23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET2 10NİSAN1994PAZAR KULTUR 13. ULUSLARARASIISTANBUL FILM FESTIVALI Sıradıabirdedektiffilmi:'L.627 CIIMHUR CANBAZOĞLL 1992'de ikı politik fılm Fransız ka- muoyunu derinden etkilemışü. Fran- sa'nın unutmaya çalıştığı Cezayir Sa- vaşı'yla ılgib dört saatlik belgesel La Guerre Sans Nom ve Tavemier'nin ka- muoyu ile politikacılan birbirine dü- şüren "L. 627" adlı filmleriydı bunlar. "L. 627" (Fransa'da uyuşturucu kullanımı ve tıcaretıni engelleyen. uyuşturucu bağnnhlannın tedavisinı öngören yasa) birbirleriyle zoraki vakınlık içinde bulunan Parisli altı kişilık narkotik timinin öyküsü. Fransa'da polemik yarattı Film açık yüreklilikle narkotikçile- rin yaşadığı zorluklan. araç eksikliği- ni, aşılamayan bürokratik engelleri. polıtikacılann oyunun kuralını bilme- den getırdıkleri sınırlamalan, polisteki dısıplınsızliği, kısacası bu insanlann gerçeğıni gözler önüne senyor. Buraya kadar her şey yerli yerinde.Ancak Ta- vernier bu derece vurucu bir dil seçip TJLa Tavernicr, oldukça cesur davranarak yetkililcrin yctcrsizliğini belgeliyor. fılmin sosyolojik boyutunu da günde- me geıırince L. 627 Fransa'da büvük polemik yarattı. Bir yanda İçişleri Ba- kanı Paul Quıles L. 627'yi yanlış ve yanlı diye nitelendirirken, diğer yanda muhalefet fılmin belgesel tadında ol- duğunu iddia etmişti. Aslında Tavernier senaryoyu nar- kotik ekibinde görevli, gerçek polisler- den Michael Alexandre'la birlikte avermer, açık yüreklilikle narkotîkçilerin yaşadığı zorluklan, araç eksikliğini, aşılamayan bürokratik engelleri, polıtikacılann sınırlamalannı, polisteki disiplinsizliği, kısacası bu insanlann gerçeğini gözler önüne seriyor. yazmıştı.Tavernıer, oğlu Nils'i (Film- de rolü var) uyuşturucunun pençesin- den kurtarmaya çahşırken Alexandre ile tanışmıştı. Aynca "L. 627"ye, nar- kotik şubeden diğer elemanlar da de- neyimleriyle yol göstermişlerdi. Ta- vernier. senaryoyu inandıncı kılma uğruna birçok teknik terim kullan- maktan çekinmemişti. Bu nedenle fılm Fransa'da gösterime girerken seyirci- ye mini sözcükler dağıtmıştı... Venedik '92'de yanşan "L. 627"nin bu derece ilgi çekmesinde sanatsal ağırhğının da payı var şüphesiz. Özel- likle dram ve ironinin bir arada yansıtı- lmasında, fılmden belleklerde kalan sahnelerin fazla olmasmda ovuncu- lann başanlan hemen öne çıkıyor. Tavernier tutuklamalar.sorgulama- lar gibı sahneler dışında Amerikalı- lardan daha usta bir aiılatım sunuyor seyirciye." L. 627"nın vurdulu-kırdılı sahneleri hayli inandıncı. Toplumsal pislikleri günışığına çıkarmaya özel önem veren yönetmen. ilk kez eleştir- menleri de şaşırtacak ölçüde cesur davranarak uyuşturucuyla savaşması gerekenlerin nasıl yetersiz kaldıklannı belgeliyor. Filmin kahramanı. çalı- şkan ve namuslu polis Lulu bile gerçe- ği şöyle dile getiriyor: "Kendimi çok pis hissediyorum." Kûltür Senisi - Eskı bir Sufı sözcüğü olan "Baraka". kutsa- ma. soluk ya da evrımsel süreci içinde banndıran yaşamın özü anlamına gelıyor. Filozof Jo- seph Campbeü ünlü yapıtı "Mi- tin Gücü"nde "Düşünülmeye değer tek mit. gezegenimizin \e üzerinde y aşayan in- sanlann bu gezegenle ilişkisidir. Bu mit ise milliyet, din ve dil farklılıklarının ötesine giden "aklın gözü' ile anlatılnıalıdır" dıve- rek öykü yazarlanna meydan okuduğun- da yapımcı Mark Magidson \e yönetmen Ron Fricke bu meydan okumaya kişisel bir yanıt vermeye karar verdiler; "Ya- şamın Soluğu" bu sayede gerçekleştirildi. İnsanlığın evrendeki yerini keşfetme yolculuğunun görüntüler ve sesler aracılığıyla doğrudan izleyicinin kalbine ve zihnine işieyecek epik bir anlatımı ge- rekli kıldığına karar veren Fricke ve Ma- gidson. fılmin sözsüz olmasını karar- laştırdılar. İki sanatçı dünya>ı üç kez dolaşarak dünyanın evrimıni. insanlann çeşitlılığinı \e dünya üzerindeki etkılerini çarpıcı bıçimde anlatacak görüntülerin peşıne düştüler. Sonuçta ortaya çıkan fılm. coğrafı ve dil engellennı aşarak dün- yanın her yerindeki insanlan etkileyebile- cek bir insanhk destanı oldu. Yırmi yıldır kullanılmayan 70 mm. ka- merayla çalışan ekip, 14 ay boyuncadün- yanın en el değmemiş köşelerine kadar uzanarak fılmi tamamladı. Özel olarak bu fılm ıçin yapılan bir bilgısayar sayesin- de kusursuz biçimde birbirine bağlanan bu görüntüler Michael Stearns'ın müziği ile harmanlanarak "Yaşamın Soluğu"nu oluşturdu. Altı kıtada ve aralannda Tanzanya. Çin. Brezilya, Kamboçya, K.uveyt. İran, Nepal ve Türkiye'nin de bulunduğu yirmi Gezegenleinsanınilişkisi Ron Fricke, 14 ay boyunca altı kıtada dünvanın en el değmemiş köşelerine dek uzanarak filmi tanıamlamış. dört ayn ülke gerçekleştinlen çekimler sonuncunda Hi- kaklar. Galata Mevlihanesi'nin mevlevileri, fabrikalar- malavalar'ın buz tutmuş tepelen. yağmur ormanlan, da büyük bir hızla tekdüze hareketlerini yineleyen işçi- Mekke'yı tavaf eden hacılar. içın içın kaynayan yanar- ler gibi insana dair birçok görüntü art arda sıralanarak dağlar. insanlann kitleler halinde koşuşturduklan so- "Yaşamın Soluğu"na dönüştü. FESTİVALDE BUGÜN Emek: Stardust Anılan (12.00. 18.30)* Şarkımı Dinle (15.00. 21.30)* Beyoğlu Atlas: Mutfak Sohbetleri (12.00, 18.30)* L.627 (15.00, 21.30)* Beyoğlu Alkazar: Erkeklerle Kadınlann Gerçek Öyküsü (12.00, 18.30)* Elveda Cariyem (15.00, 21.30)* B. Avrupa: AnnaannA( 12.00,18.30) KuklaUstası (15.00)* Kalbin Karanlık Yüzü (21.30)* Beyoğiu Beyoğlu: Ateş (12.00,18.30)* Davul (15.00, 21.30) Kadıköy Reks. M. Butterfly (12.00)* Bett> Blue-Filmin Bütünü (15.00) Ve Orkestra Durmadan Çaldı (18.30)* Yaşamın Soluğu (21.30) FESTİVALDE YARIN Emek: Highvvay 61 (12.00. 18.30)* Çocuk Hırsızı (15.00, 21.30)* Beyoğlu Atlas: Çocuk Cinayetleri (12.00, 18.30)* Aile Tablosu (15.00. 21.30)* Beyoğlu Alkazar: Kadınlan Seven Adam (12.00, 18.30)* Kalbin Karanlık Yüzü (15.00)* KuklaUstası (21.30)* B.Avrupa: Küçiik Düşler (12.00. 18.30)* Mavi Sürgün (15.00) Byron: Bir Şeytana Ağıt (21.30)* Beyoğlu Beyoğlu: Buluşma (12.00) AğnyaDönüş (15.00) İskipliAüfHoca (18.30) Gece Melek ve Bizim Çocuklar (21.30) K. Reks: Benjamin'in Kadını( 12.00) Mavi Uçurtma (15.00)* Ürpertiler (18.30)* Düşman Kardeşler (21.30)* •kAltyazıh olarak gösterime sımulacaktır. Anna fotokopiyle annAolunca..Kültür Servisi- 9 yaşındaki Anna'nın bazı sorunlan vardır. Önce. öğretmenine ilgi göstermekte zorlanmaktadır. Ama. çocuğun canını asıl sıkan konu. annesine çok az zaman ayırabilmesidir. Annesi bo- şanmıştır, geçinmek için çahşmaktadır ve bir adamla birliktedir. Okula yeni bir fotokopi alınınca, An- na'nın akîına parlak bir düşünce gelir. Bu makine. dünyadaki en büyük fotokopi aygıtıdır. Yalnızca kitaplann değil. insan- lann da kopyasını çıkarabilmektedır. Anna. kendi fotokopisini çıkanr ve böy- lece sorunlarla daha kolay baş etmeyi umar. Ortaya çıkan annA. okulda inanıl- maz derecede küstah ve şımank davranı- rken. annesi ve aşığıyla çok iyi anlaşır ve bizim Anna'da kıskançlık belirtileri baş gösterir... Zıt ikızler teması, sinemada daha önce de başanyla işlenmişti. Greti Klaey ve Jürgen Brauer'in yönettiği "Anna annA", bu temavı en ivi kullanan fılmlerden savı- lmasa da, küçük izleyicilere eğlenceli da- kikalar gecirtecek nitelikte. Özellikle kı- zlardan biri okuldayken. diğerinın hayva- nat bahçesinde gezdiği sahneler kayda de- ğer. "Anna annA'nın yönetmenlerinden Greti Klaey, 1930 İsviçre doğumlu. Terzi- lik ve tekstil konulannda eğitim gördü. Bu yapıt. 1977"den beri İsviçre Sinema Enstitüsü'nde giysi tasanmcısı olarak çalışan Klaey"in ilk yönetmenlik çah- şması. Filmin diğer yönetmeni Jürgen Brau- er'in deneyimleri daha eskilere uzanıyor. 1938 Leipzig doğumlu sanatçı. fızık ve sinema öğrenımi görmüştü. 1962'de gö- rüntü yönetmenliğine başladı. 1980'ler- deyse artık senaryocu ve yönetmen ola- rak çalışıyordu. Sağlam bir çocuk sine- ması geleneği olan eski Demokratik Al- man Cumhunyeti'nde yetişmiş Brauer. az sayıda. ama izlemeye değer çahşmalany- la, bu alanda belli bir isim yapmıştı. Heyecan verıu, ınce esprili bu ctn.uk filminin vapımında düş gücünden oldukça yarariaıulmış. Avni Dilligil Tiyatro Ödülleri sahiplerini buldu Ençok kazanan Şeht Tiyatvolan olduKültür Senisi - Türk Tiyatrosu'nun Oscarlan sayılan "1993-1994 17. Avııi Dilligil ÖdüllerT Atatürk Kültür Merkezi'nde yapılan bir törenle sahiplerini buldu. Istanbul Valisi Hayri Kozakçı oğlu ve eşmın de bulunduğu geceye: çoğunluğunu tiyatro çevresinin oluşturduğu davetliler katıldı. Yakın geçmişte yaşadığımız siyasi çalkantının izle- ri. yapılan kısa k'onuşmalarda kendini bellı ettı. A*iıi Dilligirın kızı Çiçek Dilligil ve Cem Dav- ran'ın sunduğu gecede. önce Dormen Tiyatrosu oyunculan, "Şarkılar Susarsa" adlı müakalden bölümler sundu. Nüzhet Birsel (jüri başkanı). Fü- sun Akatlı. Seçkin Setvi. Tomris Oğuzalp. Yaşar llksavaş, Kami Suveren. Göksel Kortay'dan oluşan jün üvelen değerlendırmesi sonucu bu yıl Jüri Onur Odülii. kırk üç yıldır tıvatro yaşamını sürdü- ren Gönûl Ülkü ve Gazanfer Ozcan'a verildi. Gazanfer Özcan uzun bir yoldan sonra tam fıni- şe >aklaştığı anda bir vesileyle bu ödülü almasının başka bir duygu olduğunu söyledi. Jüri Özel Ödü- lü'ne değer görülen Haldun Dİonnen de yaptığı ko- nuşmada şunlan söyledi: "Hayatımı gerçekten ti- yatrocu yetiştirmeye, insan yetiştirmeye adadım. Bu misyonum benim tiyatroculuğumdan daha önce ge- lir. Bundan sonra da sağuğım olduğu sürece bu mis- yonumda devam edeceğûn. Yalnız bu mis>onuma bir venisi daha eklendi. Tüm rivatrocu arkadaşlarım bu misvonu yüklenmek zorunda. Bundan sonra yalıuz tiyatrocu değil, Atatürk ilkelerine bağlı insan ve ti- yatrocu yetiştirmemiz gerekiyor. Vaümiz bize ışık tuttu, gereken cesareti verdi, sağolsun. " Dormen konuşmasından sonra dakikalarca ayakta alkı- şlandı. Jüriözendirmeödülleri'ndenbin"Oyuncu- lar Tiyatro Toptuluğu". diğeri ise "Şarkdar Susar- sa" adlı oyunla Dormen Tiyatrosu'na verildi. Oyuncular Tiyatro Topluluğu adına ödülü alan Gülsüm Soydan, yapılan değerlendirmelerin yete- rince objektif bir platformda olmadığı nı belirte- rek. ölçütlerin yeniden sorgulanmasını umut ettikle- rini söyledi: "Ancak önümüzdeki günlerde büyük tehlikeîerie karşüaşacak olan tiyatrova. tivatroda var olabilen bizlere büyük görevier düştüğü inancı- ndayız. Bizi bekleyen zorlu mücadele için Türk ti- yatrosunun birlikteliğinin yaşamsal önemine inanı- yoruz. Bu nedenle her tüıiü polemiği bir \ ana bıraka- rak bu ödülü kamuovu önünde genç tiyatromuza >e- rilmiş bir destek olarak göriiyoruz. Bizee Türk tiy at- rosunun önündeki en önemli sonın hedefleri belirlen- miş eylem birlikteliğidir." Bu yıl Olağanüstü 'i orum Ödülü'nü. "Bir Delinin Hatıra Defteri"ndeki olağanüstü performansıvla Genco Erkal. En İyi Müzik Ödülü'nü Esin Enğin, "İstanbul'un Gözleri Mahmur" ovununun müzı- ğivle kazandı. Özgün Yapım Ödülü'nü Ortaoyun- cular. Ferhan Şensoy'un yazdığı ve yönettiği "Şu Gogol Delisi" adlı oyunuyla aldı. Ödülünü îsmet Ay'dan alan Şensoy da vaîiye güvenerek Bevoğlu- nda tiyatro yapmaya devam edeceğini vurguladı. En Iyi Kostüm Ödülü. "Şu Gogol DelisTvle Ca- nan Göknil'e verildi. En Ivi Dekor Ödülü'nü ise En İyi Müzik Ödülü'nü Esin Engin, istanbul'un Gözleri Mahmur'la aldı. (MUHARREM AYDIN) "Bir Delinin Hatıra Defteri"yle Duygu Sağıroğlu aldı. Hastahğı nedenıyle törene katılamavan Sağı- rpğlu'nun ödülünü Çetin Akcan aldı. Enîji Çe>iri Ödülü'ne Serra \'ılnıaz ve kısa bir süre önce yitirdi- ğımız Hür Yumer, İstanbul Devlet Tijatrolan'nda sahnelenen "Kassandra" adlı oyunun cevırisıvle değer görüldü. En l)i Yerli Oyun Yazarı olarak İstanbul Şehir Ti>atrolan'nda sahnelenen "tstan- bul'un Gözleri Mahmur" adlı oyununun v azan Me- lisa Gürpınar seçıldı. En İyi Vönetmen Ödülü'nü vine "İstanbul'un Gözleri Mahmur" ov ununun vö- netmeni Hakan .\ltuıer kazandı. En İyi Yapım Ödülü'nü de İstanbul Şehir Tiyatrolan. "îstanbur- un Gözleri Mahmur" adlı oyunla kazandı. Yardnncı Rolde En İyi Erkek Oyuncu Ödülü'ne To- ron Karacaoğlu. "İstanbul'un Gözleri Mahmur" oyunundaki performansıvla değer görüldü. Yardımcı Rolde En İyi Kadın Ödülü'ne aday goste- rilen Hümeyra törene kendi isteğiyle ödülden çekil- diğını belirten bir mesaj gönderdi. Bu dalda da ödülü "Abdülcanbaz"dakı yorumuyla Sumru Yav- rucuk kazandı. En İyi Erkek Oyuncu Ödülü'ne "Kaduılar da Savaşı Yitirdi" adb oyundaki ba- şansından dolayı Ahmet Uz değer görüldü. En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü de Ferhan Şen- soy'un yazıp yönettiği "Şu Gogol Delisi" adlı oyun- daki performansıyla Derya Baykal kazandı. Derya Baykal. yaptığı konuşmada tıyatroda usta-cırak ılişkisine inanmış bir oyuncu olduğunu, ilerde gençlere yaptığı işlerle örnek olabilmenin en büv ük amacı olduğunu söyledi. Bu yılkı Avni Dilligil Ti- yatro Ödülleri töreninin sonunda, İstanbul Şehir Tiyatrolan "İstanbul'un Gözleri Mahmur" ddb oyunun kazandığı altı ödülle gecenın gahbi oldu. TVvemedyanın zararlanüzerine Kültür Senisi - Tiyatro oyunculan Agnes Jaoui ve Jean-Pierre Bacri'nin birlikte sahnelendiğinde kendılerinın de rol aldığı bir ti- yatro oyunu olarak kaleme alıp sonra da senaryolaştırdıklan ve Philippe Muyl'in yönettiği 1993 yapımı "Mutfak Sohbetleri" bugün festival kapsamında karşımıza gelivor. Daha önce birkaç oyun yazma denemesi yapmış olan Bacri ile mektup yazmak ve günlük tutmak dışında yazınla ilgisı olmayan Jaoui'nin kaleme aldıklan "Mutfak Sohbetleri"nin hem oyun hem de sinema uvarlamasının büvük başan kazanması üzerine. ikili ya- zarlığı sürdürerek bu yıl Berlm Fılm Fesuvah'nde ödül kazanan Renais'ın "Smoking, No Smoking" filminin senaryosuna imza- lannı attılar. Bir oyun metnınin müzıkalıtesinın çok önemb olduğuna inanan Jaoui, bu açıdan aktör olmalanrun oyunu >azmalannda büyük kolaylık sağladığı düşüncesınde. Bacri ise. kendilenni "Mutfak Sohbetleri"ni yazmaya iten etkenin, herkesın birbinne benzer dü- şünceleri olmasından duyduklan bıkkınlık olduğunu belirtıyor: "Öraeğin bugünlerde bütün politikacıların >olsuzluk yaptığını dü- şünmek pek moda. Oysa yolsûzluk \apan pofitikacı en fazla bir düzi- nedir. Ama geneüemek kolay; bu gerçeği buunak için biraz derin dü- şünmekse zor. İnsanlar kolay yolu secip çoğunluğun görüşünü benim- siyorlar. Ve bu, tehlikeli bir çoğuniuk. İşte \azarken bu insanlara ulaşmavı umduk." 'Konuk gerçekten dost mu. voksa sadcce bir ünlü mü?' Bacri, oyunun sinemaya uyarlama düşüncesını çekıci bulma- lannın ardında da. sinema bıletlennin tiyatro biletlennden daha ucuz olması ve asıl parası kısıtlı kitleye ulaşmak istemeleri olduğu- nu belirtiyor. Film. baştan sona Jacques ve Martine çiftının mut- fağında geçiyor. Jacques ve Martine. on yıldır görmediklen ve bu arada ünlü bir televizyon yıldızına dönüşmüş eskı bir dostlannı. onun başanlı bir iş kadını olan eşimn. gelıp evlerinin salonuna çadır kurmuş olan başka bir eski dostu. Martineın kumarbaz kardeşi ve onun bir seks sembolüne benze>en sevgilisini bir akşam yemeğe çağınrlar ve bu ilgınç bileşimden beklenebıleceğı gibı olaylar birbi- rini kovalar. "Mutfak Sohbetleri"nin yazarlan ise fılmin. televizyo- nun günümüz insanı üzerindeki ctkısını anlattığını söy lüv orlar: "So- run şu: Konuk, gerçekten bir dost mu. yoksa onu sadece ünlü olduğu için mi davet ettiler?" Anburnu Ödülleri'ri kazananlar açıldandı Kültür Senisi - Şair ve sıne- macı Orhon Murat Anburnu anısına bu vıl beşinçısı gerçek- leştirilen Anburnu Ödülleri sa- hiplerini buldu. Şiir dalında Ok- tay Akbal. Kemal Özer, Clkü Tamer, Hilmi Yavıız ve Turgav Fişekçi'den oluşan secici kurul Abdülkadir Budak'ın "İmzası Gül" knabını oy çokluğuvla ödüle değer buldu. Atıf Yılmaz, Cevat Çapan. Tunç Başaran, Tank Akan \e ŞerifSezer'den oluşan kısa met- rajlı fılm secici kurulu. sinema filmleri dalında Mehmet Enı- Imaz'ın "Seviyorum... Ergo Sum" adlı filmini birindbkle. Tatü Gökhan Tatarer'in "Geçit" filmini ikincilikle ve Ertekin Akpınar'ın "Waldo Sen Neden Burada Değilsin?" filmini de üçüncülükle ödüllendırdi. \'i- deo dalında ise Serdar Pehli\a- noğlu'nun "Julia Sax" ile Kaan Şensoy'un "İUusion" filmlen bı- rinalık ödülünü paylaşırken Natali Yeres'in "Aynalar Suiti" filmi ikincılık ve Göker Gök- tepe'nin "Bir Gün Daha Bitiyor" filmi de üçüncülük ödülüne de- ğer görüldü. Bu dalda aynca Se- nem Duruel'in "O>THI", Ükü L'zun'un "Sonbahar" ve Siğnem Selçuk'un "Paylaşabilenler İçin" vıdeo filmleri özendirme ödülleri ile ödüllendirilirken Yüksel Aksu'nun "Zamanın La- birentinde Karşılaşma" adlı vı- deo filmi de "Yaman Okaj Kısa Metrajlı Film Jüri Özel Ödülü"- ne değer görüldü Macit Koper, Ertem Göreç, Orhan Oğuz, Yu- suf Kurçenh' ve Sumru Yavru- cuk'tan oluşan kısa metrajlı fılm senanosu seçıcı kurulunun de- ğerlendirmesi sonucu Bülent Fevzioğlu'nun "Su Çüriidü" adlı senaryosu birincılıkle ödüllen- dinlırken Mehmet Eryılmaz'ın "Dava" senarvosu ıkıncilık ve Yücel Cnlü'nün "Bomba" senar- vosu da üçüncülük ödülüne de- ğer bulundu. Bu dalda DilekTu- nalı'nın "Elektronik İlişkiler" senaryosu ile Erbil Göktaş ve Sema Göktaş'ın ortak çahşması "Bir Oidipus Hikayesi" de jüri özel ödülü alırken Yücel Ünlü'- nun bir diğer senar>osu "Küçük Köpek Yavrusu ya da Manav- gafta Bir Aşk" da "Bilge Olgaç KBa\Ietrajlı Film Senaryosu Jüri Özel Ödülü"ne değer görül- dü. Uzun metrajlı film öyküsün dalında ise Zeki Ökten, Fehmi •\'aşar, Meral Oğuz, Hülya Av- şar v e Menderes Samancdar'dan oluşan seçicı kurulun değerlen- dırmesi sonucu Mustafa Şimşek ve Ufuk Maden'in ortak çah- şması "Göldeki Resim" oy birli- ğıvie birincilik ödülüne değer bulundu. Dilek Tunahnın "Va- atler ve Yalanlar" öyküsü ikinci- likle. Neşe Cehiz'in "Özür Mek- tuplan" üçüncülükle ödüllendi- nlırken Şerafettin Kaya'nın "Pencere Gizleri" öyküsü de 1 özendirme ödülü kazandı. İsa Çelik, Mehmet Bayhan, Mehmet Kısmet. Aclan L'raz ve Rıza Ba- loğlu'ndan oluşan fotoğraf dalı seçıci kurulu da Sadık Demiröz'- ün "Erkenden" adlı fotoğrafını .•Vrıburnu Fotoğraf Ödülü'ne de- ğer jîördü. Ödüller. nisan aymın son haf- tasında İstanbul'da düzenlene- cek bir törenle sahiplenne verile- cek. Ankara Kitap Fuarı'nda Bugün Üst salon 13.00-14.15 Söyleşi: "Yazarlık Yolum ve Son Kitabım: Ro- mantik Bir Viyana Yaa" Adalet Ağaoğlu 15.00-18.00Panel: İmza: Aziz Nesin^Türkiye Yazarlar Sen- dikası Standı 16.00-18.00 Panel: "Yakın Dönem Öykücülüğü- müz" Yöneten: Feridun Andaç Vüs'atO.Bener AylaKutlu Erendiz Atasü Özcan Karabulut Alt Salon 11.30-13.30 Panel: "Yakın Tarihimiz ve Türk Romanı" Yöneten: Emin Özdemır Yılmaz Karakoyunlu Prof.Dr. Sina Akşin Düzenleyen: Simav i Yayınlan 14.30-16.30 Panel: "Laiklik ve Çaâdaşlaşma" Yöneten: Prof.Dr.Şerafettin Turan Prof.Dr. Türkan Saylan Prof.Dr. Toktamış Ateş Bedri Baykam Düzenleyen: Dil Derneği 16.00-19.00 Adalet Ağaoğlu İmge Yayınlan StandT 17.30 "Nazım Hikmet'i Anıyoruz" Konuşma: Vera'nın NazımV Ataol Behramoğlu Tiyatro Gösterisi: "Mutlu Ol Nazım"- Di- lek Türker-Tiyatro Ayna Vera Tulyakova'nın anılanndan oyunlaştıran: Ataol Behramoğlu Yöneten: Murat Somay Oy- nayan: Dilek Türker Edebiyatçılar Derneği İmza Günleri Abdülkadir Budak. Mu- zaffer İzgü, Ahmet Telli. Jülide Gülizar. Emin Özdemir, Alaat- tin Topçu, Kaya Özsezgin, Şemsettın Ünlü Türkiye \ azarlar Sendikası İmza Günleri Aziz Nesin, Hasan Kıyafet, Halit Çelenk
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle