25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26 HAZİRAN1994 PAZAR 8 PAZAR YAZILARI Derdiııiresimleanlatmak"Medyanın mesajı medyanın kendisi- dir." Medya, özelh'kle de televizyon, bi- çimi içeriğin önüne çıkaran bu mesajı çok sevdi. Danimarka'daki gazetecilik okulu, kamera kullanmayı bilen gaze- teciler yetiştirmeye başladı; film okulu, televizyon bölümü açtı. Televizyon l. kanalının genel müdürü "Artık sıra derdiniresimleanlatabilenlerde" dedi. İyi de gerçekten medyanın mesajı, medyanın kendisi mi? Bu soruyu, İtalya'daki gelişmelere bakarak evet, Türkjye'deki gelişmelere bakarak hem evet hem hayır, Dani- marka'daki bir araşürmanın sonuçlan- na göre de hayır diye cevaplandırmak mümkün îtalya'daki son seçimler, 'medyanın mesajı medyanın kendisidir' diyenleri haklı çıkartacak şekilde sonuçlandı. Medya kralı Berlusconi, tekeline geçir- diği televizyon kanallan sayesinde ya- rattığı 'başanh' imajını, başanlı lider bekleyen İtalyan toplumuna sattı. Ama ideoloji 'başan' gibi içeriksiz bir içerikle sınırh kaldı. Kısacası, Berlus- coni'nin başansı, 'medyanın mesajı kendisidir' diyenleri haklı çıkarttı. Türkiye'de medya, 27 Mart seçimleri öncesi yoğun bir anti-Refah kampanya yûrütmesine rağmen seçimlerden so- ğuk bir duşla çıktı. Seçim sonuçlan, gü- cünün sonsuzluğuna inanan medyaya bu gücün sırurlannı gösterdi. "Med- yanın mesajı kendisidir'' diyenleri tek- zip etti. öte yandan medya, özellikle televiz- yon, bir çağnyla binlerce kişiyi mey- danlara dökebileceğini kanıtiayarak medyanın korkunç boyutlara varabile- cek etkisinin habercisi oldu. Danimarka'da Kopenhag Üniversi- tesi Retorik Bölümü'ndeki üç öğretim görevlisinin gerçekleştirdiği bir araştır- ma ise "Medyanın mesajı medyanın kendisi değildir" sonucuna vardı. Araş- ürma, medya ve özellikle televizyonla KOPENHAG FERRUH YILMAZ ilgili veri alınan 'genel doğrulann' o ka- dar da doğru olmadığmı gösterdi. Retorikçiler 'oylann rengini değişti- ren retorik' adını verdikleri araşürma sırasında Danimarka televizyon unun birinci kanahnda on yıl boyunca ya- yımlanan bir tartışma programını ince- lediler ve televizyonla ilgili mitolojik boyutlara ulaşan televizyon tartışma programlannda davranma kurallan' di- ye adlandınlabilecek bıçime yönelik dogmatik kurallann geçerli olmadığmı gösterdiler. İncelenen tartışma programlannın özelliği, her programın, tartışmaya ka- tılacak taraflann görüşleriyle ilgili bir oylama yapılarak başlaması ve tartış- ma sonrasında yeni bir oylamayla sona ermesi. Böylelikle tartışmadan kimin 'kazançh' çıktığını doğrudan ölçmek mümkün oluyor. Retorikçilerin incele- meleri, tartışmalan hiç de sanıldığı gibi televizyon kurallan' olarak kabul edi- len kurallara uygun tartışanlann ka- zanmadığını gösteriyor. Televizyonla ilgili ilk ve önde gelen dogmalardan biri, salt konuşmanın ye- terli ikna gücü olmadığıdır. Bu yüzden, faizlerle ilgili bir haberde, mutlaka ista- tikler, para resimîeri ya da kurbağa perspektifınden merkez bankasının dev binası gösterilir. Yeni vergileri açı- klamak üzere basın toplantısı düzenle- yen vergi bakanı. yeni vergi sistemini yanında geürdiği ekmeği dilimleyerek anlatır. (Erbakan'ın baklava tepsisi hala akıllarda). Profesyonel tartışmacı- lar, izleyenleri ne kadar eğlendirir ve güldürürlerse o kadar puan toplaya- caklanna inanırlar. Oysa retorikçilerin araşürması. izleyicilerin bu tür görsel şovlara kulak asmadığını. konuyu cid- diye alan ve görüşlerini kelimelerle daha iyi anlatanlara oy verdiğini orta- ya çıkanyor. Araştırmanın tekzip ettiği ikinci dog- ma da. konuşmalann kısa ve özlü ol- ması gerektiği. Bu yüzden "iyi" gazeteci- ler, görüşlerini açıklamaya çalışan ta- raflann, özellikle de politikacılann sö- zünü sık sık kesmeyi 'erdem' kabul ederler. Araştırmacılar. 1981 seçimleri sırası- nda kendisine aynlan zamanın hemen hemen tümünü tek bir konuşma metni- ne ayıran Merkez Demokrat Parti lide- rinin bu konuşmayla partisinin oy oranını büyük ölçüde arttırdığına dik- kati çekiyorlar. Televizyon ise bu konuşmaya tepki olarak, daha sonraki seçim kampanya- lannda parti liderlerinin konuşma sü- resini 3 dakikayla sırurlandırmıştı. Araştırma. tek bir argumanda yo- ğunlaşan, buna karşıbk argumanını aynntılı bir şekilde açıklayan tartışma- lann daha fazla oy aldığını gösteriyor. Araştırmanın tekzip ettiği üçüncü dog- ma ise tartışmalarda kişilerin ve çatı- şma konulannın ön plana çıkması ge- rektiği inana. Retorik araştırması. izle- yenlerin, çatışmaya yönelik tartışma- lan tutmadığını, karşısındakine saygı duyan tartışmacılara daha fazla yakınlık duyduğunu ortaya koyuyor. Kısacası, Danimarkalı retorikçiler medyanın mesajının medyanın kendisi olmadığmı, medyanın mesajın aracısı olduğu sürece daha fazla puan topladı- ğını savunuyorlar. Biryanda İtalya ör- neği, öbür tarafta bu araştırma soruyu daha tartışmab kılıyor: Medya'run me- sajı medyanın kendisi midır? Yavru kuşun isyanı Çok sıcaktı. Vücudu baştan aşağı tere boğup tüyleri yapış yapış eden türden bir sıcak. Tepedeki güneş, arkadaşlarla çimenler üzerinde koşup oynayarak hoşça vakit geçirmeyeizin vermeyeceğini peşinen ilan etmiş. Kavrulup kalan otlararasındane bir yiyecek kınntısınedebir su birikintisi bulmak mümkün. Tellerin arkasından gelen meraklı bakışlar, sıcagın etkisini sanki bir kat daha arttınyor. Bu durumda, Frankfurt Hayvanat Bahçesi'nin sevimlidevekuşu tembel tembel esnemesindene yapsın, siz söyleyin. TilkiMurdoch, Timeskümesine gtrince...Evvel zaman içinde kalbur sa- man içinde Times diye bir gazete varmış. Herkesler Times okurmuş. Gazete, devleti yönetenlerin, yö- netmeye aday olanlann ve ilerde yönetecek olanlann taa çocukiuk- lanndan itibaren okuduklan bir gazeteymiş. Gel zaman git zaman. Times'ı yayımlayanlar yaşlanmış, yeniliklere ayak uyduramamış. okurlannm değişen beklentilerini yakalayamamış ve gazeteyi elden çıkartmak zorunda kalmışlar. Dünyanın dört bir yanında satın alacak gazete, dergi, televizj'on ara- yan Rupert Murdoch adlı kurt, ke- lepir Times'ı alıvermiş. Ama gaze- tenin bütün modası geçmiş maki- neleri. dağıtım sistemi, yazarlan ve sendikalı işçileriyle. Hele o sendika- lı işçiler yok mu, zırt fırt grev yapar, patronun tiklerini artünrlarrruş. Murdoch bir sabretmiş iki sab- retmiş, bakmış ki bunun sonu yok. Daha o zamanlar kimselerin gitme- diği ıssız ve yıkıntı bir semtte kimse- lere söylemeden dev bir tesis yaptı- rmaya koyulmuş. Dev tesisi kimin yaptırdıjb öyle gizlenmiş ki herkes burayı fstihbarat Servisi'nin yeni LONDRA EDfP EMtL ÖYMEN karargahı sanmış. Günlerden bir gün, gazete çalışanlan masalannda birerzarf bulmuşlar. Bundan böyle yeni bir çahşma yerimiz olacaktır, adresi şudur. yann sabah sizi orada bekliyorum. ama sendika mendika istemivorum. İsteyen gelır sendi- kasız çalışır. isteyen gclmez \ e atılır. Gazeteciler şallak mallak olmuş- lar. Kolay mı ilkelcrden \azgeç- mek? Aralanndan kuzu kuzu emre uyanlar olurken bir sürü modası geçmiş matbaa ışçısi atılmış. Gazetenin yeni >erinin, o kale gi- bi yer olduğu anlaşılmış tabii. ama çok geç. Murdoch, gazetelerinı yeni makinelerde bastınp. gece kendi kamyonlanyla dağıtmaya başla- mış. Oldu bıttiye karşı çıkanlar. kale kapısında her beliren kamyo- nun önüne kendilerini atmışîar, ama polisler çekip almışlar. Ama sabreden derviş muradına ermiş \e Murdoch bu sinır savaşını ka- zanmış. Murdoch'dan yüz bulamayanla- nn bir kısmı muhafazakar Daily Telegraph'a kaçmışlar. Bir kısmı bağımsız Independent'i kurmuşlar. Gel zaman git zaman. Murdoch, gazete fıyatını şak diye düşürmez mi! Aradan bir süre geçmiş, bu kez de Daily Telegraph'ın Kanadalı mülti trilyoneri şak diyefiyatkırmaz mıî Ve bunu öğrenen Murdoch he- men o gün restine rest demez mi! Atlar tepişe dursun. olan. arada kalan katır Independent'a olmak üzere. Kalitelı gazeteve bu pıyasada yer yok muuuu diye ağlamaya baş- lamış Independent. Ama onu duyan pek olmamış. Öyle ya, halk neden gidıp pahalı gazete alsın? Murdoch'un bulvar gazetesı Sun ile bir zamanlann gör- kemli Times'ı aynı fıyata inmışken: 20 pennv! Yani, 10 bin lira. Sterlinin satın alma gücünegöre kibrit parası. Independent ise 25 bin lira. Gülerim öyleyse insanım MOSKOVA HAKAN AKSAY Kendi kendine gülmek ne keyıfli bir iştir! Doğallığın. rahatüğın, özgürlüğün dışa vu- rumudur. Son derece insanca bir dav- ranıştır vani. Kendi kendine gülene 'deli' diyenin akh- na şaşanm. Kendi kendine somurtan, kaş- lannı çatan, sinir küpünü oynayan insanla- ra kımse bir şey demiyor. (Ciddiyeti severiz biz!) Ama bir gülmeye görün: Adınız deb'ye çıkar. Deli damgasını yememek için de kendinizi sıkı denetlersiniz; gülüşünüze set çekmek için aklınıza ciddi şeyler getirirsi- niz; olmazsa başınızı başka yana çevirirsi- niz ya da elinizin ardına gizlersiniz gülüşü- nüzü, utanılacak bir şeymiş gibi. Orhan Veli gibi davranmak kendine gü- ven ister: Sokakta gıderken. kendi kendime Gülümsediğim farkına vardığım zaman Beni deli zannedeceklennı düşünüp Gülümsüvorum. Bu dizeleri geçen gün anımsadım. Met- roda>dım. Karşımda orta yaşlı bir kadın vardı. Kendi kendine gülümsüyordu. Çev- resinde olup bitenler. onu hiç ilgilendirmi- >ordu. Zaman zaman gülücüğü bütün yü- zünü kaplıyor, sonra biraz toparlanıyor, ardından yeniden dalga dalga yayılıyordu. Çevredekılere baktım. İşlerini güçlerini bırakıp kendi kendine gülümseyen kadını izliyorlardı. Baalannın bakışında soru işa- reü vardı: Acaba kadın, orada olup biten ve onlann gözünden kaçan bir şeye mi gü- lüyordu? Bazılan güldüğü için sanki kızı- yordu kadına: Ne var böyle gülecek; deli mi ne? Ötekiler alay etmeyi >eğliyorlardı: Kadına bak; keçılerj kaçırmif' Bir iki kişı de kadının gülüşünden esınlenerek gülüm- semeye başlarruşlardı; kadının kendilerine bakmasını ve gülücük ortak paydasında bir iletişim kurma>ı umuyordu. Acaba neye gülüyordu kadın? Ben bunu düşünürken kadın iniverdi. Vagon bız ciddilere kaldı. Sanki birbirleri- nin soğuk yüz ifadelerine özel bir saygı gös- teren tek tip kuklalar gibıydik. Bu kadar ciddiyet maskesi sinirlerimi gevşetti. Gü- lümsemeye başladım. Kendi kendime gül- düğümü ilk fark eden karşımdaki çocuk oidu. Oda giildü. Gülüştük. Artık deli de- ğildim. ORTA DOĞü TEKNİK ÜNÎVERSÎTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ BEDEN EĞÎTİMİ VE SPOR BÖLÜMÜNE ÖN KAYTT VE YETENEK SINAVI İLE ÖĞRENCİ ALINACAKTIR Beden Eğiünıi ve Spor Bölümü. lise ve ortaokullara beden eğıümi ve spor öğretmeni yetiştirmekte ve arzu edilen bir spor branşında uz- manlaşürarak o branşta antrenör belgesi alınmasına olanak sağla- maktadır. Başvuru koşullan: 1) T.C. veya K.K.T.C. uyruklu olmak. 2) 1992, 1993 veya l994OSSsınavındaenaz 120.000 eşıt ağırlıklı veya daha yüksek puan almış olmak (1993 ve 1994 ÖSS sınavına gir- memij olup. 1992 ÖSS sınav sonucu ile başvurmak isteven adajlann eşit ağırlıklı puanlannı ÖSYM'den temin etmeleri gerekmektedir.) (Milli Sporculann Eşit Ağırlıklı ÖSS puanının 105.000 olması yeterli- dir) Başvunı tarihi ve yeri: Başvurular bizzat ya da posta ile ll-29Temmuz I994tarihleriara- sında "ODTÜ Öğrenci İşlen Daıresı Başkanlığı - Ankara" adresine yapılacaktır. Postadaki gecikmeler ve belirtilen tarihler dışında baş- vuru kabul edümeyecektir. Başnmı için gerekli beigekr 1) Bölüm adını ve diğer bilgileri içeren başvuru zarfı (ODTÜ öğ- renci İşleri Dairesi Başkanlığı'ndan temın edılebilir.) 2) Adayın 1992, 1993 ve>a 1994 yıllanndan birine ait ÖSS Sonuç Belgesinin 1 adet onaylı kopyası (ash göstenlerek ODTÜ Öğrenci fş- leri Dairesi Başkanlığı'nda onaylatılabilir). 3) Bir adet fotoğraf (6 ay içinde çekilmış olmalı) 4) Tam teşekküllü devlet hastanesinden alınan "spor yapmasında sakınca yoktur" ibarelı belge. 5) Milli Sporcular için Millı Sporcu Belgesi (T.C. uyruklular Genç- lik ve Spor Genel Müdürlüğü - Sportif Eğium Daıre Başkanlığı'- ndan, K.K.T.C. uyruklular, K.K.T.C. Milli Eğitim ve Kültür Bakan- lığı'ndan almak zorundadır). 6) 100.000- TL başvuru ücretinin yaünldığına dair makbuz. (Zira- at Bankası ODTÜ Akay Bürosu 30423-3-6 nolu ODTÜ Araştırma Gelişürme Uygulama Döner Sermaye Işletmesi Müdürlüğü hesabına yaünlacakur.) Başvuru ücreü ıade edilmez. Vetenek Smavi Tarihi ve Uygulama»: Başvuran adaylann sayısı (Milli Sporcular hariç) 700"ün üzennde olduğu takdirde puan sıralamasmda en yüksek eşit ağırlıklı ÖSS pua- nı alan 700 aday sınava girmeye hak kazanacaktır. Sınava ahnacak adaylann isimleri 8 Ağustos 1994 Pazartesi günü saat 12.00'de OD- TÜ Kampusu A-l kapısında ılan edilecektir. Başvurusu uygun görülen Milli Sporcu adaylann tamamı yetenek sınavına girmeye hak kazanacakür. Başvurular sonunda yetenek sınavına girmeye hak kazanan 700 aday ve Milli Sporcular 200.000.- TL smav ücretinin yaünldığına (yukandaki hesaba yatınlacaktır.) dair makbuzu 15-16 Ağustos 1994 tarihleri arasında (fotoğrafb nüfus cüzdanı veya pasaport ile birlikte) Beden Eğiumi ve Spor Bölümü Başkanlığı'na getirerek yetenek sına- vı evraklannı ve sınav kılavuzunu almak zorundadır. Beden Eğitimi ve Spor Bölümü Fiziksel Yetenek Sınavı 17 Ağustos 1994 Çarşamba günü saat 09.00"da başlayacak ve 20 ağustos akşamı- na kadar devam edecektir. Adaylann belirtilen gün ve saatte ODTÜ stadyumu tribünlerinde hazır bulunmalan gerekmektedir. Sınavlar. fiziksel yetenek testlerini içermekte olup 12 dak. koşu (Cooper) testi ile başlayacakur. İlk testte 12 dak. koşu barajını geçen (kızlar - 2000 m. erkekler - 2600 m.) adaylar diğer testlere gırme hakkını elde ede- cektir. Sınava girmeye hak kazanan adaylar sınav günü yanlannda gecerlı ve fotoğrafb kimlik belgesi (nüfus cüzdanı, sürücü belgesi, pasaport. vb.) ve spor kıyafetı (şort, tişön veya eşofman ve spor ayakkabısı) bulundurmak zorundadır. Geçerli kimlik belgesi getirmeyen adaylar sınava alınmayacaktır. Bütün elemeler sonucu 70 aday kayda hak kazancakür. Önetnü açıklamalar: Adayın sınav tarihinde ÖYS sonucu herhangi bir programı kazan- mış olması, yetenek sınavına gırmesinı engellemez. Aynı bıçımde adayın yetenek sınavina girmış olması da kazandığı programa kayıt olma hakkını ortadan kaldırmaz. Kesin kayıt bakkı ka/ananlar için açıklamalan Orta Doğu Teknık Ünıversıtesi'nın Yabancı Diller Yüksekokulu Tetnel îngilizce Bölümü hazırlık sınıfında eğıüm süresi en çok iki ya- nyıldır. Bir yıl sonunda başanlı olamayan hazırlık sınıfı öğrencılen- nin yaz okuluna ve yaz okulu sonundakı yeterük sınavına katılma koşullan bölüm kurulunca belirlenir. Yıl sonunda ve veya yaz okulu sonunda verilen yeterlik smavında başanlı olamayan öğrenciler bir sonraki eğitim-öğreüm yılı başında verilecek yeterük sınavinı ünıver- siteye kayıt yaptıran yeni öğrencilerle birlikte alabilırler. Başansız olan hazırlık sınıfı öğrencılerinın, ertesı yıl destek sınıfına devam veya bunu izleyen eğitim-öğretim yılı başında verilecek olan yeterlik sına- vına girme koşullan bölüm kurulunca belirlenir. Temel Îngilizce Bölümü'nde daha önce bir yıl okuyup başansız olan ve ÖSS, ÖYS veya YÖS ile yeniden ODTÜ'ye gelen öğrencılerin destek sınıfına devam veya bunu izleyen eğitim-öğretim yılı başında verilecek olan yeterlik sınavına girme koşullan bölüm kurulunca be- lirlenir. Temel îngilizce Bölümü'nde daha önce iki yıl okuyup ÖSS. ÖYS vtya YÖS ile yeniden ODTÜ'ye gelen öğrenciler Vabancı Diller Yüksekokulu'nda tekrar okuyamazlar. Bu öğrenciler bir yıl içinde Yabanci Diller Yüksekokulu'nca verilen yeterlik sınavını veya ünı- versitenin eşdeğerliğini kabul ettiği (1992 ve daha sonraki yıllarda alınmış olması koşulu ile) uluslararası sınavlan (TOEFL. IELTS. CPE, CAE, FCE) alabilırler. Bu sınavlann herhangi birinden başanlı olduklan takdirde kazandıklan bölüme kayıt yaptırabılırler Aksı halde üniversite ile ilişikleri kesilır. 1992 veya daha sonraki yıllarda ODTÜ Temel İngilizce Bölümü Hazırlık Programında öğrerum görerek başanlı olanlar. İngilizce Ye- terlik Şınavında başanlı olanlar veya aynı eğitim-öğretim yıllannda ODTÜ lısans programında öğrenim görmüş olanlar İngilizce Hazır- lık Programından muaf tutulurlar, Not: Eksik belgelı başvurular dikkate alınmayacaktır. Kavıriar Kesin kayıt tarihleri ağustos ayı içinde ÖSYM Uırafından basın yolu ile ilan edilecek olup. aynca Orta Doğu Teknik Ünıversitesi için- de duyurulacaktır. Kayıt ıçın gerekli belgeler 1994 ÖSYM ikıncı basamak kılavuzun- da ilan edilmiştir. Yasbğınınaltuıaçiçekkoyaııkızlaı* Kveç'ın cn önemlı latillcrinden birisi de bıı/ı Balı ülkelenndc de olduğu gibi inid- sommar'dır. Yanı 'Yaz Ortasr. Hazıranın son haftasonu. bu bavramaaittir. Yılınen u/un gündüzü 21 ha/ıranda olmuştur vc va/ artık ikınu yansınu gcçmiştır. Bunu kuılamak gcrekır. Dağumak için de yenı bir bahancdır hcpsı. Ba/ılanna göre 9 sayısı, milolojide an- lamı olan bir suyıdır. Başkalanna görevse 7 . av nı ö/elliğı taşır. 7 ya da 9, 'Yaz Ortası'- na bağkınan gecc (burada 24"ü) yastığının aluna 7 ya da 9 çıçek koyan gcnç kızlar. düşlennde cvlencceklen erkeği görürler. Zatcn bclkı dc bundan ötürüdür kı genç kı/Iar. o gccc vc crtcsı gün bevazlar giyinir- ler. Saçlanna. çiçeklerden yapılma taçlar yerlcştınrler. Çiçcklerle. yapraklarla süslü olarak meydanlann ortasına dikilen, yuka- ndaki kollan çiçekli halkalarla süsîü bir haç şcklindekı dıreklenn çevresinde el ele tutuşarak dans ederler. İsveç folkloruna STOCKHOLM GÜRHAN UÇKAN göre gıyinmiş çocuklar ve yetişkınler de bu dansa katılırlar. Bol bol akardeon ve ke- man çalınır. Öte yandan. açık hava gerektiren bu kut- lama hemen her yıl birilerinin gazabına uğ- rar. Başlar bir sağanak, sanırsınız gök de- linmiş. Bembeyaz giysiler, topuklu ayak- kabılar çamur içinde kabr. Binbir zahmet çiçek toplayıp taçlar yapmış olanlar. zor kaçarlar daracık bir çatmın altına. Şeker, çörek satışı yapılan tezgahlar apar topar toplanır, piknik sepetleri ve örtüleri hızlı bir şekilde çimenlerin üzerinden kaldınbr. Gençlerin önemli bir kısmı için hava faz- la önem taşımaz. Ya büyük kardeşin fırsatçı bir yetişkinin elinden ya da tekel butiklerindeki personelin dalgmlığı sonucu edinilen içkileri gayet hızlı bir şekilde ve daha akşamı beklerken içen 15-16 yaşında- ki gençler, ortalığı kaplarlar. Veb'lerin oluş- turduklan gönüllüler, çeşitli kurumlann temsilcileri ve pobs, çalılann altından, du- raklardan. metrolardan kendinden geçmiş çocuklan toplarlar. Durumu kötü olanlar hastaneye kaldınbr. Bir kısmı evine götü- rülür. Artık kapıyı açan anne-baba nedenJi ayıksa o denli ilgi görür yolundan çıkmış çocuk. Birçok genç kız, artık yastığının altı- na ne koyarsa koysun. herhangi birprensin düşünü göremeyecek halde sabahı bulur. Bu arada olası prensler ise. Dazlaklar'göç- menler; Dazlaklar/hip-hopçular gibi grup- lara aynlmış olarak dövüşürler... tLANENTEBLİGAT MERZİFON İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN 1993 1773 Merzifon'da T. Vakıflar Bankası vekili Av. Yusuf Tomar'a icra masraflan, faiz ve ücreti vekâlet ücreti hariç 286.034.100 TL ödemeye borçlu Belediye İş Hanı No: 135 Merzifon adresinde ikamet eder Öz- kar Sanayi ve Ticaret Koll. Ştr. (Mustafa Ümit Özçilingır ve Ortak- lan)'nin iş bu borcundan dolayı yapılan icra takibinde adresmize çıkanlan 49 ömek ödeme emri ve ekleri bila teblığ edilmış ve zabıtaca yapünlan tahkikatta da adresiniz tespıt edilemediğinden 7202 sayıh Tebligat Kanunu'nun 20,30 ve 31. maddelen gereğince 49 örnek öde- me emrinin ilanen tebliğine karar venlmıştir. Yukanda yaah borç ve masraflan ışbu ödeme emrinin tebliği tari- hinden iübaren kanuni süreye 15 gün ilavesi ile 22 gün içinde ödeme- niz, borcun tamamma veya bir kısmına veya alacakbnın takibat ıcrası hakkına dair bir iürazınız varsa belge alundaki imza sıze ait değılse yine bu 22 gün içinde aynca ve açıkça bildirmeniz, aksi takdirde icra takibinde bu belgenin sizden sadır olmuş sayılacağı. imzayı reddetti- ğiniz takdirde mercii önünde yapılacak duruşmada hazır bulunma- nız, buna uymazsanız vaki iürazınızın muavakkaten kaldınlacagı belgeye veya borca itirazınızı yazılı veya sözlü olarak icra müdürlüğü- ne 22 gün içinde bildirmeniz, borçödenmez veya itiraz edılmezse ceb- ri icraya devam edileceğı, takibe itiraz ettiğiniz takdırde ıtırazla birlik- te tebliğ gjderierini ödemeniz. aksi halde itiraz etmemiş sayılacağınız ihtarolunur 14.06.1994 Basın: 49060 ILAN T.C. GEREDEKADASTRO MAHKEMESİ'NDEN 1979 884 Davacılar Bolu ili Gerede ilçesi Kalaç Köyü Tüzelkışıliğı. Çu- kurca Köyü Tüzelkişiliği tarafından davalılar aleyhine mahkememi- ze açılan yukanda esas numarasj yazılı dava dosyasında (müdahı) Hazine vekilinın de katıldığı), aşağıda ad ve soyadı, ile son tespıt edı- len adresine yazılı davalı. dava düekçesinde ve zabıtaca bildırilen ad- reste taraf teşkılinı sağlamak amacıyla ve davalıyı davadan haberdar etmek amaayla çıkanlan tebligat tebliğ oiunamamış. bu şahsın zabı- taca yapılan adres tespiti araşürmasında da teblıgata salih açık adresi tespjt olunamamışur. Mahkememizin 1979/884 esasma kayıtlı dava dosyasında Bolu ili Gerede ilçesi Kösrelı Köyü 376, 427. 478 parsel sayıb taşınmazlarda Faüna Demirbaş isimb davab. yukanda numaralan yazıb parsellerde hissedar olduğu dosya münderecaündan anlaşılmakla taraf teşkılinı sağlamak amaayla y ukanda ısmı yazılı şahsın dava dilekçesı ve dave- tiye yenne kaım olmak üzere gazete yolu ile ilanen tebliğine karar verilmiş olmakla aşağıda ad ve soyadı ile bağlı bulunduklan il, ılçe \e köyleri ile baba adı ve doğum tarihi yazılı şahsın duruşmanın atılı bu- lunduğu 19.7.1994 gününde saat 09.00'da Gerede Kadastro Mahke- mesi'nde hazır bulunması hususu ilanen tebliğ olunur. 13.6.1994 Basın: 29611 Mövenpick Hotel'de 23 Haziran - 2 Temmuz İtalyan şeflerin özenle hazırladığı antipasti, sıcak yemekler ve tatlılardan oluşan muhteşem açık biife Mövenpick Restaurant'da sizleri bekliyor. Gelin, iyi yemek ve içkinin tadına vann. Rezervasyon: 285 09 47 / 48 I s T \ \ B l I Şebnem Durhan Lle Emre Derman dün evlendiler. Kendilerine ömür boyu mutluluk ve esenlikler diliyoruz. Aile dostları İLAN T.C. tSTANBUL 1. SÛLH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1994 79 Hastabğı sebebiyle Hikmet İkbal'e Şenesenevler Abdülezel Paşa Sokak Esin Apt. No: 8 Kat: 4 Daire: 9 İstanbul adresinde ikamet eden oğlu Atıf Barbaros fkbal'in vesayeti alüna konubnasına, 10.6. 1994 tarihinde karar verildi. İlan olunur. 13 6.1994 Basın: 7256
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle