Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 2AĞUSTOS1994SAU
12 KULTUR
Ekonomik kriz 'Yeşilçam Sokağı'nı da vurdu, yönetmenler fılm yapmakta zorlanıyorlar
5 nisan ekonomik kararları etkilerini yaşamtn her alanında gösterirken, en bü-
yük darbeyi kültür ve sanata vurdu. Son yıllarda projelere destek veren özel
televizyonlarla birlikte TRT'nin de içinde bulunduğu ekonomik bunalım, dola-
ra endekslifılm malzemelerinin her geçen gün artan fiyatlan, çeşitli kurulus-
ların sponsor olarakfümlere verdiği desteği çekmesi, bütçesi dondurulan Kül-
tür Bakanlığı desteğinin de ortadan kalkması bu yıl sinema sektöriinü ciddi bir
ekonomik krizin eşiğine getirdi.
Geneldeyaz aylannda (fkimlerinin tamamlanması ve sonbaharda gösterime
girmesi planlanan projeler bir sûre için bekleme döneminde. 1993 yılında 23
film projesinefondan toplam 6 milyar 900 milyon lira destek veren Kültür Ba-
kanlığı, bu yû başvuran 59 proje arasından kurul tarafmdan seçilecek olanlara
Sinema ve Müzik Sanatı Destekleme Fonu 'ndan 3 milyar 850 milyon lira bütçe
ayırmıştı. Bu miktarm 5 nisan tasamıf tedbirleri süresine kadar 3 milyar 100
milyon lirası kredi olarak kullanüdı ancak 17 milyarlık genel bütçeden tasarruf
genelgesi gereğince harcama yapüamaması Kültür Bakanlığı'm da ciddi bir
sıkmtıya soktu. Kültür Bakanlığı'nm uzun metrajh fılm projelerine vereceği
kredi miktarı veödemetarihi, tasarrufgenelgesiile serbest bırakılacak ödeneğe
bağlı. Bunun yanısıra 1993 yılından destek sözü alan, lüm kredi işlemleri ta-
mamlanan ancak kendilerine destek verilemeyen projelere de Başbakanlık Ta-
sarruf Tedbirleri nedeniyle kredi aktarımı yapılamıyor.
Ayrıca 1993-94yıllarmda Kültür Bakanlığı 'na bâşvurarak kredialmaya hak
kazanan ve tüm işlemleri tamamlananfılm projeleri defondan kendilerine kredi
aktarımı yapılamadığı için beklemekteler.
Öteyandan sinema için bir umut ışığı olabileceğidüşünülen3257sayılı "Sine-
ma Video ve Müzik Eserleri Kanunu'nun, bazı maddelerinde değişiklik ön-
gören, bazı maddelerini de kaldıran vasa tasarısı Adalet Komisvonu'ndan ve
Bütçe Plan Komisyonu ndan geçti. Ancak kanun Meclis Genel Kurulu nda da
onaylanıp Resmi Gazete 'de yayımlandığında resmileşiyor. Yasa tasarısı halen
Meclis Genel Kurulu'nda onaylanmavı beklivor. Yasa tasarısı, sinemalarda ve
televizyon kuruluşlarında gösterilecekfılmlere smıflandırma sistemigetirerek,
kavıt ve tescil işlemlerisonucunda ödeveceklerimeblağlarla sinema sektörüne
yoğun ve sürekli katkıda bulunmayı hedefliyor. Eski Kültür Bakanı fikri Sağ-
lar, Adalet Komisyonu'ndan geçen yasanmfonlar veyeni kaynaklar bulduğunu
belirtirken, harçlardangelenparanm yanısıra MilliPiyango 'dan ve kesinleşmiş
bütçenin onbinde 4 oramnda birpay olduğuna, yasa onaylandığında fonun bo-
yutlarınm 200-250 milyar lirayı bulacağına değinmişti. Bufonla birlikte Türk
sinemasımn en önemli sorunu olan kaynak sıkmtısı çözümlenmiş olacaktı.
Ciddi bir ekonomik bunalunın tehdidi altmda olan sinema sektöründe tüm
olumsuzluklara karşm çabalar sürüyor. Kimi yönetmenler bu koşullarda bile
fılm çekmeyi başarırken, kimileriyurtdışında fınans bulma yolları urıyor. Öte
yandan TRT yönetmenlerinden Tomris Giritlioğlu "80. Adım", Fide Mota
''Cadı Ağacı'', Adnan Azar "Batık Aşklar Müzesi''. Altuğ Savaşal' 'Aylaklar
adlıfılmlerin ön çalışmalarmı yapıyor. Kurumun dışmdan TRTiçin fılm çeke-
cek olan Osman Sınav da senaryosunu Nuran Devrez 'in yazdığı' Gerilla'' adlı
projesi üzerine çalışıyor.
Hemen hemen tüm ekonomik yollarm tıkandığı bir dönemde bile, pek çok
yönetmen,ne olursa olsun fılmlerini çekmekte kararlı görünüvor. Türk sine-
masımn sessiz bir devinim içinde olduğu, ancakfılmlerin çekim aşamasmagele-
meyip hep proje aşamasında kaldığı bu bunalımlı dönemde bazı yönetmenler-
denprojeleri hakkında bilgialdık ve krizden nasıletkilendiklerinisorduk:
PELİNÖZER
'En iyi çekUemeyenfibn' ödiiliimiidağıtılsınlKrizden sonra
maliyet 3-4 kat
arttı
IŞIL ÖZGENTÜRK:Senar-
yosunu Anton Çehov'un eserin-
den esinle-
nerek
yazdığım
"Üç Kı-
zkardeş-
Avlularda"
adb projem
gerçekleşti-
rilmeyi bek-
liyor. Mali-
yet son
ekonomik
krizden
I sonra 3-4
kat arttı,
projeler bekletihyor. Daha önce
hesapladığım bütçe 3-4 katına
çıktı. Sektördeki herşey dolara
endeksli. Negatif ücretleri de do-
lara bağlı. Kültür BakanhğTnın
vereceği kredi ile bir fılm çekebil-
meniz imkansız. Benim fılmimin
mekan ve castingleri haar. Trend
Film prodüksiyonu üstleniyor.
Eylül- ekim aylannda çekmeyi
planüyorum.
TRT, Türk
sineması için bir
olanak
OSMAN SINAV : "GeriHa"
adb filmin ön çalışma süreci bitti.
Oyuncu ve mekan üzerine çalışı-
yoruz. Film yapılmayan bir dö-
nemde bu filmi bitirip, Antalya
Film Festivaü'ne yetiştirmek isti-
yoruz.
Ben TRT elemanı değilim ama
neredeyse gayriresmi olarak
bandrollu TRT yönetmeni ol-
dum. TRT fınans kaynağıdır,
yapımcıdır. Aynca TRTnin çok
iyi bir altyapısı var. Bu altyapıyı
iyi kullanırsanız iyi sonuç elde
edersiniz. Madem sinemada kay-
nak sıkıntısı var, kaynaklan en
iyi şekilde kullanmanız lazım.
Kültür Bakanlığı yapımcı değil-
dir, adı üstünde projelere destek
verir. Verdikleri destek de bir fılm
çekmek için yeterli değil. TRT-
yle çabşmanın avantajlannı yaşı-
yorum. Örneğin "Yalancı" dızi
olarak düşünülmüştü, ben sonra-
dan fılm olmasını önerdiğimde
TRT kabul etti. iyi bir sonuç elde
ettim. TRTyi Türk sineması için
bir olanak olarak görüyorum.
Finans kaynaklan
arayacağım
BARIŞ PIRHASAN: Çek-
meyi tasarladığım filmimi co-
production olarak gerçekleştir-
meyi planhyorum. Ortada atıl-
mış bir takım adımlar var. Önü-
muzdeki nisan, mayıs aylannda
çekeceğim. Senaryosunu ben
yazdım. Eurimages'a da destek
almak için başvuracağım. Yurti-
çinde fınans kaynağı aramaya
henüz başlamadım. Çekim aşa-
masma geldiğinde yurtiçinde de
finans kaynaklan aramaya baş-
layacağım.
'Eniyi
çekilemeyen fılm'
ödülü dağıtın
ERDEN KIRAL: Tasan adı
"ET olan projemde Can Togay
ve Hanna Schugulla ile çalışmayı
] düşünüyo-
rum. Sine-
ma duygu
ve anlayışı-
na çok gü-
vendiğim
I Ferit Edgü
ve Onat
Kırtlar la da
görüşerek
senaryoyu
yazıyorum.
Bu filmi ey-
lül ayında
çekmeyi planhyordum ancak
kredi sorunu çözülemeyince erte-
ledim. Filmin 3.5 milyarlık bir
bütçesi var. Bu yıl sonunda mut-
laka çekimini tamamlamayı
planhyorum. Bu projeyle paralel
olarak üzerinde cahştığım, Anton
Çehov'un hemen hemen son gün-
lerini konu alan "Uzaktan Pfya-
no Sesleri" adb bir projem daha
var. Filmin senaryosunu YıMmm
Türker yanyor. Çehov'u AB
Poyrazoğhı oynayacak. Bu fıbnin
bir co-production olarak çekil-
mesi (AJman ve Rus Ukrayna ya-
pımcılarla görüşüyoruz) ve Eu-
rimages'den destek almayı planb-
yoruz. Bu filmi de 1995 yılında
mutlaka çekmeyi hedefliyorum.
Ekonomik kriz "Yeşflçam So-
kağTnı da vurdu. lstiklal cadde-
sinde ceketinin kolağızlan hav-
lanmış, Frank Sinatra kılıklı dile-
nen emektar bir fıgüran gördüm.
Dilenirken yüzünü kaçınp avuç
açıyor, aynı zamanda utanıyor-
du. Bu yıl sinemamızda hemen
hiç fibn gerçekleştirilemedi. Be-
nim önerim şu: Çeşitli Amerikan
filmlerindeki 'kesiklerden' fılm
yapılabilir. Önce bu fibn
kırpmtılannı biriktirin, daha son-
ra da kurgulayın. Neden ol-
masın? Abn size Neo-Godard üs-
lubunda bir fibn. Ya da ağır kadi-
fe perdeler önünde oyuncu-
lannıa doksan dakika süreyle
konuşturun; yeni stiller yaraün.
Aynca bu yıl içinde yapılmış
fılmlerin yanştığı festivallere de
önerim var: 'En iyi çekilemeyen
film' ve 'Filmini en iyi cekemeyen
yönetmen' ödülleri dağıtın. Siz en
iyisi film çekmeyi boşlayıp kaset-
çalannıza şarkı sözlerini James
Joyce'un yazdığı, Muazzez
Abacı'nın son kasetini koyup ne-
şenizi bulun: "Sende Kar Yangı-
rüarıj Bende göç hazırlığı."
Küçük bir bütçe
fılrnime yetecek
ÜMİT ÜNAL: Senaryosunu
da yazdığım ilk fıbnımı gerçekleş-
tirmeye çabşıyonım. Med
Yapım'la çalışıyordum. Kültür
Bakanlığına başvurduk oradan
kredi bekliyorduk. Bütçe, senar-
yo, cast haardı. Bakanbktan
beklediğimiz krediyi alamıyo-
ruz. Şu an piyasa o kadar kuru ki,
nerelere başvuracağımı bilmiyo-
rum. Filmin 2.5 milyarük bir büt-
çesi var. Kriz olmasa çekebıle-
cektim. Yansını karşılayacak pa-
ram olsa, şirketin altyapısıyla fil-
mimi çekecektim. 1 milyar 200
milyon bulsam çekebılecektim.
Konusu bizim çevrelerde geçiyor.
5-6 kişilik arkadaş grubundaki
karmaşık bir aşk ilişİusı anlatılı-
yor. Komedi filmi olacak. Büyük
hazırbk gerektiren bir fibn değih
Bugünde, bizim mekanlanmızda
geçiyor. Şu an para olsa 10 gün
içinde çekmeye başlayabilirim.
roercii"ne ulaşma güçlükleri de
eklenince yılanın hikayesi Brezil-
ya dizisine dönüşmeye başladı.
Projeye destek sağlamak üzere
bizzat TRT tarafmdan dış
tanıtım fonuna bir başvurumuz
vardı. Dış tanıtım fonu işlerlik iti-
banyla Kültür Bakanlığı, Turizm
Bakanlığı, TRT gibi kuruluşlann
görüşünü alarak destekleme ka-
ran vermektedir. TRT üst düze-
yinde son yapılan değişiklikten
sonra Dıştanıtım Fonu'na katı-
lan TRT delegesi, kendi kuru-
munun başvurusu olmasına rağ-
men. fon kurulunda proje görü-
şülürken "Bizûn bu konuvla ilgili
görüşierüniz henüz sürmektedir"
dediği için fon desteği ileri bir ta-
rihe ertelendi. Yani bütün devlet
işlerinde olduğu gibi "görevliler
değişebilir ancak hizmet sürekli
olmalıdır" ılkesi yine o değışmez
hantallığa kurban gitti. Tabii bu
arada 1 yıl önce yapılmış ojan
bütçe değişen koşullar göz önün-
de bulundurularak yeniden ya-
pılmak durumunda kaldı. eh.
Yaşama bakışımız
eskiden siyasiydi,
şimdi ekonomik
TUNCA YÖNDER: Şenar-
yosunu Ahmel Haluk Ünai'ın
yazdığı "Çökertme", geçen yıl
Kültür Bakanlığı'ndan 1 milyar
200 milyon
lira destek
aldı. Bu
destek
onaylandı
ancak. ta-
sarruf ted-
birleri yü-
zünden bu
parayı eylü-
İe kadar
alamaya-
cağız. Se-
naryosunu
tekrar elden geçiriyoruz. Çekim-
lerine kasım ayında başlayacağız.
Film birçingene obasında, çift-
likte geçiyor. Senaryoda devegü-
Kültür Bakanlığı
ve televizyon
olmadan olmuyor
İRFAN TÖZÜM. Ekonomik
kriz nedeniyle "Mırnı Kokulu
Kadmlar" adb projemi gerçekleş-
tiremiyorum. Senaryoyu Mete
özgencil ile yazdık.
Oyuncu olarak düşündüğüm
isimler var,
araştırdığı-
mız mekan-
lar var. Ha-
yata, peü-
küle geçme
aşamasma
geldiğimiz-
de oyuncu-
lara teklif
edeceğim.
Lale Man-
sur ve Me-
ral Oğuz'la
konuştum ve prensipte anlaştım.
Bu projemle 1994 yıbnda kre-
di alabilmek amaayla Kültür Ba-
kanbğı'na başvurdum. Televiz-
yonlann durumu da kritik. eylül
gibi ciddi bir görüşme icine gire-
ceklerini söylediler. Bu iki kay-
nak olmadan sponsor bulmarun
bir anlamı yok. Sponsor olarak
görüşmeyi düşündüğüm kurum-
lar var. Bu proje için yurtdışında
üişki kurmak istemedim, çok za-
man gerektiriyor. Böyle bir şey
alü, sekiz ayda ancak olur. Ni-
sanda bütçemiz 4 milyardı, şimdi
yûzde eüi arttı, az 5.5-6 milyara
ulaşü.
Kültür Bakanbğı'nm desteği
ateşleyici oluyor. Tabii bir fılm,
oradan abnan parayla çekilemi-
yor ama başka ibşkiler sağbyor,
güven gebyor insana. Yönetmen-
ler o güvenle yapmak istediği
projeye start veriyor. Bu bir ön
adım oluyor bence.
Kültür Bakanlığı bu misyonu-
nu unutmamah. Filmimin pro-
düksiyonunu kendi yapımcı fır-
mam Muhteşem Film üstleniyor,
ancak bu proje için bir başka pro-
düksiyon şirketi ile ortaklık kur-
mam da sözkonusu olabilir.
Ekonomik kriz
yüzünden kaynak
bulamıyoruz
ATIF YILMAZ: Senaryosunu
lpek Çalışların yazdığı, baş-
rolünde Lale Mansur'un oyna-
masını tasarladığım. "tstanbol'u
Anyonım" adlı filmi, haar ol-
masına karşın finans bula-
madığım için çekemiyonım. Kül-
tür Bakanlığına mart ayında baş-
vurduk hala destek bekliyoruz.
Komisyonun toplanması gerekti-
ğini ondan sonra destek verecek-
lerini söylüyorlar. Bu çok yanbş,
çünkü komisyon bağımsızdır,
önce filmler secilir bütçe sonraki
aşamada düşünülür. Sezon da
geçiyor. Bilındığı gibi yaz aylann-
da fibn çekilir, sonbahar kış ay-
lannda gösterime girmeye hazır
hale gebr. Sinema Türkiye'yi
yurtdışmda en iyi tanıtan sanat
dab. Tüm dünya insanlannın or-
tak dilini kapsıyor.
Festivallerden Türk sineması-
na talep var, Japonya'dan Ame-
rika'ya Türk sineması üzerine
yazüar yazıhyor. Ekonomik kriz
yüzünden farkb finans kaynak-
lan bulmak çok zor. Yurtdışında
co-producer anyorum. 2 ortak
bulduğunuz zaman Eurimages'ın
desteğini abyorsunuz bilindiği
gibi. Şu an bu çabşmalanm sürü-
yor. Senaryoyu yabancı dillere
çevirterek ilgib' yerlere gönder-
dik.
Yönetmenin 40
dereden su getirme
öyküsü
MUSTAFA ALTIOKLAR:
"İstanbul Kanadanmın Altında"
isimb projem, Kültür Bakanlığı
ve TRTnin onay ve desteğini al-
masına rağmen maalesef bir
yıldır beklemede. Beklemede
çünkü bu onay ve destekler bir
türlü kağıt üzerinden kurtulup
yaşama geçemedi. TRTnin re-
pertuar ve denetim kurullanndan
14 ay önce geçmiş olan projemiz
o zamandan ben bir adım daha
ileriye bir türlü gidemedi malum
"mevzuat" nedeniyle. Buna birde
TRTnin iç çekişmeleri ve "karar
yeni bütçe yeni değer-
lendirmelere gebe kaldı, yeni de-
ğerlendirmeler yeni kararlann
abnmasını gerektirdi vs..vs.. Yani
bir film çekeceksiniz, 40 dereden
su taşımanız gerekiyor .Her ney-
se, bütün bu olumsuzluklar için-
de şaşırtıcı bir olumlu gelişme de
obnadı değil.
Kültür Bakanlığı gelmiş geç-
miş Kültür Bakanlıklannın
yapamadığı bir işi başardı ve kül-
tür ve sanat yatınmlanna olduk-
ça düşük faizli yatınm kredisı
verme karannı çıkarttı.
Değerlendirilen projelere
5 milyara kadar, yüzde 10
yılbk faizli kredi verilmesi karar-
laştınldı. "tstanbul Kanatlanmın
Altında" ile yaptığım başvuruya
Türkiye koşullannda imkansız
denebilecek bir hızda ve acçık
seççik ifade edıyorum kı hiçbir
torpil mor-
pil ol-
maksızın 15
gün içinde
olumlu
yanıt veril-
di. Projemi-
ze 3,5 mil-
yar kredi
verilmesi
için Eski
Kültür Ba-
kanı Fikri
Sağlar 15
gün içinde imzayı çakmıştı bile.
Bakan imzasından çıkan dosya-
lar kredilendirme işlemleri
için Halk Bankası'na gönde-
rildi ve ne yazık ki bu aşamada
yine o hantal bürokrasi. yine o
yokuş yukan mevzuat hazretleri
çıktı karşımıza. Bir de buna ta-
sarruf tedbirleri eklenince bu yaz
filmi çekmeyi planlayan ben, fılm
yerine çile çekmeye mahkum ol-
dum yeniden...
Bir şey değil oyunculanm yaş-
lanacak Hazineden para çıkana
kadar. Şaka bir yana, Kültür Ba-
kanlığı'nm sanata ve kültüre ver-
diği önem ve dikkati TRT ve Ha-
zine de gösterebibrse eğer bız sa-
natçılar da nereden para bulup
da fılm çekeriz diye İcafa patlat-
mak yerine, yapacağımız filmle-
rin estetik ve içeriğine yönelik "te-
fekkür" edebilme şansma kavu-
şuruz ki asbnda bizlerin yapması
gereken de budur.
reşlen de olduğu için zaten çe-
kimleri kasım aralık aylan içinde
yapmamız gerekiyordu. Oyuncu-
lanm henüz belirlemedik ama çe-
kimler Ege Bölgesi'nde. büyük
olasılıkla Selçuk'ta yapılacak. Bu
filmin prodüktörlüğünü de kendi
yapımcı şirketim olan Yeni Yapı-
mlar Yönder üstleniyor.
Bu arada Türkan Şoray, Faruk
Peker, Can Gfirzap, Tuncel Kur-
tiz, Güisen Tuncer'm rol aldığı
"Bir Aşk Uğruna" adlı bir fılm
çektim. atv'nin desteklediği fılm,
hem dizi. hem de uzun metrajlı
fılm olarak gerçekleştirildi. Bu
filmi Antalya Film Festivali'ne
yetiştireceğjz. Kültür Bakanhğı'-
nın ilke olarak sinemaya destek
vermesi güzel, yalnız bu destek 1
mifyar 200 milyon lira ile sınırlı.
Bir kutu negatif 4 milyon olduğu-
na göre ancak pozitif ve negatifle-
re yetecek kadar. Bu arada, diğer
yapım giderleri arttı, sanatçılara
da ücret ödenmesi gerekiyor.
Türkiye'de herşeyin başı eko-
nomi olarak alınıyor, yaşama
bakışımız eskiden siyasiydi şimdi
ekonomik. Bir toplumun en
önemli hedefi kültürel kalkm-
mayı sağlamaktır. Kültürel kal-
kınma>ı sağlamış bir ülkede eko-
nomik ve siyasi kalkınma daha
hızlı olur çünkü herkes belirli bir
kültür düze>indedir.
Bakanlığın
vereceği kredi
bizim için çok
önemli
ÖMER UGUR: Benim Kül-
tür Bakanlığı kredisi abnaya hak
kazanmış iki projem var: Birinci-
si çeşitli 1990 Yunus Nadi Senar-
yo Ödülü, 1992 Montpellier Fes-
tivali Avrupa'nın En İyi Film
Projesi Ödülü'nü kazanmış "Sor-
guda" adlı projem, ikincisi ise
yine TRT Çocuk Senaryosu ödü-
lü almış "Yalnız Salih" adlı pro-
jem. Bu iki filmin gerçekleşmesi
çeşitli nedenlerden dolayı geciki-
yor. "Sorguda" yaklaşık 10 mil-
yarlık bir proje ve mutlaka bir ya-
bancı ortak gerektiriyor. Şu anda
Fransız ve Almanlarla görüşü-
yoruz. Ama bütün bu ibşkiler
belli ki epey bir zaman alacak.
"Yalnız Salih" ise Bakanlığın uy-
gulamasından dolayı gecikiyor.
Bu filmin tahmini bütçesi 3 mil-
yar. Bu bütçenin 1 milyar 200
milyonu Bakanlık'tan. 1 milyan
öz kaynaklanmızdan. 800 milyo-
nu ise sponsor firma tarafmdan
karşılanacak. Bu yüzden Ba-
kanlığın vereceği kredi bizim için
çok önemli. Kültür Bakanlığı'na
1993"te başvurduk. Komisyonun
toplanması, karar alması ve
karann bize iletilmesi temmuzda,
banka bürokrasisini aşmak ve
kredi>i alabilmek ise eylül ayırun
sonunda mümkün oldu. Böylece
ilkbaharda çekmeyi plan-
ladığımız filmi çekemedik. Film
bu yıla kaldı, maliyetler arttı, bu
arada bakanlık desteği 600 mil-
yondan 1 milyar 200 milyona
çıktı. Biz de bu yılın bütçesinden
faydalanmak için başvurduk.
Komisyonun toplanması, ka-
rar alması ve bildirimi temmuz
ayının ortasını buldu. Banka iş-
lemlerimiz
hazır oldu-f
ğundan he-|
men banka-
ya gittik an-
cak bu ke/
de 5 nisan
kararlanyla
karşılaştık
Krediler j '
dondurul- ,
muş, eylülej,
kadar da <
ödeme yapı-'-î
lamayacaktı. Bu arada Bakanlık
da bize "Projenizi bu >ıl gerçek-
leştirin, yoksa seneye hakkınız y a-
nar" diyordu. Filmin mevsimi
yine kaçtı. Yani traji-komik bir
durumla karşı karşıya kaldık. İki
banka ve yayınevi ile sponsorluk
görüşmelerim sürüyor. Çocuk
projesi olduğu için sponsorluk
konusunda ilgiyle karşılanıyo-
ruz. Bakanlık desteğini de ala-
bilirsek. Türk sınemasında sayısı
çok az olan çocuk filmlerine bir
yenisi daha eklenecek. Artık bir
filmi bir yıl içinde kotarmak
mümkün oİmuyor. Bakanlık des-
teğini verirken miktar ve zaman
olarak bu gerçeği dikkate almab.
Aynca büyük holdingler zengin-
liklerini kültürle de taçlandırma-
ya başlamab ve sinemanın en
yaygın, en popüler sanat olduğu-
nu dikkate alarak Türk sineması-
na el uzatmalılar.
Belirsiz bir
bekleme
dönemindeyim
AHMET HALUK LNAL:
İlk yazdığım "Çökertme" adb şe-
naryoyla 1993 yılı başında Kül-
tür Bakanlığı senaryo ödülünü
kazandım. Aldığım kredinin üze-
rini tamamlayamadığım için se-
narvpsunun haklannı Umut Sa-
nat Ürünleri'ne devrettim. Tunca
Yönder, "Çökertme" adlı filmi
yapımcı ve yönetmen olarak
aralık ayında gerçekleştirecek.
Ben yalnızca senarist olarak ka-
lacağım. İkinci projem "Şarlo*'
genelde kimlik değişimi ve azmlı-
klar konusunu işbyor. 1994 yılı
Kültür Bakanlığı senaryo ödülü
kazanan bu proje, 35 milyon li-
rabk ödül ve ardından 1 milyar
200 milyon lira kredi almaya hak
kazandı. Bir özel kanalla görüş-
tüm ve onlarla da 1.5 milyar des-
tek almak üzere anlaştım. Filmin
bütçesi 1 milyon markı geçiyor-
du. Ekonomik kriz öncesi Kültür
Bakanlığı'nın vereceği 1 milyar
200 milyon. özel televizyon ka-
nalının vereceği 1.5 mil>ar, spon-
sordan abnacak destek \e
yapıma firma olan İFA'nın ko-
yacağı para filmin bütçesinin an-
cak yüzde 35'ini oluşturuyordu.
Bugün krizden sonra ise bu pay
yüzde 15'e düştü. Avrupa'da bu
parayla kimseyle görüşme yapa-
mıyoruz. Co-producer ıçın
yapıma bulmak çok zor. Bir Al-
man ortak bulduk ancak onlann
da ellerindeki bütçe çok
sınırlıydı.
Ben de böylece 2. bir proje
hazırladım. Dedesinin fabrika-
sını yakmakla suçlanan bir ço-
cuğun müşahade altında teca-
vüze uğramasını konu alan, ger-
çek bir olaydan yola çıkarak top-
lumdaki normal kavramını
tartıştığım bir film olacaktı bu.
Kahramanı 14 yaşlannda bir ço-
cuk olan "Çocuk ve Suç" adlı bu
filmin bütçesi en fazla 3 milyar
olacaktı. Bu projeyle Kültür Ba-
kanbğı'na başvurdum. "Şarlo"-
nun yerine küçük bütçeli bir film
yapmak istediğimi ve "Şarlo"-
nun tüm haklannı bu filme dev-
retmelerini önerdim. Kültür Ba-
kanlığı paralan olmadığmı söyle-
di. Ben de "Şarlo"nun haklannı
hızla bu filme devretmeierini iste-
dim ama bu isteğim hala gerçek-
leşmedi. Şu anda belirsiz bir
bekleme dönemindeyim. Kültür
harcamalanndan kesinti yapıl-
masından hemen vazgeçmek ge-
rekiyor.
Yurtdışmdan
yapımcılar
anyorum
TURGUT YASALAR: "Ser-
giizeşt-i Darbe-i Hükümet", 1993
yılında Kültür Bakanlığı Senaryo
Ödülü'nü kazandı. Önce sinopsis
elemesini kazanıp. ardından se-
naryoyu yazdım. Bu bir dönem
filmi. 1916 yılında geçiyor. İttihat
Terakki'nin tetikçilerinden Ya-
kup Cemil'in son 2 ayını anlatı-
yor. 5-6 yıla yayılan senaryo yaz-
ma aşamasında sürekli araştırma
yaptım, kitap topladım, insanlar-
la konuştum. Dönem filmi oldu-
ğu için 20 milyara yakın bir büt-
çeye ihtıyacım var. Mustafa Ah-
mklar ile birlikte TRTye başvu-
ralım dedik. TRTye gittim, Or-
tak Yapımlar Dairesi'ne başvur-
dum, senaryo repertuara kabul
edildi. Dramaturjisine yeniden
bakılmak kaydıyla denetlemeden
geçti. Bütçe aşamasma geldi, büt-
çe çıktı. Bu arada Kültür Ba-
kanbğına başvurdum. 1 milyar
200 milyon bra kredi vermeyi ka-
bul ettiler. Sonra yurtdışında fi-
nans kaynağı aramaya başladım.
Birkaç yerle görüştüm. Biri Al-
man televizyonu VVDR, biri de
İngiltere'de ilk filmini çekecek
olan yönetmenlere destek sağla-
yan First Film Foundation.
Yurtdışında co-producer'ler bul-
ma ya çabşıyonım. Kültür Ba-
kanlığı'nın verdiği krediyi ancak
üstüne para bulabilirsem isteye-
ceğim. Kültür Bakanlığı senaryo
yanşması açarak kazananlara
destek vereceğini söylüyor, ancak
verdiği para projeyi gerçekleştir-
me>e yetmiyor.
Prodüktörlüğün
yerini yapımcı-
yönetmen aldı
MAHİNUR ERGUN : Bir
fılm projesinın kaderinin sadece
Kültür Bakanbğı'na bağlı olması
ülkedeki fılm endüstrisinin ne ka-
dar özüne
^ \ ibancılaş-
i;nın bcn-
L' en ı\i
| göstergesi.
Bu sanayii-
mızın tüke-
ticilerle de-
ı ğıl de.
[de\let elı>le
şaşatılması
kadar suni
bırşev. Bir
'de ko-
nunun varatıcılığı etkileyen bir
yönü var: Prodüktörlük kuru-
munun yennı yapımcı- yönet-
menler alı\or. Ve para bulma sü-
reci tamamlandığında > önetmen-
ler yorgunluktan sette adlannı
bile hatırlayamaz durumda olu-
yorlar.
Ben sinemada yapımalarla
çalışmayı ve sadece kendi işime
bakrnayı tercih ediyorum. Para
konulanndan uzak bir havada
yönetmenhk yapmak ve filmin
sonraki pazarlama faaliyetlerin-
den uzak olmak bence bir yönet-
menin en doğal hakkı.
Devletten beş
kuruş para almak
mümkün olmadı
SİNAN ÇETİN: Ben zaten
Kültür Bakanlığı'ndan hiç para
almadım. Başvuruyoruz ama
bana bugüne kadar hiç destek
vermediler.
Devletten
beş kuruş
para almak
mümkün
olmadı. Ey-
lül ayında
fılmime
başlaya-
cağım.En
çok sinir-
lendiğim
kendi
olanaklan-
yla film çekecek olan insanlann
Kültür Bakanlığı tarafmdan ce-
zalandınlması. Kültür Ba-
kanlığı'nın karannı beklemeden
fılm çekmeye başlayanlar ceza-
landınlıyor. Övülmesi gereken
şeyler cezalandınlıyor. Önemli
olan bakanlığın parasını alarak
film çekmek değil. "Berlin in Ber-
lin"e destek vermedi Kültür Ba-
kanlığı. Filmimin prodüksiyonu-
nu Plato Fılmgerçekleştirdi.
Vakko sanat
galerilerinde
öğrenci sergileri
Kültür Servisi - Vakko'nun
haziran ayında Beyoğlu,
Ankara ve İzmir sanat
galerilerinde başlattığı,
üniversitelerin güzel sanatlar
fakültelerine bağlı resim ve
heykel bölümleri öğretim
elemanlan veöğrencilerinin
yapıtlanna yer verdiği sergiler
sürüyor. Mimar Sinan
Ünversitesi Güzel Sanatlar
Fakültesi Heykel Bölümü
öğrencilerinin sergisi Vakko
Be> oğlu Sanat Galerisi'nde
açıldı. Bu sergi, 29 haziran
tarihine kadar gezilebilir.
Vakko Ankara Sanat
Galerisi'nde ise Hacettepe
Üniversitesi Güzel Sanatlar
Fakültesi Resim Bölümü
öğrencilerinin 2-15 ağustos
tarihleri arasında "I. Grup",
17-29 ağustos tarihleri
arasında ise "II. Grup"
sergileri gezilebilir. Vakko
İzmir Sanat Galerisi'nde ise
17 temmuza kadar "I. Grup",
19 ağustos - 6 eylül tarihleri
arasında ise "II. Grup"
olmak üzere Dokuz Eylül
Üniversitesi Güzel Sanatlar
Fakültesi Resim Bölümü
öğrenci sergisi gezilebilir.
AnneShelton öldü
Kültür Servisi - İkıncı Dünya
Savaşı sırasında "müttefik
biriiklerT'ne şarkı söyleyerek
kariyerine başlayan Ingiliz
pop şarkjcısı Anne Shelton
öldü.
Bir arkadaşı tarafmdan ölü
olarak bulunan ve ölüm
nedeninin kalp krizi olduğu
sanılan 66 yaşındaki Shelton,
bir hafta önce Buckinham
Sarayı'ndaki bir yardım
konserinde şarkj söylemişti.
Savaş yıllannda ün kazanan
Shelton, 40'b yıllann sonunda
ve 50'li yıllann başında "Be
Mine", "Galway Bay" gibi
parçalanyla Amerikan müzik
listelerinegirmişti.
İngiltere'de 50'li yıllarda en
çok dinlenen parçalan ise
"Arrivederci Darling" ve
"Villageof St. Bernadette"
idi. Sanatçı. 1944 yıbnda
İngiltere'de bulunan Glenn
Miller ile sahneye çıkmıştı.
Zamanının büyük bir bölü-
münü ha>ır işlerine ayıran
şarkjcı, 60'b yıllarda turnelere
çıkrruş ve televizyon
pfogramlanna kaülmışü.
'En Yeni
Yapıtları-r
Kültür Servisi - Milliyet Sanat
Dergisi, bu yıl da 1 ve 15
ağustos tarihli savılanru,
sanatçılann "En Yeni
Yapıtlan"na ayınyor.
Derginin bu sayısında Orhan
Duru, MuzafTer Buyrukçu,
Nazh Eray, Tank Dursun K.
Ayfer Tunç, Turgut Acar,
Necaü Tosuner, Zeynep
Ankara ve Nevra Bucak'ın
öykü ve denemeleri; Fazıl
Hüsnü Dağlarca, Cevat
Çapan. Hilmi Yavuz, Aziz
Nesin. Refik Durbaş,
Abdülkadir Budak, Turgay
Kantürk, MüslimÇelik,
Leyla Şahin, Ali Asker Barut,
Ahmet Ada, Mehmet Zaman
Saçboğlu, ErisinTezcan,
Engin Turgut, Ahmet Özer,
Tank Günersel. Gültekin
Emre ve Ayten Mutlu'nun
şiirleri yer alıyor. Dergide
aynca Ahmet Köksal'ın
"Ressamlanmız Gelecek
Mevsim İçin Neler
Hazıruyor" başbkh yazısı
Erol Deneç. Devrim Erbil,
Mustafa Asber. Neşe Erdok,
Süleyman Saim Tekcan,
Sadık Altınok, Aydın Ayan,
Kasım Koçak, Serap
Demirağ, Yalçın Karayağjz,
İngiliz yazar
Robin Cook öldü
Kültür Servisi - Ingılız yazar
Robın Cook 63 yaşında
kanserden öldü. Cook, Derek
Raymond takma adıyla
şiddet içeren romanlar
yazıyordu.
Kitaplan, Fransa'da çok
satılanCook, 1991 vıhnda"C-
hevab'er des Arts et des
Lettres" (Sanat ve Edebiyat
Şövalyesi) unvanıru kazandı.
Fransız fılm yönetmeni
Claude Chabrol, Cook'un
"How The Dead Live" adlı
romanını sinemaya aktardı.
Son yıllarda, özelbkle de
"Hidden Files" adını taşıyan
yaşamöyküsünün yayımlan-
masından sonra İngiltere'de
ünü yayılan yazar.
yapıtlannın kendi ülkesinde
daha çok tamnmaya
başlaması karşısındaki
sevincini dile getirmişti.
Yazann, ilk kitabı 1962 yılın-
da yayımlanan ve kendi dene-
yimlerinden yola çıkarak,
orta sınıf bir aileden geldiği
için isyan eden ve gangsterler
için çahşmaya başlayan genç
bir adamın öyküsünü
anlattığı "The Crust on His
Uppers"di.
Romanlannız ve
Ansiklopedileriniz
yerinizden alınır.
Tel:5540804