Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURIYET 13EYLUL1994SALI
OLAYLAR VE GORUŞLER
Düşünce özgürlüğüvepropaganda
İçınde bulunduğumuz toplumsal ortamın ve sıyasal
yapılaşmanın butün elvenşsız koşullanna karşın, Adalet
Bakanlığı'nın ovguye değer gınşımı, bu yaranın daha fazla
buyümeden kapanması açısından bır ışık, bır umut olmuştur
ınsanımıza.
ERTANURUNGA YargıçAlbay
Attirk un basınla ılgıfı unlu o:de\ifi
A
dalet Bakanlığı'nın, 'diı-
şüncenin suç olmaktan çı-
karılması' amacıv la
3 9.1994 tanhınde Ân-
kara'da çeşıtlı kesımler-
den uzman kjşılenn çag-
nldigı bır toplantı duzenlejeceğını
basından oğrenınce sevındık doğru-
su
Duşuncenın çeşıtlılığıne her zaman-
kınden daha çok onem venldığı bır
çağda, kımı duşuncelenn >ayılmasını
suç sayan hukurnlenn ceza >asalan-
mızda yer alması ve buna vıllardan
ben koklu ve kalıcı bır çozum getınle-
memış olmasının. ulusal kalkınmamı-
zı ne denh olumsuz etkıledığını bılen
ve ulkemızde demokratık hukuk dev-
letı anlayışırun gelışıp yerleşmesınde
en buyuk engel olduğunu goren bır
hukukçu olarak nasıl se\ ınmezsınız
kı Hele bunun Turkıye'de bu amaçla
ılk kez yapılan bır toplantı olduğunu
oğrenınce
Her ne kadar. -propaganda suçları'-
nda bugune kadar şıddet oğesıne >er
venlmesını bıle kabul ettırememışken
şımdı suç olmaktan tamamen çıkanl-
mak ıstenmesını anlayabılmış olma-
sak da boyle bır toplantının vapılması-
na katkısı olanlan ıçtenlıkle kutiar \e
çalışmalann ulkemız ıçın vararlı olma-
smı dılerken, bu aşamada onemlı gor-
duğumuz kımı konulara kısaca değın-
mek ıstıyoruz
Hıç kuşku >ok kı, mazlum uluslann
bağımsızlık savaşına onculuk >apmış,
Atatürk devrimleri'nı yaşamış bır ulke-
nın ceza yasalannda zamanavezemı-
ne gore değışen bıçım ve oranda ver
alan 'propaganda suçları' yuzunden.
bıam gıbı duşunmeyen kımı ınsanla-
' iuce
nn sadece duşuncelennı yaydıklan
ıçın topluma zarar veren yabanıl (vah-
şı) >aratıklar gıbı demır parmaklıklar
arkasına kapatılarak sozde ehlıleştınl-
me>e(') çalışılması, ustelık bunun 'ce-
za adaleti' adına yapılmasının. artık
çağdışı kalmış bır ınsanlık ayıbı ve sos-
yal bır yara olduğunu kabul etmeyen
kalmamıştır
Yıne bır sureden ben çağdaş ve de-
mokratık ulkelerarasında onurlu yen-
nı almaya çalışan ve bu yolda onemlı
adımlar atmış olan bır devletın, aslı
oğesını oluşturan ınsanını hıç de yara-
şır (layık) olmadığı bır şekılde yaşat-
masın'n hoş karşılanmadığı, gosten-
len tepkıden de açıkça anlaşılmakta-
dır
İşte tam da bu sırada ıçınde bulun-
duğumuz toplumsal ortamın ve sıya-
sal vapılaşmanın butun elvenşsız ko-
şullanna karşın, Adalet Bakanlığfnın
ovguye değer gınşımı, bu varanın
daha fazla buyümeden kapanması açı-
sından bır ışıİc. bır umut olmuştur ın-
sanımıza
Hukuksal durum
Bugun 1ç hnkuk'umuzdd, oteden
ben bırtakım odaklann bılınçlı ve sıs-
tematık şekılde oluşturduklan vaygın
kanının tersıne salt 'düşünce'nın suç
sayıldığı bır maddeye bır hukme ver
venlmemışür \ e kı vasalanmızda
'düşünce'nın değıl, ancak bunun doğal
uzantısı kabul edılen 'yaymak eylemi'-
nın, başka bır dcyışle "propaganda'nın
suç sayıldığı gorulmektedır Bu neden-
le 'düşûnce suçu' yenne daha doğru
olarak 'propaganda suçu' denmesı ge-
rektığını belırtmek ıstenz once
Yıne behrtmelıyız kı açıklanan bır
duşuncenın ne zaman ceza vasalan-
nın suç saydığı 'propaganda' kapsamı-
na gıreceğı konusunun bugun bıle bır
ceza yargıcının en çok sıkıntı çektığı ve
'ceza hukuku'nun belkı de çozumu en
guç en karmaşık konulan arasında
bulunduğu yadsınaınaz Bu durumun
da her şeyden once 'düşünce'nın hu-
kuksal bır tanımının bugune kadar
vapılmamış olmasından kavnaklandı-
ğını soylemek yanlış olmayacaktır
Gerçekten, Latınce kokenlı bır soz-
cuk olan ve 'yaymak', 'çoğaltmak' ey-
lemlığınden (mastanndan) turetılen
'propaganda'nın. >uksek yargı organ-
lannın verleşık nıtelıktekı kararlann-
da, "Bir duşuncenin taraftar kazanmak
amacıyla birden çok kişive ulaştınlma-
sı' dıye tanımlanmış olmasına karşın
'düşünce'nın hukuksal bır tanımı va-
pılmadığı ıçın 'düşunce ozgurluğu'nun
hukuk alanındakı 'kapsam' ve 'boyut-
ları' yetennce belırlenernemıştır
Hep bılıyoruz kı bu boşluktan ya-
rarlanan kotu nıyetlı kımı kışıler de,
ulke ıçınde ve dışında devlete, Sılahlı
Kuvvetler'e, yargı organlanna, Turk-
luğe ve kutsal sayılan kımı ulusal de-
ğerlere karşı burada anımsamaktan
bıle utanç duvduğumuz en onulmaz
hakaretlen yapmakta yalan yanlış
demeden ınsanlık dışı en ağır suçlama-
larda bulunmakta halkı çeşıtlı mula-
hazalarla kamu duzenını bozmaya, ul-
keyı bolup parçalamaya yonebk soz-
lerle kın ve duşmanlığa açıkça kış-
kırtmakta sonra da yuzlen hıç kızar-
madan tamamen yalana dayalı sozle-
nn bır 'düşünce' olduğunu ve duşunce
ozgurluğu kapsamında suç sayılmadı-
ğı ıçın boyle bır suçtan yargılanmala-
nnın da mumkun olamavacağını sov-
le>ebılmektedırler
Oysa bu bır avmazlıktan ote, den-
sızlıktır utanmazlıkiır ve hatta ınsan-
bk onuruna saygısızlıktır Butun bun-
lara karşın bız ınanıyoruz kı 'herkesi
kör, âlemi sersem' sanan bu yalancılann
foyalan er ya da geç ortaya çıkacak
uydurduklan yalanlan ıle bırlıkte sılı-
nıp gıdeceklerdır sonunda
Ne var kı ozu de sozu de kırlı olan.
yalan uretmevı bırmanfetsavan boyle
ınsanlar aramızda vaşıvor olsaldi bıle
vıne de Iıygar dünya'nın benımseme-
dıgı propaganda buçlannın yasalan-
mızdan ayıklanarak yenı bır duzenlc-
meve gıdılmesının yennde ve doğru ol-
duğuna bız de vurekten ınanı>oruz
Inanıyoruz, çunku daha çok psıko-
lojı bılımının konusunu oluşturan ve
psıkologlar tarafından ruhsal olgula-
nn tumunu dıle getırmek ıçın kullanı-
lan 'düşunce' sozcuğunun, dılbılımsel
(termınolojık) açıdan ınsanın doğuş-
tan var olan bır yetısı anlamına geldı-
ğı ancak buyetının ınsanlığınyaran-
na olduğu kadar zaranna kullanılma-
binın da mumkun bulunduğu yadsına-
mavacağına gore oncelıkle bılımsel ve
nesnel (objektıf) olçutler (= kıstaslar)
ıçınde kalınarak hukuksal yonden ko-
ruma altına alınacak duşuncenın be-
lırlenıp tanımlanmaM bılımın ınsan-
lığın, kamunun ve salt ınsanın yaran-
na olup açıkça çırkın kaba bavağı.
ahlaka aykın onur kıncı. suça tahnk
ve teşvık edıcı vede şıddeteçağn nıtelı-
ğınde bulunmadığı takdırde bır 'dü-
şunce' olarak kabulu ıle bunlann her
ne surette olursa olsun açıklanıp yayıl-
masına mutlak bır ozgurluk tanınma-
sı yıne, duşunselkaynaklıolupdayu-
rurluktekı ceza yasalannda suç sayılan
eylemlerle ılgılı noksanlıklann da gı-
denlmesı
Ancak bu yapılırken sankı duşunce-
nın propagandası cezaiandınlıvormuş
gıbı gereksız anlatım ve devımlerden
kaçınılmasına da ozen gostenlmesı uv -
gun olacaktır sanınz
Gerçekten gunumüzde tum uygar
ulkelenn ceza vasalannda olduğu gıbı
Turk Ceza Yasasfnda da yaptınma
bağlanmış bulunan 'sovme', 'hakaret',
Iftira', 'suça tahrik' ve 'şiddete çağn'
gıbı kavram ve olgulann da duşunce-
nın bır urunu olmasına karşın. duşun-
ce ozgurluğu kapsamı ıçınde değerlen-
dınlmeyıp suç savıldığı halde bugune
kadar kımsenın buna karşı çıktığı da
gorulmemıştır
Butun bu olgular karşısında. bır du-
şuncenın, bılımın ve ınsanlığın yaran-
na mı yoksa zaranna mı olduğunun
onceden belırlenıp bunun vasalarda
duzenlenmesının hukuken mumkun
olamayacdğı bu konuda en ıvı takdı-
nn dınamık bır yapıya sahıp kamuo-
yunca belırlenebıleceğı aksı takdırde
'evrensel ınsan hakları bildirgeleri' ve
'anavasa' bağlamında korunan du-
şunce ozgurluğunun boş bır şablon-
dan başka bıranlamı kalmayacağı ıle-
rı surulebılırse de suçlann nıtelığıne
ılışkın ayn bır yazının konusu olabıle-
cek bu sorunun, bızım onenlenmızle
doğrudan bır ılgısının bulunmadığı
ancak vasakoyucu tarafından daha
once ışın doğası ve ozellığı gozetılerek
suç savılan duşunsel eylemlenn takdı-
nnın deceza hukukunun ev rensel nıte-
lıktekı temel kurallan doğrultusunda
ceza yargıunın vorumu ve > uksek yar-
gı organlannın ıçtıhatlan ıle çozumle-
neceğıne de burada değmmekle yetın-
mek ıstıyoruz
Sonuç
Bu konuda ulu onder Ataturk'un
daha 1925 vılında tam bır ısabetle
sov lcdıgı 'Her fert istedığini duşünmek,
istedığıne ınanmak, kendine mahsus si-
vası bır flkre malık olmak, sectiği dinin
icaplarını yapmak veva vapmamak hak
>e hurrivetlerine sahiptir. Kimsenin fik-
rine ve vicdanına hâkim olunamaz' şek-
lındekı sozlen ıle ızlenecek yolu da
gostermış olduğuna gore, artık soyle-
necek başkaca bır şey kalmamıştır
sanınz
Ne kı her zaman artan şukran duv-
gulan ıle anmaktan kıvanç ve onur
duyduğumuz Atamız ın. daha o za-
man ışaret edıp gosterdığı yolda hıç
duraksamadan yuruyebılsevdık keş-
ke
Bununla bırlıkte, 'Zararın neresın-
den domılurse kârdır' dı>erek ışe 1yı nı-
yetle gınşıp hukuk ıçınde çozum yol-
lan aranmasına başlandıktan sonra
bız ınanıyoruz kı çağdaş ve demokra-
tık ulkelenn 400 yılda kat ettıklen yo-
lu. Ataturk devnmlennın ardından
60-70 yıl gıbı kısa bır zaman dılımı
ıçındeaşanTurk ulusu herşeyekarşın
bu sorunun da ustesınden gelmelıdır
gelecektır de
ARADABIR
Dr. ENGİN ÜNSAL
İstanbul Barosu A vukatlarından
BarolarBağımsız
Olmadıkça...
Demokratıkleşme paketı ıçınde yer alan ve yargı erkı-
nın yenıden duzenlenmesıne ılışkın yasa tasarıları ara-
sında bulunan 1136 sayılı Avukatlık Yasası değışıklıkta-
sarısı, TBMM gundemıne gırmıştır Bu tasarı dar bıryak-
laşım ıle salt avukatlık mesleğının yenıden duzenlenme-
sı olarak ele alınamaz Demokrasının vazgeçılemez ku-
rumlarından bırı olan baro ların kuruluş ve ışleyış bıçı-
mı de bu yasada yer almaktadır Kutsal bır hak olan sa-
vunma hakkını kullanan ve toplumun nabzını elınde tu-
tan çağlar boyu toplum ıçınde onurlu bır yerı olan avu-
katların mesleksel ve toplumsal sorumlulukları vardır
Bu sorumluluğun onemı nedenı ıle Meclıs gundemınde
bulunan 1136 sayılı yasayı değıştırmeyı amaçlayan hu-
kumet tasarısı uzerınde ozenledurulmalıdır
Özenle durulmalıdır çunku barolar sendıkalar unı-
versıteler ve basın yayın organları ıle bırlıkte demokra-
tık bır toplumun vazgeçılemez kurumlarından bırısıdır
Barolar, hem savunma hakkını korunması hem avukat-
lık mesleğının onurunun yuceltılmesı ve hem de avukat-
ların halkı tanıyan uretken bıreyler olarak halkın sesını
ulke yonetımıne yansıtılmasında aracı bır kurum olarak
onemlıdırler
özgur ve bağımsız bır baro , ulkenın demokratık du-
şunce ortamını, ureteceğı duşunce ve yorumlarla surek-
lı besleyen coşkulu bır kaynak olabılır ve olması da ge-
rekır Oysa bugun ulkemızde barolar hıçbır demokratık
anlayış ıle bağdaşmayacak bıçımde, hukumetlerın ve-
sayetı altında ve demokratık surecın dışındadır
'Baro'lar sendıkalarla, unıversıtelerle obur meslek
kumluşları ıle bırlıkte 12 Eylul un yarattığı gudumlu top-
lumun bır kuruluşu olma acısını her gun yaşamaktadır
Ulkemızde demokrasının guduk kalması, bır anlamda
çolak olması, bu kuruluşların bağımsız ve ozerk olma-
ması ıle yakından ılgılıdır
1982 Anayasası 135 maddesınde aynen şoyle de-
mektedır Kamu kurumu nıtelığındekı meslek kuruluşla-
rı, kanunda gosterıldığı şekılde, devlet ıdarı ve malı de-
netımıne tabıdır Amaçları dışında faalıyet gosteren ve
sıyasetle uğraşan meslek kuruluşlarının sorumlu or-
ganlannın gorevlerıne kanunun belırttığı mercıın ıstemı
uzerıne, mahkeme kararı ıle son verılır ve yerlerıne ye-
nılerı seçtırılır
Goruluyorkı 12 Eylul Anayasası demokratık kurum ve
kuruluşların demokrasının oluşumuna katılımlarını ke-
sın bır dılle yasaklamakta ve bu kurulları hukumetın de-
netımı altına sokarak bağımsızlıklarına çok ağır bır dar-
be vurmaktadır
12 Eylul yonetıcılerı demokrasıyı besleyen kanalları
tek tek tıkamışlar ve ulkemızde katılımcı demokrasının
gerçekleşmesını ıstememışlerdır Insan yaşamını ve
toplumun her kesıtını potasında yoğuran hukukun sa-
vunucu uygulayıcılarının orgutlerı hıçbır çağdaş toplum-
da devre dışı bırakılmamıslardır Adalet kavramının ze-
delenmemesı ıçın uğraş veren en ustduzeyde duşunce
uretme yeteneğıne sahıp ve toplumun her kesımı ıle ılış-
kıdeolan bu seçkın ınsanların orgutlerını telorguler ıçın-
de tutmanın demokrası ıle bağdaşır hıçbır yanı yoktur
'Baro'ların suskun olduğu yargı bağımsızlığının sıya-
sal gucun ınanç ve çıkarlarının etkısı altına alındığı bır
toplumda halkın adalete duyduğu guven buyuk olçude
sarsılmaktadır Bu guven bunalımı. dalga dalga toplu-
mun obur kesımlerıne yayılmakta ve toplum bır kımlık
bunalımı ıle karşı karşıya bırakılmaktadır
Bu bunalımın aşılmasında en onemlı gorev TBMM ye
duşmektedır TBMM uyelerı demokratıkleşme paketı
ıçınde yer alan 1136 sayılı yasayı değıştırmeyı ongoren
tasarıyı ele almakla sağlıklı bır yenıden yapılanma sure-
cını başlatabılırler
Ulkemızde tam ve eksıksız bır demokrasının yaşama
geçırılmesını ıstıyorsak demokrasının vazgeçılmez ku-
rumlarına uygulanan sıyaset yapma yasağı kesınlıkle
kaldırılmalıdır Bıreylere ve kurumlara ınançlannı soy-
leme yasağı getırerek duşunce ozgurluğune kelepçe
vurarak bu toplumu aydınlık yarınlara taşımak olası de-
ğıldır Barolara bağımsızlık tanıyarak ve onları yaşadık-
ları çağdan sorumlu kılarak başlatılacak yenı bır yasal
yapılaşma surecı umutlu geleceğın habercısı sayılabı-
hr
VEFAT
Ruzgâr kanaüı atlılargıbı geç tıha\at'
A karsu\ un sesı dındı
Golgelergolgelendı
renkler sılındı
Snahortulerındı
guzelgozlenne
sarktı salkımsoğutler
be\a:saçlarınm
uzerıne'
Ağlama salkımsoğut
ağlama
Kara smun a\nasmda elbağlama'
elbağlama'
ağlama'
Bozuk duzene. haksızlığa dırenen otuz dokuz yıllık
eğıtımcı, ılkoğretım mufettışı, dunyanın en durust ve en
guzel babası
SÖNMEZ YÜKSEL'İ
6Eylul 1994 teyıtırdık Onuçoksevıyorveozluvoruz
AİLESİ
ANMA
Dudu Saime
Nasuhoğlu
Hanınıefendi
Canım Annemız,
Gıdışınm ıkmcı yıhnda
ozlem, sevgı ve saygıyla
senı anıyoruz. Her şe>
ıstedığın gıbı olacak.
Kızlann-Damatlann-Torunlann
Torun çocuklann
ANAMUR
ÇAĞDAŞ AVUKATLAR GRUBU IÇIN
TOPLANTIYA CAGRI
Değerlı meslekdaşlanm,
istanbul Barosu Genel Kurulu, 22-23 Ekım 1994 gunlen
toplanıyor Bu nedenle Çağdaş Avukatlar Gnıbu'nun. başkan,
yonetım, dısıphn, denetleme kurulu uyelıklenyle, TBB delege-
lıklenne aday gostenlecek arkadaşlan belırlememız gerekı-
yor
Bıldığınız gıbı, mesleğımızın ve ulkemızın sorunlan çok ağır-
laştı Bır yandan, demokratık hukuk devleü sıkıntıda, ote
yandan laık cumhunyet tehdıt altında Yargıdakı knz buyu-
dukçe avukatlık ışlevını yitınyor Hayat standardı ıle ekono-
mık denge ve net aktıf vergılen, mesleğımızı sıhndır gıbı ezıp
geçıyor Genç-yaşlı butun arkadaşlanmız kızgın Acaba bo> le
bır ortamda ne yapmalıyız
0
Genel kurula nasıl hazırlanmalı-
yız''
Işte bu konulan goruşmek, onenlennızı dınlemek ve sızlen
bılgılendırmek amacıyla bır toplantı duzenlemış bulunuyo-
ruz 16 9 1994 gunu. saat 17 00'de Karaca Tıyatro'da yapıla-
cak bu toplanüya teşnfınızı nca edıyorum
Saygılanmla Çağdaş Avukatlar Grubu
Adına
Av. Turgut Kazan
GENEL KURULA ÇAĞRI
DostlarDavamşmaDernegı nın yıllık olağan genel kurulu 06 10 1994 gu
nusaat 11 00 de Taksım de CumhunyetCaddesıCeylanApt No 27İstan
bul adresınde İU tktısal Fakultesı Mezunlar Cemıyeü Lokalı nde vapılması
na çoğunluk saglanamadığı takdırde ıkına toplantıran d\nı ver ve saatte
13 10 1994 gunu yapılmasına karar venlmışür
1 Açılışvesaygjduruşu
2 Başkanlık Dıvanı ıçın bır başkan ve bır oaşkan vardımcısı ıle bır s«kre
ter seçılmesı
3 \ onetım ve deneum kurullannın raporlannın okunması tartışılmdsı
veıbralar
4 Yenı yıl butçesının okunması ve oya sunulması
5 Yenı yonetım ve denetım kurullannın seçılmesı (7 asıl 5 vedek dene
tırn kurulu ıçın 3 asıl 3 yedek)
6 Demeğın parası ılegaynmenkul alınması konusunda karar
7 Demeğın kamu varanna ve vergılerden muaf olması konusunda Ba
kanlar Kurulu karan abnmak uzere gereklı başvurulann vapılması
8 Tuzuğun dernek aıdatı ıle ılgıb 25 maddesımnasagıdakıgıbıdeğjştınl
mesıne
eskışekı madde 25 Dernek uvelerınınodeveceklenaıdatmıktanavhk
500 TL ve vıllık 6000 TL dır Yenı şekıl madde 25 Dernek aıdatı her vıl
genel kurulda gunun koşullanna gore venıden tespıt edılır
9 Dılekler ve kapanış
YÖNETİM KURULU
DOĞUM
Oğlumuzun doğumunu tum akraba ve
dostlanmıza mujdelenz
DİLEK - ZAFER CERTEL
Cumhurbaşkanı
Sayın
SULEYMAN
DEMİREL'in
huzurlarıyla
1 7 Eylul Cumartesı saat 20 30'dan
ıtıbaren
BEYLERBEYİ SARAYINDA
Turkıye Gazetecıler Cemıyetı'nın
BASIN' 94
SONBAHAR GECESİ
NÜKHET DÜRÜ
Özel orkestrası ve özgün programıyla
Davctıycler Turkıye Gazetecıler
Cemıyetı, Turkocağı Cad No 1
Cağaloğlu Istanbul Tel 513 83 00
•î.
VILLA
MATA* * HOTEL
ÇUKURBAĞ YARIMADASI KA£ .ANTALYA
1 GÜN ODA KAHVALTI
250.000.- TL
Cumhurıyet Cad 309 / 1 Harbıye 80230 İSTANBUL
Tel 0 212 2 3 1 5 9 1 9 / 2 3 0 6 1 2 1 / 2 3 0 25 05
DIAPOUS OTEU * +
• Oenze srfır • yuzme havuzu • dısco • bar • hoftasonlan canh muzık
• TAZE BAUK • oçılt bufe yemeklef • CME S • odalarda TV muı*
CUMA PAZAR (3 gun 2 gece| Y P 1 400 000
PAZAR CUMA |6 gun 5 gece| Y P 2 250 000
Rez (O 374) 61 1 37 41 pbx Fax (O 374| 61 1 37 90
PENCERE
Aybaşı!..
atv'nın kuruluşunun bırıncı yıldonumu havuzbaşında
kutlandı, canlı yayınla ekrana yansıtıldı, ben şoyle gozu-
cuyla bıraz ızleyebıldım, ama gazetelerde çıkan haber-
lerı okudum, olaylı bır gece yaşanmış
NasıP
Şıkıdım şıkıdım ' adlı şarkısıyla pop dunyasında fır-
tınalaryaratan' Tarfcan da geceye katılmış
Sahneyeçıkmış
Sunuculuk yapan Savaş Ay sormuş
atv nın yaş gunu hakkında duygularını oğrenebılır
mıyız? '
Tarkan
'Şımdı çışım var, hıçbır şey duşunemıyorum "
Savaş Ay kızmış
Program canlı yayınla surduğu ıçın Tarkan ın sozlerı-
nı duyan ızleyıcıler de ofkelenmışler
Nıçın?
•
özel televızyonlar sayesınde her gun bayram yapıyo-
ruz, dunya televızyonlarından yabancı pop yıldızlarının
konserlerını aktarma yayınlarla ızleyen apartman ve
kondu halkımız Turkıye nın pop yıldızlarını da yarattı
Arabeskın papucu dama atıldı
Varsa pop
Yoksa pop
' Amma velakın
Cumbur cematın '
Yada
Şıkıdım şıkıdım
A-acayıpsın
Gençlık, pop yıldızlarıyla cuşu huruşa gelıyor, bınler-
cekışı kollarhavada cezbeyetutuluyor kurtlarınıdoku-
yor hoplaya zıplaya şarkıyı soyleye oynuyor
Ne guzel1
Kaşını çatıp başına yeşıl takke oturtacağına çarşaf ya
da başortusunun altında ezılen kımlığını gızlemeye ça-
balayacağına gençlık cumbur cemaat oynasın daha
ıyı' Yoncimik, Hakan, Tarkan Burak, vb hep beraber
kollar havada hop hop hop hop1
Medyada kımılerı
buna devrım dıyorlar kımılerı Turk muzığınde Rone-
sans ama neyse ne1
Bıze ne? Gençlık pop yıldızları-
na hayran sen cama tırman' Amerıka da Avrupa da
popyokmu1
Bız ıyı mukallıdız pop yıldızlarının poster-
lerını odasına asan renklı dergılerde dedıkodularını
okuyan on bınlerce genç mutlu ya
1
•
Çağımız ozgurluk çağı
1
Çılgınlıkçagı
1
Kendınıkapıp
koyvereceksın
1
Pıyasaya bır bak' Kım apıs arasını
açarsa poposuna dovme yaptırırsa a-acayıp gıyınırse
cınsıyetını catlatırsa hunsalaşırsa godoslaşırsa prım
yapıyor a-acayıplığeendekslendık bırakınızgeçsın bı-
rakınız halkın tepesıne yapsın ısterse deveyı hamuduy-
la gotursun ısterse devletın tepesıne oturup Hazıne yı
soyup soğana çevırsın gun edepsızın
Tarkan a kızmaym'
Nedemış
Şımdı çışım var hıçbır şey duşunemıyorum "
Doğru soylemış gercekçı davranmış ıçınden geldığı
gıbı konuşmuş keşke bu yontemı bızım Başbakan ba-
kanlar polıtıkacılar da benımseyebılseler daha doğal
olurlardı
- Guneydoğu sorunu neolacak?
- Şımdı çışım var duşunemıycrum
- Şerıat rejımıne mı suruklenıyoruz
9
- Kakam geldı benı bagışlayın
- Işçı memuraylıkları'?
- Sıkıştım sımdı kafam calışmıyor
- Hayat pahalılığı
9
- Ah aybaşım tuttu sınırlıyım
Saçma sapan konuşup sığ laflar edeceğıne ıncıler
dokturup herzeler yumurtlayacağına Tarkan gıbı ko-
nuşmalı gercekçı davranmalı
1
Ancak aybaşı maze-
retı nı yalnız kadınlar kullanabılır bu da polıtıkada ka-
dınlara verdığımız onemı vurgular
ACIKA YIP
Aılemızın bu\ uğu. çağdaş ınsan
Op. Dr.
REBİİPEKERGİN
aramızdan a\ nldı Cenazesı bugun oğle
namazından sonra Bebek Camısfnden
kaldınlarak Aşı>an Mezarlığı'nda toprağa
\enlecek
AİLESİ
Delıkanlım1
Senın kafanın ıçı
Yıldızlı karanhklar
kadar
guzel korkımç kudretlı ve
nıdır
Nâzım Hiknıet
Gençler, "hep bir ağızdan türkü sö>lejip" \IUSA
EROĞLL1
ıle so> leşıde bulunmak ıster mısınız1
'
Ö>le\se ha>dı SILA BAR"da buluşalım
Tanh 14 09 1994
Saat 21 00
Yer SILA BAR
SakaryaCad BayındırSk 17 A
Kızıla> AN KARA
Tel 4332029
ELEMAN ARANIYOR
Uazetenın bakım servısınde çalışmak uzere
telefon cıhazı \e tesısatını bılen eleman
alınacaktır
Tel 512 05 05 'ten 482-483
Turkocağı Cad 39,41 Cağaloğlu