Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 16AĞUSTOS1994SAU
HABERLER
Karakaş'ın
SUSERsopusu
•ANKARA(AA)-SHP
İstanbul Milletvekili ve Grup
Başkanvekili Ercan Karakaş,
Içişleri Bakanı Nahit
Menteşe'den, İstanbul
Büyükşehir Belediyesi Su
ServisiAŞ'nin(SUSER),
bakanlıktan gelen bir yazı
üzerine kapatıldığı iddiasının
doğru olup olmddığmı sordu.
Karakaş, lçişleri Bakanı Nahit
Menteşe'nin cevaplandırması
istemiyleTBMM
BaşkanlığVna sunduğu soru
önergesinde, SUSER'in
kapatılarak işçilerin ve
sendikasının da vurguladığı
gibi, İstanbul Büyükşehir
Betediyesi'nin, 1988'den bu
yana hızmet veren SUSER'i
kapatmak istemesinin
tamamen siyasi nedenlere
dayandığını savundu.
Gecekonduda
yaşam projesî
• İSTANBUL (AA)-
Gaziosmanpaşa'ya bağlı
Gazi ve Zübeyde Hanım
mahallelennde. UNICEF ve
hükümet işbirliği ile
yürütülmekte olan
"Gecekonduiarda Sağlıklı
Yaşam Projesi" ile ilgili
lanıtım toplantısı dün.
İstanbul Valiliği'ndeyapıldı.
İstanbul Valisi Hayri
Kozakçıoğlu, projenin
amacınj "bölgedeki hizmet
noksanlıklannı gidermek,
mevcut hizmetleri daha iyi
hale getirmek ve bölge
insanının ekonomik açıdan
kalkınmasını sağlamak"
olaraközetledi. UNICEF
Temsilcisi Claudio
Sepulveda da, "Türk
hükümeti ile UNICEF'in
1991-1996yıllannı kapsayan
28 projeyi ortaklaşa
gerçekleştireceklerini"
sövledi.
Zonguldak,
ocaklarına
sahip çıktı
•ZONGULDAK
(Cumhııriyet)- Hükümetin,
Türkiye Taşkömürleri
Kurumu'na bağlı Kozlu,
Bartın ve Amasra
işletmelerini kapatma
karanna tepkiler sürüyor.
Genel Maden-İş Başkan
Yardıması Selahattin
Ataman, '"Zonguldak
halkı ocaklara sahip
çıktığını ve mücadeleye hazır
olduğunu göstermiştir" dedi.
Ocaklan kapatma karannın
değerlendirilmesi için yapılan
toplantıda. kapatma
karanna karşı birlik
gösterildi.
TRT, itiraz
yolu arıyor
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-TRT.Mesut
Yılmaz'ın cevap hakkı
kullanıp kullanmayacağı
konusunda alacağı tavır için
mahkeme karannı bekliyor.
Konuyla ilgili Cumhuriyet'e
bilgi veren TRT yetkilileri,
karann henüz kendilerine
ulaşmadığını, ancak
iletildikten sonra incelenerek
TRT Kanunu açısından
değerlendirileeeğini
bildirdiler. "TRT'nin de
itirazyolu açılabilir"
görüşünü savunan yetkililer,
TRT Kanunu'nun 27.
maddesinin buna imkan
verdiğini kaydettiler.
BuaradaTRTHaber
Merkezi, arşivinden 14
temmuz gününe ait bantlan
ve bantlann metne
haarlanmışdokümanını
haarlayarak Hukuk
Müşavirliği'ne gönderdi.
Karayalçın
•ANKARA (ANKA) - SHP
Genel Başkanı, Ba'şbakan
Yardımcısı Murat
Karayalçın, örgütten destek
alarak sonuçlandırdığı küçük
kurultayın hemen ardından
28 ili kapsayan biryurt
gezisine çıkarak örgüte, erken
seçim için start verecek.
Murat Karayalçın ilk olarak
Nevşehir'de Haabektaş
şenliklenne katılacak. daha
sonra Kayseri'ye geçerek
burada örgütle birtoplantı
yapacak. SHP lideri, daha
sonra 18 ağustosta Sakarya,
Bolu ve Düzce'yi kapsayan
geziyeçıkacak. 30 ağustosta
Afyon'a giderek Zafer
Bayramı kutlamalanna
katılacak.
PKK'nin 10. eylem yılı nedeniyle saldın kampanyası başlatacağı bölgede kritik hafta
Güneydoğu'yaözelpaketANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Ekonomik sorunlan, 5 Nisan istikrar
önlemleriyle katmerleşen Güneydoğu'-
da, kritik haftaya girildi. PKK'nin, ey-
lemlere başlamasının 10. yılı nedeniyle,
yeni bir saldın kampanyası başlatacağı-
nı açıklamasına karşın, Başbakan Tan-
su ÇUler Güneydoğu'ya çıkarma yap-
maya hazırlanıyor. Çiller'in, "daha ÖDce
açtiğı", ancak uygulama fırsatı bulama-
dığı Güneydoğu paketini, bu hafta yeni-
den açması bekleniyor.
DYP-SHP koalisyon hükümeti pro-
tokolünde yer alan, ancak bugüne ka-
dar yaşama geçirilmeyen ekonomik pa-
ketin zaman gecirilmeden devreye so-
kulması gerektiğini belirten Diyarbakır
Ticaret ve Sanayi Odası Başkanvekili
Şeyhmuz Diken. "Bölgede ticari yaşam
durma noktasuıa geüniştir. Daha önce
terör bittikten sonra yatırnnı savunan hü-
kümette, son dönemde politika değişikli-
ği dikkati çekivor. Bu politikanın kabcı
olması tek dileğunizdir" dedi.
15 Ağustos 1984'te Eruh ve Şemdinli
baskınlanyla dünya kamuoyuna adını
duyuran PKK'nin eylemlere başlaması-
• Güneydoğu, Başbakan Tansu Çiller'i bekliyor. Ekonomik
yaşamın durma noktasına geldiği Güneydoğu'da, Başbakan
Çiller'in önümüzdeki günlerdegerçekleştireceği gezide, bölgeyle
ilgili alınan ekonomik kararlan açıklayacağı bildirildi.
run 10 yılında, girişebileceği olası t>as-
kınlan önlemek için Doğu ve Güney-
doğu'da olağanüstü güvenlik önlemleri
alındı. Jandarma ve Emniyet'te izinler
kaldınlırken kentlerin giriş ve çıkışlann-
da kontroller sıklaştınldı. PKK terör
örgütünün smır karakollanna yönelik
olası baskını önlemek için İran, Irak ve
Suriye sınınndaki güvenlik birimleri
"dikkatü olmalan" yönünde uyanldı-
lar.
Bölgede 10 yıldır giderek ürmanan
şiddet eylemleri sonucu, bügüne kadar
asker. polis, sivil yurttaş, terörist ve ko-
rucu olmak üzere 13 bini aşkın insanın
yaşamını yitirdiği bildirildi.
Terörist sayısı 15 binle ifade edilen
PKK, 1990'a kadar genelde küçük çaplı
vur-kaç eylemleri düzenledi. Örgüt,
1990'dan sonra strateji değjştirdi. Otori-
te boşluğundan da yararlanarak Kuzey
Irak'a yerleşti. Büyük karakol baskınla-
n gerçekleştiren örgüt, korucu ailelerine
yönelik terör uygulamaya başladı.
1990'dan sonra, olaylann giderek tır-
mandığı ve Güneydoğu'da kitlesel ey-
lemlerin başladığı dikkati çekti. Kepenk
kapatma ve toplu yürüyüş olaylannda
büyük bir tırmanma gözJendi.
Ekonomik paket
PKK'nin, Avrupa'daki yetkililerinin,
bu haftayı "eylem haftası" olarak ta-
nımlamalanna karşın, Başbakan Tansu
Çiller'in önümüzdeki günlerde bölgeye
yapacağı gezide, "terörün önlenmesi"
için alınan ekonomik önlemleri açıkla-
yacağı bildirildi. DYP-SHP koalisyon
hükümeti protokolünde yeralan, ancak
bügüne kadar devreye sokulmayan böl-
ge ile ilgili ekonomik paketin. Çiller'in
düzenleyeceği geziyle birlikte yaşama
geçirileceği bildirildi.
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası
Başkanvekili Şeyhmuz Diken, bölgeyle
ilgili bugüne kadar ortaya atılan ekono-
mik paketlerin bir türlü devreye sokul-
madığını belirterek şunlan söyledi:
"Bugüne kadar yapdan vaaüerin hiç-
biri yaşama gecirilmedi. Hep başka ba-
hara bırakıldı. Bölgede ticaret yapan in-
sanlar ve aydınlar olarak istediğimiz hü-
kûmetin yapacağı bu gezinin de vaatlerle
sınıriı kalmamasıdır. Ekonomik paket
hemen yaşama geçirilmelidir. Şimdiye
kadar her şey terörün bitirilmesine en-
deksiiydi. Genelkurmav Başkam'ıun
emekliliğinin gündeme geldiği birdönem-
de, artık, bölgeye ekonomik müdahale-
nin de bir zorunluluk haline geldiğini gör-
mek gerekir. Hükümetin bölgeyle ilgili
politikasında ufak da olsa değişikliğe git-
riği görülüyor. Bunun sinyalleri de toplu
konutla ilgili girişimle başlatddı. Günlük
yaşamda bu yumuşamanın ve esnekliğin
örneklerini görmek de mümkün oluyor.
Bu esneklik ve politika değişikliği ekono-
mik paketle desteklenmelidir."
Işsizlikve
açlıkveremi
gerigetirdî
ERGÜNAKSOY
ANKARA - Türkiye'de her 10 bin kişiden
35'inin verem hastası olmasına karşın,
Güneydoğu'da bu sayının 75 olduğu
bildirildi. Diyarbakır Verem Savaş
Derneği Başkanı Mahmut Ortakaya,
bölgede işsizlik nedeniyle yaşanan
yoksulluğun. bulaşıcı hastalıklann
artmasında önemli rol oynadığını söyledi.
Doğu ve Güneydoğu'da her yıl giderek
artan bulaşıcı hastalıklara verem de
eklendi. Bölgede tifo, burusella. kızamık,
kızıl, hepatit. sıtma ve dizanterili hasta
sayısının yanı sıra verem mikrobu taşıyan
hasta sayısında da büyük bir artış
kaydedildiği bildirildi. Diyarbakır Verem
Savaş Derneği Başkanı Dr. Mahmut
Ortakaya, verem mikrobunun yayılması
için bölgede her türlü "nesnel koşûhuT
bulunduğunu belirtti. Ortakaya, sözlerinı
şöyle sürdürdü: "Büyük bir işsizlik
yaşamyor. Ajryapı hizmetleri vok denilecek
kadar azdır. İnsanlar ivi beslenemivor, her
gün aynı şeyleri .vemek zorunda kaİıyor. En
önemlisi bir evde 10-15 kişi birden yaşıyor.
Birinin hastalanması veremi yayıyor".
24terörist öldürüldü, 3 güvenlik görevlisi şehit. Şırnak veİdil'de 'PKK'yi telin' mitingi yapıldı
PKKtideriApo,BBOdeateşkesönentiADANA (Cumhuriyet Güney
İlleri Bürosu) - Hakkari, Diyar-
bakır ve Gaziantep'de güvenlik
güçlerince düzenlenen operas-
yonlarda toplam 24 terörist öl-
dürüldü. Gaziantep"te, güven-
lik kuvvetleriyle çatışmaya gi-
ren teröristlerden 11 'i öldürül-
dü. biri de sağ yakalandı. Ada-
na'da polis otosu otomatik si-
lahla tarandı, 3 polis memuru
yaralandı. Muş'ta teröristlerce
20 gün önce kaçınlan ve arala-
nnda bir köy muhtannın da
bulunduğu 6 kişi serbest bıra-
kıldı. Şırnak ve İdil'de "PKK'yi
telin" mitingi yapıldı. BBC'nin,
terör örgütü PKK'nin lideri
Abdullah Öcalan'Ia (Apo) yap-
tığı söyleşide, Apo'nun ateşkes
önerdiği bildirildi.
Olağanüstü Hal Bölge Vali-
liği'nden yapılan açıklamaya
göre, Hakkari'nin Şemdinli il-
çesi kırsal kesiminde İran sını-
• Adana'da polis otosu tarandı, 3 polis yaralandı. Muş'ta teröristlerce 20 gün
önce kaçınlan ve aralannda bir köy muhtannın da bulunduğu 6 kişi
serbest bırakıldı.
nndan Türkiye'ye eylem yap-
mak üzere geldikleri belirlenen
bir grup teröristle güvenlik kuv-
vetleri arasında çıkan çatışma-
da 11 teröristin öldürüldüğü. 3
güvenlik görevlisinin de şehit
olduğu bildirildi. Diyarbakır'ın
Bağlar semtinde de teröristlerin
banndığı bir eve baskın düzen-
leyen güvenlik güçlerinin "tes-
lim ol" çağnsına ateş açarak
karşılık veren 2 teröristin öldü-
rüldüğü kaydedildi.
Gaziantep Vaüliği'nden veri-
len bilgjye göre, İslahiye ve kilis
ilçelerinde köy koruculanrun,
öncekı gece şüpheli ıki kişi gör-
meleri üzerine dün bölgede dü-
zenlenen operasyonlarda. gü-
venlik kuvvetlerinin 'teslim ol'
çağnsına uymayan teröristler-
den 11 'i öldürüldü, biri de sağ
yakalandı. Operasyonlar sürdü-
rülüyor. Sağ yakalanan teröris-
tin Suriye uyruklu olduğu bildi-
rildi.
Adana'da önceki gece Emi-
nağa Caddesi'nde 02.40 sırala-
nnda devriye görevi yapan po-
lis otosuna kimliği henüz belir-
siz kişilerce otomatik silahlarla
ateş açıldı. Olayda komiser yar-
dıması Muhterem Çakır üe
Celal Kıuç ve Refık Ancı adlı
polis memurlan yaralandı.
Yaralanan polis memurla-
n, Çukurova Üniversitesi
Balcalı Hastanesi'nde tedavi al-
tına alındı. Adana'da Güney-
doğululann yoğun olarak yaşa-
dıklan Barbaros, 19 Mayıs,
Dağlıoğlu, Denizli, Gülbahçe-
si. Yenibey mahallelennde bazı
esnafm kepenk kapattığı görül-
dü. PKK'nin silahlı eyleme baş-
ladığı 15 ağustos gününün yıl-
dönümü nedeniyle dün bölgede
eylem beklenirİcen Şımak ve
İdil'de ayn ayn düzenlenen ve
çoğunluğunu köy koruculan ile
ailelerinin oluşturduğu 6 bine
yakın kişi, PKK'yi telin mitingi
yaptı. Miting ve yürüyüşe katı-
lanlar. PKK ile Apo aleyhine
slogan attılar.
Muş merkeze bağlı Akkonak
ve Aligedik köyleri arasında te-
röristler tarafından kaçınlan
Alagedik Köyü Muhtan Nec-
mettin Çeük ile Nurettin Sevinç,
Mecit Sevinç. Behcet Deniz,
Kadri Erdoğan ve Mehmet Biçi-
ci adlı vurttaşlar dün sabah
aynı bölgede serbest bırakıldı-
lar. Kaçmlanlar, teröristlerin
kendilerini gözleri bağlı olarak
dağlarda gezdirdiklerini ve çe-
şitli tehditlerde bulunduklannı
belirttiler.
BBC - Apo röportajı
BBC, PKKnin sılahL eylem-
lere başladığı I5ağustosun 10.
yıldönümünde Abdullah Öca-
lan'Ia yaptığı röportajda Öca-
lan'ın, siyasi çözümün ve umut
diye bağlanan askeri çözümün
bir anlamda kilitlendiğini, bir
denge durumuna ulaştığını öne
sürdü.
BBC, Öcalan'ın, röportajda,
halklann mutlaka bir siyasi çö-
züm istediğini kaydederek an-
lamsız ve dengelenmiş savaşı
bir ateşkesle karşılayabilmenin
daha gerçekçi olacağını söyledi-
ğini bildirdi.
GONDUZ GOZUYLE
MELİH CEVPET ANDAY
Şeriatalar İktidar ım Ofchı?
Ankara DGM Başsavcısı'nın Sıvas olayları dolayısiyle
Aziz Nesin'i tahrikçilikle suçlaması ve idam istemiyle
mahkemeye vermesi beni derin bir karamsarlığa sürük-
ledi ve inanıyorum ki bu demeç, Madımak Oteli'nde 37
aydınımızı ve sanatçımızı dumanla boğarak öldürenle-
rin yüreğine su serpmiştir; öyle ya "Madem tahrik öğesi
kabul edildi, bizim cezamız hafifleyecek" diye düşüne-
ceklerdir.
DGM Başsavcısı böyle davranmakla yobazı suça yü-
reklendirmektedir.
Aziz Nesin, ne yapmış, ne demiş de Sıvaslı yobazlar
tahrik olunmuş?
Bu sorunun yanıtını bilmiyorum.
Bildiğim şu ki, laik bir düşünürün her sözû'nü, yobaz
"katli vaciptir"fetvasına neden olarak gösterebilir.
Düşünce özgürlüğü için bundan daha büyük bir tehli-
ke yoktur.
Benim neyi söyleyip neyi söyleyemeyeceğimi, demek
şeriatçı belirleyecektir.
Şeriatçının devlet olduğunda yapacağı bu değil mi?
DGM Başsavcısı'nın amacı nedir?
"Tahrik var" gerekçesi, şimdi aklımızdan geçmeyen
nice korkunç olaya neden olabilir?
Aziz Nesin ne demiş, kitap imzalarken bir gün, soru
üzerine, tanrıtanımaz olduğunu mu söylemiş?
Ankara DGM Başsavcısı bu demecı verdiği gün gaze-
temizde yabancı kaynaklı bir haber yer alıyordu: "Ingil-
tere'de Batı Sussex bölgesinde bulunan Aziz Mark Kili-
sesi papazı Anthony Freeman, Tann'ya inanmadığı için
görevinden alındı" diye başlayan haberin arkasını bir-
likte okuyalım:
"The Times gazetesinde yer alan habere göre, 12 ay
önce yayımladığı God With Us' (Tann Bizimle) adlı kita-
bında 'Tann diye hiçbir şey yok. Varsa bile biz hakkında
bir şey bilmiyoruz' diye yazan Freeman'a 12 aylık dü-
şünme süresi tanınmıştı.
Genç papazlann eğitiminden sorumlu olan Free-
man a tanınan 12 aylık süre geçende tamamlandı ve dü-
şüncelerinde bir değişiklik olmadığını gören Piskopos
Dr. Kemp, Kilise'nin kapılannı bir daha açılmamak üze-
re Freeman a kapadı."
Ama Sussex'te ayaklanma yok, papaza kızıp sanatçı,
aydın öldüren yok. Freeman'ı "tahrikçidir" diye idam is-
temiyle mahkemeye veren savcı yok.
Papazı işinden atmaları doğrudur elbet, Tanrı'ya yal-
varmak için kiliseye gelenlere "Tann yok"diyen bir pa-
paz elbette görevinde tutulamazdı.
Ama Aziz Nesin papaz da değil, imam da değil, onun
hiçbir tapınakta görevi yok. Olsaydı işinden çıkarırdınız.
Size ne onun düşüncelerinden, istediği gibi düşünür,
konuşur, size ne!
Bundan on beş yirmi yıl önce bir imam, beş yaşında
bir kız çocuğuna tecavüzden istanbul'da mahkemeye
verilmişti ve şöyle savunmuştu kendisini, hiç unutmam:
"Bu kız beni tahrik etti, onun ruhunda şeytan var."
Şeytana inanıyorsanız bu adamı en azından ciddiye
almak zorundasınızdır. Şeytana inandığınız ise, onu
Mekke'de taşlamanızdan belli.
Aziz Nesin'in sanık olarak mahkemeye gönderilece-
ğine inanmak istemiyorum.
Bu olay, burada da kalsa, utanılacak bir olaydır ve sa-
nıyorumibret olarak tarihegeçecektir.
ŞENLİĞİN AÇILIŞEVI YAPACAK
Demirel, Haabektaş'ta
laikliği anlatacak
• Bugün başlayacak Haabektaş Şenliği'nin açılışını
yapacak olan Cumhurbaşkaru'nın, laiklik veçeşitli
mezheplerin hoşgörü içinde bir arada yaşaması gerektiği
üzerine önemli açıklamalarda bulunması bekJeniyor.
Demirel, şenliklere katılan ilk cumhurbaşkanı olacak.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Haabektaş Şenlikleri'-
ne kaülan ilk Cumhurbaşkanı
olacak Süleyman Demirel'in,
bugün şenlikte yapacağı ko-
nuşmada, laiklik ve çeşitü mez-
heplerin hoşgörü içinde bir
arada yaşaması üzerine önemli
bir çıkış yapması bekleniyor.
37 kişinin yakıldığı Sıvas'-
taki Pir Sultan Abdal Şenliği
ilgililerine yönelik olarak An-
kara Devlet Güvenlik Mahke-
mesi tarafından suçlamalann
yapıldıgı bir dönemde, Demi-
rel'in bir Alevi şenliğine katıl-
ma karannj değiştirmemesi-
nin, "banş ve hoşgörü" mesajı
taşıdığı bildirildi. Demirerin
yaklaşık 20 gündür, Haabek-
taş'ta yapacağı konuşma için
hazırlandığı belirtiliyor.
Demirel'in, Başbakan Tan-
su ÇUler ve MHP Genel Baş-
kanı AlparsJan Türkeş'in de
yer alâcağı Yozgat'taki bugün-
kü temel atma törenlerine ka-
tılmaktan son anda vazgeçme-
sidedikkat çekti. Cumhur-
başkanlığı, birkaç saat sonra
geçtiğı faksta ise gezinin Yoz-
gat bölümünün iptal edildiğini
bildirdi.
Demirel'in, Yozgat gezisini
iptal ettiği haberinin, Çiller ve
Türkeş'Ie aynı yerde bulun-
maktan rahatsızlık duydugu
şeklinde yorumlanmasının ar-
dından, Cumhurbaşkanlığı
ikinci bir açıklama yapma ge-
reği duydu. Cumhurbaşkanlığı
Basın Merkezi'nin açıklama-
sında. "Cumhurbaşkanı Sayın
Süleyman Demirel, 16 Ağustos
1994 salı giinû saat 17.00'de İs-
tanbul Maslak Kasırlan'nda
Ürdün Veliaht Prensi Sayın Al
Hassan bin TallaTı kabul ede-
ceklerdir. Sayın Cumhurbaş-
kanı'mn aynı gün yapacaklan
Hacıbektaş ve Yozgat'ı kapsa-
yan gezinin Yozgat bölümü bu
sebepden dolayı iptal edilnûş-
tir"dendı.
Nasır'ın milliyetçiliği Müslüman Kardeşler'i bitirdi
Jaber'e göre, Nasır'n köktendincfliğe vurdu-
ğu darbede en önemli siahlanndan biri, dn,
pofitikadan temizfcmesrydL
ORAL ÇALIŞLAR
Beyrut asıllı Paris Üniversitesi öğretim üye-
si Salah Jaber'le köktendinciliğin geleceği
üzerine konuşmamızı sürdürüyoruz. Jaber,
dünkü bölümde köktendinciliğin geçici ve
konjonktürel bir olgu olduğuna dikkat çek-
miş ve bu konuda 1920'li yıllarda Mısır'da or-
taya çıkan ve bütün İslam dünyasını etkileyen
Müslüman Kardeşler Örgütü'nün tarihi serü-
venını anlatmıştı. 1952 yılında Mısır krallığı-
nın bir askeri darbe ile devrilmesiyle iktidan
ele geçiren Nasır'ın milliyetçi politikalannın
Müslüman Kardeşler Örgütü'nün varlık ne-
denini ortadan kaldırdığını belirtmişti. Jaber,
Nasır'ın köktendiciliğe nasıl darbe vurduğu-
nu şöyle anlattı:
Nasır, Mısır'ın feodal köklerini ortadan
kaldırmaya yönelik girişimlerde bulundu. Gi-
derek sosyal adaletsizliğe karşı bir politika ge-
liştirdi ve orada radikalleşerek bir süre sonra
yabana özel sektörün büyük çoğunluğunu
devletleştirdi, hatta Mısır özel sektörünün
önemli bir kısmını da devletleştirmeye yönel-
di. Nasır'ın programında bütün bu sosyal
adalet teması. yeniden kazanılması gereken
ulusal kimlik temalan ağırlıklı olarak yer alı-
yordu.
Nasır, kısa sürede köktendinci hareket olan
Müslüman Kardeşler'le çatışmaya yöneldi.
1954'te Nasır'a karşı girişilen suikast teşebbü-
sünden sonra ipler tamamen koptu ve Müslü-
man Kardeşler Örgütü baskı altına alındı.
Ama Nasır hareketi. bu çatışmaya girerken
doğrudan dine cephe almadı. Dinle çatışma-
ya girmedi. Atatürk'ten farkı da burada. Bir
kere Nasır'ın kendisi Müslümandı. Daha
ılımlı bir tür laiklik uyguladı. Dinle devlet işle-
rini gerçekten birbirinden ayırdı. Dine ait
alanı dine bıraktı, dini politikadan temizledi.
Tabii bu tür yaklaşım farklannın olmasının
nedenleri vardı. İnanç farklılıklannuı ötesin-
de, bu farklılığın tarihi nedenleri de var. Ata-
türk'ün devirdiği. tamamen teokratik bir sul-
tanlıktı, ona karşı bir mücadelesi söz konu-
suydu. Ama Mısır'daki krallıkta öyle bir nite-
lik yoktu, tam tersine köktendinci hareketin
de yıkmaya çalışüğı bir rejim söz konusuydu.
Bu anlamda bir taktik farklılıktan söz edilebi-
lir.
Nasır dönemi boyunca Müslüman Kardeş-
ler Örgütü ciddi bir zayıflama sürecine girdi.
Yalnızca Mısır'da değil, bütün bölgede açık
bir şekilde gerileyecekti. Nasır'la birlikte çok
daha inandıncı bir önderlik ortaya çıkmıştı.
O dönemde ilerici Arap milliyetçiliği dönemi-
ne girildi. Müslüman Kardeşler'in gerilemesi
baskıdan kaynaklanmadı. onun da etkisi
oldu, ancak esas gerileme nedeni baskı değil-
di. Kendi alanlannı Nasıralığa kaptırdılar.
6O'lı yıllann sonunda, sembolik olarak
Arap ordulannın 1967'de İsrail'e yenilmesine
ve Nastr'ın ölümüne sebep olan gelişme. bü-
tün bölgede Arap milliyetçiliğinin sonunun
geldiğinin de işaretiydi. Arap milliyetçiliği ye-
nilgiye uğrayarak, fıyaskoyla sona erdi. Bu
dönem böylece kapanmış oldu. 1970'lerden
sonra. dünya ekonomisinin krizi ve hızlı kent-
leşmenin getirdiği sorunlar, sosyal ve ekono-
mik krizin dünya capında derinleşmesine ne-
den oldu.
Solda o ana kadar ülkeyi yönetmiş olan ön-
derliklerin iflası yaşanmıştı. Özellikle solda
ona alternatif olabilecek başka önderlikler de
çıkmadf. Bu tablo, köktendinci hareketin ye-
niden yükselişe geçmesinin koşullannı ya-
rattı.
Bugün Mısır'da temel soru: Köktendinci
hareket, Nasırcı hareketin çözmeyi başara-
madığı sorunlan çözebilecek mi? Buna yete-
cek kapasiteye sahip mi? Soru bu. Böyle bir
şeyi başarabileceklerine ben inanmıyorum.
Bunlann Nasıralann ekonomik programla-
nna benzeyen bir programlan da yok. Eko-
nomik alternatifleri deyok.
Ya şimdiye kadar işgal ettikleri alanı işgal
etmeye devam edecekler, dolayısıyla o anlam-
da politika yapmaya çalışacaklar ve kısa süre-
de sınırlanna ulaşacaklar. Çünkü sorunlan
çözmeye yetecek bir programlan, bir temel
yaklaşımlan yok. Nasırcı hareketten daha
başanlı olmalan için bir sebep yok. Çünkü
benim inancım o ki, ülkenin sorunlan o kadar
ağır, o kadar vahim ki, çözülmesi zaten çok
zor, bunlann ise çözme şanslan hiç yok. Veya
o alandan uzaklaşacaklar. var olan yapılarla
uzlaşmaya gidecekler, ozaman da onlann bu-
lunduğu alanı başkalan işgal edecek. O bay-
rağı^ başkalan alacak.
- İran ve Libya'da buıtlar uzun sayılacak bir
dönemden beri İslamcılar iktidardalar, bunla-
nn iktidan kaybetmelerini gösterecek bir işa-
ret de görünmüyor. Bunu nasıl yorumlayaca-
ğız?
SALAH JABER - Libya'daki rejim kök-
tendinci bir rejim olarak nitelenemez. Onu
herhangi bir kategoriye sokmak da zor. Libya
I970'ten bu yana kendi tarihi içinde birçok
kereler radikal değişikliklere uğramjş bir re-
jim. Söylemini giderek radikalleştirdı ve sol
bir söylem kullanmaya başladı. Kaddafı, bir
dönem dini reforrne etmeye kalktı ve kökten-
dincileri çıldırttı. Özellikle kadın meselesinde
köktendincilerin kavramlanna uymayan bir
çok şey yaptı. Kadınlann askerlik yapması,
kendi yakın korumalannın kadınlardan oluş-
ması gibi köktendincilere hiç uygun olmayan
şeyler yaptı. Libya'daki özel sektörü tama-
men yok etti. Libya rejimi kendine özgü bir
rejim. Bir dönem Nasıralığı en uç noktalara
kadar götürdü.
SÜRECEK