Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17NİSAN1994PA2AR
HABERLER
Koalisyon
tartismalan
• ANKARA (UBA) - Doğru
Yol Partisi'nin "Koalisyon
bozuldu. bozulacak"'
söylentHerini sona erdirmek
istediğini belirten DYP
Genel Sekreteri Hasan
Peker. hükümetin uyumlu
bir çalışma içinde olduğunu
söyledi. "Hiçkimsebu
hükümet bozulacak diye
beklemesin" diyen Hasan
Peker. Başbakan Tansu
ÇillerveMHPGenel
Başkanı Alpaslan Türkeş'in
Amerika Birleşik
Devletleri'ne beraber
gitmelerini de şöyle
değerlendirdi: "Bunun
altında bir şeyler aranmasın.
Bu birseyahattir. Bugüne
kadar, bir başbakana, başka
bir parti liderinin eşlik etmesi
görülmemiştir. Bu doğrudur,
ancak bizdeğişimciyiz. Bu
değişimin sonunda
gerçekleşen bir olaydır.
Atatûpk büstûne
saldınya tepki
• ANKARA (AA)- Elazığ
Fırat Üniversitesi Senatosu,
milli birlik ve beraberlik
içinde olmamızı gerektiren en
önemli tehlikenin
"demokrasi ve Atatürk
düşmanlığının vasıta olarak
kullanılarak milletin
kamplara bölünmesine
yönelık çabalar" olduğunu
bildırdi. üniversite senatosu,
bir duyuru yayımlayarak
kampus içinde bulunan
Atatürk büstüne karşı
gerçekleştirilen saldınyı, sert
birdillekınadı. RektörProf.
Dr. Eyüp G. Işbir tarafından
açıklanan duyuruda, son
günlerdeTürk
demokrasisine. Türkiye
Cumhuriyeti'ne ve kuracusu
Atatürk'e karşı menfur
saldınlann artmasının büyük
üzüntü ve kaygıyla izlendiği
belirtildi.
Sağlar:'Devleti
soyansanatçı
yok'
• ANKARA (ANKA)-
Kültür Bakanı Fikri Sağlar
gerek tiyatro gerek opera ve
bale sanatçılannın görev
yapmadıklan halde para
aldıklanna ilişkin iddialan
yalanladı ve "Devleti soyan
sanatçı yok" dedi. RP
Erzurum Milletvekili Lütfı
Esengün'ün tstanbul Devlet
Tiyatrosu ve Balesi'nde bazı
sanatçılann görev
yapmadıklan halde para
aldıklanna ilişkin soru
önergesini yanıtlayan Fikri
Sağlar, bu tür iddialann
doğru olmadığını söyledi.
Sağlar. İstanbul Devlet
Tiyatrosu'nda 195sanatçmın
bulunduğunu belirterek
1993-94 repertuvanndaki 10
o> undan 7"sinin ilan
edıldiğini ve bunlardan 95
oyuncunun görev aldığını
bildirdi. Sağlar. 3 oyunun
daha açıklanmasıyla görev
yapmayan sanatçı
kalmayacağını kaydetti.
Alınak'tan çagrı
• ANKARA (ANKA)-
Ankara Merkez Kapalı
Cezaevi'nde bulunan Şırnak
Bağımsız Milletvekili
Mahmut Alınak bir çağn
yaparak halkı dini ve etnik
kökenini kullanarak bölmek
isteyenler bulunduğunu.
buna karşı çok dikkatli
olunması gerektiğini bildirdi.
Mahmut Alınak, yaptığı
açıklamada, çok karanlık ve
tehlikeli provokasyonlarla
karşı karşıya olunduğunu,
buna karşı dini ve etnik
yapısı ne olursa olsun
herkesin gönül birliği içinde
olması gerektiğini söyledi.
Alınak, "Bizi birbirimize
düşürmeye ve sonrasında
daha da kanh bir yönetim
kurulmaya çalışılmaktadır"
dedi. Tüm emekçilerin birlik
olması gerektiğini ifade eden
Alınak, iktidardan
muhalefete halkın
sözcülüğüne soyunanlann
emekçi ve sorunlanyla hiçbir
ilgisi olmadığını söyledi.
Alınak, oyunlara
gelinmemesini veçok
dikkatli olunmasını da istedi.
Demtpci: Çlftçi
zorda
• ANKARA (AA)-RP
Genel Başkan Yardımcısı
Musa Demirci, zirai
girdilerin çiftçinin tahammül
edemeyeceği düzeye
yükseldiğini öne sürerek
gübre ve akaryakıtta
çiftçilere sübvansiyon
uygulanmasını istedi. Musa
Demirci. düzenlediği basın
toplantısında izlenen
politikalar nedeniyle
Türkiye'nin gıda maddeşi
ithal eder duruma geldiğini,
bunun önlenmesinin ancak
zirai üretimin arttınlmasıyla
mümkün olabileceğini
söyledi. Demirci," Çiftçiler
mesleklerini terk eder hale
geldi" diye konuştu.
Izzet Çetin, solun aydınlar ve işçi sınıfı ile birliğe gitmek zorunda olduğunu söyledi:
Tavanakarşıyeııi bir olıışum
rürk Harb-İş Sendikası
Genel Başkanı,
"Tavanda birleşme
olmayacaksa tavandaki
aşılmalı. işçi sınıfı ve diğer emek
cephesini oluşturan kesimler
laik cumhuriyeti yaşatabilecek,
demokrasiyi geliştirebilecek
yeni bir sosyal oluşuma doğru
yol almak zorundalar" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-
Türk Harb-lş Sendikası Genel Başkanı
İzzet Çetin. sol partilerin tavanında bir-
leşme olmayacaksa. tavandakılerin aşı-
larak. işçi sınıfı ve diğer emek cephesini
oluşturan kesimlerin. laik cumhuriyeti
yaşatabilecek. demokrasiyi geliştirebile-
cek yeni bir sosyal oluşuma doğru yol
alma zorunluluğu üzerinde durdu.
12 Eylül ile bırlikte aydınlann. sendi-
kacılann, bilim adamlannın, polıtıkacı-
lann ezildiğini ve bastınldığını anımsa-
tan Çetin, Sovyetler Birliği'nin dağılma
sürecıne girmesi ile bırlikte Türkiye'dekı
solda bir suçluluk duygusunun egemen
olduğunu ifade etti. Çetin, solun dünya-
yı yorumlayamadığını ve dolayısıyla
dağılma sürecine girdiğini aktardı ve
şöyle konuştu:
"Her şeyden önce, 12 Eylül döneminde
çıkarılan anavasa >e yasaların getirmiş
olduğu hukuksal düzen içerisinde, bırakı-
nız sosyalist, işçi sınıfına davalı bir parti-
yi, gerçek anlamda bir sosyal demokrat
partinin bile kurulmasına izin vermeye-
cek şekilde sivaset yasaklan genişletildi.
Bilim adamına, sendikacılara, emek cep-
hesine, \ani toplumun aktif kesimlerine
siyaset yasaklamnca, ister istemez parla-
mentonun. seçilen milletvekillerinin de
kalitesi düştü.
Bu süreç içinde, sosyal demokrat ya da
sol partiler 12 Eylül döneminden kalan
antidemokratik yasalan değiştirme vaa-
diyle yola çıktıklannı unuttular. Sol, son
yerel seçimlerde, kendilerine güvenme
yerine, isimlerine, ideolojilerine, düşünce-
lerine güvenme yerine, cazibeli isimlerin
arkasına saklanarak politika yapmayı
tercih eder oldular. Yani sosyal demokrat
partiler, esas dayanması gereken emek
dünyasına da\ anma yerine, diğer merkez
sağdaki partiler gibi sermaye kesimine
yaslanmayı tercih eder oİdular. Do-
İajısıyla SHP'nin DYPden, CHPnin
ANAP'tan farkı kalmadı. Böyle olunca
kitleler ister istemez sosyal demokrat
partileri tercih etme gibi bir yükümlülük
görmediler kendilerini."
Bir sosyal demokrat partinin gençlik-
siz. işçisiz. köylüsüz, memursuz, esnaf-
sız düşünülemeyeceğini kaydeden Çe-
tin. "Gençliğe dayanmadıklarını, sandı-
ğa sahip çıkamayarak ortava koydu sos-
yal demokrat partiler. Sandıklarda kay-
bettiler seçimleri" dedi.
Çetin. herkesin son 15 yılda
solun geldiği noktada pay sahi-
bi olduğunu savundu ve şunlan
söyledi: "12 Eylül'e karşı diren-
meyen işçi sınıfının da, 12 Eylül
cuntacılanna karşı mücadeleyi
tercih eden siyasal liderlerine sa-
hip çıkamayan sosyal demok-
ratlann da, sen-ben kavgasına
düşmüş siyasal parti liderlerinin
de, herkesin takkesini önüne ko-
yup düşünmesinin zamanı geldi,
geçti. Hiç kimsenin şahsi kapri-
si, ihtirası, çok bilmişliği: Türki-
ye'deki solun önünde engel ola-
maz. Sosyal demokrat partiler
böyle devam ettikleri takdirde,
bunlar bir kenara bırakılarak
Türkiye'deki sol kesim, yeni
arayışlar, yeni oluşumlar için avdınlaria.
işçi sınıfı ile birliğe girmek zorunda. SHP
ve CHP'nin içinde bulunduğu tüm
dağınıklığa, rutarsrzlığa rağmen; geçmiş-
te birtakun sosyal demokratlann kuş-
kuyla baktıklan Sayın Ecevit'in tutarlı
bir politika y a da tek başına ileri sürdüğü
fikirierde ısrariı, kararlı olması somıcun-
da, hemen hemen bugün hepsinin önüne
geçmiş olması da, sol için bir şans olarak
gözüküyor. Bence, eğer tavanda bir bir-
leşme olmayacaksa, tavandaki aşılmalı.
İşçi sınıfı ve diğer emek cephesini oluştu-
ran kesimler; laik cumhuriyeti yaşatabil-
mek, demokrasiyi, insan haklannı gelişti-
rebilecek yeni bir sosyal oluşuma doğru
yol almak zorundalar."
Türk İdareciler Derneği Başkanı Bor, Ecevit'in liderliğinin sol güçleri toplayacağını söyledi:
Soldabirliğinadresi CHP olmah
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Türk İdareciler Derneği
Genel Başkanı \e eski CHP
milletvekiii Yılmaz Cemal Bor.
CHP'nin. solda birliğin adresi
olması gerektiğini beliıterek.
"Sayın Bülent Ecevit'in liderli-
ğinde oluşacak bir sol partinin,
tüm sağlıklı sol güçleri toparla-
yacağına, ilk genel seçimlerde
iktidara yürüyeceğine inancım
tamdır" dedi.
Türkıve'nın toplumsal den-
geleri ve iç dinamiklerinin çok
hızlı ve sağlıksız kentleşme ile
temelinden sarsıldığını. gece-
kondularda. ne köylülüğünü
atabilmiş ne de kentli olabilmış
insanlann veterince sahiplenil-
mediği görüşünü >ineleyen
Bor, RP'nin camileri kullana-
rak, bu insanlann dinci kesi-
S
olun iktidar olması için DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit
liderliğinde birleşmesi gerektiğini söyleyen Yılmaz Cemal Bor, bu
birliğin ülkenin geleceğini de belirleyeceğini ileri sürdü
minden destek görürken DSP'-
nin ise. dini siyasete alet etme-
ycn gerçek Müslüman kesimi
vanına almayı başardığını dile
gctırdı. Bor. şu görüşlere yer
verdi:
"Bundan sonra siyasette belir-
leyici olan ve ekonomik yapısı
itibariyle sol bir partide yer al-
ması gereken bu kesimin deste-
ğini kazanabilmek için. birleşik
giiçlü bir sol partinin. akılcı, tu-
tarlı ve üretken politikalarla bu
insanlara yaklaşmalan vesorun-
larına çözüm aramaları gerekir.
1950'den bu vana sol partile-
rin kısa ömürlü koaüsyon dö-
nemleri bir tarafa bırakılacak
olursa, 44 yıldır ülkeyi yöneten
sağ iktidarlar, ülkeyi altından
kalkılamayacak dış ve iç borca
sokmakla kalmamış, Türk hal-
kını devamlı tüketime pompala-
mış, üretmeden tüketme>i,
emeksiz kazancı, köşe dönmeci-
liği topluma hakim anlayış ola-
rak yerleştirmiştir. Böyle bir or-
tamda halkın güvenini kazanmış
ciddi bir sol parti iktidarı,
inandırıcı olabilir ve Türk hal-
kından ülkemizin ekonomik ba-
ğımsıziığı için bir defa> a mahsus
olmak üzere, herkesin ekonomik
gücü ölçüsünde devlete destek
olmasını istevebilir \e ülkeyi
düzlüğe çıkartabilir."
12 Eylül askeri yönetiminin
din derslerini mecburi hale ge-
tiımesinin. imam hatip mezun-
lanna üniversitelerin kapısını
açması sonucu. cğitim ve öğre-
tim birliğinin bozulduğunu
kaydeden Bor. şeirat devleti öz-
lemlerini kendi yanlannda yer
alan gazete \ e dergilerle her gün
dile getiren siyasal partileri
frenlemenin tek çözüm yolu-
nun soldaki partilerin birlikteli-
ği olduğunu söyledi. Bor, şöyle
konuştu:
"Sonuç olarak DSP, CHP'-
nin çattsı altında yer almalı ve
solda birleşme CHP'de olmalı-
dır. CHP'nin liderliğini; bilgisi,
İster almadan önce
ister aldıktan sonra
Ürünlerimiz, modellerimiz ve
ödeme koşullarıyla ilgili
sormak istediğiniz her şey için.
VESTEL TUKETICI DANIŞMA MERKEZI
0800 211 4<T76^ 77
0800 211 40 87
T Ü R K İ Y E ' N İ N H E R Y E R I N D E N
Ü C R E T S I Z A R A Y A B İ L İ R S İ N İ Z .
VESTEL
dürüstlüğü, siyasal birikimi,
uluslararası ünü, halk katındaki
yeri ve CHP'nin 12 Eylül ihtila-
İinden önceki son genel başkanı
sıfatıyla Sayın Bülent Ecevit üst-
lenmelidir. Sayın Bülent Ecevit'-
in genel başkanlığı kabul etmesi
halinde özveriye hazır olduğunu
sandığım CHP Genel Başkanı,
değerli siyaset adamı Sayın De-
niz Baykal'ı, birleşmeye gönül-
den verdiği destekten dolayı yü-
rekten kutluyorum. Türkiye'de
siyasetçi kolayca yetişmiyor.
Tepeden inme devletin başına
oturan siyasetçilerin ülkeyi ne
duruma getirdikleri ortada.
Sayın Bülent Ecevit'in liderli-
ğinde oluşacak bir sol partinin,
tüm sağlıklı sol güçleri toparla-
yacağına, ilk genel seçimlerde
iktidara yürüyeceğine inancım
tamdır. Bu birleşme, cumhuriyet
rejiminin ve demokrasinin gele-
ceğini belirleyecektir. Bu; hem
Türk halkı hem sol partiler hem
de Sayın Bülent Ecevit için tarihi
fırsattır."
Yetkln:
Birliğin
alternatifi
ışbırlıgı
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Türkiye Ziraatçılar Der-
neği Genel Başkanı fbrahim
Yetkin, sosyal demokrat parti-
ler arasında sürdürülen görüş-
melerden bir birliğin çıkması-
nın çok zor olduğu kanısını ileri
sürerek kısa vade için sol güçle-
rin sıkı bir işbirliği içine girmesi-
ni öncrdi.
Birlik söylemine en yatkın
parti olarak göriinen SHP'nin
aslında yakın dönemdeki uygu-
lamalanyla sol parti kimliğini
yitirdiğini aktaran Yetkin. bu-
nun sonucu olarak da gelenek-
scl oylannı hızla yitirdiğini sa-
vundu.
Yetkin. bu durumda. başı-
ndan beri SHP ile birleşme fik-
rinc karşı son dcrcce katı bir tu-
tum takınmış olan DSP lideri
Ecevit'in. tavnnı daha da sert-
lcştirmcsinin bcklendiğine işa-
rct ctti. Yetkin. şöyle dedi:
"Sayın Ecevit, kendi partisin-
de, tam bir kişisel yönetim tarzı
tutturmuştur ve tabandan gele-
cek herhangi bir zoriama söz ko-
nusu değildir. CHP ise, taşıdığı
tarihsel etikete karşın, SHP'den
ayrılmış bir partidir ve ayrılan-
ların yeniden birleşmeleri kolay
olmaz."
Kısa vade için sıkı bir işbirliği
programı gerçekleşmesini iste-
yen Yetkin, bu işbirliğinin. yal-
nız bu üç partiyi değil, diğer sol
güçleri ve kitle örgütlerini de
kapsaması gerektiğine dikkat
çekti. Yetkin, şunlan söyledi:
"Türkiye'de, sağın bir kesimi,
aslında uzun süredir bu tür bir iş-
birliğini gerçekleştiriyor. Sağın
içgüdüsel bir şekilde gerçekleş-
tirdiği bu olayı, çok daha rasyo-
nel davranma iddiasında olan so-
lun gerçekleştirememesi acıdır.
Böyle bir işbirliği sürecinin sol
arasmdaki ortak noktalan ön
plana çıkaracağı, yapılmakta
olan bazı hatalan örilevecek bir
tür denetim sağlayacağı ve za-
manla önyargıları ortadan kal-
dıracağı kantsındaytm."
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Yapılacak Şey Çok, Ama
Devlet Adamı Var mı?
Olayı, Tufan Türenç çok önceleri köşesinde aktarmış-
tı.
Çeyrek yüzyıl kadar önce -artık barışmış olan- İsmet
inönü ile Celal Bayar arasında şu konuşma geçer:
Bayar "Benim kanaatime göre Türkiye için en büyük
tehlike, beynelmilel ihtilalci komünizmdir."
İnönü: "Hayır, hayır... Türkiye için en büyük tehlike
komünizm falan değildir, irticadır. O konuda çok dikkatli
olunması gerekir, Bunu hiç unutmayalım. komünizm
Türkiye'de bir şey yapamaz, ama irtica başımızın her
zaman belasıdır."
Bayar "Ben sizin gibi düşünmüyorum efendim. Bu
kanaatimde ısrar ediyorum."
Ve bu konuşmanın tanığı olup da aktaran kişi, kendi
düşüncesini de şöyle özetler:
"O gün ben de Bayar gibi düşünüyordum ve Inönü'-
nün söylediklerine inanmıyordum. Hatta, 'İnönü de kafa-
sını irticaya takmış' diye değerlendiriyordum. Ama bu
gün, rahmetli Inönü'nün ne kadar haklı olduğunu ne ya-
zık ki anladım."
Bu sözler, yarım yüzyıllık bir siyaset ve devlet adamı-
na, bugün DYP milletvekili olarak Meclis'te bulunan
Sayın Münif İslamoğlu na ait...
•••
Yeşil bayrak çekip, "Laik diktatörlüğü yıkıp şeriatı ge-
tireceğiz!'' diye Taksim'e yürüyenlere karşı polisin
Atatürk Anıtı'nı koruduğu noktaya iki günde gelmedik.
Önce "Siz isterseniz hilafeti bile getirebilirsiniz!" di-
yen Bayar-Menderes çizgisi girdi devreye.
Türkçe ezan kaldırılıp, Arapça ezan yeniden geldi.
Türkçe gitti, Osmanlıca yeniden geldi.. T/can/'lerin Ata-
türk'ün heykellerine saldırmaları dönemi yaşandı.. Dev-
rimler, 'halkın kabul ettikleri ve etmedikleri' olarak ikiye
ayrıldı.
Arkasından Demirel dönemi başladı.
imam-hatip okulları çığ gibi Anadolu'ya yayıldı.. Tari-
katların sırtını sıvazlamak, Said Nursi'nin 'itibarının ia-
desi' için kolları sıvamak 'siyasalkurnazlık'sayıldı.. De-
mirel, "Türkiye laikliği dinsizlik olarak anlamış, yanlış
tatbikatlar yapmıştır" diye ilan etti..
Derken 12 Eylül geldi.
'Türk-lslam Sentezi' resmi ideoloji oldu.. Devlet 'Rabı-
ta' ile işbirliği yapma yoluna girdi.. Zorunlu din dersi'
anayasada yer aldı.. Devrim Tarihi' bile, adı da değişti-
rilerek sağcı ve dinciler tarafından okutulmaya başlan-
dı..
Ve özal dönemi açıldı.
Bu; aynı zamanda imam-hatiplilere üniversite kapıla-
rının da açılmasıydı; Milli (!) Eğitim, içişleri, Sağlık ba-
kanlıkları başta olmak üzere, devlet içinde 'şeriatçı' kad-
roların köşe başlannı ele geçirmesiydi; 1K3'üncü mad-
denin kalkmasıydı; devletin geçmişte 'şapka giymeyen-
leri astığı' iftirasının, bizzat Cumhurbaşkam'nın ağzı-
ndan yapılmasıydı; İkinci Cumhuriyetçiliğin' resmi ide-
oloji olmasıydı...
•••
Bugün adım adım gelinmiş olan nokta, 'Kemalizm'e
karşı politikaların iflasıdır!
Menderesciliğin, Demirelciliğin, Evrenciliğin, özalcı-
lığın iflasıdır.. Kemalizmin haklılığının kanıtıdır..
Bugün Türkiye'de üç endüstri meslek lisesine, iki
imam-hatip lisesi düşüyor. Bir sağlık meslek lisesine 3.5
imam-hatip lisesi düşüyor.
Son yirmi yılda genel liselerde öğrenci sayısı, üç kat
ve teknik liselerde 4.9 kat artarken imam-hatip liselerin-
de 13.4 kat arttı.
Din eğitimi görenlerin sadece yüzde 10'u dinle ilgili
görevler üstleniyorlar. Geri kalanlar, hızla 'laik' devlet
kadrolarına yerleşiyorlar.
Devlet, her yıl daha fazla sayıda genci 'din devletinin
gerekleri'ne göre yetiştiriyor. Her yıl daha fazlasına, laik
devletin iplerini teslim ediyor!..
•••
Henüz iş işten geçmiş değil!
İlk yapılması gereken şey, imam-hatip okullarmın sa-
yısını 'din adamı gereksinmesi' ile sınırlandırmaktır.
Orta kısımlarını tamamen kaldırmaktır. Ve geri kalanla-
rını da 'meslek liseleri'neçevirmektir.
İkinci yapılması gereken şey de devlet örgütünü, adım
adım, 'şer/afç/'işgalinden kurtarmaktır..
Toplumun büyük çoğunluğunu, bir azınlığın 'dikta'-
sına terk etmemek için yapılacak çok şey var, ama bun-
ları yapabilecek çapta devlet adamı var mı?
Asıl sorun bu!..
Kadınlardan imza kampanyası
r
Hürriyet Mahallesi'nde oturan üç partiye mensup kadınlar
CHP ilçe binasuıda toplandı. (Fotoğraf: HÜLYA TOPÇU)
"ToplaııtıJai' fatilıavla
açıhyor; solda birlik şart9
İstanbul Haber Senisi - Ga-
ziosmanpaşa Hürri>et Ma-
hallesi'nde oturan ve kendile-
rini sol görüşlü olarak nitelen-
diren bir gnıp kadın: SHP.
CHP ve DSP'nin solda birleş-
meleri için imza kampanyası
başlattılar. Refah Partisi'nin
yerel seçimlerde aldığı sonuç-
lann ürkütücü olduğunu söy-
leyen kadınlar, sol partilerin
birleşmemeleri halinde önü-
müzdeki seçimlerde oylannı
boş kullanacaklannı açıkladı-
lar.
Hürriyet Mahallesi'nde
oturan DSP, SHP ve CHP
sempatizanı bir grup kadın,
dün Gaziosmanpaşa Cumhu-
riyet Halk Partisi ilçe binasını
ziyaret ederek sol partilerin
birleşmeleri için başlattıklan
imza kampanyasına destek
verilmesini istedi. Yerel seçim-
lerde Refah Partisi'nin fazla
oy almasını sol partilerin bö-'
lünmesine bağlayan kadınlar;
"Türkiye'nin geleceği için sol-
da birleşme şarttır. Bugün
meclLs toplantılan, Istiklal
Marşı yerine Fatiha Suresi
okunarak açıhyor. Bu gidişe
dur demek için SHP. CHP ve
DSP'yi solda birleşmeye çağı-
nyoruz" dediler.
Gaziosmanpaşa CHP İlçe
Başkanı Mehmet Polat. Hür-
riyet Mahallesi'nin başlattığı
imza kampanyasını destekle-
diklerini" vurgulayarak "Sol-
da birleşme olacaksa istifa
etmeye hazırun. Yeter ki bu
partiler birleşsin" dedi. Solda
birleşme olmadığı takdirde
önümüzdeki seçimlerde boş
oy kullanacaklannı söyleyen
kadınlar, imza kampanyalan-
nı tüm yurtta yaygınlaştıra-
caklannı vurguladılar.