuk edelim. İşte Onat Kutlar'ın 16 Aralık 1994'te yayımlanan yazısın- dan kimi bölümler... • • • Mesleğim^azetecilik değil. Çünkü bu alan üzerine ciddi kitaplar yazmış Philippe Gaillard'a göre gazetecilik, 'ma- aşlı veya sayfa basına ödemeli, habercilikte bir işlevi olan, yanı süre// bir yazılı basında; görsel, işitsel bir iletişim ara- cında veya birajansta haber peşınde koşan veya haberi bir biçime sokan insanlann' mesleğidir. "Politikacılar, bilim adamlan, yazarlar, her çeşit uzman şu ya da bu oranda düzenli olarak gazetelerde yazılar yazar- lar, ama onlar gazeteci sayılmazlar" diyor Gaillard. Ben de anlaşılan Cumhuriyet'te düzenli olarak yazıyor ol- sam bile pek gazeteci sayılmam. Ama ben de kırk yıllık gazete okuruyum. Geçenlerde şöyle bir düşündüm. Gazete başlıklarını he- ceiemeye, babamın yüreklendirmesiyle, ilkokulun ilk sınrfın- da başladım. Ama asıl, en az otuz yıldır ortalama beş ga- zeteye göz atmadan güne başlamıyorum. Gazetelerden, gittikçe hafifleyerek yayılan o uçarı ve gü- zel kâğıt-mürekkep karışımı koku, tıpkı kahve kokusu gibi güne başlamanın en olağanüstü habercisi bence. Hani yepyeni bir kentte, çok katlı bir otelin rahat, ama kuy- tu bir odasında gözlerinizi açmışsınızdır. Şöyle bir kalkar, penceredeki ağır perdeleri çeker, camlan ardına kadar açar- sınız. Hem bol oksijenli 'aman tanrım!) ve güneşli bir hava dolar içeriye hem de kuşbakışı koca kenti görürsünüz. Benim için gazete, sabahlan, işte öyle açılan bir pence- redir. Bu yüzden bazen camlan kirlense de, dışarıdan karanlık, kirli bir hava dolsa da içeriye, kızar, söylenirim, ama gaze- telerimden vazgeçmem. Çünkü ben iyi bir gazete okuruyum. Her gazeteyi kendi kimliğine göre okurum. Çünkü gazeteler de insan yüzleri gibidir. Gerçeğe ulaşa- bilmek için o yüzü iyi okumayı bilmek gerekir. • • • Göstergelerden çoğu hiç kuşkusuz ürkütücü. Bog- gio'nun anlattığına göre, 1945 yılında Fransa'da ulusal ya da yerel, 179 günlük gazete yayımlanıyor. Bu rakam 1994'te 76'ya düşmüş. 1946 yılında 15 milyon olan toplam tiraj ise bugün 9'un altında. Obüryandan UNESCO Genel Müdürü'nünyadaGerard Thery'nin değindikleri gibi 'BilgisayarOtoyollan'run, görsel iletişimin, interactivite'nin inanılmaz teknolojik gelişmeleri, yazılı basının önünde bir duvar gibi yükseliyor ve kapatıyor geleceği. "Bütün bunlar basının geleceğinin elitizmde olduğu an- lamına mı gelmektedir?" Bu soruyu soruyordu birkaç yıl önce gene ünlü bir gaze- teci Jean Louis Servan Schreiber Sonra da "Evet"diyor- du. "Çünkü tirajlar düşüyor, maliyetler artıyor. Gazete okur- lannın kalitesi yükseliyor. Reklam verenler bile kitle gaze- telehne değil, kadrolara hitap edenlereyöneliyoriar..." Okuriar. Evet, Le Monde'un toplantısındaki bütün o karanlık ön- görülerin karşısına koyabileceğimiz tek ışıklı varlık onlar. Okuriar. Yani ben de biraz üstüme alınıyorum: Bizler. Diyordu ki Gederica Mayon "Medyanın özgürlüğü olmadan, söz ya da görüntüyle düşüncenin serbest dolaşımı olmadan demokrasi olmaz. Bu nedenle ifade özgühüğünü engelleyen en küçük pürüz, demokrasiyi zedeler. Ancak özgürlüğün araçlan yoksa ba- ğımsız bir basından da söz edemeyiz. Bence en önemlisi bilinçli ve bilgili okurlardır. Onlar olmadan ne özgür ve et- kili bir basın var olabilir ne de gerçek bir demokrasi. De- mokrasinin güvencesi bilinçli ve sorumluluk sahibi yurttaş- lardır..." Bir okur olarak gurur duyuyorum bu sözlerden. • • • Ama acaba yeterince haklı mıyım? Haklı mıyız? Bugün, bu sabah onu düşündüm. Türkiye'de de basının, medyanın kendi sorunları ile uğraşmaktan bitkin düştüğü; gazetelerin, TV'lerin, gazetecilerin birbirteriyle cebelleştiği; yeni gazetelerin doğum sancıları çektiği, doğduğu şu gün- lerde biz okuriar ne yapıyoruz? Neyi anyoruz gazetede? Bizi acıtsa. kanatsa, karamsartığa yöneltse bile 'gerçeği' mi; yoksa bizi avutacak, rehavete salacak ya da 'mış gibi- lerimiz'\ okşayacak yumuşak bir kâğıt mendil mi? Hani o. ne bebek kakasını ne kanı ne de alın terini hiç gös- termeyen şık, güvenli ve zararsız, hijyenik kâğıtlardan biri- ni mi? Sahi, bizim gerçekten bir 'opinion' bir 'reference' gaze- tesine gereksinmemiz var mı? Varsa o gazeteden, 'dış gö- rünüşü'nün dışında ne bekliyoruz? Sevgili Cumhuriyet okurlan! Sizlerin, olağanüstü vefa duy- gunuza ve bilincinize güvenerek, sizler gibi bir okur sıfatıy- la soruyorum bu soruları. Çok fazla tezgâhtann, tezgâh açtığı şu günlerde. Yılmaz, 200 bin kişiye tebrik gönderdi ANAP lideri iktidar için halktan destek istedi ANKARA (UBA) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, yeni yıl nedeniyle yaklaşık 200 bin seçmene tebrik kartı gönde- rerek. yeni yıldan umutluolma- lannı istedi. Tebrik kartında, 1994 yılının Türkiye'yi genye götüren. halkı fakirleştiren bir yıl olarak tarihe geçtiğini belir- ten Yılmaz, "Koalisyon hükü- meti olağanüstü kötü vöneti- miyle hem halkımızın fedakâr- hğını heba etti, hem de siyaset- çiye duyulan güveni zedeledi" görüşünü savundu. Geçmişte olduğu gibi bugün de Türki- ye'nin ciddi. kararlı ve tecrübe- li kadrolarla aşılmayacak hiçbir sorunun bulunmadığını kayde- den Yılmaz, yapılması gereke- nin Anavatan Partisi'nin 1991 'de kesintiye uğrayan de- ğişim programını yürürlüğe koymak olduğunu belirtti. Yıl- maz, "Bugün geldiğimiz nokta- daçekilen bütün sıkıntılara rağ- men sizden memleketin sahipsiz olmadığına inanmanızı, yılguı- lığa kapılmamanızı, mil- letimizin makus talihini bir daha değiştirecek Anavatan kadrolarının göreve hazır ol- duğu bilinciyle huzur içinde <•' manızı dilivorum" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle