Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmeni: Özgen Acar •Genel Yayın
Koordinatörü: Hikmet Çetinkaya • Genel Ya>ın
Danışmanı: Orhan Erinç •Yazıışlen Müdürlen:
tbrahnn Yüdız, Dinç Tayanç (Sorumlu),#Haber
Merkezi Müdürü: Hakan Kara
• Görsel Yönetmen: Ali Acar #Dış Haberler: Er-
gıın Bakı • Ekonomi: Abdurrahman Yıldırım •
Istihbarat: Yalçın Çakır • Yurt Haberleri- Mehmet
Saraç • Makaleler: Sami Karaören • Spor Abdüi-
kadir Yücelman • Düzeltme: Abdullah Yazıcı
Ankara Tem&ilcisı: Mustafa Baltay »Haber Müdürü: Doğan Akm AtatürkBul-
van No:125, Kat: 4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7 Hat), Telex: 42344. Fax:
4195027 •İzmir Temsılcısi: Serdar Kmk, H.Ziya Blv. 1352 S.2,3 Tel:4411220
Telex: 52359, Fax: 4419117 «Adana Temsilcisi: Çetin Yiğeooğlu İnönü Cd. 119 S.
No: 1 Kat: 1, Tel: 3522550-3522601-3522492. Telex: 62155, Fax: 3522570
Müessese Müdürü Erol Erkut •Kcx)rdınatör
Ahmet Koruisan • Muhaset*. Biüenl Yener
• Idare Hüseyin Giirer • Jşletme- önder Çefik
• Bılgı-işlem Naii Inal •Bılgısayar Sıstem:
Mürüvet Çiler • Reklam: Reha Işrtmao
Y»mbyan»Bıgıa:YenıGünHaberAjansı. BasınveYavıncılıkA Ş
TürtocaACad 39 41 Cafcdoğlu 34334 tst. PK 246tstanbulTe! (0 212)5120505(20haOTelev22246, F.u (0 212) 5HH595
16NİSAN1994 İmsak:4.45 Güneş:6.17 Öğle: 13.11 İkindi: 16.52 Akşam: 19.51 Yatsı:21.17
AJıııaııvaistikrarkortambekliyor
Türk-Alman dostluğunu öven Büyükelçi Österhelt, hükümetinin Türkiye'yle ilgili kaygılannı dile getirdi
Sözen'e Park
Oteli betonu
vepildi
• İstanbul Haber Servisi -
Sözen'e Park Oteli"nden
beton parçası hediye edildi.
İstanbul Büyükşehir
Belediyesi eski Başkanı
Sözen'in Tepebaşı'nda açtığı
ve "Poliuka Üretim
Merkezi" adını verdiği
bürosunun açıhşı yapıldı.
Açılış kokteylinde, İstanbul
Büyükşehir Belediyesi
çalışanlan, Park Oteli'nden
söktükleri demir filizleriyle
birlikte gelerek Sözen'e
hediye ettiler. Beton
parçasının üzerindeki
plakette, "Park Oteli Kentsel
Düzenleme Çalışması'ndan
alınan bu beton parçası,
Sayın Sözen'e, İstanbul'un
geleceğini korumak için
gösterdiği duyarlılık ve
kararlılık nedeniyle takdim
edilmiştir" yazıhydı.
Dev tankere
geçiş izni yok
• ÇANAKKALE(AA)-
Dünyanın sayılı büyük
petrol tankerlerinden olan
345 metre boyundaki
"Olimpic Armor" adlı
Y unan tankerinin boş olarak
boğazlardan geçme istemi
sorun yarattı. Denizrilik
M üsteşan Timur Erkman,
tankerin geçişine izin
verilmeyeceğini söyledi.
Yetkililer. Rusya'dan
yükleyeceği 102 bin ton
petrol yükü ile boğazlardan
dönüş yapacak 129 bin 702
grostonluk geminin
boğazlardan geçişi sırasında
olağanüstü önlemlerin
alınması gerektiğini
belirttiler.
GYTE'de
17 yeni bölüm
kuruldu
• KOCAELİ (AA) - Gebze
Yüksek Teknoloji
Enstitüsü'ne (GYTE) bağlı
fakültelere. 17 yeni bölüm ile
bu bölümlen oluşturan
anabilim dallan kuruldu.
GYTE Rektörü Prof. Dr.
Ahmet Ayhan'dan alınan
bilgiye göre. enstitüye bağlı 4
fakülte bünyesinde 17 yeni
bölüm açıldı. Bunlar:
Mühendislik Fakültesi'nde
malzeme bilimi, malzeme
mühendisliği,
biyo-mühendislik. elektronik
rriühendisliği. bilgisayar
mühendisliği, enerji
sıstemleri, mühendislik
bilimleri. çevre mühendisliği,
yer bilimleri; Fen
Fakültesi'nde matematik,
fızik. kimya ve biyoloji;
Mimarlık Fakültesi'nde
mimarhk, endüstri tasanmı.
şehır ve bölge planlaması;
İşletme Fakültesi'nde de
işletme bölümünden
oluşuyor.
Rize-Sochi
feribot seferleri
• RİZE(AA)-Rizeile
Rusya Federasyonu'nun
Sochi kenti arasında feribot
seferlerine başlandı. Rusya
Federasyonu'na ait feribot
ile gerçekleştirilmeye
başlanan ve haftada bir kez
yapılacak seferlerde, kişi
başına 45 dolar ücret
ahnıyor.
Tupizm haftasj
• ANKARA (AA)-
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel, Türkiye'nin, turizm
potansiyelini kalkınma ve
zenginleşme hedefı
doğrultusunda
değerlendirmek gayretinde
olduğunu belirtereİc
"Türkiye, turizm alanında da
uzun vadeli düşünerek
hareket etmeli ve değerlerini
heba etmeden ilerlemelidir"
dedi. Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel. 15-22
nisan tarihleri arasında
kutlanacak Turizm Haftası
dolayısıyla bir mesaj
yayımladı. Demirel.
Türkiye'nin. doğal ve tarihi
güzellikleri bakımından
dünyanın ender bulunan
varlıklanna sahip bir ülke
olduğunu vurguîadı.
ÖZGEN ACAR
Federal Almanya Büyükelçisi Jurgen Ös-
terhelt, Türkiye'de üç konudan "kaygüan-
dıklannı" açıkladı.
Büyükelçinin birinci kaygısını "Türk eko-
nomisiyle ilgili gelişmeler". ikincisini Güney-
doğu Ânadolu'daki "insan haklan ihlalleri" ve
üçüncüsünü ise "istanbuTdaki terör ola> lan ve
27 Mart seçim sonuçları ile ilgili yorumlar"
oluşturuyor.
Büyükelçi Oesterhelt, "ekonomik kayguıın
kaynağı" olarak şu iki noktaya dikkati çekti:
1. Türkiye'nin 1994 bütçesindeki giderlerin
dörtte birinin karşılığı bulurunuyor.
2. Türkiye'nin dış borcu. Gayri Safı Milli
Hasıla'nın yansından fazlasını gecmistir.
Büyükelçi, "şu anki bütçe ve para bunalı-
mının Almanya'nın da etkilenebileceği bir borç-
lanma bunalımına yol açabileceğini" öne sürdü.
'Kayser'in Sarayı'ndaki kaygılar
Österhelt. aynca cuma günü (dün) Tür-
kıye'ye yapılacak "sflah sevkıyatmın" Alman
silahlannın "dış müdahale yerine iç huzursuz-
lukta kullanıldtğı" savındakı doğruluk payı
saptanıncaya kadar "ertelendiğini" açıkladı.
Büyükelçi, "İstanbul'daki son terör eylemleri
ile 27 Mart yerel seçim sonuçlarına ilişkin yo-
rumların kendilerini tehdit eden tehlikeler oluş-
turduğunu" söyledi
Alman Büyükelçisi. İstanbul'da "Kajser'in
Sarayı" olarak tanımlanan başkonsolosluk bı-
nasının "neoklask" mimarideki ziyafet salo-
nunda 90 kışiye verdiği akşam yemeğinde ıl-
ginç ve oldukça uzun bir konuşma yaptı.
Büyükelçi, bayanlardan oluşan yaylı sazlar
kuartetının çaldığı Mozan'ın "Küçük Bir Gece
Mûzjğr parçasının ardından yaptığı konuş-
masına, bitişik salondaki Kayser II. VVilhelm'i
Osmanh paşa üniformasıyla gösteren resme
değinerek başladı.
Bu resmin "iki ulusu birbirine kenetleyen
bağlann derinliğini" an-
lattığını söyleyen Büyükel-
çi. Alman-Türk ilişkilerin-
deki son gelişmelen şöyle
deeerlendirdi:
"Kasım 1990'dan beri
Almanya, Şansölye KohT-
un özel olarak »erdiği söz
gereğince Türkiye'ye yaklaşık 1.2 milyar DM
(25 trilyon TL) tutannda savunma malzemesini
karşılıksız olarak vermiştir. Buna ek olarak ve-
rilmesi öngörülen 300 milyon marklık (6 trilyon
TL) malzeme ise henüz sevk edilmemiştir. Ayrı-
ca, bu süre içinde Almanva'da Türkive'ye NA-
TO savunma yardımı kapsamında )aklaşık 400
milyon DM (8 trilyon TL) tutannda bir tniktan
da söz vermiş ve ödemiştir."
Alman Büyükelçisi. "Bugünkü sorun nedir"
diye sorduktan sonra, bu sorunun yanıtını yıne
kendisi şu sözlerle verdi:
"Almanya ile Türkiye, uzun süreden beri bu
silahlann NATO kapsamında, yani Türkiye'nin
dış müdahalelere karşı korunması amacına yö-
nelik olarak kullanılması ve Türkiye'nin iç hu-
zursuzluklarında kullanılmaması konusunda an-
laşmava varmışlardı.
Şimdi. Almanya'da bazı belirli çevreler, Tür-
kiye'nin bu anlaşmava uymadığım ve bunu kanı-
tlayacak »erilere sahip olduklannı iddia ediyor-
lar. Bu koşuüar altında. federal hükümet, tahmi-
nime göre herhangi bir diğer ülke hükümetinin
konomik gelişmeler, insan haklan ihlalleri ve terör
olaylannın dikkatle izlendiğini söyleyen Almanya'nın
Ankara Büyükelçisi, Türkiye'ye yapılan silah
sevkiyatının da cuma günü ertelendiğini açıkladı.
E
de yapacağı şeyi yaptı."
Büyükelçi. bu noktada bir parantez açarak
"bu yil boyunca ülkesinde genel seçimlerden baş-
ka 17 seçim yapılacağını" anımsattı. Böylece
Büyükelçi'nin. Alman hükümetinin karannın
bu seçimlerin etkisi ve baskısı altında alındığını
anlatmaya çalıştığı anlaşıldı. Österhelt, ko-
nuşmasını şöyle sürdürdü:
"Hükümet şunu söylemiştir: 'İddialannızı
kanıtlayin. ona göre görüşelim.' Olumhı ifade
erriğimizde: Hükümet, eleştirmenlerini ciddiye
almadığı konusunda yanlış bir yaklaşım iddiası
ile suçlanmamak >e iddialarla ilgili araştırma-
ların tamamlanmasını sağlamak üzere 15 nisan
tarihi, yani cuma günü için öngörülen bir sevkı-
yatı eıielemişrir. Burada, sevkı\atın 'ertelendi-
ğini' özellikle vurgulamak istivorum."
Büyükelçi Österhelt, Almanya'nın PKK'yı
terör orgutu olarak yasakladığını anımsattı-
ktan sonra şöyle konuştu:
"Almanya, Türkiye'nin toprak bütünlüğünü
ve Türkiye'nin terörist Kürt bölücülüğüne karşı
en doğal hakkı olan hukuk devleti ilkelerine u\-
gun mücadelesini rümüyİe
destekliyor.
Bununla birlikte, Alman-
ya eninde sonunda, var olan
sorunların sadece demokra-
tik yöntemlerle \e toplumda
geniş tabanlı di\ aloğa day a-
narak çözülebileceğine
ınanıvor.
'PKK'nın kucağına itiyorsunuz'
Türkiye'ye bu yönde izleyeceği yolun ayrın-
tılarını önermek bize düşmez. Ancak olavîarın
ters yönde geliştiği u' insan haklan ihlallerinin
halkı tedirgin edip PKK kucağına ittiği izlenimi
doğduğunda. Türkiye'nin dosru ve en önemli
partnerierinden biri olarak kaygıya kapılmamız
doğaldır."
Luxemburg'un nüfusundan daha fazla. yak-
laşık yanm milyon Kürt kökenli kişinin Al-
manya'da yaşadığını belirten Büyükelçi. şun-
lan söyledi:
"Bu insanlann çoğunun da o bölgede akra-
baları bulunduğunu lütfen göz ardı etmeyelim.
İstesek de istemesek de bu sorunun içindeyiz.
Aslında, Almanya'da pek çok insanı tedirgin
eden, Kürtlerin gerçekleşrirdiği Almanva'daki
son aşırı şiddet eylemleri sonucunda tekrar bu
gerçeği acı bir biçimde yaşamak zonında
kaldık."
Dış borç bunalunı
Büyükelçi'nin konuşmasının ikinci bölümü
ise "Türk ekonomisi ile ilgili kaygılara"
aynlmıştı. Österhelt, sorunu şöyle dile getirdi:
"Türk ekonomisiylt ilgili gelişmelerin de bizi
kaygılandırdığını açık sözlülükle ifade etmek is-
teıim. 1994 bütçe giderlerinin 1/4'ü henüz
karşılıksız olup sabit giderlerin yüksek düzeyi
tasarruf olanaklarını düşük rurmaktadtr.
Sayın Başbakan ÇiUer'in ifadesine göre geri
bakıldığında 1993 yılına ait borç >e faiz giderle-
rinin tüm gelir >e kurumlar vergisi geliıierini
aşmış olması daha da kaygı \ericidir.
Bu arada sadece Türkiye'nin dış borf •
GSMH'nin yarıdan fazlasına ulaşmış buluh..-
yor.
mArkasıSa.H,Sü.6'da
Cumhuriyet, Sovyetler Birliği'nin eski Devlet Başkanı Gorbaçov'la görüşen ilk Türk gazetesi oldu
'Ulkeyi pasta gibi kestiler'- 1 -
HAKAN AKSAY
"Sayın Gorbaçov! Siz tarihe yüzyılın
kaderini değiştiren büyük bir reformcu
olarak girdiniz. Ama Rusya ilginç bir ül-
ke. Burada büyük rcformcular da kısa
süre sonra unurulabiliyor. Son yıllardaki
kamuoyu araştırmaları. sizin Rusya hal-
kı arasında popülaritenizin epeyce azal-
dığını gösteriyor. Sizin sayenizde düşün-
meye ve konuşmaya başlayanlar, şimdi
sizden >üz çevirdiler. Bunu nasıl açıklı-
yorsunuz?"
Biliyor musunuz, ben son zamanlar-
da farklı bir eğilim olduğunu saptamak
istiyorum.
Ben. Sovyetler Birliği'nin dağıtılma-
ması için çok çaba harcamıştım. İşle ül-
kenin dağılmasından sonra iki yıl geçti
ve halk gerçekleri görmeye başladı.
O zamanlarda ben cumhuriyetlere
özgürlük verilmesi, Sovyetler Birliği'nin
yeni bir yaklaşımla düzenlenmesi için
çok çalışmıştım. Ama başka bir yakla-
şım kazandı. Ülke parçalandı.
İki yıl geçti. Bu süre içinde herkes tek
başına yaşamayı denedi. Şimdiki buna-
lımlar ve gelinen nokta ortada...
Bugün neden politikacılar yeniden
birlik sorununu tartışmaya başladılar?
Neden Avrasya Birliği önerisi ileri sü-
rüldü? Çünkü halklann yaklaşımı de-
ğiş,ti.
İnsanlan bırbirinden ayırdılar. ailele-
ri kopardılar. kültürleri, ekonomileri
birbirlerinden soyutladılar. Oysa bu bir-
lik, 70 yıllık geleneklere dayanıyordu.
Hatta Rusya'nın yüzyıllara uzanan tari-
hine dayanıyordu. Buçok hassas birko-
nuydu.
Şimdi bombalar patlıyor
Ama ne yaptılar? Birdenbıre bir pasta
keser gibi ülkeyi bölüverdiler. Böyle ani
bir hareketle. ancak pasta kesilebilir.
Ama Sovyetler gibi dev bir dünya böyle
böjünemez.
Ülkenin parçalanmasıyla. birdenbire
milyonlarca insan kendini sınırdışında
buldu. Azeriler ve Ermeniler. Rusya'da
yabancı oldular. Ruslar. Kazakıstan'da
ve Ukrayna'da aynı duruma düştüler.
Ben o yıllarda ortak bir güvenlik sis-
temi, ortak sınırlar, ortak dış politika
önermiştim. Yazık ki olmadı. başara-
madık. Ama şimdi bu saatli bombalar
birbiri ardına patlamaya başladı. Benim
Ç
1
r T\TJ J C Tarihe yüzyılın kaderini değiştiren büyük bir reformcu
»3 %J1 y LJ>p olarak giren eski SSCB Devlet Başkanı Michail
Gorbaçov, "Cumhuriyetlere özgürlük
verilmesi, Sovyetler Birliği'nin yeni bir yaklaşımla düzenlenmesi için çok
çalışmıştım" diyor. "Ama başka bir yaklaşım kazandı. Ülke parçalandı. Ülkeyi
pasta gjbi kestiler". Şimdiyse sorunlar art arda su yüzüne çıkmaya başJadı ve
Gorbaçov'a göre ortadaki tablo kendisintn ne denli haklı olduğunu ortaya
koyuyor. Yeniliklerin uygulanmasında evrimci bir çizgi izlemekte de haklı
olduğunu söyleyen Gorbaçov. "Bolşevik ideolojisiyle, her şeyin bir hamlede,
sıçramalarla haUedilebileceğini, alınan kararlarla ve ilan edilen seferberliklerte
değişebileceğini sananlar yanüdılar" diyor. Gorbaçov bir yandan
Sosyal-Poütik Araştırmalar Vakfı'nın başkanlığmı yürütürken diğer taraftan
dördüncü kitabmı çıkarma hazırhğıru sürdürüyor. Haziran ayındaTürkiye'ye
gelmesi beklenen Gorbaçov, ilk kez bir Türk gazetecinin sorularını yanıüadı.
orbaçov,"Ben, Sovyetler Birliği'nin dağıtılmaması için çok
çaba harcamıştım. Ancak yeni yaklaşımın
ülkeyi parçalamasıyla, birdenbire milyonlarca insan
kendini sınırdışında buldu. Azeriler ve Ermeniler, Rusya'da
yabancı oldular. Ruslar, Kazakistan'da ve Ukrayna'da aynı
durumda. Halk gerçekleri görmeye başladı" dedi
G
Gorbaçov, arkadaşımız Hakan Aksay'a Rusya'daki son gelişmelen anlattı.
15 yaşmda traktörsürücüsüyâü
Mihail Sergeyeviç Gorbaçov 2 Mart
193 l'de StavropoPde bir köylü aılesınden
dünyaya geldi. 13 yaşmda çalışmaya
başkdı. 15 yaşmda traktör şürûculüğü
yapü. Gorbaçov, Moskova Üniversitesi
Hukuk Fakühesi'ni ve Stavropol Tanm
Enstıtüsü'nü bitirdi. 1952'deKomünist
Partisi'ne üye oldu. 1962'den itibaren
bölgedeki parti çahşmalannda çeşitü
sorumlululdarüstlendi. 1970'teSBKP
StavTopo! Bölgesi Birinci Sekreterliği'ne
seçiMı. 197rdeMerkezKomitesrnegirdı.
1978'deMKSekTeterliği'ne. 1980'dede
Politbüro üyelisine eetirildi. 1985'ten
199l'c dek SBKPGenei Sekreteri'ydi.
1988'de SSCB Parlamentosu
Başkanhğı'na. iki yıl sonra da SSCB
Devlet Başkanlığı'naseçildi. 1991 Ağustos
darbesi sonrasında Koraünist Partisi
kapatıünca geneî sekreterlik, aralık ayında
SSCB dağıtüınca da devfet başkanlığı
görevleri sonaerdi. Hakn 199l'de kurulan
Sosyal-Politik Araşünnalar Vakfi'nm
başkanlığıru \ ürütüyor. "Perestroyka ve
Yeni DüşünceTarzı". "Secme Konuşmalsr
ve Yaztfar", "Ağustos Darbesi''' adiı üç
kıtabı var. Y akındadördüncü kıtabını
çıkarmaya hazırlanıyor. Felsefeöğretmeni
Raisa Maksimovna iieevli. Doktorluk
yapan bir kızı ve iki torunu var.
o zamanlar dikkat çektiğim sorunlar
bir bir ortaya çıkmaya başladı. Ve in-
sanlar şu gerçeği farketmeye başladılar:
Gorbaçov haklıydı!
Şimdi o kadar fazla mektup ve telefon
alıyorum ki! İnsanlar bana hak veriyor.
Sovyetler Bırlıği'ni korumak gerektiği-
nin bilincıne vanyorlar.
Ama tabii artık zaman farklı. Aynı
nehre iki kez girilmez. Şimdi Bağımsız
Devletler Topluluğu gerçeğiyle karşı
karşıyayız.
Bir başka önemli konu daha var:
Gorbaçov evrimci bir çizgi izlemiştir.
Bu yüzden bana kararsız diyorlardı.
E\et evnm yolunu ızledim. Çünkü
nasıl bir ülkede yaşadığımızı iyi biliyor-
dum. Tek partili. tek ideolojili, tek mül-
kiyet tipli totaliter bir ülkede reformlara
başladığımızı bili\ordum.
Böylesine dev bir mekanizma, tek bir
hamleyle değiştirilebilir mi? E\rimciyol
izlemek gerekiyordu. İnsanlann yavaş
yavaş gerçekleri anlaması. değişiklikleri
içine sindirmesı gerekiyordu. Ne iste-
diklerini özümsemeleri, kendilerini de-
ğiştirmeleri gerekiyordu.
Ne yaptılar? İktidara gelenler, evrim-
ci yolu bırakıp, "şok tedavi" yöntemini
seçtiler. Yani sıçramalarla gelişmeyi de-
nediler. 1992 Ocağı'nda başlayıp. 1992
sonbahannda refaha erişmeyi vaat etti-
ler. Şimdi 1994 yılındayız. Üretim bu
yılın ilk üç ayında düşmeye devam edi-
yor. Düşüş oranı yüzde 23.
Kısacası. insanlar şunu anlıyorlar:
Gorbaçov bu konuda da haklıydı. Ob-
jektif gerçekler halklara çok şey öğreti-
yor. Beni pek çok yere davet ediyorlar,
sorular soruyorlar. Yakında Peters-
burg'a ve Sibirya'ya gideceğim. Ukray-
na'ya, Beyaz Rusya'ya. Kazakistan'a,
Kırgızistan'a davetler var. İnsanlar beni
duymak, fıkrimi öğrenmek istiyorlar.
Demek ki, halklann benim dedikleri-
min doğru olduğunu anlaması için, iki
yıl bunca acıya katlanması gerekiyor-
muş.
"Hiç pişmanlık duymuyor musunuz?
Evet, büyük bir işe başiadınız; ama bu bü-
yük işin sonunda elinizdeki iktidarı kay-
bettiniz..."
İktidar konusu ayn bir konu. Ben her
ne pahasına iktidar meraklısı değilim.
İktidann geçicı bir görev olduğunu bılı-
yorum...
SÜRECEK
Bernhard Sinkel'in 'Filnı AnlattCLSi' adlı fılminden bir sahne.
AltınLak
sahibinibıduyov
Kültür Servisi İki haftadan beri İstanbul'da yoğun bir katı-
lımla devam eden 13. Lluslararası İstanbul Film FestivaU'nin
ödülleri bu akşam 20.30"da Cemal Reşit Rey Konser Salonu'-
nda düzenlenecek törenle sahıplerini buluyor.
Uluslararası Yanşma dalının ödülü Altın Lale için bu yıl on
ülke yanştı. Türkiye'yi Erden Kıral'ın "Mavi Sürgün" adlı fılmi-
nin temsil ettiği \anşma\a Bartabas'ın "Mazeppa" (Fran '-),
Dariush Farhang'ın "Bir Bilete İki Film" (İran). Hou Hsiıo-
Hsien'ın "Kukla L'stası" (Tayvan). Nikos Koundouros'un
"Byron, BirŞeytana Ağıt"(Yunanıstan). Radu Mihaileanu'nun
"İhanet" (Romanya). Radoslaw Piwowarski'nın "Duygular SU-
silesi" (Polonva). Bernhard SinkeTin "Film Anlatıcısı'" (Alman-
ya). Eliseo Subiela'nın "Kalbin Karanlık Yüzü" (Arjantin) ve
Marc-Henri VVajnberg'in "Dostlar" (Belçika) adlı fılmleri katılı-
m stanbul Film
Festivali'ndeon
ülkenin katıldığı
Uluslararası
Yanşma dalının
ödülleri bu akşam
verilecek.
yor.
Altın Lale'yi alacak filmi
ünlü Amerikalı yönetmen
Arthur Penn'in başkanlığmı
yaptığı. Arruro Ripstein
(Meksika). David Ansen
(ABD). Tolomus Okeyev
(Kırgızistan). Tevfik Başer
(Türki\e-Almanya) ve Prof.
Alim Şerif Onaran'dan olu-
şan jüri belirleyecek. Bugün
aynca Ulusal Yanşma da sonuçlanacak. Semir Aslanyürek'in
"Vagon", Zeki Demirkubuz'un "C Blok". Mahinur Ergun'un
"Ay \akti", Tomris Giritlioğlu'nun "Yaz \'ağmuru", Şahin
Gök'ün "Kızılırmak Karakoyun", Canan Evcimen İçöz'ün "Hoş-
çakal Lmut", Vusuf Kurçenli'nın "Çözülmeler". Ali Özgen-
türk'ün "Çıplak", Yavuz Özkan'ın "Bir Sonbahar Hikayesi",
Ersin Pertan'ın "Tersine tMinya", Başar Sabuncu'nun "Yolcu",
Osman Sınav'ın "Yalancı", İrfan Tözüm'ün "Kızkulesi Aşı-
klan", Mesut Lçakan'ın "İskilipli Atıf Hoca ile Kelebekler Son-
suza Lçar". Hüdaverdi V'avnz'un "Yarasa" ve Tunca Yönder'in
"Ağrı'ya Dönüş" adlı filmlerinin yanştığı bölümün jürisi Hiu/a
Koçyiğit (başkan). Engin Ayça, Rutkay Aziz, Şerafettin Gür ve
Agah Özgüç'ten oluşuyor.
Uluslararası Sinema Yazarlan (FIPRESCI) jürisi de Ulusla-
rarası Sanat Sinemalan Konfederasyonu (CICAE) ödülünü
belirleyecek.
alaıı'uı dublörlüğünü
Meclis'te kim yapıyor?
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-
DYP Isparta Millenekili Ertekin Duru-
türk'ün, koalisyon ortaklan arasmda
bunalıma neden olan Ayasofya'nın iba-
dete açılmasına ilişkin yasa önerisinin
doğrudan Meclis gündemine alınması
oylamasında "sahtekârlüt" yapıldığı ve
İstanbul'da bulunan
DYP'li Bedrertin Dalan
m yerine oy kullanıldığı
ortaya çıktı. Yasa önerisi-
ne karşı çıkan hükümet.
TBMM'ye ilettiği görü-
şünde, Ayasofya'nın iba-
dete açılmasının. korun-
maya değer özelliklerinin
kaybolmasına sebep ola-
cağını belirtti.
Tutanaklar üzerinde
TBMM'de daha önce de benzer oy kul-
lanılmış ve buna. A>asof\a'nın ibadete
açılmasını isteyen RP'liler tepki göster-
miştı. Ancak RP. sahte oy kullanılması-
na bu kez sessız kaldı.
SHP'nin Onursal Genel Başkanı ve
İzmir MilletvekilıErdalİnönü'nün "Baş-
bakan Vekili" olduğu sıra-
da. İnönü'nün imzasıyla
FBMM'ye iletilen hükü-
ıiıet görüşünde, yasa öne-
rısine karşı çıkma gerekçe-
leri şöyle sıralandı:
"Halen restorasyonu
yapıian Ayasofya Camii'-
nin iç duvarlarında eşsiz de-
ğerde freskler bulunmak-
tadır. Osmanlı İnıparator-
luğu zamanında badanayla
kapatılan bu freskler müze
olarak kullanılmaya başla-
nacağı sırada tekrar ortaya
yapılan incelemeye göre,
Durutürk'ün yasa öne- »edrettın Dalan,
risinin oylamasında, mil- oylamaya katılmamıştı.
letvekilliğinden istifa eden ve TBMM'- çıkarılmıştır. İbadete açılması halinde,
ye gelmeyen Dalanın yerine. "olumlu" Islam dinine göre fresklerin yeniden ka-
oy kullanıldı ve oy kupalanna atıldı. patılması. değerlerin bir daha ele geç-
Sayım tutanağına da, Dalan'ın öneriye meyecekşekilde yok olmasına nedenola-
"kabul" oyu kullandığı yazıldı. caktır."
Nostaljik 'Birinci'
yeniden baş tacı oldu
YLSLFÖZKAN
ANKARA - Ekonomik istikrar paketi
ile sigaraya yapılan yüzde 100'e varan
zamlar, yabancı sigaralann satışını azaltı-
rken başta uzun süreden beri unutulmuş
olan filtresiz sigaralar olmak üzere. yerli
sigara satışında patlamaya neden oldu.
Ankara'da zam öncesi gün-
de 400 kilogram olan filtre-
siz Birinci \e Bafra'nın satış
miktannın. zamdan sonra 4
tona yükseldiği bildirildi.
Sigara fiyatlanna yapılan
yüksek zam, son yıllarda
tüketimi oldukça artan ve
Tekel 2000 dışındaki yerli
sigaraları piyasadan silen,
Vlarlboro, Parliament ve
BMncl
yuımlakSham
Camel gibi yabancı sigaralan vurdu. 21
bin liradan satılan yabancı sigaralann bir
anda 40 bin liraya yükselmesi. tiryakile-
rin yabancı sıgaralar ile fıyatı 30 bin lira-
ya çıkan Tekel 2000 sigarasından vazgeç-
melerine neden oldu. Ankara'daki Tekel
bay ileri, zamlardan sonra yabancı sigara
satışlannın en az yüzde 50 oranında geri-
lediğini bildirdiler. Bayiler. Birinci, Bafra
başta olmak üzere Yeni Harman. Sam-
sun ve Maltepe sigaralanna olan talebin
ise arttığına dikkat çektiler.
Tekel Satış Müdürü Yalçın Çelmen. ya-
bancı sigara satışlanndaki azalmanın
doğruluğunu vurgulayarak "Şu anda
bayi stokları henüz erimediği için, sağlıklı
bir rakam vermek güç. Ama
yabancı sigara satışında en
az yüzde 50 oranında gerile-
me olduğunu tahmin edi-
yoruz. Mayıs ayı ortalan-
nda sağlıklı rakam vermek
mümkün"dedi.
Ekonomik istikrar pa'
tinin açıklanmasından son-
ra yapılan zamlar ile uzun
Maltepe ve Samsun 7 bin li-
radan 13 bin liraya. kısa Maltepe \e Sam-
sun da 6 bin liradan 11 bin liraya yükseltil-
mişti. Zamlar ile Tekel 2000 16 bin iiradan
30 bin liraya, Yeni Harman 8 bin liradan
15 bin liraya. filtresiz Bafra 2 bin liradan 3
bin 500 liraya, 4 bin 500 liradan satılan fılt-
reli Bafra 8 bin 500 liraya. 1300 lira olan
Birinci de 2 bin 500 liraya yükseltildi.