Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8MART1994SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOM 11
ŞİRKETLERDEN
• GENERAL
ELECTIRICinl993cirosu
60.6milyardolaroldu. 1993
kân 5.177 milyar dolar ile
yüzde lOartış kaydetti.
• HONTELHÖLDİSGe
ait Hontel Kablo Fiber
Optik fabrikası açıldı.
• MICROSOFT Türkiye
distribütörü olan Logosoft.
99 Türkçe Truetvpe yazı
tipini içeren ürününün
satışına başladı.
• YÖNETİM FİLMin adı
Trend Filmolardk
değiştirildi.
•"HANT LEASİNG'in
yüzde 15 hissesine. Dünya
Bankası kuruluşlanndan
İnternational Finance
Corporation talip oldu.
• DEMİRSİGORTA
Türkiye Korunmaya
MuhtaçÇocuklarVakffnın
Bollucu Köv ü'nde yaşayan
çocuklan kazalara karşı
güvencealtınaaldı.
• LİNKBılgısa-
yar"ın.
Anadolu"ya
Merhaba
Windows
Seminerleri adı altında
Eskişehir"de başlattığı
kampanya. Bandırma"da son
buldu.
• RAY SİGORTA ve AGF
Garanti Sigorta. Kanal Dye
aiı stüdy o maLzemeleri ile
gereçlerini sigortaladı.
• BAŞAKSigorta Sanat
Galerisi'nde Güler Akalın'ın
gravür sergisi açıldı.
• SARAYHah KayserTdeki
yaklaşık 1 mihon900btn
metrekarelik üretim
kapasitesine sahip Develi
tesislerinde 1994yılıiçinde
yeni bir ürün piyasaya
sürüyor.
• SIEMENS
NIXDORFBilgisa\ar
Sistemleri AŞ ve Index
Bilgisayar Sistemleri
Mühendislik San.veTic. Ltd.
Ştı.'nin kışisel bilgisayar
yetkili satıcılanmn ilk
toplantısı aerçekleştirildi.
•TOPRAK Kâğıt. ISO
9003 kahte belgesi aldı.
Çfller'in açbğıpaket güldürmedi
• Demirel-İnönü koalisyon hükümetinde Ekonomiden
Sorumlu Devlet Bakanı olan Tansu Çiller tarafından açıklanan
"ekonomik paket" amacına ulaşamadı. Paketteki enflasyon,
bütçe açığı. kamu kesimi boçlanma gereği. ithalat, ihracat gibi
göstergelerde, hedeflenen rakamlar tutmadı.
Ekonomi Senisi - Ekonomik paket-
ten ağzı yanan Başbakan Tansu Çiller.
yeni bir isıikrar paketi açıklamaktan
kaçınıyor. [>emirel-İnönü hükümetinin
Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanf-
yken açıkladığı "ekonomik paket"te
öngördüğü hedeflere ulaşamadı. Paket-
teki enflasyon. bütçe açığı. kamu kesimi
boçlanma gereği. ithalat. ihracat gibi
göstergelerde. amaçlanan rakamlar tut-
madı.
Tansu Çiller'in 1992"nin ocak ayında
hazırladığı. Bakanlar Kurulu'nda
tartışılıp kabul edilen "Ekonomide Den-
geleme, Üretim >e Atüım Programı",
öncelikle ekonomide dengelenn yeni-
den tesisini. ardından üretim. \atınm,
enflasyon. ithalat. ihracat. KİTler. ver-
gi gibi alanlardaki hedefleri içeriyordu.
Bunlardan yalnızca büyüme hedefine
ulaşılabildi.
Enflasyonu 1992"de yüzde 42">eindi-
rip. kalıcı olarak düşük düzeyde tutmak
hedeflenmesine karşın. enflasyonun yıl
sonu rakamı 62.1'i buldu. İhracatın
15.9 milyar dolara. ithalatın 22.9 milyar
dolara ulaşması öngörülmesine karşın.
ihracat 14.7 milyar dolar. ithalat ise
23.1 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Pakette kamu sektörü borçlanma ge-
reğinin (KSBG) 1991'deki yüzde 12.6
oranından yüzde 8.8'e çekilmesi hedef-
lenmesine karşın yüzde 14.9'a çıktı.
KSGB'nin iki yıl içinde yüzde 4'e indi-
rilmcsi amaçlanıyordu.
Büyümenin kaynağı tüketim
Hedeflenenın üstünde gerçekleşen
yüzde 5.8'lik büyüme ise üretim arlışına
yönelik politikalardan çok toplam tü-
ketimdeki yüzde 9.5 oranındaki artışın
uyardığı kapasite kullanımından kay-
naklandı.
Bu artış. 1992"de özel tüketimde yüz-
de 10.6, kamu tüketiminde yüzde 1.9
olarak gerçekleşti. Üretim ve yatınmda
atılım vaat eden pakete göre. imalat sa-
nayiinde kapasite kullanım orarunda
yüzde 10'luk artış beklenmesine karşın,
artış yıl sonunda ancak yüzde 2.6'ya
ulaşabildi.
Çiller'in başbakanlık dönemi
1993 haziranında başbakan olan Çil-
ler. bakanlığındaki icraatleri üstlenmi-
yor.
Söz konusu dönemde, kendisinin sa-
dece Hazine'ye baktığını, diğer ko-
nulardan sorumlu tutulamayacığını ifa-
de ediyor. Buna karşın. 1993 verileri de
pek parlak değil.
1992de yüzde 62.1 olan enflasyon,
1993'te yüzde 71.1'e, bütçe açığı 43.6
trilyon liradan 129.4 trilyon liraya,
kamu sektörü borçlanma gereği yüzde
14.9"dan yüzde 16.3"e. dış borçlar ise
55.6 milyar dolardan 64 milyar dolara
yükseldi.
Sahte olmadığı belirtilen 100 dolann arka yüzü basılmadığı için bembeyaz
'Defolu dolar'ın ilgmç öyküsü
BÜLENT KIZANL1K
Türkiye'de dolar merakı gün
geçtıkçe artarken ilgmç "dolar
vakaları" da yaşanıyor. Piyasa-
larda dövize talebin artması ve
dolar dolaşımının hızlanması.
"sahte dolar'" riskini canlı tutu-
yor. Ancak şimdi bir de ABD
Banknot Matbaasfnın "defolu
dolar"lan da orta\a çıkrrtaya
başladı.
özerk yapıya sahip bir büyük
bankanın Istanbul Yeşildirek
Şubesi'ndeki 100 dolarlık bank-
not. görenleri hayrete düşürü-
yor. ABD cumhurbaşkanlan-
ndan Benjamin Franklin'in
portresinin bulunduğu ön yü-
zünde hiçbir problem olmayan
bu 100 dolann arka yüzü bem-
beyaz. Tek taraflı olarak
basıldığı anlaşılan dolar. banka-
lann ve dö\ız büfelennın tüm
"konrrol eihazları"ndan geçıyor.
Defolu dolan tarkeden. ancak
adının açıklanmasını ıstemeven
beyaz olduğunu
gördüm" dedi.
Veznedar
M.H. kendısiyle
yüz yüze görüş-
tüğümüzde ise.
hem plastik mu-
hafaza içinde
sakladığı ilgınç
dolan gösterdi.
hem de hikâye-
nin aslını anlattı.
Veznedannın
anlattığına göre.
"defolu dolar" ın
Türkiye"ye gelişı
Körfez Krizi yı-
llanna uzanıyor.
Türkiye'de ya-
şanması muhte-
mel bir döviz
krizini önlemek
için yurtdışın-
banka veznedan M.H. Cumhu- vız alırken edindiğini sö\ledı. dan uçaklarla dolar getirildiği
riyet'ın sorulannı telefonda M.H. "Serbest piyasadan günlerde. göre\ yaptığı bankada
yanıtlarken. önce bu banknotu aldığım dolarları şube>e getirdi- Isvıçre bankalanndaki hesap-
Tahtakale'den banka adına dö- ğimde. 100 doların arka >üzünün larından Türkıve'ye para ak-
• Bir büyük
bankanın İstanbul
Yeşildirek Şubesi
veznedan. Körfez
Krizi yıllannda
Merkez Şube'den
gönderilen dolar
desteleri arasında
bir beyazlık fark
etti. Sahte
olmadığını belirttiği
arka yüzü basılı
olmayan 100 dolan,
piyasadan aldığı
dolarla değiştirip
saklayan veznedar.
"defolu dolar"ın
İsviçre'den geldiğini
iddia etti.
Motor yağının ömrü size bağlı
C U N E Y T T O R O S
OTOMOBİLİNİZEV DEĞERİ (MİLYON TL)
Serçe
Şahın
Do§an
Kartal
TempraSX
TerrpraSX-A
TempraSX-AK
Renautt12TXToras
RenaultSprmg
RaıauKBroadway
RenauitFlaslı
RenaultManager
RenaultConcorde
FordTaumjs16 ••
FordTaunus20
OpetVectra18
OpelVectre2.0
LadaSamara
LadaNıva
NssanSurmy
NssanNXCoupe
Mazda323Sedan
Mazaa626SerJan
Mazda323Halc
Mazda626Hatc
VotenragenGolf
SkodaFavorıt
BVW31&
BMYV52O
Mercefles190E '
Mercedes&E
Mefcedes1900
Mertedes200O
FatTıpo
Honda&ncSedan
HondaOıcHafc
CıtroenBX15TGE
PaıgeotaBGfl
SuzukıSwı1tGS
StızukıVîtara
HyunöaıElantra
ToyotaACoroltaGl
ToyotaCoronaXL
1*9
67-75
87-97
96-'05
88-97
91-98
95-10*
100-110
113-125
82-88
93-105
1*9
5«0
61-74
115-130
138-153
7542
255-280
330-365
36O-M5
44M95
300-345
360415
YEIH.İ
1990
' 70-80
96-105
10^-112
»-•10
99-109
100-110
110-120
123-134
152-162
190-210
86-94
114-122
1991
74-85
102-110
115-127
110-120
135-147
140-150
155-170
104-114
105-113
115-126
130-141
172-185
215-240
90-100
122-130
205-220
250-260
İTHAL
1990
63-77
72-84
155-165
170-185
140-155
200-210
155-176
210-220
160-180
32-88
275-30C
400450
385445
510-575
360-385
450-500
130-145
165-180
155-168
125-135
195-235
155-165
1991
74-84
84-92
175-190
180-200
160-183
2-5-230
•85-205
225-240
180-205
88-94
345-375
50C-560
445-511
56O620
395430
490-530
150-160
190-205
175--.90
175-180
150-155
140-150
230-250
165-180
200-215
120-135
1992
80-90
106-120
125-135
120-130
145-155
160-170
170-185
117-129
115-125
128-138
148-160
185-195
253-265
115-125
132-145
220-240
270-285
1992
80-90
92-100
200-220
220-250
185-205
280-310
205-225
315-360
205-260
90-96
375425
565-625
515-555
650-730
430470
53M10
'65-180
215-225
230-240
185-192
165-175
155-175
305-330
'90-205
225-245
150-170
1993
85-95
120-132
155-167
163-n
• 165-175
180-190
210-225
130-142
121-130
138-150
175-185
200-215
285-300
125-145
150-161
250-265
295-320
1993
87-96
105-118
220-250
270-320
205-225
345-365
230-250
380-395
260-290
100-115
430-565
660-710
555-630
810-380
480-590
635-715
180-190
225-245
255-270
197-213
180-185
205-210
310-340
225-240
240-260
185-215
OKm.
1226
1608
2096
2264
2250
2817
3134
1626
1699
1995
256
3172
4116
2199
2565
335 7
3905
OKm.
1333
1*36
37'9
4375
3189
5105
3656
5386
4921
1555
7334
1135
1100
1310
11»
1310
2236
3195
347 5
2493
2818
287 5
487.2
392
4004
235-255
NOT: Cennet Açık Oto Pazarı'nda oluşan liyatlardır.
'Mercedes 190EveSmodellerının0kmfıyatları ISOCserısmeaıttır
"Taunus 1 6 ve 2 0 modellerının 0 km lıyatları Ford Record a aıttır
""Doğan ve Kartallann 0 km fıyatları SLX'e aıttır
Bu hafta ikinci el otomobil piyasası bayram öncesi
canlılığını yaşıyor. Öyle ki Tofaş ve Renault gibi yerli
otomobilleregelen zamların piy asaya fam manasıy/a
yansımamış olması da canlılığı arttınyor. Bu
hareketliliğin bayramdan sonra da artması bekleniyor.
Bu hafta, zamlara rağmen yerli otomobillere olan talep
yine yüksekti.
P ıyasalardaki yağ markası enflasyonu ile
birlikteçoğuzamankendiaracımızıçın
hangi yağ ile en yüksek performansı elde
edeceğimizi bilmek ısteriz. Bunula beraber
yağın ömrünün de uzun olması tercih edilir.
Ancak bu daha çok yağın markasına göre
değıl otomobilın kullanım şartlarına ve motor
cınsıne bağlıdır. Yağ seçiminde en önemlı ıkı
nokta yağın vizkozıtesı ve performans
sınıflandırılmasıdır.
Vızkozitesınıflandırılmasıtekdereceli veçok
dereceli yağlar olarak adlandırılır. Tek
derecelı yağlar yazlık ve kışhk olarak değışir
Bu yağlar yazın20,30,40,50.gıbinumaralar
alırlar. Kışınıse5W.10W
gibi numaralar ile
sınıflandırılırlar. Çok
derecelı yağlar ise hem
kışhemdeyaz
şartlarındakullanılabilen
yağlardır. Eskidentek
derecelı yağlar
kullanılırken,
günümüzdeteknolojinin
ilerlemesıneparalel
çeşitlı katkt maddelerı ile
üretılen ve her mevsim
kullanılabılençok
derecelı yağlar tercih
edılmektedır.
Bir otomobil yağının
üzerınde
görebıleceğınız çeşitlı numaralar ve harfler, o
yağın ıncelığıni ve/veya kalınlığını gösterır
Örneğin üzerınde 20W-50 sınıflandırılması bu-
lunan yağın özelliğı.soğukolduğunda 20
derece yağ kadar ince, sıcakta da 50 derece
yağ kadar kalın olabilmesidır. Türkiye de en
çok kullanılan bu yağ çok derecelı yağlar sı-
nıfmdadır. Yağlar soğukta ne kadar ınce
olurlarsa o kadar iyıdır. Aynı şekilde sıcakta da
kalın olması otomobılden yüksek performans
elde edebilmek için tercih edilir. Performans
sınıflandırılması yağın hangı katkı maddelerı
ıle oluştürulduğunu anlatır. Bu
kullanılır Burada S' yağın benzınlı motorlar
için olduğunu gösterır. Diğer harfler ise API(A-
merıkan Petrol Enstıtüsu'nünkoyduğuyağ
ozellıklennıbellıeder junümüzdeenge-
lışmış yağ SH'dır. SH Eylul 1993'ten bu yana
geçerlı olan en yüksek performanslı yağdtr.
Yağölçûmû
Motoryağlarınınasılgörevisürtünmeden
dolayı motorunparçalarınınzarargörmesıni
önlemektir. Bununla beraber motorunuzun
yağ sevıyesinin bellı bir düzeyde bulunması
gerekmektedır. Bu sevıye de yağ çubuğu ıle
belirlenir Yağ çubuğunun üstünde, yağın ol-
ması gereken maksimum ve minimum
düzeylerı gosteren noktalar vardır Her
otomobilın yağ karterı hacmı farklıdır. Yağ
sevıyesmı ölçerken bazı noktalara dıkkat
etmek gerekir. Bunlardan en önemlisi yağ
sevıyesmı ölçerken otomobılınizin düz bir
alanda bulunmasının gereklılığidır.
Bunun yanında otomobılınız ısınmadan yağ
sevıyesmı deölçmeyin. Ayrıcakontağıka-
pattıktan sonra 5 dakıkaya yakın beklemeden
yıne yağ sevıyesmı olçmeyın. Bu süre içinde
motor içinde dolaşan yağ kartere iner Âksı
sınıflandırılmadaSA,SB,SC,SD, gıbıısaretler takdırdeyanlısölçumyapabılırsımz •
VİTRİN
B
MW. çccuklu aılelere buyuk rahatlı getırecek olan BMW Indıvıdual marka özel otomobil
oluşturdu BMW5serisınin Toring Individual modelinde birı sağda, birı solda olmak üzere iki
adet çocuk koltuğu bulunuyor Bu koltuklar 9 aylıktan 12 yaşa kadarki yaş grubu içindekı
çocuklara uygun olarak her boyut ve oturus
pozisyonunagöreayarlanabiliyor BMVVIndividual'da
küçükyolcularınsesten rahatsızolmamaları için uyuma
kulaklıklarıda bulunuyor Ayrıcaomuzyüksekliğine
uygun ayarlanabiliremniyetkemerleri ve çocuk
yolcularınoyunoynayabilmesi.kitapokuyabilmesi,
yiyecek ve ıçeceklerini koyabılmesi için de sabit
katlanabilir masalar monte edilmiş Bu yeni otomobil,
aile otomobillerine uygun turbo dizel motorun yanı sıra 5
kişiye yetecek içmekâna sahip bulunuyor. Yeni
modelde çocuklar için düzenlenmiş bir baska kolaylık da
kol dayama bölümü içerisıne yerleştirilmiş bir vvalkman
ve iki kulaklık Otomobilın bagajı da yıne çocuklu aıleler
için özel tasarlanmış. Bagajda termoslar ve bebek
eşyalarının yerleştirilmesi için özel bölümler
hazırlanmış •
P
eugeot Avrupa'nın M1 (küçük orta
boy) otomobil pazarına 306 Cabriolet ile
gırecek. Yeni model Avrupa'nın üstü açık
modelı otomobil pazarında rekabeti de
oldukçakızıştıracak Peugeot yeni modelinde
eski klasik tipıne bağlı kalmak üzere yeni bir
tasarım uygulamış. Ünlu otomobil tasanm
şirketi Pininfarina tarafından tasarlanan
Cabriolet, yeni panelleri ve dış tasarımı ile
oldukça ilgı çekici. Peugeot'lar A ve B sınıfı
olarak iki tıpte üretilecek A sınıfı 1761cc103
beygirgücünde, B sınıfı ise 1998cc ve 123
beygir gücunde olacak. A sınıfı Cabrioletler 4
vites, B sınıfı ise 5 vites olacak. Pueugeot'ların benzın tüketimi Asınıfında 100 kilometrede ortalama
10.7, Bsınıfındada 100 kilometrede ortalama 10 9 lıtre •
tarmış. İsvıçre'den gelen dolar
desteleri. merkez şubeden diğer
şubelere aktanlmış. Arka yüzü
basılmamış olan 100 dolarlık
banknot da. çahştığı şubeye
gönderilen paralar arasından
çıkmış.
"Paraları sayarken, arada bir
beyazlık gördüm. Sonra bir
baktım ki, içlerinden lOüdolarlık
bir banknotun arka yüzü bembe-
yaz. Hemen bunu a\ ırdım. Sonra
gidip pi\asadan temiz bir 100 do-
larlık banknot alarak. onun yeri-
ne koydum. Bu doları da ben al-
dım" diye anlatıyor olayı vezne-
dar M.H.
Koleksiyon değeri var
M.H"nm elinden hergün yüz-
lerce binlerce dolar geçiyor. Fa-
kat böylesi ıle o da bugüne ka-
dar hiç karşılaşmamış. "Bu pa-
ranuı koleksiyon değeri >ar. Bin
dolar \eren çıktı, \ermedim" di-
yor.
Bu 100 dolarlık banknottaki
bozukluğu arka yüzüne bakma-
dan diğer bankalann kambiyo
görevlilen ıle dö\ız büfeleri de
fark etmedi. Elektronik para
sayma cihazlan ile diğer test
aletleri. banknottaki bozukluğu
ortaya çıkarmadı.Defolu dolara
olan tepkiler de. tam olarak bu
alanda Türkiye'deki başıboşlu-
ğu ortaya kovuyor. Amerikan
Konsolosluğu \etkilıleri. konso-
losluk bünyesinde konuyla ilgili
uzman bulunmadığını belirtti-
ler. Basınla ilışkıler departma-
nından bir yetkili. doların sahte
olmadığı halde arka jüzünün
basılmamış olmasına bir anlam
\eremediğini belirtti ve olayın
doğruluğunun araştınlmasının
ancak Merkez Bankası'nın yet-
kısinde olduğunu söyledi.
Merkez Bankası İstanbul
Şube Müdürü İlker Çulpan da.
bir yüzü basılmamış olan do-
lann hiçbir burette geçerli ola-
mayacağını vurgulayarak. "Her-
kes elindeki paraya dikkat etme-
li. Bu tür dolarları almamalı"
dedi. Çulpan. Merkez Bankası'-
nın Ankara'daki merkezinde
konuyla ilgili uzmanlar bulun-
duğunu. fakat kimi zaman bu
uzmanlann testlerinin ardından
"şüphelı" dÖMzlerin Banknot
Matbaası'ndaki ılgılı birimlerce
de ıncelendığinı ıfade etti.
İlgili bankanın basınla ılişkiler
departmanı yetkililen de. daha
önce bu tür bir olayla karşılaş-
madıklannı. konuyu inceleye-
ceklennı söv ledıler.
IŞÇININ EVRENINDEN
ŞÜKRAN KETENCİ
Nepede Kalmıştık?özel günler her zaman bir işe yaramasa da bir sorun üzerinde
düşünmemizi, yoğunlaşmamızı sağlıyor. 8 Mart Dünya Kadınlar
Günü etkinlikleri de kadın sorununu gundeme getıriyor. 8 Mart
öncesi-sonrası yapılan bir dizi etkinlik, toplantı ve tarüşmalar,
kadnın sorunlannda çözüm getıricı, yol alıcı olamasa da bir du-
rum değerlendirmesi oluyor. özellıkle 1960lı yıllar sonrasında
Türkiye'de popüler olan kadın sorunu tartışmalan, kadın sorunu-
nun dünden bugüne nasıl bir gelişme gösterdiğini ortaya koyu-
yor. Evet dünyada ve ülkemizde, kadın sorunu üzerindeki tar-
tjşmalarda bız geçen yıllarda nerede kalmıştık?
DİSK'in, çeşitli demokratik kuruluşlann katlımı ile, sergı ve çe-
şitli sanat gösterısı etkinlikleri ıle birlıkte düzenlediğı üç günü kap-
sayan panel ve forumlarda, kadın sorunları üzerinde uzman ve
örgüt temsılcıleri, dünya sendikacılık hareketinın sözcülerı, bilim
insanları söz alıyorlar. Kadına koşullar ve sorunlar çok değişse
de genel bakış açısının pekfazla değışmediği, yedek ve ucuz iş-
gücu olarak görülme eğilımının sürdüğü ortaya çıkıyor.
Dünya sendikacılık hareketinın kadın sözcüleri ICFTU Kadın
Komitesı Sekreterı Elsa Ramos ile ICEF Kadın Komitesi Sorumlu-
su Carol Bruce, 1980li yıllarda kadın sorunu üzerinde atılan
olumlu adımları, örgütlenmesinde kaydedilen gelişmelerin son
ekonomik krız ıle altüst olduğunu anlatıyorlar. Ekonomik kriz ve
işsizliğin artması ıle birlikte kadın sömürüsünün çok boyutlu ola-
rak artmaya başladığını, kadının işsizlikle birlikte evıne gönderıl-
mek istendiğıni, yarım günlük ucuz işçiliklerde öncelikle kadına
yer verildiğini ve ışten çıkarmalarda çoğunluğun kadın olduğunu
açıklıyorlar.
1980'li yıllarda kadın örgütlenmesinde, kadının sosyal, siyasal,
sendikal yaşamda yerini almasında atlan olumlu adımların, bü-
yük ekonomik kriz ıle birlikte gerılemeye donüşmesi olgusu
karşısında zorlu bir savaşımın gereğıne işaret ediyorlar. Kadı-
nlan, yaşamın her alanında kadın örgütJenmesi içinde ve erkek-
lerle birlikte yönetimlerde etkili yer alarak, erkeklerle birlikte
kadın hakları savaşımınaçağırıyorlar.
Dünyada ve ülkemizde yaşanan pek çok olumsuzlukta, ekono-
mik kriz, savaşlar ve insan hakları ıhlallerinde, yönetimde olmadt-
kları için sorumluluklan çok az olmasına karşın asıl bedel öde-
yenlerin kadınlar olduğu sergileniyor. Insanlığın bir yansı için
böylesıne bir eşitsızlik, sömürü söz konusu oldukça, insan hak-
larında çok fazla bir yol alınamayacağı vurgulanıyor.
Ülkemizde kadın sorunu tartışılırken, bize özgü ek sorunlar
gündeme geliyor. 1980lı yıllarda dünyadaki gelişmelerin yansı-
masına ek olarak, Türkiye'nin içinde bulunduğu baskı ortamından
etkilenerek gelısen kadın hareketlerının değerlendirılmesı yapılı-
yor. Baskı ortamında siyasal duşüncelerın öneçıkamamasının da
bir ürünu olarak gundeme gelen kadın hareketlen, siyasal yelpa-
zeye paralel örgütlenme yanında, kadın haklannın çerçevesine
göre de gruplanarak örgütlenmeye çalışıyordu. Femınızmi, cinsel
özgürluğü toplumsal tepkiler nedenı ıle tartışmaktan korkan kadın
örgütJenmelennden, kadın haklannın yok edilmesı anlamına ge-
len radıkal islamcı hareketlere kadar çok renklı, ancak kıtlelen
kucaklamayı başaramayan pek çok örgütlenme fılızlenıyordu.
10-12 yıllık bir sürecın ardından kadınlarımız örgütlenmede
başladıkları noktada kalmış olmanın, bıraz da ılk yıllarm dınamız-
mını, umutlannı yitırmenin eziklığını yaşıyorlardı. Feminist kadın
hareketlerınden bırinın sözcusünün "Ben Ataturk'ünyasalarla ge-
tirdiği haklar ve laikliğin ilersınde kadın sorunlarını tartışmak ister
ve kadın haklarında çok daha ilerıde bir yerlerde olduğumu düşü-
nürken, bugün şeriat tehdidi karşısında çok gerilerde bir çizgide
mücadele etmek zorunda olduğumu görmekten çok üzgünüm.
Kafam karmakarışık.." vurgulaması dikkat çekıyordu.
Türkiye'de kadın sorunu tartışılırken, Batılı sendikact kadınlann
sözunu ettıklerı ekonomik krız öncesi ve sonrası ayrımı hıç yapı-
Imadı. Türkiye'de çok daha boyutlu bir ekonomik krız yasanırken,
nedense bu, hıç görünen bir biçimde kadın sorununa yansı-
mamıştı. Acaba neden hiç duşündük mü? işten çıkarmalar, taşe-
ronlaşörma, işçiliğin ucuzlatılması. ekonomik kriz vs. sahiden ne-
den kadınlanmızı özel olarak etkılememiştı?
Nedenını bazı ıstatistık sayılar ıle bulabılırız. Türkiye'de 3 mil-
yon 800 bın olan sıgortalı çalışan içinde zaten ancak 300 bın kadın
ışçı var. Onlar da geneliıkle duşuk ücretlı ışlerde Sendikalarda
üye olabilseler de sendika yönetimlerinde yoklar. Sonuç olarak
ışten çıkarılmaları, ucretlerının asağı çekılmış olması özel dikkat
çekmıyor, gündem konusu dahı edılmıyor. Kadınlarımızın gerisi
mınerede?
Toplumda yer alabılmış olan eğıtım görmüş kadınlarımız, 2.8
milyon olan memurlar arasında ancak bir 450 bin kışilik grubu
oluşturmuşlar. Bağ-Kur kapsamında çalışan çok azı küçük işve-
ren konumunda kadınlanmızı da katnca, sosyal güvenlik kap-
samında, yasal üretim içinde yer alabılen kadınlarımızın toplamı 1
milyon civannda kalıyor. Sıgortalılar içinde 13 erkeğe karşı ancak
1, yasal işlerde çalışabilenler arasında her 9 erkeğe karşı bir
kadın ış bulabıliyor Oysa toplamı 7.8 milyon olan tarımda çalışan-
lanmızın yarısından bıraz fazlası, yaklaşık 4 mılyonu, ücretsız aıle
çalışanı olarak kadınlarımızdan oluşuyor.
Sonuç olarak 18 milyon 800 bin olan sivil istihdam içinde toplam 5
milyon kadın görünüyor. Kentteki çalışan 10 milyon içinde ise yasal
kaydı olan işlerde sadeoe 1 milyon kadın var. Çalışma çağı nüîfusu-
nun yansını oluşturan kadınlar ya evlerde ya da sosyal güvenlik
kapsamı dışında kalan, yasadışı çok ucuz işlerde çalışmayı sürdü-
rüyorlar
Bız oturmuş kadınlarımızın üretim sürecındeki sorunlarını, eko-
nomik krızın olumsuz etkılerını tartışmaya çahşıyoruz. Kadı-
nlanmız ücretlı üretim süreci içinde doğru dürustyok kı, seslerini,
sorunlarını, ekonomik krızın olumsuz etkılerını gur sesle yansıta-
bilsınler. Nereden bakarsanız bakınız, kadın sorununda "Nerede
kalmıştık?" dıyebılecek bir yerlere bıle gelebılmış değıliz. Yine de
8 Mart dünyada ve ülkemizde kadın hakları ıçın önemlı bir gün.
Kadınlara ve kadın haklarına ınanan erkeklere kutlu olsun
C R A N S - M O N T A N A
BÜKREŞTE FORUM
21-24 Nisan 1994Romanya Hukumetı hımayesınde
Ge
' Dtftt svvatdan en yüksek aJfljBHBTişısel temaslar kurmak şartıyla. boylan ne
kadar obrsa otam, jirtcettor bu yeni pazarlara gırebılır. Bunu her sene daha da fazla
olarak Craı»-Moniana^OHinVun<te görüyonjz"
Jean Paul Cartefon
Crans-Montana Fofum başkanı
işadamları için...
Bükreş konferansı, pazarları az tanınmış ve aynı zamanda çok çekici olan Merkez ve
doğu Avrupa, Orta Asya, Arap ve Güney Akdeniz devletleri'ni bir araya getirmektedir.
Polıtka davetlıleri
Devlet Cumhurbaşkanlan, Başbakanlar, Ekonomi Bakanları, Bakanlar, Merkez Banka
Başkanlan, Yüksek memurtar ve Uzmanlar. Bûkreşte 50 ülke ve çok sayıda KUTUHJŞ
temsıl edıiecektır.
Ekonomik ıştırakçılar
Karar alan kışıler, Başkanlar, Yonetım heyetleri. batı ûtketerinden t$ adamları - davetlı
ûlketenn ış heyetlerı.
Orijinal br kavram
Katılanlann sınırlı miktarda oJması, q adamlarının kendı aralannda ve pottıka
adamlarıyla en yûksek sevıyelerde kışisel ve resmı olmayan temaslarda bulunmasım
CRANS-MONTANA
FORUM IN BUCHAREST
Fondation du ForumUnıversale
3. Cours-de-Rive
1204 Geneva (Svvitzerland)
Tel. 41-22-310.93 95
Fax 41-22-310.99 05
Telex 425 052 FOND-CH
Karşıiaşmalan kolaylaştırmak amacıyla ufak komıteler şeklınde toplantılar ve yuvariak
masalar tertıplenmıştif.
Başltca gaye
Tcan, sanayı ve malı anlaşmalara ve joınt venture sozleşmelenne varabılmek için
polıtık ve ekonomik ıştırakçılar arasında kışisel ve dırefct temaslar kurmak.
BİLGİ ALMAK VE YAZILMAK