Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 EYLÜL1994 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Abnanya'daki
karşıI Ekooomi Servisi - Alman
Türk İşadamlan Derneği
ATİAD, hükümetin
misillemeyaparak Batıh
ülkelere vize koyma
girişimini "Türkiye'ye yarar
sağlamayan, ülke
menfaatlerine aykın ve
ülkemizi dünyadan
soyutlayacak bir tasarnıf'
olarak nitelendirdi. ATİAD
Başkanı Kemal Şahin
tarafından Dışişleri Bakanı
Mümtaz Soysal'a gönderilen
bu yaada, "Eğer vîzede
misilleme yapmak bir
cezalandırma anlamında
anlaşılıyorsa, Türkiye bu
karanyla en başta kendisini
cezalandırmakta ve bindiği
dalı kesmektedir" denildi.
Enriakbank'tan
İzmitEvleri'nebir
milyar yapdım
• KOCAELİ (AA) - Kocaeli
ValiligTnce gerçekleşürilen
Eski Izmit Evleri Yaşatma
Projesi'ne(İZEYAP),
Türkiye Emlak Bankası 1
milyar lira para yardımında
bulundu. Yardım çekinin
verilmesi nedeniyle valilikte
düzenlenen törende konuşan
Banka Yönetim Kurulu
Başkanı ve Genel Müdür
Aydın Ayaydın, bunun bir
başlangıç olduğunu, ihtiyaç
duyulması halinde yardımı
sürdürebileceklerini belirtti.
Ayaydın, "BankamızTürk
kültür ve eğitiminde de
üzerine düşen görevi her
zaman yerine getirmektedir"
dedi.
Eximbank'tan
•ANKARA (AA)-
İhracatçıların, Türkiye
İhracat Kredi Bankası
AŞ'nin (Türk Eximbank),
değişik programlanndan
aynı anda
yararlanabilecekleri
bildirildi. Buçerçevede,
bankanın kredi
programlannın sadece
birinden yararlanma
kısıtlanması da kaldınldı.
Türk Eximbank Genel
Müdürü Ersoy Volkan,
yaptığı yazılı açıklamada,
ihracatçılara yüzde 100'e
varan bir kredilendirme
olanağı sağlandığını
belirtti.
Çetin, vize
uygulamasına
karşı
• İZMİR (Cumhııriyet Ege
Bürosu) - Dışışlen eski
Bakanı Hikmet Çetin, dün
Izmir'de Ege Genç
İşadamlan Derneği
(EGİAD) tarafından
düzenlenen toplanüda dış
politika hakkında görüşlerini
ve bakanbğı döneminde
yaptığı çabşmalan anlattı.
Türkiye'ye vize uygulayan
ülkelere vize zorunluluğu
getirilmesinin ülke yaranna
olmadığını savunan Çetin,
"Turizmde 10 milyar dolar
gelir beklenirken, turistleri
Türkiye'den kaçırmamamız
gerekir" dedi. Çetin, Çekiç
Güç'e hükümete gelmeden
önce karşı çıktığını, ancak
görev yaparken devletin
yarar veçıkannı
düşündüğünü söyledi.
Bag-Kur yasa
tasarısı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Nihad
Matkap,2milyon
Bağ-Kur'luile700bin
Bağ-Kur emeklisini
yakından ilgilendiren
Bağ-Kur yasa tasansının, bu
yasama döneminde
TBMM'den geçirilecek ilk
yasalardan biri olacağını
söyledi. Türkiye Esnaf ve
Sanatkarlan
Konfederasyonu (TESK)
Başkanı Derviş Günday, dün
Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Nihad Matkap'ı
ziyaret ederek, koalisyon
hükümetini her konuda
destekiediklerini ve
desteklemeye devam
edeceklerini bildirdi.
ASKhten
atılanların eytemi
•ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Genel-İş Sendikası
yöneticileri, Ankara
Büyükşehir Belediyesi ile
ASKl'den atılan belediye
işçılerinin eylemlerinin 48.
gününde RP'li Ankara
Büyükşehir Belediye Başkanı
Melih Gökçek'in eylemi
kurma girişiminde
b>ulunduğunu bildirdiler.
DİSK'ebağh Genel-İş
Sendikası'na üye olan
işçlerin, TBMM'ye süpürge
e^ylemi yaparak yürüme
gârişimleri polis tarafından
emgellendi.
Denizcilik İşletmelerTnce satışa çıkanlan Boğaz'daki gayrimenkullerde imar izni yok
VDlyarlarverenbüfe mi açar?
• Türkiye Denizcilik
İşletmeleri'nin ihale
yoluyla satışa çıkardığı
Boğaz'daki mülklerin
büyük bölümünde
yapılaşma izni
olmamasına karşm, TDİ
yetkilileri buralarda büfe
ya da çay bahçesi
açılabileceğini veya
kendilerine
kiralanabileceğini
savundular.
ÖZGÜR ULUSOY
özelleştirme kapsamındaki
Türkiye Denizcilik İşletmeleri
Genel Müdürlüğü'nün (TDİ),
'Işletmenin rüm olanaklannı ve
atıl kaynaklarını rasyonel hale
getirmek için' ıhale yolu> la satı-
şa çıkardığı arazi ve arsalann
büyük kısmında inşaat yapıl-
ması yasak; tarihi eser kapsa-
mındaki binalarda ise ancak
restorasyona izin veriliyor. Bu
durum, ister istemez aüalann,
sahil yolundaki, inşaatın yasak
olduğu arsalarda ne yapacağı
sorusunu akla getiriyor.
Moda İskelesi: Boğaziçi Ön-
gorünüm İmar Planı'nda yer
alan eski iskele, tescilli eski eser
statüsünde. Anıtlar kurulun-
dan izin alındığı takdirde, lo-
kanta vb. amaçlı olarak kulla-
nılabilir. Denizcilik İşletmeleri,
önünden sahil yolu geçmemesi
durumunda, binanın yeniden
iskele olarak kullanılmaya baş-
lanabileceğini söylüyor. Yani,
alıcının, ileriki bir tarihte bina-
Sarıyer'deki eski iskele de halen kullanılamıyor.
yı, Denizcilik İşletmeleri'ne, is-
kele olarak kıralaması da müm-
kün.
Vaniköy Eski Vapur İskelesi
Sirkeci'deki Büyük
Postane'yi yapan
Mimar Vedat Tek'in
eiinden çıkan Moda
tskelesi, ilk
vapıldığında, iki
katlıydı. Binanın üst
katı 1930'lara kadar
lokanta olarak kul-
lanıldı, fakato
y ıllarda, Moda Ku-
lübü'nün manzarasını
kapattığı için
yıküdı.l978'detamir
edilip yeniden
işletmeye açüdı.
Arkası: Boğaziçi Öngörünüm bahçesi, büfe filan yapılabilir.
İmar Planı'nda kalan arsada, Satışa çıkanlan Üsküdar eski
toplam inşaat alanı 40 metre vapur iskelesi arkası, 8 Tem-
kare, yükseklik 4 metre, çay muz 1971 tasdik tarihli, 1/5000
ölçekli sahil şeridi imar planın-
da yeşil saha olarak görû'nüyor.
Yapılaşmaya izin verilmeyen
arsada. bir bekçi kulübesinin
inşası için bile, 80'li yıllarda
uzun süren yazışma yapılmıştı.
Be\koz Eski Arabavapunı İs-
kelesi: Türkiye Denizcilik İşlet-
meleri'nin. Beykoz'daki eski
arabavapuru iskelesi arkasın-
daki arsanın imar durumuyla
ilgili sorusuna, Boğaziçi Jmar
Müdürlüğü. "Boğaziçi Öngö-
rünüm Uygulama imar Planı'na
göre, hiçbir inşaat yapılamaz"
yanıünı venyordu.
Emirgan Arsası: Boğaziçi
Öngörünüm Planı'nda konut
alanında yer alan Sanyer, Mir-
gün Mahallesi'ndeki Emirgan
arsasmda da, 2960 sayılı yasa-
nın geçici dördüncü maddesine
göre. inşaat hakkı yok.
Eski Büyükdere iskele Binası:
Şu anda kirada. Restore edile-
bilir. Sahil yolu önünden geçi-
niyor. Ankara Gazeteciler Ce-
miyeti kiraladı. Sanyer'deki
Eski Büyükdere İskele Binası
için de Boğaziçi İmar Müdür-
lüğü'nün hazırladağı raporda
şöyle deniyor: "22.7.1983 pnay-
lı 1/1000 ölçekli Boğaziçi Öngö-
rünüm Bölgesi Uygulama İmar
Planı'nda sahil şeridinde kal-
makta olup, parselde eski eser
mevcuttur."
Türkiye Denizcilik İşletmele-
ri Genel Müdürlüğü, bugün bir
basın toplantısı düzenleyerek,
geçici teminat bedelleri 6 mil-
yon lira ile 4 milyar lira arasın-
da değişen ve teklif verme süre-
leri eylül ayı içerisinde dolan
gaynmenkullerin özelleştiril-
mesi hakkında bilgi verecek.
Tekstil kotalan yüzde 35 arttınlıyor
AB ödüllendiriyorııııı,
cezalandınyor ııııı?
• Geçen hafta yapılan öngörüşmelerde tekstil ihracat
kotalan konusunda prensipte sağlanan yüzde 35'lik artış
bugün resmiyete kavuşuyor.
• Artışın yüzde 45-50 seviyesinde olacağı ancak
Türkiye'nin gümrük birliği konusundaki gevşek
tutumunun rakamı yüzde 35'e indirdiği belirtiliyor.
AHMETÇELİK
Avrupa Birliği'ne yapılan teksul ihracatında
kotalar yüzde 35 artıyor. Geçen hafta yapılan
ön görüşmelerle prensipte sağlanan anlaşma
bugün resmiyete kavuşuyor. "Avrupa bu kadar
büyük bir artışa yanasmıvordu. Yüzde 35'lik artış
sıkı pazarbklar sonucunda elde edildi" bıçimin-
deki açıklamalara karşın, "Artışın yüzde 45-50
seviyesinde olacağı, ancak Türkiye'nin gümrük
birliği konusundaki gevşek tutumu yüzünden bu-
nun yüzde 35'e indirildiği" şeklindeki değerlen-
dirmeler de oldukça yoğun biçimde dile getirili-
yor.
Dün, ihracatçı birlikleri başkan ve yönetim
kurulu üyelerinden oluşan kalabalık bir heyetle
Briiksel'e giden Türkiye Tekstil ve Hammadde-
leri İhracatçılan Birliği Başkanı Şevki Altınöz,
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçılan
Birliği Başkanı Evrensel Erdoğan ve Ege Tekstil
ve Hammaddeleri İhracatçılan Birliği Başkanı
Mustafa Özman. anlaşmayı Türkiye adına im-
zalayacaklar.
Eğer herhangi bir aksiük çıkmazsa, dün
Briiksel'e giden tekstil ihracatçı birlikleri yöne-
tim kurulu başkan ve üyelerinden oluşan heyet
bugün anlaşmaya Türkiye adına imza koyacak.
Geçen haziran ayında yapılan görüşmelerde
Türkiye'nin 1995 yılı için havluda istedıği 7 bin
Türkiye'nin AB tekstil
kotalan (Ton)
Orii
Pamuk iplığı
Pamuklu dok
Havlu
Çarşaf
Çuval
Orme Kumaş
1MJ
101650
27.183
5.040
11.183
5 016
12.985
1994
101.650
30.950
6.100
12.500
9.500
Ser
1996
103.327
31.589
6.405
13.250
10.023
Ser.
130 ton ve çuvalda ıstediğı 13 bin 250 tonluk
kota Avrupa Birliği tarafından kabul edilmemiş
ve görüşmeler uzamıştı. Avrupa Birliği. geçen
hafta yapılan öngörüşmelerden sonra Türkiye'-
nin talebini havluda 6 bin 405 ve çuvalda 10 bin
023 tona çekmesiyle şimdi yüzde 35 olarak açı-
klanan artış miktannı kabul etmek üzere.
Tekstilde kota artışlan pamuk ipliği. pamuk-
lu dokuma havlu. çarşaf, çuval ve örme kumaş
kategorilerinde gerçekleşiyor.
Son kota döneminde Avrupa Birliği'ne 700
milyon dolarlık tekstil ihracatı yapıldığını belir-
ten yetkililer. kotalardaki yüzde 35'lik artışın
miktar bazında olduğuna dikkat çektiler. Yet-
kililer, "Bu değer bazında yüzde 35 artış an-
lamma geüniyor. Fiyatlara bağlı olarak elde edi-
len döviz miktarı kota oranından daha fazla ya da
daha az artabilir" dıve konuştular.
İKV Başkanı sedat Aloğlu:
Gumruk bırlığı oncesı
erken seçim olmalı
Ekonomi Senisi İktisadı
Kalkınma Vakfı Yönetim Ku-
rulu Başkanı Sedat EJoğlu, "Av-
rupa Birliği'nde Teşvik Sistemi-
İlkeler >e L'ygulamalar" adlı
çahşmanın tanıtımı için yapılan
toplantıda. Türkiye'nin güm-
rük birliği öncesi Avrupa ile pa-
zarlık masasına güçlü bir şekıl-
de oturabılmesı için. 1995 yılı
içinde _ ^ _ ^ _ ^ ^ _ _ _ _
yapıla-
cak bir
erken ge-
nel se-
çimle gü-
venoyu
almış bir
iktidara
ıhtiyacı
olduğu-
nu belirt-
ti. Ülke-
tartı-
samlı teşvik sistemleri bulundu-
ğu sonucuna vanyor.Aloğlu.
kendisi de dahil olmak üzere
bırçok kışinin. Türkiye'nin
gümrük birliğine dahıl olması
ile devlet teşviklerini azaltması
gerekeceğıni düşündüğünü. fa-
kat gerçekleştinlen bu son çah-
şmanın bu önyargıyı yıkacak
nitelikte olduğunu söyledi.
• Aloğlu, Avrupa
ile pazarhk
masasına oturacak
iktidann
arkasındaki desteği
1995'teyapılacak
bir erken genel
seçimle yenilemiş bir
iktidar olmasınm
çok önemli olduğunu belirtti.nın
şma gün-
demine •"^•~™^^~~^^
erken seçimin girdiğini belirten
Aloğlu, her an gerçekleşmesi
mümkün bir bölgesel seçım he-
yecanı yaşamaktansa. erken se-
çım yoluyla gümrük birliği gibi
önemli bir yol aynmının da
Türkiye'nin seçim platformuna
oturtulmasının. daha sağlıklı
bir birleşime zemin hazırla-
yaçağını sa\undu.
İKV'nin raporu, ülkelerin
teşvik sistemlerini inceliyor ve
yerleşmiş kanının aksine, Av-
rupa BırliğTne üye ülkeler gıbi
kalkınmış ülkelerde bile. devle-
tin sanayii ve ekonomiyi yön-
lendirmesine yardıma kap-
Aloğlu. "Fakat mikro tedbirle-
rin makro programlarla destek-
lenmesinin şart. Türkiye teşvik
sistemini. rjoğu'nun Batı'yı ya-
kalamasına yönelik bölgesel
kalkınma teşvikleri. üretimi
artırıcı sanayi yatıran teşvikJeri
ve ihracatı artırıcı ihracat teş-
vikleri olarak belirleyebilir" de-
di. Aloğlu. Cem Duna'nın gö-
revden ahnması ile ilgili ola-
rak; "Hükümet yeni gelecek
olanuı 96 öncesi göreıinde piş-
mesini Lsriyor olabilir. Tam
gümrük birliği öncesi görev de-
ğişimi yapmak bizim pazarlık
gücümüzü azaltacaktır'dedi
Lee pantolona Levisfermuartakılırsa
HULYA GENC
Cumhurlyot Omzmtoal •
Türkocağı Cad 39/41 I
CağaloğTu/tSTANBUL I
TEL: 512 OSO5 j
FAX: 51AO7 51
Delta Hava
Yolları'nda
sigara içilmeyecek
D elta Hava Yollan, 10cak 1995'ten
itibaren transatlantik uçuşlarında
yolcuların sigara içmesini
yasaklayacak. New York, Meksika,
Transatlantik ve Avrupa dahılindeki
uçuşlarında "sigara içme" yasağı getiren
E)elta Airlines, bu uygulamayı başlatan ilk
Amerikan havayolu şirketi olacak. Delta
Havayollan'nın 22 bin yolcuyu kapsayan
uluslararası bir araştırma sonucunda,
yolculann yüzde 75'inin uçakta sigara
içilmesine İcarşı çıkmalan üzerine bu
uygulamayı başlattığı bildirildi. Svvissair,
Sabena, Malev, Varig ve Avusturya Hava
Yollan ile aralannda olan "müşterek kod"
anlaşması bulunan Delta Havayollan'nın
uçuşlannda bu yasak geçerli olmayacak. •
Capttol Lee Mağazası'ndan almış otduğum
pantolonun lermuarı ikinci giyişimde bozuldu.
Işyerime yakın olduğu için Nişarrtaşı Lee
Mağazası'na pantolonu gönderdim. Nişantaşı Şubesi, Lee
bayiiiğini bıraktğı için pantolona Levis marka fermuar
takbrmış. O fermuarda ilk giyişimde bozulduğu için,
pantolonu Capitol Lee Mağazası'na götürdüm. Capitol Lee
yetkilileri Lee marka pantolona Levis marka fermuar
taktrma sorumluluğunu kabul edemeyeceklerini
söylediler. Lee'nin Nişantaşı şubesi sorumluluğu üzerine
abnasına karşın, hiçbir sonuç alamadım.
İSTANBUL
O kurumuzun sorununu Lee
firmasının müşterı hizmetleri
bölümünden Mine Hartcıer'e
ilettim. Pantolonu Söke'deki
fabrikaya göndereceklerini söyleyen
Mine Hanım, yapılacak ıncelemeler
sonrasındakararverecebıleceklerıni
aktardı. "Pantolondaki problem
kesim hatasından kaynaklanıyorsa
değiştiririz" dıyen Mine Hanım, en
kısa surede sorunu çözümleme
garantisı verdi.Geçen hafta
pantolonu Lee'ye gönderen Gülbin
Hanım'a, sorunun fermuardan
kaynaklandığı belırtilerek.
pantolonun kesımınde veya
kalıbında herhagnı bir hata
bulunmadığı bildirildi.
Tamir edilen panotolonun bir hafta
sonra Gülbin Hanım'a ulaştırılacağı
açıklandı.B
İTO yeni düzenlemelerle tüketiciyi koruyor
•
stanbul TicaretOdası (İTO), tüketicinin korunmasına
yönelik "Uyulması Zorunlu Meslek Kararları "aiöı.
Mesleki karara aykırı davrananfirmaların
cezalandırılacağını belirten İTO Yönetim Kurulu Başkanı
Atalay Şahinoğlu. açıklamasında "Bukararlarserbest
rekabetin ışlerlığinin sağlanması ve tüketicinin korunması
amacıyla çıkanlmıştır" dedi.
Iş yerindeki tabelalarında kuru temizlemeci ibaresi
bulunan firmaların temizlik için getirilen malları kesinlikle
yıkamayacakları.yalnızcakimyasalmaddelerletemizlik
yapabilecekleri kaydedildi Firmaların giyim eşyası veya
diğertekstilürünlerininüzerinde bulunan etiketler
doğrultusundatemizlikişlemleriniyapmaları.aksi halde
tüketicinin bilgisi olmadan yapılan temizlik işlemlerinden
firmanın sorumlu tutulacağı bildirildi. İTO'dan yapılan
açıklamada Temizlemesırasındakaybolaneşyalar için
firma temizleme ücretinin 10 katının tazminat olarak
ödeneceği belirtilirken, herbakımdan uygun temizleme
yapılmasına karşın kumaşın veyadıkış malzemelerinin
hatasından meydana gelen bozukluklardan firmanın
sorumlu tutulamayacağına dikkat çekildi
işlenmiş altın eşya ve altından mamül ziynet eşyalarında
kullanılacak ayarlar hakkındadadüzenlemeye giden İTO,
imalatçılarınişlediklerialtınlara 22-18-14 ayarvetaşlı
ziynet eşyalarında da 8 ayar kullanabılecekleri hatırlatıldı
Mesleki karar hükümleri uyarınca altın eşya ve ziynet
eşyası satışı yapanların da damgasız veya 22-18-14 ve 8
ayardışında başka bir ayardamgası taşıyan ürünleri
satannayacaktarını ve işyerinde bulundurumayacakları
kaydedildi.
Meslek kararlarına aykırı hareket eden firmaların tespit
edilmeleri halinde yıllıkodaaidatlarının bir ile 10 katı,
eylemin tekrarı halinde bu miktarın iki katı tutarındapara
cezasınaçarptırılacağı açıklandı.
EKONOMYE BAKIS
TANER BERKSOY
Tedipginim
Eylül ayı çok konuşuldu. Sorunlu geçeceği, borç öde-
melerinin sıkıntı yaratacağı ve mali piyasalarda yeni bir
krizin patlak vereceği yazıldı, söylendi. Biliyorsunuz bu
görüşlere katılmadım. Bunların yüzeysel değerlendir-
melerden kaynaklanan sığ görüşler olduğunu düşün-
düm. Kamu borçlanmasının çık sıkışması halinde faiz
oranlarında olası bir yükselme dışında sonbahar için
mali piyasalarda önemli bir dalgalanma öngörmedim.
Böyle düşünmek için üç önemli nedenim vardı. ilki 5
Nisan Kararlarfydı. Eleştirilerim saklı kalmak kaydıyla,
kısa vadeli sonuçları açısından bu programı önemse-
dim. Ikincisi kamu borçlanmasıydı. Hazine'nin şokfaizle
de olsa yeniden mali piyasalara girip, egemenlik alanı
yaratmasının kısa vadede mali istikrar için önemli bir
adım olduğunu düşündüm. Nihayet, tüm bunlara bir de
IMF baskısı eklenince, yılın ilk çeyreğinde iktisadi akıl-
dan yoksun bir uygulama sergileyen ekonomi yönetimi-
ne aklın avdet ertiği sonucuna ulaştım.
Bu durumda mayıs sonrasında görüntünün düzelece-
ği, avdet etmiş gibi görünen iktisadi akıldan yeniden
sapılmazsa yılın ikinci yansında istikrar koşullarmın bi-
rincisinden daha düzgün olacağı anlaşılıyordu.
Gelişmeler beni doğruladı. Sorunlu geleceği ve yeni
bir krize gebe olduğu düşünülen eylül ayı şimdilik sakin
geçiyor. Bunu haklı çıktım böbürlenmesiyle söylemiyo-
rum. Üstelik dikkat ederseniz bir tedirginliği ifade eden
şimdilik sözcüğünü de kullanıyorum. Zira, eylül ayının
sorunsuz aşılmasına karşın bundan sonrasını pek ay-
dınlıkgörmüyorum.
. Tedirginliğim bütçe açığının tırmanması, ağustos
ayında fiyat artışlarının hızlanması ya da Hazine borç-
lanmasının yeniden yokuşa gidiyor olması ndan kaynak-
lanmıyor. Bu tür gelişmeler olmasına rağmen, yılın ikin-
ci yarısı için öngörülen hedeflerin halatutturulabileceği-
ni düşünüyorum. örneğin ağustos ayında yüzde 2
düzeyine çıkan fiyat artışmın mevsimlik etkinin ortadan
kalktığına, bu alanda doğal eğilimlerin egemen olduğu-
na işaret ettiği kanısındayım. önümüzdeki aylarda da
fiyat artışlarının aylık yüzde 2-4 arasında gerçekleşmesi
ve sonuçta yılın ikinci yarısı için hedeflenen yüzde 20
enflasyon dozunun tutturulabileceğini düşünüyorum.
Burada tedirginlik yaratacak ek bir neden yok.
Bütçete temmuz ayında yeniden açık verilmesi ve bu-
nun 14 trilyon lira gibi bir düzeye çıkması kamu finans-
manında bilinen zafiyetin sürdüğüne işaret ediyor. Buna
göre yılın ilk yedi ayında açığın 50 trilyon civarında tutul-
duğu anlaşılıyor. Bütçe açığının önümüzdeki aylarda bu
tempoda artması sağlanabilirse yıl sonu için hedeflenen
100 trilyon liralık açık gerçekleşebilecek. Yani bütçenin
yeniden açık vermesi beklenen ve tedirginlik yaratma-
yacak bir gelişme.
Hazine borçlanmasının sonbaharda biraz zorlanaca-
ğı, faiz ve vade konusunda geri adım atabileceği de
beklenen bir gelişmeydi. Ağustos sonundaki döviz kuru
operasyonu bu gelişmenin daha boyutlu olması sonucu-
nu doğurdu. iktisadi akıldan uzaklaşınca sorunların kat-
lanarak büyüyeceğinin önemli bir kanıtı oldu bu. Ancak
Merkez Bankası'nın rahat konumu Hazine'nin vade ve
faiz sorunuyla biraz mücadeleden sonra daha pahalı da
olsa borçları çevirmeyi başaracağı izlenimi veriyor. Bu-
rada da ani bir kriz beklentisi zayıf.
Peki, tüm bunlara rağmen tedirginlik neden derseniz
bunun da üç nerieni var.
Bunlardan birisi yönetıme olan güvenle ilgili. Bu alan-
da ağustos olayı çok şeydeğiştirdi. Bende dahil pek çok
insan bu yönetime çok güvenmenin doğru olmayacağım
düşünmeye başladık. Bunun en önemli sonucu ekono-
mide vadenin yeniden kısalması ve karar alıcıların likidi-
teye kaçmaları. Likiditeye kaçmak over nighta dönmek-
leeşanlamlı.
Tedirginliğimin ikinci nedeni nisan sonrasında kısa
vadeli yaşanmış, artık orta vadeye yöneliyor olmamız.
Tümüyle kısa vadeli olan önlemlerin artık barutu bitti sa-
yılır. Çok yazıp söylememize rağmen bunları orta-uzun
vadeye taşıyacak hiçbir önlem de alınmadı. Tersine,
özellikle Hazine hızlı ve yüklü borçlanmayla kısa vadeli
(eylül gibi) sorunlarını ortaya taşıdı. Rakamlar aralık
sonrasının çok yüklü olduğunu mevcut eğilimler bunun
daha da yükleneceğini gösteriyor. Kısacası 1995'in ilk
üç ayı bu yılın son üç ayı ndan daha tehlikeli. Buna yöne-
lik hiçbir şey yapılmıyor. Bu çok tedirginlik verici işte.
Nihayet, son haftalardaki siyasi tercihin de değiştiği
anlaşılıyor. Erken seçimden söz ediyorum. Bu koşullar-
da erken seçimin getirmesi kaçınılmaz olan seçim ekc-
nomisine nasıl dayanılacağını merak ediyorum. Yerel
seçimler nedeniyle bu yılın ilk üç ayında yaşanan seçim
ekonomisinin görünür kaynak maliyeti 3 milyar dolar ve
70 trilyon liraydı. Sonuçları ise son aylarda yaşadığımız
yüzde 14 düzeyindeki daralma oldu. Bugün içinde oldu-
ğumuz koşullarda bu maliyetlerin katlanarak büyüyece-
ği de açık. Nasıl olacak bilemiyorum ama çok tedirginim
doğrusu. 1995'de bu yılın krizini özlemle arayacağımız-
dan korkuyorum.
Ukrayna Meclis Başkanı, Karadeniz ülkeleri
arasında güvensizliğin geride kaldığıru söyledi
KEI toplaııtısuıda göç ve
ııüliLs sorunu tarbşılch
• Svvissotel'de gerçekleştirilen toplantıda konuşan Vali
Hayri Kozakçıoğlu, kırsal alandaki nüfusun yüzde
20'sinin şehirlere göç edeceğini belirterek bu konuda
ciddi önlemler abnmasını istedi. Tayyip Erdoğan ise
Türkiye'de göçü kontrol altına almanın neredeyse
rnümkün olmadığını söyledi.
İstanbul Haber Senisi- "Ka-
radeniz Ekonomik İşbûiiği ülke-
leri başkent vali ve belediye
başkanları yuvarlak masa top-
lantısı" İstanbul'dayapıldı.
Svvissotel'de gerçekleştirilen
toplantıya katılan İstanbul Va-
lisi Hayri Kozakçıoğlu, Tür-
kiye'de kırsal alandaki nüfusun
yüzde 20'sinin ekonomik ne-
denlerle şehirlere göç edeceğini
belirterek bu konuda önlemler
ahnmasını istedi. Vali Kozakçı-
oğlu, Osmanlı padişahlannın
İstanbul'a göçü fermanlarla
durdurmaya çalıştıklannı. an-
di. Erdoğan, bu kentlerin birbi-
rine benzeyen çok yönlü sorun-
lan bulunduğunu, bunlann
başında da iç göç ve nüfus soru-
nunun geldiğini kaydederek
"istanbul buna carpıcı bir örnek
teşkil ediyor" dedi.
Türkiye'de sürmekte olan
göçü kontrol alüna almanın ne-
redeyse mümkün olmaktan
çıktığını ifade eden Erdoğan,
"Vizeden amacımız, ne Osmanlı
şehir düzenini olduğu gibi bugü-
ne aktarmak ne de bu ülke va-
tandaşlanna yabancı muameiesi
yapmaktır. Amaç, çağdaş ve in-u u ı u ı u ı ı u ı j a yoıif Lijvıaıııu. aıı J «|wım»*u . /uııa^f ^ &"• / "V İMr
cak günümüzde böyle yaptı- san haklanna sonuna kadar say-
nmlar uygulanamayacağını gılı bir çözüm oluşması için bir
tartışma zemini hazırlamak ve
bu konuda alternatiflerin üretil-
mesine katkıda bulunmaktır."
dedi.
KEİ Parlamenterler Asamb-
lesi Dönem Başkanı ve Ukray-
na Meclis Başkanı Olexander
Moroz da Karadeniz ülkeleri
vurguladı.
"Göç Sorunlan: Kontrol Altı-
na Almanın YoUarı" konulu
oturumda konuşan İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanı
Tayyip Erdoğan ise özellikle bü-
yükşehir konumunda olan ve
giderek metropoller olmaya yö-
nelen yerleşim merkezlerinin. arasında sürtüşme ve güvensiz-
KEİ'nin gerçekleşmesinde likortamınm geride bırakıldığı-
önemli rol oynadığını dile getir- nı belirtti.