05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 AĞUSTOS1994 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Saglık Bakanlıgı ve SSK'ye suç duyurusu • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - İzmır Tabip Odası, Dr. Meral Karaman'la Sağhk Bakanhğı ve SSK Genel Müdürlüğü yetkilileri hakkında görevi kötüye kullanma ve evrakta sahtekarlık yapmaktan Cumhuriyet SavcılığYna suç duyurusunda bulundu. Bunun yanı sıra Bahariye Sağhk Ocağı'nda görevli olduğusürede Belçika'da ihtisasa başladığı savlanan ve daha sonra SSK Tepecik Hastanesi'ne asistan olarak aıanan Karaman'ın atamasının iptalı ıçin de dava açıldı. Kamu araçlarına polis denetimi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çiller.TaşıtYasaa hükümleri ve yayımlanan genelgelere karşm, kamu araçlannı amaç dışı kullananlar hakkında yasal takibat yapılmadığının anlaşıldığını belirterek Emniyet Genel Müdürlüğu ve trafık birimlerinin araç kullanımını denetleyeceklerini bildirdi. Matkap'tan uyarı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Çalışma ve Sosyal Güvenhk Bakanı Nihat Matkap, dün düzenlediği basın toplanüsında, Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) hastanelerini yöneten başhekimlere, "Her an haslanenize baskın yapabilirim" uyansında bulundu. Matkap, "Yurttaşı hor gören, kötü muamele yapan hiç kimseyi afTetmem" dedi. Dört gazeteci gözaltında • Istanbul Haber Servisi- özgür Ülke Gazetesı'nin Ağn Bürosu'nun polisler tarafından basıldığı ve muhabirler Nevzat Bulut, Mustafa Aladağ, Safyettin Tepe. Berivan Kutlay'ın gözalüna alındığı bıldinldı. Ote yandan ÇağUayan Kültür ve Dayanışma Demeğj'nden yapılan açıklamada ise 9 ağustos günü derneğe gelen polislerin ıki kişiyi gözalüna aldığı bildirildi. Battaniyenin içinde boğutdu • İSTANBUUAA)- Halkah,MehmetAkif Mahallesi, Inönü Caddesi'ndeki bir evde meydana gelen olayda, çeyiz sandığının üzehndeki battaniyeler, yer yatağında uyumaİcta olan l yaşındaki Mehmet Şenol'un üstûne düştü. Evde kimsenin bulunmadığı bir sırada yaşanan olayda. minik Mehmet boğularak öldü. Efe, birfiğine teslimoldu • BALIKESİR(AA)-8. Cumhurbaşkanı Turgut özal'ın oğlu Efe Özal, vatani görevini yapmak üzere, Bahkesirdeki Ordudonatım ve Er Eğıtim Merkezi Komutanhğı'na teslim oldu. Dün sabah annesi Semra özal, eşi Zeyflep ve ablası Zeynep Güngör ile birlikte birhğine gelerek, askerlik görevine başladı. Eve kilitlenen iki çocuk yandı • tstanbul Haber Servisi- Küçükköy'de dün akşam saatlerinde bir evde çıkan yangında, iki çocuk dumandan zehirlenerek hayatını kaybetti. Îlhan-Hatice Üstünsoy çiftinin evde kilitli bıraktıklan çocukJan 4.5 yaşındaki Mesut ve 2.5 yaşındaki Hanife Üstünsoy kibretle oynarken yangın çıktı. Yangın sırasında dumandan zehirlenen çocuklar yaşamlannı yitirdiler. Öğpetmen atamaları • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Millı Eğıtim Bakanhğı'nın öğretmen alımı için açüğı 20 bin öğretmen kadrosuna başvuran 28 bin 757 öğretmen adayının ataması, 26 ağustosta bilgisayar kurasıyla gerçekleştirilecek. 43 branşta gerçekleştirilecek öğretmen ahmlannda, Hbranşa kontenjanın altında başvuru yapıhrken Japonca branşına başvuruda bulunan olmadı. Sağhkrefortnusilbaştan Bakan Kazım Dinç, Yıldınm Aktuna döneminde hazırlanan sağhk reformunun, ülkenin genel idari, ekonomik yapısıyla uyumlu olmadığı için yeniden ele alındığını söyledi Sağhk Bakanı Kaznn Dinç, sağhk sek- törünün yetersizlik ve olumsuzluklar içinde bulunduğunu itiraf ederek "Yd- lann ihmaüyle günümüze uiaşan bütçe yetersiziiğinin kaçuuunaz sonucu olarak gıglıktalti son tablo ortaya çıkmıştır" dedi. Kahcı cözümler için 'Vevizyon" başlatükJannı belirten Dinç, "Sağhk sektöründe yapılması öngörülen reform- lar ile yeni düzenlemelerin, ülkenin genel, idari, ekonomik ve mali gelişıne perspek- tifine uyumlu olarak ele ahnmanuş oMu- ğu ortaya çıkmıştır" şeklinde konuştu. Gazetemizın tiım boyutlanyla ele ala- rak incelediği "sağhk dosyası" ile ilgili olarak görüşlerini açıklayan Sağhk Ba- kanı Kazım Dinç, köklü reform çahş- malan içinde olduklannı açıkladı. Dinç'in sorulanmıza yanıtlan şöyle: - Sağlık Reformu çahsmalan hangi aşamada bulunuyor? DİNÇ - Bunlar sırasıyla öncelikli ola- rakfinansmanreformu, yani ulusal sağ- hk sigortası kurulması, otonom hastane yönetimi, bölge il sağhk idareleri kurul- ması, Sağhk Bakanhğı'nın reorganizas- yonu ve rolünün yeniden düzenlenmesi- ni sağlayacak hizrnet sunumu reformu- dur. Aynca aile hekimliği sisteminin ku- ruhnası ve mevcut birinci basamak pratisyen hekim maaşları |tlznwn l İPTHIKYM sağhk hizmeüerirun güçlendirilmesi için insangücü istihdamı, eğitimi ve yetişti- rilmesindereformolarak nitelenecek te- mel sağhk hizmetlerindeki çahşmalar- dır. • Eski Sağhk Bakanı Yıldınm Ak- tuna'nın döneminde bu çahşnıalarm I993 Mayıs a>ı içinde jasalaşması bekleni- yordu. Ancak böyle ounadı... DİNÇ - 1993 ortalannda tamamlan- mış olan kanun taslaklan ile şekil veri- len sağhk reformu düzenlemeleri, ana hatlan aynı kahnak suretiyle revize edil- me ihtıyacı gösterdi. Sağhk sektöründe yapılması öngöriilen reformlann ve ye- ni düzenlemelerin, ülkenin genel, idari, ekonomik ve mali gelişme perspektifîne uyumlu olarak ele alınmanuş olduğu ortaya çıkmıştır. Uygulamaya konması hahnde ülkemizdeki genel reform ve iyi- leştirme trendine ters düşecek ve sadece sağhk sektörü açısından yaklaşımlan içeren, dar ve genel yapıyla uyumlu ol- mayan bir sistemin risklerini de berabe- rinde getireceği değerlendirmesi yapıl- mıştır. Model, ana hatlanyla uygun olmakla birlikte, hazırlanan kanun taslaklan, bu olumsuz özellikleriyle dikkati çekmek- tedir. Hazırlanan kanun taslaklanndaki birçok yeni düzenleme, sektörün uzun vadede birtakım sorunlanna çare geti- rebilecek olmakla birlikte, mevcut ana- yasal, hukuki ve idari düzenlemelerde öngöriilen genel idari reformlarla ters düşmektedir. - Sağlık personenmn ekonomik yönden ciddi olarak sorunları olduğu bUiniyor. Bu konuda hangi çalışmalar yürütüiü- yor? DİNÇ - Sağhk hizmetlerinin sunul- masında en önemli unsur yeterli sayı ve nıtelikte ınsangücüdür. Bıfhedenle baş- ta hekimlerimiz ohnak üzere, tüm sağhk çahşanlannın mah ve özlük haklannın iyileştirilmesi amacıyla, bakanlığımızca mevzuat değişikliğı çahşmalan yapılmış ve bu çahşmalanmız sonucunda çeşitlı iyileştirmeler sağlanmıştır. Mevcut büt- çe paralelinde yapılan bu iyileştirmeler, ileride daha da iyi bir zemine oturtulabi- lir. - İlaç fiyarlarının ulaştıgı rakamlann vatandaşuı alun gücünü çoktan aşttğı bi- liniyor... DİNÇ - Türkiye'de ruhsath ilaçlann fıyatlan 28.12.1984 günlü 84/8854 sayılı Bakanlar Kurulu Karan ile buna ihşkin tebliğ hükümleri doğrultusunda belir- lenmektedir. İlaç üretıcisi veya ıthalatçı- sı fırmalar, smai maliyetlerinde meyda- na gelen artışlan belgelendirmektedir. Yeni fıyat taleplerinde maliyetler ile ilgı- li gerekli dokümanlar incelenmekte, ba- kanlığımızca uygun görüldüğü takdirde ilaçlann fiyatı, arttınlmış fıyatlarla pi- yasaya arz edihnektedir. Ancak Türki- ye'de üretilen ilaçlar için kararnamede öngörülen bir sınırlama ile fırmalann saüşı, net kân, yılhk net hasılaün yüzde I5'ini geçemeyecektir. İthal edilen ma- mullerde ise ıthalat mah'yetine en fazla yüzde 14kâroranıilesınırlandınhnıştır. tıtrtittttctmtt\ DOSYASI Yazılan GÜNDÜZ İMŞİR HÜlYArOKU, DEFNESUMAN,tAUNUHai FotoğrofkmHATİaTUNCER Türkiye'de, her siyasal iktidar döneminde saghkta köklü değişimler yapüacağı söylenir. Aynı iktidarın değişen s ağlık bakanlan bile kendikrinden önce hazırlanan Teform'lan yetersiz bularak yeni düzenlemeler yapmaya girişirier. Ancak ne SSK nede Devlet hastanelerüıde, hastalann yaşadıklan çile sona erer. Hastalar yine ilgisiz, sağlıksız sağhk hizmetieriv le karşı karşıyadır. Hemşiregerçek rolünüanyorÜlkemizde hemşırehk mesle- ği, son 30 yılda önemli aşama- lar kaydetmesine karşm, işlev- leri konusunda henüz acık şecik standartlara sahip değil. Sağhk hizmeti zinciri içinde bütün çahşan personelde olduğu gibi hemşirehk mesleğinin işleyış düzeninde de yasal güvence arayışı, bütün ağırhğını hissetü- nyor. Dünya Sağhk Orgütü 36. Dünya Sağhk Assamblesi'nde hemşire ve ebelerin, gerek sayı- lan gerekse birey, aile ve toplu- ma yakın ihşkileri bakımından. temel sağhk hizmetleriyle ilgili ulusal plan ve stratejileri des- tekleyen ve uygun sağhk yapı- lanması cabalarında önemli bir gûç olduğu vurgularuyor. Hemşireler, başta özlük hak- lanyla ilgili istemlerine kavuş- mak için sendikalaşmanın öne- mine inanıyor. Hemşirehğin ülkemizdeki konumu ve sorunlan konusun- da bilgi almak için görüştüğü- müz Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hemşire Hızmetleri Müdürü Aytohuı Yıidınm, sorulanmıza şu yanıtlan verdı: - Hemşirenin sağltk hizmetin- ki ri Karsılaştırmalı tablo Satft Yatak sayıst Uzman hekim Prat. hekim Oiş rtekimi Sağ. memuru Hemşire Ebe Bir uzman hekime düşen yatak Bir prat hekime düşen yatak Bir sağlık memu- runadüşen yatak Bir hemşireye dü- şen yatak 31.12.1993 tarMMtenyta ıMeum 74.078 8.287 17.548 1.844 18.384 31.594 32.049 8.9 4.2 4.0 . 2.3 SSK t 27.700 3.400 2.500 397 961 4.924 544 8.1 11.1 28.8 5.6 18.298 4.750 4.700 313 1.957 6.979 20 3.8 3.9 9.3 2.6 ş ğ deki yeri ne ounahdır? YILDreiM - Bizün sağhk modehmız Batıh ülkelerin sağ- hk modellerinin taklididir. Ül- kemizde, tedavi hizmetleri ağır- hkh bir sağhk politikası izleni- yor. Türkiye'de üp, geleneksel imajın altında. Bunun anlamı: Biz bireye organik bakıyoruz. Yani hasta olan organın iyileş- tirümesi olarak bakıyoruz. Çağdaş tıp ise insanın bütün olarak iyileştirilmesine bakıyor. Tedavi hizmetlerinde hekim ön plana çıkar. Toplumun beklen- tisi, hekimin de geleneksel olan bu imajı kabul etmesi, hemşire- lerin geri planda kahnasına ne- den oluyor. - Türkiye'deki bemşirelerin ne gibi sorunlan var? YILDIRIM - Türkiye'deki hemşirelerin sorunlan Baü'- daki hemşirelerin sorunlann- dan çok da farkh değil. Hemşi- rehk Batı'da rahibelerden çıkmış. Rahibelerin Tann adı- na karşıhk beklemeksizin, in- sanlara gönüllü olarak hizmet sunmasıyla başlamış. Bu da hemşirelere kutsalhk imajını bı- rakmış. Melek ve kutsalhk ima- jını bizler bugün kabul etmek istemiyoruz. Biz ashnda bu ürkiye'de, meslek eğitimindeki kademelerin çalışma yaşamına yansımamasından yakınan hemşireler, odalaşma gibi mesleki örgütlenmelerin sağlanmasını istiyorlar. kavramlann ardındaki sömü- rüyü reddediyoruz. İkinci so- run eğitim sorunu. Bir iş ya da uğraşın profesyonel sayılabil- mesi için akademik eğitime sa- hip olrnası gerekiyor. Işin karşı- hğı olan ücreti ahnası gereki- yor. Hemşirehk eğitimi daha çok ortaokul sonrası gidilen sağlık meslek hseleriyle özdeşleşmiş. Fakat hemşireler insan sağhğıyla uğraşıyorlarsa bunun ciddiyetini kavrayacak yaşta olmahlar. Biz şu an bunun kav- gasını veriyoruz. - Sizce bemşireUkte standart bir eğitim almak söz konusu mu? YILDIRIM - Ne yazık ki ha- yır. Ülkemizde hemşirelerin ro- lü tam olarak tammlanmamış. Ortaokuldan sonra dört yıl okuduğunuzda, hseden sonra iki yılhk açıköğretim program- lannı bitirdiğinizde, hseden sonra dört yılhk ünıversite eğiti- mi aldığınızda ya da lısansüstü eğitimi aldığınızda adınız, sade- ce hemşire; yapacağınız iş aynı. Yani kademeli eğitim, her mes- lekte farkh bir rolü gerektirir. Hemşirelikte ne yazık ki durum böyle değil. Bu meslekte ahnan eğitime göre rol tanımlanmah- dır. - Hemşirelerin sağlık sektö- ründeki konumunun değişmesi için devletten ve bireykrden ne bekhyorsunuz? YILDIRIM - Devletin egiüm sonınunu çözümleyebileceğini düşünüyorum. Devlet, kendi halkına daha nitelikh bir bakım hizmeti sun- mak için hemşirelere nitelikli eğitim sağlayabihr. tkincısi, farkh okullardan eğitim alan hemşirelere ayn kademelerde görevler verihneh. bu görevler tanımlanmahdır. Bunun yanı- nda, odalaşma gibi mesleki ör- gütlenmeler sağlanmahdır hemşireler arasında. TEUDAK Başkanı Feyyaz Tokar: Başanlıöğrenciye burs5 sosyaladalet tstanbul Haber Senisi - Türk Eğitim Vakıilan Konseyi (TEVDAK) Başkanı Feyyaz Tokar, konseye üye okullarda, başanh, ancak olanağı ohnayan öğrencilere burs verilerek sosyal adalet ilkesinin uygulandığını söyledi. TEVDAK'a üye vakıflann başkanlan ve okul müdürleri, yeni öğretim yıhna hazırhk amaayla dün lstanbul Erkek lisehler Eğitim Vakfı bina- sında bir araya geldiler. Konsey Başkanı Feyyaz Tokar, yeni öğretim yıh başlamadan önce ahn- ması gereken önlemleri ele aldıklannı belirtti. Konseye üye 13 okulun Milli Eğitim Bakanhğı'- nca 'pflot okul' kapsamına ahndığını anımsatan Tokar, "Bu okullara devletin yanı sıra öğrenci ve- tilerinin de beürti bir oranda katümaları öngörûl- dü. Ancak katkıda bulunma olanağı ohnayan öğ- renciler için de geniş kontenjan aynldı" dedi. Ga- latasaray Lisesi Müdürü Prof. Dr. Erdoğan Te- ziç de "Göçhl vakıdar kurabüen ve bu vakdkuia okuüann fizik yapısı ve eğitim düzeyine katkıda bulunduklan konseyce saptanan okullar konsey bünyesine ahnmaktadır" dedi. Velilerden bakanhğa p r o t e s t o ^ ^ tirerneyen özel okul velikri, karann degiştirümesi için imza kampanyası başlattı. Kayıtların başlamasına çok az bir süre kala yayımlanan genelge ile özel okul öğrendlerinin nakil koşıdlan taşımayanlann süper hselere kayıt yaptırması olanaksız kıhnmıştı. Dün Kabataş Lisesi önünde toplanan bir gnıp veli, daha önceki yıllarda böyle bir uygulamanın ounadığına dikkat çekerek "Bunun arkasmda bir art niyet, çîfte standart var. Özel okul sahipierinin baskısı var" diye konuştular.Veüler mağdur durumda kalan tüm velilere seslenerek genelgenin iptal edihnesi için kendiieri gibi idari mahkemeye dava açma çağnsı yaptı. (Fotoğraf. MELTEM FIRATLI) HAFTAYABAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Ayrıcalığı Paylaşmak! Siyasal çizgim gereği, ayrıcalıklara karşıyım. Ama geçenlerde bir TV programında da söylediğim gibi, bir Cumhuriyet yazarı olarak kendimi ayrıcalıklı hissediyorum. Üstelik bu hoşuma da gidiyor. Cumhuriyet okuru çck "özel" bir okur. Gazeteye bakmayan, gazeteyi okuyan, okuduğu üze- rinde de kafa yoran ve tepkisinı sizinle ve çevresiyle paylaşan bir okur. Bir yazar için bundan daha büyük ayhcalık ne olabilir ki? Ayrıcalığımın bir bölümünü bugün okurlarımla pay- laşmak istiyorum. (Aynı zamanda da gelen mektupları teker teker yanıtlayamamanın üzüntüsünü birazcık ha- fifletmek.) • • • Bir yazımda, solda birlik için son çare olarak "istifa "yı önermiştim. Taban, yeniden birlik ve güç olmayı istiyor; ama sol adına "ahkam" kesen üç partinin tavanı buna duyarsız. O çatılar altında gerekenin yapılamayacağı anlaşılırsa, geriye tek bir şey kalıyor: Kitlelerden soyutlanmış yapı- lan kendi kaderlerine terk etmek.. Içlerini boşaltmak! Böylece ya onlan çözüme zorlamak ya da birleşmek gereğinde birleşenleri, yeni ve sağlıklı bir yapıda bir araya getirmek!.. Doç. Dr. Sayın HurşH Güneş. mektubunu o yazı üzeri- ne yazmış. Ne yazık ki elıme çok geç geçti Şöyle diyor: "Solda birlik konulu makalenizi büyük bir hazla oku- dum. Herkesi istifaya davet ediyorsunuz. Ben kendi ta- rafıma düşeni yaptım. Sayın Karayalçın'/n başdanış- manlığından ocaktan beri aynlmak istiyordum, ama isti- fa mektubum onaylanmıyordu. Üç aydır işe gitmiyor- dum. Nihayet geçenlerde onaylanmış." Ve ekliyor: ".. Ama akıl hocalan olan bakanlar sizce istifa edebi- lirler m/?"Sayın Güneş'in, babası rahmetli Turan Gü- neş kadar ilkeli ve aynı zamanda da "/7er/görüşlü"oldu- ğu anlaşılıyor.. "Afc//nocas/ba/(an"konusunagelince...Cevresini"ön- der" seçer ve de kendi düşen ağlamaz! • • • Bugün değinmek istediğim ikinci mektup Sayın Aziz Naci Doğan'dan. Atatürk u, düşüncesini ve eylemini, siyasal görüşler yelpazesi içinde daracık bir dilime yerleştirmek, insan- lık tarihinin bu belki en geniş ölçekli, en komplekssiz ve hiç kuşku yok en fazla akla ve akılcılığa dayanan devrim eylemini, Kemalist ve Kemalizm gibi terimlerin daracık kalıbı içine hapsetmek, Atatürkçü bir yurttaş olarak be- nim vicdanıma pek ağır gelen bir fiili durum." Ve suçluyor: "Ve siz Sayın Kışlalı, Atatürk'ü bu ülkede en iyi anla- yıp anlatan insanlarımızın en başlarmda gelenlerden ol- duğunuz halde, bu fiili durumu en çok besleyen kimse durumundasınız.." Nasıl ki Atatürk ile Mustafa Kemal ayrı ayrı kişiler de- ğillerse; Atatürkçülük ile Kemalizm de ayn ayrı şeyler değildir. "Atatürkçülüğe evet, Kemalizme hayır" deme- nin bir anlamı olamaz. Benim Kemalizm sözcüğünü seçmemin iki nedeni var: "Ataturkçülük" dediğiniz zaman, sizi Türkiye dışında kimse anlamaz. Ama "Kemalizm"sözcüğü, bütün dün- yada, siyaset bilimi el kitaplarına kadar girmiş "evren- sel" bir kavramdır.. Bu bir. Marmaris'tekiemekligeneralvearkadaşları, "Ataturk- çülük" adına Atatürk'e ihanet etmişlerdir. "Ataturk- çülük" kavramı yozlaştırılıp yıpratılmıştır... Bu da iki. • • • Gündemimdeki üçüncü mektup Sayın Servet Yıklı- nm'dan: "DSP'nin bugünkü yapısıyla parti olmadığını sö'ylü- yorsunuz.. Ben bir emekli öğretmen olarak üç yıldır bu partinin içindeyim. DSP'de antidemokratik hiçbir uygu- lama yoktur. Mahalle ve köy çalışma gruplarıyla gerçek bir halk örgütlenmesine çalışılmaktadır. Diğer partiler- de bir avuç insan parti yönetiminde söz sahibidir; halka açılmamak, halka inmemek, onun önünü kapamak için ellerinden geleni yapmaktadırlar..." öbür partilerdeki bozuklukları da eleştırıyorum. DSP'- nin halka yönelık çabaları ise demokratık toplumculuğa inanmış bir kişi olarak kuşkusuz ki beni mutlu eder.. Ama Sayın Yıldırım'a ufak bir sorum var. Dünyada, önderinin dışında tek bir yönetici ya da söz- cüsünün adının kitlelerce bilinmediği -demokratik olsun olmasın- herhangi bir parti biliyor mu? Ve bu durumu, acaba herhangi bir parti tanımı içine yerleştirebiliyor mu? Doğrusu ya bir "siyaset bilimi" hocası olarak sorula- rın yanıtlarını çok merak ediyorum! B. Çekmece pompaları çalısmıyor Istanbul'un suyu için tehlike çanlan çalıyor • Çeyre Bakanı Rjza Akçalı, dün lstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan'ı ziyaret ederek su sorunu hakkında bilgi aldı. Akçah. "Mevcut su kaynaklan tükeniyor. Korktuğumuz başımıza geldi" dedi. tstanbul Haber Servisi- tstanbul'un suyu ve susuzluğu daha uzun süre gündemden düşmeyeceğe benziyor. Çevre Bakanı Rıza Akçah dün, lstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Er- doğan'ı ziyaret ederek kentin su sorunu ve çözüm yollan konusunda bilgi aldı. Akçah. "tstanbul için tehlike çanlan çahnaya başladı. Çünkü mev- cut su kaynaklan tükeniyor. Maaksef korktuğumuz başı- mıza geldi. Kent sıkmtılı bir yaz geçbiyor. Bunu önleyici tedbirlerin almması ise başh- başına bir problem. Çözüm için, bütün ilgili kurumlara ih- tiyaç var" dedi. lstanbul Büyükşehir Bele- diye Başkanı Erdoğan ise İstanbul'daki su sorununun çözümünde yalnızca belediye- nin değil, hükümetin de ça- basının gerektiğini behrterek, "Bunlar hala 2040 yıundan söz ediyorlar. Bize adl önlemler gerekiyor. Büyük Melen Pro- jesi'yle ilgili, atıhntş bir adım yok"dedi. Bu arada tSKİ'den yapılan açıklamada, İstanbul'un bir bÖlümüne su veren Büyük- çekmece Barajı pompalannın, baraj seviyesinin en az değere inmesi yüzünden çahşa- madığı; Bü> r ükçekmece Ba- rajı'ndan beslenen bölgelere Ömerli Barajı'ndan su veril- mesi için çalışmalann sür- dürüldüğü dile getirildi. Bü- yükçekmece Barajı'nın tüken- mesi nedeniyle Ambarh, Bü- yükçekmece, Avcılar, Firuz- köy, Sefaköy ve Küçükçek- mece sahil kesimine hafta so- nuna kadar su verilemeyecek. Elmalı kurtarılacak Öte yandan. Dudullu Orga- nıze Sanayi Bölgesi'nden Elmah Barajı'na giden sanayi atıklan, Kurbağahdere Ko- lektörü'ne bağlanacak. Du- dullu Yatınmcılar Derneği (DUYAD) Yönetim Kurulu Başkanı Necmettin Gençyü- maz, "ISKİ'nin de onayladığı söz konusu projeyle bölgenin atık sulannı bin 900 metrelik bir kanalla Kurbağandere Ko- lektörü'ne bağlayacağız. Pro- jenin eylül ayında tamamlan- masıyla bölgemizdeki atık sn- lann Elmalı Barajı'na girişi de engeUenmiş olacak" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle