Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 TEMMUZ1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Döşûnceye
Ozgürtük Komftesf
• tstanbul Haber Servisi -
Demokrasınin olmazsa
olmaz koşulu olan düşünce
ve ifade özgürlüğünü
savunmak amaayla tnsan
Haklan Derneği (ÎHD) ile
Çağdaş Hukukçular Derneği
(ÇHD) tarafından
oluşturulan "Düşünceye
Özgürlük Komitesi"
Ankara'dan sonra
İstanbul'da da çahşmalanna
başladı. Sultanahmet
Meydanı'nda düzenlediği bir
basın açıklamasıyla
kampanyayı başjatan
Düşünceye özgürlük
Komitesi üyeleri, düşüncenin
suç olmaktan çıkanlmasını
istedi. (Fotoğraf:
YASEMtN KOYUTÜRK)
Memurun eylem
takvimi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Gecikmeli ve
semboük ücret zamrru
memurlan harekete geçirdi.
26 memur sendikasından
oluşan Kamu Çalışanlan
Sendikalan Platformu
(KÇSP), bu hafta sonundaki
zirvesinde, yenı yasama
dönemınin başlamasına
paraiel olarak geliştirilecek
eylem takvimini belirleyecek.
Sembolık olarak belirlenen
ve hükümette ımza krizi
yaratan ücret arüş
oranlarırun protestosu da
memurlann gündeminde yer
alacak.
Trafik yine can
aldı
• İstanbul Haber Servisi -
Kartal'da meydana gelen iki
ayn trafik kazasında Zeki
Sevinç adh bir kişi öldü.
Çarpaa otonun sürücüsü
Mustafa Yılmaz ise gözaltına
alındı. Kartal
Samandıra'daki kazada
yaralanan Songül Ekinci,
Mehmet Ali Ipek ve Göktürk
Karaça.
tedavi altına ahndılar
Bağcılar'daki Bakırköy
Caddesi'nde meydana gelen
kazada, yaralanan polis
memurlan Mehmet özdemir
ileHayrettinKıkç, tedavi
altına ahndılar.
Örsan öymen
anıldı
• İstanbul Haber Servisi -
Bodrum'da geçirdiği bir
beyin kanaması sonucu, 1987
yılında, hastaneye
götürülürken yolda hayatınj
kaybeden, Milliyetgazetesi
yazarlanndan Örsan öymen,
ölümünün yedinci yılında,
Zincirlikuyu Mezarlığı'ndaki
kabri başında anıldı. Anma
törenine örsan öymen'in
ailesi, yakmlan ve
meslektaşlan katıldı.
THY ile otellep
anlaştı
I İstanbul Haber Servisi -
TürkHavaYollan(THY),
başta İstanbul olmak üzere
Adana. Ankara. Antalya.
,Aydın, Bursa, Denizli,
^Çanakkale, İçel. İzmir,
>Muğla ve Nevşehir'deki çok
;<sayıda otelin yanı sıra
vTurban oteller zincirine bağlı
•'otellerleişbirliğı anlaşması
•!yaptı. Anlaşmaya göre, First
ijClass, Business Class ve
^Ekonomi Class yolculanna,
%bayram, yübaşı günleri
Cdışında indirim uygulanacak.
Sendikacılara
baskı iddiası
:*• tstanbul Haber Servisi -
I;Tanm İşkolu Kamu
SÇaüşanlan Sendikası,
£(Tanm-Sen) Genel Sekreteri
*. Mahinur Ziyan imzasıyla
%dün yapılan açıklamada,
î; sendika yöneticilerine
Şyönelik saldınlann
^ yoğunlaştığına dikkat çekildi
J ve bundan vazgeçilmesi
•-istendi.
rMilyanlık
kaçak halı
^•tSTANBULÇAA)-
! Çemberlitaş'taki birturistik
! eşya mağazasına güvenlik
; güçlerince düzenlenen
• baskında, Türkiye'ye
! faturasız ve gümrüksüz
; olarak getirildiği belirlenen 6
; milyardeğerinde Kafkasya
1
yaptmı halı, kilim, sumak ve
•"celegeçirildi.
Barajlaraözelkoruma
l ilsanbul Vaüsi K o i j l u . s
» h.vz.tan kon,™,^ ö»l8
u.«nlik birimi kum,a
çalışmalannı başlatırken Başkan Erdoğan, Demirel ve ÇiÜer'den yardım istedi
tstanbul Haber Servisi - Istanbul'un su
sorununa Sağbk Bakanlığı aracılığıyla
Başbakan Tansu Çiller'in el koymasının
ardından İstanbul Valiliği, su havzalan
ile barajlarda "özel güvenlik örgütü" kur-
mak için hareket geçti. Istanbul Büyükşe-
hir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan da
CumhurbaşkanıSüleynıan Demirel ve
Başbakan Çiller'e, "Su konusuna el ko-
yun. tstanbıil'un geleceğini kurtarm. Size
minnettar kalalım" çağnsı yaptı. İSKİ
Genel Müdürü Veysel Eroğlu da Erdo-
ğan'ın çağnsına kaularak "Ne olur hükü-
met bu konuya el koysun. Yazık oluyor"
dedi.
Istanbul'un su sorununun çözümü için
Cumhuriyet Gazetesi'nin çağnsı sonucu
yapılan girişimler somut yatınmlara dö-
nüşmeye başladı. Sağlık Bakanı Kâzım
Dinç'in "Su sorununu çözmeye kararlı-
yız" diyerek başlattığı çalışmalar sonu-
cunda İconu Başbakan Tansu Çiller'e gı-
derken İstanbul Valiliği ile yerel yönetim-
ler de projeleri uygulamaya koymaya
başladılar.
Vali olaya elkoydu
Istanbul'a büyük oranda su kazandıra-
cak olan Istranca Dereleri 1. Kademe
Projesi'ni yeniden hayata gecirerek tstan-
bul Valisi Hayri Kozakçıoğlu, İstanbul
Büyükşehır Belediye Başkanı Tay>ip Er-
doğan. İSKİ Genel Müdürü Veysel Eroğ-
lu bu konudaki ilk önemli adırru önceki
gün attılar.
Eski Büyükşehir Belediye Başkanı Nu-
rettin Sözen döneminde temeli atılarak
yapımma başlanan Kuzey Istranca Dere-
leri Regülatörleri inşaaü, İSKİ olayından
sonra müteahhite ödeme yapılmadığı için
yükJenici firma STFA tarafından durdu-
rulmuştu.
İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu, İs-
tanbul'a sağlanan suyun yeterli olmadığı-
nı, mahalli ve genel idareler olarak bu
eksikliği gidermeye çalışacaklannı söyle-
di. Yeterü suyu temin etmenin de yeterli
olmadığını vurgulayan Kozakçıoğlu şöy-
le konuştu:
"Meydana gelen olayları ve çevreyi in-
celediğünizde, bol miktarda suyu temin et-
menin veterli olmadığı kanaatine varıvo-
rum. Ornek olarak da Elmalı Barajı. Ba-
rajda su var ama İstannullu'ya faydası
2000'li Yıllarda İstanbul'un Su Kaynakları
«SKSK
250 000 000 m3)
BüyCkmelen RegOotört (748.000 000 ırö)
rjrazdere Barar (100.000 000 m3)
y
«*°V Kegöbtönj (145 000.000 m3)
SazMere Barap (SO.000.000 m3)
Kuzey Istronco Regûtotöden I. (80.000.000 m3)
Kuzey Istonco Regüfetörieri II. (30.000.000 m3)
ŞlHIeson Kuyuian (25.000.000 m3)
YeşJvorİ Regûtete»e (10.000.000 m3)
Dorit ve Büyükçekntece Borojkr (261.238 000 m3)
Eimdb-redos-AfibeyfcSy ve Ömert Barajlan
(474.496.000 m3)
1988 1989 1992 1993 1994 1996 1997 2000 2017
yok. Suyu iyi kulianım pren-
siplerini mutlaka uygula-
mamız lazım. Demek ki biz
Elmalı Barajı'nda, suyun iyi
kulianım kurallannı uygula-
yamadık. O suyu tasarnıf
edemedik, o suyu koruya-
madık. Her şeyden önce su
hav/alanmızın korunması
gerekir. Bu sadece İSKİ'nin,
belediyenin görevi değil. Bu
topraklar üzerinde yaşayan
herkesin görevidir. Bu, top-
lumsal bir sorundur. Toplum-
sal sorunda herkesin üzerine
düşen görev vardır. Bu görevi
elbirliği ile yapmamız
lazım."
