30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26 HAZIRAN1994 PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER Ülkemizdekoruma sorunu-2 Türkıye'de şimdiye dek uygulanan tek boyutlu koruma girişimlennın başansızlığı, soruna çok boyutlu bir çözümleme ile yaklaşılmasını gerekli kılmaktadır. Bu bağlamda, önen model aşağıda sunulan baa yorum ve önerileri vurgulamaktadır. Prof. Dr. S. METE ÜNÜGÜR İTÜMimarlık FakültesiDekanı O ncekı >azımda (20 haa- ran gunlu Cumhunyet) ulkemızde koruma so- rununun vapısal analı- zıne gınş yapmış, koru- ma surecının çok boyut- lu yapısı, olçek boyutu ustunde dunnuştum Şımdı de koruma sure- cınde zaman boyutu uzennde durarak yaamı onenlerle bıtıreceğım Koruma surecı, zaman ıçınde dına- mık, akıcı ve değışken ozellıkler gos- termeb, orneğın zamanla değışen koşullara bağlı olarak değıştınlebıl- mehdır Zıra koruınada hedefler bellı bır penyodu kapsadığından, bu sure ıçınde, korumanın ıçenk ve kapsamı- na ıbşkın bıleşenlen dramatık bır bı- çımde değışmektedır Bu nedenle zaman, koruma yaklaşımlannın temel bır boyutu olarak ele alınmalıdır Bu donuşumsel nıtelıkh zamana ılışkın boyutlar. 'Doğrusal, Salınımsal, Hele- zonik' karaktenstıİcler gostermekte- dır öte yandan bır "koruma süreci" bır- bınnı tanımlayan ve ızleyen doğası ıle farklı süreç adımlannı ıçermektedır Bu sureç adımlannı tanımlamak ıçın çeşıüı sınıflandırmalar gelışünlmıştır Planlamanın hem düşey ve hem de yatay yapısını ıçeren aşağıdakı açılım, koruma stratejı ve polıükalannın ge- lışlınlmesı ıçın uygun bır çerçeve ola- rak gorulmektedır Ven Toplama. Ven tşleme Analız, Sıstem Tanımlama, Kavram Gelıştır- me, Sıstem Gelışürme, Bıreşım (Sen- tez) Değerlendırme, Model. Karar. Gerçekleştırme (Klıne-Lıfson 1971) Koruma surecıne ılışkın tum değış- kenlennın doğrusal, salınımsal, hele- zonık donuşum bıçımlen bu etaplarda yer alacaktır Bir modei önerisi: Koruma yaklaşımlan, fınansman, orgutlenme, üretım gıbı farklı alanlarda ve planla- ma gerçekleştırme ve uygulama gıbı farkh adımlarda ahnması gereken kn- tık kararlan ıçeren karmaşık bır yapı ıçınde, çeşıtlı katılım ve ışbırlığmı ge- reklı kılmaktadır Olanak ve kaynak- lann kullanımındakı bu kararlar, "Karar Verme Modeli" olarak adlan- dınlan bır duzenek (mekanızma) oluş- tururlar Genel olarak bılındığı gıbı karar alma modellen Burokratık Merkez, Anarşık Bıreysel, Partızan Toplumsal. Tukeiıcı Pazar kokenlı modeller olarak sınıflandınlabılırler Butun bu modeller, Turkıye'dekı ko- ruma amaçlı gınşımlerde bılınçlı bılınçsız olarak uygulanagelmektedır Fakat bu kısa ırdeleme bıle, sadece tek bır sektor tarafından alınmış ka- rarlara dayandığı ıçın, bu modellenn tek başlanna yetersızlığını gostermek- tedır Örneğın burokratık modelde devlet, anarşık modelde bıreyler. tuke- tıcı modelde muteahhıtler belırleyıcı olmakta ve doğal ve kulturel değerler bır sektorun çıkan doğrultusunda yok edılmektedır Bu nedenle koruma su- recının her adımında içerik, ölçek ve davranış boyutlan analız edılerek bu- tunleşmış bır karar duzeneğını ıçeren 'bütünleşik bir koruma modeli'nın ge- lıştınlmesı gerekli gorulmektedır Boyle bır model onensı, aşağıdakı gıbı sunulmaktadır Bır koruma surecı, doğrusal, salı- nımsal ve helezonık zaman skalasında ve farklı sureç adımlannda olçek, ıçe- nk ve davranış boyutlannı ıçermekıe- dır Yorum veöneriler Turkıye'de şımdıye dek uygulanan tek boyutlu koruma gınşımlennın ba- şansızlığı. soruna çok boyutlu bır ço- zumleme ıle yaklaşılmasını gerekli kılmaktadır Bu bağlamda öneri mo- del. aşağıda sunulan baa yorum ve onenlen vurgulamaktadır - Bır koruma surecı. endustnleşme, kentleşme ve yapılaşma olgulanndan bağımsız olarak ele alınamaz Zıra her şey, onu yonlendıren ust sıstem deter- mınantlan ve karşıtlan ıle anlam taşır Boylesı bırçok boyutlu analızden >ok- sun olarak gelıştınlen modeller, başa- nsız kalmaya mahkumdur - Evrenın değtşme>en tek kuralı 'de- ğişmek'tır Çevremız, zaman ıçınde değışecek ve buna bağlı olarak doğal ve kulturel değerlenmız de olçek, ıçe- nk ve davranış boyutlan ıle değışecek- tır Bu nedenle Neyın, ne kadar, nıçın, nasıl, kım tarafından korunacağı, ne- yın, ne kadar, nıçın, nasıl, kım tarafın- dan değıştınleceğı ıle bırlıkte ele alın- malıdır - Koruma yaklaşımlan, sureçlennın her adımındakı kapsam, uzam (geruş- lık) ve koşullanna bağlı olarak belırle- necek katılımcılar ve rol alanlarla ey- lemlennın betımleneceğı bır yapıya ve ıletışım duzenme sahıp oimalıdır - Bır koruma gınşımı, yerel grupla- nn kaynaklannı duzenleyıp harekete geçırmelı ve kamu kaynaklannı çevre nıtelığının (kalıtesının) diızeltılmesıne yonelık programlara kaydırabılmelı- dır - Gerçekçı hedeflen olmayan belır- sız kapsam ve genışhkte tanımlanma- mış koşullara sahıp, kımın, neyı, nasıl yapacağının behrlenmedığı, zamanla- madan yoksun koruma polıtıkalan yetersız ve başansız olmaya mahkum- dur 16-17 hazıran gunlen Goynuk, Mudurnu, Taşkestı, Bolu'yu basın mensuplan ve bılım adamlan, mımar- lardan oluşan kurulla gezerken "konı- ma" ûzenne bu goruş ve duşunceler oluştu bende ARADABIR BENAL TAMtlSEVER Çoksesli Mûzik ve Kitleler Evrensel bır bıçımde surmekte olan ekonomık buna- lım, dunya muzık endustrısını de onemlı olçude etkıle- mektedır Toplumurnuza çoksesli muzığı sevdırme yonunde, çabalarını esasen guç ekonomık koşullar ıçınde surdurmek durumunda olan kurum ve sanatçıla- rımızın çabaları bu nedenle daha da onemlı kısıtlama- laria karşılaşmıştır Insanlarımızyaşamsal gereksınım- lerı dışında sanat etkınlıklerını ızlemek ıçın gerekli zannan ve harcamalarını kısıtlamakzorunluluğundakal- maktadır Bunun sonucu olarak da çoksesli muzık sevgı- sının yaygınlaştırılması yolundakı bu engellerı aşabıl- mek uzere, sanatçılarımıza gıderek onemlı gorevler duşmektedır Sanatçılarımız ve ılgılı kurumlarımız, artık geleneksel ıcra mekanlarından çıkarak koprunun obur yanına geçıp dınleyıcılere doğrudan ulaşma gorev ve bılıncı ıçınde hareket etme zorunluluğunu ustlenmeye başlamışlar- dır Bunun ulkemızde etkılı ve olumlu bır orneğı, Cum- hurbaşkanlığı Senfonı Orkestrası'nın ıkı yıl once eskı Ankara Hıpodromu'nda başlattığı "park konserlerı" ol- muştur Bu tur konserler, esasen onemlı Batı muzık merkezlerınde tanınmış orkestralarca yaygın bır bıçım- de surdurulmektedır örneğın New York Fılarmonı Or- kestrası, bu kenttekı halkın buyuk olçude kullandığı "Central Park' ta her yıl on bınlerce kışının ızledığı "park konserlerı" vermektedır Dınteyıcıye ulaşma yolundakı bu tur olumlu çabalar, sanat kurumlarının varlıklarmı korumak ve gelıştırmek açısındandaonemhdır Sanatçılar geleneksel mekanla- rından çıkıp gentş kıtlelerle daha kolayca buluşabılecek- lerı yerlere olabıldığınce en genış olçude açıldıkça, çoksesli muzığın yaygınlaştırılmasına olduğu denlı ken- dı varlık nedenlerıne de katkıda bulunmaktadırlar Boy- lece çoksesli muzık kısıtlı çevrelerın yararlanmasından çıkarılıp tum topluma mal edılebılmektedır Cumhurbaşkanlığı Senfonı Orkestrası'nın yukarıda sozu edılen bu yondekı olumlu çabalarına ek olarak, son kez 14 hazıran gunu Kultur Bakanlığı'nın desteğıyle An- talya Aspendos Antık Tıyatro^- nda duzenlenen Opera ve Bale Festıvalı ne olan katkılarına da değınmek gere- kır Bu dınletı, yerlı ve yabancı on bınlerce kışıden olu- şan coşkulu bır dınleyıcı kıtlesı tarafından ızlenmıştır Aspendos'un buyuleyıcı atmosfert ıçınde Cumhurbaş- kanlığı Senfonı Orkestrası nın, Kultur Bakanlığı Devlet Çoksesli Koro ve Cocuk Korosu'nun katılımıyla sunulan bu dınletısınde, Alman bestecı Cari OrfPun Carmlna Bu- rana adlı sahne kantatı tum yerlı ve yabancı ızleyıcılerı çarpıcı bır bıçımde etkıledı Şef Gürer Ayfcal'ın yonetı- mınde gerçekleştırılen bu gosterı, canlı konser dınleme olanağı kısıtlı olan yore halkı açısından da onemlı bır katkı oluşturdu Bılındığı uzere adı geçen yapıt (eser) Ortaçağ Bavye- rası şıır sanatmdan (1803) kaynaklanmıştır Andıoas Schmoller adlı bır Alman sanatçı, bu donemde ıkı yuz kadar şıırı 1847 yılında "Carmına Burana" adı al- tında derlemıştır Bu done- mın soylularından olan Carl Orff da, bu şıırlerden bazıla- rını solıstler ve koro ıçın besteleyerek ortaya gızem yuklu bır sahne tıyatrosu yapıtı çıkarmıştır Insan ha- yatının lyı ve kotu yonlerı sureklı değışen kaderı, do- ğa sevgısı, aşk ve guzellık gıbı temalar ışlenmıştır bu yapıtta Dunyanın her koşe- sınde seslendtrıldığı gıbı Mıchael Jackson gıbı pop sanatçılarının genış kıtleler- de coşku yaratmak ıçın baş- vurdukları bır kaynak dahı olmuştur Aspendos Tıyat- rosu'nda bu kez gerçekleş- tırılen adı geçen yapıtı yore halkının da sonuna kadar dıkkat ve ıçtenlıkle ızleme- lerı, kendılerının bu konuda evrensel yapıtlara ne denlı ısteklı olduklarının da kanıtı- nı oluşturmuştur Cumhurbaşkanlığı Senfo- - nı Orkestrası nın, klasık muzığın genış kıtlelere sev- gı ve yumuşaklıkla taşınma- sı yolundakı bu tur yaklaşım ve çabalarının takdırle kar- şılandığı ve bunların deva- mının kıtlelerce beklendığı- nın vurgulanması uygun olacaktır Bir depolitizasyon araanın sonu... TEOMAN ERGÜL Manisa Barosu Avukatlarından H akımler ve Savcılar Yuksek Kurulu, 2802 sayılı Hdkım- ler ve Savcılar Kanunu'nun 39.40 ve 41 maddelen gere- ğınce, hakımlık ve savcılık mesleğıne atanmak ısteyen oğretım uyelen ve avukatlarla (39). kendı ısteklenyle meslekten çekılenler ve emeklı olanlar (40) ıle muvazzaf askerlık hızmetle- nnı yapmak uzere sılah altına alınanlardan (41) mesleğe donmek ısteyenler hakkında 18 Nısan 1983 tanhlı ılke kararlan almış. bu ılke kararlannın 5 ve 12 maddelen 30 Ocak 1986 tanhınde yenıden duzenlenmış- ur MılUyet gazetesının 28 Nısan 1994 gunlu sayısında. Hakimkr ve Sa>cüar Viiksek Kurulu'nun bu ılke kararlan arasında bu- lunan "siyasi partilere girmemiş obnak" (5-j) ıle "siyasi partilere girmeleri nedenivle meslekten çekilmiş sayılanlar ile siyasi par- tiye girenler" (12-d) hukmunden muhte- melen "siyasi partiye girenler" bolumunun kaldınlarak 39, 40 ve 41 maddelere gore mesleğe gırmek v e donmek ısteyenler hak- kındakı ılke karannın değıştınldığı. ANKA'ya dayanılarak haber venlmekte- dır Ancak, haberde konunun ozellığı çarpı- ulmakta ve henuz yayımlanmamış yenı ıl- ke karannın degışünlmesı ıçin kamuoyu şesı altında basına sızdıranlar, 12 Eylul rejı- mının depolitizasy on polıtıkalannın sure- gıtmesı amacmı gutmektedırler Basına daha once yansıyan haberler ve gelışmeler- den edındığımız kanıya dayanarak bu ha- benn Hakimler ve Savcılar Yuksek Ku- rulu'nun 16 maddesı hukmune aykın bıçımde, anayasaya, yasaya, İnsan Haklan Bıidırgesı ıle Avrupa İnsan Haklan Sozleş- mesı'ne çeşıth yonlerden aykın bu uygula- manın değışünlmesmı ıstemeyenler tara- fından basına sızdınldıjb açıkça gorulmek- tedır Ilke karan ıle anayasa ve yasaya aykın bır yasaklama getınlemeyeceğı bır yana, bu yasaklar ozu ozune 'bir shasetin ürünii ve aracı'dırlar 12 Eylul rejımı, oğrencıle- nn. ışcılenn. sendıkacılann, oğretım uyele- nnın polıüka ıle bağını kesmış ve sıyasal yaşamın yozlaşmasına neden olmuştur HSYK'nın yukanda sozu edılen ılke ka- rarlan ıle hukuk fakultesı oğrencılen ya- nında avukatlann da ılende bır gun yargıç- lık ya da savabk ısteğıne engel olur endışesı ıle sıyasete gırmelennın engellenmek ısten- dığı. haberdekı "görev başında iken siyasi partiye üye olanlann meslekten el cektiril- mesi" hukmu ıle bu ılke kararlannın aynı nıtelıkte sayılmalan ve bırbınnı dengele- melen ıle ızah edılmesınden anlaşümakta- dır Nıtekım pek çok genç avukatın ya da oluşturulmaya çaîışıldığı ızlenımı edınıl- polıtıka ıle uzun yıllardır ıİgılenmeyen kışı- mektedır nın ısteklen bu hukuk dışı anlayışla redde- 1) Haberden, değışıklığın Adalet Bakan- hğı yetkılılen -Bakan ve Musteşar- tarafın- dan ıstenılmış olduğu anlaşılmaktadır 2) "Kurulda uzun tartışmalardan sonra oy çokluğuyla y apüan ilke karan değişikliğinin bazı üyelerce 'vargının pohtıze edıleceğY endiseshle eleştîrildiği" behrtılmektedır 3) Haber. "Hakimler ve Savcdar Yuksek Kurulu'nun ilke karan değişikliğinin, Ha- kimler ve Savcılar Kanunıf vla çeliştiği bildi- rildi. Hakimler ve Savcılar Kanunu'na göre yargıç *e savcıy ken siy asal partiye üye olan- lann meslekten el eektirilmesi ve bir daha da mesleğe kabul edilmemesi karşısında, siya- sal parti uyesi olan avukatların da yargıç, savcı olamavacağı yönündeki uygulamanın biribirini dengetediği savunuldu" şeklınde devam etmekte ve 'Sıvas katliamı davasısa- mklannın avukatlığını ustlenen RP'li Şev ket Kazan, halen tutuklu bulunan DEP Şırnak Milletvekili Avukat Orhan Doğan'ın bu de- ğişiklikle yargıç ya da savcı olabilecekleri özellikle vurgulanarak kamuoyu tahrik edil- mek istenmektedir. Haberi "yargıya sivaset İMilaşıyor" ya da "yargının polıüze edıleceğı"' masum endı- sızdınlan haberdekı ık gerekmekte- mesleğı- ne gırebıleceklen olasılığı ıle panık yarat- maya çahştıklan kışıler yıne kurulun yasaya aykın olarak getırdıklen 35 yaş sı- nın ıle karşılaşacaklan ıçın boyle bır ıhtı- mahn olmadığını bıle bıle kamuoyunu yanıltmalandır Öbur çehşkı ıse ılke karar- lannın 5-j maddesının polıtıka ıle uğraşmış oğretım gorev lılennı kapsamına almaması suretıyle, yargının çok korktuklan anlaşı- lan pohtıze olması tehlıkesı ıle bu yonden karşı karşıya bulunmasıdır Özunde bır sıyasetın aracı olarak kulla- nılan bu yasaklann hukuk açısından da savunulmalan olanaksızdır a) "İlke karan", ıdarenın Yuksek Ku- rul'un ıç yapısı ve ışleyışıyle ılgılı ışlemler- dendır Bu çeşıt ışlemler çeşıth kuruluşlar- da, dırektıf, sırkuler. genelge, teblığ gıbı adlar da almışlardır "Yönetmelik" benzen metınlerdır Yönetmelik nıtelığındekı bu metınlerle. hukuk du/enınde değışıklık yapılması ya da hukuk duzenıne yenı bır oge getınlmesı olanakh değıldır Bu nedenle. Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 51 maddesının 5 fık- rası "görev başındaki hakim ve savcdar" ıçın getınlmış yaptınmın ılke karan ıle avu- katlara teşmıh duşunulemez Kaldı kı, sta- tulen gereğı koşutluk da yoktur b) 2461 sayılı yasanın 19 ve 2802 sayılı yasanın 118 maddelen ıle Hakimler ve Savcılar V üksek Kurulu'na tanınan "yönet- melik" ve "ilke karan" çıkarma yetkısının anaşasanın 124 maddesı karşısında hu- kuksal durumu ve anayasaya uygunluğu tartışmalıdır Anayasanın 124 maddesı. "kanunlann ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak" v e "kanun ve tüzükİere ay kırı ol- mamak" koşullan ıle "yönetmelik" çıkar- mak yetkısını sadece Başbakanhk, bakan- hklar ve kamu tuzelkışılenne vermıştır Hakimler ve Savcılar Yuksek Kurulu'nun ıse tuzelkışıhğı bulunmadığı açıktır Anayasaya aykınhk tartışması. anaya- sanın geçıcı 15 maddesı dolayısıyla mum- kun olmamaktadır c) İlke karan ıle yenı bır hukum getınl- mesı, kurulun yetkılen ıçınde değıldır Ya- sakoyucu yenne gecılmış olması duşunule- mez Anayasanın 6 maddesıne gore de "Hiçbir kiinse veya organ kaynağını anaya- sadan almayan bir devlet yetkisi kullana- maz." ç) Bır başka yönden anayasanın 25 maddesıne gore "hiç kimse, her ne sebeple olursa oteun, düşünce ve kanaatleri sebebiy le kınanamaz ve suçlanamaz." Yasanın kasıtlı bıçımde yanlış yorumlanan ve uygulanan bu hukmu ıle "kanaat ve düşüncelerinden" dolayı kışıler, suçlanmak bır yana cezalan- dınlmış da olmakta ıdıler Sonuç olarak, Hakimler ve Savcılar Yü- sek Kurulu'nca mesleğe gırmek ve donmek ısteyenler ıçın ılke kararlannın 5 j ve 12 d maddelen ıle anayasaya. yasaya, uluslara- rası sozleşmelere aykın olarak getınlmış sıyasetle ılgılı bu hükumler 12 Eylul rejımı- nın depolitizasyon anlayışının sızıntılan ıdı Hukuka ve yasaya aykın ıdıler Bu hükumler Mıllıyet gazetesındekı ha- berden sonra 26 Mayıs 1994 gunu Resrru Gazete'de yayımlanan "ilke karan" ıle de- ğıştınlerek "başvunı tarihinde siyasi parti üyesi olunlar" ıçın yasaklama konulmuş- tur Buşekhyle anayasanın 68 maddesının son fıkrası ıle yasa hukmune uyum sağlan- mıştır Çoğulcu ve kauhmcı duşuncelenn sere- serpe boy attığı, demokratikleşme sloganı- nın çokça kullanıldığı gunumuzde, tanhe "hukuk ayıbı" olarak geçecek behrttığımu hukumlenn ve anlayışın yunırlukten kaldı- nlmasına katkıda bulunanlan kutlamak gerekmektedır ÇAĞMNTAMGI ÜÇYAZAR Hikmet Çetinkava 2 hası40 000(K.D\ Çügdaş >a\ mları Turkmav C ad 39-41 Cagaloilu Istanhul Ödemeli gönderilmez • RP'nin "adet izni"ne kadınlardan tepki • Katilin çaldığı surat; savcılık. etlendirme yöntemiyle kimlik arıyor • Zigetvar'a ikinci kuşatma • Bazı sendikalar boz ayı gibi • Ve turizm bitti; rezervasyonlar iptal, tesisler satışta SİVAS KATLİAMI, Birinci yıldönümünde yeni iddialar, önemli ipuçları! 00KUNULMA2UKURI OLMASAYDI, HANGI MILLETVEKILLERI NE CEZA ALACAKTI; SUCLULARIN TAM USTESI NU5RET DEMIRAL "Bmrivancak suikattçinin sadec«lS »antyeri var." Refah "adatiznC önoritiyte kadınuuin tepidtbii çekU. konınuı suçtusu" 49mmmır bir buçuk yıl yargıUod.. Y.0UN00R OZDEN: *TBMM uyellğlni düfârten Aınymnhf." • Uyuşturucu dosyası-3 Yeniden doğuşun öyküsü • Yüzyılın vahşet müzesi; Bosna • Ingilizler Alternatif Dünya Kupası'nda eşcinsellerden şampiyonluk bekliyor • Anayasa Mahkemesi Başkant eleştirilerden şikayetçi • Demiral'dan suikastçilere uyarı! PENCERE Tirkiye'tte Solun Birteşme Sonınu... Sol Türkıye'de neden bırleşmelı? Bırleşmenın mantığı once bır yaşam yasasına dayanı- yor Sol bırleşmezseyokolacak Varoluşunun gudusuyle sol bırleşmekzorunda, yoko- luşunun korgudusuyle solun parçalanması surecek Anadolu ınsanının yazgısı bu ıkılemın çozumlenmesı- nesıkı sıkıya bağlı Neden' • Çağdaş bır toplum olabılecek mıyız7 Turkıye Cumhurıyetı kurulurken bu hedef benımsendı; 'çağdaş uygarlık duzeyme enşmek', '1923 Devrımı'nın amacıdır Pekı, çağdaş ya da uygar bır toplum nasıl olur? önumuzdekı ornekler hangı ortak koşullan sergılıyor- lar"? Avrupa'ya baktığımızda dengelerını kurmuş top- lumlar goruyoruz Demokratık duzenlerı durmuş otur- muş, toplumsal adalet terazısı az çok dengelenmış, laıklık bılıncı tartışılamayacak kadar pekışmış, nufus ar- tışı denetım altına alınmış, sınıflar arasında farklar azal- mış, ortak yaşam bıçımı oluşmuş Turkıye boyle mı? Hayıri Nufus patlaması suruyor, koyden kente goç hızlanı- yor, vahşı kapıtalızm' yaşanıyor, demokrası benımse- nememış toplumsal adaletsızlık yoğun, laıklık tehlıke- de, şenatçılık saldırıda, ınsan haklan tartışmalı, ortak yaşam bıçımı oluşmamış, Ortadoğu ıle Avrupa arasında bıçaksırtındayız Öyleyse Türkıye'de solun yapacağı çok ış var, Av- rupa dakı soldan daha ışlevsel bır solumuz olacak • Avrupa da sol, 20'ncı y.uzyılın ılk çeyreğınde ıkı şık ol- du Komunıstler ve sosyalıstler Her ıkısının de kokenı 'Marksızm'd\ Batı'da sosyalıstlerın ve komunıstlerın tartışması 1989 da noktalandı Sovyetler'ın çokmesı, çok şeyı değıştırdı Ya Turkıye de? Ulkemızde Marksıst kokenden kaynaklanan solun ya- nı sıra Cumhunyet Halk Partısı nın once 'ortanın solu , sonra demokratık sol ya da 'sosyal demokrat sol' dıye adlandırılan kendıne ozgu gelışmesı yaşandı Bugun Türkıye'de Marksıst sol kımı partıde demok- rat, kımı yeraltı orgutunde terorıst nıtelığıyle suruyor, bır ayrı dal oluşturuyor Marksıst kokenden gelmeyen sol ıse uç partiye bolun- du Sosyal Demokrat Halkçı Parti Demokratık Sol Parti, Cumhurıyet Halk Partısı Hemen şu noktayı vurgulamak gerekır Marksızm ya da bılımsel sosyalızm evrensel bır goruş olarak değer- lerını koruyor çağdaş ınsanın duşunme bıçımını etkılı- yor, ustunde Marks ın damgası olmayan bır sol -hatta merkez sağ- partısı de sosyalızmın etkısınde rotasını belırlemekzorundakalabılıyor Ancak Batı dademokra- sının kokleştığı toplumlarla Turkıye yı bırbırıne karıştır- mayalım Avrupa'da bır merkez sağ partısı demokrattır, Türkıye'de adına merkez sağ denen parti demokrasıyı ıçınesındırebılmış değıl, mostrası da meydanda Ulkemızde solun bırleşmesı bu açıdan onemlı kaçınıl- maz ve yaşamsal • Çunku Türkıye'de sol, demokrasıyı kurmak ve faşızmı engellemek tçın bırleşmek zorundadır Laıklık duşmanlarına karşı durabılmek ıçın bırleşmek zorundadır Şerıattehlıkesıne karşı bırleşmek zorundadır Emeğın hakkını koruyabılmek ıçın bırleşmek zorunda- dır Solun Turkıye dekı ışlevı Batı'dakı soldan çok daha değışık bır ıçenk taşıyor Avrupa da ne şerıat tehlıkesı var ne 12 Eylul un '83 Rejimı geçerlıdır ne demokrasıyı kurma davası gun- demdedır ne de Batı da emeğın hakkı Turkıye'dekı gıbı ayaklar altında çığnenmektedır Avrupa da sol bolunse ne yazar bırleşse ne yazar, Batı da sol ha muhalefette olmuş, ha ıktıdarda Turkıye de ıse solun bırleşme sorunu ıkı sozcuk Olmak ya da olmamak 1 Âvdinlaıtmadakılometretasr TURAN DURSUN KUR'AN ANSİKLOPEDİSİ Strr*cı hamur bez CİITK ve pMc dk«î 320 sav"a t>» o » 400 00O Tl KAYNAK^^YAYINLARI CO -S2+ 5Ö-2İ. DEVLETİN YURTTASINI ÖLDÜRME HAKKI. Anayasa değışıklıgı gundemde ama, 1 7 maddeden soz eden yok 1 Oysa bu madde devlete yurttaşını oldurme hakkını venyor ve en temel ınsan hakkını yaşama hakkını ıhlal edıyor İHD ve İHV raporları Uğur Cankocak'ın yorumu . • Islam ve denız Enıs Batur yazdı • Omer Lacınerın "kurucu radıkallık onensı Soldan qelen damarlan da esrtlıkcı dını hareketten gelen damarlan da bu zemıne davet edıyoruz • Contadakı yurttaş bılıncı Beyoğlu Platformu sokaga çıktı1 • Gencay Gurunun tehlıkelı alakalan • Marx Salazar afyon ve 'yasasm futbol " • Okmeydam Bır baska Istanbul • NATO Bakanlar Kurulu'nun 30 maddelık bıldırgesıne Savas Karsıtlan'ndan 30 maddelık yanıt • Rockta postmodern zamanlar Pnmal Scream • Feyhan Guver bayır gulu"nu anlatıyor • Yasser Arafat "Benım haftzam on.arın hafızası • Kotu yola dusen fılm Kalıfornıya • 90 h vıllarda cın- sellık # Agır Express te Gramscı nın uç "sıvıl toplum' u ve Marx Duzen partısının cozulmesı ve anayasa değışıklıgı tarbsması" 9 Tuncer Erdem Mamak rezaevınden yazdı Kursunı tavanlı bozkırda" Ve herzamankıler • Derya Kı zulan • Kasımpasalı Resat •Oynak Kobra E PRESS Bu cumartesi ve her cumartesi bayilerde Goz yasamın penceresidir. Onu koruyvn. QOZ HUHUNU KORUMA VAKFI «»k.ı < E Hsıton. Caglaysn Polıklınıgı -: Sı»h »olıklntıgı D 2 - Kodrkoy Polıkhnıgı 2 6 33S J
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle