Katalog

Cumhuriyet İmtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Koordinatörü: Hikmet Çetinkaya • Geneî Yavın Daııı^munı Orhan Erinç • Yazıi'jlen \!üdürlen. İbrahim Yddız, Dinç Tayanç ıSorumlu) • HaK.rMerkezi Mü- dürü: Hakan Kara Dış Haberler: Ergun Balcı • Ekonomi: Abdurrah- man Yıldırım • Istihbarat: Yalçın Çakır • Yurt Haberleri: Mehmet Saraç • Makaleler: Sami _ , „,_„ _ AAtl. , _ . . Karaören A Snor 'AhdiilkaHir Yürplman • r>n 'elex: 52359. Fax:4419117 •Adanajemsılcısı: Çetin Yiğenoğlu Inönü Cd 119 S. zekme^bduUa^^Yazia Y u c e l m a n • D u " No: 1 Kat: 1, Tel: 3522550-3522601-3522492. Telex: 62155. Fa\: 3522570 Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay • Haber Müdürü Doğan Akın AutürkBul- vanNo:125, Kat: 4. Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7 Hat) Telex- 42344 Fax- (4)4195027 »Izmir Temsilcisi: Serdar Kızık. H.Zıva Blv P52 S 2 3 Tel 44112'0 t: 52359. Fax: 4419117 «Adana Temsilcisi: Cetin Yiâ No: Muessese Müdurü: Erol Erfcut #Koordınatör: Ahınet Kondsan •Muhasebe- Bütart Yener • İdare: Hfcevin Gürer • Işletme: önder Çeük • Bılgı-lşlenT Nail tnal •Bılgısavar Sıstem: Müriivet ÇOer •Rcklarrr Reha Işıtman ^avunla>an>e Basan: Venı Gun Haber Ajamı. Basın vc YaMncılık A Ş Turkoeu'ğıOd ?9 4] Cağjloelu 34334 îst PK 246t%unbülTd (0 2l2)5!2n505{20hjtıTck* 22246 Fjv (0 212)513X59? 6HAZIRAN1994 İmsak: 3.28 Güneş: 5.25 Öğle: 13.07 îkindi: 17.06 Akşam 20.39 Yatsı: 22.28 Rıfat Ozbek'e övgü • LONDRA (AA)- İngiltere'nin bir numaralı pazar gazetesi Sundav Tımes. Türk modacı Rıfat Özbek'ı "Stıll Sultanı" olarak tanıttı. Dünyayımlanan ekınde. Özbek'e altı say fa ayıran Sundav Times, Özbek'in İstanbul'un "egzotik manzaralan içinde büyüdüğünü". bu yüzden büyüleyicı moda tasanmlannı bu tarihi kentin baharatlan ve kokulanv la sunmasınır. garipsenemeveceğini yazdı. Özbek'in Paris"te son kış kreasyonlannı sunduğu gösteride. Türk nane çayindan. gül suyuna. baharatlara ve tütsülere kadar tam bir İstanbul ortamı yaratıldığını kaydoden gazetc. Özbek'in "son kreasyonum. tamamen 18. yüzyılda İstanbul'da Osmanlı Sara> ı'nın etkilerinı yansıtıyor" dedığını kaydetti. Ege'de orman yangınları • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)- tzmir'ın Foça, Manısa'nın Soma yakınlannda çıkan orman v angınlan süriiyor. Soma'da söndürme çalışmalanna katılan İzmır Orman Bölge Müdürü Kenan Kaşyaralandı. Soma'daki yangının Dereköy'ü lehditcttiğı öğrenildi. Foça'da dünsaat 15.30sıralannda başlayan orman yangını rüzgann da etkisıyle büy ü'dü. Eski Foça ile Yeni Foça arasında çıkan yangının kızılçam \emakilik alanlarda etkiiedığini belirten yetkililer. şıddetli rüzgann söndürülme çalışmalannı olumsuzetkılediğini söyledıler. Bu arada söndürmc çalışmalanna katılan İzmir Orman Bölge Müdürü Kenan Kaş'ın v aralandığı ve Soma Dev let Hastanesi'nde tedavı altına alındığı öğrenildi Araba fiyatına köpek • İSTANBIL(AA)-Avustralya v e Rusv ada özel olarak yeıiştınlen veınsan hayatını kurtarabılmckleünlüilkyardım köpeğı "Senbcrnar" cinsinden 2 a> lık bir > av ru köpek. Ankaralı bir hav \ an meraklısı tarafından Türkişe'vegetirildı. ••Senbemar" cinsı köpeği. Moskova'daki bir özel cins köpek üretme merkezinden 7 bin dolara satın alan Ankaralı ışadamı Süleyman tokmaktepe. bu cıns köpeğin henüz Türkıye'de bulunmadığını söyledı. BucınsınTürkiye'deki fıyatının 300-350 milyon lira arasında değişebileceğini ifade eden Tokmaktepe. "•panter"adını verdıği köpeğı elde edebilmek için Moskova'da 1.5av uğraş verdiğıni sö\ ledı. Cıns köpeğin boyu 95 santimetre.ağırlığııse 140-145 kılogram. Yoğurt, insan ömpünö uzatıyor • ADAN A (AA) - Yoğurtta bulunan süt şekennin, midede fermantasvona fazla uğramadan bağırsaklara geçtiği \ e kokuşma \apan mikroorganizmalann gelışmesinı engelleyerek ınsan ömrünü uzattığı belirtildi. Atatürk Ünıversıtesı Zıraat Fakültesi Gıda Bilimi veTeknolojisi Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Songül Çakmakçı. \ aptığı bir araştırmada. yoğurdun yapımı sırasında kuru madde miktannın artması ve bakteriyel fermantasv on sırasında meydana gelen değışımler nedeniyle süte göre daha besleyıcı bir gıda maddesi olduğunu belirtti. Yoğurdun zengin bir protein kaynağı olduğunu. çocuklarda kemik \ e diş oluşumunu kolaş laştırdığını. etin daha sıkı hale gelmesinı sağladığını ve yağın vücutta kullanımını düzenlediğini bıldıren Yrd. Doç. Dr. Çakmakçı. günde 200-250 gram yoğurt tüketılmesi durumunda. günlük 15 gram dola> ında olması gereken mınimum hay\ ansal protein ihtıvacının da karşılanacağını vurguladı. NevşehirGöNfrrii kurtarma çabşmalan • KONY A (AA) - MilHParklar ve Av-Yaban Fİayatını Koruma Genel Müdürlüğü Başkanı Ne\ zat Ce\ lan. Türkiye'de ilk mılliparkın 1958yıhnda kurulduğunu belinerek Beyşehir Gölü'nüngeçbirkararla 1993 yılında milli park ılan edilmesinin. büyük bir talihsizlik olduğunu sövledi. Dünya Çevre Günü kutlamalan dolayısıyla Konya'vagelen Başkan Ceylan. Türkiye'de 22 bölgede millı park alanı bulunduğunu. bunlann sayısını arttırmayıplanladıklannı söyledi. Ceylan. 'Önümüzdekıgünlerdeö alan daha milli park ilan edilecek" dedi. B Nev zat Ceylan Beyşehir Gölü'nde balık ve kuşlara yaşama hakkı tanıvıcı çalışmalar yapıldığını. sulama me\ siminin başlamasında, balıklann ve kuşlann üreme dönemlerinin dikkale alınacağını kaydetti. Doğu Afrika'da 20 milyon insan ölümle burun buruna yaşıyor Afrika'da açhkyayılıyor OLUMUN SOLUĞUNU 0UYAN ULKİLER Çeviri Servisi - Afrika'nın doğu kesıminde yaklaşık 20 milyon insan, tam anlamıyla bir ölüm çıkmazına doğru sürükleniyor. Tehli- keyi çıkmaza dönüştüren de kabile çatışma- lanvekuraklık. Çatışmalar. tanmı etkilerken yağış yeter- sizliğinin üriinü olgunlaşmadan yok etmesi. kurtuluş için uluslararası yardımdan başka çıkış yolu bırakmıyor. Doğu Afrika'nın Sudan'dan Tanzanya'ya kadar uzanan kesiminde on yıl önce yaşanan kıtlıkta. Eriyopya'nın merkezinı oluşturduğu kesimde. çoğunluğu çocuklar olmak üzere. yüz binlerce insan ölmüştü. İş işten geçmeye başladıktan sonra Avnıpa ve Amerika'dan gelen yardımlar ölümleri bir ölçüde frenle- mış. ancak bu yardımlann yatmma dönük kısımlan bilınçli bir plandan yoksun olduğu için bu konudaki harcamalann çoğu boşa gitmışti. Örneğin lsveç'in. yazlan kuruyan • Çatışmalar, tanmı etkilerken yağış yetersizliğinin ürünü olgunlaşmadan yok etmesi, kurtuluş için uluslararası yardımdan başka çıkış yolu bırakmıyor. bir gölün kenannda balıkçılık tesisi kurması gibi. Yeni tehlikenin başlıca nedeni. on yıl önce- kine yakın bir kuraklık olmakla birlikte. ka- bile çatışmalanndaki can kaybı ve çatışma- lann tanmsal çalışmayı engellemesi de. bek- lenen kurban sayısını arttıracağa benziyor. Ruanda'da şimdiye kadarki kabile çatışma- lannda ölenlerin sayısının 200.000'i aştığı dikkate alınırsa önümüzdekı haftalarda buna iklim etkeninin de eklenmesiyle olayın tam bir afete dönüşeceğı ortaya çıkıyor. Bölgede durumu incelemek üzere, çeşitli Amerikan yardım kuruluşlannın temsilcile- riyle birlikte araştırmalar yapan AID Baş- kanı J. Brian Atwood 1 un verdiğı bilgiye göre bu tarihe kadar Somali'ye yapılan yaklaşık 1.5 milyar dolarlık yardım. günü kurtar- manın ötesinde bir sonuç vermedi. Tanzan- ya, Etiyopya, Sudan ve bunlara çevre ku- raklık bölgesine çok acil olarak 35 milyon dolarlık daha yardım iletilmesi gerekiyor. Aynı kişiden alınan bılgıye göre bu yardım için Avnıpa \e Rusya'dan da destek aranıyor. Ancak ne alınabıleceğı konusunda iyimser bir tahmin ılen sürülmüyor. Halen yaşanan kuraklığın gcçmiştekine çok benzer bir gelışme gösterdiği. on yıl önce daha kurak bölgelerde yaşanan yağmur ye- tersizliğinin bu yıl tam kuraklığa dönüştüğü belirtiliyor. Dış yardım dışında bir kurtuluş yolu da göstenlemıyor. Somalide ve diğer pek çok Afrika ülkesindc başgösteren açlık ve kuraklıktan en çok etkilenenler, şüphesiz çocuklar.. Yeşilyurt, Turgut, Bozüyük kasabalanyla Eskihisar Köyü görücüye çıktı Muğla'da turizmkıyukuıuzaldaıaçekiliyov ÖZCANÖZGÜR MUĞLA - Turizm adına kıyılann ve orman alanlannın hatta yine kı- yılarda tarihi ören yerlerinın v ağma- İanıp. betonlaşmaja başladığı gün- lerde "korumacı" çe\relerce savu- nulan "Turistik tesisler daha iç ke- simlerde kumlmalı \e turistler ge- leneksel taşıtlarla günübirlik olarak denize götürülmeli, turist halkla iç içe konaklatılıp. halkların yakınlaşması \e kültür aiış>erişinde bulunması sağ- lanmalı" şeklindeki görüş nihayet Muğla'da havata geçıriliyor. Muğla Valiliği'nce başlatılan "Tu- rizmi Iç Kesimlcre Çekmek İçin Ca- zibe Merkezleri Oluşturulınası Pro- jesi" uygulamaya konuldu. İşi turist gezdirmek olan seyahat acenteleri göre\lileri. Muğla \ r aliliğı \e Tu- rizm Müdürlüâü tarafından vöre belediyelerinin desteği ile gerçekleş- tirilen organizasyon ile kendi kendi- lerinı gezdirdiler. Başta TÜRSAB'ın yerel temsilci- lerı olmak üzere Bodrum-Dalyan ve Fethıye'den çok sayıda seyahat acentesi temsilcileri ve tur operatö- rünün katıldığı organizasyonda Muğla'nın Yeşilyurt. Turgut, Bozü- yük kasabalanyla Eskihisar Köyü'- nde tarih. kültür ve doğa. görücüye çıktı. Tanıtım gezisine. antik Stratoni- keia kentinin bulunduğu Eskihisar Köyü'nden başlandı. Dünyanın en büyük cimnazyumuna sahip antik kentı. Efes ile karşılaştıran turizmci- ler, "Böyle bir yerin tanıtunının bu- güne kadar yapılmamış olmasını" ha\retle karşıladılar. Daha sonra 9 kılometrelik "Kutsal Yol" ile Strato- nıkeia"\a bağlı olan Hekate Tapı- • Muğla Valiliği'nce başlatılan 'Turizmi İç Kesimlere Çekmek İçin Cazibe Merkezleri Oluşturulması Projesi" uygulamaya konuldu. nağı'na gidildi. Eski adıyla "Leyne" yeni adıyla Turgut kasabasının üze- rine oturduğu antik "Lagina" kenti içte yer alan ve iki yıldır kurtarma ve restorasyon çalışmalan yapılmakta olan Hekate Tapınağı turizmcileri şaşırttı. Antik y erleşmelerde yapılan gezi- den sonra, Yatağan Santraif nın so- ğutma suyunun karşılanmakta ol- duğu Dipsiz su kaynağına gidildi. Turlann gelmesi halinde burada bü- yük bir mesire yeri yaratılabileceği belirtildi. Dipsiz su kaynağından sonra gezinin dördüncü durağı Bo- züyük kasabası oldu. Turgut kasabasında börek- ayranla gerçekleştirilen öğle yeme- ğinden sonra Bozüyük'te Pınarbaşı mesire yerinde başta püryan olmak üzere geleneksel Muğla mutfağı ile akşam yemeği yenildi. Yemekten sonra gezinin son durağı antik Psia kentinin bulunduğu Yeşilyurt kasa- basına geçildi. Gezi sırasında Turgut. Bozüyük \e Yeşilyurt belediye başkanlan ile tur organizasyonu görüşmelerini başlatan turizmciler, yöreyi çok be- ğendiklerini. artık turizmin deniz. kum ve güneş olmaktan çıktığını. turistlerin yeni şeyler aradıklannı. turizmin çeşitlendirilmesi gerektiği- ni ve bu nedenle gezılen yerlerin ge- rektarihigereksedoğa.çevreve kül- tür yönünden şaşırtıcı güzellik ve zenginliğiyle çok önemli olduğunu ifade ederlerken İI Turizm Müdürü Ufuk Soğancı şunlan söyledi: "Yüzde 90'ı rurlarla gelen ve bir hafta on günlük seyahatlerini turistik tesislerin içinde geçirmek zorunda kalan turistlere sadece kum, güneş. deniz >a da otel havuzu yetnüyor. Bunlar kendi ülkelerinde de var. Gel- dikleri ülkeyi, ülkenin insanlarını ve geleneklerini, kültürlerini tanımak. tarihi ce\reyi gezmek istiyorlar. Bu nedenle iki > ıldır Muğla Valiliği ön- cülüğünde şu anda turizm yapılan sa- hillerden daha iç kesimlerde cazibe merkezleri yarahnaya çalışıyoruz. Bunun ilk adımı geçen >ıl Muğla il merkezinde atıldı. iki y ıldır. her hafta perşembe günleri kurulan Muğla pa- zarına. pazann kurulduğu gün en az 20 otobtis turist geliyor." Milü parklarda özelleştirme kapsamında ASL1VIAN ABAOOĞLU İZMİR - Özelleştırme kapsamına milli parklar da dahil edildi. Orman Bakanlığı'na bağlı ikisi Antalya'da. biri Fethiye'de ve biri de Kuşadasf nda olmak üzeredört milli parkm gişe gelirleri, bakanlık tarafından açılan ihaleyle özel kişi vekuruluşlaradevrediîdi. Milli parkların "kâr amaa" güdülerek işletilmesinin sakıncalanna dikkat çeken çevreciler. bu uygulamanın, daha çok para kazanmak için taşıma kapasitesinin aşılmasıyla parklann tahribatına yol açabileccğini söyledıler. Orman Bakanlığı Milli Parklar Genel Müdürlüğü. bölge müdürlüklerinden habersiz olarak gerçekleştirdiği ihalelerle Antalya'da Olimpos Sahil Millı Parkı içinde yer alan Topçam Oıman İçi Dinlenme Yeri ile Kurşunlu Şelalesi Tabiat Parkı. Kuşadası'nda Dilek Yanmadası Milli Parkı ve Fethiye'de Ölüdeniz Kıdrak Tabiat ParkVnın gişe gelirlerini özel kişi ve kuruluşlara devretti. Bu uygulamayla gıriş ücretlennden oluşan gelirler. ihaleyi kazanan özel kuruluşa verilirken milli parkın bakım ve temizliği görevi de bu kuruluşa yüklendi. Genel Müdürlük yetkilileri. milli parklann özel kişilere devredilmesinin gerekçesini, "Milli Parklar Fonu'ndan Malive Bakanlığı'nca bize yeterli kay nak a\ rılm adığı için, parklann bakımını yapamıyonız. ^ a bu parklan kapatacaktık ya da bö> le pislik içinde işletmeyi sürdürecektik" biçiminde açıkladılar. Dört milli parkta başlayan uygulamanın, 'kendilerini çok rahatlattığını" kaydeden Kuşadası Millı Parkı Şefi Sezai Güsar, Dilek Yarımadası Millı Parkı'nın geçen yıl 2 milyar 900 mıl> on lira olarak gerçekleşengişegefinnın Maliye Bakanlığı'na aktanldığını söyledi. Avrupa Parlamentosu için Türk aday Haber Merkezi- !2haziranda A\ rupa Parlamentosu seçimleri yapılacak. Bukez adaylar arasında bir de Türk var: Ozan Ceyhun. Federal Almanya'da "^'eşiller ile Bündnis 90'm (90 Birliği) ortak listesinde seçilebilecek bir sırada yer alan Ozan Ceyhun. yıllardır siyasal göçmen olarak Federal Âlmanya'da yaşıyor. Yabancılann seçme ve seçilme hakkı olmadığı Almanya'da Alman y urttaşlığına geçen Ceyhun. yıllardan beri Yeşiller Partisi'nin Hessen Eyaleti örgütündeaktif politika yapıyor. Ceyhun. daha önce de Yeşiller'in federal düzeydeki yönetim kuruluna secilmişti. Avrupa Topluluğu üyesi bütün ülkelerde dört vıl süre ile seçilecek "Avnıpa Pariamenterleri" bu kez büyük önem taşıyor. Ashnda Avrupa Parlamentosu oldukça eski bir kuruluş. Ancak yetkileri sınırlı, etkisı daha da sınırlı bir kuruluş olarak bugüne dek daha çok "simgeseT bir anlam taşıyordu. Ama Avrupa Birleşik Devletleri'ne giden yolda Maastricht Anlaşması'v la atılan büyük adım. Avrupa Parlamentosu'nun nitelığini değiştirdi. Avrupa Parlamentosu artık gücü yer yer ülke parlamentolannın da üştünde bir siyasal otorite olarak Avrupa'nın en önemli kurumlanndan birine dönüşüyor. 'Yeşil ODTÜ'nün içindençevre yolugeçecek HÜLYA TOPÇU Ankara'nın en yeşil alanlanndan biri olarak tanınan ODTÜ. 1993'te onanan "ODTL Nazım İmar Planı" ile değişım ve dönüşüm sürecıne gı- rivor. Kamuovundan habersiz ola- rak hazırlanan planda. kampustan şehirlerarası bir çevre yoiunun geç- mesi ve bu yollan birbirine bağlaya- cak dev bir ka\şak sistemi yapılması öngörülüyor. Söz konusu yolun ge- çeceğı hat üzenndekı ağaçlann da kesilmesi planlanıyor. Türkiye'nin en yeşil. en düzenlı kampusu olma özelliğinı sürdüren ODTÜ. (artık yok olan Atatürk Or- man Çiftliği ile birlikte) Ankara'nın oksijen deposu olma görevinı sür- dürüyor. Üniversıteiçindeki ağaçlık alanlar. toplam alanın vüzde 2.04'- ünü kaphyor. Anadolu Bulvan'nın devamı olarak planlanan ODTÜ arazisinin önemli bir bölümünü de içine alan proje için hazırlanan ODTÜ Nazım Imar Planını Araştı- rma Raporu'unda ODTÜ'nün "Kanıpus alanı kooumu ve büyüklü- ğü nedeniyle kent makroformunu et- kileyebilecek bir alan" olduğu belir- tilip. planm "İlk etapta Ankara Bü- yükşehir Belediyesi İmar Dairesi Başkanlığı'nın yürüttüğü Güneybatı Ankara Kentsel Gelişme Projesi ile bürünleştirilmesinin" karar- laştınldığı açıklanıyor. ODTÜ Nazım İmar Planı'nda yerleşme alanını en çok etkileyen veri olarak İstanbul-Konya yollannı bağlayan 50 metrelik çevre yolu gösteriliyor. Bu yol. ODTÜ'yü karşı sırttan (or- talama 200m. uzaktan) takip edı- yor. Söz konusu hat üzerindeki ağaçlann da kesilmesi planlanıyor. Bunun yanında ODTÜ giriş çıkışının bu yol üzerinden verilecek olması. Vişnelik Bölgesi'nde şehirle- rarası yollara uygun dev bir kavşak yapılmasını gerektiriyor. Raporda yapılması düşünülenler şöyle açı- klanıyor: "Batı yönünde ODTÜ'yü etkile- yen en önemli karar 50 metrelik yol- dur. Bu yol, Eskişehir yolunu Konya yoluna bağlamaktadır >e ODTÜ ana girişi bu yoldan olacak şekilde plan- lanmıştır. Bu nokta ile ilgili bir kav- şak düzenlemesi de yapılmıştır. Yine bu planda yol geçişi ile birlikte OD- TL"'ye ait bir alana ticaret ve spor te^ sisleri kararları gerh-iimiştir. ODTÜ yönetimi ayrıca ODTÜ'ye gelir geti- rici rant tesislerinin planda, başta ana yol güzergahları olmak üzere uygun alanlarda yer almasını istemektedir: Benzinlik, oto bakım istasyoniarı. bölgesel alışveriş merkezleri gibi. O D I İ , ilk etapta Ankara kentine olabilecek her alanda olanaklar sun- mayı amaçlamaktadır." Bunlann yanında ilgınç olan baş- ka bir konu da ODTÜ'de gerçekleş- tirilmesi düşünülen planlann "çap- raz flnans sistemi"yle çözümlenme- sine karar verilmesi. Hedefin "çap- raz fınans" sistemi adı verilen sis- temle çözümlenmesi, gerçekte kent- lerde sık sık görülen müteahhit ile mülk sahibi arasında vanlan "kat karşılığı arsa" anlaşmasının bir öl- çck büyüğü. Raporda. arsa verip hızmet ya da nakit kazanç elde et- menin. ODTÜ'nün eşık atlamasını gerçekleştirmek amacıyla yapıldığı savunuluyor. Yine aynı raporun sentez bölü- mü. ODTÜ'nün artık yalnızca eği- tımcı bir üniversite olmayacağını; üniversitenın yeni bir takım fonksi- yonlar üstienmek istediğini ve ilk etapta Ankara kentine olabilecek her alanda olanaklar sunmayı amaçladığını açık bir dille anlatıyor. Plana göre benzinlik. oto bakım istasyonlan. bölgesel alışveriş mer- kezleri gibi rant tesislerinin kurul- ması düşünülüyor. ODTÜ Nazım İmar Plam'na tep- ki gösteren öğrenciler seslerini ka- muoyuna duyurmak amaayla çeşit- li kampanyalar ve toplantılar dü- zenliyor. Üniversiteye. otoyolu eleş- tiren afişler. resimler asarak Türki- ye'nin en geniş. en düzenli veen yeşil kampusu olma özelliğini koruyan ODTÜ'yü kurtarma kaygısını taşı- yorlar. ODTÜ Nazım İmar Planı uygulamaya konulduğunda do- ğanın dengesinin bozulaçağını söy- leyen öğrenciler "ODTÜ'ye sahip çıkaltm!" kampanyası ile otoyol yapımına karşı şonuna kadar müca- dele edeceklerini vurguluyorlar.