Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 16 NİSAN1994 CUMARTESİ
10 DIZIYAZI
Bir yanda özel okullar, bir yanda dershaneler,
bir yanda laik eğitim, öte yanda dinsel okullar
ve kurslar... Buna bir de YÖK'ün yok ettiği
üniversiteler eklenince eğitim bir çıkmaza girdi
Eğitimde
manâmm
E G I T I MERTÜGRUL UCKUN
birliğin'ruhuna fatiha'
Devletın eğitim konusundaki başa-
nsızhğı, özel girişımcılerin iştahını ka-
barttı. Aynca, devlet içine sızan ana-
malcının uzantısı. palazlanan burju-
vanın isteklerini yerine getirmenin tut-
kusunu taşıyordu. 1970'lerde açılan ilk
özel yüksekokullar. 4-5 yıl ıçınde ba-
şansızlığa uğramıştı. Ancak kısa sürede
çeşitli karanlık yollardan büyük paralar
kazanan anamal sahiplerinin çoğu oku-
yamamıştı; bu yüzden de çocuklannın
eğitim görerek buıjuvanın bu yönünü
tamamlamak istiyorlardı. Oysa her tür-
lü geleceği hazır olan çocuklan. klasik
liselerde öğrenme isteği duymadıklann-
dan başansız oluyordu. Ikinci olarak
biraz mürekkep yalamış burjuva sını-
fıysa, çocuklannın halk çocuklanyla
birlikte lisede okumasını aşağılayıcı bu-
luyordu! Çünkü para, insanı şaşırtıyor-
du.
Jşte bu nedenlerle özel okullar fikri
doğdu. İş hanından bozma yapılan al-
layıp pullayarak işe başlayan özel gjri-
şimciler, beş yıllık vergi bağışıklığı gibi
ayncalıklardan yararlanmaktan başka.
devletin milyarlarca liraya yetiştirdiği
öğretmenleri de kullandı. Yıllık sözleş-
melerle öğretmeni bağlayan patron.
aba altından sopa göstererek "milyon-
lar getiren öğrenciyi kaçırmamak için
her türlü becerisini göstermesini. yoksa
öteki) ıl kapı dışında kalacağını" dolaylı
yollarla belirtivordu. Böylece öğret-
men, işini yitırmemek uğruna ödün ve-
riyor. eğitimi bir yana iteleyerek. daha
kötüsü arkadaşlannı da törpüleme uğ-
runa, sinsice düzenlere katılıp çeşitli
gösterilerle yerini koruma çabası içinde
kişiligini çürütüyordu.
Okula milyonlar yatıran veli ise
karşıhğında kesin sonuçlar bekliyor;
okula ve öğretmene karşı davranışı sert,
zaman zaman kıncı oluyordu. Kuşku-
suz velilerin bu tutumlan öğrenciyi de
etkiledi. Kimi zaman öğretmen ve okul
yönetimine karşı gelen. disiplinsiz. küs-
tah, yasa tanımaz gençler türedi. Bu
tecimsel eğitimde genel kanı. 'parayı ve-
ren düdüğü çalar' damgasını taşımak-
tadır. Şımdi 'buyurun eğitimin cenaze
namazma' demeİc ağır mı kaçar dersi-
niz?
Demokrat Parti iktidarı döneminde verilen ödûrüer sonucu kurulmaya başlanan din okulları zamanla pıtrak gibi ço-
ğaldı. Çeşitli tarikatlann denetimi altrndaki, imam-hatip liselcri. Kuran kursları ve özel e\ kurslannda eğitilen şeriat
yanlılarının sayısı, günümüzde laik eğitim kurumlarında okuvan öğrenci saytsının yarısına > aklaştı.
1980'lerden sonra özel okullar pıürak
gibi çoğaldı. Koca devletin yapamadığı
eğitimi. üç beş özel gjrişimti nasıl yûrü-
tebilecekti? Milli Eğitim, eğitimde bir-
lik. çağdaş öğretim, henüz kendini bula-
mamış anamalcılarla mı, yoksa kurnaz
özel girişimcilerle mi gerçekleştirilecek-
ti?Gerçekte öğretim-eğitim onlan pek
ilgilendırmiyordu. Amaç, kendi sıruf-
lannın çocuklanna diploma sağlamak.
bu yoldan para kazanmaktı; aynca kuş-
kusuz ayn bir sınıf yaratmaktı. Oysa
dûzeyi düşen liselerden umudunu kesen
ve biraz da gösteriş meraklısı. sınıf de-
ğiştirmek isteyen kimi aileler, vannı yo-
ğunu ortaya koyarak burjuvanın bu
yanşına bilinçsizce katılınca, anamalın
ekmeğine tereyağı sürdüler. Bu okullar
sözde Milli Eğitim Bakanlığı'nın dene-
timi altındaydı, ama orada calışanlar
bunun göstermelik bir denetim olduğu-
nu çok iyi bilirler. Üstelik buralardan
yetişen öğrenciler, ne yazık kı çoğun-
lukla. bencil, kişiliksiz, genel kültürden
yoksun, Türkiye'nin uyumlu yurttaşı
olmaktan uzak lümpen bireylerdi. Bir-
birleriyle, aileleriyle ve de kendileriyle
uyumsuzluk içindeydiler. Tüm var-
Galeri • Atölye 293 89 78 (3 hat)
ALMELEI^
ZERRI
BÖLÜKBAŞI
Heykel Sergisı
5-30 Nisan 1994
Nspeeye Aytar Cad m Apl Uo 2 « Lnert
Tel (02121 269 80 14
MAKBULE
S Ü M E R
: : : : : R e s i m
İAFıf'sl 15Nbavl8Mayu
Atıye Sok No 1 2 Tejvikiyey
Tel
1 2 Tej
0-212 247 48 78
ÜMtTYAŞAR
SANATGALERİSİ
NURİ
İYEJVI
Resim Sergisi
8 - 27 Nisan 1994
brtbolCod TWIM Çılmm Yop Kur
Hon 1feyoğluTd 02) 2/29396 33
£ ] MAÇKA SANAT 6ALEKİS
CANDEĞER
FURTUN
22Hart-itNisan1994
Eytam Cad. No- 31/A Maçfca /IST
Tel (0-212)240 8023
RESİM VE HEYKEL MÜZELERİ DERNEĞ!
BEŞİKTAŞ,- İSTANBÜL, TCJRKEY/TÜRÛÜİE 80680
Tel: (0-212) 259 47 39
GÜNÜMÜZ SANATÇILARI15. İSTANBÜL SERGİSİ
Resim ve Heykel Mûzeleri Demeği'nin, M.Ş.Ü. Istanbul Resim ve Heykel Müzesi'nin desteğiyle düzenledigi "Günümüz
Sanatçıları 15. Istanbul Sergisi" 18.7.1994-15.9.1994 tarihleri arasmda M.S.Ü. Resim ve Heykel Mûzesi, Şeker Ahmet
Paşa Salonu'nda gerçekieştirilecektir. Aynı sergiden bir kesitin, Eylül 1994'de yapılacak olan 4. Istanbul Sanat Fuan'nda
yer alması amaçlanmaktadır. Sergi 15. yılını doldururken, 11. Sergide ödül almış olan sanatçılar, ödül aldıklan ya da
tercih ettikleri yapıtlanyla bu sergiye davetlidirler.
Serginın amacı, gelişme ve yenilenmede sanatın öncülüğü olgusunu ülke çapında gûncel tutmak, böyklikle günümûz
plastik sanatlannın niteliklı bir ortama enşmesine katkıda bulunmaktadır.
1. KAT1LMA KOŞÜLLARI
A. Sergiye verilecek yapıtlar içın tür, boyut, konu, gereç, yöntem ve uygulama açısından bir kısrtlama konulmamıştır.
Ancak projelerin taşınabilirliği ve sergilenebilirliği gözönünde bulundurulmalıdır.
B. Yapıtlar. 1993 -1994 yıllannda gerçekleştirilmiş ve başka bir yanşmalı sergide ödül almamış olmalıdır.
C. Her sanatçı en çok üç yapıtla katılabilir.
n.YAPITLARINTESÜMİ
A. Yapıtlar, 9 Mayıs - 15 Mayıs tarihleri arasmda (Pazar günleri dışında) ve 10:00 - 17:00 saatleri içinde
Resim ve Heykel Mûzeleri Demeği'nde teslim alınacaktır,
B. Sanatçı, özgeçmişinı yapıtıyla birlikte vermelıdir.
C. Sergiye başvuran her sanatçıdan sigorta giderlerinde kullanılmak üzere yapıt başına 30.000.- TL bağış alınacaktır.
III.YAPITLARIN SİGORTALANMASI
A. Yapıtlar. teslim edildiği tarihten itibaren yalnız hırsızlıga ve yangına karşı sıgortalanır.
B. Yapıtların sergilenmesi ve taşınması sırasında her türlü özen gösterilecekse de, yapıtlann malzemeleri nedeniyle
doğabilecek hasardan demek sorumlu değildir.
C. Sergilenmeyen yapıtlar, Mayıs ayı sonunda; sergilenenler, sergı bitimmi izleyen bir ay içinde geri almmalıdır. Bu
sûrenin bıtimınden sonra alınmamış yapıtlar için demeğin herhangı bir sorumlutuğu yoktur.
IV. ŞEÇİCİ KÜRÜL (alfabetik sırayla)
1. Özdernir Altan
2. Mustafa Ata
3. ÖzerKabaş
4. Aydan Murtezaoglu
5. Füsun Onur
6. Hakan Onur
7. Kadri Özayten
- sanatçı
- sanatçı
- sanatçı (Nejat F. Eczacıbaşı Sanat 'Aüzesı temsildsi)
• sanatçı (Günümüz Sanatçılan 14. Istanbul Sergisi "Başarı Ödüllü" sanatçı)
- sanatçı (Resim ve Heykel Müzelen Demeği temsilcisi)
- sanatçı (Plastik Sanatlar Demeği temsilcisi)
• sanatçı
V. ODÜLLER
Seçıcı Kurul'un seçtığı üç sanatçıya "Resim ve Heykel müzelen Demeği Başarı Ödülü", bir sanatçıya, 'Plastik Sanatlar
Demeği Ödülü". bir sanatçıya 'Nejat F. Eczacıbaşı Sanat Müzesı Ödüiû" ve yapıtlan sergılenen sanatçılara da "Katıhm
Belgesı" venlecektır Sergilenecek yapıtlann tümü renklı bir katalog ıle belgelenecektir.
Daha önce Anons. Turkıye'de Sanat ve Sanat Çevresı dergılennde açıklanmış olan sergı şartnamesinin ödül koşullan
ve jüri ûyeleri yukarıdaki şekılde değiştınlmıştır.
VI. SERGİYE KATILANLAR. YüKARDAKİ ŞARTLARI KABÜL ETMİŞ SAY1URLAR.
Teslim Adresı Resim ve Heykel Müzelen Demeği
M.S (J Resim ve Heykel Müzesi
Beşıktaş. 80680 ISTANBUL
Tel. (0-212)259 47 39
JALE NECDET
ERZEN
Resim Sergisi
7/ 30 Nisan 1994
URART
SANAT CALEMLERİ
Abdı Ipekçı Cad No 18 Nışantaşı
T e l ( 0 - 2 1 2 ) 2 4 1 2 1 8 3
ŞERRA
MÜBEÇCEL
GÖLTÜRK
"Fotoğraf Sergisi"
14 Nisan-14 Mayıs 1994
REFO SANAT GALERİSİ
Meyılan Sok No 18 Reto 3;-as -A.«!lar
Te! 263 41 42
TOMUR
ATAGÖK
Resim Sergisi
1 Nisan- 14 Mayıs 1994
lıklanna karşın, doyumsuz ve mııt-
suzdular. Çok değerli \e ıyi yetişmiş
(azınlıkta da olsaT öğrencileri onlann
dışında tuttuğumu söylemeye gerek
görmüyorum. 1994"lerde >avaş yavaş
özel okul ücretlen aşın arttığından öğ-
renci bulmaktagüçlük çekeceklennıan-
layınca, sızlanmaya başladılar \e de\-
letten vergi dışı kalma. kredi desteği. vb.
ödünler koparmaya yönelik çalışma-
lanna hız verdiler. Devlet kendi eğiti-
minı yapamıyorsa, yurttaşını da yitı-
riyor demektir: bu ise ülke rejiminin bo-
zulmasıyla birjıkte dağılmaşı sorununu
gündeme getirir. Şeriatçı-
^ ^ ^ ^ M lann bcklediği ortam da
budur. Ulusal eğitim bir
kez çözgörsün, arkası sö-
kün eder. yurtseverlik ma-
sal olur! Liseler bozulmaya
başladığı zaman. öğrenci
başka öğrenme olanaklan
aramava başladı. Aşın yo-
ğunluktakı dersliklerde.
eksik ve yetersiz öğretmen-
lerle. politikaya bulaşmış
okul yönetımlerinden is-
tedıği öğrenimi göremeyen
öğrenci ve velısi özel ders-
hanelere yöneldi. Oysa
yenı 'test sistemi". bu duru-
mu özellikle bilinçli bir bi-
çimde hazırlamıştı. Yoksa
okullar kendi yapılan için-
de. Galatasaray Lisesi gibi
bu tür kurslan düzenler.
üstelik dışanya kayan öğ-
retmenleri de değerlendire-
rek: bir \ andan daha az üc-
retle öğrenciyi daha ıyi ye-
tıştırir, öte yandan okula
gelir sağlayıp okulun ge-
reksınmelerini, devlet büt-
çesınin ayıramadığı yakıt.
onanm. aydınlanma. vb.
giderleri karşılar.
HusrevGerede Cad F m Sok. No 2/1 T«şwtaye1sı
Okul-aile birliği ile derneğin bir
amacının da gerçekte bu olması gerekir-
ken, onlar yerli yersiz öğrenciden top-
ladığı paralarla çoğunlukla okul > öneti-
minin kişisel isteklerini karşılamak-
tadır. Öğrencinin özel okul vedershane-
lere yatırdığı milyarlarca liranın yansıy-
la bile devlet, daha üst düzeyde bir eği-
tim-öğretim gerçekleştirebilir. Övleyse
neden yapmıyor? Çünkü özel girişimci,
serbest piyasa yanlısı yönetim. devleti
kişilere parselleme çabası içindedir.
Yazımın başında da belirttiğim gibi
dinsel devleti kurmanın yolu, bireylere
dinsel eğitim vermekten geçiyordu. Bu
yol, uzun. zorlu. ama sağlamdı. Şeriat
vanlılan. satılmışlardan. iç ve dış düş-
manlardan. aymaz politikacılardan,
sözde iyı niyetle kurdurulan ımam- ha-
tip okullan ödününü kopardıklan za-
man işin bılincindeydıler. Politikacılan
uyaran yurtsevergerçek aydınlar azınlı-
kta kaldı ya da susturuldu. Onlar. ünlü
Fransız düşünürü Jean Jacques Rousse-
au'nunsözünüı\ibelIemişlerdi:"Eğitim-
den geçmeyen, bilinçlcnrneyen ve örgüt-
lenmeyen halk, sürii ve köle olmaktan
kurtulamaz."
Demokratik Parti zamanında baş-
layan sinsi girişimlerle gericiliğe ödün
verilirken imam-hatip okullanyla Ku-
ran kurslannın temelleri atıldı. Nüfusu-
nun %95"i Müslüman olan bir ülkede
Müslümanlığı öğretmeye yönelikj çalı-
şmalar, gerçekte şenat öğretiminı ıçeri-
yordu. İşin gülünç \anı. irnam >etişece-
ğını söyledikleri gençlere İngilızce. ma-
lematık. fizık. vb. pozitifbilimlerdeöğ-
retılecektı. Oysa dinin katı kuralları. za-
man zaman bıhmsel verilerle çelışkiye
düşünce çocuğun kafası kanşıyordu.
Genellikle yoksul kesimin çocuklan
pınl pınl beyinleriyle olaylan sorgula-
maya başlayınca, telaşa kapıldılar.
Tarikatlar iş başında
1965"lerde 'İlim Vayma Cemijederi'.
(sonradan vakıfa döndürüldüler). (ne
ilminı yayacaklan belli). bu okullara el
attı. Mıllı Eğitim Bakanlığı'nın deneti-
mını en az düzeye ındirgeyerek ahtapo-
tun kollan örneği imam-hatipleri tari-
katlann savaş alanına çevirdiler. Nur-
cular, Süleymancılar, vb. tarikatlar. bu
din okullannı paylaşmaya yöneldiler;
aynca 1970'lerde kendi ideolojilerine
yatkın öğretmenleri yetiştirdiklerinden
pozitif düşünceli öğretmenleri dışlama-
da yine aymaz politikacılan kullandı-
lar. Böylece laik öğretimin yanı sıra bır
de dinsel öğretim resmen yürürlüğe gir-
miş oldu. Hergün birçok gazetede veri-
len rakamlan yınelemek yerine. bir ger-
çeği vurgulamak istiyorum: 1994'lerde
imam-hatip liseleri. Kuran kurslan.
özel ev kurslannda eğitilen şeriat yan-
lılannın sayısı. laik eğitim kurumla-
nnda okuyan öğrenci sayısının yansına
hızla yaklaşmaktadır. Üstelik bilinçsiz
bir lise eğitimi. yetersiz ve dağınık öğret-
men okullan. meslek okullan, vb.'deki
laik eğitim iyice hırpalanmaktadır.
Yükseköğretimi içeren üniversitelerle
'YÖK* Yasası üzerine yazmak, benim
yetkimin dışında kaldığından bu konu-
da birkaç öğretim üvesinin sözüyle
yazımı bitinmek istiyorum: Mayıs 1982
tarihli Cumhuriyet gazetesinde Prof.
Cahit Talas, 'Suskun \e Tekdüze Üni-
versitelere Doğnı
1
başlıklı yazısında
"Genc kuşaklar geleceklerinden son de-
rece huzursuz \e tedirgindirler. Şimdiden
bilimsel çalışma >e verimde diişme eğili-
mi doğmuştur. Geleceğin bilinmezliği,
kararsı/lığı \e güvenden voksun oluşu,
çalışma haıasııu bozmuş »e çalışma iste-
ğini azalhntştır" diyor.Ajnı gazetenin
haziran 1986 tarihli sayısında Prof. As-
keri Baran. yükseköğretim için çözüm-
len içeren yazısını şöyle sonuçlandın-
yordu: "\'ürürlüktekj yükseköğretim
sistemimi/ artık ülkemizin gereksinmele-
rine >anıt \erecek durumda değildir. An-
cak ülkemizin diğer sorunları gibi >ükse-
köğretimde karşılaştığımız sorunlar da
kişisel sonınlarımızı bir yana bırakıp ül-
kenin sonınlanna öncelik tanunakla çö-
zülebilir." Son olarak Ekim 1989'da
aynı gazetede yazan Prof. Dr. Aysel Çe-
likel'in sözlenne kulak \erelim: "Din >e
düşünce özgürlüğü, acaba milvonlarca
inananı bulunan çeşitli mezheplere bağlı
kişileri doletçe belirli bir mezhebin şeri-
at eğitimi> le şartlandırmak mıdır? Din ve
fikir özgürlüğü. varınuı ülke yönetkrileri
olacak gençlerimizi "laikliğe" aykın bi-
çimde eğitmek midir7*'İşte üniversitelere
dek uzanan şeriat yolu! Mübarek olsun!
BİTTİ
POLTnKA VE OTESI
MEHMED KEMAL
SANAT GALERİSİ
HALİM ÇELİKER
Resim Sergisi
29 Mart-19 Nlsan 1994
Cıhangjr Straselvıter Cari
Sakraç Sok No 35 A Sey
Tel 0 212 293 06 17
DİYARBAKIR ASLİYE l.HUKUK (İŞ)
MAHKEMESİ
EsasNo: 1993 216
Davacı SSK Genel Müdürlüğü tarafından davalı Seyfettın Can
ale> hine aglmış bulunan rücuan tazminat davasının yapılan açık yar-
gılaması sırasında \erilen ara karan uşannca:
Dı>arbakır Bağlar Mavıköşe Dostiar Apt. No: 8de ıkamet ettığı
bıldırılen davalı Se>fcttin Can tüm aramalara rağmen bulunamamış
adresidetespiıedilememışbulunduğundanmahkememızin 1993 216
esas sayılı dosjasının 3.5.1994 günü saat 09.00'dakı duruşmasına bu
da\a ıle ilgıli ıbrazetmek istediğı belgeleri getırmelen ve>a bir \ekille
temsil eııirmcsı aksı takdırde >argılama\a yokluğunda devam edilip
karar venleceği HUMK'nın 509. maddesi gereğince dava dilekçesi
>crine kaım olmak üzere ılanen tebliğ olunur. 1672.1994
Basın-47118
URSULA
SOLTERMAN
KATÎPOĞLU
Resim Sergisi
7-30 Nisan 1994
Kadıneserlen Kutüphanesı
Fener3
" yar. Te 534 9S 50
Opnoı
KAPIN
RESSAMLARIMIZDAN
BİRKESİT
R E S İ M » E R 6 İ S İ
23 MART-2İ NİSAN 1994
ZIYARET SAATLERİ
CUMARTESİ 1O OO - 24 OO
DİÖER CUNLER 1) OO - 14 OO
(ÂpiîOL
T E K F O N ( O 2 1 6 ) 3 9 1 1 9 1 9 ,
ISTANBUL 2. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ
İLANDIR
1993 514
Davacı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından da-
\alı Hüseyin Taydoğan aleyhine açılan ecrimisil davasında:
9.2OO.ÖOO.- TL ecrimisil tutannın tahsıli için dava açılmış. davalı-
nın adresi meçhul olduğundan dava dilekçesi \e duruşma gününün
ılanen tebliğine karar vehlmış, duruşma tarihı olan 31.05.1994 saat
10.30'da mahkememizde hazır bulunmanız. işbu ilanın neşir tarihin-
den itibaren 15 gün içinde davaya cevap vermeniz, duruşmaya gelme-
diğiniz ve kendinizi bir vek.il ile temsil ettirmediğiniz takdirde yoklu-
ğunuzda duruşmava devam olunup karar venleceği hususu, dava
dilekçesi ve duruşma günü yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olu-
nur. Basın: 4272
BAKIRKÖY 2. SULH HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
DosyaNo:1994 134
Davacı tarafından mahkememize açılan vasi tayın davası sebe-
bivle.
Mahkememizce verilen 994< 134-233 sayıü ve 28.03.1994 tarihli ka-.
rar ile Trabzon Sürmene Baştimar Köyü, C: 008 04, S: 92, K: 175'te
nüfusa kayıtlı Mehmet ve Fatma'dan olma 1960 doğumlu Asiye Ali-
kılıç'a. aynı yerde nüfusa kayith Şakir ve Zehra'dan olma 1940 do-
ğumlu ve halen Güngören-Haznedar Posta Cad. Ceviz Sk. No: 1 8'-
de ikamet eden annesi Fatma Alikılıç vasi olarak tayin edilmişür.
İtirazı olanlann yukanda yazılı dosyamıza müracaat etmeleri, aksi
takdirde hükmün kesınleşmiş sayılacağı hususu ilan olunur. 31.03.
1994 o
„.,
Basın: 4242
Güney ArjantinBizde Amerika'ya ilk giden devlet adamı Celal Ba-
yar'dır. Gitmiş, çok beğenmiş, dönüşünde övgü olsun
diye, "Yakında biz de bir küçük Amerika olacağız" de-
miştir. O günden bugüne değin bir küçük Amerika ola-
madık ama, enflasyonda bir Arjantin olduk. Bayar'ın git-
tiği yıllarda bir Amerikan Doları üç liraydı; bugün otuz
beşi aşıyor, kırk bine uzanıyor.
Bayar, Amerika'dan yardım istemeye gitmiştir. istedi-
ği Dünya Bankası'ndan 100 milyon dolardır. Vermezler.
Bayar da bir İzmir efesi gibi yumruğunu masaya vurur,
toplantıdan çıkar. Söylenti böyledir ve yüreğimize su
serper.
Şimdi Bayan Tansu Çiller Amerika'ya yöneldi. Gider-
ken, "Paraistemeyegiimiyorum"diyor. GerçektenBaş-
kan Clinton'dan para istemiyor; kredi veren bankalar-
dan istiyor, bakalım verecekler mi?
Verirlerse adı ne âlâ, vermezlerse tu kaka; zaten para
istemeye gitmedi ki!..
Cumhuriyetin yetiştirdiği büyük sermayecilerin başın-
da Vehbi Koç gelir. Ö da doları üç liradan aldı bugün kırk
bin liraya getirenlerdendir. Memleketin bu çok dar gün-
lerinde hepimizi birliğe çağırıyor:
"...Planın başarı sağlayabilmesi için yüklerin eşit bir
şekilde dağıtılması ve uygulanması gereklidir."
Yükler eşit bir şekilde dağıtılabilir mi? Bugüne değin
olmamış, bundan sonra olabilir mi?
Ülkenin her on yılda bir krize girdiğini söylüyor, her on
yılda bir krize girer de her on yılın sonunda kim sırtı kalın
çıkar?
Bugünkü koşullar altında bu ekonomi düzlüğe çıkar
mı?Muhalefetpartisi lideri Mesut Yılmaz'a göre bugün-
kü koşullar altında ekonominin düzlüğe çıkması olası
değildir. Bayan Tansu Çiller'in ekonomi planının karşısı-
na Yılmaz da bir plan çıkarıyor. Plan karşısına düzeltme
planı çıkarıldığma göre ekonominin düzelme olasılığı
var demektir.
Memlekete on yılda bir gelen siyasal darbeler, yanın-
da ekonomik darbeleri de getiriyor. Topluma çok ağır
yükler getiren sözde kaçınılmaz ekonomik modeller bir
noktadan sonra ancak askeri darbelerin gölgesinde uy-
gulanabiliyor. Son gelen bunalım, yanmda askeri dar-
beyi getirmedi. Askeri darbeleri halk istemiyor (asker
de istemiyor). Alınan sonuçta ne askeri darbeler, ne
ekonomik darbeler başarı sağlayabilmiştir. Şöyle yalın-
kat bir ferahlık gelmiş, sonra gene eski hamam, eski
tas... Sıkıntılar her köşeden kendini göstermiştir.
Her köşeden yükselen ses Amerikan yardımıdır.
Amerikan borçlanmasının başlangıcındaki istek 100 mil-
yon dolardır. Demek o yıllarda 100 milyon dolar epeyce
güçlü bir sayıdır. Zaten bize (Yunanistan'a da) yapılan
askeri yardımlar üstünde epeyce tartışmalar olmuyor
muydu? Bizim durumumuza göre şu kadar olması, onla-
nn durumuna göre bu kadar olması gerekir.
Son günlerde bizden, askeri, siyasi kararsızlıklar yü-
zünden neler istendiği ortadır. Lord Curzon'un ismet
Paşa'ya eldeki listeyi gösterip, "Bunları, bugün reddedi-
yorsunuz, günü gelince bunları sizden teker teker iste-
yeceğim" demesi gibi.
Çevik Kuvvet ne güne duruyor?..
Uzun bir listevardır, onaylanmayınicedirbeklemekte-
dir. Bu listeyi bunca ekonomik sıkıntılara düşmüş insan-
lara sırası gelince onaylatmak çok kolaydır. Bu da
"küçük Amerika"yerine "Güney Arjantin"olmamızdan
gelmiyor mu?
işte enflasyon, dışta borçlanma her zaman bela ol-
muştur.
BULMACA
1 2 3 4 5 6 7 8 9SOLDAN SAĞA:
1/ "Aptal. sersem" anla-
mında argo sözcük. 2/
Birleşik bir şeyi oluşturan
yalınç şeylerden her biri...
"Kitre" adı verilen zam-
kın elde edildiği dikenli 4
bir çalı. 3/ Güneydoğu c
Anadolu'ya özgü acı
kahve... Zaviye. 4/ Çin ve 6
Japonya'da oynanan bir j
çeşit satranç... Çocuk yu-
vası. 5/ Bir şeyden kalan 8
kötü iz... Karakıer. 6/ g
Kanda alyuvar sayısının
azalmasından ileri gelen ve genel-
likle genç kızlarda görülen kansız-
lık. 7/ Bizmutun simgesi... İstem
dışı yapılan hareket... "Evet" anla-
mında kullanılan bir söz. 8/ Yeni-
çen kışlası... Sığır süriisü. 9/ Zar
yerine yedi tane küçük deniz hay-
vanı kavkısı atılarak oynanan bir
oyun... Yiğit.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Halk arasında mandaya verilen
ad... Pokerde her oyuncu tarafın-
dan ortaya konan para. 2/ Zehir... Ağızda güç eriyen bir şeker.
3/ Askıntı. başbelası... Yemek yeme gereksinimi olan. 4/ Belirli
bir işi kendi kendine yapabilen otomatik aygıt. 5/ Mert. kalen-
der ve babacan kimse... Huzur. 6/ Bir bağlaç... Volga'nın başb
ca kolu olan ırmak. 7/ Osmanlılarda öncelen halktan yalnız
olağanüstü durumlarda. sonralan ise sürekli olarak toplanan
vergi... Helyumun simgesi. 8/ Kıl elek... Kavga, dalaş. 9/
Amonvak tuzu.
T.C.
İZMİR 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
1993 653 esas
Davacı Mine Kırmızıpınar vekili tarafından davalı Lütfettin
Kırmızıpınar aleyhine açılmış bulunan boşanma davasında verilen
ara karar ujannca:
Davalı Lütfettin Kırmızıpınar'a UIu Mah. Takunyaalar Sokak
Küçük Apt. Kat: 2 2 Gazcılar Bursa adresinden dava dilekçesi tebliğ
edilememiş olup C. Başsavcıhğı kanalıyla yapılan arama ve tahkikat-
lara rağmen de davalının tebligata yarar adresi bulunamamış oldu-
ğundan. davalı)a ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş olup
davah Lütfettin Kırmızıpınar'ın 30.05.1994 günü saat 09.35'te yapı-
lacak olan duruşmada İzmir 11. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde hazır
bulunması veya kendisini kanuni bir vekil ile temsil ettirmesi. duruş-
maya gelmemesi halinde tahkikatın ve duruşmanın yokluğunda de-
vam edip karar venleceği hususlan. meşruhatlı davetiye yerine geçerli
olmak üzere ilanen tebliğ oiunur. 11.04 1994
Basın: 24654
BAKIRKÖY 5. SULH HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Esas No: 1993 1084
Karar No: 1994 284
Davacı Mihriye Atan (Otlatıcı) tarafından mahcur İsmail Atan
aleyhine mahkememizde ikame olunan vasi tayini davasının yapılan
duruşması sonunda:
Davanın kabulu ıle Sakarya ili Hendek ilçesi. Kemaliye Mah. cilt:
004 01. savfa: 39 ve kütük sıra no: I l'de nüfusa kayıtlı Bakırköy Ye-
nimahalle Muhtar Tahsm Sokak Rasim Apt. No: 16 6'da ikamet
etmekte olup halen Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi'-
nde tedavı edılmekte olan Mustafa ve Gürcıye oğlu 1.1.1945 D.'lu
İsmail Atan'ın hacir altına alınmasına \e kendisine İstanbul Çatalca
ilçesi, Kaleiçi Mahaljesi cılt: 002 04. sayfa: 45 ve kütük sıra no: 256'da
nüfusa kayıtlı halen Istanbul Bahçelievler Kocasinan Merkez Mahal-
lesi Mahmutbey Caddesi No: 113 4'te ikamet eden öz ablası Mustafa
kızı 1942 doğumlu Mihrıye Otlatıa'nın TMK'nın 355. maddesi gere-
ğince vasi olarak naspvetayınine 1.4.1994 tarihinde karar verilmiştir
Ilan olunur Basın: 4181