Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
t
SAYFA CUMHURİYET 18 MAYIS1994 ÇARŞAMBA
HABERLER
5 güvenlik
görevlisi şehit
• ADANA(Cumhuriyet
Gûney tlkri Bürosu) -
Olağanüstü Hal Bölge
Valiliği'nden yapılan
açıklamaya göre
Hakkari'nin Çaltepe bölgesi
ile Şemdinli ilçesi Karakoç
kesiminde 6, Şırnak'ın Gabar
ve Besta bölgeleri ile Silopi
ilçesi kırsalında 6, Bingöl'ün
Yedisu ilçesi Elmalı Köyü
yakınlannda da 3 olmak
üzere toplam 15 terörist
öldürüldü. Operasyonlar
sırasında 5 güvenlik görevlisi
de şehit oldu.
"Sopumluluk
Duyan
Kütahyalılap'
• ESKİŞEHtR(Cumhuri
yet>- "Sorumluluk Duyan
Kütahyahlar" imzası ile
Türkiye'deki tüm
üniversitelere gönderilen bir
yaada, "Kütanya
Dumlupınar
Üniversitesi'ndeki şeriat
yanlısı düşüncelerin varlığmı
ve işaretlerini üniversite
dünyamıza duyurmak için bu
yazıyı yazıyoruz" denildi.
Yanda Dumlupınar
Üniversitesi'nde şeriat yanlısı
düşüncelerin giderek
yaygınlaştıği ve atanan
rektörün tarikatçı ve şeriat
yanlısı olduğu öne sürüldü.
Amasya
Valisi'nden
uyarı
• AIVIASYA(Cumhuriyet) -
Amasya Valisi Hayrullah
Yıldız son günlerde ilde irtica
faaliyetlerinin artması
üzerine bir genelge
yayımladı. Vali Yıldız
genelgesinde, tüm resmi
dairelerde kılık kıyafet
kanununa uyulmasını istedi
ve uymayanlar hakkında da
gerekli kanuni işlemin
yapılacağını söyledi.
Eski başkandan
suç duyunusu
• BILECtK(Cumhuriyet) -
Eskı Bilecik Belediye
Başkanı Akm Olcay. D YFli
Belediye Başkanı Mustafa
Cinoğlu hakkında, eczacı
Metin Zevkli'ye ait binanın
çatı katının inşaat ruhsatı
olmamasına rağmen yapı
kullanma nıhsaü verildiği
gerekçesiyle suç
duyunısunda bulundu.
Çatseçimi6
kasımda
• NEVŞEHİR(Cumhuriyet)
- Nevşehir'in merkeze bağlı
Çat beldesinde ANAFh
Belediye Başkanı Mustafa
Güler'in ölümü ile boşalan
belediye başkanlığı seçiminin
Yüksel Seçim Kurulu
tarafmdan 6 kasım pazar
günü yapılacağı öğrenildi.
İHD toplantısı
• SAMŞUN(Cumhuriyet) -
Avrupa İnsan Haklan
Sözleşmesi ve Bireysel
Başvuru Hakkı konusunda
düzenlenen toplanüya
katılan Istanbul Üniversitesi
Hukuk Fakültesi öğretim
üyesi Doç. Dr. Mehmet
Semih Gemalmaz, "İnsan
haklanna ve hukukun
üstünlüğüne dayanan
demokratik bir düzeni
kurma, yürütme ve geliştirme
mücadelesinde önemli
araçlann başında hukuk
gelmektedir" dedi.
Meclis'inen
dcvaınsızlan
• ANKARA (ANKA) - Bu
yıbnilküçayındada
milletvekillerinin genel kurul
ve komisyon çalışmalanna
büyük oranda devamsızlık
gösterdikleri belirlendi. En
devamsız milletvekillerinin,
Koray Aydın, Güneş Taner.
Celal Kürkoğlu, Esat Canan.
Doğan ölmeztoprak ve Zeki
Ergezen olduğu bildirildi.
TBMM Başkanlığfnın
belirlemelerine göre; MHP
Trabzon Milletvekili Koray
Aydın, üç ayda genel kurul
ve komisyon çalışmalanna
toplam I9kezgelmedi.
Koray Aydın, bu süre içinde
genel kurul çalışmalannda 7
kez yok yazıldı.
Afet konutiarı
dağıtildı
•TUNCELİ(Cuınhııriyet) -
Tunceli'nin Nazimiye
ilçesinde deprem ve çığ
nedeniyle 1992yıbnda
yapımına başlanan 102
konut, dün düzenlenen
törenle hak sahıplenne
dağıtıldı. Konut dağıüm
töreninde kpnuşan Tunceli
Valisi Aül Üzengün.
"Halkımızın bu dar gününde
yardımcı olmanın onurunu
taşıdığımız için çok
mutluyuz" dedi.
Solda blrliğe cağrı
Ateş'ten toplantı tiııeıisi
SHP Ankara İl Başkanı Yılmaz Ateş, DSP ve CHP Ankara il başkanlannı
ziyaret ederek birlik için danışma kurullannın ortak toplanmasını önerdi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP
Ankara İl Başkanı Yılmaz Ateş. DSP ve
CHP Ankara il başkanlannı ziyaret
ederek. birlik için danışma kurullannın
ortak toplanmasını önerdi. CHP
Ankara II Başkanı Nail Gürman.
"Danışma kurullarmı ortak toplamak.
sadece birleşmeye dönük bir iyi niyet
belirtisidir. Iş kökünden çözülür" dedi.
SHP Ankara İl Başkanı Ateş. geçtiğimiz
hafta sonunda CHP Ankara İl Başkanı
Nail Gürman ile DSP Ankara İl Başkanı
Faruk Sırakaya'yı yönetim kurulu
üyeleriyle birlikte ziyaret ettiğıni açıkladı
ve şunlan söyledi: "Türkiye'nin içinde
bulunduğu durumu ve gidişi, sol açtsından.
demokrasi açısından iç açıcı
bulmadığımızı il başkanlanna aktardık.
Kitlelerde, "Eğer sol partiler birleşirse,
hem Türkiye'nin kötü gidişatını
durdurabiÛrler, hem de solu derleyip
toparlayarak iktidara getirebilirler'
inancı var. Bizler de parti yöneticileri
olarak halkın, tabanın bu beklentilerine
yanıt \ermek durumunday ız. Onun için
bugüne kadar yetkili olmay an, eski il
başkanı, eski genel sekreter y ardımctsı
düzeyinde yapıkiı bunlar. II başkanlanna
şuöneriyigetirdik: İllerimizindanışma
kurullannı ortak toplayalım. Bugüne
kadar hiç tabanda tartişılmadı, böylesine
bir arada yapılan bir toplantıyla.
Önyargstz bir araya gelip, bu konuyu
tarttşalını. CH P, 1 -2 gün içinde yanıt
>erecek. DS P > öneticileri de solun
bölünmüşlüğünden kaygı duyuyorlar,
ancak soi tabanın mutlaka birlikte oiması
gerektiğini onlar da savunuyorlar. Ama
onlar, "Adres DSP'dir. lider Bülent
Ecevit'tir' diyoıiar. Buna karşdık, biz de
ortak damşma kurullanmızı toplay arak.
önerilerin sıralanmasını gündeme
getirdik. Gerçekten belki de başka
önerilere gerek kalmaz, taban "Şu parti.
şu lider olsun' der. Tabanın \ereceği
karara. hiçbir şekilde itirazımız olmaz.
Bizde ne lider şovenizmi, ne de parti
şovenizmi var. DSP de bu hafta bize yanıt
verecek." CHP Ankara İl Başkanf Nail
Gürman da Ateş'in önerileri ile ilgili
olarak, danışma kurullannın ortak
toplanmasının. sadece birleşmeye dönük
bir iyi niyet belirtisi olacağıni dile getırdi.
İşin, kökten çözülmesi gerektiğini
savunarkGürman, şöyle konuştu: "SHP
lideri Saym Karayalçın, 'İstanbul ara
seçimleri için CHPgelirse. iyi niyetlidir,
gelmezse iyi niyetli değıldir'çağnsı
yapıyor kamuoyunda. Bu y anlıştır.
Birleşmeyi isteyen kamuovu. sahadaki
futbolu değil, sonucu bekliyor.
Dolay ısıyla. partim CH P ve ben il
başkanı olarak. bu birleşmeye açığız.
Gelsinler, ciddi olarak konuşalım. Ben
genel merkezime, birieşmenin y apılması
konusundaki anlayışımı ulaştınnm, o da
aynı şekilde ulaştırsın. Say ın Karayalçın,
üç yerdeki ara yerel seçimde geliyor
musunuz, gelmiyor musunuz demekten
vazgeçmeli, "Gelin kardeşim masaya
oturalım, bu ışı bitirelim' çağnsını
yapmalı."
392 sığınak ve 35 mağara içindeki malzemelerle birlikte imha edildi
PKK'ye ağır lojistik darbe
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin. Kuzey
Irak'taki PKK kamplanna geçen nisan
ayında gerçekleştirdiği harekatta, örgüte
lojistik açıdan ağır darbe vurulduğu bil-
dirildi. Sınır ötesi kara harekatı sonrası-
nda birlikler. Kuzey Irak'taki kamp böl-
gelerinde, "alan kontrolü için güvenli böl-
geter" oluştururken PKK'nın
kullandığı 392 adet sığınak ve 35
mağara bulundu.
Askeri kaynaklann verdigi
bilgiye göre, sınır ötesi kara ha-
rekatı sonrasında. Kuzey Irak"-
taki Mezi. Keryaderi ve Şivi böl-
gelerine giren birlikler, alan ha-
kimiyetine dayalı güvenli birim-
ler oluşturdular. Ust düzey bir
askeri yetkıli, bunun gerekçesini
Cumhuriyet'e şöyle anlattı:
"Eskiden A tepesine eşkıyanın
gelip yerleştiği öğreniliyordu.
Daha sonra oraya operasyon ve
birkaç temi/lik y apıldıktan sonra
geri dönülüyordu. Şimdi o tepeye
gidilip operasyon ve temizlikten
sonra geri dönülmüyor. Orada
birtakım unsurlar bırakdıyor. Bir
süre, bir kısım birlikler orada bu-
hınacak ve böylece teröristier ge-
lip oraya yeniden yerieşemeye-
cekler."
Sınır ötesi kara harekatı sı-
rasında. örgüte ait 392 sığınak
ve 35 mağara bulunurken. bura-
lardaki tüm lojistik malzemeler
de imha edildi. Operasyonlar sı-
rasında. içinde ana teçhizat ve
malzemeleri bulunan bir hasta-
adet), roketatar mühimmatı (319 adet),
uçaksavar mühimmatı (5 bin 532 adet),
hafıf silah mühimmatı ( 220 bin adet),
mayın (252 adet), fünye (789 adet), el
bombası (504 adet). tahrip kalıbı (166
adet).
Teçhizat-malzeme: Telsiz (biri sabit 9
adet telsiz). pil (10 bin adet). dürbün (12
riz" sözleri tepkiyle karşılandı. UBA'nın
haberine göre, İP Genel Başkan
Yardıması Bedri Gültekin, Güreş'in bu
sözlerinin direkt olarak Kürt halkını he-
def aldığını öne sürerken İHD Genel
Başkan Yardıması Ercan Kanar. "Gü-
reşln tehditlerinin son aşaması olan bu
sözler de\ letin jenoside ha/ırlandığını gös-
ne de bulundu. 95 ton çeşitli erzağın da
ele geçtiği bildirilen operasyon sırasmda
bulunan diğer malzemeler ise şunlar:
Silah: Piyade tüfeği (111 adet), maki-
neli tüfek (8 adet). uçaksavar (5 adet),
havan (9 adet). roketatar (12 adet).
Muhimmat: Havan mühimmaü (394
Operasyonlar sırasında içinde ana teçhizat malzemesi olan bir hastane de bulundu
adet).giyim malzemesi 529 adet. termektedir" dedi.
Erzak: Değişik dnste 95 ton. DEP Genel Başkanvekili Remzi Kar-
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Do-
ğan Güreş'in Diyarbakır'da PKK'ya "tes-
lim ol" çağnsı yaparken sarf ettiği Tes-
lim olmazsanız kullanmadığımız imkan-
lanmızı da kullanır, 3-4 ay içinde yok ede-
tal da bölgede kimyasal silah kullanıldı-
ğına ilişkin duyumlannın bulunduğunu
öne sürerek, "Güreş'in bu sözleri istihba-
ratmuzı ve endiselerimizi doğrulamış ve
arttımuştır" diye konuştu.
Soltabandan
soladaylara
İstanbul Haber Senisi - Solda birlik
çalışmalannı yürüten secmenlerin oluş-
turduğu "Sol taban", üç partının il mer-
kezlerini ziyaret ederek Istanbul'da ye-
nilenecek üç ilçedekı seçimlerde ortak
adayın desteklenmesini istedi. Ancak.
partilerin il merkezlerinden beklenen
yanıt alınamadı.
7 mayısta Kadıköy'de gerçekleştiri-
len toplantıda üç sol partinin tabanını
oluşturan secmenler. SHP. CHP \e
DSP ıl merkezlerine ziyaret karan aldı-
lar. lOhazirandayenilenecek olan üçil-
çedeki seçimlerde solun ortak adayı
desteklemesını isteyen "Bütiinieşme Ta-
ahhütnamesi" hazırlayan 100den fazla
seçmen pazar günü ilk olarak SHP ı!
merkezini ziyaret ettı. Önceden haber
verilmiş olmasına rağmen yetkilileri
bulamayan "Sol taban", ıl yönetim ku-
rulu üyesi Kazım Canpolat ile görüşe-
bildi. Ancak Canpolat. "Bütünleşme
Taahhiitnamesi"nı vönetım kuruluna
sunacağını bildirerek ımzalamaktan
kaçındı.
Daha sonra CHP il merkezine gidil-
di. İl başkan yardımcılan Cemal Sey-
men, Celal Gül, Mustafa Tosun ve ıl sek-
reten Orhan Orkmez'le görüşen seç-
menlere Cemal Sej men, tabanda birlik-
ten yana olduklannı söyledi. Ancak
Cemal Seymen. >
*taahhümame"yı bazı
bölümierini değiştirerek imzaladı: diğer
CHP'liler ıse ımzalamaktan kaçındı.
Seymen'in Taahhütname'de yer alan
"üyelerin partilerden ihraç edilmesine
karşı çıkıyorum" bölümünü karaladığı
görüldü.
"Sol taban" adına bir acıklama ya-
pan Nusret Türk, Nuray Tüfekçi ve Bü-
lent Torgul, "Sivil inisiyatif hareketimiz,
İstanbul içindeki ve diğer kentlerdeki
benzer oluşumlarla da bağ kurarak, na-
ifliği içinde büyüyerek gelişiyor. Kısa \a-
dede ziy aretlerimiz \c farklı etkinlikleri-
miz de>am edecek" dedıler.
HAFTAYABAKIŞ
AHMET TXNER KIŞLAU
'Liberal Çiftlik!'
1979un yaz aylarında bir gece... Gece yarısı üç saat
kadar gerilerde kalmış...
Başbakan, Bakanlar Kurulu'nu terk ediyor!
Vurup çıkıyor kapıyı...
Konu, KİT'lere özerklik getirecek, siyasal iktidarlann
müdahalelerini önleyecek bir tasarı. Amaç, işçiyi "kâra
ve sorumluluğa" ortak etmek.
işçi, işletmenin verimli işleyip işlememesinden doğ-
rudan etkilenecek. Bu nedenle de fazla işçi alımına, sa-
vurganlığa, devlet kesesinden "özel kesim'e kaynak
aktarılmasma, devlet kesesinden kişilerin zengin edil-
mesine karşı çıkacak.
KIT'ler "arpalık" olmaktan kurtulacak.
Üstelik, uygulamanın önce bir KlT'te "örnek" olarak
başlatılması söz konusu. Alınacak sonuçlara göre -ve
her defasında Bakanlar Kurulu kararı ile- "model" aşa-
malı olarak yaygınlaştırılabilecek...
•••
Saptanacak tek bir KlT'te "deneme"yapılmasına bile,
CHP hükümetindeki on bir "bağımsız" bakandan ikisi
karşı çıkıyorlar.
Başbakan, bu konunun kendisi ve partisi için ne kadar
önemli olduğunu uzun uzun anlatıyor. Üzerinde çok dü-
şündüğünü ve çalıştığını söylüyor.
Bunun üzerine, "hayır"cı bakanlardan birisi tavrını
değiştiriyor:
' 'Başbakan 'ın bu ölçüde önem verdiği bir konuda, bir
bakan içinikiseçenek vardır. Ya istifa etmek ya da kabul
etmek... Ülkenin içinde bulunduğu koşullarda istifayı
doğru bulmadığım için itirazımı geri alıyorum..."
Özel kesimin "güvenilir adamı" olarak bilinen ikinci
bakan ise çok rahat:
"Bu komunistliktir, kabul edemem!.. Üstelik ben böyle
yaparak Sayın Başbakanı da hükümeti de korumuş olu-
yorum!.."
Içlerinde bu satırların yazarının da bulunduğu birçok
bakan, o tek kişiyi "ikna"ya çalışıyorlar. Bunun "komü-
nistlik "falan olmadığını, tersine komünistlerin bu tür çö-
zümlere karşı olduklannı -Batı'dan örneklerle- anlat-
mayı deniyorlar.
Saatlerce dıl döküyorlar.
Ama adam -herhalde almış olduğu talimata uygun
olarak- direnıyor. Bütün gece boyu, papağan gibi hep
aynı tümceleri yineleyip duruyor.
Ve Başbakan Ecevrt e, kapıyı vurup çıkmaktan başka
yapacak bir şey kalmıyor...
•••
"Ûzelleştirme" ideolojisi, aslında yıllardır oynanan
biroyunun, sadece "son "perdesi.
KlT'ler sağcı iktidarlar eljyle kötü işletmeler haline ge-
tirıldiler... Arpalık oldular. Özel kesime kaynak aktarma-
nın, yeni zenginler yaratmantn aracı oldular... Ucuz si-
yasal çıkarlar uğruna "işçi deposu"yapıldılar...
Düzeltmek isteyen solcu hükümetler ise "Belki başa-
rılı olur" korkusuyla engellendi!..
Ama özal döneminin ortalarına kadar. gene de kârda
oldukları birgerçekti.
Önce bozdular... Sonra da "Bakın ekonomiye yük olu-
yor, özelleştirelim"diye ortaya çıktılar...
Ve bu oyun, Karabük Demir-Çelik Işletmeleri'nin ka-
patılma kararı ile büsbütün çirkinleşti.
30 Kasım 1993 günü, işletmeye Ânkara'dan gönderi-
len bir yazı ile "be£ trilyon liralık zarar" gösterilmesi
emrediliyor. 5 Nisan tarihli ekonomik paketle de ekono-
miye bu kadar yük olan bir işletmenin kapatılacağı açık-
lanıyor
Oysa 1994'ün ilk üç ayında işletme zararda değil, kâr-
da!
"Geriteknoloji" iddiaları geçerli değil. işçi sendikaları
ise çalışan sayısının ve ücretlerin azaltılmasına razı!
Peki ne gerekçe kalıyor "kapatmak" için?
Demir-çelik üretici ve tüccarlarının oluşturduğu "birli-
ğ/n"çıkafları!..
•••
Devletin "toplumun genel çıkarları için" devreye gir-
mesine "hayır"\.. özelleştirrrieye "evef"!..
Bu ideoloji Batı'yı son on beş yılda nereden nereye
getirdi?
Daha çok işsiz... Daha çok suç... Daha huzursuz, daha
mutsuz, daha korkulu bir toplum... Ve daha çok polis,
daha çok özel güvenlik gücü, canı ve malı "korumak"
için çok daha büyük bütçe!..
Batı. vahşi kapitalizmin kurallarmı, birçok yerde top-
lumsal barışın gereklerinin önüne geçirmiş... Bedelini
ödüyor...
Ve ne yazık ki dolaylı yollardan. bize de ödetiyor!..
Üniversite öğrencüerinin en önemli isteği, kendilerinden dolar olarak alınan eğitim ücretininTürk Lirası olarak dondurulması
Universiteli, Kıbns'tadolarkıskaondaCELAL BAŞLANGIÇ
Öğrenciler. beşerlik kol oluşturmuş. Rek-
törlük binasına doğru yürüyorlar. EÜerinde
bir pankart var:
"Oğrenciden alırsan dolar
Bu okul zor dolar."
Tezgaha asılı bir fotoğrafin altına bir de
yazı iliştirilmiş:
"Boykot fotoğraflan burada saöur."
Doğu Akdeniz Cniversitesi öğrencileri. ge-
çen günlerde on beş gün süreyle boykot
yapmış. İstemleri. kendilerinden dolar olarak
alınan eğitim ücretinin Türk Lirası olarak
dondurulması. Türkiye'de dolar alıp başını
gidince, Kuzey Kıbns'a gelen öğrenciler, öde-
me güçlüğü çekiyorlar. Boykotlanndan kesin
sonuç alamamış öğrenciler, ama çözüm için
söz almışlar.
1. Bahar Şenliği'nin açılışında konuşan
KKTC Başbakanı Hakkı Atun önce "Yirmi
yıl önce kuzeyden ve güneyden gelen göçmen-
terimizi yerleştirmeye çalışmaktaydık" dedik-
ten sonra bugüne dönüyor:
"Sizleri huzursuz eden sorunlann olduğunu
biliyorum. Hükümetler, sorunlan çözmek için
vardır. Sorun yoksa yaşam ve dinamizm de
yoktur. Biz mutlaka bu sorunu çözeceğiz."
Törkiye'den destek isteniyor
Öğrenciler. en çok bu sözlerini alkışhyor
Atun'un.
Sorunun asb şu: DAÜ'ye yeni giren öğren-
ciler. üç bin üç yüz dolar ödüyor her yıl için.
Kıbnslı öğrencilerin ödedikleri yıllık ücret ise
beş yüz elli dolar. Üni\ersite, devlet - vakıf iş-
birliği modeline dayanıyor. Kendi kaynak-
lanyla besleniyor. Böyle olunca da iki bin altı
yüz dolar ödemesi gereken Türkiyeli öğrenci-
ler, Kıbnslı öğrencilerin de eğitim parasının
bir bölümünü üstleniyor. Üniversitenin iste-
ği, aradaki farkı KKTC hükümetinin ödeme-
si, yapılacak yatınmlara ise Türk hükümeti-
nin katkıda bulunması. Ancak şu ana kadar
tek adım aülmış değil.
Şenliğin açıbş töreninde DAÜ Rektörü
Prof. Dr. Özay Oral. ardından Milli Eğitim
Magosa Alanı'ndaki barok stikle yapılan kiliseye bir kücük rötuş..
Çan kulesine bir minare. Sonuç Selimiye Camii...
Bakanı Mehmet Ali Talat ve Başbakan Hak- diası var:
kı Atun konuşurken video çekimi yapıhyor.
Bir öğrenci eğilip kulağımıza "Boykot sıra-
sında bizi fişlemek için video çekimi yapuiyor-
du, şimdi de şenliği görüntütemek için" diyor.
Bir yandan folklor ekipleri halk oyunlan
oynuyor, diğer >andan oluşturulan "şenlik
pazan"nda öğrencıler kitap. tişört, kaset. fo-
toğraf ve çeşitli yiyecekler satıyorlar.
Üniversite Rektörü Prof. Oral, DAÜ'yü
anlatırken yirmi altı ülkeden öğrencinin. yir-
mi ülkeden öğretim üyesinin bulunduğunu
söylüyor. Yabancı öğrencilerin çoğunluğu
Pakistan'dan, Ürdün'den. Filistin'den gel-
miş. Prof. Oral. "Amacımız, tüm komşu ülke-
ler içinde en iyi lisans eğitimi veren bir üniver-
site yaratmaktır" diyor. Rektör Oral'ın bir id-
Doğu Akdeniz Üniversitesi'nin bu yıl ilkini düzenlediği 1. Bahar
Şenliği'nin vazgeçilmez gösterisi halk oyunlarıydı.
beton cumbalı evierinin önünde. içi kum dolu
bidonlar ve dikenü teller. bir kenti ortadan
ikiye bölüyor. Arada. bir boşluk var. Önce
BM. sonra Yunan bayrağı görünüyor. Sını-
rdaki evlerin duvarlannda kurşun izleri. Bu
görüntüler insana, yıllarca bir arada yaşayan-
lann. nasıl artık yan yana gelemez olduklannı
anlatıyor.
Sınırdaki Saray Oteli'nin sekizind katına
çıkınca Güney Kıbns'a ait Lefkoşa görünü-
yor. 'Kuzey'dekine göre daha gebşmiş, daha
yüksek ve şık binalann olduğu bir kent görü-
nüyor. Buradan çıkacak sonucu yazmamak
daha iyi olacak.
Magosa'da Asil Nadir'in bir oteli var. Adı
Palm Beach. Kulağına 'Nil anahtan'ndan
küpe takmış genç bir kız. otelin pembeye dö-
"Bütün Türk üniversiteleri içinde ilk beş için-
deyiz. Bir kere, çok kücük smrflarda eğitim
yapıhyor. Öğretim üyelerinüz ders sûresi
dışında da öğrendlerle bir arada. Devlet üniver-
sitelerinde kırk yedi öğrenciye bir öğretim üyesi
düşüyor. Bizde ise yirmi beş öğrenciye bir öğre-
tim üyesi düşüyor."
Bir hafta boyunca yoğun bir kültüretkinliği
yaşandı DAÜ kampusunda ve üniversitenin
Magosa'da bulunan eski bir kilisedeki kültür
merkezinde. Rektör Yardıması Prof. Dr. Ha-
luk Tosun'un yoğun çabalanyla gerçekleşen
ve amacına ulaşan şenlikten arta kalan za-
manda, gezilen yerler insana yaşam dersleri
verecek nitelikte.
Lefkoşa'nın daracık sokakJannda, dizi dizi
nük rengini göstererek "Doğaya aykın bir
renk bulunması için çok uğraşddı ve sonunda bu
renk bulundu" diyor.
Otelin kumsalının hemen dibinden ünlü
Maraş bölgesi başlıyor. İçeride bir tek orduevi
v ar insanlann yaşadığı. Yüzlerce. binlerce de-
v asa boş bina yüksebyor. Cev
rcsi dikenli tel-
lerle çevrilmiş.
Neredeyse her adımda "Yasak BöJge"
yazısı var. İçerideki binalann bir kısmı yer yer
vıkılmış. Pencere doğramalan. ahşap aksam-
lar, sökülmüş. Anlatılanlara göre. binalann
musluklan ve asansörlerin motorlan da "kalk
gidelim" obnuş tel örgüler çekilmeden önce.
Hüzün veren binalar
Kıyı boyunca uzanan yüksek binalar, bir
zamanlar otelmiş. Maraş. 1974'e kadar Kıb-
ns'ın önemli bir turizm ve iş merkezi olarak
gelişmiş. Barlar. oto galerilen eğlence merkez-
leri. artık silik birer tabela olarak kalmış. İçeri-
deki kara tahtada Rumca yaalar var. Bina-
lann bu insansızlığina bakınca, insanın içini
hüzün basıyor.
Maraş, eğer insan olmazsa dünyadaki en
yüksek, en şık binalar bir kumsahn kıyısında
bile bir araya gelse hiçbir değerinin olmaya-
cağını öğretiyor insana.
Magosa alarunda Namık Kemal'in heykeli
var. Karşısında da yatüğı zindan. Heyİcelin
yanında kocaman bir kilise. Barok stilde ya-
pılmış olmalı. Ama üzerindeki yazıya göre bu
bina Selimiye Camii. Sol tarafındakı çan kule-
sinin üzerine bir minare oturtulmuş. Görünce
insan gülümsemekten kendini alamıyor. Hat-
ta köylere doğru gidince. kahkaha atüran gö-
rüntüler de çıkıyor.
Örneğin, Dipkarpas yolundaki bir çan kule-
sinin üzerine sadece metalden bir koni kondu-
rulmuş. Bu da olmuş cami. Demek ki kihse-
den cami olmuyormuş, olsa da komik oluyor-
muş.
Kuzey Kıbns'ta gezinirken insan, bir ayn-
bğın, bir savaşın, yıllarca bir arada yaşayan-
lann kanb bir aynbkla banşa ve dostluğa son
verişinin acı izlerini yaşıyor.
Onca hoyratlığın olduğu bu topraklarda,
tüm engeUere karşın özgür bir öğrenim ve bi-
lim ortamının boy atüğını görmek "teselli mü-
kafatı" olsa gerek.