Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 23 NİS AN 1994 CUM ARTESİ
10 DIZIYAZI
Ref ah Partisi 27 Mart seçimlerinden basarıyla cıkıyor
7
993 yıh ekim ayı-
nda yapılan kong-
reden önce parti
içinde Bahri Zen-
gin ve arkadaş-
lannın gündeme
getirdiği değişim
fikirleri tartışma konusu
oldu. Yer yer değişim istekleri
dile getirildi. Bu değişim is-
tekleri bazı seremonik göste-
rilerle de kamuoyuna yansıtı-
lmaya çalışıldı. Başı açık ve
modern giysili dişçi Filiz Er-
gün ve bazı mankenler, RP"-
ye. medya önünde yapılan tö-
renlerle katıldılar. Ama mer-
kezi yönetimde bu yönde çok
ciddi adımlar atılmadı. RP'-
nin medyadaki önemli isimle-
rinden Abdurrahman Dili-
pak ise partide bu yönde atı-
lan adımlan "yozlaşma" ola-
rak değerlendirdi ve partinin
yayın organı Milli Gazete'-
den aynlarak Vakit gazetesi-
ne geçti ve burada bu değişi-
mi eleştiren yazılar yazdı.
Bu arada Necmettin Erba-
kan 1993 yılında yapılan ge-
nel kurulda yaptığı konuşma-
da, Bahri Zengin ve arkadaş-
lannın yıllardır dile getirdiği
"Çok Hukuklu ToplunT pro-
jesini konuşmasının içine
monte etti. Bu, değişim iste-
yen tarafa verilmiş bir me-
sajdı. Ancak kongre, yine
eski muhafazakar yöneticileri
görevde tuttu. Oğuzhan Asil-
türk ve Şevket Kazan gibi ge-
leneksel çizginin savunucula-
n, Erbakan'ın desteğiyle
partinin merkezi yönetimin-
deki hakimiyetlerini sürdür-
düler.
Bu arada Bahri Zengin'in
girişimleriyle parti, Alevilerin
bazı kesimleriyle ilişki kurdu
ve Alevilerle seçim ittifakı
aradı. Alevilerin yoğun oldu-
ğu bazı yörelerde Alevi aday-
lar gösterdi.
I t> \ I 1 İ I \ •)
R.efah Partisi'nde 1991 seçimleri
sırasında esen değişim rüzgârları fazla
uzun sürmüyor. 1993 yılında yapılan
kongrede yönetime hâkim olan
muhafazakârlar, 1994seçimlerinede
damgasını vuruyor.
Bosnamitingive 'kanlı'
demeçendişeyaratiyor
Adaylar
muhafazakarlardan
Ancak İstanbul ve Ankara
gibi yörelerde değişimciler-
den çok. muhafazakar eğili-
me ^akın adaylar tercih edil-
di. Örneğin bir önceki seçim-
lerde İstanbul Belediye Baş-
kan adayı değişimci Bahri
Zengin iken 1994 seçirrüerin-
de, bu cevrelerde "darbeci"
olarak isimlendirilen Tayyip
Erdoğan aday oldu.
1994 yerel seçimleri sırası-
nda 1991'deki kadaraktif de-
ğişimci bir çizgi izlenmedi. Bu
yüzden, geçen seçimlerde
partinin Tanıtım Başkanı
Bahri Zengin iken son secim-
Bosna'da SırpJann Miislümanlara yöneliksaldırılarınıprotestoamacıylaizinsizolarak sokaklaradökülen Refah. MHP>eBBP
\anlısı göstericilerin. mitingi amacından saptırarak, demokrasi \e laiklik karşıtı, şeriatçı bir saldıroa dönüştürmeleri toplumda
bü\ük tepki varamordu. Bunun hemen ardından Erbakan'ın bu gösteriyi övmesi ve verdiği kanlı demeç ise endişeleri artınyordu.
lerde merkezeğilimin temsilcisi
Recai Kutan Tanıtım Baş-
kanlığı görevini üstlendi.
Kampanya sırasında da gele-
neksel temalar öne geçti.
Yani daha önce atılan adı-
mlar sürdürülmedi. 1991 se-
çimlerinde kullanılan afişler
kullamlmadı.
Bahri Zengin, Genel Başkan
Yardımcısı olmasına rağmen,
savunduğu değişimci çizgi par-
ti merkezindeki muhafaza-
karlann desteğini hiç bir za-
man almadı. Zengin, bu çevre-
lerin gözünde Partiyi gelenek-
sel çizgisinden koparmak iste-
yeıv iyi fikirleri olan bir entel-
lektüeldi. Merkezi kararlarda
pek etkisi olduğu söylenemez-
di.
RP içindeki değişimciler. bu
partiyi yakından tanıyanlann
gözlemlerine göre, sayısal ola-
rak etkili olmasalar bile, dü-
şünsel planda önemli bir
ağırlık oluşturuyorlar.Yeni se-
çilen RP'li belediye başkanlan
genellikle muhafazakar kana-
da yakın isimlerden oluşvyor.
Değişimciler daha çok küftür,
sanat gibi alanlarda etkili ola-
biliyorlar. Önümüzdeki dö-
nemde yerel iktidarlann çalı-
şmalan sırasında parti içindeki
ıki kanat arasında maulama-
lar nedeniyle gerilim ve
zıtlıklar ortaya çıkabilir. Çün-
kü yerel yönetimlerde bulunan
muhafazakar RP'liler. deği-
şimcileri de etkileyebilecek ve
bölgesel kamplaşmayı artıra-
cak bir tutuma girebilirler. Bu
yönde çok sayıda işaret var.
27 Mart seçimleri
1994 yerel seçimleri tam bir
Değişim projelerinin mimarı Bahri zengin anlatıyor
'Sorunlar halkın katılımıyla çözülüfRefah Partisi Genel Başkan Yur-
dımcısı Bahri Zengin. partideki değişimci-
lerin. devlete. kadına ve toplumsal yaşama
bakışlan konusunda verdikleri mücadele
ile ilgili şunlan söyledi:
Türkiye'de yıllardan beri uygulanan to-
taliter. baskıcı, devletçi politikalarla halk
üzerinde gerçekten büyük bir baskı kurul-
muştur. Halka "Siz sorunlara karışmayın,
biz sorunlan çözeriz" denmiştir. Çünkü
yöneticilerin uygulamış olduğu politika-
lar, halkın duygulanyla banşık politikalar
değildir. Haİk bilfiil çözüm üretmeye
ahştınlmadığı için. hiçbir şeye de kanştın-
lmadığı için, sadece 60 milyonun aşın de-
recede üretmiş olduğu sorunlan birkaç in-
san çözmeye kalkmış, tabiatıyla sorunlar
çözülememiştir.
Sorunlann çözûlmesi için, halkın so-
runlann çözümüne çok kapsamlı olarak
katılması ihtiyacı vardır.
Kadınlar bir araya gelmeli
Bu toplumsal banşın sağlanması için
birtakım somut adımlar aülması gereki-
yordu. Benim gözlemlediğim şudur: Laik
kadınlar, çarşaflı veya başörtülü kadınlar
arasında büyük bır çaüşma vardır. Bu bir
vakıadır. Bunu göz ardı etmemiz müm-
kün değildir. Bu çatışmayı kışkırtan yayı-
nlarmaalesef günümüzde kuvvetlidir. Biz
öncelikle kadınlanmızı bu noktada ba-
nştıralım dedik.
Bunun için ilk adımlan 1987 yılında
attık. Amacımız. çarşaflı başı açık ve örtü-
lü kadınlan bir araya getirmekti. Bunlan
çatışmadan, kavga etmeden ortak nokta-
da buluşturmaktı. Bu tezimizi bilfiil ör-
neklerle ispat etmekti. Ancak o günlerde
bu çatışmarun boyutlan o kadar büyüktü
ki 1987 yıllannda üç kesimi, üç ayn kadın
tipini biraraya.getirmek mümkün olmadı.
Bu çabamızı daha sonraki yıllarda \e
seçim dönemlerinde de sürdürdük. Bugün
farklı kadınlan kendi partimizin çatısı
allında buluşturmak konusunda önemli
adımlar attık.
Önce hanımlann banştınlması gere-
kiyordu. Çünkü hanımlar. toplumda çok
büyük bir kesimi oluşturuyorlar. Eğer on-
lar gerçekten banşık olurlarsa bır sonra
gelen nesil de birbiriyle banşık olur.
Son adımı ise 1989"da başlattım. Üçün-
cü bir kesim olan Alevı Müslümanlarla.
Sünni Müslümanlar arasında bir köprü-
nün kurulması. ortak bağlann kurulması-
na uygun olan adımlan altık. Zaten em-
peryalizmin üç ana noktayı deşelediğini,
toplumsal çatışmalan üç ana noktada yo-
ğunlaştırdığını biliyoruz. Bunlardan bir
tanesi tarih boyunca ideolojik çatışmalar,
ikincisi etnik çatışmalar. üçüncüsü mez-
hepsel veya dinsel çatışmalar. Türkiye'de
bu üç zemin üzerinde çatışmalar devam
ediyor. Biz bu üç ana temelde de toplum-
sal çatışmayı önlemeyi amaçladık. Bu üç
noktada arkadaşlanmız çok başanlı oldu-
lar.
Nihayet biz farklı renkleri. farklı değer-
len benimsemiş olsak bile aynı toplumda
yaşıyoruz, aynı toplumun rahatsızlıklannı
yaşıyoruz. Ortak rahatsızlıklannı paylaşı-
yoruz. Fanatikler, tutucular. bağnazlar
her toplumda var. Her ideolojinin tutucu-
lan vardır. Her fikrin. her mezhebin. her
dinin tutuculan vardır. Tabii bizim top-
lumumuzda da var. Ama bu sadece RP'ye
has bir durum değildir. Bızim kendi in-
sanımızda var. Ama biz düşündük ki top-
lumsal banşı sağlamak, bütün aydmlann
görevidir.
Değişim içeren afışleri astığımız zaman
tepki almadık değil. aldık. Hatta bu parti
kitle partisi değildir. fıkir partisidir. ideo-
loji partisidir . bunun içinden çıkılmaz di-
yenler de oldu Ben bunlarla sapma
yaptığım kanaatinde değilim. Tam tersine
savunduğumuz değerleri. bugün uygula-
Galeri • Atölye
NELLIResim Sergisi
20 Nısan-7 Mayıs 1994
^CÖZLEM
SANAT GALERİSİ
AlıytSok PolarAp ^»6 Tcşvikıye
Te 0-212 240 4144.247 30 82
HOBİ
sanat ^alerisi
.NASIP
IYEM'inEü Yıllık Sanat Çabası
20"*san 1994- 20 Mayıs 1994
alttMoftı Cad. P»saj 73-Ntşanuşr
TeHO-212) 225 2337
ARESS A M A T , E V
TÜRKAN SILAY
RADOR
Resim Sergtsi
21 Nisan-11 Moyıs
kjnp Sok No U Fenabange
Td |0-216) Jd5 11 62
Bahri Zengin Kimdir?
1942 Kiliş doğumlu. Makinemühendisi. istanbul
Teknik Üniversitesi'nde Necmettin Erbakan'ın
öğrencisioldu. 1968yılında TurgutÖzai
döneminde Devlet Planlama Teşkilatı nda uzman
yardımcısı olarak göreve başladı. MSP-CHP
koalisyonu sırasında Sanuyi Bakanlığı 'nda
çalıştı. Daha sonra Makine Kitnva
Endüstrisi'nde GenelMüdür Yardımcılığı ve
Genel Müdürlükgörevlehnde bulundu. Almanva
ve Hollanda 'da uzmaıılık eğitiıni gördü. Zengin,
RP kurulduktan sonra bu partinin Genel Başkan
Yardımcılığı 'nı, İstanbul II Başkanlığı 'nı verine
getirdi. 1989yılında RP'nin Anakent Belediyesi
başkan adayı oldu. Halen bupartinin Genel
Başkan Yardımcısı.
maya koyduğum kanaatindeyim.
Eğer bizim bu başlatmış olduğumuz ha-
reket toplum tarafından iyi • anlaşılırsa.
hangi partıden olursa olsun iyi anlaşılırsa.
banş mesajı iyi anlaşılırsa. zannediyorum
ki insan yapısına uygun olan da budur, so-
runlar daha kolay çözülür. Türkiyeli her
insan, bu çatışmadan rahatsızdır.
Çok hukuklu toplum
Değişim fikirlerimi içeren bir anayasa
taslağını kendim kaleme aldım. Sonra da
Sayın Ali Bulaç başta olmak üzere birçok
arkadaşla bu meseleleri görüştüm.
Bu anayasada, dayatmanın olmadığı
bir toplum modeli. bir siyasi model öngö-
rülmüştür. Devietin hukuk üretme ve da-
yatma organı olmaktan çıkanldığı yeni
bır siyasi yapılanma gündeme gelmiştir.
Ve ana hatlanyla şu fikirlerden yola
çıkılmıştır: Bir insanın bizim anlayışımıza
göre dört alanı vardır. Bir tanesi düşünce
veinançdünyası.
Dışandan gelen baskılar insanın ıçdün-
yasını köreltmiştir, ama ortadan kaldıra-
mamıştır. İkincisi ahlak alanıdır. Üçüncü-
sü çevreyle ilgilidır. İnsanın mabutu
vardır. kutsal saydığı şey vardır. Klasik
anlamda ibadettir.
Ben insan özgürlüğünden. insanın bu
dört alanda özgür olmasını anlıyorum.
Batı'nın tıkandığı nokta budur. Batı bir
anlamda dayaımacı tutumdan öne geçe-
memiştir.
Biz dayatmanın olmadığı bir model tes-
pit ettik ve bu temele. tam insan haklanna
ve tam insan özgürlüğüne dayalı anayasa
modeli hazırladık. İnsanlar kendi düşün-
celerinde serbest olduğu gibi. hukuklannı
da kendileri seçmelıdir. Böylece kimse
kimseye bir ideoloji dayatmasın. fıkir da-
vatmasın, hukuk davatmasın.
genel seçim havasında geçti. Se-
çim kampanyalannın ilk günle-
rinde yapılan kamnoyu anket-
leri, RP'nin umulanın çok üs-
tünde oy alacağını gösteriyor-
du. Örneğin İstanbul'da RP'-
nin seçim kazanması ihtimalin-
den bile söz ediliyordu.
Ancak ilk günlerin havası
sonraki günlerde duruldu. Bed-
rettin Dalan'ın. ardından Kesi-
ci ve Livaneli'nin aday olmasıy-
la kamuoyu yoklamalannın
havası değişti. İstanbul RP
Anakent adayı Tayyip Erdo-
ğan, bir anda 4. sırada görün-
meye başladı. İstanbullu rahat-
lamıştı. Zaten Ankara'da da
SHP önde görünüyordu. O za-
man kaygılanacak bir durum
yoktu.
Ama bu sessizlik ortamında
RP'liler alttan alta çalışmalan-
nı yürütüyorlardı.Özellikle ge-
cekondularda, diğer partilerin
dikkatini çekmeyen bir yoğun
etkinlikler yapılıyor. şehrin
kentli havasına alışmayan taş-
ralılar, dini bir sığınak olarak
görüyorlar. yönlenni RP'ye dö-
nüyorlardı. RP, taşrahnın kim-
lik bunahmını bu propaganda
kampanyası sırasında çok iyi
kullandı.
Kürt seçmen desteği
DEP'in seçimlerden çekil-
mek zorunda bırakılması da
RP'nin şansını artırdı. Büyük
şehirlerdeki kürt seçmen tepki
eğilimi içine girdi. Kürt seç-
menlerin yalnız Güneydoğu'da
değil, büyük şehirlerdeki oylan
da büyük ölçüde RP'ye yönel-
di. Sonunda seçimler yapıldı ve
sandıklar açıldı. Kamuoyu
yoklamalanna inananlan ha-
yal kınklığına uğratan bir tablo
ortaya çıkmıştı. Iki büyük ken-
tin yönetimi RP'nin eline geç-
miştı. RP'nin ülkeçapındaki oy
oranı da yüzde 20'ye da-
yanmıştı.
Güneydoğu'da son yıllarda
sola kayan oylar yeniden RP'ye
döndü. Kürtlerin yaşadığı böl-
gelerdeki tüm belediyeleri nere-
deyse RP kazandı. Bazı ilçeler-
de de MHP yönetime geldi.
Bu bölgelerin dınci ve şoven
partilerin eline gecmesinin so-
nuçlan ne olacaktı? Bu bölge-
deki şiddet yüklü siyasi ortam.
İslamcı güçler tarafından nasıl
yönlendirilecekti? İslama radi-
kal güçler RP'nin yükselişinden
kuvvet alarak daha ıleri eylem-
lere girişebilirler miydi? Gece-
kondularda ekonomik kriz ne-
deniyle hayatı daha da zorlaşan
ve İslama retoriğin peşine takı-
lan kitleler şiddet yanlısı dinci
gruplann etki alanına girebilir
miydi?
Endişe başlıyor
Diğer partileri bır düşüncedir
aldı. Tabii daha da önemlisi,
RPnin kazandığı illerdeki
yurttaşlannın ruh haliydi. Bun-
dan sonra ne olacaktı? Tama-
men farklı bir yaşam biçimini
savunan parti nasıl bir yol izle-
yeçekti?
Önce. RP'nin neden kazan-
dığı sorusu gündeme geldi? Ne
olmuştu da RP bu kadar oyu
alabilmişti? Hangi siyasi ve
ekonomik etkenler bunda rol
oynamıştı? Ekonomik kriz bu
yolla giderse RP daha da güçle-
nir miydi? RP. kendi yaşam fel-
sefesini bütün topluma dayat-
maya kalkacak mıydı? Buna
gücü var mıydı? Yetkisi var
mıydı?
Ardından Bosna mitingleri
geldi. Mitinglerdeki hava kor-
ku vericiydi. Ülke içi gerilimi
arttırmaya niyetli ve saldırgan
görünüşİü radikal kitleler bir
şeylerin habercisi miydi?
Tam bu sorular gündemde
iken bu kez de Erbakan'ın, bu
gösterileri destekleyen açıkla-
malan havayı iyice gerginleştir-
di. Erbakan'ın "Kanla geliriz"
açıklaması. endişelen iyıce art-
tırdı. Bunu. Tayyip Erdoğan'ın
"fatihalı"açıhş toplantılan izle-
di. Beyoğlu ne olacaktı? Bu
önemli kültür ve eğlence mer-
kezindeki yaşama müdahale
edilecek miydi?
Daha da önemlisi. bundan
sonra nelcr olacaktı? Türkiye
nereye gidiyordu, RP nereye gi-
diyordu?
Dizimizin sonunda bu soru-
lara cevaparadık.
varın: RP nasıl
kazandı ve
nereye gldlyor?
293 8978(3 hat)
ERGIN
ATLEHAN
"İKONOKLAZM"
SERGİ
21 Nisan - 6 Mayıs
TAKSİM SANAT GAlfRİSİ
GENÇ TÜRK-AZERİ SANATÇILAR
YARIŞMA SERGİSİ
22 Nisan-9 Mayıs 1994
"Hergün saat 14.30-18.00 arası"
BP Türkiye Yeni Merkez Binası
Fahrettin Kerim Gökay Caddesi
No. 62, A-C Blok
Altunizade, K. Çamlıca, Üsküdar
Tel: 0-216 326 76 00
I MAÇKA SANAT GALERİS
FRANÇOIS
MORELLET
19 Nisan -28 Mayıs 1994
Eytam Cad. No 31 'A Maçka /IST
Tel- (0-212) 240 80 23
Galeri
Atölye
ilanlarınız için:
293 89 78
(3 hat)
TEŞEKKÜR
Eşim ŞUKRAN KURTARAN'm ameliyatını başan ile
gerçekleştiren SSK Bakırköy Doğumevi Onkoloji Servisi
doktorlanndan.
Doç. Op. Dr.
AHMET GÜLKILIK
Jin. Op. Dr. MEHMET SALİH ARDA
As. Dr. ÜMMÜHAN SELİM
Uz. Dr. GÜLER AYDOĞAN
aynca ameliyatta emeği geçen hemşire ve personele
teşekkür ederim.
Eşi: NECATİ KURTARAN
POIMKA VE ÖTESI
MEHMED KEMAL
Al, Istanhul'u Gülzar Yap...
Istanbul'un bildim bileli bitmez, tükenmez bir su derdi
vardır. Sular yaz kış bir akar, bir kesilir. Eskiden su der-
dine, Terkos'un, kışları dolması yeterliydi. Şimdi Terkos
büyüklüğünde irili ufaklı kaç baraj var, yetmiyor. Eğer
kışın yağmurlar, karlar yağmamışsa korku da başlıyor.
istanbul Belediyesi su işini İSKİ'ye bağlamıştır. Ama
bağlamak yetiyor mu? Yetmeyeceği yılların deneyimin-
den bellidir. Bir de son günlerde ISKİ mahkemelik ol-
muştur. Kaç yerde davası vardır. Bu mahkemelerin, bu
davaların içine bir de "aşk masalı" karışmıştır. Bir Fer-
hat'ı varsa, birkaç tane de Şirin'i vardır.
"Şuh Şirin'leryüzünden dağ delen Ferhat'lar" çıkmış-
tır, toplamı milyarlara varan nafakalar ödenmiştir.
İstanbul'un şeriatçı, genç Belediye Başkanı Recep
Tayyip Erdoğan (adını üçlü mü söyleyeceğiz, ikili mi, ile-
ride alışacağız), ufukta beliren susuzluğu görmektedir.
Kerbela'dan çok canlar yakan bu susuzluk kendisine
anımsatılınca, yağmur bombasından bir sonuç çıkmadı-
ğını, bombayerine "yağmur duas/"naçıkılacağını, tarih
boyunca "yağmur dua/an "ndan olumlusonuçlar çıktığı-
nı söylemiştir. Bunu söylemiştir ama İSKİ'nin başına
suları arıtma, akıtma, damıtma, çevre teknolojisinde uz-
man birini getirmiştir. Elbette sorunlan bilimsel olarak
ele alırlar, ardından da dua ile pekiştirirler.
Çağımızda dua ile yağmur beklemek biraz da şaka
oluyor. Bilim adamları herhaldeciddiyealmıyorlardır. O
günlerde hastanelerin birinde "yağmur duası"r» konu-
şuyorduk. Kürsü başkanı akıl doktoru bir dostum şöyle
dedi:
"Eğer dua ile yağmur yağdırılacağını bizim hastane-
de söyleseler, aklından zoru var mı, yok mu diye kuşku-
ya düşmeden hemen yatınnz."
Gülüştük.
Bilim adamları olaylara duasal değil, bilimsel bakı-
yorlar. Eskiler, böylesi saçma sapan inançlara, "Olma-
yacak duaya amin" derlerdi. Eğer işleri dua ile yürüt-
mek kolay olsa ne dualar okurduk. Aziz dostum, AH Ulvl,
üşenmeden bu duaları karesinde sıralamış, ondan kop-
ya ediyorum.
"Su sorununu çözümlemek için yağmur duasına çıka-
cağız. Bunun gibi kent içi karayolu sorununu çözümle-
mek için trafik duasını, gecekondu için sosyal tesis
duasını, hızlı tramvay ve metro duasını, sahil düzenle-
me ve Marmara 'yı temizleme duasını, şehri ağaçlandır-
ma ve Istanbul'u güzel'eştirme duasını, bütün bunlan
gerçekleştirmek için de nakit bolluğu duasını gündeme
almayı düşünüyoruz."
Eskiler dökme suyla değirmenin dönmeyeceğini an-
latmak için, "Herkesin bir derdi var I Asiyâbınki âb" der-
lerdi. Bu Istanbul'un birçok derdi arasında başlıca bir
tanesi var ki, oda paradır. Yerel seçimler öncesi adaylar
arasında geçen tartışmalarda Istanbul'un ne kadar çok
derdi bulunduğu birer birer ortaya döküldü. Bunları dirv
ler ve öğrenirken hepimiz birer belediyeci, belediye
uzmanı kesildik. Metro, tünel, yeraltı tüpü, tramvay, hızlı
tramvay, buna ek bir Boğaz köprüsü daha... Toplu taşı-
macılık, çöp, gecekondu... Bunlann dua ile olamayaca-
ğinı, gece uyuyup, gündüz uyanan belediye başkanı bi-
lir. Lütfü Kırdar, Fahrettin Kerim Gökay, Haşim İşcan,
küçük küçük işler kotardıkları için göze girdiler. Genç
Başkan siz gözden çıkmamaya bakın! Hele dua, mua di-
yerek, Dalan örneği ortada, bir gözden düşerseniz tak-
ma göz gibi bir daha yerine oturtamazlar.
istanbul'u yönetmek Fatih'ten beri çok zordu. Genç
Fatih de şaşınnca hocası Aksemsettin e danışmış.
BULMACA
1
SOLDAN SAĞA:
1/ Biçimi ve kesimi erkek
gömleğinden esinlenile-
rek yapılmış kadın göm- 2
leği. 2/ Bilgiçlik taslayan „
kimse... Eski Türkler'de
ölüler için yapılan tören.
3/ Kimi ağaçlardan çizi-
lerek elde edilen ve boya
sanayisinde kullanılan
kokulu bir reçine. 4/ Bir
elçiliğe bağlı uzman. 5/
Yabancı... Belirti... Mey-
ve, sebze gibi şeylerin sı-
kılmasıyla elde edilen sı-
vı. 6/ Doğu Anadolu'da bir
mak... Yükselme, yücelme.
1 2 3 4
ır-
7/
Görülen bir şeyi ya da benzerini
edinme isteği: gıpta... Mikroskop
camı. 8/ Balıkesir yöresine özgü
zeybek türü bir halk oyunu... Bir
soru eki. 9/ Osmanlı toprak düze-
ninde yıllık geliri yüz bin akçeden
fazla olan dirlik... Hasan Hüseyin'-
in bir şiir kitabı.
YLKARIDAN AŞAĞIYA
1/ Rize yöresinde dokunan ve ge-
nellikle çay yapraklannı kurutmada yaygj olarak kullanılan bir
tür kaba kumaş. 2/ Dâhi... Kapı. pencere ya da kapak kenarla-
nna açılan dik açılı girinti. 3/Güney Amerika'nın çöl bölgele-
nnde yaşayan ve Patagonya tavşanı da denilen kemirici ha>-
van... Mey\e ve sebzelerin suyunu ya da yağmı sıkarak çıkar-
maya yarayan aygıt. 4/ Mesaj... Hayvanlara vurulan damga. 5/
Adı hemen akla gelmeyen ufak ve değersiz şeyler için kullanılan
sözcük. 6/ Hayat arka'daşı... Eğirmen. 7/ Giresun'un bir ilçesi.
8/ Hicap... Cnsüzle biten bir sözcüğün ünlüyle başlayan sözcü-
ğe bağlanarak okunması. 9/ Arka, sırt... Hatay ilinde bir göl ve
ova.
tLAN
İSTANBUL 9. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
DosyaNo: 1994 3010
Borçlu: Sancak Özder. Karanfıl Sokak No. 6 Pendik.
(Necla Özder vekili A\. Necati Yılmaz tarafından aleyhinize (1.
500.000.000) TL alacağın ve icra masraflannın tahsili için icra takibi
yapılmış. yukandakı adresinize gönderilen 49 ömek ödeme emrini
havi tebligat geri gelmiştir. Yaptınlan zabıta tahkikatı da semeresiz
kalmışür.
Bu kerre ödeme emrinin kanuni sürelere 15 gün ilavesiyle ilanen
tebliğine karar verilmiştir.
İş bu ödeme emrinin gazetede neşrinden itibaren 22 gûn içinde bor-
cu ve takip masraflannı ödemeniz (teminaü yatırmanız), borcun
tamamına veya bir kısmına veya alacaklının takibat icrası hakkında
bir itirazınız varsa. senet altındaki imza size ait değilse, yine bu 22 gün
içinde aynca ve açıkça bildirmeniz, aksi halde icra takibinde bu sene-
din sizden sadır oİmuş sayılacağı. imzayn reddettiğiniz takdirde merci
önünde yapılacak duruşmada hazır bulunmanız, buna uymazsanız
vaki itirazınızın muvakkaten kaldınlacağı, senet veya borca itiraanı-
zı yazılı veya sözlü olarak icra daıresine 22 gün içinde bildirmediğiniz
lakdirde aynı müddet içinde 74. madde gereğmce mal beyanında bu-
lunmanız. aksi halde hapisle tazyik olunacağınız, hiç mal beyanında
bulunmaz veya hakikate aykın beyanda bulunursanız hapisle ceza-
landınlacağınız, borç ödenmez veya itıraz edilmezse cebri icraya de-
vam edileceği, takibe itiraz ettiğiniz takdirde iürazla birlikte tebliğ
giderlerini ödemeniz, aksi halde itiraz etmemiş sayüacağınız, 49 ör-
nek ödeme emrinin tebliği yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olu-
nur. 19 Nisan 1994 Basm:4545
SATILIKDAİRE
Aabadem'de sahibinden satılık 70 m2
, kaloriferli.
Tel: 359 69 85