Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 2 8MART1994SALI
Yaşama kazandırma çabalanmn başanya ulaşabilmesi için çalışmalar yapılıyor
• • - - . . .
Ozürlülere 'uygun çevre' oluşturuluyortZMİR (Cumhuriyet Ege Büro-
su)-Türkiye'de nüfusa oranlan yüz-
de lO'u aşan özürlüler için. duyarh
fıziksel çevre yaklaşımlan geliştirili-
yor. Uzmanlar, özürlünün gûçsüz
fonksiyonun fizik tedavi ve rehabi-
Iitasyonla işlerlik kazanabilmesine
karşın. dış çevredeki uygunsuz yapı-
nın, bu gelişmeye sekte vurduğunu
belirtiyorlar.
Dokuz Eylül Cniversitesi Mimar-
hk Fakültesi ile Fizik Tedavi ve Re-
habilitasyon Yüksekokulu yetkilile-
ri, gelecekte fîziksel çevreyi düzenle-
yecek mimarbk öğrencilerinin, so-
rumluluklannı arttırmak ve ko-
nunun önemine dıkkat çekmek
amacıyla "Özûrlûlere Duyarlı Fızik-
sel Çevre Yaklaşunlan" konulu bir
çahşmayapü.
Özürlülere uygulanan rehabiütas-
yonun getirdiğı düzeyin işlerlik ka-
zanabılmesı ıçın çevre ve mimari
yapı düzenlemesinin önemine dik-
kat çeken uzmanlar, yerel yönetim
temsilcilerini duyarh olmaya
çağırdılar.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon
Yüksekokulu Müdür Yardıması
Dr. Yiicel Yddırun, özürlünün fonk-
siyonel kapasitesindeki yetersizlik-
lerin desteklenerek tedavi edilmesi-
ni. fizik, sosyal ve mesleki açıdan de-
ğerlendirme yapılarak yeniden ka-
zandırma olarak tanımladı.
Tedavide muhidisipliner bir çah-
şma izlemek gerektiğıne dikkat çe-
ken Yıldınm, "Sakatiığm önlenmesi,
tedavi ve rehabilitasyon. ev yaşam»-
nda rehabilitasyon, mesleki rehabili-
tasyon ve istihdam olanaklan sağla-
mak; mimari engelkr ve ulaşım so-
runları kaldınlmadan yetersiz ola-
caktır" diyor.
özürlü kişilere, çevrede
rahat hareket etme imkanı
Uzmanlar, bir tasanm sürecinde
çevre ve kullanıcı değerlerinin belir-
lenmesi ile konuya yönelik tasanm
kriterlerinin saptandığını belirttiler.
Belirlenen kriterlere, tasanm ve uy-
gulama sürecinde bağh kahnırsa
özürlü ve özürsüz kullar.ıcılann sağ-
lıkb bir çevrede yaşayacağını vurgu-
layan Mimarhk Fakültesi Araşür-
ma Görevlisi tlkim Kaya, "Dikkatli
bir çaiışma, özürlü bireyin çevrede
rahat hareket etme ve yaşama şansını
getireceği gibi, sağlıklı kullanıcıların
da özürlü hale gelmesini engeller" di-
yekonuşuyor.
Mekanlann fleksibilite çalışma-
lannda özürlü bireylere yönelik kul-
Özürlü insanlaruı tedavi sonucu gösterdikleri gelişmeler, kentsel dokudaki çarpıkhklar ve uygunsuz yapılar
nedeniy le sektey e uğnıyor. Özürlülerin kent içinde yaşamlannı sürdürebUmeleri için, özürlülere duarlı çevre
yaklaşımlan geliştiriliyor. (Fotoğraf: NECATİ AYGIN)
lanım niteliklerinin göz önüne alı- ağırlık derecesine. tekerlekli sandal-
nması geretiğine dikkat çeken ye ve techizat tipine, bireyselistekle-
Kaya, bu çaiışma sayesinde. farklı re göre değişimler ve düzenlemeler
özür tiplerine. özürün değişebilen sağlanabileceğini belirtti. Değişikh-
ğin en çok gerekh olduğu mekan-
lan. banyo. tuvalet. mutfak gibi
ıslak mekanlar olarak sayan Kaya,
şunlan anlatıyor:
"Bu tür yerler. olanak dahilinde
düzgün geometrik formlardan oluş-
malı.
Kapılarda giriş genişliği, sirkilas-
yon akslan uygun olmalı. girişi ve gi-
riş alanı özür türlerine göre uygun
hazırlanmalı. Elektrik düğmeleri,
erişilebilir bir yere konulmah. Teker-
lekli sandalye için kapıya yakın bir
yerde ray olmalı. Zemin dokusunda
mekanlar arası farklılıklar oluştur-
mak, özeUikle görme özürlü bireyle-
rin yön tayininde önem taşır. Bu tür
özürlülerin yaşadığı fiziksel çevrede
kullanılan malzemenin dokuları
önemlidjr."
Otoparklar düzenlenirken de
özürlüler düşünülmeli
Tüm insanlar için daha rahat bir
mekan hazırlamak amacında olan
tasanmcılann. özürlü insanlann ya-
şam kalitesini arttırmak için tasa-
nmlanndaki ulaşabilirliğin arttınl-
ması gerektiği belirtiliyor.
Yerleşim birimlerindeki merkez-
ler, yaya yollan, reklarasyon ve çaiı-
şma alanlan, resmi kurumlarla oto-
parklann düzenlenmesinde özürlü
yurttaşlann karşılaşabileceği sorun-
lann göz önüne alınmasmın gerektı-
ğini vurgulayan Mimarhk Fakültesi
öğretim elemanı Dr. Hülya Koç,
"Hedefler saptanırken öncelikle ken-
tin planlaması ile alt planlamasına
ilişkin sav ısal veriler elde edilmeudir"
diye görüşlerini belirtiyor.
Yaya geçitlerinde bordürlerin ge-
çiş seviyesinde olması ve yerler ile
rampalann kaygan olmaması ge-
rektiğini vurgulayan Koç, şunlan
söyledi:
"Yaya kaldırımları güneşlikleri,
alt kenarı çarpmayacak biçimde
düzenlenmeli, engel kalmamalı. Bi-
nalar arası mekanlarda düz ve kay-
gan olmayan zeminler kullanılmalı.
Görme özürlüler için bahçe yollan üç
farklı malzemeyle tasarlanmalıdır.
Merdhenler, tırmanmayı güçleştire-
cek ölçüde dik tasarlanmamalı, sa-
hanlıklara önem >erilmeli.
Özürlülerin kullanımı için otopark
yerleri bina girişlerine en fazla 30- 40
metre uzaklıkta yer almalı, en çok
yüzde 2 eğimde olmalı. Otopark içi
iılaşımının kolay olması için
kaJdınmı aşacak biçimde rampalar
y'apılmalı, araçlardan tekerlekli san-
dalye geçişini sağlamak için alan sağ-
lanmalı.
Çeşitü yerlerde kullanılan işaretler
beyaz zemin üzerine siyah harflerie
yazılmalı. Olanaklıysa işaretler ışı-
klandınlmalı. kabartma yapdmalı."
Kınklarda
alçılama
yerine
vidalama
ANKARA(AA)-Kmk
tedavisinde. alçının yerini
vidalama tekniği aldı. Kınk
kemiklere yerleştirilen vidalar ile
hemeklemlerin hareketi
sağlanıy or, hem de alçı sonrası
çıkan haştahklar önleniyor.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi
Ibn-i Sina Hastanesi Ortopedi
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Tank Yazar, eski
yöntemde, kınk bölgenin alçıya
alındığını ve eklemlerin de alçı
içine alınmasıyla. kişinin
hareketinin kısıtlandığmı ve başka
hastajıklar ortaya çıküğını
bildırdi.
Eklemlerin hareket
edememesinin. kınk sonrası çıkan
kas erimesi, cildin kaslara
yapışması. eklemlerin
hareketlerini kaybetme. ağn ve
şişme gibi kınk hastalıklanna
neden olduğunu anlatan Doç. Dr.
Yazar. şunlan söyledi:
"Erişkin bir insanın. kırıklannın
düzelmesi için alçıy a alındığında,
altı aj beklemesi gerekiyordu. Bu
tedavi sonunda kınğı kaynıyordu,
ancak eklemleri çalışmayan
insanlar ortav a çıkıyordu.
ls>içre'de ilk kez uygulamaya
başlanan (>ida) yöntemi ile
insanlann hareketinin ktsılmadan
tedavisi gündeme geldi. Türkiye'de
de uygulanan bu yöntem ile bir
vidayı uygun usulde kemiğe
yerleştiriyorsunuz. Böylece
kemiklerin bağlantüan çok sağlam
hale getiriliyor \e kişinin eklemleri
hareket ediyor. Kınk iyileştiğinde,
bu vidalar tekrar amelîyatla
çıkarılıyor."
Yazar, 70-80 yaşındaki insanlann
altı hafta alçı yapılarak yatmlması
halinde hareketsizlikten damar
tıkanması, akciğer iltihabı gibi
rahatsızlıklardan öleceğini
vurgulayarak. bu yöntem ile
hastalann yüzde 95 orarunda
iyileştinldiğinibildirdi. Doç. Dr.
Yazar. yine de her kınkta bu
yöntemin uygulanmadığını, eklem
yerlerini çok etkilemeyen küçük
kınklarda alçı kullandıklannı
sözlerine ekledi.
Yağlı gıdalara
dikkat
KON YA (AA) - Türkiye'de son
yıllarda pankreas kanserinde
büyük artış gözlendiği. bunun.
yağlı gıdalar, alkol ve safra y olu
hastahklannın ihmal edilmesinden
kaynaklandığı bildirildi. Selçuk
Üniversitesi Tıp Fakültesi
Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrii
Özer, özellikle yağlı gıdalann
pankreas kanserine yakalanma
riskini artırdığinı belirtti. Pankreas
kanserinin daha çok 50 yaşın
üzerindeki kişilerde görüldüğünü
ve değişik biçimlerde ortaya
çıküğını kaydeden Prof. Dr. Özer.
gözlerde ve ciltte görülen ani
sanlıklann ihmal edilmemesi
gerektığıni vurguladı. Pankreas
iltihaplanmasının sirtta vebel
ortasında dayanılmaz ağnlarla
kendiru gösterdiğini ıfadeeden
Prof. Dr. Özer, "Ne yazık ki bazı
kişiler, bu ağnlan ilkel yöntemlerk
gidermeye çaltşmaktadır.
Pankreas üzerine >e sırt ile bel
ortasına konulan kızgın kiremit ve
ütüler pankreastaki enfeksiyonu
artırdığından, hastalık daha
tehlikeli boyutlara ulaşmaktadır.
Bu gibi şikayetleri olan kişiler,
mutlaka bir uzmana
başvurmalıdır" dedi.
Mantar
AIDS
habercisi
olabilir
\1I DICAL I K I B I M
Köşebaşlarında nöbet tutan askerler ilk bakışta tedirginlik yaratsa da ülkeye gelen turist sayısında her yıl artış meydana geliyor.
Turist,Kuzeyîrlanda'danvazgeçmiyor
NATIONAL
GE0GRAPH1C
DONALDSMITH
Daha az çekişmeli bir dönemde
olsaydı. Kuzey İrlanda, hiç
kuşkusuz bir turist cenneü olurdu.
Ulster'in altı yöresınde zümriit
tarlalar. rüzgann okşadığı kırlar.
balıkla dolup taşan gö! ve ırmaklar,
patikalar. gizemli yeryüzü
oluşumlan. şatolar. golf sahalan.
oteller. ağzının tadını bilenler için
lokantalar ve şık alışveriş merkezleri
bulunuyor. Güneydoğu bölgesinde,
Mourne dağlannın etekleri deniz
kıyısına dek uzanıyor. Tabii ki.
Ulster'da turizmin neden bir türlü
patlamadığı hiç de şaşırtıcı değıl.
Asıl akıl almaz konu, buraya yine de
turistlerin uğradığı. Hükümetin
izlediği özendirme pobükası
sayesinde. Kuzey İrlanda turizmi
geçen yıldan bu yana % 6 oranında
artış gösterdi. Hem de bu artış,
İngıhz tahakkümünden kurtulmak
amacıyla İrlanda Cumhuriyet
Ordusu'nun başlattığı şiddet
kampanyasına karşın gerçekleşti.
Mezhep çatışması, eski Yugoslavya
ve Karaib adasında da olduğu gibi,
bölgede gözle görülür bir
huzursuzluğa yol açtı.
Amerikan hükümeti. Kuzey
İrlanda"daki huzursuzluk
konusunda vatandaşlannı uyardığı
ancak, bu uyanlann engelleyici bir
etki yapmadığını bildiriyor.
Amerikalı turistler. şiddet
eylemlerinin kendilerine yönelik
olmadığinı savunarak bu ülkeyi
ziyaret etmekten çekinmiyor.
1970 yıhndan bu yana. İrlanda'da
gerçekleştirilen en şiddetli eylemin,
Ekim 1993'te Belfast'ta dokuz
Protestan'm ölümüyle sonuçlanan
ve Katolik düşmanlığını körükleyen
IRA bombası olduğu belirtiliyor.
Bu tür patlak vermelere karşın
Kuzey irlanda, yine deturistleri
kendisine çeken çeşitli özelliklere
sahip bir ülke. Bugüne dek
gerçekleştirilen eylemlerin hiçbiri
turistleri hedef almamış.
Sokaklarda cirit atan zırhlı
" Land-RoN er'lar v e köşebaşlannı
tutan askerler ilk bakışta turisti
tedirgin etse bile. kimileri ülkeye
damgsını v uran bu tür özelliklenn
kendilerini güvencede hissetmelerini
şağladığını ileri sürüyor. Kuze>
İrlanda Turizm Heyeti'nden
Philippa Reid. "Bugünlerde kimse,
elini yüreğine koyup, dünv ada tam
anlamıyla güvencede olan bir ülke
olduğunu söyleyemez" diyor.
"kanımca, Kuzey İrlanda birçok
ülkeden daha güvenli. İstafistikler.
burada soygun, cinayet ve ırza geçme
olaylannın, birçok Amerikan kentine
oranla çok daha düşük olduğunu
ortaya koyuyor."
Gerçekten de. Ulster'de yaşanan
çelişki, tıpkı Berlin Duvan'nda
olduğu gibi, kimi meraklı turistin
Katoliklerin egemen olduğu Falls
Road ve Protestanlann bölgesi
Shankill Road"u görmeye itiyor.
Ulster, her geçen gün Amerikalı •
turistlerin ilgisini daha çok çekiyor.
Geçen yıldan bu yana, ülkeyi ziyaret
eden Arnerikah turist sayısında ° o
21 oranında bir artış kaydedildi.
Turizm uzmanlanna göre, varhklı
Amerikalı turisti ülkeye çeken.
olağanüstü golf sahalan. Kuzey
İrlanda'ya her yıl gelen 1.2 mily on
turistin yansından fazlası
İngiltere'den geliyor. Avrupa
içinden ülkeye gelenlerin sayısında,
başta Alman. Hollandalı ve Fransız
turistler olmak üzere. % 16
oranında bir yükselme görüldü.
Ulster ekonomisini ayakta tutan beş
sanayi dalından biri olan turizm,
yılda 250 milyon dolarlık bir gelir ve
10 bin kişiye iş olanağı sağlıyor.
Turizm görev lilen genellikle sılahh
çatışmayı azımsamak eğiliminde
olup. özellikle uluslarararası golf ve
yelken turnuv alan gibi siy asal
olmayan etkinlikleri ön plana
çıkarmayolunagidiyor. 1991
yılında düzenlenen tekne y anşlan
sırasında, 300 bin nüfuslu Belfast"a
500 bin izleyici akın ettı.
İnsanlan çeken bir güç olan alışveriş
ise binlerce kişiyi Castle Court
Center'daki göz kamaştıran
mağazalara çekiyor. Mermer
tabanlı. şadırvanb ve kapalı bir
alanda kurulu olan alışveriş
merkezinde 70 mağaza. 1600
otomobillik bir otopark ve çeşitli
kolayllıklar bulunuyor. Kuzey
İrlanda'da yaşamm genellikle
normal seyrettiği ve gelen turistlerin
burada rahat olduklan belirtilivor.
Sık sık yınelenen ya da iyileşmeyen
vajınal mantarlann kimi zaman
AIDS belırtısi olabileceği
belirtildi. Yılda ortalama 13
milyon kışıde görülen vajinal
kandidiasis adı da verilen
mantarlann bü> ük bir çoğunluğu
HIV ile ilintih değildir. Hamilelik.
şeker hastahğı. doğum kontrol
haplan ve antibiy otikler genellikle
mantar hastalıklanna yol
açmaktadır.
Ancak AIDS nski yüksek olan
kadınlann uzun süre iyileşmeyen
v ajinal mantarlar karşısında son
derece duyarh olmalan öneriliyor.
Araştırmalar. HIV virüsü taşıdığı
anlaşılan kadınlann %38'inin tanı
öncesinde bu tür belirtüer
taşıdığını ortaya koyuyor.
Türk karanfıli
rakipsiz
ANTALY A (AA) - Türk çiçekleri
Av rupa pazarlannda rakip
tanımaz duruma geldi. Geçmiş
yıllarda Av rupa çiçek
borsalannda en düşük fiyatlardan
satılan Türk karanfilleri bugün en
yüksek fiyatlardan satıhyor.
Antalva Çiçek İhracatçılan
Derneğı Başkanı Mutlu Gülgün,
Türk çiçek üretıminin her yıl
300-500 dekar arasında arttığını ve
eldeedılen ürünlerin kalitesinin de
aynı oranda y ükseldığini
belirterek. "Âvrupa borsalannda
aİK'i bekleyen karanfillerimiz,
bugün en yüksek fıy atlardan
kapışılıyor. Müşterilerimizin
taleplerini karşüamakta
zorlanıvoruz.
Üretimimiz geçmiş yıllann çok
üstünde gerçekleşmesine rağmen,
talebin büyük bir bölümünü
karşılay amıyonız" dedi.
Avrupa pazannda Türk
çiçeklerinin en büyük rakibinin •
Keny a v e bazı Afrika ülkelerinden
gelen karanfıller olduğunu
bildiren Gülgün. Türk çiçeklennin
kalitesinin bu ülke ürünlerinden
yüksek olmasının bu ülkeleri
pazardan çekilmek zorunda
bıraktığını söyledi.
Gülgün. "Talep»ar, üretim
yetersiz. Önümüzdeki yıl çiçek
üretim alanlarımızı
genişletmelivTz" şeklinde konuştu.
Avrupa'da kutlanan Noel.
Anneler Günü. Sevgililer Günü ve
benzeri özel aünlerde
Avrupalının. çiçekçisinden Türk
karanfıli istediğini hatırlatan
Gülgün. "Özel gürderde Avnıpa'ya
bir kalemde en az 5 milyon dal
çiçek gönderiyoruz" dedi.
Alkollüyken, kendinizikandınp araba kullanmayın
MEDICALTRIBUNE
Alkollü araba kullanma sonucu
meydana gelen kazalann sayısı bay-
ram ve tatillerde büyük bir artış gös-
terir. Bu kazalann çokluğu genellik-
le, kendimizi inandırdığımız kimi
söylentilerden kaynaklanıyor. Al-
kol ve uyuşturucu bağımlılığına
karşı savaş açan örgütler aşağıdaki
söylentilerin geçersiz olduğunu ka-
nıtlama çabası içinde.
- Söylenti: "Kahve beni aydtır."
Gerçek: Kahve. bedenin alkolden
annmasıru sağlamaz. Yalnızca sizi
sinirli ve gözleri faltaşı gibi açık bir
sarhoş yapar. Bu durum ancak za-
manla yok olur.
Söylenti: "Sert içkilerden uzak du-
ruyonım."
Gerçek: Alkol alkoldür. Biranın
etkisi sek viskinin etkisinden farkh
değildir. 12 onsluk bir bira sizi 1,5
onsluk viski gibi çarpar.
Söylenti: "Cüssem çok içsem de
bunu kaldınr."
Gerçek: Yapılı olmanız. içebilece-
ğiniz içki miktannı beUrleyen et-
menlerden yalnızca biridir. Metabo-
lizma; yorgunluk, uykusuzluk ve
beslenme de içuğiniz içkinin sizi ne
denli çarpacağını beh'rleyen etmen-
lerdir.
Söylenti: "Arabanın camını indir-
dim mi kendime gelirim."
Gerçek: İstediğiniz kadar temiz ve
serin havayı içinize çekin sarhoşlu-
ğunuz gecmeyecektir. Bu nedenle ne
camı ne de havalandırmayı acmanın
bir yaran ohnayacaktır.
Söylenti: "tçkiliyken daha yavaş
araba kullanıyorum."
Gerçek: Kimileri gerçekten de sa-
atte 35 km. ile giderek durumu idare
ettiğıni sanır. Oysa ki, bu denli ya-
vaş gitmek de hızb gitmek kadar
tehlikelidir. Kimileri de satte 120
km. ile uçar. Kısacası. sarhoş sürü-
cüye, ne hızla giderse gitsin. güvenil-
mez.
Söylenti: "Bir-iki tek, daha iyi ara-
ba kullanmamı sağlıyor."
Gerçek: Bir kadeh bile olsa. alkol
kişinin düşünme yetisini, görüşünü
puslandınr, tepkilerin gecikmesine
yol açar. Bu nedenle. az miktarda
bile olsa alkollü trafığe çıkmak. ken-
dimizin olduğu denli başkalannın
da can ve mal güvenliği açısından
sakıncahdır.
Söylenti: "Yuzünıü soğuk suyla,
yıkar çıkanm."
Gerçek: İstediğiniz kadar yıkayın.
Dılerseniz soğuk bir duş abn. Temiz
pak olursunuz ama ayık ve güvenilir
bir şoför olamazsmız.
Söylenti: "Alkol beni canlandın-
yor."
Gerçek: Alkol, tam tersine, sinir
sistemine kloroform etkisi yaparak
kişinin uy uşmasına neden olur.