Katalog

SAYFA CUMHURİYET 23 TEMMUZ1994 CUMARTESt 10 DIŞ HABERLER rrfüs'teBM göztemcilepi •NEWYORK(AA)-BM Güvenlik Konseyi,' Gürcistan'daki gözlemci sayısının arttınlmasına izin verdi, gözlemcilerin görev süresinideuzattı. Konseyin oybirliği ile kabul ettiği 937 sayılı kararda, halen 22 olan Gürcistan'daki askeri gözlemci sayısının 136'ya kadar çıkanlmasına izin verildi ve Abaza çaüşması ile ilgili olarak Rusya'nın bu ülkede yürüttüğü operasyonlan denetleyen gözlemcilerin görev süresi 13 Ocak 1995tarihinekadar uzatıldı. Türkmûlteci cinayeti •STRASBOURG (AA)- Fransa'da siyasi mülteci olarak yaşayan bir Türk, kız arkadaşıru bıçaklayarak öldürdü. Şehirmerkezindeki olayda ölen kadının, 32 yaşındaki Safıye Ahlat olduğu belirtilirken 38 yaşındaki katilin adı polisce gizli tutuldu. Siyasi mültecinin bir kafeteryada otururken kızarkadaşıyla tarüşmaya başladığı ve bir süre sonra cekelinden çıkarttığı kasap bıçağını 8-9 kez Safiye Ahlat'a sapladığı bildirildi. Katil Türk, cinayetten sonra polise teslim oldu. Çin'detelefon tekeli kalktı •NEVVYORK(AA)- Çin'in telefon tekelini kaldırdığı açıklandı. Çinli yöneticilerin, ülkedekı telefon sayısını 5 yıl içinde dört kat arttırarak 30 milyondan 120 milyona çıkarmayı planladıklan belirtiliyor. Telefon konusunda yatınm yapmak arnacıyla UNICOM adlı bir şirket kuran Çin'in, yabancı şirketlerle rekabet konusunda da hazırlığa başladığı kaydediliyor. İngHizler TV'den şikayetçi • LONDRA (AA) - İngjltere Yayın Standartlan Konseyi (YSK), TV izleyicilerinin son bir yılda televizyon programlanndaki seks, şiddet ve küfürlü konuşmalara karşı şikayetlerinin yüzde 26 arttığınıbildirdi.YSK tarafından yayımlanan yılük raporda, İngiÜzizleyicilerin özellikle "zevk ve ölçünün kaçınldığı" sahnelere tepki gosterdikleri, şikayetlerin hemen hemen yansının bu kategoriye girdiği belirtildi. (jpdûn Kralı'ndan ABD'ye yardım • NEWYORK(AA)- Ürdün Kralı Hüseyin, New Jersey'deeşini öldürdükten sonra iki çocuğunu alarak Ürdün'e kaçan bir katilin yakalanmasma yardımcı olacağı konusunda Amerikan makamlanna söz verdi. Muhammed İsmail Abeiua adlı Ürdünlü'nün kansını boğarak öldürdükten sonra ABD'den kaçtığı ve Ürdün'e geldiği öne sürülmüştü. ABD ile Ürdün arasında suçlulann iadesi anlaşması bulunmuyor. Bu nedenle Amerikan yetkilileri Kral Hüseyin'i devreye sokmaya döşündüler. Piyanist Lidya - Grup Argos'la Dans Çok özel fıyatlar! Çatıkalitesiyle... ÇflTIRçstaurant Cafe - Bar (Gruplara indirim yapılır) 2510000 2515106 KİRALIK Bakırköy, incirli'de mobilyalı telefonlu küçük daire. • Tel: 559 85 67 Romanlannız ve Ansiklopedileriniz yerinizden alınır. Tel: 554 08 04 MOSKOVA GUNLUGU' 'Kuypuklu' bir ülke Yabanaöğrencfler azaiıyop Rusya'dayükseköğrenimgörenyabancı öğrencilerin sayısı, son 5yıl içinde 126 binden 26 binedüştü. Batılı ülkelerde ise tersi birsüreç gözleniyor. ABD'de400 bin, Fransa'da 140 bin, Almanya'da ise 130 bin yabancı öğrenci yüksek öğrenim görüyor. Rusya'nın sembolü ne? Hayır, iki başlı kartalın yer aldığı resmi arma değil. Ulu ak ağaç da değil. Güzel melodilere ses veren balalayka da. "Stoliçnaya'' votkası hiç değil. Bence kuyruktur Rusya'nın sembolü. Daha doğrusu kuyruklardır. Ben bu ülkeyi bildim bileli, her sokak bekleşen insanlarla, sabırlı ve umutlu kuyruklarla doludur. Brejnevzamanındahergün başka ülkelerden bir yerlerden gelen bazı maliarortayaçıkıverirdi ve... hop: kuyruk! En önemli ve en ulusal kuyruk, kuşkusuz, mozele kuyruğuydu. Ha, birde kitap kuyruklarıylaövünülürdü, haklı olarak. Gorbaçov zamanında en gergin kuyruk tipi ortaya çıktı: Votka (ya da genel olarak içki) kuyruğu. Perestroyka'nın mimarı, işe içki üretimini ve satışını kısıtlayarak başlayıncasokaklar, dırenış kuyruklarıyla doldu. Oyıllardanbirfıkra:Otobüsşoförü duyuru yapıyor: Şarapçı durağında ineceklerkapıya yaklaşsın; bir sonraki durak, kuyruk sonu! Kapitalizme geçişi başlatan büyük reformlarınilkaylarında, 1992 yazında, acıklı bir kuyruk tipiyle tanıştı Ruslar: Ekmek kuyruğuyla! Ve geldık bugüne... Şımdi de kuyruksuz kalmtyoruz tanrıya şükür! Ama bu seferkiler başka: Dolar satın alma ve bozdurma kuyrukları, mantargibi türeyen şirketlerın satışa çıkardığı hisseleri alabilmek uğruna girilen kuyruklar... Geçen gün bir gazetede, kuyrukların "kolektivizmve dayanışma duygulannı geliştirdiğini" savunan bir yazı okudum. Aklımayıllardır kuyruklarda duyduğum konuşmalar geldi: - Hey, sıra dışından girmeyelim! - Biz sabahtan beri buradayız! - Itişmesenıze be!... Kadın suçlular artıyor Rusya'da son yıllarda kadınlar tarafından işlenen suçlarda 1.5 kat artış olduğu bildirildi. Rusya AdaletBakanlığı, cezaevlerindekıher 20hükümlüden birinin kadın olduğunu, ancak bu oranın kadınlar aleyhinegiderek değişmeye başladığını açıkladı. Herkes kendi ülkesine Her yıl Alman, Yahudi, Yunan MesketTürküvb. değişik ulusal kökenli yaklaşık 100 bin Rusya yurttaşı Almanya'ya, Israil'e ve başka ülkelere göç ediyor. Buna karşın eski Sovyet cumhuriyetlerinde yaşam Çocuklara^şikayet telefoıiu' Sibirya'da Surgut kentınde, anne ve babasının ilgisizliğinden ya da sert tavırlarından yakınan çocuklar ıçin "şikayettelefonu" uygulaması başlatıldı. Çocuklarıntelefonlarınıdeğerlendiren pedagoglar, ailelerle ilişki kuruyorve çocuklara yardımcı olmayaçalışıyor. koşulları kötüleşen pek çok Rus ülkelerinedönüyor. Resmi verıler ışığındayapılantahminegöre Rusya dışında yaşayan 25-26 milyon Rus'tan 2-4 mılyonu 2001 yılınakadarRusya'ya dönecek. Özelistetmelerdaha tehKkeHÇalışma Bakanlığı'nın verılerine göre Rusya'da her gün ış kazaları sonucunda 30 kişi yaşamını yıtırıyor, 50 kişi de sakatlanıyor. (Bu sayı ABD'den 5, Japonya'dan 7 kat fazla.) Kazaoranıaçısından Rusya'nın "çiçeği burnunda"özel işletmeleri, devlet ışletmelerını iki katgerıdebırakıyor. 55 günlük Rusya turu bitti Soljeııitsiıı Moskova'da MOSKOVA (AA) - Nobel ödüUü ün- lü yazar Aleksander SoljeniLsin, 20 yıllık siyasi sürgün ve 55 günlük Rusya turu- nun ardından önceki gece Moskova'ya döndü. Yağmur altında binlerce kişiye sesle- nen Soljenitsin, "Rusya bugün büyük, tiddi çok yönlii bir krizin içinde. FeryatJar her yerden duyuluyor" dedi. "Devlet vatandaşlara karşı sorumlu- luklanıu yerine getirmiyor. Ve ülke en geri, zor ve acüı yönde ilerliyor" diyen Soljenitsin, "Sibirya ve eyaletlerin mane- vi güçlerini hala koruduklarını ve halkın potansivelinin sağlam olduğunu" belirtti. Asıl görevinin, Rusya"da iktidar sahiple- rinin halkın sesirü duymalannı sağlamak olduğunu belirten Soljenitsin, "Komü- nizmden çıkışın bu kadar acılı olacağını kimse bilemezdi. Ruslar her zaman bu re- jünden kaçmayı denediler, sonunda en kaba, zikzaklı yolu seçtüer" dedı. Soljenitsin ve eşi Natalya, Moskova'- nın merkezinde 1992 ağustosunda bele- diyeden 25 bin dolara satın aldıklan apartman katında yaşayacaklar. Nobd ödüOü Rus yazar, uzun sürgiin hayatmm ardmdan döndüğü ülkesuu bibın a dan başlayarak baştan başa katetti. HATFTYİ İŞGAL PLAM ABD, BM'den destekbekliyor Ehş Haberler Servisi • HaitT- deki askeri cuntayı devirmek amacıyla bu ülkeyi işgal etmeyi planlayan ABD'nin harekete geçmek için BM'nin onayını is- teyeceği bildirildi. ABD'nin BM nezdindeki Daimi Temsilcisi Büyükelçı Madeüne Albright konuyla ilgili açıklamasmda, BM'nin ABD'- nin planını onaylaması halinde "ABD'nin öncüJük edeceği ulus- lararası bir gücün. Haiti'de gü- venli bir ortam yaratmak için ge- reken her yolu denemesini" ka- bul etmiş olacağını belirtti. Askeri müdahaleyi öngören bir karar taslağının çok yakın- da Güvenlik Konseyi'ne sunu- lacağını bildiren Albright, 29 temmuz tarihine kadar tasan- nın onaylanmasını bekledikle- rini ifade etti. Diplomatik kaynaklar, 1991 yılında gerçekleştirilen askeri bir darbeyle görevinden indiri- len Haiti Devlet Başkanı Jean Bertrand Aristide'in Haiti'nin işgal edilmesine "karşı olmadı- ğmı" belirtiyorlar. Öte yandan ABD'nin de- mokrasiyi geri getirebilmek amacıyla Haiti'ye uyguladığı ambargonun yılüfc faturasırun 200 milyon dolar olduğu bildirildi. ABD'nin Haiti'yi iş- gal etmek için girişeceği operas- yonun maliyetinin de 1 milyar dolar olduğu hesaplandı. Bü- tün bu harcamalann, dış politi- ka konusunda çeşitli nedenlerle eleştirilere hedef olan Clinton yönetimini daha güç duruma soktuğu bildirildi. AFGANİSTAN'DA ÇATIŞMALAR SÜRÜYOR Kabil'deki Türk Elçiliği isabet aldı Nüfus cüzdanmu kaybettim. Hûkûmsüzdûr. HALÛKFtKRETESER İSLAMABAD (AA) - Tür- kiye'nin, Afganistan'ın başken- ti KabiTdeki büyükelçiliğinin, önceki gün düzenlenen bir sal- dında isabet aldığı bildirildi. Kabil radyosu. Devlet Baş- kanı Burhaneddin Rabbani'ye karşı mücadele veren Başbakan Gülbeddin Hikmetyar'a bağlı birliklerin, önceki gün başkente yönelik gerçekleştirdikleri sal- dında İran BüyükelçiliğTnin de zarar gördüğünü duyurdu. Radyo, Hikmetyar birlikleri . tarafından fırlatılan roketlerin, Kabil'in sivil yerleşim bölgeleri ile Türkiye ve Iran Büyükelçilik binalanrun bulunduğu yerlere düştüğünü kaydetti. Kabil radyosu, bu saldında 10 kişinin de yaralandığını bil- dirirken yaralananlann kimlik- leri konusunda ise bilgi verme- di. Başbakan Hikmetyar taraf- tarlan iki gün önce Salan Pass'- ın kuzeyine büyük bir taarruz başlatmışlar, Devlet Başkanı Rabani'ye bağlı birlikler tara- fından yapılan açıklamada kar- şı tarafın başlattığı saldınnm püskürtüldüğü belirtilmişti. Hikmetyar taraftarlan ise bu konuda herhangi bir açıklama yapmamışlardı. KÜTAHYA PORSELENSANAYİİ AN0NİMŞİRKETİNDEN ORTAKLARIN YENİ PAY ALMALARINA İLİŞKİN SİRKÜLER SERMAYEMİZ48.000.000.000.-LİRASI NAKİT KARŞILIĞI 48.000.000.000.-LİRASIİÇ KAYNAKLARDAN KARŞILANMAK SURETİYLE 48.000.000.000.-LİRADAN 144.000.000.000.- LİRAYA ARTIRILMAKTADIR. ARTIRILAN SERMAYEYİ TEMSİL EDEN HİSSE SENETLERİ SERMAYE PİYASASI KURULUNCA 15/7/1994 TARİH VE 119/700 SAYI İLE KAYDA ALINMIŞTIR.ANCAK KAYDA ALINMA, ORTAKLIĞIMIZIN VE HİSSE SENETLERİNİN KURUL VEYA KAMUCA TEKEFFÜLÜ ANLAMINA GELMEZ. Ortaklığımız ile ılgılı ayııntılı bilgileri içeren izahname 18/07/1994 tarihinde KÜTAHYA Ticaret sıciline tescil edılmiş ve 20/07/1994 tarih ve 3576 sayılı TTSG'nde yayımlanmış olup ayrıca başvuru yerlerinde incelemeye açık tutulmaktadır. Ortaklarımızın artırılan 48.000.000.000.-Liralık sermayeyi temsil eden paylardan, ellerindeki payların %100'ü oranında yeni pay,% 100'ü oranında bedelsiz pay alma hakları vardır. Yeni pay alma hakları. aşağıda belirtilen başvuru yerlerine 26/07/1994 ile 09/08/1994 tarihlen arasında 15 gün süreyle kullandırılacaktır. Bir payın nomınal değeri 1.000.-TL. olup, 1.000.-TL.'sinden satışa arz edilecektir. Ortaklarımız aşağıda belirtilen yerlere başvurarak sahip oldukları hisse senetlerınin 3 No'lu yeni pay alma kuponları karşılığında yeni pay alma haklarını, 4 No'lu yeni pay alma kuponları karşılığında da bedelsiz pay alma haklarını kullanacaklardır. Sermaye artırımına katıldıklanna dair iştirak taahhütnamesini imzaladıktan sonra, Şirketle de mutabık kalınan yeni pay tutarını Eskişehir Bankası'nın Kütahya Şubesi'nde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı adma açılan bloke hesaba yeni pay alma hakkı kullanım süresi içinde tam ve nakit olarak yatıracaklar ve ödemeye ilişkin makbuzun bir örneğini Şirket'e tevdi edeceklerdir. Belirtilen yeni pay alma hakkı kullanım süresi içinde pay bedellerinin ödenmemesi halinde, iştirak taahhütnamesi olsa dahi talep işleme konmayacak ve önceden yapılmış işlemler iptal edilecektir. Bu sermaye artınmında yeni pay alma hakkını kullanmak istemeyen ortaklarımız, ilgili kuponu yem pay alma hakkı Kullanım süresi içinde satabilırler. Bedelsiz pay alma hakkının kullanımı herhangi bir süre ile sınırlı değıldir. Hisse senetlerinden hamıline olanlar, sermaye artırımının tescilini takip eden en geç 30 güniçinde geçici makbuz karşılığında teslim edilecektir.Hisse senedi dağıtımı ayrıca yapılacak ilanla ortaklarımıza duyurulacaktır. BAŞVURU YERLERİ: Kütahya Porselen Sanayi A.Ş. Eskişehir Yolu 8.Km.KÜTAHYA Eskişehir Bankası T.A.Ş. Kütahya Şubesi Cumhuriyet Caddesi No:46 43030 KÜTAHYA Eskişehir Bankası T.A.Ş. Karaköy Şubesi Meclis-ı Mebusan Caddesi No:327 80040 Karaköy/İSTANBUL Eskişehir Bankası T.A.Ş. Ankara Şubesi Meşrutiyet Caddesi ANKARA Eskişehir Bankası T.A.Ş. Sermaye Piyasası BI.Bşk. Meşrutiyet Cad.141 Tepebaşı/İSTANBUL AVRUPA'DAN EDİP EMİL ÖYMEN Savaş Silahı: Açlık Geçen yüzyıl bu sıralarda Afrika, Batı Avrupa tarafın- dan Berlin'de paylaşılıyordu. Ünlü Berlin konferansla- rında, paylaşım bölgeleri parsellenmişti. Bu parseller daha sonra içlerinde bölünüp ufaldılar ve bağımsız dev- let olarak ortaya çıktılar. 1939a kadarki Büyük Tangani- ka, aşağı yukarı bugünün Uganda, Kenya veTanzanya'- sı. Belçika Kongosu, bugünün Zaire, Ruanda ve Burun- di'si. Güney Afrika Birliği, bugünün Güney Afrika Cum- huriyeti, Namibya, Botsvana, Zimbabve'si. örnek çok. 1884-65'de Berlin'de başlayıp, daha sonraki yıllarda yenilenen konferanslarda yeşil çuha masalar üzerine serili haritalarda oynatılan kalemler nereden geçtiyse bugün de üç aşağı baş yukarı bu sınırlar hala var. Esas sorun, o dönemde kocaman parçalar halindeki büyük bölgelerden Batı Avrupa çekildikçe, geride bıraktığı boşluğun nasıl ve kimler tarafından doldurulduğu... Bugün dünya ekranlarına yansıyan Ruanda'daki sa- vaş ve korkunç insanlık felaketi, 1884-85'in faturasının hala nasıl ödendiğinin kanıtı. Buradaki felaketi, komşu- su Burundi'den ayrı düşünmek mümkün değil. Burundi, çünkü Afrika'nın hem her halde en yoksul hem de nüfus yoğunluğu en fazla ülkesi. Ve 500 yıldır burada kabileler arası çatışma bir yaşam (ve ölüm) biçimi. Hutu çoğunluk ile Tutsi azınlık arasında bitmez tükenmez bir üstünlük kavgası. Çoğunluk Hutularda ama onlar hizmet sınıfı, Tutsiler azınlık ama onlar aristokrasi. Genetik olarak da bile ayrım var: Hutular kısa ve tıknaz, kahve ve çay yetiş- tirirler. Tutsiler uzun boyludur ve hayvancılıkla uğraşır- lar. 1962'de Burundi bağımsızlığını kazanınca Tutsilere gün doğmuştu. Ordu da ellerindeydi. Ama Hutular 1965'- de, 1969'da, 1972'de ayaklandılar. Sadece 1972'de 200 bin kişi öldü bu yüzden. Komşu Ruanda'da ise 1959'da Hutu'lar, Tutsi'lerle uğ- raşmaya başlamışlardı bile. 1962'de bağımsızlık kazanı- lır kazanılmaz hemen iç savaş çıktı. Bu kez katledilen ya da yollara düşen Tutsiler oldu. Tutsi mülteci sorunu Af- rika'nın en eskı sosyal sorunlarından bu yüzden. Ve bu sorun, iki komşu arasında normal ilişkileri engellediği gibi her iki ülkenin Uganda ve Zaire ile ilişkisini de zora sokuyor. ölenler kurtuluyor. Sağ kalanların sefilliği, pop müzik eşliğinde ekranlarımızda. "Biz de bir şeyler yap- malıyız" şeklinde anlamsız gevelemeler eşliğinde. Batılı ajanslar ve televizyonlar, bir süre sonra ilgilerini kaybedince bu görüntüler ve anlamsız yorumlar da sili- nip gidecek. Tıpkı Afrika'nın hala birçok yerinde sürmek- te olan açlık-iç savaş-açlık sarmalının artık "haber" olmaması gibi. Afrika'da 1992 yılında mülteci sayısı: 5 milyon. örne- ğin Malavvi'de mülteciler nüfusun yüzde 10'u. Mozam- bik'de 1980-88 döneminde iç savaşın maliyeti 15 milyar dolar olarak hesaplanmış. Bu, ülkenin ulusal gelirinin 5 katı. Mozambik, 1990larda en temel ihtiyaç ve gıda maddelerinin yüzde 85'ini ithal etmek zorunda. Çünkü her yerde olduğu gibi burada da iç savaş, üretimi kesen, mülteci sorunu üreten, salgın hastalık yaratan, ekilebilir araziyi yok eden bir felaket. Buna bir de nüfus artışı ekle- nince son derece olumsuz koşullarda doğup da yaşaya- bilenlerin nasıl bir kuşak oluşturacaklarını tahmin zor değil. Yine Mozambik'den örnek vermek gerekirse, is- yancı RENAMO gerillalarının hemen tüm ilkokulları ve sağlık ocaklarını yıktıkları biliniyor. Kendi bindikleri dal oysa. Afrika'da iç savaş, ne yazık ki geçen yüzyılın mirası. Masa başında oluşturulan yapay sınırların, Afrika halk- larının ulusal ve alt-ulusal beklentilerine uymamasının sonucu büyük ölçüde. Bir de demokratikleşme süreci- nin yaya kalmasının bedeli iç savaş olarak mı ödenmeli? Askepi ataşelen yeniden göpev başında Türk-İsrailaskeri ilişkileriısınıyor LALE SARltBRAHİMOĞLU ANKARA - Türkiye ile Isra- il arasında gelişmeye başlayan ilişkiler çerçevesinde iki ülke askeri ataşelen muhtemelen 30 ağustosta Ankara ve Tel Aviv'de göreve başlayacaklar. Böylece 1980 yılında Türkiye'- nin İsrail ile diplomatik ilişkle- rini 2. katiplik düzeyine indir- mesiyle geri çekilen askeri ata- şeler, 14 yıl aradan sonra iki ülke başkentlerinde yeniden göreve başlayacaklar. Cumhuriyet'in edindiğı bil- giye göre Hava Kurma> Albav Sefer Öztürk ile İsrailli eski pi- lotlardan Albay Benni Shefer, Tel Aviv ve Ankara"daki bü- yükelçiliklerinde göreve başla- yacaklar. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde (TSK.) geleneksel nöbet değişi- minin 30 ağustosta yapılması nedeniyle Türk askeri ataşesi- nin bu tarihlerde Tel Aviv'e gitmesi kararlaştınldı. Dışişleri Bakanı Hikmet Çe- tin'in İsrail'i ziyaret eden en yüksek düzeydeki Türk yetki- lisi sıfatıyla Tel Aviv'e gitmesi ile başlayan ve İsrail Cumhur- başkanı EzerUeizman'ın ziya- reti ile kısa sürede yakınlaşan ilişkiler çerçevesinde karşılıklı olarak askeri ataşeler atanma- sı da kararlaştınlmıştı. Türki- ye. İsrail ile diplomatik ilişkile- rini 1991 yılında büyükelçilik düzeyine yükseltti. Savunma işbirliği Savunma sanayiinde işbirli- ği için görüş alışverişinde bulu- nan Türkiye ve İsrail arasında askeri ataşelerin atanmasıyla birükte savunma alanındaki ilişkiler de resmi bir çerçeveye oturmuş olacak. Türkiye, Arap-İsrail anlaş- mazlığı nedeniyle maslahatgü- zarlar düzeyine indirdiği Tel Aviv ile diplomatik ilişkilerini, 1980 jılında İsraü'in Kudüs'ü ilhak karan üzerine 2. katiplik düzeyine indirmişti. Bu çerçe- vede iki ülke askeri ataşeleri de geri çekilmişti. Türkiye'nin F-4 ve F-5 mo- dernizasyonu projelerinde İs- rail fırmalan potansiyel firma- lar arasında yer alıyor. KUZEYKORE-ABD Ikiligörüşmeler yenidenbaşhyor Dış Haberler Senisi - Kuzey Kore ile ABD arasındaki "nük- leer" görüşmelerin 5 ağustosta yeniden başlayacağı bildirildi. AFP'nin Kuzey Kore resmi ajansınadayanarak verdiği ha- bere göre 21 temmuzda New York'ta bir araya gelen ABD- li ve Kuzey Kore'li heyetler, görüşmelere 5 ağustosta Ce- nevre'de yeniden başlanması konusunda anlaşmaya vardı- lar. Beyaz Saray Sözcüsü Dee Dee Myersde görüşmelerin ye- niden başlayacağını doğruladı. ancak tarih vermedi. Myers, görüşmelerin yeni turunun 7 temmuzda üzerinde anlaşma- ya vanlan çcrçeve içinde ger- çekleşmesi gerektiğini de vur- guladı. Ajanslar, Kuzey Kore'nin, lideri Kim Ü Sung'un ölümü üzerine ülkede ilan edilen res- mi yas süresinin bitiminin he- men ardından görüşfne süreci- nin yeniden başlamasını kabul etmesinin, krizin çözümü için olumlu bir işaret sayılabileceği yorumunu yapıyorlar. Kuzey Kore'nin, toprakla- rındaki nükleer tesisleri ulusla- rarası denetime açmayı reddet- mesiyle patlak veren kriz, Kore yanmadasında büyük bir gerginliğin başlamasına yol açmıştı.