Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 2 1MAYIS1994PAZAR
KULTUR
ö.Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali bugün başlıyor
İstanbuTda büyük oyunlar oynanıyor
Kffltür Servisi- Yıkrk dökük bir sahne-
dezamana karşı trende, Übü Baba. Don
Kişot veer Şvayk. Tren her durduğu yer-
de başka insanlara, başka savaşlara.
başka acılara tanık olarak tüm Av rupa'-
yı boydan boya geçiyor. Kalabalığın
içinden sıynlabilen Şvayk soruyor: "He>
dünya şimdi nereye?"
Sophokles'in Antigone'si. yüreğinde
fırtınalar eserek. siyasal gücün
sınırlannın. ancak ölümün başladığı
noktaya kadar uzanabileceği. ondan
öteye gidemeyeceğini haykınyor.
Bir Yunan'mitolojisi öyküsüne daya-
nan "Fedra". üvey oğluna duyduğu ya-
sak aşkından dolayı ölümü seçer. Kötü
alınyaasının kurbanı Fedra. aşk, ya-
ratıalık ve ölüm üçgenı ıçindedir. Ünlü
bir kadın oyuncu AUa Demidova. ünlü
bir şair Marina Ts>etayeva ve Fedra nın
ortak yazgısıyla karşımızda.
"Çapkının Fendi"nde Londralı ıki
soylu genç Archer ve Aimvvell. taşrada
parasızlıktan kurtulmak için evlenebile-
cekleri varlıklı birer eş ararlar.
Güçlü bir boğanın böğürtüsü: MUU!
Boğa güreşinin gülünç absürdlüğü sah-
nede azgın bir canavan bir kürdanla (!)
yenmek için dört cesur matadorun ver-
diği amansız mücadele. tutucu İspanyol
geleneklerini karikatürize ediyor. Karşı
konulmaz bir meydan okuma duygu-
suyla dehşetengiz bir yaratığa savaş açan
dört yiğit matadorun gülünç öyküsün-
de. sözsüz bir maçoluk yergisi sözkonu-
su çünkü hedef bir boğa değil. maçoiu-
ğun ta kendisi!
Feodal toplumda Bernarda ve
English
Touring
Teatre
'Çapkının
Fendi'(solda)
ve Aşkabat
Devlet Can
Ti> arrosu'
Oğuzhan'
isimlio vunları
sahnelevecek.
kızlannın yaşadıklan sorunlar bu kez.
yenı bir bakış açısıyla Kuzey Afrikd'du
yenik bır bırlikten gerive kalmış lejyo-
nerlerin mahsur kaldıklan kalede'va-
şamlanna dönüşüyor. Çöldeki bu ölüm
yolculuğunda. çaresizhğin ve tutsaklı-
ğın. insani ve kişısel değerier üzerin-
dekı tahnbatı.değışim vedönüşümlerin-
de; hiç bır baskıcı ve otoriter sistem. in-
sandaki özgürlük dürtüsü ve sevgi iste-
mini batıramayacak ve yok edemeyecek.
Tiyatro medya-çağının gerçek bir
ütopyası Maebeth'e göre. Günümüzde
düş gücü; aşk. devrim. şiddet ve zarafet
gibi kavramlan ancak yüksek bir sportıf
performans olarak algınlanmaya indır-
genmiş. Kral Duncan bır mafioza. Başı-
nda şapkası. üstünde kürküyle. yaşlı ler-
leyen bır udam. Savaşı sanatla bir tutan.
ınıllerdünyasında yaşayan bir kral.
Ama oyunun sonunda ınsanlann var
olmasını düşleyebiliyor. Maebeth gıbi
\ ahşi yaratıklann nesillerınin artık tü-
kenmckıe olduğu umudunu yaşalabili-
yoruz. Shakespearein Macbeth'ının bır
parodisr "Kral ÜbüVAma aslında bazen
çocuk. bazen de palvaço gibi biri olan
Übü. ÇjMişeşku'yu anımsatan iktıdar
hırsıyla hemen genlim yaralabılıyor.
Übü. "komünist ideolojinin sanatsal bir
anlatımı mı voksaT"
Çıngenelenn büyü \egizcm dolu dün-
yasında. "iyi" vc "kötü" erkeklcnn bır
kadın için verdikleri mücadelede: yırlık
pırtık gı\Mİer ıçındekı çağdaş kişılere
karşın. toplumsal kodlardışında bırdör-
düncü dünyanın gerçcği>le karşı
karşıyayız.
Topluluklan dağılmış. tiyatroları ka-
panmış aklörlerin artık tulunacak dal-
ları kalmamışlır. Sınırları belli rollerlc
dramatık bıroyunculuk geliştirmelerıne
olanak yoktur. Var olan tck şcy tiyatro
ile uğraşanlann yalnızlıklarıdır: sanat-
lannı ve kendılerini bilınçle algılayan-
lann çcktiklcrı acı. .
İnsanoğlunun doğası \e sosyal. kültü-
rel gerçeği arasindakı çelışkının: aşk.
duygu vc düşünce üçgeni çerçevesınde
imgeler ve sembollerle insan vücudunda
yansıması dans tiyatrosunda.
Güneydoğu insanının trajedısi. düşle
gerçeğin. akıl ile akıldışı olanın ıçiçe geç-
tığı şıirsellik; Gogol'un tüm kahraman-
ları; insani aşağılamada, yoksunluklarla
tutsak etmede. ınsanın ruhsal bütünlü-
ğünü parçalamada akıl almazyönlemle-
rin uygulanageldiğı 2O.yüzyıl uy-
garlığının Azerbcycan'daki, Bosna-Hcr-
sek'leki. Afrika'daki. Güney Amerika'-
dakı görüntülerıyle Ortaçağ'ın ahlak
oyunlannıçağrıştıranbiryaklaşımla. so-
yullamanın sıfır noktasına yaklaşarak
çağımızın sorgulanması; Oğıız Han'ın
ycni soluklarla yaşaması: Franko'ya fa-
şıst desteğini \eren Mussolini'nin güçle-
rınin işgali altındaki Bclçite'de bir Ital-
yan teğmenin denctımi altında düzenlc-
nen Paulıno ve Carmela'nın zorunlu
sundukları göstende çat:şmalı birlikte-
liklcri; hapisteki Nâzım ile Nâzım'ın in-
sanlannın aynı noklada buluşmalan....
17 gun boyunea İstanbul un çeşitli
mckanlannda tıyatronun büyüsünü ve
vazgeçılmezlığını duyumsatacak sanat-
severlere.
İstanbul'da ''büyük oyunlar' pynanı-
vor. Ama her şeye karşın. 'Bu İstanbul
bizim, bu festi>al hepimizin.* Karanlı-
klardan. sorunlardan bır an olsun sıyn-
labilmek. çözümlcnn. aydınlıklann her
zaman \arolduğu umudunu hıç yıtirmc-
mek için. Tiyatro Festivali'ni bu yıl daha
da ilgiyle izleyelim. 20 topluluğun sun-
duğu 27 oyunun her birindcki yaşam
ışığını kaçırmayalım!..
AYŞtN CANDAN
- Sayın Uçarer; bu > ılın tiyat-
ro festivalinin anlaşılan her za-
mankinden farklı bir yanı var.
Bu yıl ilk defa bir-iki aylık hızlı
örgütlenmeyle değil de yaklaşık bir >ıl önceden
başlayan köklü bir çalışmanın sonuçlarıyla kar-
şılaşacağız. Sonuçtan memnun musunuz?
Evet. bu yıl daha uzun bır sürede hazırlandık
festivale ve bu nedenle de daha geniş bir yelpaze
sunabiliyoruz. Tabii önemli olan. izleyicinin bu
yelpazedearadıklannı bulabilmesi. Bu yılkı çalı-
şmalanmıza kısaca bakacak olursak diyebilinm
ki; öncelikle seçimlerimizi belli temalar çev resin-
de loplamaya çalıştık.
Tiyatroda görsellik, üzerinde önemle durdu-
ğumuz bir unsurdu. 'Şvayk Dünyanın Son Du-
rağında', 'Zun\ 'Muu!' söz ağırlıklı olmayan
yapıtlardı. Bunlara 'Kral L'bü ve Macbeth'ten
Sahneler'i deekleyebiliriz. 'Kadın' teması etrafı-
nda topladığımız o> unlar oldu: 'Fedra', 'Antigo-
ne\ 'Bernarda Albanın Evi\ *Şu Gogol Dtlisi'
gibi yapımlan. bu bağlamda savabilinz. Aslında
yapılan seçimler birbirinin sınırlannı zorlayan
çahşmalardı da_ Yani. görsel ağırlıklı bir yorum
aynı zamanda klasiklerden oluşan bir kolajdı.
Ya da 'Macbeth1
gıbi bir klasik a\nı zamanda
yorumda sonsuz bır özgürlüğün simgesiydı...
Seçimlerimizi titizlikleyaptık. Bu türçalışmalar-
da zaman kadar önemli olan bır başka husus da
tabii ki teknik olanaklar, karşı tarafın yıl içinde-
ki program değişimleri \ s.
Örneğin bu yıl için Hebbel Tiyatrosu ile *Dr.
Faustus Lights the Lights' için temas kurduk.
ama çağıramadık, çünkü elimizdeki sahneler
teknik açıdan yetersizdi. Royal Shakespeare Ti-
yatrosu ile British Councıl"ın katkılanyla an-
laştık. ama ne yazık ki topluluk tüm Avrupa tur-
nelerinı iptal ettı...
6
Bu festival hepimizin'- İstanbuTdan ve dı-
şarıdan katılan yerli
vapımlardan başka on
yabancı o\un görülüvor
programda. Sizce bun-
İardan en kaçırılmaması
gerekenler hangileri?
Gerek yabancı ge-
rekse \erli vapımlann
hepsini özenle seçtik.
Onun için bir ayırım
yapamam.
Dılerim ki izleyicile-
rimiz. bu 18 gün içinde
tüm oyunlan izleme
olanağı bulurlar. Bence
hepsı de bırbınnden ıl-
ginç ve renklı. çarpıcı.
- Bu programda. izni-
nizle küçük bir göztern
vaparak yine uluslara-
rası alanda çok sözü edi-
len yapım ya da toplu-
lukların bulunmadığını
sövlersem ne diveceksi-
Tiyatro Festivali yöneticisi Dikmen G.L'çarer.
'Yanılıyorsunuz' dı-
veceğım. Çağırdığımız topluluklann hepsi bir-
çok ödüller. olumlu eleştırilcr almış ve Avıgnon
gibi. Edinburgh gibi dünva çapında testi\allere
katılmış: Tok\o. Montreal. New York. Paris
gıbi önemli kentlerde gösteriler yapmış toplu-
luklar. Bir Theatr et Curiosites 'Şvayk Dünyanın
Son Durağında' ile Avignon'da ayakta alkışlan-
mış. bir Crayova
Devlet Tiyalrosu
'Kral L'bü ve Mac-
beth'ten Sahneler'lc
Edınburgh'da eleşlır-
menler ödülü ka-
/anmış. İstanbul'dan
Sao Paolo Fcstıvali-
negidiyor... BirTeatr
Eksprcsji 'Zun' ile
Edinburgh"un resmi
konuğu olmuş... Ta-
gunku-Tiyatro A ve
Alla Dcmidova ise
uluslararası isimlcr.
Ayrıea topluluğun
vönetmeni Robert
Vikvtuk. vıllarca Be-
jart ile çalışmış bir li-
vatro adamı. TrieŞlr
an der Ruhr vc Ro-
berto Cuıllı ıçın de
'sözü edilmeyen isim-
ler' dıvcbilir miyiz?
Bakırköv Belediyc
Fiyatrolan'nda 'An-
tigone'u sahnelcyen
Gürcü yönetmen Robert Strua ıçın av nı şcv gc-
çerli. İtaha'dan gclcn Teatri ünıti ise son yıllar-
da İtalyan tiyatrosunu etkileyen Falso Movi-
mento"nun ve iki önemli Napolılı topluluğun bir
araya gelmesinden oluşan bir grup. Yönctmcn-
lennden Mario Martone'yi 'Napolili Bir Mate-
matikçinin Ölümü' fılminden tanıvoruz (Geçen
\ıl Vcnedik Film Festivali'ndc
eleştırmenlcr ödülünü almıştı).
'Çingeneter'i yönetcn Toni Scr-
villo ise Eduardo de Filippo ve
Enzo Moscato rcjileny le dikkat
çeken bir yorumcu. İspanya'-
dan gelen Ylyyana bclki genç bir topluluk. ama
geçen yıl Edinburgh Fringe Festivali'nin yıldızı
olmuş... Bunlara adlanndan söz edilmeyen top-
luluklar dcmek yanlış olur kanısındayım.
- Bizler galiba tiy atro bilet fıy atlarında ödenek-
li kurumlar diizeyine koşullanmış bir seyirciyiz.
L'stelik içinde buİunduğumuz şu dar dönemin de
etkili olup orta sınıf \e öğrenci seyircinin festival
katılımını sınırlayacağını düşünebiliyor musunuz?
Ekonomik bır kriz yaşıyoruz. Ekonomık ve
politık bir kriz. Eğcr bu döncmdc bu festivali
İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı gıbi. Küllür Ba-
kanlığı gibi. azimle inançla savunanlar ol-
masaydı, zaten bu festival yapılamazdı. İptal
edilirdı. İstanbul Kültür ve Sanal Vakfı gerçck-
ten büyük bir özvcriyle gerçcklcştirdi bu yılki
çalışmalannı. Festival oyunlannın bilet fiyatlan
genelde ödenekli ve özcl tiyatro fiyallanna göre
ayarlanmıştır. Dikkat ederseniz öğrenciler 30
bin lira ile 75 binlira (\abanci«Jyunlarl arasında
o>un izlcyebüecekler. Bugün bu tlvatlara yük-
sck demck bıraz zor. Yabancı oyunlar için sap-
tanan 200 bin lira (tam bilel fiyatı) ise bu toplu-
luklann maliyetleri düşünülecek olursa az bilc.
Kaldı ki izleyiciye mali bir yük getirmemek için
sadece yabancı oyunlarda grup indirimi de uy-
guluvoruz. On kişilik gruplar. bilctlcrinde % 25
indirim alabilccckler. Av nı şckilde. beş gösteriye
bılct alan bir izleyiciye de % 25 indirim uygula-
nacak... Umanm ekonomik kriz. festival
katılımını etkilemez. Biz divoruz kı: "Bu İstan-
bul bizim, bu festival hepimizin." Seyırcimız de
hele hele şu dönemde böy lesi festivalleri yaşat-
mak için aynca çaba harcamalı.
Cosmos Kolej- Theatre du
Curiosites'ten 'Şvayk Dünyanın
Son Durağında' Hepimiz biraz 'Şvayk'ız
Kültür Senisi - İstanbul Kül-
tür ve Sanat Vakff nın düzenle-
diği 6. Uluslararası İstanbul Ti-
yatro Festivali bugün başlıyor.
Festival; Fransa'dan Cosmos
Kolej-Theatre du Curiosites
topluluğunun sunacağı "Şvayk
Dünyanın Son Durağında" adlı
oyunla açılacak. V\ladyslaw
Znorko'nun yönettiği ve
yazdığı oyunda. Nuria Badia,
Olga Colomer, Jean-Pierre
Hollebecq, Xevi Capdevilla,
Richard Martin, Cacu Prat, Cli-
ment Sensada, İrina \avilova,
Philippe Vincenot ve Patrick
Zimmermann gibi Katalan ve
Fransız oy uncular rol alıyor.
Aslan Asker Şvayk
Dekorlannı Laurent Planc-
ber, ışıklannı Serge Tastevin.
kostümlerini Guylaine Pericat"-
nın gerçekleştirdiği oyun. 1993
yılında Avignon Festivali"nde
sahnelenmişti.
Bu sözsüz oyun. Avignon
Festivali'nde büyük yankılar
uyandırmıştı. Oyun sözsüz ol-
masına karşın, sessiz bir oyun
değil. Oyunculann bilinen bir
dili konuşmadığı oyunda. ağız-
lardan çıkan seslerle tüm oyun-
cular yeni bir dil arayışındalar.
Sahnede yıkık dökük. zamana
karşı direnen bir tren.. vagonda
üç asker görünüyor. Übü Baba,
Don Kişot ve Asker Şvayk. Bu
tren her durduğu yerde başka
insanlara, başka savaşlara. baş-
ka acılara tanık olarak tüm Av-
rupayı boydan boya geçiyor.
Polonya asıllı Fransız yönet-
men Znorko. bu oyunuyla unu-
tulmaya yüz tutmuş duygulan
bir trene yükleyerek "Şiîndi ne-
reye" diye soruyor. Bu soruyu
soruyor sormasına, ama amacı
seyirciyi harekete geçirmek as-
lında. İşte bu yüzden sorusu
seyircilere...
İnsan şaşkınlığa düştüğünde.
dünyanın tüm felaketleriyle yüz
yüze geldiğjnde karşısında sü-
rekli Aslan Asker Şvayk'ın ev-
rensel siluetini görür. Şvayk da;
Übü Baba, Don Kişot gibi bir
edebiyat kahramanıdır. Kendı
hayatını yaşamak için vazarına
sırt çevirır. Bu vaşamda da ço-
ğu zaman kendini belli etmek
için bir vücuda. kendini ıfade
edebilmek için bir sese ıhtiyaç
duvar. Bu anlamda Şvayk ev-
rensel bir tip değıldır. ama kav-
bolmaya mahkum olmuş bir
toplumda örnek bir karakter-
dir.
Şvayk'ın şu günlerde bizi çok
ılgilendirmesinin nedenlerin-
den biri ve belki de en önemlisi
onun güncelliğinden çok. değış-
mezliği O. bizi günümüzde ki-
şiliğinden çok. bakış açısıvla et-
kilemeyi başarabilmiş bir kah-
raman. Onun bakış açısı ne po-
litik. psikolojık. ne ahlaki. nc
varoluşçu ne de şiirsel.
Bu oyunda tiyatro sahnesı dc
bir sergi alanı olmaktan çıkıvor
ve doğaçlama olarak bir tülün
aralanmasına. bir gizin ortaya
çıkmasına olanak tanıyor. Bir
anlamda sanat. sahnenin üze-
rinde yaratılıyor. Gülmeyle
sağlanan büyü. sözle anlatıla-
maz bir karşıtlığı da beraberin-
degetiriyor. Şvayk. Wladvslav\
Znorko'nun dünyasmda oldu-
ğu gibi görünmekten kurtula-
mıvor. Bugün neden Şvayk'ın
sahnelendiği sorusuna yanıt
aramanın da bir anlamı yok.
Çünkü Şvavk. hepimizin içinde
yaşayan biri. Bu anti-kahra-
man. zamanımızın gerçek kah-
ramanı.
Festivalde ayakta alkışlandı
Wladyslaw Znorko, bu oyu-
nuyla Avignon Festivali'nde
dakikalarca ayakta alkışlan-
mıştı.
Tüm savaşlara. baskılara.
şiddete. yeryüzündeki tüm re-
zilliğe karşı bir çığlık. bir baş-
kaldın. Görüntüler. müzik.
sahnede çılgınca giden bir tren
ve trenden içeri giren insan
manzaralan. ilişkiler. duyarlı-
lıklar konuşuyor. Şimdi Istan-
bullu tiyatroseverler, bu farklı
oyunu görme fırsatına kavuşu-
yorlar. \Madysla« Znorko'nun yönettiği oyunda Katalan ve Fransız ovuncular rol alıyor.
'Gençlik
Günleri'
yann
başlıyor
Kültür Senisi - İstanbul
Bcledıyesı Şehir Tivatrolan'-
nın her yıl düzenlediği "Genç-
lik Günleri"nin onuncusu
yann başlıyor. ŞchirTiyairo-
İan'nın Kadıköy veHarbi>c'-
dekı sahnelerindc gcrçeklcşti-
rileeek etkinlikler arasında
fılmlcr. iıyutro oyunlan.
tarlışmalar. dinletiler ve ser-
gilçr var.
İ/levicılcr. 29 mayıs tarihi-
ne kadar genç sanatçılann
ürünlerini lanıma olanağı bıı-
lacaklar. Kısa mclrajlı film-
ler. amatör liyatro topluluk-
lannın oyunlan. foloğraf.
allş. heykel. kostüm, lekstil
•vcrgılerı. mekân düzenlemeleri
ve çeşitli dinletiler bunlardan
ba/ılan. Etkinlikler kapsamı-
ııda aynca Charlie Chaplin
fılmleri loplıı gösterimi. F.
Capranın "Mr. Deeds Goes
To Town". Griffith'ın "Intole-
rance" v e "The Birth of a Na-
tion". Eisenstein'ın "Potem-
kin Zırhlısı". Pudovkin'in
"Ana", Lang'ın "Metropolis"
gibi lllmlen dc sınemascverle-
rcsunulacak.
Gençlik Günleri'nin
"Tartışma" bölümünde ise
"Radyolu Günler", "Marjinal
Cinsellikler", "Çingeneler
Zamanı", "Günlük Yaşamda
Oynadığımız Oyunlar", "21.
Yü/vıla Bakarken ' Kema-
lizm". "Ayaküstü Yaşamlar
>e Hız", "Poşetteki Erotizm
Patlaması", "Cinsel Taciz",
"AIDS", "Topun Peşinde Bir
Vaşam", "Bosna Dramı",
"Atatürk ve Gençlik", "İmaj
Devri", "Avrupa'da Türk
İmgesi", "Gençliğin Sosyal
Etkinliklere Katılma Sıklığı",
"Geyik Muhabbeti", "Öğren-
ci Ödaklı Eğitim" gıbi konu-
larda dallarında uzman kişi-
ler gençlerle söy leşecek.
SIYAD'dan işten çıkarnuüara tepki
Kültür Servisi-SİYAD(Sinema Yazarlan Derneği),
tarafından yapılan y azılı bir açıklamada son zamanlarda
yaşanan işten çıkarmalar konusundaki endişeler dile
gctirildi. Açıklamada şu görüşlere yer verildi:" Basındaki
son işten çıkarmalar. kuşkusuz her kurumun kendi iç
işlerini ve ekonomik durumunugözönünealarak
başv urduğu v e hariçten kanşılmasına olanak bulunmayan
işlemlerdir. Yıne de Sinema Yazarlan Derneği olarak.
işlen çıkanlanlar arasında bulunan üyelerimizin varlığı ve
de göreccçokluğu. bizi son derece üzmüştür. Sinema
yazarlığının. tüm uygarülkelerdekinintersine, genelde
gereksiz. olmasa da olur, hatta olmasa daha iyi olur türden
bir ış gıbi görüldüğü ülkemizde. özellikle son yıllarda
sinemadan gelcn rcklam gelırlerinin çığ gibi artmasma
karşın. hala bu alana gerekli insan yatınmını yapmayan
basınımızın hali bir üzüntü kaynağıyken, şimdi de
gazetelerde sınırlı bir yer tutan sinema ve sanat
yazarlan nın işine ilk ağızda son verilmesi. sanat ve kültür
hayatımızın geleceği açısından kaygı verici
gözükmcktedir. Örneğin Sabah gazetesinde, birsanat
yazannın (Refik Durbaş) yanı sıra, 2 sinema yazannm
birden (Hay ri Cancr. Ali Hakan) işincson verilmiş
olmasını. dernek üyelcriyle bulunmamız doğal olan
day anışma kaygısının da dışında, okurların gerçek
bilgilenmc ve iyi olanı seçme hakları yönünden de son
derece endişe verici bulduğumuzu bildirmek isteriz. Aynı
biçimdc Aydınlık gazetesinden M urat Özer ve Panoroma
dcrgısınden Gülenay Börekçi arkadaşlanmızın gerekçe
gösterilmeden çıkanlmışolmalan sözkonusu
kaygılanmızı arttırmaktadır."
Yaşhçam, YeniZelanda'da
ADANA(AA)-Çukurova Devlet SenfoniOrkestrası
(ÇDSO) Genel Sanat Yönetmeni Emin Güven Yaşhçam,
Yeni Zelanda'da orkestra yönetecek. Emin Güven
Yaşhçam. yaptığı açıklamada, Okland Senfoni
Orkestrası'nın vereceği konserleri yönetmek üzere, Yeni
Zelanda'ya davet cdildiğini söyledi. Bir Türk orkestra
şcfinin bu ülkede ilk kcz görev yapacağını belirten
Yaşhçam, ülkcsinı y urtta ve yurtdışında en iyi şekilde
temsil etmeçabasını sürdürcceğini ifadeetti. ÇDSO'da 29,
30 Nisan 1994 tarihleri arasında da. ülkenin tek kadın şefi
olmaözelliğinikoruyan İnciÖzdil. İngiltere'demüzik
yaşamını sürdüren kardeşi Sıdıka Özdil'in bestelediği ve
hiycroglif yazıyla kaleme alınan "For Drcam Resistance"
adlı eseri. ilk kez Adanalı izley iciler önünde orkestrayla
bırlıkleyorumlayacak. Ayrıea Moscheles'ın "Piyano
Konçertosu"nun Türkıye'de ilk seslendinmi de, bu hafta
ÇDSO tarafından gerçekleştinlecek.
Erden Kıral,filmşirketikurdu
ANKARA(ANKA)- Uluslararası İstanbul Festivali'nin
büyük ödüllü yönetmeni Erdcn Kıral. patron oldu. Erden
Kıral. kendi adını taşıv an bir film şirketi kurdu. "Erden
Kıral Film Produksıyon Pazarlama ve DışTicaret A.Ş."
adı verilen şırketin sermay csı 90 milvon lira düzeyinde
bulunuyor. Erden Kıral'ın46mılvonliralıkpay aldığı
şirketcNursenBakır 19milyon.ÂhmetSarpyener 14
mi!yon.NurdanSarpyener9mılyon. LeylaGünseli
Sarisuvaroğlu da 2 miİyonlırayla ortak oldu. Şirketindış
veiçpiyasalarayönelikfilmçalışmalarıyapacağıbildirildi.
Bu arada. bir başka y önetmcn İrfan Atasoy da adını
taşıyan film şirketini tasfıyccıti. Atasoy'un sahibi olduğu
"İrfan Film Ticaret veSanayi Ltd. Şti"nin tasfıyesigeçen
günlerde onaylandı.Tasfiyeyeilişkınduyuruda.şirketin
borçlu vealacaklılarının. ellenndeki belgelerle. bir yıl
içinde İrfan Atasoy'a başvurabilecekleri bildirildi.
Traviata"temsiliiçin
yabancı şefve solistler
İZMİR(AA)- İzmir Devlet Opera ve Balesince(İDOB).
bu sezon son kcz sahnelcnecek olan "La Trav iata"
temsilinde. y abancı şef v e solistler de rol alacak. İDOB'un
30 nisan cumartesi günü sunacağı, Verdi'nin ünlü "La
Traviata"operasında.orkestrayı Ukraynah şef Ruslan
Grigoroviç Dorojinski yönetecek. Oyunda. Türkmenistan
Dcv let Operası solistlerinden soprano Ludmilla Çekirova.
"Violetta". Azerbaycan Operası solisti Bariton Muhtar
Melikov Resuloğlu ise "Baba Germont" rolünü
üstlenecek.
Pimapen Kültürevi'nde
resimler, caz ve kitap
Kültür Servisi - Nesnn Demırelın "Pencereler" konulu
resimleri 2-14 may ıs tanhlen arasında Pimapen
Kültürevi'nde sergilenecek. Yurtiçi ve dışında birçok
karma sergiyede katılan Ankaralı ressam Nesrin Demirel.
üçüncü kişisel sergisini açıy or. 2 mayısta gerçekleştirilecek
resim sergisi açılış koktey linde Önder Foçan (gitar) ve
Şenova L'lker(trompet)debircazdınletisısunacaklar.
Ay nca. "Basımından Dağıtımına Türkiy e'de Kitap ve
Sorunlan" konulu panel 6 mayıs günü Pimapen
Kültürevi'ndeyapılacak. DoğanHızlan. AtılAnt.Ömer
Apak. Celal Güner ve Nezıh Başaelen panele konuşmacı
olarak kalılacaklar. (268 33 58)
Alman Kültür'de tiyatrolugünler
ANKARA (ANKA) - Alman Kültür Merkezi'nin mayıs ayı
kültürel etkinlikler programı belirlendi. Kültürel
etkinlikler kapsamında 6 tiyatro temsili. film gösterileri.
resitaller. scminer ve sergıler yer alıyor. Alman Kültür
Merkezi ve Devlet Tiyatrolarf nın işbirliği ileTürkiye'ye
gelen Theater: An Der Ruh topluluğu. mayıs ayı
etkinlikleri kapsamında topluluğun yöneticisi Roberto
Ciulli'nin sahnneye koy duğu 4 oy unu sergileyecek.
Thealer An Der Ruh topluluğu4 mayısta "Ayak Takımı
Arasında Kuralla Kural Dışı". 5 mayısta "Macbeth" ve6
may ısta "Teatro Comico" adlı oy unlan Büyük Tiyatro'da;
"Veracruz" adlı oyunu ise 7 mayısta İrfan Şahinbaş Atölye
Sahnesi'ndesergileyecek. Okul tiyatrosu kapsamında
Ankara Anadolu Lisesi öğrencileri Max Von DerGrun'un
cscrindcn Eleonore Sausmıkat'ın sahneye uyarladığı "Die
Vorstadkrokodile" adlı oyunu 11 may ısta. Çankaya
Anadolu Lisesi öğrencileri Turgut Özakman'ın yazdığı
" Ach Dicse Jugend" adlı oy unu 17 mayısta Almanca
olarak sergilcyecekler. Film göstcnleri kapsamında yeni
ncsıl Alman kısa filmlcrinın sunulacağı "Minutankino In
Der Bundesrepluk Deutcland" film gösterisi 25-27 mayıs
günlerindc. "Bey azperdede Edebiyat" ve "Tcneke
Trampet" filmlerinin gösterimi ise 7 haziranda
gerçekleştirilecek.
6. ULUSLARARASI
İSTANBUL TİYATRO
FESTİVALFNDE BUGÜN
21.15 Taksim Sahnesi: Şvayk Dünyanın Son Durağında- Cos-
mos Kolej-Theatre du Curiosites. Fransa
24.00 İçinden Dalga Geçen Tiyatro; Kırkambar- Ortaoyun-
cular
6. ULUSLARARASIİSTANBUL
TİYATRO FESTtVAIİ'ÜDE VARIN
21.15 Taksim Sahnesi: Şvayk Dünyanın Son Durağında- Cos-
mos Kolej-Theatre Du Curiosites, Fransa
21.15 Yunus Emre Kültür Merkezi Antigone- Bakırköy Şehir
Tiyatrosu
18.30 İstanbul Kültür Merkezi Canlanan Mekan- Kumpan-
>'a
24.00 İçinden Dalga Geçen Tiyatro Kırkambar- Ortaoyun-
cular