02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SNİSAN1994ŞAU CUMHURİYET HABERLER DGM'ninMezarcı soruşturması IANKARA (AA) - Ankara EGM Başsavcısı Nusret Eemiral, ıstanbul Milletvekili Hasan Mezarcı üeilgilj soruşturmanın devam ettiğini belirterek, "Soruşturma sonucunagöre Mezarcı'nın dckunulmazhğının kaldınlması için TBMM'ye fezleke göndereceğiz" dedi. Başsavcı Demiral, AA nnihabirineyaptığı açıklamada, soruşturma ile ilgJi Hasan Mezarcı'nın ifaiesine başvurmalanrun dcKiınulmazlığının bu.unması sebebiyle misnkün olmadığınj söyledi. Demiral, Mezara'nın doicunulmazlığının sadece Baadırma'da hakkında açLan davada yaıgıianabilmesi için kaliınldığını hatırlatarak şöviededi: "îfadesini mületvekiliği devam ettiği için alanuyoruz. Dokunulmazhğı var. Bu soruşturmamızla ilgili ayn bir fezleke henüz gÖDdermedik. Çünkü soruşturma bitmedi. Soruşturma sonucuna göre yargılanması amaayla dokunulmazlığmın kaldınlması için TBMM'ye fezleke göndereceğiz." Özfatura'mn özelleştinme IİZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - İzmir Anakent Belediye Başkanı Burhan Özfatura, belediyeyi borçlardan kurtarmak için "özelleştirmeye" yöneliyor. Özfatura başta Balkanlar'ın ve Ortadoğu'nun en büyük et tesislerinden birisi olan Izmir Et Entegre'yi satacağını söyledi. SHP İzmir İl Başkaru Hilmi Değirmenci, belediyenin her uygulamasınm takipçisi olacaklannı belirtirken özelJeştirmenin haraç mezat yapılması durumunda tepki göstereceklerini belirtü. Ozfatura. anakent belediye başkanı seçilmesinin ardından bürokratlanna belediyedeki hesaplan tek tek incelettirmeye başladı. Belediyenin ilk aşamada mali dunımunu ortaya çıkaran Özfatura. bu aşamadan sonra borçlann kapanması için özelleştirmeye ağırlık vereceğini belirtiyor. özfatura, başta 21 Tansaş kafeteryasının satılacağıru, kent dışına düzenknen belediye otobüs seferlerinin durdurulacağını, Çeşme dışındaki Tansaş mağazalannın kapatılacağını, ÎZFAŞ'ın tamamen özel sektöre bırakjlacağjnı, Kanal Ege'nin şirket haline getirilerek hisse senetlerinin satılacağını açıkladı. Adana'da itirazfara ret • ADANA (AA) - Adana tl Seçim Kurulu, belediye başkanlıklan seçimine yapılan itirazlan reddetti. AA muhabirinin İI Seçim Kurulu Başkaru Hasan Çağıl'dan aldığı bilgiyegöre, Yüreğir, Karataş ve Aladağ ilçeleri ile İncirlik ve Doğankent beldelerinde belediye başkanhğı seçim sonuçlanna yapılan itirazlar kabul edilmedi. Diyarbakır'da IDİYARBAKIR(AA)- Diyarbakır'da bölücü terör örgütünün tehditleri üzerine işyerlerini kapatan gazete bayileri, dünden itibaren satışlanna yeniden başladılar. Diyarbakır'da gazete satışlan 6 aydır Emniyet Müdürlüğü ile bazı karakollann önünde ve güvenlik görevlilerinin denetiminde yapıuyor. DPT bürokratlanna alacak davası •ANKARA (AA) - Görev yapüklan dönemde, mevzuata uygun olmayan belgeler getiren bir şirkete "ihracatı teşvik belgesi" vererek Hazine'yi zarara soktuklan gerekçesiyle haklannda alacak davası açılan DPTnin üst düzey bürokratlanndan Fahrettin Kunak, Arif Özmen ve Hurşit Gündoğan'dan toplam 202 milyon lira isteniyor. Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki bugünkü duruşmaya taraf avukatlan kauldılar. Duruşmada Hazineavukatı, tanık beyanlanna ve bir süre öncegelen bilirkişi raporuna itirazetti. Karayalçın, değişiküği MYK ve grup yönetimiyle görüşerek gerçekleştirecek SHP'debakanlardeğîşiyor • Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay'ın Adalet Bakanlığı'na getirileceği, Seyfı Oktay'ın ise, kabine dışında kalacağı ileri sürülüyor. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- SHP Genel Başkaru ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın'ın, bakanlar arasın- da değişiklik yapacağınj açıkla- ması, kulislerde söylentileri yo- ğunlaştırdı. Karayalçın, de- ğişiküğe yalnız başına karar vermeyeceğini açıkladı ve ko- nuyu Merkez Yüriitme Kurulu (MYK) ile Grup Yönetim Ku- rulu'nda (GYK) görüşecekleri- ni söyledi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Mo- ğultay'ın Adalet BakanlığYna getirileceği, Seyfî Oktay'ın ise, kabine dışında kalacağı savu- nuluyor. SHP yöneticileri ve milletve- killeri arasında başüca sohbet konusunu ekonomik paket ile birlikte bakan değişikükleri oluşturuyor. SHP Genel Baş- karu Karayalçın, SHP kana- dında yapılacak değişiklikle il- gili çalışmalara başladıklannı bildirdi. Karayalçın, dün yapı- lan MYK toplantısı öncesinde, gazetecilerin konuyla ilgili so- rulannı. "Değişiklik bireysel karanm obnayacak, kurullarda görüşe- rek karar vereceğiz" diye yamtladı. Ka- rayalçın'ın, henüz bakanlardan isü'fa- lanru istemediği belirü'lirken, bakanlar, kabine değişikliğinin normal karşılan- ması gerektiğini bildirdiler. Kulislerde. örgütlenme yapısırun de- ğışürilmesi ve genel seçimlere haarbk açısından bakanlar arasındaki değişikli- ğin MYK'da değişiklikle birlikte ger- çekleşeceği belirtiliyor. Genel Sekreter ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART HALKIMIZIN ARKASİNDA OLMAVA DEVAM HaJil Çulhaoglu'nun. kabincye kavdın- lacağı \e bu göreve de Fehmi Işıklar'ın getirileceği konuşuluyor. Karayalçın'ın, genel sekreterlik görevini Kültür Ba- kanı Fikri Sağlar ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay'a önerdiği ancak, Sağlar ile Moğultay'ın kabul etmemesi üzerine Işıkiar'ın üze- rinde durulduğu belirtiliyor. SHP çevrelerinde, Devlet Bakanlan Tiirkan Akvol, Erman Şahin v e Mehmet Kahraman ile Turizm Bakanı Abdülka- dir Ateş ve Adalet Bakanı Seyfî Oktay- ın kabine dışmda kalacağı öne sürülü- yor. Baundırhk ve İskan Bakanı Onur Kumbaracıbaşı'nın Devlet Bakanlığı'na ka>dınlacağı, yerine Sanayi ve Ticaret Bakanı Tahir Köse ya da Kültür Bakanı Fikri Sağlar'ın getirileceği bildiriliyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay'ın Adalet Ba- kanlığı'na kaydınlacağı ve bu bakanhğa Mehmet Dönen'in atanacağı, Oktayın ise Grup Başkanvekili olacağı savunuluyor. Kulisler- deki söylentilere göre, Halil Çulhaoğlu kadın lıaklanndan, Sabri Yavuz da insan haklan- ndan sorumlu devlet bakanlı- klanna, Grup Başkanvekili Er- can Karakaş ise Turizm Ba- kanlığı'na getirilecek. Grup Başkaru Aydın Güven Gürkan yanlısı milletvekilleri- nin eleştirilerine hedef olan Bayırıdırlık ve İskan Bakanı Onur Kumbaracıbaşı'nın, şe- hircilikten sorumlu devlet ba- kanlığına kaydınlacağı, bu gö- rev için Sanayi Bakanı Tahir Köse'nin düşünüldüğü, Köse'- nin yerine ise Nami Çağan'ın atanacağı belirtiiiyor. Ancak, Çağan'ın. yakın çevresine, "Ben hükümetten aynlmayı sa- vunuyorum. bu nedenle kabinede göre> almam doğru olmaz" de- diğı bildiriliyor. Karayalçın'ın, kabine deği- şıkliğini görüşeceği GYK'da ise Gürkan yanlısı milletvekilleri görev yapıyor. Gürkan vearka- daşlan, kabinede sınırü bir de- ğişiklikle tatmin olmayacakla- nnı açıklamış bulunuyor. Başta Onur Kumbaracıbaşı olmak üzere, Mehmet Moğultay, Fik- ri Sağlar, Türkan Akyol ve lb- rahim Tez, Gürkan yanlılannın hedefı durumunda. Gürkan yanlılan, kurultayda Aydın Güven Gürkan'a destek veren Erman Şahin, Mehmet Kahra- man ve Seyfî Oktay'ın kabinedeki yerle- rini korumalan görüşünü taşıyorlar. Karayalçın'ın. konuyu tartışmaya aç- ması durumunda, Oktay'ın görevden ahnması durumunda yerine kendi ara- lanndan Cemalettin Gürbüz'ü önerecek- leri, Şahin'in yerine ise Nurertin Sözen'in alınmasında ısrar edecekleri belirtiliyor ve Karayalçın'ın istediği değişiküği grup yönetiminden geçirmekte zorlanacağı yorumlan yapılıyor. DCHrtOk İStCMİI Çiller,muhalefete ekonomikpaketianlatü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu ÇUler. bu- gün açıklayacağı "ekonomik istikrar paketi" için muhalefet lı- derlerinden aradığı desteği bulamadı. Ekonomik önlemler ko- nusunda "uzlaşma" amaayla. ANAP Genel Başkanı Mesut Ydmaz ve RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ı a'yaret eden Çiller, Yılmaz'a daha önce medya aracıhğıyla ilettiği "sağda birteşme" mesajıru yineledi. ANAP Genel Başkanı, koalisyon hükümetinin devam ettiğini belirterek, diyalog yolunu kapatı- rken, Erbakan, ekonomik önlemleri "IMF reçetesi" olarak ni- teleyip, destek vermeyeceğini açıkladı. Çiller, olağanüstü top- ladığı DYP Grubu'na da önlemler konusunda bilgi vererek des- tek istedi. Başbakan Çiller, Yılmaz ve Erbakan'la yaklaşık birer saat görüşerek. bugün açıklanacak ekonomik paket hakkında bilgi verdi ve karşılığında destek istedi. Çiller ile TBMM'deki oda- sında görüşen Yılmaz, göriişme konusu hakkında bilgisi olma- dığını belirtirken Çiller. "ekonomik paketi açıklamadan önce uz- laşma arayışı için" Yılmaz'ı ziyaret ettiğini bildirdi. Görüşmenin amacının "Bir uzlaşmayı ekonomide- ki uygulamaların arkasına koy- maktff" diye açıklayan Çiller, "Çün- kü bir ekonomik mücadelenin içine gi- riyoruz. Toplumun her kesiminden Ls- tediğimi/ bu uzlaşma> ı, sa\ ın ana mu- halefet liderinin de flkirterini alarak yola çıkmayı doğru bulduk" dedi. Görüsme sonrasında bir açıkiama yapan Yılmaz. başbakanın ricası üzerine, şimdilik paket hakkında gö- rüşlerini açıklamayacağını bildirdi. Yılmaz görüşmenin sonunda Çiller"- in, sağda bırlik konusundaki düşün- celerini sorduğunu belirterek, "An- cak ben şu anda bir koalisyon oiduğu- nu, işbaşında olduğu sürece görüş açı- klamamızm bizim açunızdan doğru olmadığını, konu güncel hale geldiğjn- de de meseleye yapıcı yaklaşacağımızı söyledim" dedi. Yılmaz. goruşmede Başbakan'ın kendisine, ekonomik önlemlerin zorunlu olduğunu hatta, geciktiğini ifade ettiğini anlattı. Çiller, Erbakan görüşmesi ise dörtlü olarak gerçekleşti. RP Grup Başkanvekili Şevket Kazan'ın görüş- meye katılması üzerine Çiller de Devlet Bakanı Aykon Doğan'ı cağırttı. Çiller, burada yaptığı açıkla- mada da. yeni iktisadi önlemleri ya- >ama geçirmek için önemli bir adım attıklannı belirterek, bu kapsamda bütün liderlerin görüşlerini almak is- tediğini bildirdi. Çiller, "Çünkü bu öyle bir mücadele ki. ülkedeki bütün düşünceleri. uygulanacak program- ların arkasında toparlayarak, başarı- ya varmak mümkündür" dedi. Erbakan, görüşme sonrası yaptığı açıklamada Başbakan'ın. paketi açıklamadan önce kendilerinden görüş almasını mem- nuniyet verici olarak niteledi. "Ancak, bu görüşmelerin yararlı olması için bir şart vardır. O da şov olarak yapılmamasıdır" dedi. Çiller, daha sonra, olağanüstü toplanüya çağırdığı DYP gru- buna ekonomik önlemler konusunda bilgi verdi. Basına kapalı olarak yapılan toplantıda, ilk önce Devlet Bakanı Aykon Do- ğan önlemleri anlatü. Edinilen bilgiye göre. aynntıya girmeden teknik bilgi veren Doğan. önlemlerin etkilerine göre 3. 6 ve 9 aylık olmak üzere üç bolümden oluştuğunu söyledi. Daha sonra kürsüye gelen Çiller, önlemlerin si>asi olma- dığmı ve uygulanmasının kaçınılmaz olduğunu bildirdi. "Bana güvenin" diyerek, gruptan destek isteyen Çiller, uygulamaya konulacak önlemler ile 1995'in sonuna doğru ekonominin rayı- na oturabileceğini, 1996'da düze çıkılabileceğini söyledi. Çiller, DYP grubuna ANAP lideri Yılmaz ile yaptığı görüşmeyi de anlattı ve sağın bütünleşmesi konusundaki yaklaşımına Yılmaz'm verdiği yanıtı açıkladı. Çiller, sağın bütünleşmesinin ileride DYP'de olacağı konusundaki inancını da dile getirdi. Milletvekillerinin söz almadığı grup toplantısı Çiller'in konuş- masından sonra dağıldı. Mesut Ydmaz Necmettin Erbakan Kesici' politikaya devaıııkaıaıı ANAP'ın İstanbul'a büyük ümitlerle getirip Büyükşehir Belediye Başkanlıgı'na aday gösterdiği Kesici, geçimini sağlamak için iş arayacağını söyledi MİYASE İLKNUR Anavatan Partisi'nin DYP'den ve Ankara'dan transferederekyerel seçimlerde İstanbul'dan Büyükşehir Belediyesi başkan adayı gösterdiği İlhan Kesici, kırayla tuttuğu seçim bürosuna ve seçim öncesinde kendisini izleyen basın mensuplanna veda etti. Basına veda etmesıne karşın İstanbul il örgütüne \e fstanbul seçmenine yeniden "Merhaba" diyerek politik yaşamını bundan böyle İstanbul'da daha da yoğunlaştırarak sürdüreceğini açıkladı. Ancak Tlhan Kesici, öncelıkle iş bulması gerektiğini de beürtmeden edemedi. İlhan Kesici dün bir basın toplantısı düzenleyerek seçim kampanyası süresince kendisine destek olan İstanbul il örgütüne ve basın mensuplanna teşekküretti. Basın toplantısında İstanbul milletvekillerinden Bahattin Yücel, Kenıal Naci Ekşi ve Orhan Ergüder'in yanı sıra kazanan \e ka> beden ilçe belediye başkan ada\ lan ileil İlhan Kesici teşekküretti. yönetimi de hazır bulundu. Partililer arasında kadınlann çokluğu dikkat •çekerken, İlhan Kesici'den politikaya devam etmesi ıstendi. Secimi kaybetmesini, seçmene gerekli mesajlan yeteri kadar iletememelerine ve seçim güvenliğinin gereken şekilde şağlanamamasına bağlayan İlhan Kesici, Yüksek Seçim Kurulu'nun basına yaptığı açıklamalan da eleştirdi. Basın toplantısının gerekçesini "Bu toplantı, seçim kampanyasının son basın toplanttsıdır. Seçim süresince çalıştığımız bu ofis de kiralıktır. O nedenie bugün bu basın toplantısından sonra ofisi boşaltı>oruz"di\eaçıklayan İlhan Kesici'nin bir soru üzerine "Ben artık ANAP'ın İstanbul örgütünün bir üyesh im, dolay tsıvla politik çalışmalarunı bundan sonra burada sürdüreceğinı M sözü partililer tarafından uzun uzun alkışlandı. İlhan Kesici. bir başka soru üzerine de önümüzdeki günlerde "maişetini tenıin münasebetiyle" ış arayacağını belirtti. ÜĞÜ iran Ankara Büyükelcisl Muhammed Bcığrl: Köktendincilikve Hizbullahzararlıdeğil KEN'AN BİLİZ ERZL'RL'M - İran'ın Ankara Büyükelçisı Muhammed Bağri, fundamentalizm \e Hi?- bullah'ın zararsız olduğunu öne sürerek. Türkiye'ninetnik sorunlanna da "çözüm" getir- di. Bağri. "Kimseye baskı yapmayın sorun kalmaz" dedi. İran'ın Ankara Büyükelçısi Muhammed Bağri, Tahrandönüşü uğradığı Erzurum'da önccki gün ilginçaçıklamalar \aptı. Eşi \e çocuklanv la birlikte özel aracıy la Erzurum'da bir gün kalan Büyükelçi Bağri, Refah Partili Erzurum Beledi- ye Başkanı Ersan Gemaunaz'ı da zi\ aret ederek kutladı. Türkiye ile İran arasındaki tek sorunun siyonistler olduğunu öne süren Bağri. funda- mentalizm ve Hizbullar?ın tehlike yaratmadığını sövledi; Bağri şunlan söyledi: "Fundamentalizm nedir? İslam'a hi/met etmiyor mu? Ben fundamentalisticn ve destek de veriyorum. Hizbullahçı nedir. Allah'ın askeri. Ben de ö> levim. Hizbullah'a bakışınız yanlış. Camilere giden, namaz kılan insanlar da Allah'ın askeri." Muhammed Bağn. Refahlı Başkan Ersan Gemalmaz'ı kutlamaya gelmesınin tesadüfi olduğunu söyledi. Bağri. "Refah Partisi halkın oyuyla geüyor. Belediyeleridehalkınoyuyla kazanmış. Türk halkı Refah'ı tercih etmişse biz saygı duyarız. Fr/ıırum'a gezi için geldim, başkanı da böyle tesadüfi bir gezinin sonunda kutladun. Özel bir geliş yok. Erzurum'a gelmişken,onudakutladım"dedi. İran'ın Ankara Büyükelçisı Muhammed Bağri. PKK konusunda hükümetinin desteğinin ve işbirliğinin süreceğini açıkladı. Iran'da PKK kampı olmadığını sö> leyen Bağri. "Smır bölgesinde yakaladığımız PKK'lıları yakalayıp Türkiye've teslim ediyoruz. Bu olay sürekli olacak. Sizdeki PKK sonınuna benzer, bizde de KDPsorunuvar. Oynanmakistenenoyunİsrail gibi Erminastan gibi oyuncak bir Kürt devieti kur- mak. Siyonistler istiyoriar ki Türkije Kürtler ve İran'la uğraşsın. OnJarın anıacı Fırat. Kutsal inançları Fırat'a kadar uzanıvor" şeklindc konuştu. Sorun baskıdan doğuyor İran"ı Azerilerin yönettiğini söyleyen Bağri, Türkive"nin etnik sorunu için deçözümler sunarak şunlan söyledi: "İran'a bakın. Kürt var, Arap var, Farsi var, Beluç var. Türkmen te Azeri var. Daha küçük bir sürü etnik grup var. Kimse bunu söj lemiyor. Biri kalkıp ben Türk'üm demiyor. Devlet kimseyi ben Türküm. Kiirdüm deme> e teşvik de etmiyor. Türküm demek de yasak değil, ama rnilli unsuru biz konuşma \ aptsı, tipinden çıkarıyoruz. İnsanlar adetleri, kültürleri. işleri; kim neyse onu kabul ermeli. Baskı olmamalı. Bakın bizde Kürdistan eyaleti var. Bir uçağımızın adı Kürdistan'dır. Biz onların milliyetini kabul et- mişiz." POIİTÎKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETÎNKAYA Demokpasicilik... Oyunun adı artık belli: 'Vemokrasicilik..." Başörtülü, başörtüsüz; sakallı, sakalsız; genç, yaşlı, orta yaşlı insanlar oturmuş tartışıyorlardı... Birisi şöyle diyordu: "Biz başörtülü okula gidemiyor, horlanıyorduk. Bu mu sizin demokrasi anlayışınız?" öteki yanıt veriyordu: "Üzerimizdepsikolojik baskı var. Konya'da kadın ola- rak yaşamak zor..." Acaba neyi tartışıyorlardı, amaçları neydi? Cahilliğin simgesi olan o çarşaflı kadın, laik, çağdaş Türkiye Cum- huriyeti'nde mi doğmuştu? Konya eşrafmdan olan ve evlerinden memba suyu akan o gözlüklü emekli öğret- men neyi kanıtlamak istiyordu? Ali Kırca'nın atv'de yönetiği açıkoturumu sonuna dek izlemedim bu kez. Çünkü bu tür açıkoturumlar artık insa- nı karamsarlığa itiyor. Demokrasi bilinci yerleşmemiş toplumlardaki kısır döngü ve çelişki ortaya çıkıyor. Başörtülü genç kızlara bakıyorum. Gözlerinde bir yal- nızlık okunuyor. Iç evrenlerinin karmaşıklığı bakışların- da düğümleniyor. ''Bize yapılan baskılan bir bilseniz. Bize neleryapttlar bir öğrenseniz..." Ne yaptılar size? Kara çarşafla üniversiteye giden sizlersiniz, demok- rasiyi kendi çıkarlarınız için kullananlar yine sizlersiniz. Oysa demokrasi bir yaşam biçimidir; demokrasi bire- yin kendi özgürlüğü, her şeyi sınırsızca ve dilediğince yapma eylemi değildir. Edebiyat fakültesi mezunu başörtülü genç kız şöyle konuşuyordu: "Ben başörtülü olduğum için öğretmen olamıyo- rum..." Yalan söylüyordu. Bugün imam-hatip liselerinde kız öğrenciler başörtüsüyle derse giriyorlar. Bugün pek çok okulda öğretmenler okullarda türbanla ders veriyorlar. Türkiye'yi ortaçağın karanlığına götürmek isteyen iç ve dış güçler bu zavallı çocukları kullanıyorlar. Demok- rasi bilinci olmayan örgütsüz toplumlarda "takkeli li- boş" sürüleri bu gençlere "maşa'görevi yaptırıyorlar. O cahil kadın, "gazeteci kılığıyla" içindeki kin ve nef- reti bir güzel yansıtıyor. Aslında "inancı falan yok" ama din bezirganlığı yaptığı için bu işi meslek edinmiş. Neda Aratdaha önce bir güzel haşlamıştı onu. Önceki gün ise "zavallılığını" bir kez daha kanıtladı. Demokrasiyi amaç değil, araç olarak kullanan erkek- kadın "karayobaz çeteleri" yalan dolanla kandırıyor yoksul kesimi. Bu işi "ticaret amacıyla" yapıp özlemini duydukları şeriat devieti için taraflar topluyorlar. özel televizyon kanalları bu işe bir güzel "çanak tuttuğu" için de müşterileri çoğalıyor. Devieti dört koldan kuşattıkları artık kesin. ikinci cum- huriyetçilerle, Kürtçülerle işbirliği yaptıkları da ortada. Solcular, sosyalistler ve Kemalistler can düşmanları. Binlerce vakıf ve dernekleriyle özlemini duydukları "şeriat düzenine" adım adım yaklaşıyorlar artık. Bizler de olup bitenlere "demokrasi" adına seyirci kalıyoruz. Şeriatçı güçler "devlet desteğ/y/e"palazlanıp bugün- lere gelmişlerdir. Laik cumhuriyeti temelinden yıkmak ise ana hedefleridir. Din bezirganlığı yaparak insanları dolandıran, paralarını "çarçur" eden bunlardır. Gerçek Müslüman değildir hiçbirisi. Yüzlerine dikkat- lice bakın, içlerinin ne denli karanlık olduğuna, sevgisiz- likten kaynaklanan ruhsal bozukluklar sergilediklerine tanık olursunuz. Bir kez daha altını çizelim: işleri yalan ve dolan üzeri- ne kurulmuştur. Toplumdan baskı filan görmezler. De- mokrasi bilinci olmayan toplumu sömürmekte ustadır- lar. O zaman? Bu kişileri toplayıp "demokrasicilik oynamak" niye? Hep baskı görmüşler, hep dışlanmışlar. Neden? Başörtüsü yüzünden... Utanmadan yalan söyler hepsi. Bizim "takkeli liboş" gibi. Çünkü yalan söylemeden yaşayamazlar. 3.5 trilyon liralık kurban derisi parasını ceplerine indi- rirler de devlet "Nereden buldunuz bu parayı?" diye banka hesaplarına, defterlerine el koymaz, koyamaz... Milli Eğitim Bakanlığı Vakfı bunlara çalışır; devlet ban- kalarından bunlar düşük faizli kredi alır; yurtdışına öğ- retmen olarak bunlar atanır. Sonra? Refah yerel yönetimlerde iktidarolunca da siyasi parti liderlerinin tümü laikcumhuriyetçi kesilir. Nedir denir bunun adına? Demokrasicilik... Şeriatçı güçlerin devieti dört koldan kuşattığı bir dö- nemde Refah belediye başkanlıklarını kazansa ne ya- zar! DEP'ten hükümete tepki: Ycmhşkoınfiitınusı işçüereçıkayıkanaz ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - DEP Genel Başkan Yardımcısı Kemal BiJget. hü- kümeti, yanlış polıtikalann fa- turasını işçiye çıkarmakla suç- layarak Karabük Demir- Çelik Fabrikası ile Zonguldak Kömür fşletmesi'nin kapatı- Iması yönünde ortaya çıkan eğilimin devlet anlayışıyla bağdaşmadığını bildirdi. Bil- get. dün yaptığı yazılı açıkla- mada. kapatılan işletmelerle birlikte işçilerin açlığa mah- kum edileceklerini savundu. İşçilere. ihtiyaçlannı karşıla- yabilecek olanaklann sağlan- ması gerektiğini belirten Bil- get, görüşlerini şöyle dile getir- di: "Fabrika ve ocaklar verim- siz olsalar bile bunun sorumlu- luğu işçilere ait değildir. \ anlış politikalar sonucu ekonomik, sosyal ve siyasal alanlarda doğ- muş krizlerin suçiusu da işçiler değildir. Devletin kıt olanak- lannın yüzde 40'larını askeri harcamalara ayıranlar, büyük sermayeden ve spekülatöıİer- den vergi toplayamayanlar. kendi yanlışlannın faturasım işçi, memur, emekli ve halktan çıkarmak istiyoriar. Hükümet mermi parası buhna peşindedir. Hükümet, 'Benden sonrası tu- fan'diyor." Çiller'in. Zonguldaklılan, Karabüklüleri açlığın pençesi- ne atığını öne süren Bilget, halktan "geleceğinc sahip çıkmasını" isteyerek "Aksi takdirde daha çok Zonguldak ve Karabükier yaşanacaktır" görüşünü kaydettı. Gazi M. Kemal Atatürk SÖYLEV CİLT:3 Basıma hazırlayan: Ord.Prof.Dr.HIFZI VELDET VELİDEDEOĞLU 4.BASKI 75.000 Lira (KDV İçinde)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle