Katalog

Cumhuriyet İmtivaz sahibi: Berin Nadi Genel Yavın Yöneımenı Özgen \ear •Genel Yayın Koordınatörü Hikmet Çetinkaya • Genel Yavın Daruşmanı Orhan Erinç •Yaaışlen Müdürlerr tbrahim YıMız. Dinç Tayanç(Sorumlu) •Haber Merkea Müdürii: İpek ÇaJtşlar • Gorsel Yoneımen Ali \car • Dı^ Haberler Ergun Balcı • Ekonomı Abdurrahman YıMınm • İstıhba- rat Yalçın Çakır • Yurt Haberleır Mehmet Saraç 9 Makalelcr- Sami Karaören • Spor Abdülkadir V ücelman • Du/eltme' Abdullah Yazıcı Ankara Temsılcısı Mustafa Balba> •HaherMuduru Doğan \kın Ataturk Bul- van No:l25. Kat. 4. Bakanlıklar-AnUra Tcl 4195020(7 Hatt. Telex: 42344. Fax: 4195027 •İzmırTemMİcısı Serdar Kızık. H Zışa Bl\ 1352 S 2 3 Tel:4411220 Telex: 52359. Fax: 44191 P »Adana Tembilcısı. Çetin Yiğenoğlu İnonu Cd. 119 S. No. 1 Kaf I. Tel: 352255O-35226OI-3522492. Telev. 62155. Fax- 3522570 MüesseseMüdüru Emi Eriut •Koordınator AJunet Konıban • Muhasebe BMİent Yener • İdare Hüseyin Gürer • işletme önder Çetik • Bilgı-Işlem Nafl inal • Bılgısayar Sıslem: Mörtvet Çiier •Reklam R«ha Işrtman >»>mlaı»n>eB*san: "l enı G j n Hdber ^jansı. BaMn ve Ya>ıncılık A Ş TûrkocjğıCdd 39 41 Cağaloğlu 34334 tsı PK 246ktanbûlTd.<0 212)5İ2O5O5(^0hdt)Telex 22246. Fa\ |(l 212)M3)s59* 5ŞLBAT1994 İmsak 5 37 Güneı> 7 04 Öğle: 12.25 İkindi. 15 06 Akşam 17 32 Yatsı: 18.54 Celasun'u kaybettik • İstanbul Haber Servisi- Gazetemızde. uzun yıllar polis muhabirliği yapan gazeteci Muzaffer Celasun( 73). geçirdiği rahatsızlık sonucu vefat ettı. Gazeteciliğe 1944yılında Yann gazetesinde muhabir olarak başlayan Celasun, tleri. Hergün. Hürriyet. Yeni Sabah. Cumhuriyet, Son Havadıs gazeteleri ile Anadolu Ajansı'nda görev yaptı. Celasun"un "Acıpayam Canavan" ve "Harbiye Cinayeti" adlı yayımlanmış iki kitabı bulunuyor. Muzaffer Celasun'uncenazesi. bugün, Zincirlikuyu MezarlığYnda toprağaverilecek. Mutiuluğun resmi için tazminat • ANKARA (ANKA)- Yargıtay, mutluluğun resmini çekemeyenlerin tazminat ödemeye mahkum edilmesine ilişkin karannı pekiştirdi. Daha önceki bir kararda, evlilik resimlerini çekemeyen fotoğrafçının tazminat ödemeye mahkum edilmesıni kararlaştıran Yargıtay bu kez, sünnet düğününün görüntülerini anzalı kaydeden kişinin tazminat ödemeye mahkum edilmesini benımsedi. Prof.Onat, TKD başkanı • İstanbul Haber Servisi- Prof. Remzi Özcan'dan boşalan Türk Kardiyoloji Derneği başkanlığına. Prof.Dr. Altan Onat getirildi. Derneğın genel şekreterlığine Prof. MuzafferÖztürk seçildi. TKD'nin >önetim kunılu üyeliklerine ise Prof. Aydın Karamehmetoğlu. Prof. Önal Özsaruhan. Dr. Sami Ünal, Prof. Ali Oto. Prof.Gürsel Ş. Avcı, Doç. Vedat Sansoy ıle Doç. Yılmaz Nişancı getirildi. Ord. Prof. Arfa en büyük nişan • İstanbul Haber Servisi - Dünya üzennde bilim literatüründe ılk beş matematik bilımcısi olarak gösterilen ve "Çağımızın Pitsagor'u yada Talesi" olarak adlandınlan Ord. Prof. Dr.CahitArfa, Fransa'run en büyük bilim nişanı olan "•Commandeur Des Palme Academıques", Ankara Büyükelçısi François Dopffer tarafından verildi. Fransız Saray ı'nda yapılan törenle verilen nişan. Fransa'nın: bilim adamlannı, bilime ya da akademık yaşama katkı ve liy akatlan nedeniyle değer gördüaü en önemli ödül. (Fotoğraf İBRAHİM GÜNEL) Önceyeşilalana çeviripsonra imar izniveriyorla Yakm yıllara dek deniz kültürüne hizmet eden Süreyya Plajı, şimdi tüketim kültürü'ne hizmet ediyor. Sökülebilir malzeme" kandıımacasıyla ruhsatsız olarak inşa edilen çelik karkas yapılaşmalar., Raııtterörüplajlara gözcliktiOKTAY EKÎNCt £ stanbul'daki hemen tüm yeşil alan- / lara ve ormanlık bölgelere göz di- ken 'yağma terörû', son aylarda kentin eski 'plaj alanlarını' da yasa- lara aykın plan \e izınlerle ele ge- çirmeye başladı. Marmara'nın artık "tehlikeir bir denız haline gel- mesi üzerine imar planlannda Şeşil alanlara' dönüştürülmek istenen ünlü pİajlar. ılçe be- lediyelennin duyarsız kararlanyla teker te- ker imara açılıyor. Bunlardan. KartaJ'daki ünlü Nizam Plajı'- nın bulunduğu kıyı kuşağı. halkın elınden alınıp. bölgedeki ünlü bir müteahhıde 'lüks apartman daireleri' için imar arsası olarak sunulurken. Maltepe'deki tanhı Süreyya Plajı da kaçak ınşa edilen Migros tarafından ışgal ediliyor. KartaPda yükseklik 'serbest' Bir zamanlar İstanbul'un 'sayfiye semtle- rinden' olan Kartal ilçesi, denizle olan tarih- sel bağlannı da artık yitirmek üzere. Yüzyıhn başlanndan bu yana İstanbul halkının denizden yararlanmasında önemli hizmet yüklenen eski Nizam Plajı, imar planlannda halka açık turizm >e dinlence alanı' olarak korunurken, yağma terörünün saldınsına uğradı. Kartal ilçesine ait, 1972'den beri yürürlük- te olan ve tapuda 43 ile 159 no'lu paftalarda- ki kıyı kuşağı parsellerine yüzde 10 yoğun- lukta, iki katlı 'günübirlik tesis' hakkı tanı- yan 1 1000 ölçekli imar planı, imar ve kıyı yasalanna aykın olarak tadilata' uğratıldı. Belediyece 1991'de başlatılan ve en son 8.2. 1993'te 'son şekli' onaylanan imar planı de- ğişikliği çahşmalanyla. kıyı kuşağındakı yapı yoğunluğu 15 kat arttınlarak. KAKS değeri '1.5 emsal' olarak belirlendi. Bunun >anı sıra yapı yüksekliği de 2 kat yerine 'ser- best' bırakıldı ve böylece, en az 8 katlı apart- manlara imar dunımu' sağlandı. 'Yeşil alanı yok ettiği için' imar yasasında- ki planlama ilkelerine aykın olan: aynca, 'kı- yuıın kamu yararına kullanımını engellediği ve sahil şeridinde yapüaıunay a yol açtığı için' Kıyı Yasası ıle de tümüyle çelışen bu karar- lar, Kartal Belediyesi'ndeki teknık personel ile başkanlığın arasında da tartışmalara yol açtı. • KARTAL'da: imar planlannda halka • MALTEPE'de; Tarihi değeri olan açık turizm ve dinlence alanı olarak aynlan 'Süreyya Plajı', yeşil alan olmasına rağmen eski 'Nizam Plajı' arazisi, plan değişikliği Migros mağazasına verildi ve kaçak başlayan yapılarak yüksek yoğunluklu ve 8 katlı inşaatla birlikte plajın eski eser yapılan da apartman arsasına dönüştürüldü. yakılarak yok edildi... Süreyya Plajı'ndaki tarihi duvar freskleri yok edildi. Ünlü 'Kızlar Manastırı" ise deniz kızlannı çoktan \itirdi.(l ğur GÜNYÜZ) 'Talihli müteahhide". bu plan değişikliğıne göre inşaat ruhsatı vermek istemeyen imar müdürlüğü elemanlan. Belediye Başkanı M..41İ Büklü'nün 'hışmına' uğradılar. Ruh- sat bölümündeki duyarlı teknik elemanlann işine son \erilirken bazılan da "Başkanlık emrini dinlemedikJeri' için açığa ahndılar ve •önemsiz semslere' atandılar. Kartal Beledıyesı. bu yağma karanndan ötürü ilçede yitirdiği prestijini. İskele Me\- danı'nda bir 'proje yanşması' düzenleyerek yeniden kazanmaya çalışıyor. Ne var ki bu- nu vaparken, Nizam Plajı'nı halkın elinden alan imar planı değişikliğıne karşı idan yar- gıda da\a sürmesine rağmen, lüks apartman projelerine' ruhsat kesmekten de gen kalmı- yor. Kartal'da Nizam Plajı apartman sitelerine 'arsa' olarak verilirken. 'çiçeği burnunda' bir belediye olan Maltepe'de de. bu kez tanhi Süreyya Plajı Migros tesıslerine armağan edilıvor. Mülkiyeti Süreyya Paşa Yakfı'na ait olan eski plaj aianındakı 'kolonlu-kubbeli' simge- sel yapı ile yine plaja ait 3 adet *fresk pano- lar', İstanbul'un Cumhurivet dönemi deniz kültürü açısından kente mal olmuş ve ko- runması gerekli kültür mirası niteliğini taşı- yorlar. Nitekim, İstanbul 2. No'lu Kültür ve Ta- biat Varlıklannı Koruma Kurulu da. aynı gerekçeyle hem halk arasında 'Bakireler Ta- pınağı' olarak anılan kolonlu-kubbeli yapı- vı. hem de duvar fresklerini 11.9.1990 gün ve 2546 sayılı karanyla tescil ediyor ve 'yeşil alan düzenkmesj içinde' korunmalannı ön- görüyor. Ne var kı. sankı bu karar, Süreyya Plajf- nın imara açılması' yönünde birilerinin 'ha- rekete' geçmesine neden oluyor ve bir 'proto- kolle' arazıyi ele geçiren Migros 1992 yilında apar topar inşaata başlıyor. Süreyya Plajı'nın bundan sonraki serüve- ni ise. 'yasadışı bir inşaatın zamanla nasıl ruh- sata bağlandığım' göstermesı açısından çar- pıcı bir süreci izliyor. 1992 yaz aylannda, 'nıevcut plaj tesisierini onarma izni' alan Migros. öncelikle tescilli yapıyı ve fresklen yıkarak. 8 metre yüksekli- ğınde 'çelik konstruksiyoıT bir vapı ınşa edi- yor. Bu Tüli durum' üzenne yeniden bir karar almak zorunda kalan Koruma Kurulu, hıç değılse 'fresklerin yeni yapıya aplikasyonu- nu', aynı yılın ekim ayında şart koşuyor. Bu arada inşaat 'ruhsatsız olarak' devam ediyor ve 1993 başlannda '3 katlı mağaza' tüm görkemıyle ortaya çıkıyor. Büyükşehir Belediyesi'nin 'kaçak inşaat tutanaklan' ve ilçe belediyesine yazdığı 'yıkım taUmatları' ise, Maltepe Belediyesi- nde 'kalın bir dosya" oluşturmaktan başka hiçbir işe yaramıyor. Çünkü, Belediye Baş- kanı Bahtiyar L'yanık, Migros binasının, daha önce Kartal Belediye Başkanı Mehmet Ali Büklü ile. inşaatı yüklenen Yavuz Yayla arasında imzalanmış '1.4.1992 tarihli bir söz- leşmeye' göre yapıldığını belirtiyor... Böylesi bir 'yaztşma trafiği' içinde. ruhsat- sız olarak 'hizmete hazır' duruma getirilen Migros binası ise tescilli tarihi eserleri yok ederek yarattığı biryeşıl alan yağmasını 'ruh- sata bağlanarak' tamamlamış oluyor. Maltepe Belediye Meclisi. 1993 yılı Aralık ayı toplantısında. imar planında hala Şeşil alan' olan Süreyya Plajı'nı ticaret bölgesine' çevirerek. Migros'un biten inşaatına 'ruhsa- tını' da armağan ediyor. Cstelik. yakında se- çime girecek hemen tüm partilerin 'Belediye Meclisi üyelerinin'de imzalanyla... Hastası olanjayin isteyen hâlâ ona gidiyor. 'Baba'dan medet umanlar artık Güniz Sokak yerine, Çankaya'nm kapısvna dayanıyor DernJrel'in 'babaiığıKöşk'tedesürüyor NURSUN EREL ANKARA - Güniz Sokak"- tan Çankaya'ya taşınmış olma- sı "Baba"nın "resmi" yaşamını "biraz" değiştırmiş olmasına karşın. ınsanlann Süleyman Demirel"den beklentilen "ay- nen" sürüyor. Baba yine eski baba. Onu artık Güniz Sokak'- ta yakalayamayanlar. sabahın köründe Çankaya Köşkü'nün 5 Numaralı Nizamıyesi'ne da- yaruyorlar. Hastası olan. iş bulamayan, Nazilli'den gelip de oğlunun ta- yini için "Baba"dan medet umanlar hep orada. Kımse geri çevrilmiyor. Hatta "vatandaşın derdi" için özel bir görevli bile bulunuyor. Bir de kararname olayı var. Başbakanlık Müste- şarhğı'nın Köşk'te bekletildiği- ni sandığı bir kararname, Baş- bakan Tansu Çiller'in eşı Özer Çiller'de çıkınca. iş biraz kanşı- yor. Köşk'te yaşam nasıl sürü- yor? Süleyman Demirel'in yasaklı zamanında da. Başbakanlık günlennde de yanında olmuş, yıllarca 'Sekilharçlığım" üstlen- mış Hayrettin Gökdemir diyor ki: - Bizim işimız değişmedi. Ge- lirler yine. Ben alır onlan hasta- neye götürürüm. Tedavisini vaptınnz. Kiminin tayin işi var- dır. bakıhr. Kimi de iş için değil. Baba'yı görmeye gelir. Anlaya- cağın. aynen devam. - Alışveriş dunımu rahatla- mıştır herhalde? - Yoo. Cumhurbaşkanı oldu. ama hâlâ suyunun, elektnğinin Oüleyman Demirel'in yaşamında Köşk'e çıkmasından sonra da önemli bir değişiklik olmadı. Yılbaşında odacılarına ''cebinden'' birer milyon liralık ikramiye dağıtan Cumhurbaşkanı 'nınyumurtaları bile hala Güniz Sokak 'takievinin kümesinden geliyor. Demirel için değişen bir şey yok. Hâlâ eli en çok öpülenlerden biri o. parasını kendı verir. Ben gider hallederim. Bu nasıl ış vahu? - Peki taze yumurtalar? - Aynen devam. Her sabah Güniz Sokak"tan geliyor. Ba- ba'nın evinin arka bahçesın- dekı kümese gözümüz gibi ba- kıyoruz. - Ama. Güniz Sokak ise artık öksüz kaldı değil mi? - Yok canım. Sık sık giderler. Nazmiye Hanım daha sık gi- der. Baba da gidiyor. Kütüpha- nesı hâlâ orada biliyorsunuz. Ait katı da arşiv gibi düzenlemiştik biz. Onlar çok kıymetli bilirsin. Sayın Cumhurbaşkanı o yüz : den sıkça gider gelir. Ama şimdı o kütüphanenin buraya taşı- nması duşünülüvor. Hatta iki ünıversıleli çocuğa arşıvi bil- gisayara almalan işı verilmişti de, bazı belgeler ortadan yok olunca Baba durdurdu o işi. Cumhurbaşkanı Demirel. "yanında çalışanlara" hâlâ çok duyarlı. Yılbaşından bir gün önce Köşk'ün tüm hizmetli kadrosu İdari ve Mali İşler Baş- kanı Gülizar Baysal tarafından çağnhnca önce korkuyorlar. "Başunıza bir iş mi gelecek? Ne hata ettik kiT" diye düşünüy or- lar: - Buyurun efendim. Bizi em- retmişsiniz. Baysal ise her zamankinin ak- sine. (biraz sert bilinir) gülüm- seyerek vanıt veriyor: - Estağfunıllah. Sayın Cum- hurbaşkanımızın talimatı üzeri- ne çağırdım sizleri. Birer mil- yon liralık yeni yıl armağanı alacaksınız. Güle güle harca- vın. Hizmetlıler şaşırarak çıkıyor- lar Baysal'ın odasından, bir vandan da fısıldaşıyorlar: - Cumurbaşkanının, cebinden ikramiye dağıttığı nerede göriil- nıüş? Maaşı azaiıyor Cumhurbaşkanının "maaş hesabı"nı tutan yetkiliye soru- yoruz: - Memura ek zam verilirse, Demirel'in de maaşı artacak mı? - Hayır. Tam tersine, azaiı- yor. Çünkü Sayın Cumhurbaş- kanı maaş aimaz. Bir Cumhur- başkanlığı ödeneği vardır. O da 1994 yılı itibanyla. ay başında 168 milvon liradır. Bu rakam önceleri yüzde 35'lık vergi dilı- mine girer. Sonraki ayiarda vergı Önce yüzde 45'e çıkar. en son da y üzde 55"i bulur Peki, Demirel-Çiller ilişkisi nasıl? "Baba-kız" muhabbeti sü- rüyor mu? Bu soru gündeme gelince. Demirel'in vakın çev resindeki- ler. önce şöyle bir vanıt venyor- lar: - Başbakan buraya sık gelmi- yor. Gelse işlen daha ıyi vürii- türdü aslında. Derken, geçenlerde Başba- kanlık Konutu ile Çankaya Köşkü arasından bir karakedı geçtığini öğreniy oruz. _ Başba- kan Tansu Çillerın eşi Özer Çil- ler'in adının karıştığı olay şöyle gelişiyor: Başbakanlık'tan Cumhur- başkanlığı'na bir kararname sevk ediliyor. Kararname, kimi banka genel müdürlerinin de- ğiştırilmesine ilişkin. Ancak ka- rarname Köşk'e bir türlü ula- şamıyor. Kararnamenin bir türlü çıkmaması üzerine, Baş- bakanlık Müsteşarlığı ve Köşk Genel Sekreterliği arasında tar- tışmalar yaşanıyor: - Kararnameyi gönderdik. acaba imzadan çıktı mı? - Hayır kararname gelmemiş. - Özür dileriz konutta takıl- mış. - Konutta nasıl takılmış? Kimde? - Özer Çıller Beyefendi'de kalmış.