Katalog

8NİSAN1994CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER THY'nin Konya seferleri iptal • KONYA (AA)-Türk Hava Ypllan'nm Konya-İstanbul, Istanbul-Konya uçak seferleri iptal edildi. 3'üncü Ana Jet Ussü'ndeki pistin bakıma abnması nedeniyle seferler kasım ayına kadar yapılamayacak. Yetkililer seferlerde kullanılan DC-100 tipi uçaklann diğer pistlere inişvekalkış yapamadıklannı belirterek "Uçaklanmızın üsteki emniyet pistine iniş ve kalkışlan da denendi, ancak uçaklann büyüklükleri nedeniyle başan sağlanamadı" dedi. Silahlıkuvvetler yönetmeliği • ANKARA(AA)- Üniversite mezunu olup. askerliğini er veya erbaş olarak yapan ve 24 yaşından büyük olmayanlar, astsubay hazırlama okullanna girebilecekler. Silahlı Kuvvetler Sınıf Okullan Yönetmeliği'nde değişiklik öngören yönetmelik, Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlandı. Bunagöre astsubay hazırlama okullan mezunlan ile kuvvet komutanlıklannın ve Jandarma Genel KomutanhğYnın ihüyaanın karşılanmadığı dummlarda, fakülte, yüksekokul. meslek yüksekokulu mezunlanndan, askerliğine cr veya erbaş olarak başlayanlar astsubay hazırlama okullanna girmek için müracaat edebilecekler. "Yayınalıkta rekaber • İSTANBUL(UBA)- Kamuoyu araştırma şirketlerinin 27 Mart seçimlerine yönelik yaptıklan tahminlerin "gerçeğe ne kadar yakın olduğu" tafüşmalan devam ederken Pazarlama ve Kamuoyu Araştırmacılan Denıeği "yayınalıkta rekabet" konulu bir seminer düzenleyecek. Seminerde Nezih Demirkent ve Özgen Acar'ın da aralannda bulunduğu birçok gazeteci, yayına ve reklamcı görüş açıkjayacak. Edinilen bilgijpre gpre "yayıncılık^ ,,, rekabet'' semfneri 20 nişan' günü The Marmara Oteli'nde gerçekleşecek. Açıhşını, Pazarlama ve Kamuoyu Araştınnaalan Denıeği Başkanı Dr. Nezih H. Neyzi yapacak. Öğretnien akademileri yasa tasartsı • ANKARA (ANKA) - Milli Eğitim Bakanlığı Yüksek Öğretim Kurumu'nun (YÖK) olumsuz görüş bildirmesi üzerineöğretmen akademisi yasa tasansı rafa kaldınldı. Yerine Milli Eğitim Vakfı yasa tasansı gündeme getirildi. Edinilen bilgiye göre MUli Eğitim Bakanlığı YÖK'ün olumsuz görüşü nedeniyle öğretmen akademileri yasa tasansında geri adım attı. bakanlık son dönem araştırma ve planlanna öğretmen akademileri_yasa tasansını koymuyor. Öğretmen yetiştiren kurumlan bünyesine toplamayı amaçlayan öğretmen akademisi yasa tasansına YÖK bütün yüksek öğretim kurumlannın YÖK'e bağb olması gerektiği gerekçesiyle karşı çıktı. Resmi Gazete'ye zam •ANKARA(ANKA) -Başbakanlık Resıni Gazete'ye ve TBMM Tutanak Dergisi'nezam yaptı. Başbakanlık"tan yapılan duyuruda Resmi Gazete'nin ve TBMM Tutanak Dergisi'nin yıllık abone bedeli bir milyon 300 bin liradan 2 milyon liraya çıkanldı. Resmi Gazete'nin perakende satış fıyatı da 4 bin liradan 7 bin liraya çıkanldı. Madende göçük:2 ölü • ZONGULDAK (AA) - Türkiye Taş Kömürü Kurumu Armutçuk kömür üretim bölgesinde meydana gelen göçükte 2 madenci hayatını kaybetti, bir madenci yaralandı. TTK' yetkililerinden alınan bilgiye göre Kandilli işletmesi 2. ocakta geceyansı göçük meydana geldi. Olayda kazmacılar Nevzat Cengiz ile Yıldınm Koçak toprak altında kalarak öldüler. Yaralanan Üstün Karahan adlıişçiiseSSKEreğli Hastanesi'nde tedavi altına alındı. W Harb-Lş'tenalternatifpaket-3- ŞÜKRANKETENCt Türkiye'de ekonomik sorun- larda, krizlerde, çalışanlann. halk yığmlannın çıkarlannı gö- zeten, ancak ekonomik, bilimsel geçerliliği olan altematif görüş ve önerilerin yapılamaması çok önemli bir eksiklik olarak ya- şandı. Harb-İş Sendikası uzun bir zamandır saygın bilim adam- lanndan oluşan bir kadro ile eko- nomik sonınlar üzerinde çalı- şmalar yüriitüyor. Işte bu kadro- nun Türkiye ekonomisini masa- ya yatırarak yaptığı çalışmalann sonucuna dayalı, içinde bulundu- ğumuz kriz ve çıkış yollan üzerin- de Harb-İş'in görüş ve önerileri, bu nedenle olumsuzluklara ya- kınan. tepki gösteren klasik sen- dikacı çıkışlan ile smırlı kal- mıyor. Popülist ve politik bir yaklaşımla işçi çıkarlannın kol- lanmasını hedeflememiş. istikrar politikalanna ilişkin bu görüş ve öneriler özetle şöyle: • Türkiye ekonomisi (yapısal bozukluğa dayalı) hastalan- mışur. Hastalığın en önemli iki göstergesi, ekonomik gelişmenin dalgalanmalar göstermesi ve yüksek oranlı enflasyondur. • Ekonomı hasta olmastna rağmen güçlü bir yapıya sahiptir. Özellikle eğitilmiş insan gücü kaynaklan, girişimcilik, teknolo- ji. doğal kaynaklar ve çeşitlenmiş bir üretim yapısına sahip olmak- tan kaynaklanan bu güç. yabancı uzmanlarca da kabul edilmekte- dir. Dolayısı ile uygun ekonomik önlemler alınmak koşulu ile bu hastalığın oldukça kısa bir süre içinde atlatılmasını olanaklı gör- mekteyiz. Bu aşamada moral bo- zucu ve panik yaratmaya yönelik söylemlerin etİcisinde kalmamak gerekir. • Çözüme yönelik uygula- nabilir önlemler vardır. Bu ön- lemlenn mutlaka kalkınmadan vazgeçmeyi gerektiren acı ilaç ol- ması gerekmez. Paket yılda yüz- de 5'lik bir kalkınma ve yapısal Krizden kurtulmamn yolu var mı? İŞÇİ VE İŞVEREN KESİMİ TARTIŞIYOR arb-İş Sendikası uzun bir zamandır bilim adamlanndan oluşan bir kadro ile ekonomik sorunlar üzerinde çalışmalar yüriitüyor. Bu kadronun çalışmalannın sonuçlan ve Harb-İş'in içinde bulunduğumuz krize ve bu durumdan çıkış yollanna yönelik önerileri olumsuzluklardan yakman, tepki gösteren klasik sendikacı çıkışlan ile sınırh kalmıyor. ürkiye ekonomisi hastadır, ancak güçlü bir yapıya sahiptir. Bu nedenle moral bozucu, panik yaratıcı söylemlerin etkisinde kalmamak gerekir. Çözümün acı ilaç olması gerekmez. Yılda yüzde 5"lik bir kalkınma, yapısal değişim ve enflasyonun düşürülmesi aynı anda sağlanabilir. Bugünkü yapı şoklara dayalı önlem paketinden olumsuz etkilenir. Paketin başansından işverende umutsuz TİSK Başkanı Refîk Baydur paket sonrası olumsuz gelişmeleri güven bunaümına bağlıyor RcfikBaydttr TlSK Başkaıu Reffk Baydur ile paket açı- Iraadan, ancak "içeriği belli iken*' yapüğanız görüşmede öngönilen önjeraler pakette geniş yer aldı. Ancak paket sonrası geiişmeleri degerieiîdirmesüıi ıstediğimîzde, paketin başarüı obaası ve destek veriîmesi gereğmi savunmakk bırlikte Baydur'dan iyimser yorum alanuyoruz. Refîk Baydur paket sonrası ohımsuz gelişıneteri giiven bunahmraa bağliyor. Refik Baydur Türkiye'de başından beri ya§anan enflasyonun %30'lara varan bir bölümünün psücolojtk etkenlere bağh oldu- ğu gerçegmin artık görülmes» ve buna göre önlem almması gerekttğine işaret ediyor. Kenditerinin uyanknna rağmen özal dö- neminde de bu gerçeğin gözardı edilmesi- nin, alınan karariarda başanya ulaşjlmasmı güçJeştirdiğini vurguJuyor.u Ş«Qdi bu psiko- tofİk faktdre bir de çok ciddi bir güveostriik ekkndi. Seçifl) kampafiyasında gecekondu- cuya tapu vaad eden, çiftçiye desteğin arta- cağını söyieven Başhakan'ın. acıklanan pa- ketin gerekkrini >crine getireeegİDe, taviz venaeyeceğjae gû»en du>i»lamıjor''dıyoT. Baydur görüşlerini şöyle özetiiyon "Paketten çıkan zamlar gerçek. Ancak alınmasf gereken ekonomik öniemlere Hişkin böümief kesm değil. (cek-cak}lı keiimeierk bitiyor. Ekonomi sosyal. sivasal da>ranı- şiarsı büyvk dlçüde ctkisi altındadır. Karar- larıo ekom>mi Mtimine uygun oloıaa yetmeı. Sos>at. a? asal kabul çok daha öneraüdir. Karabük'te yaşayan ûç çocukta Wr bate- ya. yıtiar soara sonoç verecek projekrfe Bnut te güven \wemezsiniz. Ne otacağınt, sontrau güoliîk uiarak görnıek Lster. İstikrar pakette- rinin başarısj taraflar arasmda konsensus sağtanabilnjesine bağbdır. Burada önceltkk- keadi ceftheatdekilefe iş adamlanaa sestea- mek istiyonmn. PakeÖB başansı eksiksiz ay- gulanmastna ve tarafiarm özverîye uyHöüan- na bağİKbr. Kamu zamJanndan sonra 6zeJ sektör&ı zamlara ha/ıriandığınuı duvunumu alıvoram. Bu paketin ba^ansuıın eflgcHenme- si oiur. Çok j anuştır. Aym şekiide Türk-İş'in baskanaun fetikrar paketint dcstekieyeceğini söyleyerek bir hafta sonra karştaog çıkroasmı ayıpüyoruiB. Aym şekiide özetleş- tinneye evet dejKra^ken, şitndi tanı karşı- sında yer ahnmasBB ysRhrgıyorum."' değişim ve enflasyonun düşürül- mesi hedeflerine aynı anda ulaş- mayı sağlayabilir. • Program, ücret ve fiyatlara müdahale edici şoklara dayanan bir yapıda değil. aşamah bir dü- zelmeyi sağlayacak yapıda ol- malıdır. Ekonommin bugünkü yapısı, şoklara dayalı bir önlem paketinden olumsuz yönde etki- lenir • Program, içeride üretıci ke- simler arası uzlaşma ile oluşturul- malı, kesimler arası uzlaşma sağ- landıktan sonra siyasal partilere mutabakat cağnsı yapılmahdır. tç toplumsal ve siyasal uzlaşma- ya dayanmayan bir prbgram. dış destek sağlayamayacağı gibi sos- yal dalgalanma ve enflasyon bek- lentilerini de ortadan kaldırama- yacağı için. uygulanma şansına da sahıp olma>acaktır. • Önlemler. bir paket halinde açıklanmalı ve en az iki yılda so- nuç verebileceği için bu sürede ta- vizsiz uygulanmalıdır. • Sonuç alınmasını kısaltmak üzere IMF ve Dünya Bankası kaynaklannın kullanılması zo- runludur. Ancak bu kuruluşlar- dan kesinlikle reçete ıstenmemeli, oluşturulacak paket konusunda bu kuruluşlar ıkna cdılmelıdır. Çünkü bu kuruluşlar genellikle ülke koşullanna uymayan öneri- ler yapabilmektedirler. Bir uz- manın görüşü ile. dünyada IMF ve Dünya Bankası reçeteleri ile sorunlannı çözebilmiş ülke bu- lunmamaktadır. Özetle program, yerli uzmanlarca hazırlan- malıdır. • Hazırlanacak programın geçerlı olabilmesı ıçın çeşıtlı sı- nıflara adil yük dağıtımı sağlan- ması gerekir. Aksi haldc yük sa- dece işçi kesiminin üstüne >ı- kılmaya çahşılırsa programın et- kinliği ortadan kaîkacaktır. • tstikrar paketinin olgun- laştınlması işi kadar uygulan- masının da ciddi ve birbın ile uyumlu kadrolar tarafından vapılması gerekir. Programın uy- Sendlkaların tepklsl «TEKİ Uzanlar'a peşkeşçekiyorlav" ADANA (Cumhuriyet Güney llleri Bürosu) - Tes-İş Sendikası Genel Sekreteri Salih Ermanav. TEK'in zarar ettiği yolundaki söylentilerin gerçek dışı oldu- ğunu belirterek "Çünkü bu ku- nım Uzanlar'a peşkeş çekilmek ısteniyor" dedi. TEK'in Adana, Mersin, Ha- tay ve Antalya elektrik dağıtım müesseselerinin Uzan ailesinin yönetimindeki ÇEAŞ'a devre- dilmesi çalışmalannın başlatıl- ması büyük tepkilere yol açtı. Dün TEK Adana Müessese Müdürlüğü yemekhanesinde çok sayıda işçiye hitaben konu- şan Tes-İş Sendikası Genel Sek- reteri Salih Ermanav, Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral- in istikrar programı ile ilgili açı- klamasını okuduktan sonra TEK'in Uzanlar'a devredilmesi konusunda şunlan söyledi: "TEK'in zarar ettiği söyleni- yor. Bu yalan. Çünkü bu kurum Uzanlar'a peşkeş çekilmek iste- niyor. Bunun nedeni de devlet yük olarak gördüğü TEK'i üs- tünden atmak istiyor. En çok oy- nanan oyun TEK üzerinedir. Özelleşrirme devletin ayıbıdır. Kunımu işletemediklerini belir- tip devretmek isriyorlar. Bu ayıptır. TEK daha önce Aktaş'a peşkeş çekildiği gibi şimdi de Uzanlar'a peşkeş çekmek Lsri- yorlar. TEK çaİışanlarındır. Lzanlar'ın kurumu ele geçirmesi durumunda issi/lik gelir, huzur- suzluk gelir." Ener-Sen Adan Şube Başka- nı Hasan Balıkçı da işcilerin te- dirgin olduğunu vurgulayarak "özelleştirme kapımıza da- yandı. TEK, ÇEAŞ'a peşkeş çekilmek isteniyor. Para baba- larına TEK'in peşkeş çekmesi- ne göz yummamalıv ız. Hükü- met istikrar paketini açtı. An- cak bu paket bize. çalışanlara yokluk, yoksulluk ve işsizlikten başka bir şey getirmemiştir. Karın tokluğuna çalışan biz emekçiler, zaten tüm yükü sırtımızda taşunaktayız. Eko- nominin kötü gitmesi sanki biz- lerin suçuynıuş gibi faturası biz- lere çıkardnııştır. Ekonomik, politik ve ideolojik bir saldırı olan özelleştirmenin karşısına daha güçlü çıkmamız için bir- liktelik şarttır. İşçi, memur ayı- rmaksızın guçlerimizi bir araya getirmeüyiz" diye konuştu. Tes-İş Sendikası Adana 1 Nolu Şube Başkanı Burhan Kürklü. ekonomik paketin ne- deninin tasarruf değil, zam ve zulüm paketi olduğunu sav- layarak şöyle dedi: "Daha doğ- rusu bu paket, yoksullan yıkma paketidir. Hükümet yetkilileri bu paketi açarken milletin vüzü- ne baka baka, film seyreder gibi halkı ezdiğini açıklamaktadır ve buna destek verenler de alkışla- maktadır. Her paket açıldığında hep işçi aleyhine olmuştur. Ka- mu çalışanlarına zam verildiği zaman hep bütçenin delindiği be- lirtiünekte. Biz buna inanmıvo- ruz. Her zaman fedakârlığı biz- den beklemektedirler. 3 Nisan Kararlan. 24 Ocak Kararları'nı 5'e katlar." TGCDEN GAZETEMtZE ZtYARET - Türkije Gazeteciler Cemiyeti'nüi (TGQ yeni yönetim kurulu üyeleri önceki gün ga- zetemizi ziyaret etti. TGC Başkanı Nail Güreli ve yönetim ku- rulu üyeleri yazanmız Ühan Selçuk, Genel Yayın" Danışmanı Orhan Erinç ve Yeni Gün AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Alev Coşkun'la görüştü. Görüşmede basının sorunlan, bu bağlamda TGC'nin yaşadığı sorunlar ve yeni }önetimin üstlendiği zor gö- rev ele alındı. Fotoğrafta (soldan) TGC Genel Sekreteri Leyla Tavşanoğlu, îlhan Selçuk, TGC Başkanı Nail Güreli ve Başkan Yardımcısı Orhan Taşan görülüvor. (Fotoğraf: HATICE TUNCER) 1994 YAPI KREDİNİN 50.YILI G E R Ç E Ğ İ N P E J İ N D E O T U Z Y O I C U Bir ülkenin kültürünün kalıcılığı. o ülkenin yaratcı insanlarına değer biçme anlayışına paralel bir biçimde gelişir. Gerçeğin arayışındaki o insanlar ise. içinde yaşadıklan çağın ve toplumun gelişmesine katkıda bulunurken, çoğu zaman sahnenin arkasmda kalmayı göze alırlar. Onları hatirlamak görevimiz, onlarla gurur duymak hakkımızdır. Türkiye'nin yükselişine farklı alanlarda paha biçilmez katkılar getirmiş bu değerli insanlan "Simurg" başlıklı bir belgesel televizyon dizisi ile selamlamak istedik. Her cuma akşamı. saat 21 .OO'de TRT 2'de yayınlanan bu belgesel T.C. Kültür Bakanlığı ve Yapı Kredi'nin işbirliği ile gerçekleştirilmiştir. SİMURG: Eski bir Iran efsanesinde hakikatin peşıne duşen kuşlann öykûsû anlatılır. Kaf dağmın ardında yaşayan masal kuşu Simurg'dur aradıklan. Yıllar suren. binlerce kuşun kaûldığı arayışm sonunda yalnızca otuz kuş ulaşabilir Kaf dağmın ardına. Gel gör ki Simurg diye bir kuş yoktur orada: Simurg. sûzcük anlamıyla "otuz kuş" demektir. Cerçekse onu arayanların kendısidir masala gûre. CAHÎT ARF Matematiğe "Arf değişmezi", "Arf halkalan", "Arf kapanışlan" kavramlarını kazandıran, dünyaca ünlü bilimadamımızdır Cahit Arf. Bu akşam TRT Z'de, Simurg belgeselinin on üçüncü bölümünde Cahit Arf*ın matematik serüvenini kendisinden dinleyebilir, TÜBİTAK'ta bir gününü izleyebilirsiniz. Bu akşam, saat 21.00, TRT 2 YAPP^KREDi »!CW gulanmasının tek merkezden ko- ordinasyonu. başan için ikinci bir koşuldur. Aynca uygulama için bir üst düzey kurul oluşturul- ması ve program uygulamasının üçer aylık bölümler halinde kont- rolü gerekir. Gereken önlemler • Dövizi düşük tutmaya yö- nelik devlet müdahalesıne son ve- nlmelıdır. Dövız borsası kurul- malıdır. Döviz kurunu enflas- yonla mücadelede kullanmayı hedefleyen politikalar yanlıştır. İç piyasayı dış etkenlere karşı zayıf hale getirir ve ekonomik yapıyı bozar. 1989 yılmda alınan ve sermaye hareketlerinin libera- lize ediimesine imkan veren poli- tikalar yanlıştır. • Faiz haddi dövize bağlı ola- rak kendiliğinden oluşmalıdır. • İç borçlann aynı vade ve fa- izle bir dönem daha uzatılması, para basarak ödenmesi veya konsolidasyona gitme gibi ön- lemler. devlete güveni ortadan tümü ile kaldıracağı için sistemin tümü ile çökmesine ve panik ha- vası ile hiperenflasyona yol aça- cak tehlikeli girişimlerdir. • Rantvcspekülasyonkesimi elınde bulunan medya imkan- lannı da kullanarak knz pompa- lamakta ve doğan panikten ya- rarlanarak kamuya çok yüksek faizle para satmakta hiperenflas- yona gidişi hızlandırmaktadır. • Türkiye'de bankacılık ke- sımi. hükümctçe uygulanan poli- tikalann oluşturduğu ortam için- de ranı ve spekülasyona dayanan sermaye kesımı elinde adeta bir emme basma tulumba gibi çalışa- rak üretken kesımlenn kaynak- lannı bu kesimlere akıarmak- tadır. Türkiye'nin uluslararası kredi notunun düşmesi, bir bakıma bu paınpanın sapının kınlması gibi bir etkı doğurmuş olup ülkeyi eninde sonunda yapmak zorun- da kalacağı bir program uygula- masını erkene almak zorunda bırakmış ve bu açıdan yararlı ol- muştur. Bu gerçekler ışığında üretken kesimler işbırlığı yaparak Tür- kiye'deki rant ekonomisi ve onun tabii işbirlikçisi olan bankalar ke- simindeki bozuk yapılanma ile mücadele etmelidirler. Dış kaynaklann kısa dönemde harekete geçirilmesinin im- kansızlığı karşısında takip edi- lecek tek yol. iç borçlanmanın dövize endeksli ve en az bir yıl va- deli devlet tahvilı olarak yar pılmasıdır. • Zaman içinde halk tasarruf sandığı kurularak bu türborçlan- ma sadece kurulacak sandık aracılığı ile yapılmalı ve yetersizli- ği kanıtlanmış banka sistemi, halk tasarruflan ile devlet arası- nda engel olmaktan çıkan- lmalıdır. KİT'lere özerklik • KİT'lere kendi fiyatlannı ta- yin ve bu yolfa açıklannı karşıla- ma olanağı verilmelidir. • KİT'lere özerklik verilerek özel hukuk hükümlerinc tabi oU malan sağlanmalıdır. • KİT'lere kamudan kaynak aktanlmasına son verilmelidir. KİT'lere verilen kamu görevle- rinden oluşan görev zararlan bütçeden karşılanmalıdır. • KİT'lere yüklenen sosyal yardım ödemelerı. sosyal yardım kuruluşlan reprganizasyonu içi- ne alınarak KİT'ler bu yüklerden anndınlmalıdır. • KİT'lerin kapatılması. işçi çıkarma ve erken emeklilik gibi uygulamalar kamu açıklan so- rununu çözemeyeceği gibi. aksine bü\ ük sosyal huzursuzluklar ya- ratacaktır. • KİT'lerin yönetiminde ça- lışanlara temsil ve kendi ücret po- litikalannı tayin etme olanağı sağlanmalıdır. • Kamu mallannın satışı ile borç ödenmeM. sorunlara çözüm değildir. Ekonominin mevcut du- rumu. bu kaynaktan kısa dönem- de elde edılebılecek fonlann önemli düzeve ulaşmasına engel- dir. Uzun dönemde bu kaynağın ve özelleştirme ile oluşturulacak kaynaklann tümü ile ihracata yö- nelik sanayi oluşturmasına har- canması. ılke olarak kabul edil- melidir. • Vergi sisteminin bozukluğu ve vergi iadesinin elkin ol- mamasından doğan kayıt dışı ekonomi. vergi gelirlerinin yeter- sizliğinin başlıca nedenidir. Ver- ginin tabana yayilmasına ve böy- lece üretken kesimler üzerindeki yükün azalmasına yönelik bir vergi reformu yapılmalıdır. Yeni sistem basit. düşük oranlı ve tüm gelir sahiplerini kapsayıcı ol- malıdır. Herkesin vergi ödediği bir ortamda. devletin harcama- lahnı denetleme ve sahiplenme duygusu doğar. Gelir vergisi oranının OECD standartlanna ulaşması için şimdiki düzeyin bir katı olması gerekirdi. Bu. ülke- mizdeki vergi kaçağının boyut- lan hakkında bir fıkir verir. Kısa dönemde, harcamalarla ilgili lüks mallan kapsayan özel tüketim vergisi ahnması ve KDV oran- lannın arttınlması yoluna gidile- bilir. Bir kerelik tek vergi uygula- ması. ekonomide yaratacağı etki- ler bakımından zaran yaranndan yüksek bir uygulamadır. Yann: Pakete bağlanan umutlar zayıflıyor