Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyeltmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç
# Genel'Yayın Koordınatörü: Hikmet
Çetinkaya 9 Yazıişlen Müdürleri:
Ibrahiın Yıldız(Sorurnlu), Dinç Tavanç
# Haber Merkezı Müdürii: Hakan fcara
# Görsel Yönetmen: Fikret Eser #
DışHaberler Ergun Balcı • Istıhharat ValçınÇakır
• Ekonomı Bülent Kızanlık # Radyo-TV'- L'ygar
Eremektar • Kültür Handan Şenköken 0 Spor:
Abdülkadir Yücelman # Yurt Haberler: Mehmet
Saraç • Makakicr Sami Karaören # Çevın:
Seyfettin Turhan • Düzeltme Abdullah Yaacı 0
Yavın Kurulu' İlhan Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç, Oktay
Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet
Çetinkava, Şükran Soner, Ergun
Balcı, Dinç Tayanç, Ibrahim Yıldız,
Orhan Bursalı, Mustafa Balbav.
Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav 0 Haber Müdüru Doğan
Akın Atatürk Buhan No: 125. Kat 4, Bakanlıklar-Ankara Tel
4195020 i 7 hat). Teleks. 42344. Kaks 4195027 0 Izmır Temsılcısı.
Serdar Kınk, H Zıva Blv. 1352 S. 2 3 Tel: 4411220 Teleks. 52359.
Faks 4419117 0 Adana Temsilcısı Çetin Yiğenoğlu, lnonu Cd.
119S No:l Kat 1. Tel-3522550. Teleks 62155. Faks 35225700
Müessese Müdüriı: Erol Erkut 0
Koordınatnr Ahmet Korulsan 0
Muhasebc Bülent Yener0tdare Hüseyin
Gîirer 0 lşletme Önder Çelik 0 Bıfgı-
Işlem .Nail İnal 0 Bılgısayar Sıstem.
Mürüvet Çiler 0 Reklam. Reha lşıtman
Vıtımla>ııı>eB>san: YenıGun Haber ^jansı. Basm \e Yayıncılık \ S
Turkocaiı c*i 3<3 41 Cagaloglu 3 4 3 3 4 îst P K 246 lstanbul Tel 10 212) 512 05 05 (20 hat) Teleks 22246. f a k s 10 212ı 51 • 85 95 13EYLUL1994 İmsak. 5.07 Güneş: 6.35 Öğle: 13.05 İkındı: 16.37 Akşam 19.25 Yatsı: 20 47
Boğaziçi'nde, kaçak yapılaşmanın en > oğun olduğu Sanyer ilçesine bağlı mahallede 2500 hane bulunuyor. Mahalle sakinleri, "Kaçak kuralmuş olabilir, ama bu 25-30 yıl önce gerçekleşmiş. Bu zaman içinde birçok kez imar affı çıktı" diyorlar.
Istanbul'un Sanyer ilçesine bağlı mahalleye okulu, camisi ve 10 bin meyve ağaayla birlikte 235 milyar lira değer biçildi
10bin ııüftıslıımahalleaçıkaıtöııııayaçıktı
MEHMET DEMİRKAYA
Bir mahalle satıhyor... Okulu. camisi ve
yaklaşık 10 bin meyve ağaayla birlikte 10
bin nüfuslu komple mahalle, 235 milyar li-
rayla açık arttırmaya çıkanldı. Yanlış an-
laşılmasm, bu mahalle doğu bölgemizde
herhangi bır toprak ağasına ait bir köy de-
ğil. lsianbul"un göbeğinde bir mahalle.
Satılacak olan mahalle, Boğaziçi'nde ka-
çak yapılaşmanın en yoğun olduğu Sanyer
ilçesine bağh. Mahaflenin adı, orada otu-
ranlanna göre Derbent ya da Çamhtepe.
Bilirkişi raporlannda, fstinye Mahallesi
Havuzlu Bostan mevkii olarak geçiyor.
Ama değişmeyen 61 pafta, 386 ada, 2 par-
selin aynı yer olması.
Mahalle halkı bugünlerde çok tedirgin.
Bir kooperatif, yerlerini yurtlannı ellerin-
den almak ıstiyor. Mahallede oturan baa
yurttaşlara geçen günlerde. Sanyer Sulh
Hukuk Mahkemesi'nden bir zarf geldi.
Zarf içerisinde. bilirkişi tarafmdan hazırla-
nan raporda. yerlerinın satış değeri gösteri-
liyor.
Derbent Mahallesi'ni Kalkındırma ve
Güzelleştirme Derneği'nin eskı başkanı
Necip Polat, mahallenin kurulu bulunduğu
parselin 221 bin 720 metrekare olduğunu.
çeşitli hissedarlan bulunan arazinin büyük
çoğunluğunun S.S. Oto Sanatkarlan Yapı
Kooperatifı tarafından elde edildiğini söy-
ledi. Necip Polat, sorunlannı şöyle dile ge-
tirdi:
Dört beş katb apartmanlar var
"Kooperatif arazinin yüzde 80'ini çeşitli
yollarla ele geçirdikten sonra. 'taşınmazın
tüm paydaşlar arasında aynen bölüşümü-
nün olanaklı olmadığı'nı belirterek ortaklı-
ğın giderümesi için mahkemeye başvurdu.
Dava 1987'den beri süriiyor. Mahalle bura-
da yaklaşık 60 yıldır var. Ben, 20 yıldır bura-
da orunıyorum. Şimdi kooperatif, yaklaşık
2500 haneli 10 bin nüfuslu bu mahalleyi satı-
şa çıkarıp almak istiyor. Kooperatif mahal-
leyi yıkacak yerine üyelerine bloklar dike-
cek. Mahallenin bir kısmı Hazine arazisi
üzerine, bir bölümü de şahıs arazileri üzerine
kurulu. Mahalle basit gecekondulardan iba-
• Mahallenin adı, orada oturanlara göre
Derbent ya da Çamlıtepe. Bilirkişi raporlannda,
İstinye Mahallesi Havuzlu Bostan mevkii olarak
geçiyor. Mahallede oturan bazı yurttaşlara geçen
günlerde, Sanyer Sulh Hukuk Mahkemesi'nden
bir zarf geldi. Zarf içerisinde, bilirkişi
tarafından hazırlanan raporda, yerlerinin
satış değeri gösteriliyor.
ret kaçak bir mahalle olarak gösterilmek is-
teniyor. Gerçekte, çift daireli dört beş katlı
apartmanları olan eski bir mahalle.
Evet, mahalle kaçak kunılmuş olabilir.
Ama bu 25-30 yıl önce gerçekleşmiş. Bu za-
man içinde bir çok kez imar affı çıktı. Bir
kısım arkadaşlar, tapu tahsis belgelerini al-
dı. Asfalt yolları, elektriği, telefonu gibi alt
yapı hizmetlerinin büyük bir bölümü ta-
mamlandı. Kooperatif, arazi üzerinde bir
mahallenin bulunduğunu bile bile parseli es-
ki hissidarlarından satın aldı. Hissedarlan
da' Arsanızın üzennde evler yapılmış. arük
orası işe yaramıyor" diye kandırarak elde
etti. Hisselerin yüzde 80'ini ele geçirdikten
sonra da mahalleyi kaldırmak için mahke-
meye başvurdu."
İki kez bilirkişi raporu hazırlandı
Sanyer Sulh Hukuk Mahkemesi, 1991'-
de söz konusu yerin fundalık mı yoksa ko-
nut alanı mı olduğunun tespiti için bir bilir-
kişi heyeti tespit etti. Bilirkişi. ev ve ağaçlan
gösteren bir rapor hazırladı. Mahkeme
satışa karar verdikten sonra mahallenin
değer takdiri için yeniden bır bilirkişi
oluşturuldu. Mahalle halkı. ikinci bilirkişi
tarafından hazırlanan raporun da koope-
ratifın çıkarlannı gözettiğini iddia ediyor.
Necip Polat. 1991'de atanan bilirkişinin,
arsa hariç dört katlı binasına 600 milyon li-
ra değer koyduğunu. ancak 1994'te hazır-
lanan bilirkişi raporunda binanın değeri-
nin 270 milyon lira gösterildiğini söyledi.
Muhtar Cihat Yüksel, 1975'ten beri aynı
mahallede oturduğunu, 300 metrekare yer
üzerinde yığma bir binası bulunduğunu be-
lirterek bilirkişinin yenne 29 milyon lira de-
ğer koyduğunu söyledi. Ahmet Doğanay,
bazı kişilerin 15-20 yıl önce arsayı parselle-
yerek sattığını. bu satış karşılığindan her-
hangi bir belge venlmediğinı anlatarak
"Insanlar o zaman aldıkları yerlere evler
yaptılar. Kimse de buraya ev yapamazsınız,
burası başkasına aittir demedi. İstanbuTun
belki y arısı böyle kunılmadı mı? Ama burası
çok değerli olduğundan doğal olarak başka-
lannın da ilgisini çekiyor" dedi.
Bütün düşünceleri yerlerini nasıl kurta-
racaklan üzennde yoğunlaşan mahalle
halkı. öncelikle satışın durdurulması için
mahkemeye itirazda bulunmayı düşünü-
yor. 235 milyar liravı denkleştirmelerinin
olanaklı olmaması. olsa bile kooperatifin
daha yüksek bir teklif verebileceğini belir-
ten Derbentli yurttaşlar. bazı kişilenn. ma-
halle halkının birlikte hareketini önlemek
için çahşmalar yaptığını da iddia etti.
Raporu hazırlayanlar
Ziraat mühendisi Sevgi Odabaşı, tapu
fen memuru İsmail Yurtçu ve yüksek mi-
mar Namık Kandemir tarafından hazırla-
nan bilirkişi raporunun sonuç bölümünde,
mahalle ile ılgıli şu görüşe yer venliy or:
"Keşif çalışmalanmızın sonucunda taşın-
mazdaki tüm yapdarın ruhsat dışı oünalan
nedeniyle yasal bir yapı olarak düşünüleme-
yeceği, konumları taşınmazın imar durumu
veya bir ıslah çalışması halinde bağımsız
parselasyonu ve imar kurallarına uygun bu-
lunmamaları nedeniyle ileride de yasal duru-
ma getirilemeyeceği gözönünde tutularak
değerlendirmeler bu esas içerisinde ve aslın-
da taşınmazın arz olarak değerine olumsuz
yönde etki yaptıkları kabul edilmiştir."
'Altın Aslan'
paylaşıldı
• VENEDİK(AFP)-
51 .Uluslararası Venedık
Film Festivali'nde büyük
ödülü Balkanlar'dan ve
Doğu Asya'dan ıki film
paylaştı. Makedonyalı
Milcho Manchevski 'Before
the Rain' ve Tayvanlı Tsai
Ming-Lıang"Aiqing Wansui'
(LongLiveLo\e)adlı
filmleriyle Altın Aslan'ı
alırken Yeni Zelandalı Peter
Jackson da 'Heavenly
Cıeatures' adh fılmiyle
Gümüş Aslan'ı kazandı. Jüri
özel ödülü de Oliver
Stone'un 'Natural Born
Killers' adb fılmine verildi.
Çinli Xia Yu, Jiang Wen'in
'İn the Heat of the Sun' adh
fılmindeki rolüyle en iyi
aktör, Portekizli Maria de
Mederios. Teresa
Villanverde'nin "Tvvo
Brothers. a Sister' adlı
fılmiyle en iyi aktrist
ödüllerini aldılar. İtalyan
Roberto Citran. Carlo
Mazzacurati'nin "II Toro"
(The Bull) adlı fılmindeki
rolüyle en iyi > ardımcı erkek,
İngiliz Vanessa Redgrave de
Amerikalı yönetmen James
Gray"in "Little Odessa" adlı
fılmiyle en iyi yardımcı kadın
oyuncuseçildi.
Turistterin
tercthi
• ANKARA (AA) - Yabancı
turistlerin Türkiye'de çevreye
duyarlı konaklama tesislerini
tercih ettiklerini bildirdi.
Turizm Bakanlığı İşletmeler
Genel Müdürü MevhibeCan,
Avrupa'da çıkartılan turizm
kataloglannda çevreye
duyarlı turistik tesislerin yeşil
olarak basıldığına dikkat
çekerek. tüketicilerin artık
çevreye duyarlı tesislerde
kalmak istediğine dikkat
çekti.
Direktörler
toplantısı
• İstanbul Haber Senisi -
Oriflame tarafından her ay
yapılmakta olan dırektörler
toplantısına tiyatro sanatçısı
Göksel Kortay konuk olarak
katıldı. Kortay, diksiyon,
etkili konuşma ve vücut dili
konulannda Oriflame
direktörlerine bilgilerini
aktardı. Oriflame. eğitici
nitelikteki direktörler
toplantısının ekim ayı
konuğunun sinema sanatçısı
Ediz Hun olacağı açıklandı.
Balık avı yasağı sonrası, Kumkapı Balık Hali de eski canlılığına kavuştu. Kalkanlan eline almış. sallay a sallaya bağıranların
yanı sıra bazı balıkçılar da gelen toptancüarı ve lokanta sahiplerini yakalayıpkendj "standlarına" cekmeye çalışıyorlar.
Balık avı yasağı bitti ama balıkçılann yüzleri gülmedi
Ağlan yavrular doldurdu
lstanbul Haber Servisi - Aylar
öncesinden toplamışlardı ağla-
n. Yosun kokusuna bulaşmış,
anılarla süslenen akşam soh-
betleriyle geçiriyorlardı zama-
nı. Pembe renkli ağlann ilmek
ilmek yeniden dokunuşu, kıza-
ğa alınmış teknelerin kazınma-
sı. macunlanması, boyanmasıy-
la günü gün edip "balık avı ya-
sağV'nı sona erdirecek "şafağı"
beklemişlerdi.
Kaptan kamarasına konan
sevdiceğin fotoğraflanyla deni-
ze açıldılar sonunda... Ve hafta-
lar sonra. dalga dalga uzanılan
denizden tane tane toplanan
balıklarla dolu tekneler liman-
lanna geri döndüler. Ancak
yüzler asık. kalpler kınk. umut-
lar yitik olarak toplanmıştı ağ-
lar...
Kaptanlar endişeli
Balıkçılann "sağ salim" dön-
mesinden aileler mutluydu,
ama denizci tabiriyle "kocamtş
kaptanlar" endişeliydi. Balık-
lar, döllensin, büyüsün, çoğal-
sın, nesilleri tükenmesin diye
aylarca beklemelerine değme-
diğini görünce üzüntüleri
umutsuzluğa dönmüştü. Balık
vardı ama boylan yıl geçtikce
küçülüyor, sayılan azalıyordu.
Tüm beklemelere karşın yavru
balıklar takılıyordu ağlara. Bo-
yu serçe parmağını gecmeyen
dan 1 milyon liraya kadar alıcı
buluvor.
• Balık halinde kalkanın kilosu 120-130 binden
satıhrken, palamut 130 binden alıcı buluyor.
Hamsinin kilosu 10 bin lira. İstavrit 15, kolyos 30, Kurallara uyulmuyor
sardalya 20 bin liradan açık arttırmada müşteri
buluyor. Ancak bunlar daha önce de dediğimiz gibi
'hal fıyatlan.' Semtinizdeki balıkçıya ulaştığında
yüzde 70 artış oluyor.
hamsileri ağlaya ağlaya geri at-
tıklannı anlatıyordu Sanyer'in
koca reislerinden Mehmet Us-
•ta...
Balık avı yasaği sonrası.
Kumkapı Balık Hali de eski
canlılığına kavuştu. Sabahın ilk
ışıklanyla gittiğimiz halde "ba-
bk borsası" kuruldu her zaman
olduğu gibi. Dualarla yeni se-
zonun bereketli geçmesi istendi.
Ve geleneksel olarak "balık
adandı." Kalkanlan eline almış.
sallaya sallaya bağıran "çığırt-
kanlar"ın yanı sıra daha genç
balıkçılar da gelen toptancılan
ve lokanta sahipleri ile semt ba-
hkçılannı yakalayıp kendi
"standlanna" çekmev e çalışı-
yor.
Balıklar kilo ve kasa usulü
satışa çıkıvor. Tezgahlan gezdi-
ğinizde gerek etiketler. gerekse
açık arttırma rakamlan darge-
lirlinın gene ancak "Karadeniz
hamsisi"ne talim edebileceğiru
gösteriyordu. Hamsi ucuzdu.
ucuz olmasının nedeni ise ayık-
lanamayacak kadar küçük ol-
masıydı. İşte Sanyerli Koca
Reis Mehmet Usta"yı ağlatan
da buydu. Karadeniz hamsısı
giderek küçülüyor ve yok olu-
yordu...
Kalkanl30bin
Balık halinde kalkanın kilosu
120-130 binden satılırken pala-
mut 130 binden alıcı buluyor.
Hamsinin kilosu 10 bin lira. İs-
tavrit 15. kolyos 30. sardalya 20
bin liradan açıkarttırmada
müşteri buluyor. Ancak bunlar
daha önce de dediğimiz gibi
"hal fîyatlan." Semtinizdeki
balıkçıya ulaştığında yüzde 70
artış oluyor. Orneğin Kemal
Cerek adlı balıkcı. hamsiyı 11
bin liradan aldığını. nakliye ve
diğer masraflarla birlikte en
azından 30 bin lıraya satması
gerektiğini söylüyor.
Pahalı balıklann yanına yak-
laşmak ise biraz cesaret gerekti-
riyor. Barbunya 500 . sinarit,
mercan ve karagöz 700 bin lira-
İstanbul Büyükşehir Beledı-
vesı Su Crünleri Hali'nde. Su
Ürünlen Yüksek Mühendisi
Mehmet Özgen. bize. avianma
sezonunun yeni başladığinı. fa-
kat buna rağmen balıkçılann
avianma kurallanna uymadık-
lannı söylüyor. Özgen'le birlik-
te balık halini geziyoruz. Öz-
gen, bir kalkanı eline alarak
"Kalkanın avlanması için boyu-
nun en az 40 sanrim olması gere-
kir. Ama burada gördüğünüz
gibi balıklann çoğu belirlenen
standardın altında" diyerek av-
lanmadaki hatayı dile getinyor.
Dar gelirlinin balığı hamsinin
bulunduğu kasalann önüne
geldiğimizde Özgen, eline bir
a\uç hamsi alarak. "Acaba bu
balıklann içinde size göre 9 san-
timle 15 sanrim arasında kaç
tane var" diye soruyor. Soru-
nun yanıtını düşünmeden veri-
yorsunuz. Çünkü. Özgen'in
elindekı balıklann çoğunluğu 9
santimden kısa.
Halden aynlırken tek temen-
nimiz, diğer balıklann da yanlış
avianmadan dolayı "Karade-
niz'in simgesi hamsi" gibi deniz-
lerimizde son soluklanru ahna-
ması. son demlerini yaşamama-
sı.
Araştırmacıhatalan,katil
vhiislendünyayayayıyov
Çeviri Senisi- Ölümcül vırüslerin kaza sonucu tahmin edıliyor. Yale Üniversitesı Araştırma La-
laboratuvardışına sızması olasılığı dünyayı tehdit
ediyor. Yale Universıtesi Araştırma Laboratu-
van'nda meydana gelen bir kazada acığa cıkan vi-
rüsün yol açtıği bilinmeyen bir hastalık. dünyanın
ne denîi korkunç bir tehlikenin eşığinde olduğunu
bir kez daha gözler önüne serdi.
Time dergisinde çıkan yazıda. ABD'de yürütü-
len laboratuvar çalışmalannda alınan güvenlik
boratuvan biyolojik salgınlara karşı alınan ön-
lemler açısından 3.derece>e gın\or Yani labora-
tuvara dışandan hava gırebilıyor. ancak çıkan
hava fıltre edılıy or.
ABD'de son günlerde piyasaya çıkan "Hot
Zone (Sıcak Bölge)" admdaki kitap. 1989'da Vir-
ginıa eyaletınde meydana gelen gerçek bir olayı
konu alıyor. Richard Preston tarafından kaleme
önlemlerinin yeterli olmadıği iddia ediliyor. Geçti- alınan öyküde. Orta Afrika'nın yağmur orman-
ğimiz günlerde Yale Üniversitesı Araştırma Labo- lannın doğal dengesinın bozulmasıyla ortaya
ratuvan'nda ölümcül bir viriisün içinde bulundu- çıkan ölümcül bir virüsün. Amerika'ya araştırma
ğu cam tüp. santrifüj sırasında patlayınca. araştı- amacıyia getirilen örneğinın yol açtıği korkunç
rmacı güvenlik kurallannı har-
fıyen uyguluyor. Yalnızca bır
kurala uymuyor: Yetkililere
kazayi bildirmiyor. Tehlikenin
tümüyle geçtiğine güv enen
araştırmacı tatile çıkıyor. Adı
açıklanmayan bilim adamının
gittiği yerde ateşi jpıkınca.
kınlan tüptekı Brezilya"dan ge-
len Sabia virüsünün bulaştığı
tahmin edıliyor. Hemen Y'ale'e
geri dönüp. \iriise karşı geliştir-
dikleri ve deneme aşamasında
bulunan antiviral ilaa alan bi-
lim adarru kısa sürede ıyıleşı-
yor. Ancak araştırmacırun bu
arada beş kişıyle temas ettığ.
hastanede de 75 sağlık görevii-
sinin kendisiyle teması saptaru-
yor. Şimdi bu kişiler gözetim
altında.
Bılım adamlan şu anda kay-
• Yale Üniversitesı
Araştırma
LaboratuvarT nda
ölümcül bir virüsün
içinde bulunduğu cam
tüp, santrifüj sırasında
patlayınca, araştırmacı
güvenlik kurallannı
harfıyen uyguluyor.
ancak kazayı yetkililere
bildirmiyor. Aniden
ateşinin yükselmesi
üzerine araştırmacının
temas ettiği 80 kişi
gözetim altına ahnıyor.
gıh bir bekleyiş içinde. Bu ara-
da Brezilya'dan getirilen Sabia virüsü üzerinde
yapılan tüm araştırmalar durduruluyor ve kazayı
olayiar anlatılıyor. \
r
ale labora-
tuvanndaki kaza \e ve kitapta
anlatılan öykünün gerçek ol-
ması kamuoyunu oldukça hu-
zursuz ediyor.
Sabia ve arenavirüs sırufına
gıren virüslerin ölümle sonuçla-
nan hastalıklara yol açması ve
bu hastalıklann son derece kor-
kunç bir seyir izlemesı ınsanlan
korkutuyor. Arenavirüslerin
yol açtıği hastalıklann en belir-
gın özelliklen yüksek ateş. ıç or-
ganlarda denetlenemeyen ka-
namalar ve sonunda şok olarak
belirtılıyor.
Karaciğerin rengi sanya
dönerek çürüyor: göz çukurlan
ve derideki gözenekler dahil vü-
cut ta bulunan tüm deliklerden
kan sızıvor
1990'yıbnda Brezilya'da ta-
nm uzmanı bir kadın. yüksek
ateşle hastaneye kaldınlıvor. birkaç gün içinde de
ölüyor. Brezilyalı bılim adamlan mıkrobu teşhis
yetkililere bildirmeyen araştırmacı hakkında so- etmek amacıyla araştırmalannı sürdürürken ara-
ruşturma açılıyor.
Kaza denetim altına alınıyor
Rastlantısal olarak bu kaza. kamuoyunu tehdit
eder boyutlara ulaşmadan denetim altına alınıyor.
Sabia virüsünün kemirici hayvanlarda bulunduğu
ve basit bir temasla bulaşmadığı bılinıyor. Virü-
sün kaza sırasında bilim adamına solukla geçtiği
lanndan biri de aynı şekilde ölüyor. Buna karşın
araştırmayı durdurmayan bilim adamlan. v irüsün
arenavirüs sınıfına girdiğini saptıyor ve ıleri tet-
kikler için virüs Yale Ünıversitesi'negönderiliyor.
Bu arada kaza oluyor. Yale araştırma gnıbun'dan
Dr.Robert Shope yeni virüse ilişkın şöyle konuşu-
yor:"Sabia'nın kemirici ha\Tanlardan gectiğini
saptamış bulunuyoruz. Nasıl bulaştığını da bul-
duğumuz an virüsü denetim altına alabileceğiz."
Sfenksler,
sanıldığından
daha genç
Çeviri Senisi - Son günlerde
gerçekleştinlen incelemeler,
sfenkslerin sanıldığından daha
genç olduğunu ortaya koyuyor.
Elde edilen verilere göre ünlü
aslanımsı beden anıT.
yapılmaya başlandığı İ.Ö. 2500
yılından sonra
gerçekleştınlmiş. Yaklaşık bin
y ıl sonra. Pers ve Roma
dönemlerinde yapılan
değişiklıkler de sfenkslere
günümüzdeki görünümünü
kazandırmış. Şikago
Üniversitesi'nden Dr. Mark
Lehner ile Giza bölgesi eski eser
sorumlusu Zawi Hawass'ın
önderlığinde yürütülen çalışma
sonucunda. Kefren zamanında
başlanan sfenksin. fıravunu
temsil ettiği söyienen baş
bölümü bitirilmekle birlikte
bedenin tamamlanmadan
bırakıldığıanlaşıldı. 1926
yılından bu yana kayada
meydana gelen aşınmanın
boyutu, amtın en erken İ.Ö.
2500 yıbna ait olduğunu ortaya
koyuyor.