23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFl CUMHURIYET 9AĞUSTOS1994SALI OLAYLAR VE GORUŞLER güvencesi artık bir zorunluluktur İşçiyi feshe karşı korumak, çalışma yaşamında kararlı ve durulnuş bır ışçı-ışveren ılışkısı oluşturması yanında, bır ınsan hakkının da aynı zamanda hukuksal güvencesi olma anlamına geleceği gözden ırak tutulmamalıdır. MEVLÜT CAN Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Başmüfetîişi Ç alışma hakkının guven- ceye kavuşturulması, ınsana sa>gılı olmanın bır gereğıdır îşçının ge- leceğıne guven duyma- sı. ışmı yıtırme, dolayı- sıyla kendısının ve aıle- sının geçım kaynağını oluşturan gelı- nnden yoksun kalma ka>gısının dışında lutulması, sosyal hukukun en bınncıl amaçlanndan sayılır Ashnda iş guveneesızlığınden oturu ışçının ya- şamını sürdurmesı guçleşmekte, bu da yaşama hakkını sınırlandırmakta, boyle bır durum da çağın sosyal doku- şuyla bağdaşmamaktadır Kabul etmek gerekır kı ınsanlık, ça- lışma hak ve ozgurluğunun yaşama geçınlmesınde onemlı kazanımlar elde etmış, uluslararası belgelerde çalışma hakkının güvencesi de temel ınsan hakkı olarak benımsenmıştır Yasalar, guvence ongormemıştır Çabşma yaşamının en guncel sorunla- nndan bın de ışverene yasal olçekte tanınan fesıh hakkının sınırlandınl- masıdır İş\eren, bebrsız surelı hızmet sozleşmelennde, kaynağını bıreyın haklanru koruma duşuncesınden alan sınırsız bır "feshi ihbar" yetkısıyle do- natılmıştır Medenı Hukuk ılkelenne gore dokunulmaz bır hak olarak göru- len ve ozunde kaskatı bır taşınmaz ıye- lığı anlayışını yansıtan "fesih ihban" ıl- kesı, sosyal zorunluluktan oturu artık yennı ış güvencesi anlayışına bırak- mıştır Iş güvencesi once 1951 yıhnda Almanya'da gerçekleşmış, 1973 petrol bunalımından sonra da gıderek Kara Avrupası'nda yaygın bır uygulama alanı bulmuştur Bılındığı uzere bıreysel ış ıbşkılen- nın odağını 1475 sayılı İş Kanunu oluşturur Buyasada 1975yılındanbu yana on kez değışıklık yapılmışür A> - nı yıl İş Yasası'nın 24 maddesınde yapılan bır değışıkhkle ışverenın ışten çıkardığı ışçının yenne 6 ay ıçmde yenı ışçı almaması kuralı geünlmış. ancak bu düzenleme ış güvencesi anlamında bır gelışme sağlamarruştır 1983 yıbn- da yapılan değışıkbkler ıse daha çok uygulamada gorulen puruzlen torpu- leme amacına yonelık olmuştur İş Yasası'na gore ışveren, suresı be- lırlı olmayan süreklı hızmet sozleşme- sıyle çalışan ışçının ışıne. çalışma sure- sını goz onune alarak ıkı ıle sekız hdfta onceden bıldırmek, her gun de ıkı saat ış arama ıznı vermek >a da ıhbar onel- lenne ılışkın ucretını peşın odemek su- retıyle her zaman son vermek olana- ğına sahıptır Bu hakkın kullanılmasında haklı bır nedenın varlığı aranmaz Üstelık ışve- renın fesıh hakkını kotuye kullanması, ışçının ışıne gen donmesını ya da fes- hın geçersız sayılması sonucunu da doğurmaz Yalnızca bo>le bır davranışın yaptınmı, ışverenın koşullan varsa "kötü nijet" odencesı (tazmınatı) ode- mesını gerektınr Öte >andan gemı adamlannın çalış- ma koşullannı duzenleyen 854 sayılı Deniz tş Kanunu ıle 5953 sav ılı Basın İş Kanunu'nda da aynı anlayış egemen- dır Denız İş Kanunu'nun 18 madde- sınde gemı adamına fesıh nedenının bıldınlmesı zorunluluğunun getınlmış olması, tek başına bır ış güvencesi on- lemı olarak değerlendınlemez Sınırlamaya Yargıta} engeli Yargıtay, ışverenın fesıh hakkının toplu ış sozleşmelenyle sınırlandınl- masını "İşçi almak >e işten çıkarmak işverenin doğal ve vasal hakkıdır" dıvc- rek sozleşme hukmunu hukuksal da- yanaktan yoksun bulmuş, kısa bır sure sonra verdığı başka bır kararda bu kez. toplu ış sozleşmelenyle ışçı >a- ranna hukumler getınlebıleceğını be- lırterek sozleşme hukmunu geçerlı savmıştır Daha sonra vermış olduğu bırçok kararda >uksek >argı ven. bu kez sozleşme ıle ışverenın fesıh hakkı- na geünlen sınırlamanın geçerlı olma- yacağını kararlaştırmıştır (Taşkent Savaş, İş Güvencesi, Istanbul 1992, s 95, 96) Hukukumuzda ış güvencesi sağla- >an genel kurallar yer almamaktadır Âncak >argı organlan bu boşluğu anayasa ve uluslararası obur belgeler- den esınlenerek doldurabılırler ve boy- lece >asa ko>ucunun bu alandakı ge- lışmelere uyumunu kolaylaştırabılırdı Ne var kı Yargıtay, >asa metınlennı toplumsal gelışmelere koşut yorumla- mamış, sonuçta toplu ış sozleşmesı ozerklığını etkısızleştıren kararlar ve- rerek vasal boşluğu doldurma ışlevını ustlenmekten kaçınan kararlann hu- kuksal ortamını oluşturmuştur Bır zorunluluktur 1982 yıhnda top- lanan 68 Lluslararası Çalışma Kon- feransfndd kabul edılen veTBMM'de de onanarak ulusal çalışma belgelen arasında \ennı alan "Hizmet İlişkisine İşveren Tarafından Son Verilmesi Hakkında 158 sajılı ILO Sözkşmesi" ılke olarak tum ekonomık eylemlen kapsamakla bırlıkte, ışçılerden bazıla- nnı kapsamı dışında tutulmasına olanak vermektedır Bunun dışında ILO Sozleşmesı uç temel uzenne oturmuş bulunmakta- dır Bınncısı ışverenın fesıh ıçın bır ne- den gostermek zorunda olması, ıkıncı- sı. fesıh ıçın gostenlen nedenın bağımsız bır organ tarafından denetle- necek olması. uçuncusu ıse bağımsız organın fesıh nedenını yennde bulma- ması durumunda eskı ışıne ışçıyı gen dondurmesı ya da odence>e hak kaza- nacağına karar vermesıdır Bır gerçeğın altının çızılmesınde ya- rar vardır 158 sayılı ILO Sozleşmesı, ışçının ışten çıkanlmasını yasaklama- maktadır Yalnızca ışverenın gosterdı- ğı fesıh nedenının haklı bır nedene da- yanıp dayanmadığını bağımsız bır or- gan araştırabılmekte, haklı nedenın varlığının kanıtlanamaması halınde ıse ışçının eskı ışıne donmesıne olanak sağlamaktadır Öte yandan anayasal duzeyde sen- dıka ozgurluğu, toplu ış sozleşmesı ve grev hakkı tanınmış ve yasal olçekte de duzenlenmış olmakla bırlıkte, ışçı- ler feshe karşı korunmamış olduğu ıçın, hak ve ozgurlukler yaşama akta- nlmamaktadır İnsan Haklan Evrensel Bıldırgesı'- nın 23 maddesı, Avrupa Sosyal Şartf- nın Bınncı Bolumu'nun 2 maddesı ıle anayasanın 9 maddesı çalışmayı bır hak olarak nıtelemekte, ış guvencesını ongoren 158 sayılı ILO Sozleşmesı de ınsan haklan belgelen arasında sayıl- maktadır Bu bağlamda ışçıyı feshe karşı koru- mak, çalışma yaşamında kararlı ve du- rulmuş bır ışçı-ışveren ılışkısı oluştur- ması yanında, bır ınsan hakkının da aynı zamanda hukuksal güvencesi olma anlamına geleceğı gözden ırak tutulmamalıdır ARADABIR 6RHAJN TÜLEYLİOĞLU Kitabın Ölümü Gerçekten değışen bır şey yok Her şey eskının kultursuz- leştırme çabalarıyla uyumlu Kultur etkınlıklerı yok denecek kadar az, kıtap okuma alışkanlığının yaygınlaşıp kokleşmesı sağlanamıyor sanat-edebıyat dergılen kapanmanın eşığıne gelmış değer karmaşası ıle gzlı bır kultur duşmanlığı suruyor Sıyasal ıktıdarların kıtaba olumsuz yaklaşımları gerıcı yatı- rımlar gunumuzdekı kultur sorununun temelını oluşturmakta- dır Insanlar okumaktan ve kulturden tumuyle uzaklaştırılmış ve 'kıtle ıletışım araçları 'nın yonlendırmelerıyle yaşıyor 1 Gençler tum zamanlarını ve enerjılerını sadece daha çok ders çalışmaya ayırmak zorundadır Toplumun doğruları 'medya'- nın sunduğu doğrularaeşanlamlı vetoplum kendınetamamen yabancı olan bır kulture ayak uydurmak zorunda Bu mekanız- manın amacının ınsanları bellı bır yone çekme ve bılınçlerını yanıltma olduğu artık bılınıyor Gelışen teknolojıyı uretmeden dıştan almak (ıthal etmek) bunu bıhmsel bır başarı olarak sunmak toplumun duşunme yapısını bozar ve ınsanları uretme tembellığıne surukler Bu- nun sonucunun sanata ve kulture yıkıcı bır ozellık olarak yansı- dığı da bır gerçekttf Ulkemızde sanatın ulaştığı kıtlenın bır aztnlık olması, bu yargının en onemlı kanıtıdır Dılın kultur alanı dışında ele alınması duşunulemez Sek- senlı yılların başlangıcından gunumuze gelen kultürel yozlaş- ma (erozyon) dılımıze de sıçramıştır Turkçe'den kaçış dıye betımleyebıleceğımız buyozlaşma yaşamımızın heralanında boy gostermektedır Mağazaadlarıartık Turkçe değıldır Ulke- mızde yayımlanan pek çok dergı yabancı adlarla çıkmaktadır özel televr.yon kanalları da yabancı adları yeğlemışlerdır Turkıye'de olup olmadığımız konusunda kuşkuya duşmemek olanaksızdır Turkçe nın yazım anlatım ve vurgulama ozellık- lerıne gereken ozenın gosterılmemesı kavram karmaşası yaratılması. okuma guçluğune ve okunan şeyın anlaşılama- masına neden olmaktadır Bu durum okumaktan kaçışa, oku- maktan kaçış da duşunme tembellığıne ve yoksulluğuna yol açmıştır Ünlu Rus şaırı, Andrei Voznesensky, Cumhurıyet'te yayımı suren '3 Bınyıl'a Doğru dızısındekı yazısında soldansağave sağdan sola okunup da aynı anlam veren dızelerı 'sıhırlı dıze' olarak tanımlıyor ve dunyadakı ılk yazılı metnın doğuşunun lö 3000 olarak kabul edıldığını, sıhırlı dıze yasasına gore kitabın olumunun İS 3000 yıhnda olacağını soyluyor Dunyada zaman ne yazık kı her ulke ıçın aynı ışlemıyor Ul- kemızde henuz emekleme çağını yaşayan kıtap, turlu yollarla uçurumun eşığıne getırılmıştır öbur ulkelerın aydınlanma ça- ğını yaşayamadan kitabın olumuyle yuz yuze kalacak olan ul- kemızın nelerı kaybedeceğını duşunmek zorundayız Soluk alabıldığımız alanlan daraltmadan yaşamak, guzellıklere erı- şebılmek ıçın çırkınlıklerı gormek, kıtabı sevmek vesevdırmek zorundayız Çiınku krtap sevgidir ve bütün sevgiler banftır. Arkadaşımız SALİH PEKER'İ feci bir trafık kazasında kaybettik. Ailesine ve dostlanna başsağhğı dileriz. TANJU-MUTLU SAMANCIOĞLU Kâğıthane'de ıhtıyaçtan devren satılık. kaba ınşaatı bıtmış kooperatif hissesı 250.000.000"a Akşamları: 294 32 31 - 294 32 49 TUM KITAPLAR YASAKSIZ OKUNMALIDIR Salman Ruştu nun Şeytan Ayetlerı kıtabının Turkçe baskısı çıkmıştır Tukenmeden almak ıçın Ferruh Başar Iş Bankası Kadıkoy Şb (1187-1298737) hesabına (250 000) TL yatırıp dekontunu PK 245 Kadıkoy adresıne postalayın Kıtabınız en geç 15 gun ıçınde elınızde olacaktır NOT: Kitabın başka şekilde satışı yoktur. Hiroşima-Nagazaki, nötronve savaş... tnsan olarak doğru tavır savaşa karşı gelmektır. Bızde de yurtseverler, demokratlar dışında kımse tavır koymadı bu savaşa ve daha önceki savaşlara. Hatta savaşa katılırsak bır koyup üç alacağımız bile söylendı ülkeyı yönetenlerce SEDAT VURAL Hukukçu E y sız, 6-9 Ağustos 1945 yazın- da katledılen Hıroşıma ve Nagazakı ınsanlan Sızlen katleden duşunceyı, savaşı ve nukleer bombayı lanetlemek ıçın elh yıldır, yuz bınlerce Ja- pon yurttaşının mezarlanruz başında yıne değışık uluslardan mılyonlarca ınsanın toplantılarda dıle getırdıİclen banş çağrıla- nna, ABD yonetıcılennden yenı bır nukle- er bombanın yapıldığı şekhnde yanıt aldı- lar Adı notron olan bu bombanın obur nukleer sılahlardan aynlan belırgın ozellı- ğı, sırf canlılan oldurmesı. yanı butunuyle ınsana yonelık olmasıydı Sankı lanetle- nen savaş değıl, nukleer bomba değıl Sankı her yıl 6-9 ağustos gunleri anılan sız değıl de sızınle bırlıkte yıkılan bınalar. fab- nkalar, barajlar ve kopnılermış gıbı bunla- ra etkı etmeyen, sırf canlı varlıklan olduren bu nukleer bombayı, yenı bır teknolojık buluş olarak sunmak ıstedıler ınsanhğa' Yaşadıklanmızdan dolayı yadırgama- dık bu gehşmeyı Sızın katledıldığınız İkin- ci Dünya Savaşı'ndan sonrakı tum anti- emperyalist savaşlarda taraf oldu ABD Bağımsızlığın ve ozgurluğun karşısında ge- ncıbğın ve somurunun jandarması ola- rak önce Kore. Vıetnam. Kamboçya halkı tanıdı ABD ve savaşı Bombardı- manı olümu Fıbstın halkı ıse hep olum- le savaşla yaşadı, ABD'run sa>esınde Mısket bombalanyla, İsraıl fuzelen>le En son televızyonlarda naklen seyretürdı Irak bombardımanını Geceyansı Irak hal- kı ve çocuklannın uykuda ıken yakalandı- ğı bombalara ve ölume sanatsal nıtebk verenler bıle oldu Mavı ıle yeşılın, kırmızı ıle sannın karanlıktakı gorunumu estetık bır goruntu olarak aylarca televızyonlarda gostenldı Bu ölüm harekatı. teknolojık ustunluk olarak gen kalmış ulkelere aslın- da bır gozdağı ıdı Ama Saddam korkusu ıle koşullandınlan kıtleler. savaş gerçeğıne yuzlennı çevıremedıler Yaşamınıjıtırmış bınlerce ınsana. uykuda ıken olume yaka- lanmış çocuklara Insan olarak doğru tavır savaşa karşı gelmektır Bızde de voırtseverler. demok- ratlar dışında kımse tavır koymadı bu sa- vaşa ve daha oncekı savaşlara Hatta sava- şa katıbrsak bır koyup uç alacağımız bıle söylendı ulkeyı yönetenlerce İnsanlık ıçın savaştan daha kotu bır ahlaksızbk ve yıkım olabıhrmı'' Neyınkazancıbu, olum uzen- ne kazanç olur mu Insanlann olumu uze- nne oturan bır sısteme ınsanı demek mumkun rau' Ne yazık kı bu duşunce, donemın anlayışı ıdı Bu anlayışın babası ABD, yenı dunya duzenı denılen yenı em- peryalızm ıle sıyasal ve ekonomsal tekebne uygun olarak ıletışımde de tekelleşmıştı Tek bır elden yapılan goruntulen yayımlı- yordu butun dunya televızyonlan Tek dunya sıstemı Tek ekonomsal ve sıyasal sıstem Tek goruntu Bu tek'e u> gun du- şunce yapısı Yalnız ben, tek ben anlayışı- na getınlen ınsanlar Boyle tek'lenn ve benlenn yuceldığı, du>arsızhğın ve tepkı- sızbğın erdemleştınldığı bır dunyada. o tek, savaş da yapar, nukleer bomba da Bu nedenle sadece nukleer bombaya karşı değıl. bu bombayı yapmayı duşunen, savaşı ıçınde taşıyan. ınsanlan çevresıne ve dunyaya karşı duyarsız ve tepkısız yapan, ınsanlan tek ben anlayışına hapseden, ın- sanlık dışı sıstemlere ve empery abzme karşı da mucadele etmek gerekıyor Bu mucade- le hem bu zamana kadarkı savaş kurbanla- nna hem de gelecek kuşaklara karşı yapa- bıleceğımız en buyük msanbk gorevı ola- caktır Bu gebşmeler ve bu ınanç ıçensınde bız- ler de duyduk bu açıklamayı Burkuldu yureğımız Lanetledık savaşı, olumu Ölum tuccarlannı Daha sıkı ve ınançlı olarak sanldık banşa, kardeşlığe, "Musta- fa Kemal Atarürk un "Yurtta banş dunya- da banş" anlayışına Daha once Sovyet tanklan, guç dengelen, pasıfızm gerekçele- n vardı Şımdı bunlar da yok Ama açlık- tan olen Afnkalı, Asyab mılyonlarca ınsan var Sakat çocuklar var Nıye nukleer bomba 0 Nıye açlığa karşı yapılmaz bu uğ- raşlar, harcamalar 9 Yapılmaz, çunku bu bıreycı ve somuruye dayanan sıstemde ın- san onemb değıldır Çozum, ınsanlığın toplumcu kımlığıne donmesıdır Toplum- culuğu sıstemleştırmektedır "Bunlan gorup yaşadıkça toplumculuğun, toplumcu sıste- rran yucelığını daha ı>ı anlayacak ınsan- lık Sonunda >akalayacak ınsanbğını Ve unutmayacağız sızlen Doğayı değıştıren. uygarbğı yaratan, teknolojıyı ureten ınsanbİc, bu saygın tanhı gebşım ye kımlığıne bır gun mutlaka done- cektır İşte o zaman banş turkulenyle yu- ruyecek savaşın uzenne Ve olum saçan savaş araçlanna İşte o zaman yaşanma- yacak artık bır Hıroşıma. bır Nagazakı Çunku tum bunlann yanında, radyasyon etkısıyle duyduğunuz aayı 49 yıldır yaşıyo- ruz ınsanlık olarak Bu acıyla yoğrulduk Bunun ıçın 6-9 ağustoslarda, değıl nukleer sılahlann, tum sılahlann kaldınlmasını haykıracağız Asya'da, Afnka'da, Ame- nka'da, Avrupa'da. Avoıstralya'da' Onun ıçın rahat uyu>un sız, Hıroşıma ve Naga- zakı'nın nukleer bomba kurbanlan, çunku gun gelecek. atomu ve notronu bombadan anndınp, banşın ve ınsanbğın hızmetıne yonelterek vaşblanmızın sağlığı, gençlen- mızın ış olanaklan. çocuklanmızın daha guzel bır dumava kavuşması ıçın kullana- cağız Ve savaşsız bır dunyada yaşayaca- ğız Yaşayacağız olume karşı Ve de şeker de y ıyebılecek Yaşayacak çocukla- nmız TARTIŞMA Kamuoyuna neyi anlatacaksınız!ukumet. bahşış durumuna duşurulen memur kamuoyuna nasıl anlatabılecek — Sessız sedasız memurlara ödenen vergı ıadelennın kesıhrıesını mı° — Çahşanlardan. zorunlu tasarruf fonu adı altında 6 yıldır kesılmekte olan paralann, yasalara karşın hak sahıplenne gen venlmemesı v a da bırtakım dayatmalarla karşı karşıya bırakılmasını mı 0 — Çopvergısı adı altında toplanan vergı gebrlennın çevre ve çop sorununun çozumune yonelık uy gulamalar yenne. beledıyelenn bınkmış borçlannı odemeye çabşmalannı mı'' — Otomotıv sanayıındeka 'kriz'ı çozmeye yonelık vergı ındınmını mı9 — Nasıl olduysa zengınlerden almayı akbndan gecırdığı vergıden TÜSIAD ve benzen çevrelenn tepkılennı alır almaz genye atılan adımlannı mı0 — Ozelleştınne adı altında Anayasa Mahkemesı kararlanna karşın haraç-mezat satmaya çalıştığı KIT'len mı° — Kendı soylemlenne karşın. memura v enlecek yuzde 54'luk artıştan v azgeçılerek bahşışe donuşturulen komedıyı mı 9 Yoksa demokratıkleşme başansını mı'7 Neyı. hangısını anlatacak kamuo> una v e çabşanlanna, bu hukumet Sanınm bu hukumetın kamuoyuna anlatabıleceğı en ıyı konu, bır y andan vurtdışındakı ışçılerden Turkıve"\el0O0'erDM gondermelennı ısterken. obur > andan da kendı v atınmını bınlennın ıkıncı ulkesı olan ABD >evapmalandır Bahşış dıye nıtelendınlen son zamlarla bır kez daha kanıtlanmıştır kı. bu hukumet ve ozelbkle de ıktıdar ortağı gıbı gozuken 'sos> al demokrat' partının kamu çabşanlanna ve genışemekçı katmanlanna verebıleceğı bır şey yoktur Hadı, hakkını yemevelım, > asak \ e 'polis eopu'ndan başka verebıleceğı başka bır şeyın olmadığını belırtmelıyım Pekı. hukumetın bu tutumuna karşıbk çalışanlar ne yapmaktadır Bucephede durum daha da acıdır Mucadelesıne saygı duyduğum. orgutlenmeye çalışan bellı bır kıtlenın dışındakıler. Dunva Kupasi, ışyerlenndekı kuçuk çıkar ılışkılen ve hesaplaşmalar, moda. medya bombardumanlan ve benzerlennın etkısı altında kış degıl.yazuykusunûadırlar' Bu vazı tepkı yazısı olduğu kadar. aynı zamanda bır gozlemdır Ne yazık kı, ulkemızdekı kamu çabşanlannın da kamuo> unda gerçeğıbudur Pekı. kamu çalışanlan, yokluğu, yoksulluğu. horlanmayı ve 'Karayalçın'ın hatın' ıçın venldığı so\lenen bahşışı ıçıne sındırebılecek mıdır 1 Bunun yanıtını onumuzdekı sureçte, bu gune kadar yeterlı duy arblığı gosterme> en kamu çalışanlanndan beklıyorum Erdoğan Lçar / Eğitimci Ilke Kıtabevı nı unutamadık İLKEzgi KİTABEVİ sanatortamı, çocukortamı olarak yakındayenıdenaçılıyor. Sultan Cem Cad. No: 7/B Konya Tel.:(0332)3209707 İMZAveSÖYLEŞİ HALİTÇELENK Yer AyvalıkSarımsaklı Eğıtsen Kampı Gun 10 Ağustos 1994 (Çarşamba) Saat 17 00 PENCERE Devlet Ne?.. Bızım kısaca Lord Curzon dıye belledığımız George Nathaniel Curzon o( Kedleston, 'ustunde guneş batma- yan Ingılız Imparatorluğu'nun doruklarından bır sıyaset adamı 1904te Hındıstan'a kral naıbı olarak atandığı za- man, Tıbet'e bır sefer duzenlemış 1916'da Uoyd Ge- orge'un savaş kabınesınde yer almış 1919'dan 1924'e kadar dışışlerınden sorumlu Devlet Bakanı olarak tum banş goruşmelerının mımarı sayılıyor 1923'te Lozan'da Ismet Paşa'nın karşısına çıktığı gunlerde 64 yaşında Inonu 41 yaşında genç bır general Lord Curzon Ismet Paşa'ya kımı zaman takılıyor, yarı şaka yarı cıddı dıyor kı "Muzaffer General, sen çok manevraya alışmışsın, bağırmaya çok alışmışsın Ama duşunduklerını sana yaptırmayacağım, gorursun yaptırmayacağım " Inonu o gunlerde kendı deyışıyle "amator dıplomat", ama, ne ıstedığını bılıyor Lord Curzon ıse tam bır kurt1 O da her şeyı bılıyor ve aralarında artık pek unlenmış şu konuşma geçıyor Lord Curzon "Para kımsede yok Ancak bız verebiliriz Memnunol- mazsak kımden alacaksınız? Harap bır memleketı nasıl kurtaracaksınız? Ihtıyaç sebebıyle yarın para ıstemek ıçın karşımıza gelıp dız çoktuğunuz zaman, bugun red- dettıklerınızı cebımızden bırer bırer çıkarıp sıze goste- receğız " Lord Curzon "para"derken neyı vurguluyor? "Sermaye"yada "kapıtal"\ Nıtekım bır gun yanında Amerıkan Murahhası Mr. Challd varken Lord Curzon yınelemış "Parayı nereden bulacaksınız? Para bugun dunyada bır bende var, bır de bu yanımdakınde " • Aradan kaç yıl geçtı? 70 yılı aşkın bır sure sonra Turkıye "para ıstemek" ıçın ABD'ye gıtmıyor mu? Bır de 70 yıl oncesını duşunun1 Mustafa Kemal ve arkadaşları Turkıye Cumhurıyetını ' sıfır sermaye" ıle kurmuşlardı Yanmış, yıkılmış, çığnenmış, ezılmış, darmadağınık bır ulkede ne yapacaklardı? Ulkede Koç mu vardı? Sabancı mı? Eczacıbaşı mı? Bankası ya da fabrıkası olan bır ışadamı mı bulunuyor- du? Genç cumhurıyet ne yapacaktı? Ne yapılması gerekıyorsa, o yapıldı, başka bıçımde ayaklarımızın ustunde duramazdık Bugunku Turkıye'de tarıhın T'sınden habersız olanlar ağızlarına geldığı gıbı konuşuyorlar ama, yetmış yıl sonra bıle ulkede yeterlı sermaye bırıkımı gerçekleşe- bıldı mı? Devlet kışıyı zengın etmek ıçın elınden gelenı yaptı, enımız boyumuz ortada • 1980de Evren-özal ıkılısı ordu-sermaye ve ışadamı- asker ıttıfakını vurgulayanıkılıydı 199O'adeğıntam10yıl ozel sektor devlet elıyle pompalandı Ne oldu? Bugun ozel sektorun kendı kendısım bır ozeleştırıden geçırmesı gerekıyor 1980'e kadar gumruk duvarları ardında ıç pazara do- nuk 'ıthal ıkamesı yle ozel sektor pompalandı, olmadı 1980den sonra ıç pazarı dışa açıp devlet elıyle ıhracat pompalandı, yıne olmadı Her başansızlıkta devlet suçlandı • Devlet ne? Bırdudağı yerde, bır dudağı gokte masal devı mı? Devlet, bugunku Turkıye'de parayı elınde tutan mutlu azınlığın şamar oğlanından başka bır şey değıl Mutlu azınlık, devletı hem tokatlıyor hem de devletten şıkayet edıyor Turkıye, dıbı delık kova gıbı, devlet sırtından sermaye bırıktırenler, guvencelerını Avrupa da, Amerıka'da go- ruyorlar, bunlann en başında da, Başbakan aılesı var Gensını sız duşunun' BBC WORLD SERVICE'İ DİNLİYOR MUSUNUZ? BBC V\ ORLD SERVICE ın v av ınlarını Turkçe v eya Ingıhzee olarak dınhv orsanız BBC DINLEYICILERINİN BBC \ A\INLARI ILE ILGILI GORUŞ BEKLENTI ve ONERILERINI saptamav a v onelık gerçekleştıreceğımız bır araştırma ıçın sızın de goruşlerımzı almak ısterız LÜTFEN BİZİ ARAYINIZ ! Bugunden ıtıbaren her gun 9 00 - 18 00 arası Zev nep EL ı arav arak bılgı alabılırsınız PİAR PIAR-GALLUP ARAŞTIRMA ŞIRKETI TEL: (0-212) 274 55 66 (5 Hat) TEŞEKKÜR Bır sure once geçırdığım trafık kazasından sonra gun geçtıkçe kullanılmaz hale gelen ehmı yaptığı tıüz amebyat sonucu bana ıade eden Turk tıbbının değerlennden, ıyı ınsan, Prof.Dr. MACİT UZEL ile Opr.Dr. ÖNDER AYDINGÖZ Dr.EYÜPBAKMAZ ıle Anestezist Dr. VAHİT BAYKAL ve tum ortopedı ve travmatolojı klımğı hemşıre ve personelıne teşekkur edenm ERGITVKESEN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle