27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 7 EYLÜL1994 ÇARŞAMBA 12 KULTUR Türkiye, kendisinibaşarı ve onurla temsileden üç önemlibilim ve kültür elçisinikaybetti • En değerli insanlannı bozuk para gibi harcayan bir ülke oldu Türkiye ve bu insanlara ölümlerinde bile asgari saygıyı gösteremeyen bir ülke.Gül'ün, Uğur'un, Erim'in ölüm haberlerini verirken bile, televizyon haberlerinde de gazetelerde de bu üç değerli insanımızın isimlerinde yanlışlıklar yapılmış. • Türkiye bilim ve sanat alanlannda yıllardır kendisini yurtiçinde ve özellikle yurtdışında başan ve onurla temsil eden üç önemli bilim ve kültür elçisini kaybetti; bizler de en can dostlanmızdan üç tanesini. GüTün, Uğur'un, Erim'in ardından... HAŞtMNURGÜREL Yazmak zorunda olduğum, bunun onlar için artık yapabileceğim tek şey olduğunu bilmeme karşın, benim için yazılabilecek en zoryazı. En değerli insanlannı bozuk para gıbi har- cayan bir ülke oldu Türkiye ve bu insanlara ölümlerinde bile asgari saygıyı göstereme- yen bir ülke. Gül'ün, Uğur'un, Erim'in ölüm haberlerini verirken bile, televizyon haberle- rinde de gazetelerde de bu üç değerli in- sanımızın isimlerinde yanlışlıklar yapılmış. Ve yine bu gazetelerden birisi de ölene dek kanserlı hastalann Türkiye'deki en önemli umut kaynaklanndan birisi olan o koca pro- fesörün parçalanmış arabasının önündeki, üstünkörü örtülmüş naaşının fotoğrafını basmama saygısını dahi gösterememiş. Bir başka gazete ise Uğur'un ölüm haberini, üniversitesindeki bir meslektaşının ona kara calan eski bir iddiası ile bitirmiş. Uğur'la Türkiye'nin konulan üzerinde konuşurken, akılla, mantıkla, bilgiyle çö- zümlemeleri engelleyen çıkar ağlannın kör duvarlan önümüze çıktığında Türkiye..." der birbırimize bakar ve susardık. "Türki- ye"; bitirilemeyen otoyollan, çıkanlamayan trafık yasalan, eğitılemeyen insanlan, ku- rulamayan denetim düzenleriyle "Türkiye", bu üç değerli insanının da canlannı aldı. Yok "natalı sollama" imiş; "trafık canavarı olmayın"mış; siz büyük kentlerinizı çarpık kentleşme ile her fırsatta kaçılmak istenen yerler haline getınn. ulaşım sisteminizi kara- yollan üzerine kurun, bilim ve sanat adam- lannızm gelirleriru havayollannı rahatlıkla kullanabilecekleri düzeylere getırmeyin, tra- fık kazalannda ölüme neden olmanın cezası birkaç yüz bin lirayı veya birkaç ay tutuklu- luğu geçmesın ve bu insanlann ölüm ha- berlerinde bile asgari saygıdan ve özenden yoksun olun, sonra da tüm bu temel eksik- likleri ve hatalan, "kişisel hatalar" bahanesi ile örtbas edin. Türkiye'nin en değerli insan- lan, ülkenın ve kendilerinin çözümleneme- yen sorunlan ile hızla yok olmaktalar. Buna karşılık "haddini bilmeyen", kalıcı yaratıcılı- klan olmayan kişi sayısında artış var ve on- lan var eden de mcir çekırdeğinı doldurma- yacak yaşamlannı en ufak aynntısına kadar tekrar tekrar kitlelere sunan iletişim bom- bardımanı. Gül'ün, Uğur'un, Erim'in bu çok aa kayı- planrun, onlann arkadaşlıklanndan artık yoksun olmamızın aasını, bu karamsar dü- şünceler daha da arttırmakta. Tüm yaşamını ünıversıtesinde tam gün yaşamla ölüm arasında savaşan hastalann ömrünü bir gün daha, bir ay daha. bir yıl daha uzatabilmek için öğrencilerine ve yardımcılanna daha iyı bir eğitim sağlaya- bilecek -çıkar odaklanndan ayıklanmış- bir üniversıte ıçın ve bu ünıversitenin uluslara- rası bağlantılannı en üst düzeyde tutabilmek için sürdürdüğü yoğun bir koşuşturmanın yorgunluğundan birkaç günlüğüne kaçış öz- lemi Uğur'u bizlerden ebediyen ayırdı; artık ne N BA dizilerinı ızleyebılecek ne de Galata- saray kalecisi Hayrettin'e ikinci bir açık mektup yazabilecek; ne resim jürilerindekı açmazlara ve sanatsal polemiklere kızıp ka- lemine sanlabilecek ne de sevgili eşi Gül Derman'ın danışmanlığıru bu dünyada sür- dürebilecek. Öbür dünyaya yolculuklannda da kader birliği edecek kadar birbirlerini seven Der- man çiftinın ressam üyesı olan Gül Der- man'ın çalışmalan üzerine ilk yazım 1986 ta- rihli ve sekiz senedir Türkiye'deki hemen her kişisel sergisi için yan yazdım. Son sergısi olan, "Efsaneler Kenri tstanbul"un sunuş vazısında. "Gül Derman'ın giderek yükselen grafiğinin temelinde coşkusuna ve v aşama se- vincine paralel, çalışma disiplini ve kendini aşma tutkusu var" demışim. Yine aynı sergi için yazılan, yayımlanmayan "Efsanelerde Kendini Arayan Kadm" başlıklı yazı ise şöyle noktalanmakta: "Sırasıyla İnsan, Kadm, İstanbullu, Türkiyeli ve Dûnyalı bir sa- natçımızın dünün. bugünün, yarının, gerçeğin ve düşselin, i>i ve körünün, sevgi ile sevgisizli- ğin, kaderin ve kadere karşı çıkışm büyüsünü taşıyan imgeler bunlar..." Ve ne yazık kı kadere karşı çıkılmıyor; artık Sevimce Galerisi'nde sırtüstü resim çalışırken her binnden bir şeyler aldığı sey- yar satıcılardan alışvenş edemeyecek, çatı atölyesınden martılarla bezelı İstanbul'u res- medemeyecek, sabah 8.30 telefonlannda bana ve Sevım'e takılamayacak, Kızlar Gru- bu'nun neşesı, her zaman gülen yüzü artık aramızda değıl. Sualtı sporlanna ve doğaya sevgjsıni bil- dığım değerli eğitimci ve animasyon sa- natının Türkiye'deki öncülennden Erim Gözen'in de beraberce yaşadıklan sayısız güney yolculuklannın bu en sonuncusunda Dermanlar'la bu son anı da paylaşması, ka- denn acımasızlığının bir göstergesi mi ol- makta acaba? Türkiye bilim ve sanat alanlannda yıllardır kendisini yurtiçinde ve özellikle yurtdışında başan ve onurla temsil eden üç önemli bilim ve kültür elçisini kaybetti; biz- ler de en can dostlanmızdan üç tanesini. Türkiye'yi bilmem ama. bizlerin kalpieri on- lann acılannı ölene dek ıçlennde taşıyacak- lar. Gül, Uğur, Erim, sizleri unutmayacağız. Derman çifti toprağa veriUH • Uğur Derman ve eşi Gül Derman için Cerrahpaşa Tıp Fakültesi önünde bir tören düzenlendi. Törene İstanbul Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Nurettin Sözen ve Semra Özal'ın yanı sıra çok sayıda öğretim üyesi ve işadamıdakatıldı. tstanbulHaber Servisi- Aydın'da geçirdikleri trafık kazasında ölen Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıklan Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr.Uğur Derman ile eşi ressam Gül Derman. dün hüzünlü bir törenle Zıncirlikuyu Mezaruğı'da toprağa verildi. Uğur Derman Derman çifönin oğullan Emre ve Turgut Derman, Gül Derman'ın annesi Emel Harunoğlu'nu sakinleştirmeve çalıştüar. ve eşi Gül Derman için dün saat 11.00'de Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde bir tören yapıldı. Törende yapılan konuşmalarda Prof.Dr. Uğur Derman'ın Türk üp dünyasına ve tıp eğitimine katkılan anlatıldı. Dermanlar'ın cenazesi daha sonra Teşvikiye Camii'ne getirildi. Derman çiftinin oğullan Emre ve Turgut Derman, cami avlusunda fenalık geçiren Gül Derman'ın annesi Emel Harunoğlu'nu sakınleştirmeye çahştılar. Uğur ve Gül Derman. Teşvikiye Camii'nde öğle namazının ardından kılınan cenaze namazından sonra Zincirlikuyu Mezarhğı'nda toprağa verildi. Dermanlar'ın cenaze törenine İstanbul Üniversitesi Rektörü Bülent Bekarda, dekanlar. öğretim üyelen. eski istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen. Semra özal, işadamlan, tıp fakültesi öğrencileri ve yakınlan katıldı. Uğur ve Gül Derman, gecen pazargünüAydm Germencik'te geçirdikleri bir trafık kazasında Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim üyesi Erim Gözen ile bırhkte hayatlannı kaybetmışlerdı. Erim Gözen, bugün Erenköy Galippaşa Camii'nde kıhnacak cenaze namazından sonra Karacaahmet Mezarlıgı'nda toprağa verilecek. Gözen'ın ailesi, baa medya kuruluşlannda cenazenin dün toprağa verildiğine dair çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığını bildirdiler. Tehlike anında tiyatroya sığmm'Kültür Servisi - İstanbul Dev- let Tıyatrosu 1994-95 sezonunu Artfaur Milkr'ın ünlü oyunu "Cadı KazanTyla açacak. Dün Binm Tiyatro bahçesinde yapı- lan tanıtım toplantısında İDT- nin yeni sezon oyunlan ve "sa- nata evet" kampanyası hakkın- da bilgi verildi. Toplanüya Dev- let Tiyatrolan Genel Müdür Ve- kili Tamer Levent, İstanbul Devlet Tiyatrosu Müdürii Mu- rat Karasu ile sanat dünya- sından çok sayıda davetli katıl- dı. Tamer Levent konuşmasında toplumda genel bir moral bo- zukluğunun yaşandığıru ve in- sanlann belli değerler etrafında biraraya gelme ihtiyacında ol- duklannı belirterek "Biz bu- radan yola çıkarak sanata evet kampanyasmı başlatmak istiyo- nız. Mesajmuz 'kendini yaknz hissediyorsan en yakın tiyatroya • Devlet Tiyatrolan Genel müdür vekili Tamer Levent 'sanata evet' kampanyasını 12 eylülde Devlet Tiyatrolan'nın bulunduğu sekiz merkezde birden resmen başlatacaklannı ifade ederek "Mesajımız 'sanata evet demek için bir gazete getir' olacak" dedi. geT. Ancak bunu sadece tiy atroy- la değıl sanatuı tüm dallarında yapmak isriyoruz. Tüm sanatçı arkadaşlanmızı da sanata evet kampanyasına katümaya çağm- yoruz. Sanatçı deüliğiyle kaülı- rsak ancak bu iş tutar" dedi. Tamer Levent 'sanata evet' kampanyasını 12 eylülde Dev- let Tiyatrolan'nın bulunduğu sekiz merkezde birden resmen başlatacaklannı ifade ederek "Mesajımız "sanata evet demek içm bir gazete getır' olacak. Bu bir anlamda sanata evet'i oyla- mak anlamına geliyor. 5 kilo gazete toplanırsa sanata evet denmiş olmaz ama 60-70 ton ga- zete toplanırsa bu bir gösterge- dir." Aralannda özel ve ödenekli tiyatrolardan birçok sanatçının katıldığı toplantıda konuşan İDT Müdürü Murat Karasu da yeni sezon oyunlan hakkında bilgi verdi. Laik Türkiye Cum- huriyeti'nin önemli simgelerin- den olan Devlet Tiyatolan'nın yeni sezona, tüm güçlüklere karşın başını dık tutarak, yaşa- nan koşullann kendisine yükle- diği sorumluluğun bilinciyle girdiğiru belirten Karasu, İDT- nın artık "Devlet" sözcüğünün gölgesinde kalmayan aydınlık, güleryüzlü bir tiyatro olmayı hedefledığini söyledi. Yeni se- zona "Tehlike anında en yakın tiyatroya sığının" diyerek başlı- yoruz diyen Karasu yeni sezon- da İstanbul'un birçok nokta- sında perde açacaklannı, çocuk ve gençlik tiyatrosu oluştura- caklannı ve Sessiz Tiyatro'nun İDT bünyesi içinde çalışmalan- nı sürdüreceğini açıkladı. Karasu. tasarruf tedbirlen- nin aşılabilmesı halinde Ana- dolu yakasında da sürekli bir sahne kurulacağını bildirdi \e yeni sezonda da panel.söyleşi, sergi dinletı gibi etkınliklerin süreceğini sözlerine ekledı. Murat Karasu'nun verdıği bılgiye göre İDT'nin sezonu açılış oyunu olan "Cadı Ka- zam"nı Cüneyt Gökcer 50. sa- nat yılında kendisı sergıleyecek. İDT'nin sahneleyeceği diğer ye- ni oyunlar Memet Baydur'un "Yeşil Papağan Limited", Wo- ody Allen'ın "Final", Kenan Işık'ın "Olmayan Kadın", Aziz Nesın'ın "Hadi Öldürsene Ca- nikom" ve Behıç Ak'ın "Bina"- sı. Geçen sezondan devam ede- cek oyunlar ise Turhan Selçuk'- un "Abdülcanbaz" ve Maksim Gorki'nin "Kücük Bunuvalar'- 'ı. Bunun dışında" Orümcek Kadının Öpücüğü" (A. Puıg)." Yağmur Sıkınttsı" (O. Rifat)." Öfke" (J Osborne), "Dört Mev- sim" (A. Wesker), "Nâzım Üç- lemesi" (O. Asena)," Memuroğ- lu Memur" (D.Sümer)." Othel- lo" (W. Shakespeare) ve "Bal- kon" (J. Genet) da İDT'nin re- pertuvannda yer ahyor. Türk Dili'nin eylül sayısı • Kültür Servfii - Ayhk dil ve edebiyat dergisi Türk Dili'nin eylül sayısında Prof. Dr. Hasan Eren'in 'Türk Dilinin Etimolojik Sözlüğu', Prof. Dr. Umay Günay'ın 'Buralarda Yar Seven MutlakVeremOlur'.Yrd. Doç. Dr. Mustafa Argunşah'ın 'Gagavuz Türklerinin Kullandığı Alfabeler", Prof. Dr. Saim Sakaoğlu'nun 'Kuloglu', Yrd. Doç. Dr. Mukim Sağır'ın 'Bazı Yazım Yanlışlan ile Anlatım Bozukluklannın Sorumlulan' başlıklı yazılan okunabilir. Dergide şiirleriyle yer alan sanatcdar ise A. Turan Oflazoğlu, Ilhan Gencer İsmail Ali Sarar, Özbek Incebayraktar ve Zeynel Beksaç. Anmet B. Ercilasun da 'Halkla îlişkiler' adlı öyküsüyle Türk Dili'nin eylül sayısında bulunuyor. Dinozop'Bapney' film oluyop • Kültür Servisi - Televizyonda çocuklann severek izledikleri çizgi fılm kahramanı dinozor 'Barney' fılm oluyor. Filmin yapımını, Barney serisinin yapımcısı Lyons Group üstlenmiş. Barney'in ilgi gören video serisinden sonra 1992'de yayımlanan 'Barney ve Arkadaşlan' serisi büyük başan kazandı ve 4 tane Emmy Ödülü kazandı. Filmin yapımcılanndan David Geffen, Barney hakkında şunlan söylüyor. "Barney, eşsiz bir karakter. Çocuklan korkutarak sindirmiyor. O,filminodak noktası olmak için çok uygun bir kahraman." Metin Erksan'dan • Kültür Servisi - Yönetmen Metin Erksan kendi fılmlerinin dünyada Türkiye'yi temsil edecek filmler arsında bulunmasını istemediğinı bildirdi. Erksan açıklamasında şu görüşlere yer verdi: "Sinemanın 100, yılı kutlamalan kapsamında, Türkiye'yi dünyada temsil edecekfilmlerarasında, benim yarattığım fılmlerin bulunmasını istemiyorum." Erksan, 100. yıl kutlamalan ile ılgılenenlere durumu daha önce bildırdiği halde bu isteğinin açıklanmadığını da bildirdi. konserleri Devlet Tivatrolan Genel Müdür Vekili Tamer Levent • Kültür Servisi - Boğazici Üniversıtesi'nin. İstanbul'un yeni bir kültür merkezi haline getinlmesi amacıyla geçen yıl "Boğazici Konserleri" adı altında başlatılan etkinlikler bu yıl da devam ediyor. 1994-95 sezonunda,bu fırsatlar daha da genişletilerek Boğazici Üniversitesi'nde sekiz gün sürecek bir "master course" düzenleniyor. Rusçelist Alexander Rudin tarafından yönetilecek olan "master course"un sonunda, öğrencilerin de katkısı ile çellovepiyano resitallerinden oluşan bir konser verilecek. 7 eylül çarşamba akşamı saat 21.00'de gerçekleştirilecek sezonun ilk konserinde Alexander Rudin çello, Victor Ginsburg ise piyano ile birer resital verecekler. Boğazici Üniversitesi BTS'de (Boğazici Üniversitesi Konser Salonu) verilecek konserin 50 bin-100 bin liradan satılacak biletleri konser salonundan, B.Ü. YabancıDillerYüksek Okulu'ndan, Boğazici Ünıversitesi Mezunlar Derneği'nden ve B.Ü. danışma kapısından temin edilecek. ALAADDIN HOTEL****tncekum Alaaddin Hotel, Türkiye'nin yeşii turizm beldesi Antalya'nın Alanya ilçesi Avsallar kasabasında Akdeniz'in berrak kıyılannda huzur, spor, eglence dolu bir ortama sahiptir. Antalya Havaalanı'na 98 km. uzaklıkta olan İncekum Alaaddin Hotel 232 oda, 500 yatak kapasitelidir. Yılın 300 gününün güneşli geçtiği ve deniz sezonunun 8 ay sürdüğü Akdeniz'in bu şirin yöresindeki otelimi- zin odalan ile tüm kapalı aîanlan merkezi ısıtma, soğutma ve havalandırma sistemi ile donatılmışür. Özel banyolu odalanmız otomatik telefon, 4 kanal müzik yayını, uydu yayın TV sistemi ile otelimiz tatilde evinizi aratmayacaktır. İncekum Alaaddin Hotel'de aynca açık ve kapalı barlar, sauna, kondisyon merkezi, disco, 2 yüzme havuzu, özel plaj alanı, iskele, su sporlan merkezi, tenis kortu bulunmaktadır. Otelimiz 150 kişilik simültane çeviri sistemi toplanü salonu, 500 kişilik restoran, alakart restoran, pasta salo- nu, televizyon salonu, oyun odası, alışveriş mağâzalan, ve manzara teraslan ile unutamayacağınız bir tatil sun- maktadır. İncekum Alaaddin Hotel'in mutfak ustalan da gece müziği eşliğinde zengin açık büfeleri ile Türk yemekleri- nin lezzeüni sizlere bir kez daha tatüracaktır. ALAADDİN OTEL • • • • Rezervasyon için: (0242)517 1491 (6 hat) İncekum-ALANYA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle