Katalog

9AĞUSTOS1994SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Köylûoğlu: Kan, kanla yıkanmaz • DIYARBAKffi (Cumhurnet) - İnsan hakJanndan sorumJu Devlet Bakanı Aztmet Köylûoğlu, Türkiye'nin topraklan için büyük bedellerödediğini beürterek "Bu kan durmalıdır. Yannlara kıymayakm. Kandan kına yakmak, Türkiye'nin kaderi olmamalı. fCan, suyla yıkanır; kan, kanla yıkanmaz" dedi. Bölgede inceleme yapmak üzere Diyarbakır'a gelen Bakan Köylûoğlu, Anadolu'nun birbölgesine, gökten yağrnur gibi bombalar yağdırmayı içine sindiremediğini de vurguladı. KenanEvren'in aUasıöldü • tZMİR(AA)-7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in ablası Nazire Özmen, dün sabah geçirdiği kalp rahatsızlığı sonucu vefat etti. Dün sabah saatlerinde rahatsızlanan ve parkinson hastahğı olduğu bildirilen 86 yaşındaki Nazire Özmen, Inönü Caddesi'ndeki evinde, saat 08.30 sıralannda vefat etti. Iki çocuk sahibi Özmen, yann Alsancak Hocazade Camii'nde kılınacak öğle namazının ardından, Karşıyaka Soğukkuyu aile mezarlığında toprağa verilecek. Bu arada, ablasının vefat haberini Marmaris'teki evinde öğrenen Kenan Evren'inîzmir'e hareket ettiği öğrenildi. Demirel, MHP'li Alp'le görüştü • İstanbul Haber Servisi • Yazçalışmalannı İstanbul'da sürdüren Cumhurbaşkaru Süleyrnan Demirel. dün Etiler'deki evinde MHP'den İstanbul Belediye Başkan adayı olan Prof. Dr. Ahrnet Vefik Alp'i kabul etti. Görüşmenin ardından AJp, Cumhurbaşkanı Demirere Erzincan'da başlaülan ve direktörü olduğu "Erzincan'ın Yeniden Yapılaştınlması" projesini anlatügını söyledi. Prof.Dr. Alp, gazetecilerin "Türkeş'in herhangi bir mesajını Demirel'e geü'rdiniz mi" sorusuyla ilgili olarak föriişmenin hiçbir siyasi ve politik yanmın olmadıgıru belirtti. Özdemin'den yetki önerisi •İSTANBLL(AA)- Marmara ve Boğazlan Belediyeler Birliği ve Bakırköy Belediye Başkanı AJi Talip Özdemir, eğitim ve sağlık hizmetlerinin koordinasyonunun yerel yönetimlerce yapılması gerektiğini söyledi. Özdemir, Marmara ve Boğazlan Belediyeler Birliği ile Uluslararası Yerel Yönetimler Birliği Doğu Akdeniz ve Ortadoğu Teşkilatı(IULA-EMME) tarafından dün Kalyon otelinde düzenlenen toplantida konuştu. 'Ara seçim intihardıp' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Devlet eski Bakanı veDYPZonguldak Milletvekili Güneş Müftüoğlu. ara seçimin ekonomik ve siyasi intihar olduğunu söyledi. Müftüoğlu, ara seçim konusunda tercihin siyasi iktidara ait olduğunu da anımsatarak, "kimse boş konuşmasın" dedi. Müftüoğlu. son zamanlarda siyaset gündeminde yoğun biçimde tartışılan ara seçim ile ilgili açıklamasında, 5 Nisan ekonomik kararlannın daha 5. ayı dolmadan olumlu sonuçlar alınırken ülkeyi yeniden bir genel seçim havasına sokmanın kimseye yaran olmadığını savundu. ASKİ'zedelere destek •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Sözleşmeleri, disiplin kurulu karan ile tek tarafb feshedilerek işten atılan 23 ASKİ işçisine, CHP'den destek geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı İstemihan Talay ve Ankara Milletvekili Uluç Gürkan, işçüeri, 19gündüroturma eyleminde bulunduklan ASKİ binası önünde ziyaret ettiler. İstemihan Talay, dün ASKİ binası önünde düzenlediği basın toplantısında, 'adil düzen' vaatedenlerin, gerçekleştirdikleri bu uygulamalarla, 'çabşanlann ekmeğini elinden alan' bir zihniyete sahip olduklannı ortaya koyduklannı söyledi. ANAP'tadördüncü fireİstanbul Milletvekili Bahattin Yücel, ANAP'ın 'anayasa değişikligi görüşmelerini engellediğini ve RP çizgjsine yaklaştığını' gerekçe göstererek partisinden istifa etti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP'ta, "yaprak dökümü" sürüyor. Güneş Taner, Hüseyin Aksoy ve Hüse- yin Özalp'ten sonra istanbul Milletveki- li Bahattin Yücel de, ANAP'ın. "Anaya- sa değişikligi görüşmelerini engelledîği, RP çizgisine yaklaştığı, özeUeştiıme, gûmrfik birliği gibi temei konularda çiz- gisinden saptığı" gerekçeleriyle partisin- den istifa ettiğini açıkladı. Son 1,5 ay içinde ANAP'tan aynlan milletvekili sayısı 4'e yükselirken. ANAP Genel Başkanı Mesut Ydmaz. Yücel'in istifasının kendisi için sürpriz olmadığını beürterek, "İstifasının sebebi bizce malumdur. Kamuoyu da önümüz- deki günlerde öğrenir" deai. ANAP lide- ri, Yücel'e, ticari işlerin siyasi işlerden ayn değerlendirilmesi gereİctiğini, istifa etmesine gerek olmadığını daha önce ilettığını açıkladı. ANAP SB'ya HÜÇtİİANAPGenel Başkanı Mesut Yılmaz, Yücel'in istifasının kendisi için "sürpriz" olmadığını söyledi.Güneş Taner'le başlayan, Hüseyin Aksoy ve Hüseyin Özalp'le devam eden "istifa" furyasıyla ANAP'ın TBMM'deki sandalye sayısı 96'ya düştü. çek sebep aymdır.*' tş ve siyaset Bazı ANAP yöneticileri, turizm sek- töründe faaliyet gösteren Yücel için "2 yıkur işleri hükümetçe engeleniyordu. Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği'ne de 50 milyar lira borçlanmıştı. Işlerini dü- zene koymak için istifa etti" savını dile getirdiler. İstifasının gerekçelerini dün aynntılı birmektupla ANAP Genel Başkanı Yı- lmaz'a ileten Yücei, parlamentonun ka- muoyu önünde etkinüğinin iyice azaldığı bir dönemde, "anayasanın sivil- leştirilmesi" için başiatılan çalışmaiarda ANAP'ın "engelleyici" rol üstlenmesini eleştirdi. ANAP'ın, anayasa değişikligi gibi önemli bir fırsatı değerlendiremedi- ğini savunan Yücel, "Anamuhalefet par- tisi, özellikle bu ortanıda, çağdaş bir top- lum yapılanmasında öncülük etmek yeri- ne engellejici bir tavır sergjlemiştir" dedi. ANAP'ın gümrük birliği konusu- nu sürekü arka plana ittiğini ve bu ko- nuda da ciddi tutum değişikligi gözledi- ğıni savunan Yücel. "Başlangıcından beri izlediği çizgi uyannca, Anavatan'ın gümrük birliğüıi savunması gerekir kanı- sındayım. Ancak son günlerde basma yansıyan demeçlerden bu yaklaşımın terk edildiği anlaşılıyor. Tek başma bu yaklaşım bile partivi Refah Partisi çizgi- sine yaklaştırdı" görüşünü dile getirdi. ANÂP'ın özelleştirme konusundaki tu- tumunda da önemli ölçüde değişiklikler gözlediğini ve seçmenin bütün bunlar- dan rahatsızhk duyduğunu kaydeden Yücel. "partinin giderek, kendisinin ka- tıldığı dönemdeki çizgiden uzaklaşttğı" gerekçesıyle istifa ettiğini bildirdi. ANAP lideri Yılmaz. Yücel'in istifa- sının kendisi için "sürpriz" olmadığını söyledi. Partisinin dün yapılan başkan- lık divanı toplantısı sırasında gazetecile- rin sorulannı yanıtlayan Yılmaz. "İsti- fasının sebebi bizce malumdur. Kamuoyu da }akında öğrenir. İstifasındaki neden- lerie herhangi bir ilgLsi yoktur" değerlen- dirmesinde bulundu. Yılmaz, "Daha önceki istifalar için siyasi ahlaksızlık de- ğerlendirmesinde bulunmuştunuz. Bu is- tifayı nasıl değerlendiriyorsumız" soru- suna, şu karşılığı verdi: "Ortada değerlendirmeye gerek gös- termeyecek bir durum olduğunu söyle- dim. Ortadaki değerlendirme herkesin yapabileceği kadar açıktır. Bana. partiye zarar vermemek için miilervekilliğinden istifa etmek istediğini iki kere söyledi. Ben kendisine ticari işlerinin. si> asi mese- lelerden ayn düşünülmesi gerektiğini. is- tifa etmesine gerek olmadığını söyledim. Şimdi>e kadar 4 arkadaşunız istifa et- miştir. Gerekçeleri ne olursa olsun, ger- Yücel: Şu anda bağımsızım Yücel. Cumhuriyet'in sorulannı ya- nıtlarken, DYP'ye geçmek için hiçbir görüşmede bulunmadığını beürterek "Şu anda bağımsız olarak devam etmeyi düşünüyorum" dedi. CHP'ye de sıcak baktığı yorumlannı değerlendirirken "Soldan geliyonım, CHP içinde çok yakın arkadaşlanm var. Ama şu anda bir değerlendirme yapmak istemijorum" diyen Yücel, turizm sek- töründe yaşanan bunalım nedeniyle ti- cari işlerinin bozulduğu, milyarlarca li- ralık borçlan için DYP'nin baskı yap- tığı savlanna şu yanıtı verdi: "20 yıldır rurizmcilik yapıvorum. Sek- tördeki konjonktürel krizden etkilendi- ğim doğru, ancak sözü edilen düzeyde borcum yok. Ben yıllarca, borcumun kat kat üzerinde cirolar yaptım. Diğer kop- malarla ilintiü göstermek ve eleştiriie- rimde dikkat çektiğim noktalan örtmek için bu iddialar ortaya atdıyor." Yücel'in istifasıyla ANAP'ın parla- mentodaki sandalye sayısı 96'ya düşer- ken, bağımsız milletvekillerinin sayısı da 16'ya yükseldi. Parlamentoda halen DYP'nin 177, SHP'nin 54, RP'nin 39, CHP'nin 18, MHP'nin 14. BBP'nin 7, DSP'nin 3, YP'nin 3, MP'nin 2 milletve- kili bulunuyor. 21 sandalye de boş. DEP eski milletvekili, esas suçlulann PKK'yi bugüne getirenler olduğunu söyledi Sakık: Kürt sorunu çözüleceksecezamarazıyım Altı eski milletvekilinin idamının istendiği DEP davasmda sorgulamalar tamamlandı • HatipDiclerEsas olarak budavada, kimliğimiz ve Kürt sorununa banşçı istemlerimiz yargılanmaktadır. Devlet susmamızı istedi. Bedeli ne olursa olsunbu yplu seçmeye karar verdik. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - "Vatana ihanet" suçla- masıyla haklannda idam cezası istenen DEP kökenü 5 eski mil- letvekili ile Şırnak Bağımsız Mil- letvekili Mahmut Alınak'ın sor- gulan tamamlandı. Cumhurbaş- kanı Sükyman Demirel ve SHP eski Genel Başkanı Erdal İDÖDÜ- nün tanık olarak dinlenmesinin istendiği dünkü duruşma, Alı- nak'ın sorgusu sırasında elektrik- lendi ve DGM savcdan ile avu- katlar arasmda sözlü sataşma ya- şandı. Kapatılan DEP'in Genel Başkanı Hatip Dkle'nin Çıller'in yargıyı etkilediği yolundaki söz- leri de mahkeme başkanının tep- kisine neden oldu. Eski Muş Mıl- letvekiü Sım Sakık da "konuşan Türkiye'de konuştuğu için yar- gılandığınr beürterek "Kürt so- runu benim cezalandınlmamla çö- zûlecekse, ben hazırım. Bu davada yanhş secUnüştir" dedi. 'Samklar yanlış seçildi' Sorgusu yapılan Sırn Sakık, iddianamenin tertiplerle dolu si- yasal belge olduğunu savunur- ken "Bizlere 'kaül' sıfatı verildi. Kime silah sıktık, hangi eyleme kanştık?" dıye sordu. Sakık, şun- lan söyledi: "Bir mayuı tarlasında yürüdü- ğümüzü biİiyorduk. Akan kanın durması için verdiğimiz mücadele idamla vargılanmamıza neden ol- muştur. Kürt sorunu, benim ceza- landırümamla çözülecekse buna hazır oktuğumu belirtivorum. Bu- gün duşüncelerimizi açıkladığımız için yargılanıyoruz. Demokrasi tek sesli rejim değfldir. Ben başka- lan gibi düşünmek zorunda deği- lim.'* Sakık, davada sanıklann yanbş seçildiğini belirterek "Bura- da yargdanan ben degil, 'üc-beş çapulcu' diye diye PKK'yi bugün- lere taşıyanlar ounalıydılar. GeU- nen nokta ortadadır"dedi. Kapatılan DEP'in Genel Baş- kanı ve Diyarbakır eski Milletve- kili Hatip Dicle de sorgusunda, TBMM'nin, dokunulmazb- klannı kaldırarak "harakiri" yapüğını beürtti. Dicle, "TBMM intihar etmiştir" dedi. Kürt halkı özgür olmadan, Türk halkının ö^ür olamayacağını vurgulayan Dicle, "Devtet susmamızı ve şid- det poütikalannı sa>-unmamızı ts- tiyordu. Ama biz. bedeli ne olursa oisun bu yohı seçmeye karar ver- dik" görüşünü dile geürdi. Dicle, yargüanmalan için tali- matın MGK'de verildiğini ve Başbakan Tansu Çiller tarafı- ndan uygulandıgını iddia etti. Dicle'nin, Çiller'in gazetelerde yayımlanan "Yargıya söyledim, yapmalan gerekirdi, ama bu işi hı- ziandmtcaklar" sözlennı anımsa- tarak "Başbakan'ın gölgesi yargmuı üstündedir" diye konuş- ması durusma başkanı Hakim Muammer Unlüsoy'u sirurlendir- di. Ünlüsoy, "Başbakan'ın bir tek hakimle görüştüğünü kanıtiaym, Sorgusu yapılan Sım Sakık, iddianamenin, tertiplerle dolu siyasaJ bir belge olduğunu öne sürdü. Sakık,"Mayın tarlasında yürüdü- ğümüzü biliyorduk, Ancak, demokrasi tek sesli rejim değildir. Ben başkaları gibi düşünmek zorunda değilün"dedi. cüppemi çıkanp gideceğim" dedi. Şımak Bağımsız Milletvekili Mahmut Alınak ise DGM sav- alanna ağır eleştiriler yönelttiği sorgusunda. "Bu iddianame bir suç belgesidir. Bir sahtelik belgesi- dir. Moskova'da okuyan oğjumla yaphğım telefon görüşmeleri bile, PKK'ye ait telefonlar gibi göste- rilmis. Bir bukuk devleti komplo yaparmı7"dedi. Aünak, Başbakan Tansu Çü- ler'in, dokunulmazlıklannın kaldınlmasından sonra yaptığı acıklamalar ile yargıya baskı yapüğını ve Ertürk Yöndem ta- rafından hazırlanan TRT- l'de yayımlanan programda yargısız infaz yapıldığını savunarak "Sayın savcılar, onlar hakkında da sonıştunna açsutlar, da\a aç- sınlar. Ama güçleri yetmez. Çün- kü onlar devlet memunı" dedi. Aünak'm bu sözleri üzerine aya- ğa kalkan DGM Savcısı Tevfik Hancılar, "Sataşma oluyor. Savcılaruı gücü yeter. Bu haksızuknr. bu kendini bilmezlik- tir. Bu sataşmayla bir yere vara- mazsuuz" diye çıkıştı. Sava Hancüarın bu tepkisi, sanık avukatlannın karşı tepki- sine yol açtı. Avukatlar, "452 sayfahk iddianameve teşekkür mü edeceknT'dıyerek Hanalar'm sorguya müdahale etmemesini is- tediler. Hancılar, bu kez de "O kadar çok suçunuz var ki 452 say- fa tutmuş"dedi. DGM Savcısı'- nın bu sözleri dunışmadaki ha- vayı bir anda gerginleştirdi ve avukatlar bu sözlerin tutanağa gecmesini istediler. Alınak, Türkiye'nin Bosna- Hersek'e ve Kafkaslar'a dönüş- türülmek istendiğini vurgulaya- rak "Bu kanı biriikte durdur- malıyız" dedi. Alınak. bugün bir referandum yapılsa birükten yana oy kullanacağını söyledi. Sanık avukatlanndan Hasip Kaplan. ateşkesin sağlanması için sanıklardan üçünün Bekaa'ya Abdullah Öcalan'la görüşmeye gittiklerinden dönemin Başba- kanı Süleyman Demirel ve Baş- bakan Yardımcısı Erdal înönü'- nün de haberdar olduğunu belir- terek bu nedenle bu kışilerin mahkemede tanık olarak dinle- nilmesi isteminde bulundu. Mah- keme, Cumhurbaşkanı Demirel. SHP eski Genel Başkanı İnönü, SHP Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan ve TBMM eski Başkan- vekili Fehmi Işıklar'ın tanık ola- rak dinlenmesi isteminin. dosya incelendikten sonra önümüzdeki duruşmada karara bağlanacağını bildirdi. Mahkeme. Alınak için yapılan tahliye istemini de reddetti ve tüm sanıklann tutukluluk halle- rinin devanum kararlaştırdı. DEP davasına 7 Eylül 1994 günü devam edilecek. AlpagOytasamıfiçin bürokrat atnuş ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kadın sorunlan ve sosval hizmetlerden sorumlu Devlet Bakanı Onay Alpago. bakanlıktaki akademisyen bürokratlardan bazılannın, Başbakanlık'ın tasarruf genelgesi nedeniyle eski görevierine iade edildiklerini açıkladı. Aîpago, Anayasa Mahkemesi'nin, bakanlığa bağlı Kadın ve Sosyal Hizmetler MüsteşarJığj ile bazı genel müdürlükierin kuruluşuna öişkin kanun hükmünde kararnameleri iptal etmesi üzerine, buralardaçakşan akademisyen bürökratlan yeniden kurulacak genel müdürlükkrde istihdam etmeyip üni versiteye gönderdiği yönündeki haberleri yanlj bir açıklamayla yamtladı. KHK'lerin iptal karannın ardından baza bürokratlann bu kunımlarda çahştjnlmasına olanak kaimadığıru savunan Alpago, bazı bürokratlann ise Başbakanlık tasarruf genelgesi doğrultusunda eski gÖrevlerine iade edildiklerini açjkladb. AJpago, "PersoneMeabazüantseBaşbakaıüık'ın tasarrufgeneigesidoğnıItusuDda3056 . sayıfc yasanoı 36. maddesiBe uygun şeküde ve persone) şişfdBfiğine mahal verüniemek üzere, yineeddgörevfcrine iade 1 dedi. Kaynaklar, Kadın ve Sosyal Hizmetler Müsteşarüğı'nın hukuki varhğtrun ortadan kalkmastna karşın Bakanlar Kurulu karan çerçevesinde önceki mevzuat uyannca, Kadın Statüsü ve Sorunlan Genel Müdüriüğü ile Aile Araşurma Kurumu'nun eskiden olduğu gjbi varhklannı sürdüreceklerini, ancak akademisyen bürokratlann buralarda görevlendirilmek istenmediğini savundular. Görevden ahnanbir bürokrat, genel müdürlerin göndenlmesıne. "personel ştşkinliği" gerekçesinin gösterilmesini eleştirdi. POLITIKA GtM.UGÜ HİKMET ÇETtNKAVA Van'da Iktidar Savaşı~ Van, Doğu Anadolu'nun tarih, kültür ve uygarlık doku- sunu yansıtır... Acaba son yıllarda Van'da neler olup bitiyor? Ünlü bir tarikat şeyhi Van'da nasıl örgütleniyor? Sahi, Van özel Serhat Lisesi kimin? Akyazılı Vakfı'nın... Okurlarımız Akyazılı Vakfı'nı yakından tan/r. Vakfın Maltepe Askeri Lisesi'ne sahte sağlık raporuyla öğrenci soktuğu DGM kararlarına geçmiştir. Kaçak kurban deri- si toplayarak her yıl "gizli kasasına" bir trilyona yakm para indiren bu vakfın arkasındaki kişi de bir tarikat şey- hidir. Van 100. Yıl Üniversitesi, Türkiye'yi ortaçağın karanlı- ğına götürmek isteyenlerin yuvası olmuştur bugün. Van'da olup bitenleri dinledikçe tüylerim diken diken oluyor. Bir okurumuz, Van 100. Yıl Üniversitesi'nin "şeri- atçı örgütlenmenin merkezi"olduğunu bildirip şöyle di- yor: "Bu üniversitede son iki yıl içinde tehlikeli bir kadro- laşma oluşmaktadır. Cumhuriyetin kurucusu Atatürk'e 'deccal' diyenler bu üniversitededir..." Şeriatçı örgütlenme elbetyalnızca Van 100. Yıl Üniver- sitesi'nde olmuyor. Anadolu üniversitelerinin hemen hemen tümünde şeriatçı örgütlenme sürüyor. Akademik kadrolar "şeriatçılardan" seçiliyor. Çağdışı bir eğitim karayobaz çetelerince uygulanıyor. Bilim dışı doktora tezleri elden ele dolaşıyor. Van'daki Süphan Televizyonu kimindir? Bu televizyo- nun kurulması için devletin parası harcanmış mıdır? Süphan Televizyonu yayınlarında hangi tarikat şeyhinin propagandasını yapmaktadır? YÖK bu konuya neden el atmamaktadır? Van 100. Yıl Üniversitesi nde ünlü tarikat şeyhi ege- mendir ve kadrolar onun onayından geçirilerek oluştu- rulmuştur. Okurumuz anlatıyor: 'Vniversite kadrolannda Türkiye Cumhuriyeti devleti- ni yıkmayı amaçlayan dini örgütlere sızmış kişilere yer verilmektedir..." Soruyoruz: "Bu, radikal dinci örgütlenme midir?" " Yanıt: "Her ikisi de var. Üniversitede şeriatçılar da kendi aralannda bölündü. Fethullahçılar, Nurcular, Kırklar, Refahçılar ve Süleymancılar birbirlerini yiyor. Daha pek çok grup var. Çatışma halindeler. Şu anda üniversite dinci gruplann iktidar savaşına sahne oluyor..." "Bu olup bitenlere ne diyor Van 'da yaşayanlar?" Yanıt: "Ellerinden bir şey gelmiyor. YÖK sadece izliyor. El- bet olup bitenlerden haberdar. Şeriatçı gruplar universi- teyipaylaşmak için mücadele ederken hükümetde YÖK gibi seyirci..." "Sanırım bir de Van 'da Merkür Televizyonu yayın ya- pıyor..." Yanıt: "Ben de o konuya değinecektim. Belli bir tarikatm se- sidir Merkür TV. Bir tarikat şeyhi maddi ve manevi ola- rak destekliyor bu özel televizyonu. Işin ilginç yanı, bu özel televizyon parayı nereden buldu?" "Nasıl buldu?" "Giderlerini kim karşriıyor televizyonun. Alınan aygıt- ların faturası kimin üzerine? Personelin maaşı nasıl ödeniyor? Bu yerel televizyonda çalışanlar daha önce bir gazetede, bir dershanede çalıştılar mı? Bir tarikat şeyhinin kasetleri gösteriliyor Merkür TV'de. Durum or- tada ama araştırma yok..." Van Gölü'nün yükselmesine bilimsel açıklama getire- meyen 100. Yıl Üniversitesi yönetiminin, bir tarikat gru- buna plajda lokanta yaptığı söyleniyor... Şimdi biz yetkililere soruyoruz: "Van Serhat Lisesi'nin, 100. Yıl Üniversitesi'nin gelir- leri-giderleri neden denetlenmiyor?" Devam ediyoruz: "Van'da kurulu Merkür TV, Serhat Lisesi ve Çağlayan Dershanesi'nin 100. Yıl Üniversitesi'yle ilişkisi nedir?" Neler oluyor Van'da? Akyazılı Vakfı neler yapıyor oralarda? Yazımızı, okurumuzun sözleriyle noktalıyoruz- "Vanspor aleyhine 'Haramdır, Vanspor'a yapılan yar- dıma yazıktır' diye kampanya açan sözde bilim adamla- rı, Van'ı karanlığa götürmek istiyor. Her işin başında 100. Yıl Rektörü vardır..." Işte iddialar... Bakalım YÖK ne yapacak? Her zaman olduğu gibi yine salt izleyecek mi? Göreceğiz... DYP'li Altıner Yılmazçıkarlannı krizlerebağladı • DYP Genel Başkan Yardımcısı Şinasi Altıner, dünkü-basın toplantısında özelleştirme yasalannın iptaliyle ülke ekonomisinin uğradığı zararlardan ANAP'ın sorumlu olduğunu söyledi ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - DYP Genel Başkan Yardımcısı Şinasi Altıner. ANAP Genel Başkanı Mesut Yıhnaz'ı, Başbakan Tansu Çil- ler'i kıskanmak ve "siyasi çı- karlarını ülkedeki krizlere bağ- lamakla" suçladı. Altıner. Yılmaz'ın, özelleştirme yasala- nnın iptalini sağlayarak "ikti- dara gelmek gibi bir iddiası ol- madığını" da ortaya koydu- ğunu öne sürdü. DYP Genel Başkan Yar- dımcısı Altıner, dün düzenledi- ği basm toplantısında, özelleş- tirme yasalannın iptalinin ülke ekonomisine getirdiği zararlan anlatırken, bunun sorumlulu- ğunu ANAP'a yükledi. 5 Ni- san kararlan üzerinden zaman geçtikçe ekonomideki bozuk dengelerin yerli yerine oturma- ya başladığını ileri süren Altı- ner, ithalat-ihracat dengesi. döviz kurlan ve borsa işlemle- rinde bu iyileşmenin görülme- ye başlandığını ifade etti. Bu gelişmeler olurken, ANAP Genel Başkanı Yılmaz'ın, ön- ce temmuz ayında "kriz bek- lentisine" girdiğini savunan Altıner, şimdi de "eylül send- romu"nu beklediğine dikkat çekti. Aiüner, sözlerini şöyle sürdürdü: "Mesut Yıbnaz, bu kriz bekkntileriyle, kendisinin partisi içindeki tarttşıhr duru- munu ertelemeye çalışmak- tadır. Eğer ANAP özelleştir- meye karşı obnayıp da bu yasa \e kararnameleri iptal ettirme- seydi, bu seıte sonuna dek 2.5 milyar dolarlık özeUeştirmeyi eerçekleşrirmis otacaktık. Özelleştirme yasalannın iptali- ni talihsizlik olarak niteliyo- rum. Sayın Mesut Yıunaz'm orta ve uzun vadede iktidara gelmek gibi bir iddiası olmuş ol- saydı, bu yasalan iptal cihetine gitmezdi. Çünkü iktidara geldi- ği takdirde, özelleştirme yasa- lan kendisine de lazım olacaktı. Ama aıtık kendisinin böyle bir iddiası olmadığına göre Sayın Tansu Çiller'e endekslemiş ol- duğu kişisel hınç ve kıskançlığını, ülkeyi günde 250 milyar zarara sokmaya yarduncı olarak tatmin etmeye çalışmaktadır." Hükümetin, TBMM'nin açılmasından sonra bu yasala- n öncelikle çıkaracağına da dikkat çeken Altıner, hüküme- tin tasarrufunda olan bazı kücük çaplı özelleştirmelere gi- dileceğini ve yaklaşık 1.5 mil- yon dolarlık gelir eld; edilece- ğini kaydetti. Yaz tatili nede- niyle. DYP Genel MerkezT- nde. "nöbetçi yöoetici" uygula- masına geçıldi.