08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26NİSAN1994SALI • • • • CUMHURİYET SAYhA HABERLERIN DEVAMI TÜRKİYEDE Adana Atyon Agr, Ankara A-<aiya Ay,,,ı Bursa Çanakkale Dıyarbakır Edırne Erzurum Eskışehır İstanbul Izmır Kars Konya Sanısun Trabzon Zonguldak Y 32 Y21 Y 2 2 Y 2 4 Y 2 8 A25' Y 19" B 18 Y 2 7 ' B20 - Y21 ' Y24 1 Y 1B" A 27 • Y 23 ' Y 25 ' Y 23 J Y26" Y 29" ^ Yağmurlu 20- 8 ' 7 ' 11 ' 18 14" 9 10' 13" 9 1 7 - 10 - 9" 14" 6 1 • 15' 16- r ' c^^** w ~^~ \ WBi^—- ^s%a ^^^ ^ ^ ^ r l • £ 4^. 2. ^\ — J Meteoroioıı işler» Genel Mudurluğu ndenalınanbılgryegore butunbo)geierımız ;ok bulutiu Marmara mndoğusu Karadenız IçEge GoJierBo'gesı IcAnadofu Dogu Akdernz Dogu Anadolu nun kuzey ve batısı sa<}anak ve yer yer gok gurut- uJu sağanak yağıslı gececek Den zfer mızöe ruzgar Batt Karaöenız de yf'dız /ekaraye Dogu Karadenız degundoğusu vepoyraz Marmara dayıidızveüoy- azöan 2-4 kuvvetmde saane 4-16 denız mı hız'a esecek Van Go u nde <ıava. aarçaıı ve çok buiuttu geçecek ^ ^ Bulutiu ^ Sısiı 4p Guneşh o Amsterdam Amman Aîtna Bagda: Bonn Bruksei Cenevre Cezayır Frankfun Lefko$a Peîersburg Londra Madnd M,iar>o Moskova Munıh Oslo Parıs Prag Rfyad Roma Vyana Karlı Y 12 A36" B26 A 35 Y 16 Y 13 Y 14 Y 20 Y 16 Y 31 B 9 ' Y 15' B 16" Y 16' B 13 Y 12 Y 9 ' B 16' y 13 A 37 • Y 21 Y 14 GÜNDEM MUSTAFA BALBAY ANKARA - Merkez Bankası na, zor durumdakı bankaları kurtarma gorevı de veren yenı düzenleme Cumhurbaş- kanı'nca da onaylandı ve dünku Resmı Gazetede yayınlan- dı Bankaların gözü aydın! Merkez Bankası'na bu görevı veren yasanın çtkış şeklını gozden geçırınce lyınıyetlı olmak bıraz zor TYT Bank, ar- dından MarmaraBank battı; kafalarda bır kuşku belırmeye başladı. "Ne oluyoruz, bankacılık sıstemı çöküyor mu?" Fı- sıltı gazetesı, felaket haberlen verıyordu. Sırada uç banka daha var Yok uçdeğıl beş banka var Geçen cuma krıtık bır gundu. Bırkaç banka daha batma noktasındaydı. lmpexbank da gözden çıkarıldı ve çızgı çe- kıldı: "Çurük olanlar temızlendi, bundan sonrakıler sağlam, ama zor durumdakı bankalar kurtarılacak." Burada akla şu soru gelıyor - Bu kararı aceleyle alırken ne etken oldu? Bunun yanıtı belkı, önümüzdekıdönemde, "zordurumda olduğu içınpa- raaktanlacak "bankalarortayaçıkınca verılebılır. Kulıslerdekı dedıkodu şu: Yedı sekız kadar banka zor durumda. Bunların nakıt ge- reksınımi 20 trılyon lırayı buluyor Merkez Bankasının ka- sasında para yok. Banknot Matbaasına mesaı gorunüyor Bu dedıkodu gerçekçıkarsa, para basımı hızlanacak, bu enflasyonu korükleyecek, halkın alım gücu daha da duşe- cek. Yanı. batan bankanın faturası da halka Yıne vatandaş Memet nöbete! Hükümetin savunması şöyle: 'Kardeşım bırakın herşeye muhalefet etmeyı. Banka sis- temine guven ortadan kalkarsa, herkes parasını çeker. He- sabı olanlar hucum etse, iş Bankası bıle batar. Guven sağ- lamak zorundayız " Kıme guven? Bankada mılyarlarca parası olanlara. Kımın parasıyla? Merkez Bankasının Merkez Bankası kıme aıt? Turkıye Cumhuriyetı'ne. KIT'ler kıme aıt? Turkıye Cumhuriyetı'ne. KIT'ler nıçın kapatılıyor? Zor durumdalar diye. Bankalar nıçın kurtarılıyor? Zor durumdalar dıye Hükümetin ekonomı polıtıkasını dört sözcükle özetleye- bılırız: Fabrıkalara kılıt, bankalara nakıt! Kapatılması kararlaştırılan KIT'lerm bu hale nasıl geldı- ğını araştıralım dedık; altından Özal donemı çıktı. 198O'lı yı- llarda bu tesıslerın çoğunda yenıleştırme yatırımlarının yapılması gerekıyormuş, ama hıçbırı yapılmamış Ya- nmca'dan bır mühendıs anlatıyor: Vilımızde tuy bıtti. Bu tesısler ulusal guvenlığımız açı- sından onemlı kımyasal maddeler uretıyorlar. Bırkaç mıl- yon dolarlık bır dizı yatırımla verımli hale getırebılırız, de- dık. Dınletemedık.' Zonguldak da aynı şekılde Çağdaş teknolojıyle üretım yapan bırımler kariı, dığerlerı zarar edıyor. Bugünlerde TUPRAŞ'ta bazı oyunlar oynandığını duyu- yoruz. Guya, fabrıka yonetımıne Koç Holdıng yanlısı insan- lar gelıyormuş, bunlar kar edenTÜPRAŞ'ın, "çok karlı" bır kurulus olmaması ıçın çalışıp, sonra da değerının altında Koç'a pazarlayacakmış Bunlar dedıkodu tabıı. Hıç Koç Holdıng oyle şey yapar mı? Dün ıstıfasını açıklayan TUP- RAŞ Genel Muduru Kemal Işık'ın şu sözlerını aktaralım TUPRAŞ Genel Mudurluğu ıle Yonetım Kurulu Başkan- lığı bırbırmden ayrılıyor. Devletı ve devlet kuruluşlarının karşılaştığı meselelerı yakından tanımayan bazı ınsanların yaptığını sandığım bu onennın, işletmelerde buyuk çapta huzursuzluk ve verım duşukluğüne sebep olacağını görü- yorum. Bu durum 5-6 ay sonra lyıce hıssedılecek ve bır sene sonra da TUPRAŞ 7 tanımak mumkun olmayacaktır Teknık gelışmeye duyarlı, değışıme açık, modern bır dunya şırkeiı halıne getırmeyı amaçladığım TUPRAŞ ın çokuşunü seyreden bır genel mudur olarak kalmam mümkün değil- dı." Bu bürokrata kulak verın. 13 Kurt kocayınca... BRLKSEL-Eskiler '"kurt kocayınca, köpeklerin maskarası olur"derler. Buda maskaraya döndürülmüş bir kurt köpeği. Adı Kali ve henüz lOaylık. Kali. Belçika'da düzenlenen "en şık ghinmiş köpek" \anşmasınıngalibi. Fotoğrafı da •şampi) onlukhatırası' nivetıneçektinvor. (FOTOGRAF: REUTER) Yüzyıllık lanet TREMELO, BELÇİKA-"Enha>ırh evladı" RahipDanien'in l889yıhndaHavaii Adaları'nda hastalanıp ölmesinden bu \ana, lanetlendiğine inanan Kuzev Belçika"daki Tremelo kasabasının sakinleri. önümüzdeki ay PapaJohnPaul'un zıv aretıni dört gözle beklhorlar. Çünkü, Papa'nınziyaretiyle üzerlerındeki lanetin de kalkacağına inanıyorlar. (REUTER) Türkiye'yeAvrupa sosyal modelî Baştarafi 1. Sayfada Demırcl. "Türkije, 14 Nisan 1987 tarihinde \\rupa Toplulu- ğuna tam ü\ elik müracaatında bulunmakla, uzun bir geçmişi olan Batılılaşma tercihine, laik. cıunhuriyet, çoğulcu demokrasi, hukukun üstünlüğüne bağlılığı yanında. bu değerler temeli ü/e- rinden diğer A>rupa ülkeleri ile ortak bir kaderi pavlaşmak \e Avrupa'nın geleceğine katkıda bulunma kararlılığını da ekle- miştir" dı\e devam ettı. Balkanlar'da. Orta Asva'da. Kafkas\a"da bağımsızdevletle- rin orla>a çıktığını. \eni bır sı- \asi coğraf\anın doğduğunu. ancak arzulanan banşa. ıstıkra- ra ve insanlığın refahına dasalı venı dün>a duzenının henüz kurulamadığını belirten Demı- rel. küresel soğuk savaşın \erını bölgesel sıcak sa\aşlann aldığı- na dikkat çektı. Demırel. "Çö- zülme, a> rılma. kopma dinamik- leri harekete geçti. Etnik milli- vetçilikten. ırkçılıktan, kökten dincilikten ka>naklanan \angın- lar başladı. Küçük Hitlerler. Stalinler ortaya çıktı. L luslara- rası toplum bu >angınları sön- dürmezse ileride yenileri de çıka- bilecek" dedı Globalleşmenin önem ka- zandığı günümüzde sosval poli- tika alanında dümadaki eği- limlerden etkilenilmemesinin de mümkün görünmediğinı be- lirten Demirel. şunlan söyledi: •'Bu açıdan, Türkiye'nin özel- likle Avrupa Birliği ile girdiği en- tegrasyon sürecinin ışığında sos- yal poîitika alanındaki cksiklik- İerini gözden geçirerek, 1995'te gerçekleştirilmesi hedeflenen gümriik birliğine paralel olarak sosyal alanda da yumuşak bir geçiş yapmamız gerekınekte- dir." Türkiye"nin uygarlığın. de- mokrasinın ve insanlığın hiz- metinde olmak istediğini anla- tan Demirel. "Eğer Türkiye'nin bu rolü aniaşılabilirse sanıyorum ki Türkiye'ye karşı takınılacak tavırlar daha değişik olacaktır" dedi. Kimse telaşlanmasın Türkive'nın bir takım sıkıntı- lan olduğunu da ifade eden De- mirel. kimsenin telaşlanmaması gerektiğini söyledi. Demirel. "Ekonomide sakatlık yok. Bir takım mali meselelerde tıkanma \ar. Bunları çözerken de Türki- ye'nin hu/uru. gü^eni \e sosyal dayanışmayı tahrip ederek çöz- meye kalkamayız" dedı. Demi- rel. her zaman \atanper\er hıs- lerle Türki\e meselelerine ba- kan sendika lıderlenne de '"Sabırlı. anlayışlı ve Türki>e"- nin y önetiminı v ürütenlerle dıa- loglannı muhafaza ederek Tür- kiye'nin önündekı meseleleri aşma" tavsiyesinde bulundu. Erdoğan'ın kara çarşaflı konukları İstanbul Haber Senisi - RP- nin kazandığı İstanbul Bü\ük- şehir Beledivesı'nde) öneticiler- le bırlikte "genel görûnüm" de değşıvor. RP'lı Büşükşehır Be- ledne Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün bir grup "kara çarşaflı" kadınla görüştü. Yet- kılılenn "Bir yöneticinin yakın- lan"diye açıkladığı ilginç ziva- retçılertbtoğraflannınçekilme- mesı ıçın değışık koridorlardan bina dışına çıkanldılar. Erdo- ğan. bu görüşme öncesı İSKİ"- yegıderek İSKİ'nin. bıri fıilı dı- ğen resmi ikı genel müdürü ile gönıştü. İçişleri Bakanlığı"- ndan ona> gelmediği için İSKİ'de bin Erdoğan tarafın- dan dtanan. dığeri ıse Sözen dö- nemınde göre\lendirilen iki ayn genel müdür bulunuyor. İstanbul Bü\ükşehir Beledi- je Başkanı Tavyip Erdoğan \e istanbul Büvüİcşehir Beledi>esi Genel Sekreten Kahraman Em- mioğlu. dün İSKİ'yi zıyaret ettı. Sabuh erken saatlerde İSKİ'ye giden Erdoğan \e Emmioğlu'- na. "resmi" genel müdür Hasan Mani'nin İSKİ ile ılgili bilgi •-erdığı öğreruldı. Yaklaşık bir . aat süren ve gazetecilerin alı- nmadığı toplantıdan sonra bir gazeıecinin "İSKİ'yi denetle- meye mi geldiniz" sorusuna Ta»ıp Erdoğan. "Hayır, ziya- retegeldim" \anıtını %erdi. Er- doğan kendisinin İSKİ Genei Müjürlüğü'ne atadığı Veysel Eroğlu ile Sözen'in döneminde bu aoreve getirilen Hasan Mani ile ılgılı önerilerini İçışleri Ba- kanlığı'na verdiklerini. ba- kanlığın onayını beklediklerinı belirtti. Erdoğan. Hasan Mani ile ilgili bir anlaşmazlık olup ol- madığj sorusu üzerine. "Kendi- siyle görüştük. Herhangi bir an- laşmazlık söz konusu değil. Za- ten fiilen Veysel bey çalışıyor" dedi. Hasan Mani'nin daha önce bulunduğu görevlerden ikı kez istifa ettiği için üçüncü kez ıstıfa edemediğini belirten Erdoğan. bakanlığın onaylaması duru- munda Mani'nin. derece \e kadrosuna uygun başka bır gö- reve getirileceğinı söyledi. Hasan Mani. suyun maliyet fıyatının çıkanlıp çıkarılmad'ığı sorusu üzerine, "Biitün hesap- ları verdim" demekle yetindi. Tayvip Erdoğan daha önce yaptığı açıklamalarda. su> un konutlara maliyet fiyatı üzerin- den verileceğini sö\lemişti. An- cak aradan geçen zaman içinde "suyun maliyeti"nin hesaplana- maması >a da hesaplanan mali- > etin açıklanmaması merak ko- nusu olmuştu. Suyun konutla- ra malıvet fiyatı üzennden veri- leceği açıklaması. suya zam yapılmayacak şeklinde an- laş^ılmıştı. istanbul Büyüksehir Beledi- >e Başkanlığı'nı RP'nin kazan- masıvla, vapılacak u\gulama- lar da büvük bir merak konusu oldu. Valnızca uygulamalarde- ğil. belediveje gelip gıdenler de ilgı\leızleni\or. Dün Erdoğan'ı başkanlıkta bir grup bayan zi- yaret etti. Yaklaşık 15kişilik bayan grubunun hepsinin kara çarşaflı olması gazetecilerin dikkatini çekti. Kamerasını. fo- toğraf makinesıni alan koştu Ancak salona alınan zivaretçı- lere herkes \etişemedi. Gazete- cıler. ziyaretçiien çıkışta çekerız di\e beklemeşe başladı. Ta>\ıp Erdoğan başkanlıktan a\nl- dıktan sonra da zıyaretçilen bekleyen gazeteciler istedıklerı fotoğrafı çekemedı. Çünkü. ga- zetecılenn znaretçılerı merakla beklediğini fark eden bir yetkı- lının talimatıyla gelenler ikışer- li, üçerlı gruplar halınde baş- kanlıktan çıkarıldı Hatta bazı- lan başkanlık bölümünden de- ğil bır başka kapıdan çıkaruldı Zi\aretçi bavanlann kim oldu- ğu sorusuna ise bir başka \etkı- li. "Bir yetkilinin yakını" vanıtını vermekle vetındi. Û N İ V E R S I T E Y E HAZIRLIK SINAVADOĞRU 1- 2- 3- 4- 5- 6- 7- 8- 9- 10- 1 1 - 12- YÂNITLÂR c D E A E O c E A D B C 13- 14- 15- 16- 17- 18- 19- 20- 21- 22- 23- 24- D E B C B A E 0 E C A B 25- 26- 27- 28- 29- 30- 3 1 - 32- 33- 34- 35- 36- B 0 A B D E C B A A C D Toplantının açılış konuşma- sını \apan ETL'C Genel Sekre- ten EmılıoGbaglio. Türkışe'de u\gulama\a konulması planla- nan istıkrar paketıne şönelik Tiirk sendikalannın istcmlcnnı desteklediklerinı \e bu konuda- kı mücadelelerinde \anlannda olacaklannı söyledi. Gbaglıo. sosyal ekonomık planlann ışçı- lerin ve sendikalann meşru haklannın göz önüne alınmak- sızın tek taraflı olarak ele alın- ması halınde başarısız olacağını \urguladi. Türkiyc'nin. A\- rupa'nın ekonomik \e sos\al standartlannı izlemesi gerckti- ğını anlatan Gbaglio. Avrupa'- daki sosyal modeli önerdikİeri- ni vineledi Avrupa Topluluğu'nda çalı- şan Türk ışcılennın haklannın venlmemesını kınadıklannı be- lırten Genel Sekreter. "Avrupa Topluluğu'nda çalışan Tiirk işçi yumduğu bir ülke olarak görme- meli. Buna sonuna kadar karşı çıkacağız. A> rupa Birliği, hangi koşullar gerekiy orsa açıkça söy- lemelidir. Bu koşullar yerine ge- tirildiğinde de başka engeller çı- karmamalıdır. Bi/. demokratik- leşmenin önündeki engeilerin kaldırılmasının birinci koşul ol- duğuna inanıyoruz. Avrupa Bir- liği'ndeki sınıf kardeşlerimizle aynı statüde olmak isriyoruz." İstikrar paketine eleştiri Nebioğlu. Türkıye'dekı sen- dikalar ve kamu çalışanlannın üzenne uvgulanan yasaklarla. baskılarla Avrupa Birliği'neen- tcgrasvonun düşünülemevece- ğini vurguladı. Hükümetin. "İstikrar pakctini, tarihinde ilk kez kendi imkanlarıyla hazırla- makla" övündüğünü anımsa- tan Nebıoelu. "Bir kez de kim- me koşullarının y erine getirilme- sinin takipçisi olacaklarını" be- lirtti Avrupa'da yenıden canlanan ırkçılık ve vabancı düşmanhğı karşısında sendikalann müca- dele vermesını sevınçle karşıla- dıklannı uırgulavan Meral. "IMF >e Dünya Bankası'nın ça- lışanlara bakış açısını değiştir- mesi için çağrıda" bulundu. Toplantıva katılacağı bıldırı- len Başbakan Tansu Çiller ıse Ankara'dan avnlamavacağını bıldirerek verıne Devlet Bakanı Bekir Sami Daçe'vı gönderdı. Öğleden sonrakı oturumda ise "A*rupa Birliği ve Türkije Arasındaki İlişkiler; Varolan Durum" tartışıldı. Oturumda konuşan Dışışleri Bakanı Hik- metÇetin. Türkiye'nin. Avrupa Bırlığı konusunda seçimıni çok önceden yaptığını. Batı ile bü- tünleşme idealının lanzımat'la Özden'den Demirel ve Çiller'e eleştiri L'ç gün sürecek olan Avrupa Birliği Türkiye İlişkiler Konfcransı dün Klasis Otel'de başladı. ETL'C, DISK ve TL RK-İŞ'in ekonomik istikrar paketine yönelik istemlerinijdestekMdiğini açıkladı. Dünkü toplantıya Çiller'in yerine Devlet Bakanı Daçe katıldı. (Fotoğraf: UGL'R GÜNYÜZ) ve ailelerine diğer çalışanlarla birlikte eşit hak verilmesi için mücadele edeceği/" dedi. Genel Sekreter Gbaglıo. ETL'C'un I Mayıs İşçı Bayra- mını Bosnalılara ıthaf etme ka- ran aldığını da açıkladı. Av- rupa'nın orta vennde böyle bır vahşetın yaşanmasından son derece üzüntü duyduklannı be- lirten genel sekreter. dunyavı Bosnalılar ıçın müeadeleye ça- ğırdı. DİSK Gene! Başkanı Kemal \ebioğludakonuşmasına."Biz- ler, Avrupa işçi sınıfının bir par- çasıyız" dıve başladı Avrupa Birliği ıle ılışkılerın dcrinleşmesı için ikı larufa da mesaj vermek istediğini belirten Nebioğlu. sözlerinı şöv le sürdürdü' "Av ru- pa Birliği, Türkiye'yi, gümriik birliğiy le ekonomik olarak kont- rol ettiği, bünyesine dahil etme- yip kapısında beklettiği, varım yamalak demokrasisine göz senin uyarısı ve baskısı olmadan demokratikleşmenin gereğini yapın" dedi. İstikrar paketini eleştiren Nebioğlu. işçi smıfının her şev olup bittikten sonra ha- berdar olduğunu vurgulava- rak. "İlacı içecek olan biziz. Daha önceki ilaçlar nedeniyle hastalanıp yatan bizlerin önünde yeni bir ilaç tartışılıyor; fakat, ilacın ne olduğu bize söylenmi- yor"dıve konuştu. Türk-İş Genel Başkanı Bay- ram Meral de yaptığı konuşma- da ıstıkrar paketini eleştırdı. Meral. "Llkeye ve halka zarar verecek programı protesto ettik. Bu tavrımız, halkımız ve işçimiz aleyhine özelleştirmey i önemli ölçüde engelledi. İşyeri kapat- maları şimdilik durduruldu" dedı. Türkiye'nin. Avrupa Bır- lığı'nde yer almak ıçın gerekcn mücadeleyı her alanda vermesı gercktığıncı dikkat çekcn Me- ral. "Türk-İş olarak. birliğe gir- NEVIN ZAHAL TOLLU "Sevgi Ustüne" 14 Nisan-5 Mayıs 1994 İskele Cad. Selin Sok. 11/21 Caddebostan - İstanbul Tel: (0-216) 360 99 64 - 369 07 02 Fax : 396 07 02 başlavıp cumhuriyetle pekiştiğinısöy ledi.Çetin."Avru- pa çok kültürlü, çok kimlikli yapıya Türkiye ile kavuşabilir. Türkiye, İslam dünyasına açılan kapısı olabilir" dedı. Türkiye'- nin Avrupa Bırliği'ne katılmak içın üzerine düşen her görevi yaptığını. 1995'te üye kabul edilmedığı halde gümrük bırlı- ğini gerçekleştiren !ek ülke olacağını anımsatan Çetın. Av- rupa Bırlığı konusunda karşı tarafın bclirsız tav rının Türk ış- çısı ve ışverenını tedırgın ettığı- nı belirıtı. Belirsizlik ortadan kalrırılmalı Av rupa Bırlığı'nden Tür- kıye'nın uzak tutulması ıçın za- man zaman hızlı nüfus artışı. iş- sizlik. ekonomik sorunlar. cnfîa^yon gibi gerekçelenn or- taya atıldığını. Türkıye'nın bu sorunlannı Avrupa Bırliğf- nden beklentiM olmaksızın çöz- meye kararlı olduğunu vurgu- ladı. Çetin. "Ancak bu belirsiz- likler bizi tedirgin ediyor. Çö/ün de gelin denmiyor. Çözün de gö- relim deniyor. Bu belirsizlik mutlaka ortadan kaldırılmalı- dır" dedı. Çalişma ve Sosyal Guvenlik Bakanı Mehmet Moğultay da Türkıye'nin kendı ilkelerinin gereğı olarak başından ben Av- rupa slandartında sosyal ve scndıkal hakları benımsedığını vc hıınun ıçın gereklı çahşmala- ıııı surdürulduğünü vurguladı İktıdarları doncmındc gerçck- leşlırilen ILO sozleşmclerı. me- murlann sendika hakkı vc işsız- lik sıgortası hakkında bilgi ver- dıkten sonra Türkiye'nin. so- rıınlarının ağırlığına karşın Av- rupa Bırliği'ne lam üyeîık ko- nusunda gerekenlen yenne ge- tırmek içın çaba gösterdığını anlattı. Moğultay. Türkiye'nin Avrupa ülkeleriyle felsefede tam bır benzerlık ve uyum için- de olduğunu. ancak uygulama- da bazı eksikliklerin ya- şandığını ifade ettı. Avrupa Topluluğu'nun hızlı birdeğişim içinde olduğunu belirten Mo- ğultay. topluluğun büyümesi- nın olumlu bir gelışme olması- na karşılık büy üven ışsızlık baş- ta olmak üzere bazı olumsuz- lukların yaşandığını vurguladı. Moğultay. sorunların ağırlığı- na karşın aşılabıleccğıne ılışkın ınancını da dile getirdi. Baştarafi I. Sayfada yanılgıdır. Yapay sorunlarla ulusal birliği bozmak isteyenlere yeni savlar olanağı verecek. Türk ulusu y apısına v e ve bilinci- ne aykırı ödüıtsel tanımlara ge- rek yoktur"dedı. Ö'zden, Çıllerın. "Kutlu Do- ğum Haftası" nedeniyle düzen- lenen törende vaptığı konuşmada "Hz. Muhammet en büyük. Onu kimseyle karşı- laştırmayız"sözlennede. "Tür- kiye'nin simgesi Atatürk'ü kim- seyle karşılaştırmay ız ve tartı- şmayız" şeklinde karşılık verdı "Atatürkçü düzeni değiştir- meye, ulus yerine ümmeti geçir- meye hiçbir kişi ve kuruluşun gücünün yetmeyeceğini" vurgu- layan Özden, Refah Partısı'nı de ısım vermeden eleştınrken. şunlan söyledi: "Llusal değerlere, yaşamsal ilkelere bağlılıktan ay nlmamak yükümlülüğü tartışılamaz. İşle- rine geldikçe demokrasiden ya- rarlanan. kendilerince yeterli duzey ve durum sağlanınca de- mokrasiyle asla bağdaşmayan baskıcı düzenleri gerçekleştire- ceklerini söyleyenler. demokra- sinin sahipsiz olduğunu sanma- malıdırlar." Özden. Refah Partisi'nin "türban"la ilgili yaklaşımını da eleşiırdı ve "Anayasa Mahke- mesi'nin karara bağladığı bir konuda anayasanın ve vasaların ilgili kuralları değiştirilmeden, tersine uygulamanın olanaksızlığını eylemli biçimde kaldırmaya katkı sözü vermele- ri düş kırıcıdır" görüşünü dıle getirdi. "Türban giyilemez" Anayasa Mahkemesi karan- na karşın. YÖK'ün ıstcğıy le ol- duğu söylenerek kımı üniver- sıte ve fakültelerın türban ko- nusundakı aykın yaklaşımlan- nın "anavasa suçu" olduğunu belırten Özden. bu duruma el konulrnamasının "ilgililerin so- rumluluğunda" olduğunu söyledi. Özden. "Hukuk devletinin hiçbir biriminde siyasal simge gibi kullanılan başörtüsü, pece ve çarşafla ayrım ve gösteri yapılanıa/. ^ argı kararlarını da kimse göz ardı edemez. \ argı kararlarına uymak, demokrasi- nin ilk koşuludur" dedı. Özden. şu uyarıda bulundu' "Cumhuri- yetin nitelikleri. özellikle laiklik konusunda, eğitimde. yönetimde ve yargıda yapılması zorunlu çalışmalara başlamak zamanı gecmektedir. Oğrenim Birliği Yasası'nın savsaklanması yet- miyormuş gibi, siyasal nedenler- le, gereksiz üniversite ve fakülte açarak oy sağlamay a ağırlık ve- rilmesi, laikliğe bağlılık sözleri- ne inanmayı güçleştirmektedir. Devlet oİanaklarıyla devlet karşıtı yetiştirme ve devlet düş-' manlığına destek verme anlamı- ndaki uygulamalardan, sakı- ncası giderek ortaya çıkan olu- şumlara göz yummaktan vazge- çip, etkin düzenlemelere girişil- melidir. Kendisine ve partisine devletten daha çok önem verme anlay ışımn neden olduğu durum- ların zararı ulusa çektirilemez. Kadrolaşma y akınmalarıyla il- gilenilmesi ve doyurucu yanıtlar verilmesi gerekir. Şeriat düzeni- ne hoşgörü, demokrasiye horgörüdür. Tayjip Erdoğan'a eleştiri Özden. İstanbul Büyükşehır Beledıve Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Beledıye Meciisi'- nın ılk toplantısını açarken. İs- tiklal Marşı yenne "fatiha sure- si" okutmayı tercih etmesi olayını da üstü kapalı olarak eleştinrken. "Demokrasiden ya- rarlanarak, ulusal duygnları kullanarak. İstiklal Marşı'nın söy lenmesini engelleyerek, şeri- at devleti için ayaklanma dene- mesi niteliğindeki yasadışı top- lantı ve yürüyüşlere dikkat edil- melidir. Polisimi/ de taraf- sızlığını konımalldır. Türkiye'de din devleti oyunlarına olur veri- lemez" göruşünu dılc getirdi. Özden. 12 Eylül yönetıcileri- nın. bu dönemde yaptıklan ış- lemlerden dolayı. hırkukı, malı ve cezaı sorumluluklarını kaldı- ran anayasanın geçicı 15. mad- desının. son fıkrasının değiştın- lerek denetım sağjanabileceğjni vurguladı. Son fıkra. bu dö- nemde gerçekleştırilen yasal düzenlemelerin anayasaya ay- kınlığının ileri sürülemeyeceği- ni hükme bağlıyor. Cumhıırbaşkanı Süleyman Demirel. Anayasa Mahke- mesı'nın 32. kuruluş yıldönu- mü dolayısıyla Özden'e gön- derdığı mcsajda. Türkiye Cum- hurıvetı'nın çağdaş. demokra- tık. laık. sosyal bır hukuk devle- ti olduğunu anımsatarak. "Tür- kiye'de hiç kimse Anayasa Mahkemesi'nin işlemesinden ra- hatsızlık duymamalıdır. Anaya- sa Mahkemesi, demokratik hu- kuk devletinin bir güvencesidir" dedi. SHP Genel Başkanı ve Baş- bakan \ ardımcısı Murat Kara- yalçın da. partısının merkez yü- rutme kurulu toplantısı ön- cesinde. Özden'ın konuşmasını nasıl karşıladığının sorulması üzerine. "Anayasa Mahkemesi Başkanımızın konuşmasını. her zaman olduğu gibi büyük bir be- ğeniyle izledim" açıklamasını y aptı Ozelleştirme ithalab daha da arttıracak ŞEBNEM GÜN'GÖR ANKARA - Dev let Planlama Teşkılaıı'nın (DPT) hazırlaya- rak lıukümete sunduğu rapor. bazı KİT'lenn tasfıyesinın Tür- kiye'nin yıllık ithalat gereksinı- mı aruıracağını orıaya koydu. DPT raporuna gore kapalılma- sından 1 ınlyon 761 mılyarlıra tasarruf beklenen Pctkım ^ a- rımca Kompleksı'ndeki 6 üre- tım ıcsisınin tasfıyesı. Türkiye"- nın ithalat gereksınımını. 1994 fivatlanyla yıllık 128.~ mılyon dolar (yaklaşık 3 trilyon 965 mılyar 504 milyon 400 bin TL) arttıracak. Yönetımınden teknolojı seçi- mıne kadar yapılan bir dizı ha- tanın falurasını KİT'len kapa- tarak çalışanlanna çıkaran hü- kumetın. bu yolla sağlayacağı tasarrufu aşan bır rakamı ka- patmalara bağlı olarak artacak ithalat gereksınımı karşılamak ıçın harcamak durumunda ka- lacağıbelirlendı. DPT raporuna göre Türki- ye'de sentetik kauçuk ve kar- "bon siyahı üreumınde tckel olan Petkim Yanmca Komp- leksı'ndeki 3 tesisin tasfiyesi. bu ürünler için Türkiye'yi tümüyle tthalata bağımlı kılacak. Uçak ve oto lastiklennin üretımınde kullanılan SBR. CBR ve kar- bon siyahı teiislerinın kapatı- lması durumunda Türkıye'nin ithalat gereksınımı Avrupa Topluluğu (AT) fiyatlarıyla 1 trılyon 469 mılyar 732 mılyon 400 bin lıra artacak Alçak yo- ğunluk polıeıilen. LAB ve PVC üretim lesıslerinın kapatı- Imasıyla da yıllık ithalat gerek- sınımı toplam 3 trilyon 9ö5 mıl- yar 504 mılyon 400 bin liraya ulaşacak. DPT raporuna göre 1992 vı- lında kaza sonucu yanan ve daha sonra yenılenen SBR ışlet- mesinın kapatılması halınde. ATtlyatlanyla 1994 yılı ithalat gereğı 20.9 mılyon dolar ola- cak. Lasiık sanaynnın diğer onemlı hammaddcsı olan CBR üretım tesısınının lasfıyesinin yaratacağı ithalat gereğınin 11 4 mılyon doiar olarak belır- lendığı rapor uvarınca. mevcui lastik fabrıkalarının başlıca gir- dılennden olan karbon Myahını üreten tesısın kapatılması da 15.4 mılyon dolarlık bır ithalat gereksinımi varatacak. Rapora göre diğer 3 tesisin tasfiyesınin getireceği yıllık ithalat yükü de 1994 fiyatlarıyla şöyle: LAB üretim tesisi: 11.7 milyon dolar. Polıstıren tesisi: 17.9 mılyon dolar. AYPE ve PVC tesisİeri: 51.4 milyon dolar. "Teknolojik ve kapasite bü- yüklükleri yönünden mevcut fabrikaların konumlarını daha fazla sürdürmeleri beklenemez" görüşüne yer venlen rapora gö- re. 3 bin 29 perbonelir: çalıştığı Yanmca komplAsi'nih 1993 zaran 926 ,ı nlyar 514 mılyon li- ra.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle