Katalog

Cumhuriyetİmtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Koordınaıöru Hikmet Çetiııkaya • GeneJ Yayın Danışmanr Orhan Erinç • Yaaişleri Müdürlen Ibrahim Yddız , Dinç Tayanç (Sorumlu) • Haber Merkezı Müdürü Hakan Kara • Görsel Yönctmen: FikretEser Dış Haberler: Ergun Balcı • Ekonomi: Bülent Kjzanlık • İstihbarat. Yalçm Çakır • Yurt Haberleri: Mehmet Saraç • Makaleler: Sami Karaören • Spor: Abdülkadir Yücelman • Düzeltme: Abdullah Yazıcı Ankara Temsılcısr Mustafa Balbay • Haber Müdüru: Doğan Akın AtatürkBul- vanNo:125, Kat: 4. Bakanlıklar-Ankara Tel- 4195020 (7 Hat), Tele.\: 42344. Fax- (4)4195027 • İzmır Temsılcısr Serdar Kızık, H.Ziya Blv. 1352 S.2 3 Tel:4411220 Telex: 52359. Fax: 4419117 »Adana Temsilcısı: Çetin Yjğenoğlu İnönü Cd 119 S. No: I Kat: 1, Tel: 3522550-3522601-3522492, Telex: 62155, Fax: 3522570 Müessese Müdürü. Erol Erkut • Koordma- tor Ahmet Koruban •Muhasebe Bülent Ye- ner #ldare: Hüseyüı Gürer • Işletme: önder Çelik •Bılgi-Jşlem.NaillnaJ »BıîgısayarSis- tem: Mürüvet Çüer • Reklam: Reha Işıtman :a ^sL^H0A 2|Ş :)5120503(2Oha!,Te)Cx:::46.Fa.:<O 212)5138595 31 TEMMUZ 1994 İmsak:4.05 Güneş:5.51 Öğle-13.15 İkindi: 17.10 Akşanv20.29 Yatsı:22.07 Yogurtfesfivali sona erdi • Haber Merkezi -Üç gün süren Silivri Yoğurt Festivali sona erdi. 28-30 temmuz tarihleri arasında yapılan festival çerçevesinde düzenlenen söyleşi. sempozyum, sergi, bisiklet gösterilen ve konserler büyük ilgi gördü. Festivalde Suavi'nin verdiği konseryaklaşık 40 bin kişi tarafından coşkuyla izlendi. Belediye Başkanı Selami Değirmenci, kısıtlı olanaklarla yapılan festivalin amacına ulaştığını belirterek tüm emeği geçenlere teşekkür etti. Zeytinburnu'nda kolibasili oranı • İstanbul Haber Servisi - Zeytinburnu sahillerinde yapılan deniz suyu incelemelerinde, litredeki kolibasili oranı 11 bin olarak çıktı. İstanbul Bölge Hıfzıssıhha Enstitüsü Müdürlüğü'nce yapılan inceleme sonuçlanna göre. Zeytinburnu'ndaki kolibasili oranı tehlike sınınnın üstünde çıktı. Açıklamada, incelemenin Kum İskelesi bölgesi, Askeri İskele bölgesi ile Kazuçeşme sahilinden alınan deniz suyu örnekleriyleyapıldığı bildirildi. Orman yangımmn failleri • BL RSA (Cumhuriyet) - Önceki gün Bursa Misi köyü Gümüştepe mevkiinde çıkan ve yaklaşık 40 dönüm kızılçam ormanının yanmasına neden olan yangının sanıklan, Terörle Mücadele Şubesi ekipleri tarafından yakalandı. Yakalanan Şenol Çalışkan (20),Ö.Ö.(17)veT.Y.(16) adlı sanıklar. verdikleri ifadede, tuttuklan balıklan pişirmek için yaktıklan ateşin ormanhk alana sıçradığını söyledıler. Avrupalı niye boşanır? ATİNA (AA) - Avrupa Birliği'ne (AB) üye ülİcelerde yapılan bir kamuoyu araştırması, Avrupalı çiftlerin daha çok 'birbirierine kaba davranmalan, iletişim eksikliği ve evlilik dışı ilişkileri' yüzünden boşandıklannı ortaya çıkardı. Eurobarometre'nin gerçekleştirdiği araştırma sonuçlanna göre, AB üyesi ülkelerin vatandaşlan arasında, 'evlilik dışı ilişkıyi en önemli boşanma nedeni' sayanlann başında Yunanlılar ve Portekizliler geliyor. Ölüye limitsiz kredi kartı TAIPEI (AA) - Çin kültüründe 'ölümden sonra zengin olunabilmesi' inancıyla cenazeyle birlikte kağıt para yakılması sorun oldu. Tayvan yetkilileri, geleneksel olarak cenaze törenlennde yakılan kağıt paralann çevre kirliliğine neden olduğu gerekçesiyle, cenazelerde yakılmak üzere özel çek ve kredi kartı çıkarmayı kararlaştırdı. THTr THY'ye devrediliyor ANKARA (ANKA)- Türk Hava Taşımacılığı, Türk Hava Yollan ile birleştiriliyor. Türk Hava Yollan'nın (THY) dünkü yönetim kurulu toplantısında Türk Hava Taşımacılığı'nın aktif ve pasifîyle birlikte devralınması kararlaştınldı. Birleşmeye ilişkin sözleşmenin imzalanması ve gerekli tüm işlemlerin yapılması amacıyla 8 ağustos pazartesi günü bir toplantı yapılacak. Ankara'da kolera bilmecesiYUSUFOZKAN ANKARA-Ankara'da lOdolayın- da kolera vakasına rastlanılmasına karşın hekimler ile yetkililerin fark- lı açıklamalan 'kolera bilmecesi"ne neden oldu. Sağlık Bakanlıgı, olayı kesinlikle yalanlarken, uzmanlar ko- lera teşhisini doğruladılar. Numune Hastanesi'nden bir yetkili, şu anda 7- 8 kolera vakasının bulunduğunu ve Refık Saydam Hıfzıssıhha Enstitü- sü'nün de, gaita kültürii sonuçlann- da kolera vakasını doğrulayarak, 'çokgizti' ibaresiyle hastaneye yolla- dığını söyledi. Konuyla ilgili olarak Cumhuri- yet'e bilgi veren Numune Hastane- si'nden bir uzman, "Şu ana kadar 7- 8 kolera vakası betüiedik. Hepsi de ayn ayn semrJerden geliyor. Kayna- ğjnı saptayamadık" dedi. Yapılan gaita kültürii sonuçlannın, 'teyit' amacıyla Hıfzıssıhha Enstitü- sü'negönderildiğini belirten uzman, "HıfzBSihha, gönderdigimiz gaita ör- neğinde koleraya rastlandığını teyit ederek, sonucu 'çok gizli' evTak ola- rak hastaneye yolladT diye konuştu. Saglıklı görünen ve ayakta dolaşan bazı kişilerin gaita kültürlerinde de kolera mikrobuna rastlandığını kay- deden uzman, "Bu insanlar, ayakta dolaşarak, hastan- ğı başkalanna da bulaştırıyorlar. Kaynağı da bilme- diğimizden, mutiaka önlem ahnması gerekiyor" dedi. Aynı uzman, bu tür vakalann geçen yıllara göre bu yıl Ankara'da erken ortaya çıktığını anımsatarak. 'büyük bir salgın yaşa- nabileeegine'dıkkat çekti. Numune Hastanesi'nin yanı sıra, Ankara Hastanesi, SSK Dışkapı Hastanesi ve Doktor Sami Ulus Ço- cuk Hastanesi'nde de kolera vakala- nna rastlandığı öğrenildi. Ankara Hastanesi'nde 10'a yakın kolerah hastanın başvurduğv öne sürülürken, Doktor Sami Ulus Çocuk Hastane- si'nden bir yetkili. "Şu ana kadar 1 çocukta kolera beliriendT dedi. SSK Dışkapı Hastanesi'nde de. 3 kolera- lı hastanın bulundugu öğrenildi. Hacettepe Üniversitesi Tıp Faküi- tesi Pediatrik Enfeksiyon Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. GüJerKanra, kendı bölümüne bu tür bir vakanın gelmediğini söyleyerek, "Böyle bir Hekimler: 10 dolaymda kolera vakası var Yetkililer: Görülen yalnızca ishal vakası Yurttaşlar: Gerçeği öğrenmek istiyoruz. olay olsa, bakanlık açıklar. Niye sak- lasm?" diye konuştu. Prof. Dr. Kan- ra, 1.5 gün süren bir ishal enfeksiyo- nu yaşandığını, ancak koleraya rast- lanmadıgını söyledi. Kanra, Türki- ye'nin sağlık koşullan dikkate alın- dığında, kolera salgını riskinin kor- kulacak boyutta olmadıgını vurgula- dı. Bakan: Kesinlikle yok Sağlık Bakanı Kazun Dinç, kesin- likle böyle bir durumun söz konusu olmadıgını belirterek, "Yaz aylann- da akut bağu-sakenfeksryonlan mut- iaka görülür. Insanımız, panige kapı- larak ishali kolera sanıyor. Bu konu- da en yetkili Idşi benim, böyle bir oby kesinlikle yok. Halkımız boşu boşuna paniğe kapılmasın" görüşünü dile getirdi. Bakan Dinç, ishal konusun- da valilik ve belediyelere bir genel- ge gönderile- rek gerekli ön- lemin alınma- sını istedikleri- ni kaydetti. Bakan Dinç, bu tür söylenti- lerin Türk tu- rizmini olumsuz yönde etkileyeceği- ni de vurguJayarak, turizmde Türki- ye'ye rakip olan ülkelerin, bu yönde- ki haberleri abartarak, karşı propa- gandaya girişecekJerini belirtti. Dinç, "Bu konuda hepimiz çok dikkatli davranmakzorundayız" dedi. Anka- ra ll Sağlık Müdürü İsmail Toprak da, kolera savlannın asılsız olduğu- nu vurgulayarak, şöyle dedi: "Gece gündüz kontroUerimiz sü- rüyor. Halkı ishale karşı uyanyoruz. Yaz mevsiminin gelmesi ve yaş sebze ve me>-\ıelerin çıkmasıyla ishal olay- lannda artış oldu. Ekiplerimiz, sü- rekli olarak semtlerdeki içme suyu klor miktannı kontrol ediyor. Düşük olan yerlerde belediyeyi uyanyoıiar. İshal vakasını yanlış değerlendirip, olaya isim koymak çok kötü. n f ürk Tabıpleri Birlıgı (TTB) Mer- kez Konseyi Başkanı Dr. Selim Öl- çer, bu konuda henüz bir açıklama yapılmadığından, bir şey söyleme- nin güç olduğunu anlatarak, "Ama böyle bir olgu varsa, bakanlığuı giz- lememesi gerekir. Halka açıkça ifade edilmeli*' dedi. Ölçer, olası bir kole- ra salgını durumunda yapılması ge- rekenleri şöyle sıraladı: • Sağlık müdürlüğü ve belediye, vaka görülen yerlerde koordineli bir çalışma yapmalı, su ve kanalizasyon- lar gözden geçirilmeli, halk aydınla- tılmalı. • Yurttaşlar, yiyecekleri kesinlik- le yıkamadan yememeli. • Içme sulan mutiaka kaynatılma- h. • Tuvalet temizliğine önem veril- meli. • Eller çok sık yıkanmalı ve el te- mizliğine önem verilmeli. Kolera, genellikle yüksek ateş, kusma ve ishalle kendini gösteriyor. Uzmanlar, bu tür belirtilerin ortaya çıktığı kişilerin, zaman geçirmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvur- malannı istediler. "Ankara'da kolera kuşkusu"baş- liklı haber nedeniyle gazetemizi arayan yurttaşlar, yetkililerin doyurucu buir açıklama yapmasını istediler. Ters degiysen, yüz de; altınıüstünegiysende bir Chanel, yeni bir anlavış, yeni bir yaratıcı ile moda sahnesinde NECLASEYHUN Her zaman vardı yıldızJar, her zaman gece yıldızlan vardı, gündüz yıldızlan vardı Göklerin yıldızlanndan farklıdır modanın yıldızlan. Gündüzleri de parlar. Kimi modacı gündüz kıyafetlen ile yıldızlaşır, kimi modacı gece modelleri ile göz kamaştınr. Otuzlu yıllarda üç parlak gece yıldızı vardı. Biri Italyan'dı, biri Ispanyol, biri de Amerikalı. îtalyan Nina Ricci, moda dünyasında l Ş r aratıa''lıga soyunmadan önce, terzihğin tüm basamaklannda çalışmış, işi A'dan Z'ye öğrenmişti. Modaevinı oğlu RobertRkd ile 1934'teaçmıştı. Christobal Balenciaga tspanya'dakı iç savaştan kaçmış, 1937'de Paris'e gelip yerleşmişti. Yavaş yavaş modanm liderliğinı ele geçirmiş. tüm dünyaya duyurmuştu adını. Amerikalı yazar Mainbocber'a gelince... Onun yıldızı bir anda parladı. Wındsor düşesi ondan gelinliğini hazırlamasını istedi. "Vıküan parladığı an" gerçekten buydu ışte. Bir krala tacını kaybettiren aşk, Mainbocher'a bir anda dünyanın ilgisini kazandırdı. Bir tek modelle gelmişti tüm ün!.. Neydi o, "VVallis ma>isi" elbisenin süksesi... Milyonlar ve mılyonlarca kopyası üretıldi... Bu üç isim o yıîlarda moda dünyasının gece yıldızlanydı. Gücü yeten gece modellerini onlardan seçerdi. Savaş öncesinüı göz kamaştıran yıldızlart ise Chanel ve Vlonnetıdı. Chanel, sade ya da "sadegörünümlü" gece elbiselerinın yaratıcısıydı. Baş döndürmesini, göz ve gönül çelmesini ıyı biliyordu. Tülden, dantelden, ipek muslinden yapardı elbiselerini. Askısız, üstü dekolte elbıseler moda olmaya başlamıştı. Bugünün usta tekniği o zamanlar elbette yoktu. Kalıp gibi, sımsıkı, güvenle oturmazdı korsajlar. Chanel'in yalın, şık, güzehm siyah elbiselen beyaz eldivenlerle giyilirdi. Madam MarceJ Achard, "Ondtoe"in prömiyesine böyle bir Chanel kıyafetle gitmişti. Gösteri sonrası verilen yemekte o askısız model, o bustier başına bir iş açmıştı... Eh, yeniiiklerin riskini ödemek gerek. Ustâlık, yıllarla geldi. Modacılar yeni gece kıyafetlen yaratmak için birbirleriyle yanşırlarken, 1937'de Chanel "Çingene" havası ile moda dünyasını altüst etmişti. Yanm asır sonra, şimdi, Parisli modacılar "Çmgene" stiline kendı yorumlannı getiriyorlar. Her modacı kendi Çingenesi'ni yaratıyor. O günlerin ünlü adı Vionnet ise, verevın tannçasıydı. Dünyası verevdi. Düz iplik yoktu lügatında. Bütün modelleri, vücudu sarar, su gibi kayar, dökülürdü ünlü modacıya özgü bir ustalıkla. Kumaş olarak ağır krepleri seçen Vionnet; bir iki yerden, bir iki puan tutardı o kadar. Alışılmış dikiş kurallannı, dikilmiş elbise havasını ara ki, bulasm... Ama elbise öyle bir akar, öyle bir sarardı ki vücudu, onun verevdeki ustahğına bugüne dek ulaşan olmadı. Giyildiği (!) zaman bir harika, çıkanldığı zaman bir kucak kumaş parçasıydı modelleri... Tam bir abra kadabra!.. Bazen müşterileri aldıklan modeli giymesini beceremez, nasıl giyileceğini tarif etmesi için tekrar modacıya getınrlerdi. O, o günlerin sonınuydu. Günümüzde giyilmesi becerilemediği için geriye getirilen model yok. Şimdi ters de giysen, yüz de; altını üstüne giysen de bir... Öyle ya da böyle, ne farkeder?.. Zaman, öyle bir zaman!.. Versace'den görkemli bir gece elbisesi TahtalıBarajı'ndaki ruhsatsızyapılaryıkılıyor lZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Tahtalı Barajı havzasındakı toplam 65 ruhsatsız yapının yıkım işlemlerinin baş- latıldığı bildırildi. Yetkililer, tasarruf ted- birleri dolayısıyla durdulan baraj inşaatı- nın da önceki gün yeniden başladığını söyledıler. Izmir Valisi Kutlu Aktaş, "Tahtalı Barajı'mn sağhkh yapdanması için yasa ve yönetmeliklerin verdiği tüm yetkileri ta\izsiz kullanacağız. Hiç kimsc yasalan deleriz diye düşünmesin" dedi. Tahtalı Barajı havzasındakı yapılaşma ve kirletici etkenlerin varlığı, barajda top- lanacak su için tehlike sınyalleri verirken, yetkililer harekete geçti. Izmir Valili- ğı'nin 32, Büyükşehır Belediyesi'nin de 33 ruhsatsız yapı için yıkım karan aldığı bildirilerek >ıkım işlemlerinin bir hafta içınde bıtirileceğı behrtildı. Jzmir Valisi Kutlu Aktaş. kendi arazi- lerine ruhsatsız ve kaçak yapı yapanlar için yıkım kararlannda mahkeme yolu- nun açık olması nedeniyle gecikmelerya- şandığını söyledi. Tahtalı Barajı'nın tasarruf önlemleri nedeniyle durdurulan inşaatının, önceki gün ödeneğı arttınlarak yeniden başladı- ğını belirten Aktaş, barajın öngörülen sü- rede bitırileceğini söyledi. Aktaş, Tahta- lı Barajı 'nda yaklaşık iki yüz milyon met- reküp su toplanacağını belirterek şunlan söyledi: Lzmir Valiliği'nin 32, Büyükşehir Belediyesi'nin de 33 ruhsatsız yapı için yıkım karan aldığı bildirilerek yıkım işlemlerinin bir hafta içinde bitirileceği belirtildi. "Tahtah Barajı, giderek büyüyen tz- mir'in su açığının tek çözümü. Tahtah Ba- rajrnın koruma alanmdaki düzensiz ya- pılaşma ve oradaki birtakun işletmelerin disiptin alüna alınması, en önemli konu- dur. \Tlayet olarak kendi mıotıkamızda bulunan 32 yapının yıküması için önceki gün emir ventik. Bıinlan Hazine yerine yapılan ve diğer ruhsatsız yapılar oiuşnı- ruyor. Tahtah Barajı'ndaki yapılaşmaya ve suyu kirletici birtakım yasaya aykin davTanıslara taviz veremeyiz. Havzada, birtakım yerkşik düzenler de var. Örne- ğin Menderes, Göreceflçeleri,göçmen ev- leri,sanayi sitesi havTada bulunu>Dr. Bun- lann da çözümleri ahnarak Tahtalı Bara- jı havzası korunacaknr. Göçmen evleriy- |e ilgili antma tesisi ihale edildi ve yapil- maktadır. Menderes iiçesi için de oradaki küçük beledi>elerlc koordineli bir şekilde yapıbyor. Kısıkköv 'deki sanayi tesisi için yapılacakantma tesisinin protokolüde fl- güiter ve tZSU arasında imzalanıyor. Bu- nun yanı sıra, havzsdald manalli idarele- rin, kamu kuruluşlannın. kooperatiflerin ortakbğryla Çevre Koruma Buiiği de oluş- turuyoruz. Bu birtiğin özel zabıtası ola- cak. Belediye kanunlanndaki bütün oia- naklaruıdan vararlanacakolan buiik,ye- rel yönetim birimi gibi çahşacak. Temel konu.havzanın korunmasıdırve hiçbirşe- kilde taviz vermeyecegiz.'' Aktaş, Körfez Kampanyası'nda da şimdiye kadar 15 milyar lirası devletten olmak üzere. halk- tan toplanan yardımın 48 milyar 139 mil- yon 519 bin 110 lira tuttuğunu belirterek. bunun 21 milyannın Bornova Kollektö- rü'nde kullanıldığını bildirdi. Baraj 1996'da bitecek _ Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfaturada. Izmir'e 6 bin 200 lıtre/sanı- ye su verildiğini, Tahtalı Barajı bittığın- de buradan 4 bin litre / sanıye su elde edi- leceğini vurgulayarak, "Barajın, 32 kilo- metretik ihale hatnyla birlikte 19%'da bi- tjrflmesi hedefknryor" dedi. Tahtalı Ba- rajı havzasında geçmiş dönemde yoğun bir çarpık yapılaşma yaşandığını söyle- yen Özfatura, "Bölgede 46 proses suyu olan sanayi kurulusu. 198 tavuk çifttiği ve besi damu metal ve ağaç işlerinde 1070 iş- yert 25 izin dışında çalışan kuruluş var" diye konuştu. Ruhsatsız vapılann mutia- ka kalkacağını belirten Özfatura, şu bil- gileri verdı: "Yıkımlaria ilgili yüzlerce tebttg yap- ük. \aliligin dışında bizim de 33 tane ke- sinleşmeş yıkım olavımız var. Bunlarmyı- kunlan bir hafta içinde tamamlanacakür. tşletmeler, ruhsaU ne için aldıysa o alan- da çahşmalannı sürdürecek. Aksi halde mühürk'necek. Göçmen e* lerinin de ant- ma tesisi \apilacak. ÇevTe Koruma Birli- ği, ha\za>ı korumak için etinden gelen gay- reti gösterecektir. .\gaç ve Metallşleri Sa- nayisi Tesisi'ne kunılacak antma tesisi ve diğer tedbiıieıie ilgili protokol bugün im- zalanıyor. lyi niyetü ve kafşüıklı dayanış- mayla bütün problemleri halledeceğiz. Iz- mir, çevre konusunda örnek olacak." İZSU Genel Müdürü Erol Inan, suya pestısit kanşmaması için Tahtalı Barajı havzasındaki ziraı işletmelerin yasaklan- dığını belirterek, "Içme suyumuzda pes- tisit yok. KontroUerin yapılması için üniversiteyle işbirligine gitmeye de hazmz" dedi. JEOIX)GLAR: Çöp sulan barajlara kanşıyor •Jeoloji Mühendisleri Odası istanbul Şubesi Başkanı Doç. Dr. Turgut Öztaş, Istanburdaki çöp toplama alanlanndan sızan kirli sulann yeraltı sulanyla baraja kanştığını, önlem alınmazsa ileride ciddi sorunlar yaşanacağını söyledi. İstanbul Haber Servisi - Istanbul'daki çöp toplama alanlanndan sızan kırli sulann yeraltı su kaynaklanna kanştığı ve insan sağlığım ciddi ölçüde tehdit ettiği öne sürüldü. Jeoloji Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanı Doç. Dr. Turgut Öztaş, çöplüklerden yeraltı sulanyla baraja kanşan sular konusunda önlem alınmazsa ileride büyük sorunlarla karşılaşılabileceğini söyledi. İstanbul'un su ve çöp sorunu konulannda çalışmalar yapan Jeoloji Mühendisleri Odası, tstanbul'daki çöp depolama alanlannın yerlerinin yanlış seçildiğine dikkat çekti. Oda başkanı Turgut Öztaş, su gereksinimi duyulduğunda başvurulacak en son kaynağın yeraltı su kaynaklan ohnası gerektiğini söyledi. Yeraltı su kaynaklannın bir depo görevi gördüğünü söyleyen Öztaş, "Radyoaktif bir kirienmede yüzey sulan en başta kirienir. Veram sulannın kirtenme süresi ise uzundur. Böyle durumJarda yeraltı su kaynaklanndan yararlanıhr" dedi. Istanbul'daki yeraltı su kaynaklannın bilinçsizce kullanıldığını da vurgulayan öztaş, bu kaynakiann hızla tükendiğini belirtti. Çöplükler yanlış yerde tstanbul'da çöp depolama alanı olarak kullanılan Halkalı başta olmak üzere, tüm çöplüklerin yerlerinin yanlış seçildiğini söyleyen Turgut Öztaş, yağış olduğunda çöp sulannın yüzeyden akarak yeraltına kanştığını belirtti. Öztaş, "1970'U yıBarda saniyede 25 litre akan, şu anki çöplüğün yamaçlarmdan akan Altuışehir kaynagı arOk kuüanılamaz hale geldi. Nedeni ise bakteriyolojik khienmedir. O çevTedeld birçok kuyu da bu şekilde küienmiştir'' dedi. Istanbul'a su sağlayan havzalann korunması gerektiğini de belirten öztaş, bu bölgelerin koruma alanı olarak ilan edilmesi gerektiğini vurguladı. Birçok belediyenin kanalizasyon kanallannı su havzalanna bağladığını duyduğunu söyleyen Öztaş, "Bu knienmeyi belediyeler de yapıyor. Bu olay devam ederse Omeıii Barajı da ekien çıkar" dedi. Kirlenmenin ve kontrolsüz kullanımın önüne geçilmesi gerektiğini söyleyen Turgut Öztaş, şu açıklamalan yaptı: "Kanunlar su ha>'zalannın kontrolsüz kullanılmaması gerektiğini söylemiş, ama bunun hangi kurum ya da kunıluşun yapacagını beuVtmemiş. Bence su konusuyla ilgili olan tüm kurunılar bir araya gelip ortak hareket etmeii ve bu konuyla Ugüi tek bir merkez kurulmabdır. Herhangi bir yerde açılacak kuyıılann, bu merkeze bildirUmesi gerekir. Bu merkez su sagüuna konusundaki tüm gjrisimleri denetkmeBdir." Yırücıkuş yasağı uyansı BURDUR-Orman Bakanlıgı, şahin ve doğan gibi yırtıcı kuşlann avlanmasının yasak olduğu konusunda yurttaşlan ve avcılan uyardı. Ortadoğu ülkelerinden gelen bazı kişi ve avcı gruplannın resmi makamlardan izin aldıklan savıyla yırtıcı kuş kaçakçıhğı yaptıklan belirtilen yazıh açıklamada, "Bu kjşfler, ülkemizdeki bazı kişilerin de yardımıyla şahin, doğan gibi yırücı kuşlan avlamaktadu-. Yu-üa kuşlanmız koruma alûndadır. Hiçbir zaman bu kuşlann avlanmasına izin verilemez" denıldi. Orman Bakanlıgı Milli Parklar ve Av-Yaban Hayatı Genel Müdürü Nevzat Ceylan, yurdun çeşitli yerlerinde çok sayıda Türk ve yabancı uyruklu kişinin şahin ve doğan avlarken yakalandığını belirterek, şöyle konuştu: "Yakalanan kişilerin araç ve silahlan Türkjye Cumhuriyeti mahkemeierince müsadere edflmekte ve kuş başına 25 milyon lira para cezasma çarponlmaktadır. Bizim niyetimiz, \atandaşlanmıa cezalandırmak değildir. Ulusal görevimiz, yurdumuzun süsu olan bu tabiat zenginliklerimizi vabancılara tahrip ettinnemek ve buna yarduncı olan bUinçsiz vatandaşlannuza da gerekli uyanda bulunmaktır.''