Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 26 HAZIRAN1994 PAZAR
OLAYLAR VE GORUŞLER
Ülkemizdekoruma sorunu-2
Türkıye'de şimdiye dek uygulanan tek boyutlu koruma
girişimlennın başansızlığı, soruna çok boyutlu bir çözümleme
ile yaklaşılmasını gerekli kılmaktadır. Bu bağlamda, önen
model aşağıda sunulan baa yorum ve önerileri
vurgulamaktadır.
Prof. Dr. S. METE ÜNÜGÜR İTÜMimarlık
FakültesiDekanı
O
ncekı >azımda (20 haa-
ran gunlu Cumhunyet)
ulkemızde koruma so-
rununun vapısal analı-
zıne gınş yapmış, koru-
ma surecının çok boyut-
lu yapısı, olçek boyutu ustunde
dunnuştum Şımdı de koruma sure-
cınde zaman boyutu uzennde durarak
yaamı onenlerle bıtıreceğım
Koruma surecı, zaman ıçınde dına-
mık, akıcı ve değışken ozellıkler gos-
termeb, orneğın zamanla değışen
koşullara bağlı olarak değıştınlebıl-
mehdır Zıra koruınada hedefler bellı
bır penyodu kapsadığından, bu sure
ıçınde, korumanın ıçenk ve kapsamı-
na ıbşkın bıleşenlen dramatık bır bı-
çımde değışmektedır Bu nedenle
zaman, koruma yaklaşımlannın temel
bır boyutu olarak ele alınmalıdır Bu
donuşumsel nıtelıkh zamana ılışkın
boyutlar. 'Doğrusal, Salınımsal, Hele-
zonik' karaktenstıİcler gostermekte-
dır
öte yandan bır "koruma süreci" bır-
bınnı tanımlayan ve ızleyen doğası ıle
farklı süreç adımlannı ıçermektedır
Bu sureç adımlannı tanımlamak ıçın
çeşıüı sınıflandırmalar gelışünlmıştır
Planlamanın hem düşey ve hem de
yatay yapısını ıçeren aşağıdakı açılım,
koruma stratejı ve polıükalannın ge-
lışlınlmesı ıçın uygun bır çerçeve ola-
rak gorulmektedır
Ven Toplama. Ven tşleme Analız,
Sıstem Tanımlama, Kavram Gelıştır-
me, Sıstem Gelışürme, Bıreşım (Sen-
tez) Değerlendırme, Model. Karar.
Gerçekleştırme (Klıne-Lıfson 1971)
Koruma surecıne ılışkın tum değış-
kenlennın doğrusal, salınımsal, hele-
zonık donuşum bıçımlen bu etaplarda
yer alacaktır
Bir modei önerisi: Koruma
yaklaşımlan, fınansman, orgutlenme,
üretım gıbı farklı alanlarda ve planla-
ma gerçekleştırme ve uygulama gıbı
farkh adımlarda ahnması gereken kn-
tık kararlan ıçeren karmaşık bır yapı
ıçınde, çeşıtlı katılım ve ışbırlığmı ge-
reklı kılmaktadır Olanak ve kaynak-
lann kullanımındakı bu kararlar,
"Karar Verme Modeli" olarak adlan-
dınlan bır duzenek (mekanızma) oluş-
tururlar Genel olarak bılındığı gıbı
karar alma modellen Burokratık
Merkez, Anarşık Bıreysel, Partızan
Toplumsal. Tukeiıcı Pazar kokenlı
modeller olarak sınıflandınlabılırler
Butun bu modeller, Turkıye'dekı ko-
ruma amaçlı gınşımlerde bılınçlı
bılınçsız olarak uygulanagelmektedır
Fakat bu kısa ırdeleme bıle, sadece
tek bır sektor tarafından alınmış ka-
rarlara dayandığı ıçın, bu modellenn
tek başlanna yetersızlığını gostermek-
tedır Örneğın burokratık modelde
devlet, anarşık modelde bıreyler. tuke-
tıcı modelde muteahhıtler belırleyıcı
olmakta ve doğal ve kulturel değerler
bır sektorun çıkan doğrultusunda yok
edılmektedır Bu nedenle koruma su-
recının her adımında içerik, ölçek ve
davranış boyutlan analız edılerek bu-
tunleşmış bır karar duzeneğını ıçeren
'bütünleşik bir koruma modeli'nın ge-
lıştınlmesı gerekli gorulmektedır
Boyle bır model onensı, aşağıdakı
gıbı sunulmaktadır
Bır koruma surecı, doğrusal, salı-
nımsal ve helezonık zaman skalasında
ve farklı sureç adımlannda olçek, ıçe-
nk ve davranış boyutlannı ıçermekıe-
dır
Yorum veöneriler
Turkıye'de şımdıye dek uygulanan
tek boyutlu koruma gınşımlennın ba-
şansızlığı. soruna çok boyutlu bır ço-
zumleme ıle yaklaşılmasını gerekli
kılmaktadır Bu bağlamda öneri mo-
del. aşağıda sunulan baa yorum ve
onenlen vurgulamaktadır
- Bır koruma surecı. endustnleşme,
kentleşme ve yapılaşma olgulanndan
bağımsız olarak ele alınamaz Zıra her
şey, onu yonlendıren ust sıstem deter-
mınantlan ve karşıtlan ıle anlam taşır
Boylesı bırçok boyutlu analızden >ok-
sun olarak gelıştınlen modeller, başa-
nsız kalmaya mahkumdur
- Evrenın değtşme>en tek kuralı 'de-
ğişmek'tır Çevremız, zaman ıçınde
değışecek ve buna bağlı olarak doğal
ve kulturel değerlenmız de olçek, ıçe-
nk ve davranış boyutlan ıle değışecek-
tır Bu nedenle Neyın, ne kadar, nıçın,
nasıl, kım tarafından korunacağı, ne-
yın, ne kadar, nıçın, nasıl, kım tarafın-
dan değıştınleceğı ıle bırlıkte ele alın-
malıdır
- Koruma yaklaşımlan, sureçlennın
her adımındakı kapsam, uzam (geruş-
lık) ve koşullanna bağlı olarak belırle-
necek katılımcılar ve rol alanlarla ey-
lemlennın betımleneceğı bır yapıya ve
ıletışım duzenme sahıp oimalıdır
- Bır koruma gınşımı, yerel grupla-
nn kaynaklannı duzenleyıp harekete
geçırmelı ve kamu kaynaklannı çevre
nıtelığının (kalıtesının) diızeltılmesıne
yonelık programlara kaydırabılmelı-
dır
- Gerçekçı hedeflen olmayan belır-
sız kapsam ve genışhkte tanımlanma-
mış koşullara sahıp, kımın, neyı, nasıl
yapacağının behrlenmedığı, zamanla-
madan yoksun koruma polıtıkalan
yetersız ve başansız olmaya mahkum-
dur 16-17 hazıran gunlen Goynuk,
Mudurnu, Taşkestı, Bolu'yu basın
mensuplan ve bılım adamlan, mımar-
lardan oluşan kurulla gezerken "konı-
ma" ûzenne bu goruş ve duşunceler
oluştu bende
ARADABIR
BENAL TAMtlSEVER
Çoksesli Mûzik ve Kitleler
Evrensel bır bıçımde surmekte olan ekonomık buna-
lım, dunya muzık endustrısını de onemlı olçude etkıle-
mektedır Toplumurnuza çoksesli muzığı sevdırme
yonunde, çabalarını esasen guç ekonomık koşullar
ıçınde surdurmek durumunda olan kurum ve sanatçıla-
rımızın çabaları bu nedenle daha da onemlı kısıtlama-
laria karşılaşmıştır Insanlarımızyaşamsal gereksınım-
lerı dışında sanat etkınlıklerını ızlemek ıçın gerekli
zannan ve harcamalarını kısıtlamakzorunluluğundakal-
maktadır Bunun sonucu olarak da çoksesli muzık sevgı-
sının yaygınlaştırılması yolundakı bu engellerı aşabıl-
mek uzere, sanatçılarımıza gıderek onemlı gorevler
duşmektedır
Sanatçılarımız ve ılgılı kurumlarımız, artık geleneksel
ıcra mekanlarından çıkarak koprunun obur yanına geçıp
dınleyıcılere doğrudan ulaşma gorev ve bılıncı ıçınde
hareket etme zorunluluğunu ustlenmeye başlamışlar-
dır Bunun ulkemızde etkılı ve olumlu bır orneğı, Cum-
hurbaşkanlığı Senfonı Orkestrası'nın ıkı yıl once eskı
Ankara Hıpodromu'nda başlattığı "park konserlerı" ol-
muştur Bu tur konserler, esasen onemlı Batı muzık
merkezlerınde tanınmış orkestralarca yaygın bır bıçım-
de surdurulmektedır örneğın New York Fılarmonı Or-
kestrası, bu kenttekı halkın buyuk olçude kullandığı
"Central Park' ta her yıl on bınlerce kışının ızledığı "park
konserlerı" vermektedır
Dınteyıcıye ulaşma yolundakı bu tur olumlu çabalar,
sanat kurumlarının varlıklarmı korumak ve gelıştırmek
açısındandaonemhdır Sanatçılar geleneksel mekanla-
rından çıkıp gentş kıtlelerle daha kolayca buluşabılecek-
lerı yerlere olabıldığınce en genış olçude açıldıkça,
çoksesli muzığın yaygınlaştırılmasına olduğu denlı ken-
dı varlık nedenlerıne de katkıda bulunmaktadırlar Boy-
lece çoksesli muzık kısıtlı çevrelerın yararlanmasından
çıkarılıp tum topluma mal edılebılmektedır
Cumhurbaşkanlığı Senfonı Orkestrası'nın yukarıda
sozu edılen bu yondekı olumlu çabalarına ek olarak, son
kez 14 hazıran gunu Kultur Bakanlığı'nın desteğıyle An-
talya Aspendos Antık Tıyatro^- nda duzenlenen Opera
ve Bale Festıvalı ne olan katkılarına da değınmek gere-
kır Bu dınletı, yerlı ve yabancı on bınlerce kışıden olu-
şan coşkulu bır dınleyıcı kıtlesı tarafından ızlenmıştır
Aspendos'un buyuleyıcı atmosfert ıçınde Cumhurbaş-
kanlığı Senfonı Orkestrası nın, Kultur Bakanlığı Devlet
Çoksesli Koro ve Cocuk Korosu'nun katılımıyla sunulan
bu dınletısınde, Alman bestecı Cari OrfPun Carmlna Bu-
rana adlı sahne kantatı tum yerlı ve yabancı ızleyıcılerı
çarpıcı bır bıçımde etkıledı Şef Gürer Ayfcal'ın yonetı-
mınde gerçekleştırılen bu gosterı, canlı konser dınleme
olanağı kısıtlı olan yore halkı açısından da onemlı bır
katkı oluşturdu
Bılındığı uzere adı geçen yapıt (eser) Ortaçağ Bavye-
rası şıır sanatmdan (1803) kaynaklanmıştır Andıoas
Schmoller adlı bır Alman sanatçı, bu donemde ıkı yuz
kadar şıırı 1847 yılında "Carmına Burana" adı al-
tında derlemıştır Bu done-
mın soylularından olan Carl
Orff da, bu şıırlerden bazıla-
rını solıstler ve koro ıçın
besteleyerek ortaya gızem
yuklu bır sahne tıyatrosu
yapıtı çıkarmıştır Insan ha-
yatının lyı ve kotu yonlerı
sureklı değışen kaderı, do-
ğa sevgısı, aşk ve guzellık
gıbı temalar ışlenmıştır bu
yapıtta Dunyanın her koşe-
sınde seslendtrıldığı gıbı
Mıchael Jackson gıbı pop
sanatçılarının genış kıtleler-
de coşku yaratmak ıçın baş-
vurdukları bır kaynak dahı
olmuştur Aspendos Tıyat-
rosu'nda bu kez gerçekleş-
tırılen adı geçen yapıtı yore
halkının da sonuna kadar
dıkkat ve ıçtenlıkle ızleme-
lerı, kendılerının bu konuda
evrensel yapıtlara ne denlı
ısteklı olduklarının da kanıtı-
nı oluşturmuştur
Cumhurbaşkanlığı Senfo- -
nı Orkestrası nın, klasık
muzığın genış kıtlelere sev-
gı ve yumuşaklıkla taşınma-
sı yolundakı bu tur yaklaşım
ve çabalarının takdırle kar-
şılandığı ve bunların deva-
mının kıtlelerce beklendığı-
nın vurgulanması uygun
olacaktır
Bir depolitizasyon araanın sonu...
TEOMAN ERGÜL Manisa Barosu Avukatlarından
H
akımler ve Savcılar Yuksek
Kurulu, 2802 sayılı Hdkım-
ler ve Savcılar Kanunu'nun
39.40 ve 41 maddelen gere-
ğınce, hakımlık ve savcılık
mesleğıne atanmak ısteyen
oğretım uyelen ve avukatlarla (39). kendı
ısteklenyle meslekten çekılenler ve emeklı
olanlar (40) ıle muvazzaf askerlık hızmetle-
nnı yapmak uzere sılah altına alınanlardan
(41) mesleğe donmek ısteyenler hakkında
18 Nısan 1983 tanhlı ılke kararlan almış.
bu ılke kararlannın 5 ve 12 maddelen 30
Ocak 1986 tanhınde yenıden duzenlenmış-
ur
MılUyet gazetesının 28 Nısan 1994 gunlu
sayısında. Hakimkr ve Sa>cüar Viiksek
Kurulu'nun bu ılke kararlan arasında bu-
lunan "siyasi partilere girmemiş obnak"
(5-j) ıle "siyasi partilere girmeleri nedenivle
meslekten çekilmiş sayılanlar ile siyasi par-
tiye girenler" (12-d) hukmunden muhte-
melen "siyasi partiye girenler" bolumunun
kaldınlarak 39, 40 ve 41 maddelere gore
mesleğe gırmek v e donmek ısteyenler hak-
kındakı ılke karannın değıştınldığı.
ANKA'ya dayanılarak haber venlmekte-
dır
Ancak, haberde konunun ozellığı çarpı-
ulmakta ve henuz yayımlanmamış yenı ıl-
ke karannın degışünlmesı ıçin kamuoyu
şesı altında basına sızdıranlar, 12 Eylul rejı-
mının depolitizasy on polıtıkalannın sure-
gıtmesı amacmı gutmektedırler Basına
daha once yansıyan haberler ve gelışmeler-
den edındığımız kanıya dayanarak bu ha-
benn Hakimler ve Savcılar Yuksek Ku-
rulu'nun 16 maddesı hukmune aykın
bıçımde, anayasaya, yasaya, İnsan Haklan
Bıidırgesı ıle Avrupa İnsan Haklan Sozleş-
mesı'ne çeşıth yonlerden aykın bu uygula-
manın değışünlmesmı ıstemeyenler tara-
fından basına sızdınldıjb açıkça gorulmek-
tedır
Ilke karan ıle anayasa ve yasaya aykın
bır yasaklama getınlemeyeceğı bır yana,
bu yasaklar ozu ozune 'bir shasetin ürünii
ve aracı'dırlar 12 Eylul rejımı, oğrencıle-
nn. ışcılenn. sendıkacılann, oğretım uyele-
nnın polıüka ıle bağını kesmış ve sıyasal
yaşamın yozlaşmasına neden olmuştur
HSYK'nın yukanda sozu edılen ılke ka-
rarlan ıle hukuk fakultesı oğrencılen ya-
nında avukatlann da ılende bır gun yargıç-
lık ya da savabk ısteğıne engel olur endışesı
ıle sıyasete gırmelennın engellenmek ısten-
dığı. haberdekı "görev başında iken siyasi
partiye üye olanlann meslekten el cektiril-
mesi" hukmu ıle bu ılke kararlannın aynı
nıtelıkte sayılmalan ve bırbınnı dengele-
melen ıle ızah edılmesınden anlaşümakta-
dır Nıtekım pek çok genç avukatın ya da
oluşturulmaya çaîışıldığı ızlenımı edınıl- polıtıka ıle uzun yıllardır ıİgılenmeyen kışı-
mektedır nın ısteklen bu hukuk dışı anlayışla redde-
1) Haberden, değışıklığın Adalet Bakan-
hğı yetkılılen -Bakan ve Musteşar- tarafın-
dan ıstenılmış olduğu anlaşılmaktadır
2) "Kurulda uzun tartışmalardan sonra oy
çokluğuyla y apüan ilke karan değişikliğinin
bazı üyelerce 'vargının pohtıze edıleceğY
endiseshle eleştîrildiği" behrtılmektedır
3) Haber. "Hakimler ve Savcdar Yuksek
Kurulu'nun ilke karan değişikliğinin, Ha-
kimler ve Savcılar Kanunıf vla çeliştiği bildi-
rildi. Hakimler ve Savcılar Kanunu'na göre
yargıç *e savcıy ken siy asal partiye üye olan-
lann meslekten el eektirilmesi ve bir daha da
mesleğe kabul edilmemesi karşısında, siya-
sal parti uyesi olan avukatların da yargıç,
savcı olamavacağı yönündeki uygulamanın
biribirini dengetediği savunuldu" şeklınde
devam etmekte ve 'Sıvas katliamı davasısa-
mklannın avukatlığını ustlenen RP'li Şev ket
Kazan, halen tutuklu bulunan DEP Şırnak
Milletvekili Avukat Orhan Doğan'ın bu de-
ğişiklikle yargıç ya da savcı olabilecekleri
özellikle vurgulanarak kamuoyu tahrik edil-
mek istenmektedir.
Haberi "yargıya sivaset İMilaşıyor" ya da
"yargının polıüze edıleceğı"' masum endı-
sızdınlan haberdekı ık
gerekmekte-
mesleğı-
ne gırebıleceklen olasılığı ıle panık yarat-
maya çahştıklan kışıler yıne kurulun
yasaya aykın olarak getırdıklen 35 yaş sı-
nın ıle karşılaşacaklan ıçın boyle bır ıhtı-
mahn olmadığını bıle bıle kamuoyunu
yanıltmalandır Öbur çehşkı ıse ılke karar-
lannın 5-j maddesının polıtıka ıle uğraşmış
oğretım gorev lılennı kapsamına almaması
suretıyle, yargının çok korktuklan anlaşı-
lan pohtıze olması tehlıkesı ıle bu yonden
karşı karşıya bulunmasıdır
Özunde bır sıyasetın aracı olarak kulla-
nılan bu yasaklann hukuk açısından da
savunulmalan olanaksızdır
a) "İlke karan", ıdarenın Yuksek Ku-
rul'un ıç yapısı ve ışleyışıyle ılgılı ışlemler-
dendır Bu çeşıt ışlemler çeşıth kuruluşlar-
da, dırektıf, sırkuler. genelge, teblığ gıbı
adlar da almışlardır "Yönetmelik" benzen
metınlerdır
Yönetmelik nıtelığındekı bu metınlerle.
hukuk du/enınde değışıklık yapılması ya
da hukuk duzenıne yenı bır oge getınlmesı
olanakh değıldır Bu nedenle. Hakimler ve
Savcılar Kanunu'nun 51 maddesının 5 fık-
rası "görev başındaki hakim ve savcdar"
ıçın getınlmış yaptınmın ılke karan ıle avu-
katlara teşmıh duşunulemez Kaldı kı, sta-
tulen gereğı koşutluk da yoktur
b) 2461 sayılı yasanın 19 ve 2802 sayılı
yasanın 118 maddelen ıle Hakimler ve
Savcılar V üksek Kurulu'na tanınan "yönet-
melik" ve "ilke karan" çıkarma yetkısının
anaşasanın 124 maddesı karşısında hu-
kuksal durumu ve anayasaya uygunluğu
tartışmalıdır Anayasanın 124 maddesı.
"kanunlann ve tüzüklerin uygulanmasını
sağlamak" v e "kanun ve tüzükİere ay kırı ol-
mamak" koşullan ıle "yönetmelik" çıkar-
mak yetkısını sadece Başbakanhk, bakan-
hklar ve kamu tuzelkışılenne vermıştır
Hakimler ve Savcılar Yuksek Kurulu'nun
ıse tuzelkışıhğı bulunmadığı açıktır
Anayasaya aykınhk tartışması. anaya-
sanın geçıcı 15 maddesı dolayısıyla mum-
kun olmamaktadır
c) İlke karan ıle yenı bır hukum getınl-
mesı, kurulun yetkılen ıçınde değıldır Ya-
sakoyucu yenne gecılmış olması duşunule-
mez Anayasanın 6 maddesıne gore de
"Hiçbir kiinse veya organ kaynağını anaya-
sadan almayan bir devlet yetkisi kullana-
maz."
ç) Bır başka yönden anayasanın 25
maddesıne gore "hiç kimse, her ne sebeple
olursa oteun, düşünce ve kanaatleri sebebiy le
kınanamaz ve suçlanamaz." Yasanın kasıtlı
bıçımde yanlış yorumlanan ve uygulanan
bu hukmu ıle "kanaat ve düşüncelerinden"
dolayı kışıler, suçlanmak bır yana cezalan-
dınlmış da olmakta ıdıler
Sonuç olarak, Hakimler ve Savcılar Yü-
sek Kurulu'nca mesleğe gırmek ve donmek
ısteyenler ıçın ılke kararlannın 5 j ve 12 d
maddelen ıle anayasaya. yasaya, uluslara-
rası sozleşmelere aykın olarak getınlmış
sıyasetle ılgılı bu hükumler 12 Eylul rejımı-
nın depolitizasyon anlayışının sızıntılan ıdı
Hukuka ve yasaya aykın ıdıler
Bu hükumler Mıllıyet gazetesındekı ha-
berden sonra 26 Mayıs 1994 gunu Resrru
Gazete'de yayımlanan "ilke karan" ıle de-
ğıştınlerek "başvunı tarihinde siyasi parti
üyesi olunlar" ıçın yasaklama konulmuş-
tur Buşekhyle anayasanın 68 maddesının
son fıkrası ıle yasa hukmune uyum sağlan-
mıştır
Çoğulcu ve kauhmcı duşuncelenn sere-
serpe boy attığı, demokratikleşme sloganı-
nın çokça kullanıldığı gunumuzde, tanhe
"hukuk ayıbı" olarak geçecek behrttığımu
hukumlenn ve anlayışın yunırlukten kaldı-
nlmasına katkıda bulunanlan kutlamak
gerekmektedır
ÇAĞMNTAMGI
ÜÇYAZAR
Hikmet Çetinkava
2 hası40 000(K.D\
Çügdaş >a\ mları Turkmav C ad
39-41 Cagaloilu Istanhul
Ödemeli gönderilmez
• RP'nin
"adet izni"ne
kadınlardan tepki
• Katilin çaldığı
surat; savcılık.
etlendirme
yöntemiyle
kimlik arıyor
• Zigetvar'a
ikinci
kuşatma
• Bazı sendikalar
boz ayı gibi
• Ve turizm bitti;
rezervasyonlar
iptal, tesisler
satışta
SİVAS
KATLİAMI, Birinci yıldönümünde
yeni iddialar, önemli ipuçları!
00KUNULMA2UKURI OLMASAYDI, HANGI MILLETVEKILLERI
NE CEZA ALACAKTI; SUCLULARIN TAM USTESI
NU5RET
DEMIRAL
"Bmrivancak
suikattçinin
sadec«lS
»antyeri var."
Refah
"adatiznC
önoritiyte
kadınuuin
tepidtbii
çekU.
konınuı
suçtusu"
49mmmır
bir buçuk yıl
yargıUod..
Y.0UN00R
OZDEN:
*TBMM
uyellğlni
düfârten
Aınymnhf."
• Uyuşturucu
dosyası-3 Yeniden
doğuşun öyküsü
• Yüzyılın vahşet
müzesi; Bosna
• Ingilizler
Alternatif Dünya
Kupası'nda
eşcinsellerden
şampiyonluk
bekliyor
• Anayasa
Mahkemesi Başkant
eleştirilerden
şikayetçi
• Demiral'dan
suikastçilere uyarı!
PENCERE
Tirkiye'tte Solun
Birteşme Sonınu...
Sol Türkıye'de neden bırleşmelı?
Bırleşmenın mantığı once bır yaşam yasasına dayanı-
yor Sol bırleşmezseyokolacak
Varoluşunun gudusuyle sol bırleşmekzorunda, yoko-
luşunun korgudusuyle solun parçalanması surecek
Anadolu ınsanının yazgısı bu ıkılemın çozumlenmesı-
nesıkı sıkıya bağlı
Neden'
•
Çağdaş bır toplum olabılecek mıyız7
Turkıye Cumhurıyetı kurulurken bu hedef benımsendı;
'çağdaş uygarlık duzeyme enşmek', '1923 Devrımı'nın
amacıdır
Pekı, çağdaş ya da uygar bır toplum nasıl olur?
önumuzdekı ornekler hangı ortak koşullan sergılıyor-
lar"? Avrupa'ya baktığımızda dengelerını kurmuş top-
lumlar goruyoruz Demokratık duzenlerı durmuş otur-
muş, toplumsal adalet terazısı az çok dengelenmış,
laıklık bılıncı tartışılamayacak kadar pekışmış, nufus ar-
tışı denetım altına alınmış, sınıflar arasında farklar azal-
mış, ortak yaşam bıçımı oluşmuş
Turkıye boyle mı?
Hayıri
Nufus patlaması suruyor, koyden kente goç hızlanı-
yor, vahşı kapıtalızm' yaşanıyor, demokrası benımse-
nememış toplumsal adaletsızlık yoğun, laıklık tehlıke-
de, şenatçılık saldırıda, ınsan haklan tartışmalı, ortak
yaşam bıçımı oluşmamış, Ortadoğu ıle Avrupa arasında
bıçaksırtındayız
Öyleyse Türkıye'de solun yapacağı çok ış var, Av-
rupa dakı soldan daha ışlevsel bır solumuz olacak
•
Avrupa da sol, 20'ncı y.uzyılın ılk çeyreğınde ıkı şık ol-
du Komunıstler ve sosyalıstler Her ıkısının de kokenı
'Marksızm'd\ Batı'da sosyalıstlerın ve komunıstlerın
tartışması 1989 da noktalandı Sovyetler'ın çokmesı, çok
şeyı değıştırdı
Ya Turkıye de?
Ulkemızde Marksıst kokenden kaynaklanan solun ya-
nı sıra Cumhunyet Halk Partısı nın once 'ortanın solu ,
sonra demokratık sol ya da 'sosyal demokrat sol' dıye
adlandırılan kendıne ozgu gelışmesı yaşandı
Bugun Türkıye'de Marksıst sol kımı partıde demok-
rat, kımı yeraltı orgutunde terorıst nıtelığıyle suruyor, bır
ayrı dal oluşturuyor
Marksıst kokenden gelmeyen sol ıse uç partiye bolun-
du Sosyal Demokrat Halkçı Parti Demokratık Sol Parti,
Cumhurıyet Halk Partısı
Hemen şu noktayı vurgulamak gerekır Marksızm ya
da bılımsel sosyalızm evrensel bır goruş olarak değer-
lerını koruyor çağdaş ınsanın duşunme bıçımını etkılı-
yor, ustunde Marks ın damgası olmayan bır sol -hatta
merkez sağ- partısı de sosyalızmın etkısınde rotasını
belırlemekzorundakalabılıyor Ancak Batı dademokra-
sının kokleştığı toplumlarla Turkıye yı bırbırıne karıştır-
mayalım Avrupa'da bır merkez sağ partısı demokrattır,
Türkıye'de adına merkez sağ denen parti demokrasıyı
ıçınesındırebılmış değıl, mostrası da meydanda
Ulkemızde solun bırleşmesı bu açıdan onemlı kaçınıl-
maz ve yaşamsal
•
Çunku Türkıye'de sol, demokrasıyı kurmak ve faşızmı
engellemek tçın bırleşmek zorundadır
Laıklık duşmanlarına karşı durabılmek ıçın bırleşmek
zorundadır
Şerıattehlıkesıne karşı bırleşmek zorundadır
Emeğın hakkını koruyabılmek ıçın bırleşmek zorunda-
dır
Solun Turkıye dekı ışlevı Batı'dakı soldan çok daha
değışık bır ıçenk taşıyor
Avrupa da ne şerıat tehlıkesı var ne 12 Eylul un '83
Rejimı geçerlıdır ne demokrasıyı kurma davası gun-
demdedır ne de Batı da emeğın hakkı Turkıye'dekı gıbı
ayaklar altında çığnenmektedır
Avrupa da sol bolunse ne yazar bırleşse ne yazar,
Batı da sol ha muhalefette olmuş, ha ıktıdarda
Turkıye de ıse solun bırleşme sorunu ıkı sozcuk
Olmak ya da olmamak
1
Âvdinlaıtmadakılometretasr
TURAN DURSUN
KUR'AN ANSİKLOPEDİSİ
Strr*cı hamur bez CİITK ve pMc dk«î
320 sav"a t>» o » 400 00O Tl
KAYNAK^^YAYINLARI
CO -S2+ 5Ö-2İ.
DEVLETİN YURTTASINI ÖLDÜRME HAKKI.
Anayasa değışıklıgı gundemde ama, 1 7 maddeden soz eden
yok
1
Oysa bu madde devlete yurttaşını oldurme hakkını
venyor ve en temel ınsan hakkını yaşama hakkını ıhlal
edıyor İHD ve İHV raporları Uğur Cankocak'ın yorumu .
• Islam ve denız Enıs Batur yazdı • Omer Lacınerın "kurucu
radıkallık onensı Soldan qelen damarlan da esrtlıkcı dını hareketten
gelen damarlan da bu zemıne davet edıyoruz • Contadakı yurttaş
bılıncı Beyoğlu Platformu sokaga çıktı1
• Gencay Gurunun
tehlıkelı alakalan • Marx Salazar afyon ve 'yasasm futbol " •
Okmeydam Bır baska Istanbul • NATO Bakanlar Kurulu'nun 30
maddelık bıldırgesıne Savas Karsıtlan'ndan 30 maddelık yanıt •
Rockta postmodern zamanlar Pnmal Scream • Feyhan Guver
bayır gulu"nu anlatıyor • Yasser Arafat "Benım haftzam on.arın
hafızası • Kotu yola dusen fılm Kalıfornıya • 90 h vıllarda cın-
sellık # Agır Express te Gramscı nın uç "sıvıl toplum' u ve Marx
Duzen partısının cozulmesı ve anayasa değışıklıgı tarbsması" 9
Tuncer Erdem Mamak rezaevınden yazdı Kursunı tavanlı bozkırda"
Ve herzamankıler • Derya Kı zulan • Kasımpasalı Resat •Oynak Kobra
E PRESS
Bu cumartesi ve her cumartesi bayilerde
Goz yasamın penceresidir. Onu koruyvn.
QOZ HUHUNU KORUMA VAKFI
«»k.ı < E Hsıton.
Caglaysn Polıklınıgı
-: Sı»h »olıklntıgı D 2
- Kodrkoy Polıkhnıgı 2 6 33S J