İSTANBUL'U
BE.SLEJEN BARAJLARIN
GUNLUK SU VERME
KAPASİTELERİ^_____^
j. . ( 423.000 m3/gün /
50.000 ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ I k
m3/oûn fT MrikctUtc» ^ H
X312 \\250.000m3/aünJBg
\\XH.43 -B/k
Atttvkiv
(ICoçnk yofto küotrfof)
Iff7.000 ıriL^ovn
%469
AV/V//VA
Kozakçıoğlu, barajlann ve göletlerin ko-
runmasında bugünkü sistem yeterli ol-
madığına dikkat çekerek "Su havzalannı
koruma güvenlik birimi" kurulması için çalı-
şma başlattıklannı söyledi. Kozakçıoğlu,
"Mutlaka bu su bavzaiannın korunması için
özel bir güvenlik teşkilatına ihtiyaç vardır.
Başka kuruluşlara verilecek ek göre>lerle su
havzalarının konınacağına inanmıvorum"
dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı
Tayyip Erdoğan ise yaptığı açıklamada,
"İstanbuTdaki su sorununun bütün sonın-
lann önüne gectiğini" söyledi. İstanbul'un su
sorununun yalnızca İSKİ'nın sorunu ol-
madığını belirtti. Erdoğan şunlan söyledi:
"İstanbul'un su sorununu çözmek, merkezi
yönetimimizin de görevleri arasındadır. Zira
Yeşilçav, Sazlıdere ve bunun yanında dev bir
proje olan Büvükmelen projesi doletimizin
azmi-samivetine kalmış projeier arasındadır.
tnşallah buna, gerek sayın Cumhurbaş-
kanımız ve gerekse Başbakanımız ellerinden
gelen gayreti göstersinler. Çünki kredileri
alınmış, fakat ne \azik ki hantal bir >apı için-
de vüriiyor, eğer bu konuda onların göstere-
cekleri minnet, inanı\orum ki İstanbul'un ge-
leceğini kurtarmada çok önemli bir adun ola-
caktır."
Istranca Dereleri Kıyıköy Bölgesi Acil
İçmesuyu projesinin ilk etap olarak hizmete
sokulduğunu belirten İSKİ Genel Müdürü
Veysel Eroğlu da birinci kademenin tamam-
lanmasıyla yılda 30 milyon metreküp su
sağlanacağını söyledi.
Tkinci kademenin 80 milyon metreküp su
sağlayacağını anlatan Eroğlu, "tstanbul 10
milyon nüfusuyla iki milvon metreküp su ta-
lep ermektedir. Bugün bunun ancak > arısını
verebiliyoruz" dedi.
llgılılcre yalvanrcasına "yardmılarııuzı
bekliyonım" şeklinde seslenen Veysel Eroğ-
lu daha sonra şunlan dile getırdi:
"İstanbul'un Rumeli >akasındaki su kay-
naklarının acilen de\re>e sokulması gerek-
mektedir. Bu bakımdan Istranca Dereleri bü-
yük önem taşunaktadır. De\letin \apımını
üstlendiği Sazlıdere Barajı, Yeşilçay gibi pro-
jelerin 1997 yılından önce devreye sokulması,
2000 yılından önce Büyükmelen'den su geti-
rilmesi mutlaka gerekmektedir. Bu konuya
ne olur hükümet el koysun. Hükümetin, işin
önemini kavrayarak çok geciken bu projeleri
hayata geçirmesi elzemdir. Yoksa vazık olu-
yor."
7 barajın 6'sının çevresi cöp toplama alanı
Çöplükler içme suyunu kiıletiyor
tstanbul Haber Servisi - lstan-
bul'u besleyen 7 barajdan 6'sı
çöp toplama alanlan tara-
fından kirletiliyor.
Çevrelerindeki kaçak yapı-
laşma nedeniyle kanalizasyon
ve her türlü atıkla yoğun kirlili-
ğe uğrayan barajlanmız uzun
mesafe koruma alanlanna veya
yakınlanna kurulan çöp topla-
ma alanlan tarafından da kirle-
tilirken, yeraltı sulan ve baraj-
lara ulaşan dereler de
ciddı tehlike ile karşı
karşıya bulunuyor.
İstanbul'un içme
sulannın kırliliğınin
en büyük nedeni olan
barajlann su toplama
havzalannın kaçak
yapılarla doldurul-
ması yetmiyormuş
gibi plansız uygula-
malarla havzalann
uzun mesafe alanlan-
na yerleştirilen çöp
toplama alanlan,
özellikle yeraltı su-
lannı öldürüyor.
Halk sağlığını yakı-
ndan ilgilendiren su
ve çöp sorunu hakkı-
nda çalışmalar yapan çevre mü-
hendisi Feryal Sevünlitürk, çöp
döküm alanJannın yeraltı su-
lanna yakın yerlerde bulun-
masmın insan sağlığını tehdit
ettiğini belirtiyor. Sevimlitürk,
"Yeraltı suları Bakırköy, İkitelli
gibi yerlerde >ogun olarak bulu-
nur. Bu alanlara j akın olan Hal-
kalı gibi yerlerde, çöp sulan je-
raltı sulanna büvük olasılıkla
kanşnuştır. Bu sular yeraltına
sızdığmda, kaya ve taşlan büe
eritir" dedi.
Feryal Sevimlitürk, düzenli
çöp depolama sistemleriyle ilgi-
ü şu önerilerde bulundu:
"Çöp dökülecek alan üzerinde
bem metan gazının çıkışını sağ-
layacak hem de yeraltına sıza-
cak çöp sulannın tutulmasuıı
sağlayacak sistem kurulmalıdır.
Aynca tstanbul'da çöp transfer
istasyonlannm kurulması da ya-
da şimdiye kadar geri kazanımı
olan projelerin uygulan-
madığını vurguladı. Sevimli-
türk. "Geri kazanun konusu
gecnüşten beri ihmal ediliyor.
Cam. kağıt, teneke gibi üriinler
geri kazanılabilir ürünlerdir. Be-
lediye, Şişecam ya da Seka gibi
kuruluşlarla anlaşarak bu ürün-
leri geri kazanabilir" dedi.
İstanbuPa su sağlanan baraj-
lardan 6 tanesi de çöp alanlan-
rarb olacakdr. Bunlar sayesin-
de, maliyet düşerken az araçja
çok çöp taşınma sağlanır."
İstanbul'un çöp atıklannın
semtlere göre değiştiğine de
dikkat çeken Sevimlitürk, Kar-
tal ve Eminönü'nde karton gibi
katı atıkJar çoğunluktayken ge-
cekondu bölgelerinde sulu or-
ganik aüklann yoğunluk ka-
zandığını belirtti.
Sevimlitürk aynca İstanbul'-
nın tehdıdiyle karşı karşıya bu-
lunuyor. Zaten hiçbir İcurala
uymadığ] için ciddi tehlike oluş-
turan çöp alanlannın binlerce
metreküpe ulaşan sıvı sızıntılan
dereler. yeraltı sulan ve toprak
araahğıyla doğrudan baraj göl-
lerine ulaşıyor. İstanbul'da Ke-
merburgaz çöplüğü Aiibeyköy
Barajını, Halkalı Çöplüğü
Küçükçekmece Gölü'nü, Tepe-
cik Çöplüğü Büyükçekmece
Barajı'nı, Arnavutköj; Çöplüğü
Sazlıdere Barajı'nı. Cmraniye
Çöplüğü de Elmalı Barajı'nı
kirletiyor. Bilindiği gibi Ömerli
Barajı ise Sultanbeyli ilçesinin
hem çöp hem de kanalizasyon
tehdıdiyle kirleniyor.
Proje Erdoğan'ın
onayıru bekliyor
Bilimsel veriler. çöp alanlan-
nın. "dünya standart-
lannda çöp imha alan-
lan" yapılarak baraj
alanlanndan çıkartı-
lması gerektiğini bir
"zorunluluk" olarak
göstetmesine karşın,
yatınmlar trily onlarca
lirayı bulduğu için hiç-
bir yerel yönetim buna
kalkışamıyor.
Ya da yapılan pro-
jeier hayata geçiri-
lemeden raflarda kalı-
yor.
Bu konuda eski Bü-
yükşehir Belediye
Başkanı Nurettin Sö-
zen döneminde "katı
atık projesi" adıyla
başlatılan proje. şımdı RPlı
Tayyip Erdoğanın onayını bek-
liyor.
Bu projeier hayata geçirilirse
kenteki çöp alanlan mevcut
yerlerinden kaldınhp belli mer-
kezlerde tamamen bilimsel yön-
temlerle çalışan tesislerde topla-
nacak.
Böylece barajlan, yeraltı su-
lannı ve havayı kirleten ortam
da yok edilmiş olacak.
Hizbullatı
davası 8 'Itimci'ninidamı istendiptYARBAKIR (AA) - Diyarbakır Devlet
Güvenlik Mahkemesi'nde, Hızbullah örgütü
hakkında ikınci dava açıldı. Hizbullah'ın "sa-
vaş yanlısı" olarak bilinen "tümciler" kanadı
hakkında açılan davada 8 sanık için idam, 5
sanık için de 15'er yıl hapis cezası isteniyor.
tddıanamede. örgütün. militanlanna. "şeri-
at düzeniyle yönetilmeyen Türkiye Cumhuri-
yeti'nde, dar-fil-harp ilkelerini uvğulayarak d-
had ilan edilmesi çağnsında bulunduğu" kay-
dedılerek "Hicret olayı gerçekleşmiştir. Kad-
rolaşma tamamlanmış, Medine dönemi baş-
lamıştır. Tebliğ yapın; kabul etmeyen herkese
cihad hükümlerini uyguiayuı. 'Baş gıdersc
gövde de ölür' ilkesi gereğince hedeflerinizi be-
lirleyin" emrini verdığ belırtildi.
Türkiye'de Hizbullah'ın, Doğu ve Güney-
dogu bölgelerinde PKK'ye alternatif olarak,
PKK eylemlerine karşı radikal dinci kesimin
kendi içjnde örgütlenmesıyle ortaya çıktığı,
ulema önderliginde mescit kökenli radikal
İslama bir grup ve köktendinci olduğu da ifa-
de edilen DGM iddianamesinde, örgütün,
Doğu ve Güneydogu Anadolu bölgelerinde
tebüğ ve cihad yoluyla şeriat düzenini tesis ve
Islarru hakim kılmak istediğî bildirildi.
İddianamede. örgütün yapılanmasıyla ılgılı
bölümde de şu görüşlere yer venlıyor:
"Hizbullah örgütünün başında biri dini, di-
ğeri siyasi olmak üzere iki lider bulunmak-
tadır. LJderierin yanında, onlann da içinde yer
aidıklan bir İslam şurası vardır. Şura 4 kişiden
oiuşmaktadır. Bu 4 birim de siyasi kanat so-
rumlusu (tebliğ gnıbu), askeri kanat sorumlusu
(cihad gnıbu), lojistik sonımlusu ile basın-
yayın ve halkla ilîşkiler sonımlusundan oiuş-
maktadır. Şura, Hizbullah'ın yasama ve ferva
organı durumundadır. Şuranuı hemen altında.
bağlı olarak faaliyet gösteren askeri ve siyasi
kanat gnıbu yer almaktadır. Bu kanatlar. Hiz-
builah'ın yürütme ve infaz organlannı oluştur-
maktadır. Her iki kanadın başında, kanat so-
rumlulan, grup sorumlularının altında ise hüc-
re sorumluları ve hücreler vcr almaktadır.
Örgütün tebliğ çalışmaları ulema, molla ve
okubnanlar aracılığı ile mescitlerde, camiler-
de, öğrenci evlerinde, okullarda. işyerlerinde
sürdürülüyor. Bu çalışmalar, (Seyda) adı veri-
len bir cami sorumlusunun denetımi alunda
yapıhyor."
İddianamede, Hizbullah örgûtü içinde
aynlan "İKnıcîJer"in İlırnKıtabevı, "IVIenziJci-
ler"in de Menzil Kitabevı çevresinde top-
landıklan için bu adlan aidıklan belirtildı.
Şura'nm onayı ve eylem
İddianamede, "Fetva" adı verilen eylem
karannın. önce yazıh olarak militan tarafı-
ndan askeri kanada, buradan da Şura'ya ve-
rildiği, Şura'nın onaylamasından sonra eyle-
min gerçekleştirildiğı belirtilerek şöyle denil-
dr "Askeri kanat birim sorumlusunun görev-
lendireceği bir hücre mensubu aracılığıvla ke-
şif-tstihbarat çalışması yapdmaktadır. Eylem
sonımlusu görevlendjnneyi yapar. Silahlan
sağlar, gerekirse barınacak yer sağlar. Kesfî
kendisi yapmış ise hedef gösterme eylemine de
katılır. Bir eylemde 4 kişi görevlendirilir. Bun-
lar hedef gösteren, çevre emniyet koruma nö-
betçisi, yakın koruma ve tetikçîden oluşur. Ey-
lemden sonra da eyleme katılan kişiler tara-
fından bir değerkndirme yapılmaktadır. Ey-
lemlerde kuilanılan silahlar bölge dışuıa çıkan-
unakta, bölgeye yeni silahlar sokulmaktadır."
Oktay'ın son icraatı
Çiller'e
Adalet
Bakanlığı
incelemesi
• Adalet Bakanlığı'ndan
alınan Seyfi Oktay,
Başbakan'ın eşi hakkında
zimmet, görevi suiistimal ve
sahte evrak düzenlemek
suçlamalanndan verilen
takipsizlik karanyla ilgili
dosyayı savcıhktan istetti.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Hükümetın ŞHP kana-
dında yapılan değişiklik çerce-
vesinde kabine dışında kalan
Adalet Bakanı Seyfi Oktay,
ANAP'ın ihban üzenne, Baş-
bakan'ın eşi özer U. ÇiDer hak-
kında görevi suiistimal. sahte
evrak düzenlemek ve zimmet
suçlamalanndan verilen takip-
sizlik karannı incelemeye aldır-
dı.
Oktay'ın emri üzerine hare-
kete geçen Ceza tşleri Genel
Müdürlüğü. Başbakan Tansu
ÇOkr ile eşının dava edildiği
kooperatif yolsuzluğu dosyası-
nı Sanyer Cumhuriyet Başsav-
alığı'ndan istedi.
Adalet başmüfettişlerince in-
celenecek olan dosyada, özer
U. Çiller ıçın venlen takipsizlik
karannın hukuksal yönden ye-
rinde görülmemesi durumun-
da, bakan, Başbakan'ın eşi
hakkında dava açılması için
emir verebilecek.
Başbakan Çiller ve eşinin tril-
yonluk servetini incelemeye
alan ANAP'lılar. serveUn kay-
naklanndan biri olduğu savla-
nan Bizim Vadi Yapı Koopera-
tifı ve İstanbul Bankası davala-
nnı araştınyor.
Çiller çiftinin sahibi bulun-
duğu Marsan'ın (Marmara
Holding) da adının kanştığ
kooperatif yolsuzluğu davası ve
ardmdan verilen beraat ve ta-
kipsizlik kararlannı araştıran
ANAP'hlar, dosyanm yeniden
incelenmesi için Seyfi Oktay"a
başvurdular. Sakarya Milletve-
kıli Mustafa Kılıcarslan imza-
sıyla Adalet Bakanlığı'na veri-
len dilekçede, "kamuoyunda
ÇiDer ailesiyle ilgili konulann
şefTaflık yerine, bir sis perdesi
ardına çeküdiği" görüşünün
yerleştiği ifade edilerek, konu-
nun Meclıs araştırmasıyla bir
ilgısi bulunmadığı be'lirtildi.
Başvuruda, "yargıyla ilgili te-
reddötierin giderihnesi" istendi.
Davayla ilgili 24 Temmuz
1990 tanhli biÜrkişi raporunda-
kı görüşlere de yer verilen dilek-
çede, kooperatif yöneüm kuru-
lunun, devredilmesi mütnkün
olmayan genel kurul yetkilerini
kullandığı belinildi.
ARAY1S
TOKTAMIŞ ATEŞ
Içi Parçalananlar...
Yirmi gün kadar "gönül eğlendirdikten" ve kendilerin-
ce "zaman kazandıktan" sonra; hükümetimizin 1994'ün
ikinciyarısının ilk dönemi için belirlediği "ücret zammı"
açıklandı. Memurlara yapılan bu müthiş zammı açıkla-
makda, "demokrasikoalisyonunun"so\ kanadınm, "as-
lan" başkanına düştü.
Kolay değildir bu işler. Eğer "büyüklerinize" danış-
mâdan, "1994'ün zam oranı yüzde 54 olacak" diye gün-
lerce atıp tutarsantz, esip gürlerseniz; adama lafını böy-
le "yalatırlar"...
Sayın Karayalçın, memur maaşlarındaki erimeyi
"1995'te telafi edeceklerini" söylemiş Bizim aslan sos-
yal demokratlar; ya çok "saf" ve "hayalperest", ya da
halkımızı biraz "avanak"sanıyorlar. 1995'te bu hükümet
ayakta kalabilecek mi acaba? Dahası, SHP varlığını sür-
dürebilecek mi? Sürdürebilirse, nasıl sürdürecek?
Ama her ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti'nin el-
linci hükümeti "dimdik ayakta." Sayın Başbakanımızın
eşi, "ABD'deki varlığımm virgülünü Türkiye'ye getir-
mem"diye açık açık ilan ederken; Tansu Çiller hanıme-
fendi, Avrupa'daki işçılerimizi yurtseverlığe davet edi-
yor ve Almanya'daki malvarlıklarını Türkiye'ye gönder-
melerini istiyor. Allahım aklımız sana emanet...
Ama koalisyon sürüyor. Hükümetin SHP kanadınm en
başarılı iki bakanı Seyfi Oktay ve Hikmet Çetin "topun
ağzında. "Nedendirbilinmez... Karayalçın "prensipme-
selesi" diyormuş. Ne mene bir prensip sahibi olmaktır
bu? Başarılı insanların önüne engel çıkarma konusunda
bir prensip mi var yoksa?..
Ama koaliyon sürüyor ya, siz ona bakın. Galiba kimile-
ri için en önemli olan şey de bu. Memurlar ayaklanmış-
lar, boşverin. Nasıl olsa sesleri çıkmaz. Kaldı ki araların-
dan önemli bir bölümü "Özal'ın memuru." Onlar "işleri-
ni bilirler." Devletin bir ayda verdiğini bir günde "çıka-
rır" onlar.
Koalisyonumuz sürüyor. Sayın Başbakanımız, "me-
murlann durumunu düşündükçe içlm parçalanıyor" bu-
yurmuşlar. Eminim parçalanıyordur. Zaten kendileri
uzunca bir süre "memur çocuğu" hikayesiyle idare et-
mişlerdi. "Dar gelirli olmanın" ne demek olduğunu bil-
diklerinı ifade etmişlerdi. Ama galiba burada da kandı-
rıldık. Sonradan ticarete atlayan rahmetli pederlerinin
hiçde "dar gelirli" olmadığı anlaşılıyor. Geride bıraktığı
"malvarlığına" bakılırsa, gelir durumu epey "geniş-
miş"...
Bu arada kamu kesiminde çalışan işçiler de sözleş-
meden doğan haklarını alamamanın korkusu içindeler.
Galiba boşuna korkuyorlar. Ne demiş atalarımız: "Kor-
kunun ecele faydası yok". Eskiden buna "Allahın dediği
o/ur"deyişinideeklerlerdi.Şimdibu birazdeğişti. "IMF'-
nin dediği olur" anlayışı egemen. Onunrçinkamu kesi-
mi işçileri hiç korkmasınlar. Zaten kaderleri belli...
Aslında memurlara zam yerine "nasihat" verilmesi
beni hiçşaşırtmadı. Ben asıl memurlara "ciddi" bir zam
verilmesini bekleyenlere şaşırıyorum. "Enflasyon ora-
nında olmasa bile..." diye konuşanların şaşkınlığına
şaşırıyorum.
5Nisan Kararları açıklanırken "Hep birlikte kemerleri
sıkacağız" diyenler boşuna mı konuşmuşlardı? Kimile-
ri, kemerlerın gerçekten "hep birlikte" sıkılacağına
inanmış. Ben buna şaşırıyorum. "Acı ilacı" kimin içece-
ğini anlayamayanlara, "hep birlikte fukaralaşacağız"
denirken, aslında kimin "fukaralaşacağını"sezemeyer\-
lere şaşırıyorum... Kaç oldu "bu filmi" göreli. Hala mı
anlayamadılar bu işin "sırn"nû
Büyük şairimizin dediğine nazire olarak, "Sen verme-
sen/ben vermesemi'nasıl çıkar hanedanlar ortaya?.."
Elbette birıleri "feda/ra/-Wc"yapacakki, başka birileripa-
lazlanabilsin, zenginleşebilsin. Zaten bunun aksini dü-
şünmek, "servetdüşmanlığıdır..."
Ama hızla genişlemenin kendine göre bir "raconu"
vardır. Her şeyden önce yüksek sesle "ağlaşmak" gere-
kir. "Içim parçalanıyor..."gibisinden edebiyat yapmak;
"dikili ağacı yok...", ya da "cola alacak paramız yoktu"
gibisinden duygu sömürüsüne sığınmak gerekir. Bunla-
n yaptıktan sonra arkanızı dönerek "fr/s/r/s"gülsenizde
olur gülmeseniz de. Zaten kimse anlamamaktadır.
Kara mizah bir tarafa, dogrusu bu arada en çok "içi
parçalananlar" benim gibi düşünen insanlar. Ama bi-
zim içimiz "halimize"parçalanıyor. Kadere bakın ki, "hu-
kuk devletini" ayakta tutabilmek için, 1982 Anayasası'na
ve bu anayasanın mahkemesinin kararlarına muhtaç
kaldık. Demokrasinin önündeki en büyük engel olarak
gördüğümüz 1982 Anayasası, demokrasinin yaralarını
sarmak için oluşturulan kalisyon hükümetinin "antide-
mokratik" yaklaşımlarını frenleme çabasında. Ve bizler
de bunu destekliyoruz. Kader nelere muhtaç etti bizi,
kimlere muhtaç ettı...
Ve bu "düzen" tüm haksızlıklarıyla, egemenliğini sür-
dürürken, insanlar adaleti ve insanca yaşamı, elbette
farklı düzenlerde aramaya başlıyorlar. Ve inanılmaz bir
aymazlık içinde bulunan "egemen güç", bir türlü bunun
nedenini anlayamıyor...
ır,
Keıııal Türkleranıldı
tstanbul Haber Servisi-
DİSK'in ilk Genel Başkanı
Kemal Türkler. öldürülüşü-
nün 14. yılında Topkapfdaki
mezan başında anıldı.
Bir silahlı saldın sonucu öl-
dürülen ve henüz katilleri
bulunamayan Kemal Türkler,
ölüm yıldönümünde anılırken
törene eşi Sebahat Türkler, di-
ğer aile üyeleri. DİSK ve bağlı
sendikalann yöneticileri ile iş-
çiler katıldı. Kemal Türkler'in
kuruculuğunu ve genel baş-
kanlığını yaptığı Maden-lş
Sendikası'nın, bağımsız Oto-
mobil-İş ile birleştirildikten
sonra oluşan "Birleşik Metal
İşçileri Sendikası"nın Genel
Başkanı Alı Rıza İkısıvri. "La-
net olsun teröre ve ona stğınan-
lara. Kemal Türkler'i katleden-
ler zavaludır, demokrasiyi ve
insalığı bUmeyenlerdir" dedi.
DtSK Genel Başkanı Kemal
Nebioğlu ise anma sırasında
bugün yaşamayan bütün mü-
cadele arkadaşlanna mesaj
gönderdi. Nebioğlu, "Emekçi-
ler dün bütün Türkiye'de isi
durdurdu. Ülkeye insanca bb*
yasamın geunesi için ve 12 Ey-
İül'ün sonuçlannın defolup git-
mesi için hayatı durdurdu. Yü-
riiyen her tşçinin iradesinde Ke-
mal Türkler'in iradesi vardı"
dedi. Nebioğlu, Kemal Türk-
ler'e şöyle seslendi: "Aziz dos-
tum işçiler ve emekçiler senin
actığuı mücadele yolundan
inancla yürüyeceklerdir. Arka-
daşların da bu mucadelenin ge-
reğini yerine getirecektir. Senin
inançla açtığin yoldan vürümek
bizim smtfsal görevimizdir. Ra-
hat uyu arkadaşm."