Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz sahibi: Berin Nadi
Genel Yavın Koordinatörü: Hikmet Çerin-
kaya*Genel Yavın Danışjnanı: Orhan
Erinç#Yazıişleri Müdürlen: [brahim Yıldız
(Sorumlu). Dinç Tayanç • Haber Merkezı Mü-
dürü: Hakan Kara
• Görsel Yönetmen: Ali Acar #Dış Haberler: Er-
gun Bakrı • Ekonomi: Abdurrahman Yddınm •
Fstıhbarat: Yalçın Çakır • Yun Haberleri: Mehmet
Saraç • Makaleler: Sami Karaören • Spor: Abdül-
kadir Yücebnan • Düzeltme: Abdullah Yazıcı
Ankara Temsılcisı Mustafa Balba\ •Haber Müdurü: Doğan Akın AtatürkBul-
van No-125, Kat 4. Bakanlıklar-Ankara TeJ- 4195020(7 Hat), Telex. 42344, Fax
4195027 •İzmır Temsılcısı Serdar Kızık, H.Zıya Blv. 1352 S2 3 Tel.4411220
Telex: 52359. Fax.4419117 •AdanaTemsilcisi Çetin YiğenoğluİnonüCd 119S
No: 1 Kat: 1. Tel: 3522550-3522601-3522492, Telex 62155. Fax. 3522570
Müessese Müdüni: Enıl Erknt • Koordınatör
Ahmet Korukân •Muhasei*. Büieııt Yenu
• Idare: Hüseyin Gürer •tşletme: önder Çetik
• Bılgj-tşlem Nail InaJ •Bilgısayar Sıstem:
Müriivrt Çiler • Reklam. Reta Işıtonan
VjmkyıanBnrYtm] Gûn Haber Ajansı. BdSin>eYa>malık <\ Ş
TürkocağıCad. 39 41 CagalogJu 34334 Ist PK'246 Istanbui Tel (0 212)5l2O5O5l2Ohdi)Tc!e\ 32:46. Fax 23MAYIS1994 îmsak:3.42 Güneş: 5.33 Öğle: 13.05 Ikındi: 17.03 Akşam: 20.28 Yaisi.-22.il
Zelti Müren'in
sagjlığı iyi
• İZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürosı> Sanaıçı Zeki Müren'in
sağjıkdurumunun iyi olduğu,
kendihakkındaçıkanasılsız
haberer nedeniyle kimseyle
görüş:neyi
•cabuletmediğı
bildiriıdı.
Mürea'in felç
olduğıı,
dolaşm
yetmediği
nedeayle
vatakıan
çıkamadığı haberleri üzerine
görüştüğümüz özel sürücüsü
Mehrret Aycibim, sanatçının
aşın kılolaıidışında herhangi bir
sağiık sorununun olmadığını
soyled. Müren'in. hakkında
gazeteierdeçıkan asılsız haberler
nederuyle kimseyle görüşmek
istemediğinı belirten Aybicim.
başla Sağiık Bakanı olmak üzere
Bodrum Kaymakamı ve bazı
polıtikacılann Müren'i telefonla
aradığru söyledi.
Teknoloji, nezaketi
öldürûyor
• LONDRA(AA)- İngiltere'de
toplumyaşamında nezaket ve
kibarlığı konımak içîn kurulan
Nazik Toplum Derneği. yıllık
toplantısını vaptı. Yaklaşık 30
üyenin katıldığı toplantıda
konuşan dernek başkanı rahip Ian
Gregory. bugünkü rnodern
zamanlarda ınsanlann
birbirleriyle temasmın giderek
azaldığını ve nezaketi yaşatmanın
güçleşuğıni belinerek "Aruk
kapılarbileotomatik olarakaçılıp
kapanıvor. Budurumda birisine
nezaketen siz nasıl kapı>ı
açacaksınız? Duvarlardaki
banka-nakit para çekme
makineleri. kredi kartlan, fakslar,
\ebilgisayarlar. tümü insanlar
arasındaki teması ortadan
kaldırdı" dedi.
Hepam'nın sağiık
durumu
• İSTANBLL (AA- Önceki gece
trafık kazası geçiren müzisyen
Uzay Hepan'nın sağiık
durumunun
ciddiyetini
koruduğu
bildinldi.
Internatıonal
Hospital
Başhekim
Yardımcısı
Mehmet Baş.
Hepan'nın.ağırkoma halinin
devamettiğınibildirdi. Beyin
ödemıninartmasının
engellenmesi için uygulunan
tedavide ilk üç günün çok önemli
olduğunu belirten Baş, bu sürenin
tamamlanmasından sonra
hastanın durumunun açıklık
kazanacağını söyledi.
Tarihieserler
sigortalanmalı
• ANKARA (ANK A) - Anıtlar ve
Müzeler Genel Müdürü Prof.
Engin Özgen. Bütçe Kanunu
nedeniv le tarihi eserlerin
sigortalanamadığını ve bu nedenle
de planlanan bazı etkinliklerin
gerçekleştirilemedığini söyledi.
Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürü
Prof. Engın Özgen. yapüğı
açıklamada, bırçok ülkede tarihi
eserlerin sıgortalandığını ve
sigorta güvencesi ilegezici sergiler
düzenlenebildiğjni söy ledi. Özgen.
"Bireserin müzeden
çıkanlabilmesi için, yeniden
müzedeki yerine konuluncaya
kadar sigortalanması şartı vardır.
Ancak f ürki>e"de böyle bir
uygulama > ok " dedı.
TüPkiye'deilk
evlenmeyaşı
• GAZİANTEP(AA)-
Türkiye'de ortalama ilk evlilik
yaşınm 18.2 olduğu, kadınlann
yüzde 96'sının, erkeklerin de
yüzde 92.5'inin 30 vaşına kadar
evlendikleri bildirildı.
Başbakanlık Kadın ve Sosyal
Hizmetler Müsteşarlığı'nca
hazırlanan raporda, ilk evlilik vaşı
bakımındankır-kentarasında 1
yıllık fark bulunduğu. eğitim
düzeyi göz önüne alındığında bu
farkın daha da belirginleştiği
kavdedildi. Okuryazar
olmayanlarda 17.1 olan ilk evlilik
yaşının. ilkokul mezunlannda
18.5'e, ortaokul vedaha üstü
eğitimi olanlarda 20.3'e kadar
yükseldiği vurgulandı.
Lejyoner hastalığı
• İZMİR (AA) - Turizm sezonu
hareketlenirken sağiık uzmanlan
son bir yılda özellikle ülkemizın
kıvjbölgelenndeyaygın olarak
görülen \e AIDS kadar tehlikeli
olduğu öne sürülen "lejyoner
hastalığına" karşı uyanda
bulunuyorlar. Merkezi
İstanbul'da bulunan AIDS'le
Savaşım Derneği Yönetim Kurulu
üyesi Prof. Dr. Yıldız Tümerdem.
hastalıkla ılgilı olarak verdiği
bilgide. 'turist hastalığı' da denilen
bu hastalığın, aynı adı taşıyan
virüsünün, duş. su deposu ve
klimalardan bulaşlığını söyledi.
'Özelleştirme' denilen uygulama, 'topluma ait değerlerinparaya çevrilmesi' olarak kendini göstermeye başladı
Tarihi satmak utançveriyorOKTAY EKİNCİ
Salt tüketıme ve 'para ticaretine'-
dayalı tercihlenn elinde giderek da-
ha çok tıkanan ekonomi. uiusal
kalkınma vesanavileşmepolitıkala-
n yerine 'vağmalama ve rant' yoluy-
la kurtanlmava çalışılıvor. Bu an-
lamda 'özelleştirme' denilen uvgula-
ma da aslında 'uiusal zenginlİklerin
sattşa çıkanlması' ya da 'topluma ait
değerlerin parava çevrilmesi' olarak
kendını gösterıvor.
Kısa vadede hükümete oldukça
zengin bir "parasal kavnak' sağlasa
bile orta ve uzun vadede ülkeyı çok
daha tehlikeli bir 'batağa' sürükle-
veceğı kesin olan bu duvarsız politi-
kanın en çarpıcı örneei. 12 Mayıs
1994 Perşembe geeesl TBMM'de
yaşandı. Kamu lojmanlannın satı-
şıyla ilgili yasa taslağı Meclıs'te gö-
rüşülürken cumhurivetin ilk dö-
nemlerinde Ankara'va kazandınlan
ünlü Saracoğlu Mahallesi dc bir çır-
pıda vasaya ılave edıldi. Üstehk. bu
mahallenin 'onuru' demek olan *SİT
kararı kaldırılarak" \e dahası. *mev-
eut imar planını değiştirmeve, ona>-
lamava ve kesinJeşrirmeye' de Arsa
Ofisi Genel Müdürlüğü vetkılı kılı-
narak...
Yasa bu şeklhle. eğer Cumhur-
başkanı Demirel tarafından da
onaylanıp vürürlüğe gırerse. çok
katlı bir apartman dikebilmek için
tarihi bir bınanın 'eski eser' ka>dını
kaldırtmak ısteven vap-satçı müte-
ahhitle. bu eserleri korumakla gö-
revlı 'de>let' arasında. hıçbır fark
kalmavacak...
Yöreselliğin çağdaş yorumıı
Hükümetın parasal tıkanıklığını
çözmenin vanı sıra 'veni sahiplerine'
de olağanüstü 'rantlar' sağla\acak
şekilde "yıkılarak" satışı ıstenilen Sa-
'C umba" esprisi içerisinde tasarlanmış kapalı çıkmaları, geniş ve gösterişli saçaklan, kafesli balkon parmaklı-
kları Saracoğlu Evleri'nin 'eski Ankara evlerini çağrıştıran' uyumlu mimarisi, bu mahallenin 'SİT olarak ko-
ruma altına alınmasmın bilimsel ve kültürel davanaklarını oluşturu>or.
racoğlu Mahallesi. ünlü 'Jansen
Pianı'nda öngörülerek vine ünlü mi-
mar Paul Bonatz tarafından An-
kara'va kazandınlmış ilk "memurev-
lerT \erleşmesıni ıçerivor.
Eski ba^bakanlardan Şükrii Sa-
racoğlu'nun adı verilerek 1946'da
gerçekleştirilen proje. modern an-
lamdakı İlk toplu konut' uvgulama-
lanna önemli bir örnek olmasının
\anı sıra 'yöresel mimarinin çağdaş
vorumu" olarak da döneminin 'ulu-
sal değerlere saygılı' anlayışını MITI-
geleven bir 'kültür varlığı' niteliğini
taşıvor. 'Cumba" espnsi ıçensınde
tasarlanmış kapalı çıkmalan. genı^
\e gostenjli saçaklan. kafesli bal-
kon parmaklıklan. pencerelerindeki
oranlar ve yerleşme düzenıylc birlik-
te Saracoğlu Evleri'nin 'eski Ankara
evlerini çağrıştıran' uyumlu mima-
risi. bu mahallenin 'SIT olarak ko-
ruma altına alınmasının da bilimsel
ve kültürel dayanaklannı oluşturu-
yor.
Duyarh minıara duvarsızlık
Ankara'nın 'kent kimliğine" böy-
lesinc duvarlı bir tasanmla ınşa edi-
lerek bugünün ve geleceğın mimari-
sine de 'ka>nak olabilecek" bir değer
taşıvan Saracoğlu Evieri'ni gözden
çıkarmak. aslında miman Paul Bo-
natz'a da bir saygısızlık. hatıa 'vefa-
sızhk' anlamına gelivor.
1956'da 79 yaşındav ken ölen Bo-
natz. 1942de Anıtkabir'in pıoje ya-
nşmasında 'jüri üvesi' olarak da gö-
rev yapmıştı. 1943'ıe Mıllı Eğitim
Bakanlığı'ndakı vapı bürosuna da-
nışman olan Alman mımar. Çanak-
kale Abidesi. İstanbul Radvoevi. İs-
tanbul Adalet Sarau gıbı. dönemin
ünlü kamu projeien için açılan ya-
nşmalann da yine seçici kurul üye-
siydı.
'Paul Bonatz, 1946-1954 yıllann-
da İTÜ Mimarlık Fakültesi'nde ho-
calık vaparak da Türk mımarlığının
gelişmesine sürekli hi/met ettı. 20.
• Demirerden 'veto
etmesi'istenilen
kamu lojmanlarını
satış yasası, tarihi
Saracoğlu
EvlerTyte birlikte,
cumhuriyetin bu
duyarh
projesini yaratan
ünlü Alman
mimar Paul
Bonatz'a karşı da
açık bir saygısızlık
ve 'vefasızlık'
örneği
sergiliyor.
> üzyılın en ünlü Türk mıman Sedad
Hakkı Eldeme Ankara Fen Fakül-
tesi Bınası'nda danışmanlık >aptı.
Yine Ankara'da Falih Rıfkı Evi'ne.
Hava Terminaline. Teknik Öğret-
men Okulu'na. opera bınasına ım-
zasını attı. Emin Onat'la bırlikte
İstanbul'dakı Taşkışla'yı veniden
düzcnledı. İ/mir'deki Biiyiik Efes
Oteli'nın de ilk proje çalışmalannda
>ıne Bonatz'ın büvükemeğıvardır...
Böylesı bir tablo karşısında. insa-
nın aklına ister ıstemez şu soru geli-
vor: Acaba TBMM'nin değerli üve-
len. son 'satış ve jıkım" vasasına oy
venrlerken Saraeoğlu Evleri ve on-
lannmıman Paul Bonatzın buülke
Altı yıldır havaalanında
vizealmakiçin bekliyor
• Babası İranlı, annesi İngiliz olan Nasseri,
İngiltere'ye giriş \izesi alamadığı için Paris Charles
de Gaulle Havaalanfna geri gönderildi. Nasseri
amacına ulaşana dek burada beklemeye kararlı.
Çeviri Senisi- I988'de Londra'-
nın Heatrovv Havaalanı'na ınen
Merhan Karimi Nasseri. gıriş vızesı
alamadığı için Pans Charles de Ga-
ulle Havaalanı'na geri gönderildi.
Geçen hafta havaalanında altıncı
yılını dolduran Nassen. hala İngılte-
re'nın kendisıni kabul etmesini bek-
lıvor.
Nassen. gecevı havaalanının cn
ait katında bulunan kırmızı bankın
üzerinde geçinvor. Sabahları saat 5
30"da kalkıyor. tesisın duşlannda
banyo vapıp. traş oluvor. Her gün
Merhan Nasseri, her gün saat 5.30'da kalkarak havaalanının duşlannda
banyo yapıp, traş oluvor.
büyuk umutlarla İngıltere'nın vıze
vermesini bekliyor. Yetkılilerin. bo-
şuna umutlanmamasını söylemesi-
ne karşın Nassen sabırla beklivor.
Avukatı. doğduğu ülke olan Belçı-
ka'va dönmesinı tavsiye edivor. An-
cak babası İranlı. annesi İngiliz olan
45 yaşındaki Nasseri. ne pahasına
olursa olsun İngiltcrc'yc girmektc
kararlı.
Havaalanında çalışan görevliler
Nasscri'yi çok seviyorlar. Albert
adını verdikleri Nasscri'nin gereksi-
nımlerini karşılamasına el birliği ile
vardımcıoluyorlar.
Temiz havaya hasret
Havaalanında en uzun konakla-
ma rekorunu elinde tutan Nasseri.
temiz havaya, taze viyeceğe ve doğ-
ru dürüst bir yatakta yatmaya has-
ret. Uçaklann zamanında kalkma-
masından yakınan volcular. Nasse-
n'nin sabn karşısında utanç duy-
maktan kendilerini alamıvorlar.
Nasseri. zamanını okuyarak ve
anılannı yazarak geçiriyor. Bugüne
kadar ıki ekonomi kitabını bıtirmiş.
Avnca her gün görevlilerin verdiği
günlük gazeteleri ölüm ilanlanna
vapncava kadar hatmedıyor.
İran. NasseriŞi yöneıimekarşı gi-
nşımlerde bulunduğu gerekçesiyle
sınır dışı etmiş. Bclçikanın sığınma
hakkı tanımasına karşın. Nasseri
annesinın memleketinde vaşamak
ıstivor. Amacına ulaşınca>a kadar
yılmadan beklemeye kararlı olan
Nasseri'nın övküsü Fransız film
japımcılannın ılgisinı çekiyor. Baş
rolünü Jcan Rochefort'un ovnadığı
Tombe du Ciel (Gökten Düşcn) adlı
film gösterimc girer gırmez Nasseri.
Fransa'da efsanc haline aclıvor.
Kalphastasıçok,cervahimerkeüyok
HÜLYATOPÇU
Türkıye'de kalp ameliyatı için her vıl 20-30 bını aşan
hasta binktıği bclırtildı. L zmanlar bu birikimın teme-
lınde ülkemızde danıar cerrahı merke/lerının \ok dc-
necek kadar az olmasının vattığını sövledi.
7. Periferik Damar Cerrahısı Kongresi Holiday Inn
Crovvne Plaza'da başladı.
Kongreye katılmak
amacıvla dürjvaca ünlü bir-
çok bıîim adamı İstanbul'a
geldi. Kongrenin açıliş ko-
nuşmasını vapan Llusai
Vasküler Cerrahi Derneği
Başkanı Prof. Dr. İbrahim
Ceylan. kongrenin. bilimsel
çalışmalan sergılemek. ge-
lecekte yapılanlara >ön
vermek açısından öncm
taşıdığını sövledi.
Türkıve'de vasküier cerrahı ılc ılgilı teknik ııvgula-
malann ve va>ınların I97()'h vıllardan sonra artiîgös-
terdiğını vurgula>an Ccvlan. vasküler ccrrahının gu-
nümüzdeki durumunu şöyle anlattı:
"Biitiin çabalarımıza rağmen tababet uzmanlık tüzü-
ğünde bu branşın müstak;
i yerini alamamış olmasının
• îstanbul'dadüzenlenen
7. Periferik Damar Cerrahisi
Kongresi'nde, her yıl ortalama
20-30İ3İn arasında hastanın kalp
ameliyatı olabilmek için
biriktiği belirtildi.
üzüntiisü içindeyiz. Halbuki gelişmiş ülkelerde vasküler
cerrahi konusuıida vüzlerce bilim adamı vetişmiş, araştı-
rma ve teknikler geliştirilmiştir.
L Iktmi/de Sağiık Bakanlığı 1993 sonu rakamlarına
göre toplam genel cerrahi uzmanı savısı 1991'dir.
Hepimizin bildiği gibi bu savmın biiyiik çoğunluğu sa-
dece toraks (göğüs) operasvonları v apmaktadır. Bunlar
arasında yalnız Istanbul'un iki önemli KVC (kalp ve da-
mar cerrahi ) merkezinin
1990 vılı rakamlanna göre
son beş senede vapılan 4048
olgudan sadece 256'sı yani
vü/de 6'sını periferik vaskü-
ler operasv onları. > üzde 94'-
ünü ise açık ve diğer kalp
amelivatları oluşturmak-
tadır. Yurdumuz geneiinde
kalp cerrahisi için > ıllık >ak-
laşık 20-30 bini aşan hasta
birikimi bilinmektedir.
Yurdumuzda iki tıp fakül-
tesi( \nkary I ıp ve İstanbul Tıp fakülteleri) genel cerra-
hi kliniğinden başka periferik vaskülerdenevimli cerrahi
kliniği vokgibidir.
Bu durumda aklımızı ve imkanlarımızı kulla: irak ge-
lecek projeleri üretmek ve hazırlamak mecburivetinde-
viz."
Turnuvanıntek
bayanlardalında
Steffi Graf favori
gösteriliyor.
Düzenlenen bir
ankette,
"Kortların
Prensesi"
Alman Steffi
Graf. tenisci
arkadaşlarının
oyları>la"En
güzelbavan
oyuncu"oİarak
secilirken
rakiplerini çok
geride bıraktı.
için taşıdıklan 'değeri' biliyorlar
mı>dı?
TBMM'den bir 'gece yansı' ve
'hızla'geçen biryasayla. 'SİT'nıteli-
ği taşıyan Saracoğlu Evlen'nin yıkı-
ma sürüklenmesi. salt kültürümüz
açısından değil. 'bilime. hukuka ve
demokrasiye' karşı saygımız açısın-
dan da 'kaygı verici' bir gelişmeyi
gösteriyor.
'Bilime saygf bağlamında, söz
konusu yasa tam bir 'skandal' niteli-
ği taşıyor. Çünkü. Saracoğlu Ma-
hallesi için alman koruma kararlan,
bilimsel kurullann yine 'bilimsel ge-
rekçelerine' dayanıyor. Buna karşın
TBMM'den geçen yasa ise her yö-
nüyle 'bilime aykın', tümüyle ticari'
ve 'pazarlamacf bir içerik ve amaç
taşıvor.
Yine aynı yasanın 'hukukun üs-
rünlüğüne' uygun olduğunu da söy-
lemek olası değil. Çünkü bu kültür
mirası için. getirilmiş olan SİT kara-
n. koruma konusunda Türkiye
Cumhuriyeti'nın 'temel yasası' olan
2863 sayıh Kültür ve Tabial Varlık-
lannı Koruma Yasası'na dayanı-
yor.
Bu temel şasanın herhangi bir
satış yasasıyla 'deünmesi', kültür mı-
rasının korunmasında 'Kültür Ba-
kanlığı'ndaki yetkilerin' dev reden çı-
kanlması. temel hukuk kurallannı
da zedeleven bir tutum olu>or.
Saracoğlu Mahallesı'nın. "Arsa
Ofisi'ne bağlanan imar yetkileriyle"
satışa çıkanlması ise temelde 'de-
mokrasiye' ve bugünlerde 'paketi-
nin'de açılması beklenen 'demokra-
tildeşmeve" karşı açık bir savgısızlık
örneği. Çünkü Saracoğlu Mahalle-
si. Arsa Ofîsi'nin değil 'Çankaya Be-
lediyesi'nın hudutlan içerisinde ve
imar hukukumuzdakı 'demokrasi
anlaytşının' bırgereği olarak. ımarla
ilgili \etkilerin de Çankaya Beledı-
yesi'nde kalması gerekiyor.
Tenisin
kalbi
Paris'te
atacak
• Bugün başlayacak
Roland-Garros Açık
Tenis Turnuvasf nı 350
bin kişi izleyecek.
MİŞEL PERLMAN
PARİS - Uluslararası
Roland-Garros Açık Tenis
Turnuvası, vaklaşık 250 erkek ve
ba>ansporcununkatılımıvla
bugün Paris'te başlıvor.
10 bin kışı kapasıteli yeni (A)
konunun da hızmete gireceği bu
vılki şampıyonayı iki haftahk
süre içinde 350 bin kişinin
izlemesi beklenıyor.
Parasal ödüller bu yıl. tek
erkeklergalibiiçin3milvon 160
bin. tek bayanlarşampiyonu
içinse 2 milyon 930 bin Fransız
Frangı olarak saptandı. Tüm
>arışmalan kapsavan ödüllerin
genel toplamı ise 17 milyon
Fransız Frangı. vaklaşık 100
milyar lira.
Yapılan tahminlerde. tek
erkeklerde geçen v ılın
şampiyonu İspan>ol Brugueara,
Agassi, Medvedev, Courier,
5»ampras; tek bavanlarda Steffi
Graf, Gabriela Sabatini, Jana
Novotna, Vfarrina Navratilova,
Marie-Joe Fernandez, Arantxa
Sanchez fav oriler arasında yer
alıvor.
Bu arada düzenlenen bir ankette.
"Kortlann Prensesi" Alman
Steffi Graf. tenisçı arkadaşlannın
oylany la "En güzel bay an
oyuncu" olarak secilirken
rakiplerini çok geride bıraktı.
Turnuvanınengüçlüfavorileri
arasında yeralandünyanın bir .
numaralı oyuncusu ABD'li Pete
Sampras. bir Fransız
gazetecisi} le yaptığı söyleşide
özetle şöyle konuştu:
"Dünva klasmanında bir numara
olmanı. diğerlerinden farklı bir
insan olduğum duygusunu
doğurmuj or bende.
Kortta olsun, dışında olsun, aynı
kaldığun kanısındayım.
Sıralamanın başında bulunmak
başımı döndürmüy or.
Yaşım 22. Amacun.
bulunduğum yerde kaünak."
Fransa Tenis Federasyonu'nun
toplam 500 milyon
franklık yıllık gelirinin 325
mılyonluk bölümünü
Roland-Garros
Turnuvası'ndan sağladığına
dikkatçekiliyor.
Fransa'da futbolu izleyen ikinci
popüler spor olan teniste,
yaklaşık bir milyon 250 bin
lisanslı oyuncu bulunduğu,
aralanndan 257 bininin de
sıralamaya girdiği belirtiliyor.