23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2AĞUST0S1994SAL1 CUMHURİYET SAYFA HABERLER Zabıta 38 yaşında • tstanbul Haber Senisi - Belediye zabıtası teşkilaünın 38. kuruluş yıldönümü, dün törenlerle kutlandı. CRR Konser Salonu'ndaki ilk törende, zabıta memurlannın özlük haklannın iyileştirilmesi istendi. Daha sonra, zabıtalardan oluşan tören kıtası, belediye bandosu eşliğjnde Taksim Anıtı'na yürüdü. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın anıta çelenk bırakmasmın ardından, saygj duruşu yapılarak Istiklal Marşı okundu. Sarıgül kaza geçirdi • tSTANBUL(AA) - Eski Milletvekili Mustafa SangüTün geçen cumartesi günü E-5 Karayolu Sefaköy Çobançeşme mevkiinde trafik kazası geçirdiği ve kaburga kenjkleri kınldığı için İnternatiol Hospital Hastanesi'nde tedavi altına alındıgıöğrenildi. Dalgalap can aldı • İST ANBUL(AA>- Şile Kumbaba Plajı'nda denize giren 3 kardeşten Beyhan ve Şahturna Kızılkan boğuldu, Emine Kızılkan kayboldu. Çatalca'dakı bir plajda ise Kenan Seyhan (42) adlı bir kişi boğularak öldü. Silivri Kamiloba Mevkii'nde, Burak Ka>makçı ile Kemal Uzun'un kullandıklan sürat teknelerinin çarpışması sonucu, Burak Kaymakçı öldü. İHD'nin açıklaması • İstanbul Haber Senisi -İnsan Haklan Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nden dün yapılan açıkJamada bir eve düzenlenen baskında üç kişinin gözalüna alındığı, 6 kişinin de karakol kurulan evde zorla gczalünda tutulduğu öne sürüldü. Bankacıların servis sorunu • tstanbul Haber Servisi- Tüm Banka ve Sigorta Çahşanlan Sendikası'ndan (Tüm Banka-Sen) yapılan açıklamada, Ziraat Bankası'run İstanbul'daki tüm şubelerinde servis araçlannın kaldınldığı belirtildi ve "İstanbul trafiğine terk edilen kamu bankalan çalışanlannın ulaşım sorununa çözüm bulunmasını istiyoruz"denildi. Sağanak yağış susuzluk getirdi • tstanbul HaberServisi- tstanbul'da önceki gû'n başlayan şiddetli yağmur, kentin ban semtlerinde su kesintilerineyol açtı. İSKİ'den dün yapılan açıklamada, şiddetli yağışlann, YıldıztepeTrafo Merkezi'nde hasara neden olduğu ve önceki gün sabah saatlerinden bu yana bazı bölgelere su verilemediği belirtildi. Su kesintisinin, elektrik verilmeye başlanmasıyla birlikte son bulacağı vurgulandı. Ücretsizgöz taraması • İstanbul Haber Servisi- DSP'liZeytinburnu Belediyesi ile Göz Nunınu Koruma Vakfi'nin işbırliğiyle, Zeytinburnu Semt Konağı'nda, ücretsiz göz taraması kampanyası başlatıldı. Bir doktor ve 6 hemşirenin görev aldığı kampanyada, günde ortalama lOOhastanın muayeneedileceği belirtildi. Yeşil kart, başvuramgeri çevirniedi • ANKARA (ANKA)- Sosyal sağhk güvencesi ve ödeme gücü olmayan vatandaşlann tedavi giderlerinin devlet tarafindan ödenmesi amaayla verilen yeşil kart, başvuranı geri çevirmedi. Uygulanmasına başlanan 1992"nin temmuz ayından nisan 1994'e kadar geçen sürede başvuranlann yûzde 77'sine yeşil kart venldiği belirlendi. Devlet Istatistik Enstitüsü ve Sağlık Bakanhğı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü verilerine göre nüfusunun yüzde 44'ü sosyal sağlık güvencesinden yoksun olan Türkiye'de bu nüfusun yüzde 10'u yeşil kart sayesinde sağlık güvencesine kavuştu. DÎSK'te'başkanhk pazaılığı*hızlandı • Genel kurul öncesi, muhalefetin 'sendikal ilkeleri tartışalım' isteği başkan adaylan ve yönetim listesi tartışmalannın gölgesinde kaldı. DİŞK Genel Kurulu'nda Tekstil Genel Başkanı Rıdvan Budak, Sosyal-İş Genel Başkanı Özcan Kesgeç ve Genel-İş Genel Başkanı İsmail Hakkı Önal genel başkanlık için yanşacak. Şimdiki Başkan Kemal Nebioğlu'nun tek aday üzerinde uzlaşma sağlanmazsa son anda aday olabileceği belirtiliyor. DENİZTEZTEL DİSK Genel Kurulu'na iki gün kalmasına karşın "sendi- kal ilkeler" tarüşması ge- nel başkanlık tartışmalannın gölgesinden kurtulamadı. Üç genel başkan adayı arasında anlaşma sağlanması için kulis faaliyetleri yoğunlaşü. Şimdiki Genel Başkan Kemal Nebioğ- lu'nun ise uzlaşma sağlanama- ması halinde adaylığmı koyabi- leceği belirtiliyor. Başkanlık tartışmalan üç ay önce başlamasına karşın DİSK içindeki "pazarbklar" son güne kadar süreceği izlenimi veriyor. Başlangıçta Kemal Nebioğlu'- nun yeniden aday olacağına ke- sin gözüyle bakılıyordu. An- cak, DİSK içinde etkin olan 8 büyük sendikanın Nebioğlu'- nun adaylığına karşı çıkması iş- leri değiştirdi. "8 büyükler" olarak bilinen Genel-İş, Gıda-İş, Tekstil, Bile- şik Metal-İş, Sosyal-İş, Oleyis, Lastik-İş, Banksen sendikalan kendi aralannda yaptıklan bir toplantıda "Nebioğhı aday ol- masın" karannı aldılar. Bu ka- rardan sonra Nebioğlu, kendi sendikası olan Gıda-lş'in baş- kan adaylığından çekildi. Böy- lece DİSK Genel Başkanlığı arayışı da hızlandı. Üç aday yanşacak İlk olarak Tekstil Genel Baş- kanı Rıdvan Budak ile Sosyal-Iş Genel Başkanı Özcan Kesgeç adayhklanru açıkladı. İki aday çıkmasına rağmen '*8 büyükler"in kendi aralann- da yapacaklan yeni bir toplan- üyla başkan adaylannı açıkla- ması beklenirken Genel-İş Ge- nel Başkanı İsmail Hakkı önal'ın da adaylığmı açıklama- sı şaşkınlık yarattı. Üç aday da "8 bûyûkler"den destek beklerken sendikalann kendi aralannda anlaşamama- Devrimci Demokrat Platform Yeniyönetim yenidenörgüüenme GÜNNURtLHAN DİSK'in 4 ağustosta yapılacak 9. Genel Kurulu öncesinde Genel-İş, Teksül, Bırleşık Metai, Deri-İş, Devrimci Saglık-İş, Basın-lş, Yeraltı Maden-İş. Sine-Sen,Tüm-Ka, Nakliyat-İş, Hürcam-lş, Keramik-İş, Lımter-İş, Asis, Devrimci Yapı-İş delegelerinin katılımıyla önceki gün bir toplanü düzenlendi. Toplantı sonunda da birdeklarasyon haarfandı. Toplanüyla ilgili bilgi veren Devrimci Sağhk-îş Sendikası Genel Başkanı Doğan Halis, Adana, Güneydoğu Uleri, Kayseri, Ankara ve İstanbufda "DevTBnci Demokrat Platformr 'un toplandığını ve sonuçta "DİSK yönetiminde en az üç devrimci demokratm yer abnasıeğflinıİDİn" oluştuğunu behrtti. Doğan Habs. "DİSKTa, temd smıf mücadetesi ve örgütlenme ilkeleri temelinde yeıuden örgütienmesini hedefliyoruz. KonfederasyoiHin örgürlenme yapısına uygun olarak da Genel-İş, Tekstil ve Birleşik Metal-tş sendikaları temsücilerinjn de aynı yönetimde ver alabileceğİBİ düştmöyoruz. Tabii, DİSK'in ilketerinden Uviz verflmesi haünde veto hakkımızı kuDanarak" dedi. DİSK'e bağlı 14 sendikanın dekgelerinın kaulırruyla hazırlanan 18 sayfahk deklarasyonda '•Bugün işci sıntfının bağımsız, doğnıdan çütar \e istemlerini yemden ortaya kov an ve örgütleyen l)ir hareketiıı j aratılması gerektiği"belirtildi DİSK >onetımının orgütlenme sürecınde "sınıf perspekrifinden tızaklaşmayla" suçtandığı deklarasyonda şöyle denıldı. "Geçen üç yıl boyunca Ekooomik ve Sosyal Konsey'e bir 'evet', bir 'hayır" diyen, gazetelerettanvererek sosyal demokrat partflerden birini destekleyen, 5 Nisan Kararian'nm birkaç gün öncesindebükömeti destekkdiğini açıklayan, öze&ştame karşısjjKta uzuBca bir süre ravır beiirie>emeyen, K'ürt sonımı konusımda ise usulden kimi açıklamalartn üzerine gideme- yen DİSK'in işci suııfi içerisinde mifitan bir kitte hareketi yakala- yabilmesi mümkiin olamadı." Deklarasvonda DİSK'ın eski sendikal kadrolan da eleştırilerek bu kadrolann DİSK'in ör- gütknme ve mücadele ilkelerini. işci sınıfı hareketi karşısındakı devrima görevlenni bir kenara bıraktığı öne sürüldü. Deklarasyonda, "DİSK'i DİSK yapan herşeyden 'kurtularak' DtSK'i kurtarabilecekkrini sanniaktadırlar. DİSKIn gücü, sayısal çokluğundandeğil, örBÜtlenmesinin, smıfsendikacılığı temeündengelmesindendir. DlSK'i bu içerikten anndırmak, DİSK'in varlık nedenini ortadan kakhrmaktır" denıldı. lan nedeniyle pazarhklar genel başkan, genel sekreter ve yöne- tim kurulu üyelikleri üzennde ayn ayn sürmeye başladı. 8 büyük sendıka, son olarak geçen hafta genel başkanlar dü- zeyinde bir toplantı yaparak üç aday üzerinde oylama yaptı. İlk turda Rıdvan Budak 3, ismail Hakkı Önal ve Özcan Kesgeç'e 2'şer oy çıktı. Ikinci turda Rıdvan Budak ve İsmail Hakkı Önal 2'şer oy alırken, Özcan Kesgeç hiç oy alamadı. Sonuç, sendika kulislerinde "Kesgeç silindi. Yartş Budakia önal arasında gececek" dıye yorumlandı. Kesgeç ise Kurtu- luşçular ve bazı delegelerden o> alacağını hesap ederek adaylığmı sürdürmeye karar verdi. Sendikalar kendi aralan- nda anlaşmaya varamayınca bu kez adaylar bir araya gelerek uzlaşma yolunu aramaya baş- lad'Iar. Geçen hafta içinde iki kez toplanan adaylardan hiçbi- ri özveride bulunmayınca so- nuç değişmedi. Bu hafta içinde yeniden bir araya gelmesi beklenen aday- lann bu kez "liste" pazarlığına devam edecekleri belirtiliyor. Nebioğlu sürpriz yapabiür Adaylığı konusunda net bir açıklama yapmaktan kaçınan ve "Arkadaşlarla görüşüyo- nrnı" demekle yeünen Kemal Nebioğlu'nun "son dakika aday"lığından söz edilıyor. Ku- lislerde Kemal Nebioğlu'nun dığer üç adaya "Aranızda an- laşıp tek adaya inin, yoksa ben aday olatağım" tehdıdınde bu- lunduğu konuşuluyor. Kemal Nebioğlu'nun bu söz- leri bazı sendikacılar tarafindan "Eğer üç aday seçime girerse Nebioğlu onların karşısında ge- nel başkanlığı alır" şeklınde >o- rumlanıyor. Nebioğlu'nun yeniden genel başkan olması halinde ise DİSK'te beklenen "değişimin" hayal kınklığıyla noktalana- cağı görüşü de dile getiriliyor. Genel başkanlık yanşı sürer- ken DİSK içindeki bazı kesim- ler ise "genel kurulda başkaniık- tan öte ilkeler konusunun tartı- şılması gerektiğini" dıle geiır- meye başladılar. Uzmanlar ve daire başkan- lan iki deklarasyon yayımlaya- rak, "Devrimci Demokrat Plat- form", "Sol Muhalefet" ve "bir grup Kurtuluş taraftan delege" de yaptıkjan açıklamalar ve bil- dirilerle bu tartışmayı başlat- mak istediler. Ancak yönetim pazarlıklan "ilkelerin" önüne geçince umut genel kurula kaldı. Bakan Daçe: İşçi alaeakları ödenecek ADANA (Ctmhuriyet Gü- nej' fileri Bürosu) - Devlet Ba- kanı BekirSami Dace-^Karmı- da toptosözieşrae farklannm SdeımJemesi diye bir şey söz koniBtt değiL Soruıt, ödensyi takvime bagiajna sorunudur" dedi. Adana Vaiisi Nacî Pannak- sız' ı dün makamında zıyaret eden Devlet Bakam Bekir Sami Daçe, bir soru üzerine 54 trilyon lirayı bulan kamu- daki işci alacaklanrun mutla- ka ödeneceğini beüjrterek şu açiklamayı yaptı: "Büindiği gjbi söri^me farkı oüırak 3. ve4.6ayda enf- lasyon farkı sözlesmeye göre verilecektL 5 Nisan Kararian'- n» da etkisiyle roayis ayı esf- lasyonu yüzde 60.1, haziran 65.4'e çfch. Çahşan kesimin tetffiifcaeriyk, Törk-İşTe kon- (ederasyoaiariagörüşmeieTSÜ- röyor. Topfaı iş sözleşmesi hu- kukea, kasısı hükmânde sayılır. Tabii ki ödenrnemesi diye bir şey söz koousu degil, söztesmenin gereği ycrine geü- rüecefc, ter» söz konusu ola- tnaz. Mesefc, ödeme takvinune bağiama ve diğer alternatifler Bakan Daçe, sözleşme fark- lan konusunda bu hafta tçin- de gelişme kaydedileceğini söyierkm, bır başka soru üze- rine de 1 ağustosta 220 bin, 1 ekmade de 400 bin lira zam yapıfaıasıyîa memuriara yıi jçjnde yüaJe 54 oramnda zam verilmış olacağını söyledi. Büîçeden ne kadar gtder wt- tuğunu bilemediğini söyledi. Demokratiksağ birieşroeîi DevJet Bakam Beîcir Sami Daçe daha sonra Adana Ana- kent Belediye Başkanı Aytaç Durak'ı ziyaret etti. Başkas Durak, Bakan Daçe'ye ANAP ve DYFnirt taban- iarmm ayro febefe ve duygu- lan paylaşan insanlardan oîuştuğunu ve aynı kökenden geldiğim belirterek, "İster Ak- yol, ister başka birad, roııtlaka birfeşilmeH. Ak» halde ANAP da DYP de tek başna iktioar ofauaaz. Bu şartiarda kıytınk koalisyoniar OBO-" dedi. Ba- kan Daçe de Durak"m gö- rüşlerine ka&ldığını belirtti ve "Demokrarik sağda ve demok- raök solda birkşmeler olmalı. Bu, rejimc istikrar kaîandsra- caktır. Bu komâ» hepinüze g&rev 4&şsyat n diye konuştu. Tekir Yaylası'nda yurtiçinden ve yurtdışından gelen yüzlerce Refah'hnın katıldığı kutlama töreninde otağlar kunıldu, topluca namaz kılındı. Hicri Yıl kutlama törenlerine katılan Tayyip Erdoğan 27 Mart sonuçlannı yorumladı: 'Köleliktenefendiliğehicretisağladık' RECEP BULUT Arapça yazdı yeşil bayraklann açıldığı törende tekbir getirüdi. KAYSERİ - Safa Eğitim Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nca Erciyes'in Tekir Yay- lası'nda "1415 Hicri Yıl kurlama- ları" yapıldı. Çeşitli tarikat tem- silcilerinin de katıldığı kutlama- lar. Refah Partısi'nin gövde gös- terisine dönüşürken toplu na- mazlar kılındı, Arapça yazılı yeşil bayraklar taşındı. İstanbul Ana- kent Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerel yönetımle- rin kazanılmasıyla kölelikten efendiliğe hicretin sağlandığını öne sürdü ve medyaya çattı. Erciyes Dağı'mn Tekir Yay- lası'nda çevre illerden ve yurtdı- şından da gelen yüzlerce RP'linin katıldığı "Hicri Yd" kutlamalan gövde gösterisine sahne oldu. Ye- şil bayraklann açıldığı kutlama- larda toplu namazlar kılındı ku- rulan çadıriarda Tekir Yaylası- na gelenler ağırlandı. Sık sık slo- ganlarla konuşmalan kesilen kutlamalann ilk konuşmacısı Kayseri Anakent Belediye Baş- kanı Doç. Dr. Şükrü Karatepe'- ydi. Karatepe, köylerde. kasaba- îarda horlanan. dışlanan veezilen ınananlann artık kentlere indiği- ni belirterek bunun büyük bir za- fer olduğunu söyledi. Refah Partisı Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Millet- vekib Abdullah Gül de kutlama- larda bir konuşma yaptı. Bu konuşmalardan sonra "Fa- tih'in Evlatları" ekibince marşlar söylendi, şiirler okundu ve hicre- tin anlamı anlatıldı. Bazı tarikat mensuplannın da katıldığı toplu öğle namazından sonra. son konuşmayı yapan Er- doğan. RP'lileri coşturdu. Erdo- ğan şöyle konuştu: "Banşa, kardeşliğe ve sevgiye hicret edemeyen bazı medya ar- tıklan, bizim banşa, kardeşliğe hicretimizi görecekler. Bunlar, İspanya'da arenalarda kırmızıyı gören boğanın matadora saldırdığı gibi bize saMınyoriar. Bir ara da renklere taktılar. Biz kaldınmları yeşile boyayuı diye herhangi bir talimat vermedik. Ama bizim ağzımızdan verilmiş gibi yazıp- çizdiler. Oysa talimatı veren Be- yoğlu Belediye Başkanunızdı. Nu- rertin Sözen otobüsleri yeşile bo- yar, adı çevreci olur. Biz boyasak kıyamet kopar. EUerinden gelse, trafik ışıklannı da PKK renkleri var diye değiştirecekler. Bizi bile, bastırdığımız afişlerde PKK'nın renkleri var diye suçiamadılar mı?" dedi. Erdoğan. hiçbır za- man Müslümanın "vakarından" taviz vermeyeceklerini belirterek partililerine basını şikayet etti. Partililerin ise toplu halde, "yuh" çekmeleri üzerine de "Bunlan yu- halamaya bile değmez. Biz bunla- ra eserlerimizle gereken ce^ abı ve- receğiz" dedi. Recep Tayyip Er- doğan, konuşmasının son bölü- münde, insanlarla nasıl ilişki ku- rabileceklerine ilişkin 5 madde- den oluşan önerilerini de şöyle sı- raladı: "Nefretten sevgiye hicret et- meyi ögrenin. Müslüman, nefret edilen değil sevilen olmalıdır. Su- ratınız mahkeme duvan gibi olma- malı. Korkmayın. cesaretli olun. Vargılayıcı olmayın. Savcı mıyız biz? Yoksa hakim mi? İnsanları yargılamaya ve cezalandırma) a hakkımız yok! Bağışlayıcı olunuz. İnsan kaybetmek kola\. kazan- mak ise çok zor. İnsanlarla Mİrekli ilişki kurmanın yöntemlerini araştınnız. Onlarla bağlannızı koparmayınız. Aranızda köprii kurun. Ancak böyfelikle davamızı anlatabiliriz. Hangi dilden anlı- yorlarsa o dili kullanın. Merak et- meyin kaybeden siz obnazsınız. Günaydın diyorlarsa. günaydın deyin; selaıtı diyorlarsa siz de se- lam deyin. Önemli olan insanlar arasında köprii kurmak ve onlan kazanmaknr. Bir gün mutlaka o ilişki kurduğunuz insanlar da sizin lisanınızla size cevap verecekler- dir" dedi. ARAYIS TOKTAM1Ş ATEŞ Emeğin Durumu Bir tarafta hükümet-mükümet sorunları, bir tarafta ekonomi-mekonomi sorunları; her yan toz duman için- deyken, aslan sosyal demokratların da ortak oldukları "demokrasi koalisyonu" döneminde çok ilginç şeyler yaşanıyor. DİSK'e bağlı Bank-Sen (Türkiye Devrimci Banka ve Sigorta işçileri Sendikası) Garanti Bankası'nda örgüt- lenmeye başlayınca "kıyamet kopmuş". Banka yönetı- mi tam anlamıyla bir terör estirmeye başlamış. Üst baş aranmaları, özel çekmece ve dolapların karıştırılmaşı, gelen mektupların açıtması, insanların tehditedilmesi... Kısaca akla gelen "tüm melanetçarWan"çalıştırılmaya başlanmış. Bank-Sen'e üyeolduklarmı "itirafettirdiklehne", sen- dikadan ayrılmaları konusunda baskı başlamış. Ayrılan- lar da olmuş, ayrılmayanlar da. Tabii ayrılmayanlar, İş Kanunu'nun 13. maddesi uyarmca "kapıya konmuşlar". Sendika, durumu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan- lığı İstanbul Bölge Müdürlüğü'ne yansıtmış. "Sendikal mucadeleye girdikleri için üyelerimizi işten atıyorlar ve 13. madde gereklerini bahane olarak kullanıyorlar. Bu işibiraraştırın"demişler. Bakanlık müfettişlerı yaptıkla- rı inceleme sonunda aynı kanaate varmışlar Bölge Mü- dür Yardımcısı Ayla Ekinci imzasıyla Bank-Sen'e gön- derilen yazıda şöyle deniyor: "... Çok kısa bir zaman dilimi içinde, özellikle de 27 Haziran 1994 tarihinde 60 işçinin birden, olumsuz bir puanlamaları olmamakla birlikte, iş akitlerinin 1475 sa- yılı İş Kanunu'nun 13. maddesi uygulanmak suretiyle feshedilmesinin düşündurücü olduğu, bu noktadan ha- reketle, işyerinde sendikanın örgutlenmesini engelle- mek amacıyla, işçilerin iş akitlerinin feshedildiği iddia- sıyla ilgili olarak, konunun sendikanızca yargı yoluna in- tikal ettirilebileceği..." Bank-Sen gerek Şişli Cumhuriyet Savcılığı'na, gerek İstanbul Valiliği'ne.gerek Ankara CumhurıyetSavcılığı'- na gerekli başvuruları yapmış elbette. Bölge Çalışma Müdürlüğü'ne yapılan başvuruda, şöyle ilginç bir ifade var. Bir demokrasi için utartç verici iddialardır bunlar: "... Birçok kadın bankacı, gece yarısı saat 1'lere dek sorguya çekılmiştir. Bunlar, bu manevi işkence altında sorguya çekıldikten sonra, Maslak gibi tssız bir yerde gece yarısı dışarı atılmışlardır. Bu nedenle, gece yarısı ıssız yollarda defalarca tacize uğramışlar, birçok tehli- keyle karşı karşıya bırakılmışlardır. Bu arada soruşturma kurulu, yasadışı olarak, çalışan- ların üstlerini arayarak, özel eşyalarına el koyarak, poli- sin yetkilenni kullanmışlardır. Çalışanların ismine pos- talanmış, kapalı zarf içindeki sendikal yayınlar ve mek- tuplara işyeri yetkilileri tarafından el konmuş ve bunlar sahiplerine verilmeyerek imha edilmiştir. Genel mudürluğün talimatı ile birçok şube müdürü, şube çahşanlan üzerinde bu ve benzeri baskılar uygula- mışlardır..." Olacak şey değil bunlar Eskilerın deyimleri ile "diz boyu rezillik..." İş mahkemeye "intıkal etmiş" elbette. Ve iş mahkemeye yansıyınca, üzerinde konuşmak ya- sak. Çunkü mahkemeler etki altında kalırlarmış. Aslında bu yasak kimileri için var, kimilerı için yok. Emekten ya- na olanlar için her şey yasak, sermayeden yana olanlar için her şey serbest... Maksat bazı şeyleri "küllenmeye bırakmak". BASİSEN'le ilgili bir yazımda da vurgulamıştım. Zaten bankalarda sendikalann varlığı çok fazla bir şey de de- ğiştiremiyor. Çünkü "grev yasağı" kapsamı içindeler. Ama özel bir bankadaki grevin, nasıl olup da ülkenin parçalanmasına neden olacağını, nasıl olup da "güçlü devletimizi" yıkacağını açıklamak da mümkün değil. Şu anda Garanti Bankası yönetimı yasalara aykırı bir biçimde ve sendikal nedenlerle 71 kişiyi işten atmış du- rumda. Bunu müfettişler de saptamışlar, ama yetkileri olmadığı için "MaMemeye ç7/d/n"diyorlar. Elbette gidil- miş. Artık üç yıl mı sürer, beş yıl mı sürer, hep birlikte göreceğiz. "Canım ne olacak 71 kişiden, ülkede neler oluyor..." demeyin. "Ormana bakmaktan, tek tek ağaçları gözden kaçınnca", sonunda orman da kalmıyor. Bankanın yap- tığı şey, "toplu'' ve "örgütlü" bir karşı-saldırıdır. Ve bu tür saldırılar "püskürtülemezse", sonunda tüm demok- ratik hak ve özgürlükler tehlikeye girer. Bu arada koalisyonun SHP kanadı, hala memur sendi- kalarını kurdurabileceğini sanıyor. Eğer memur sendi- kaları yasasını çıkartamazlarsa, hükümetten ayrılacak- larını dile getiriyorlar Oysa ki, memlekette, sendika hakkı olanlar bu haklarını kullanamıyorlar. Kullanmak isteyenler bin bir baskı altına alınıyor, işten çıkartılıyor. Haksız ve adaletsiz bir düzen egemen toplumumuz- da. Sermaye kesimi her alanda emeği eziyor. Bürokra- sideki direnmeleri de kırıyorlar, kitle iletişim araçların- daki dürüst sesleri ve kalemleri de susturuyorlar, genç- liği ve üniversiteleri de kendi yönlerinde kullanıyorlar. Ve kimi "akl-ı ewel"\er, 200 yıllık "vahşi kapitalizmi", solculuğun çğadaş bir yorumu olarak yutturmaya çalı- şırken, "Islamcı bir düzen" kimilerine tek kurtuluş yolu gibi görünüyor. Böyle bir düzenin zemini, hep birlikte hazırlanıyor. Iıııaıııhatiplerde 'süperlise' dönemi • Millı Eğitim Bakanlığı'nın iki yıl önce başlattığı "süper lise' uygulaması, liselerde sonuçlan görülmeden imam hatip liselenndede uygulamaya konuldu. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Köktendinci çevrelerin baskısıyla sayılan süreklı arttı- nlan ve şube açılması yoluyla yaygjnlaştınlan imam hatip li- seleri. Anadolu liselerinden son- ra bu kez de "süper lise'iere yö- neldi. Eski Milli Eğitim Bakam Köksal Toptan tarafindan 1992-1993 öğretim yılında ya- şama gcçırilen ve kamuoyunda "süperliseler"olarakbihnen"ya- bancı dü ağuiıklı liseter", rayına oturmadan imam hatip lısele- nnde de uygulanmaya başlandı. İlk olarak Ankara Merkez İmam Hatip Lisesı ve İstanbul Kadıköy İmam Hatip Lısesi bünvesınde açılan "süper imam hatip liseleri"nin yaygınlaştın- lmasının hedeflendiği ileri sürül- dü. Ortaöğretim kurumlannda öğrenim gören öğrenalenn ya- bancı dil öğrenebılmesi amaay- la kurulan "süper Usder" ortao- kuilardan 3.50 ve daha yukan not ortalamasıyla mezun olan öğrencılerden oluşturuluyor. Bır yıl yabancı dil hazıriık sınıfı okuyan öğrencıler. geri kalan 3 yıllık eğitimlerini genel lise öğre- tim programlanyla sürdürüyor- lar. Süper liselerde öğretmenler özel kurslara alınıyor ve öğren- cilerin tümü. başanlı öğrenciler- den seçiliyor. Eski Milli Eğitim Bakam Na- hit Menteşe döneminde, Anka- ra Merkez İmam Hatip Lisesi ve İstanbul Kadıköy İmam Hatip Lisesı bünyesinde "süper imam hatip liseleri"nın. uygulamanın genel lıselerdekı sonuçlan görül- meden ve hızlı karar alınarak açılması dikkat çekıyor. Süper imam hatip hselennde öğrena- ler bır yil hazırlık sınıfı olmak üzere toplam 5 yıl öğrenim göre- cekler. Süper liselerin. genel liselerin ardindan turizm. kız. erkek tek- nik ve meslek liselerinde değil de ilk olarak imam hatip liselerinde açılması tepkiyle karşılandı. Eğitim çevreleri, imam hatip li- selerinin köktendinci kesimlerin baskısıyla süreklı arttınldığına dikkat çekerek, Anadolu lisele- nnden sonra süper imam hatip liselerinin açılmasının laik ve de- mokratik yaşam açısından sakı- nca doğurduğımu savundular.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle