27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28ŞUBAT1994 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Unkapam Köppüsü'nde kaza: 6 yaralı • İstanbul Haber Servisi- Unkapanı Köprüsü üzerinde düngecesaat 24.00 sıralannda meydana gelen kazada, 2'si ağır 6 kişi yaralandı. Köprünün her iki yakasında farklı yönlerde seyir halindeki Nügün Arslan'ın yönetimindeki 34 SFJ 95 plakalı otomobil ile Hüseyin Şahin'in yönetimindeki 34 TKA 32 plakalı ticari taksi, kafa kafaya çarpıştı. Çarpışmanın şiddetiyle sürücülerden Nilgün Arslan başından, taksi sürücüsü Hüseyin Şahin ise araçta bulunan akünün patlamasıyla asitli suyun yüzûne sıçraması sonucuağır şekilde yaralanırken, hurda haline gelen araçlardaki diğer yolculardan Ali Bozyel, Enver Çeük, Melih Âltun ve Hayrettin Horoz adlı kişilerin de çeşıtlı yerlennden hafif yaralaraldıkian belirlendi. Haseki, Okmeydanı SSK ve İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldınlarak tedavi altına alınan yaralılardan Nilgün Arslan ve Hüseyin Şahin"in durumlannın ağır olduğu öğrenildi. Öğretim üyesi öldûpöldö • İstanbul Haber Senisi - Önceki gün Kadıköy Yeldeğirmeni Celal Kahtari Sokak Birlik Apartmanı 2/6 numaralı evinde bıçak ve kınk şişe darbeleriyle öldürülmüş olarak bulunan Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Alexadre Duncan Anderson'un (36), kendisiyle bir süredir sapık ilişki içerisinde olduğu anlaşılan 19 yaşındaki Serkan Uçma tarafından öldürütdüğü öğrenildi. Duncan Anderson'u öldürdükten sonra güverte işciliği yaptığı bir gemi ile Trabzon'a kaçtığı anlaşılan Serdar Uçma'nın bugün İstanbul'a gönderileceğı bildirildi. Emniyet yetkililerinden edinilen bilgiye göre bulunuşundan üç gün önce öldürüldüğü belirlenen Avusturya uyruklu Öğretim Görevlisi Anderson için haarlanan otopsi raporunda cinayetten kısa bir süre önce ters ilişkiye girdiğinin ortaya çıktığı kaydedildi. Biryıl önce Türkiye'ye giriş yapan Alexadre Duncan Anderson, Koç Üniversitesi hazırbk sınıfinda okutman olarak görevyapıyordu. Kuran kursunda yangın • İstanbul Haber Servisi- Sultanbeyli Fatıh Caddesi üzerinde bulunan Merkez Camii'nin bitişiğindeki Kuran kursu binası çıkış nedeni belirlenemeyen yangında tamamen yandı. Gece saat 01.00 sıralannda çıkan yangın, bölge itfaiye ekiplerince güçlükle kontrol altına alınarak alevlerin bitişikteki Merkez Camii'ne sıçraması önlendi. Emniyet' yetkilileri. yangına ilişkin soruşturmada, sabotaj unsuru üzerinde durduklannı belirttiler. Öte yandan aynı saatlerde Karaköy'de Hoca Tahsin Sokak numara 3'te bulunan köfteci dükkânı tüp patlamasıyla başlayan yangında İcısmen hasar gördü. Her iki yangında da yaralı veya can kaybının olmadığı bildirildi. Knedilisistemden şikayet • İZMİR (AA) - Ders geçme ve kredili sistemin, kalabalık okullarda amacına ulaşmadığı bildirildi. İzmir'deki 33 bin öğrenciden 25 bin 500'ü üniversite sınavlanna katılmaya hak kazandı. 6 bin hse son smıf öğrendsi 5. dönem sonunda mezun olurken, öerencilerden 5 bin 400'ünün 6~dönemde seçmeli ders alarak öğrenime devam ettiğj bildirildi. Izmir Milli Eğitim Müdürü Turgut Akan, ders geçme ve kredili sistemle ilgili olarak okullardan gelecek sorunlara çözüm bulmak amacıyla lOokul yönetidsinden oluşan il danışma komisyonu duşturulduğunu söyledi. Magazaya nolotof I İSTANBUL (AA>- Rami Kişla Caddesi 47 Numara'da hılunan Şişmanoğullan Mobilya Mağazası'na Idmliği belirlenemeyen loşilerce molotof kokteyli aaldı. Saldında can kaybı dmadı, mağazada bulunan mobüyalar hasar gördü. Otobüsçüler Devneğiotogar için verilenaraziye diikkan yaptı MEHMETGÜÇ 0 stanbul Bayrampa- / şa'daki ulusiararası otogar projesinde Otobüsçüler Derne- ği'ne trilyonluk çıkar sağlandığı öne süriil- dü. Bedreddin Dalan döneminde otogar yapılması için Otobüsçüler Derneği'ne ve- rilen 230 bin metrekare arsa üzerinde 1800dükkanlık ticaret merkezi inşa edildi. Nurettin Sözen dönemindeki imar planı değişikliğiyle ise ticaret merkezi yasallaştınldı. Otobüsçüler Derneği'nin ti- caret merkezindeki dükkanla- nn geçtiğimiz yıl yapılan satı- şından 1 trilyon lira gelir elde et- tıği. satışı yapılacak diğer bö- lümlerden de yine 1 trilyon lira- • Dalan döneminde Otobüsçüler Derneği'ne verilen arsa üzerinde 1800 dükkanlık ticaret merkezi inşa edildi. • Sözen döneminde de imar planı değişikliğiyle ticaret merkezi yasallaştınldı. Derneğe trilyonluk çıkar sağlandığı öne sürüldü. Projenin gelisim süreci 1800 dükkan 1 ay içinde satıldı İstanbul'un yeni ve büyük bir otogar ihtiyacı üzerinde tartışan büyük taşıma şirketi sahipleri ile dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Bedred- din Dalan uzun görüşmeler sonrası 29. 12.1987 tarihinde bir sözleşme imza- ladılar. "Yap-işlet-devreı" sözleşmesi ile bele- diye, Bayrampaşa'daki 230 bin metre- karelik arsasım "otogar vapılması" amaciyla kitle taşımacılığı yapan şır- ketlerin kurduklan Ulusiararası Ana- dolu ve Trakya Otobüsçüler Derneği'ne projenin tamamlanıp otogann açıldığı günden itibaren 25 >ıl süreyle devretti. Projenin imar koşullannı düzenleyen "imar pianı"nın tarihı ise 15.9.1987. 1989 secimleri sonrasında Nurettin Sözen belediyesinın onayladığı uygula- ma>a göre otogarh ticaret merkezi inşa- atı "Çevahir İuşaat Şirketi" tarafından yürüıüldü. 1993 yılında, Otobüsçüler DerneğT- nin başv urusu üzerine İstanbul Büyük- şehir Belediyesi 1.7.1993 tarihli "Otogar Açık Alanlan Tevzii İmar PlanTnı hazı- rladı. Otobüsçüler Derneği. geçen eylül ay ı- nda gazetelere tam sayfa ilanlar vererek "İstanbul Otogan işyerleri"ni satışa çıkardı. Devam eden projedeki yaklaşık 2 bin dükkan, 200 ile 700 milyon lira arasmda değişen fiyatlarla 1 ay içinde satıldı. Sözlesme hukuk ciflinde yok hükmümte' Sözleşme yasalara aykın Otogar projesı için ıddıa edilen ya- sadışılıklar şöyle sıralanıyor: 1- Belediye ile Otobüsçüler Derneği arasında imzalanan sözleşme yasalara aykın. Otogar yapılması için arsanın devrini içeren sözleşme ile, belediye kendisine ait olmayan bir yetkiyı kul- lanmış oluyor. Kamu hizmet ve faali- yetlerinin ancak ımtiyaz usulüyle özel sektöre bırakılabileceği. imtiyaz sözleş- melerinin de bir prosedüre bağlı olduğu gerçeği karşısında hiç bir prosedüre uyulmadığı ıçin sözleşme. hukuk dılin- de "yok hükmündc" diye tanımlanıyor. 2- Beledıye ile imzalanan sözleşme Otobüsçüler Derneği'nin lican faaliye- tini öngördüğü için anayasa ve yasalara aykınlık taşıyor. Buna göre dernek üye- lerinin kurduğu şirket de yasadışılığın kılıfı olarak gösteriliyor. 3- Sözleşme ve planda "Hiç bir şekilde bu ana fonksiyonun (otogar) dışında ticari amaçlı kullanış yapılamaz, ilave edile- mez..." hükmü bulunmasına karşın tnl- yonluk çıkar nedeniyle ticaret merkezıne dönüşen projenin plana, sözleşmeye ve yasalara aykın olduğu belirtiliyor. 4- Sözen dönemi belediye yönetiminin imar planı değişikliğiyle bu yasadışı uy- gulamaya göz yummanın ötesinde yasal katkı sağladığına dikkat çekilıyor. Buna göre. 14.7.1993 tarihli "Otogar Açık Alanlan Tevzii İmar Planı"nın ticaret merkezini yasallaştırdığı belirtiliyor. Otogaryerine ticaret merkeziya yakın kazanç sağlayacağı belirtiliyor. Otogarh ticaret merkezi için bugüne kadar har- canan paranın ise 850 milyar h- rayı bulmadığma dikkat çekı- liyor. Edinilen bilgiye göre 1987 yı- lında 230 bin metrekare arsanın veriliş nedeni olan ulusiararası otogar için bugün yeni arsa ihti- yacı doğdu. Bu nedenle ve Oto- büsçüler Derneği'nin talebı üzerine geçtiğimiz yıl sonunda hazırlanan imar planı değişikli- ğiyle belediyenin kamulaştıra- cağı 100 bin metrekare arsa otogara aynlacak. İstanbul 6. İdare Mahke- mesi'nde açılan davada. arsa- nın verildiği Dalan döneminde- ki "yap-işlet-devlet sözleşmesi'" ile otogar projesini ticaret mer- kezine dönüştüren Sözen döne- mindeki imar planı değişikliği- nin iptali isteniyor. İmar planı değişikliği ile arsaları kamulaş- tırma alanında kalan Nimet Batıyok, İbrahim Zeki Kıray, Ezel Gülen Kıray, Engin Uluğ ve Selma Çamer'ın açtıklan iki Otobüsçüler Derneği'nin ticaret merkezindeki dükkanların geçtiğimiz yıl yapılan satışından 1 trilyon lira gelir elde ettiği, satışı yapılacak diğer bölümlerden de yine 1 triJyon liraya yakın kazanç sağlav acağı belirtilivor. (Fotoğraf: HATfCE TUNCER) ayn iptal davasında şu görüşler ileri sürülü- mayan bir yetkiyi kullanması nedeniyle ana- yor: yasa ve ilgili yasalara, bir derneğin ticaretle "Dalan döneminde 230 bin metrekare ar- uğraşmasına izin verildiği gerekçesiyle de sanuı bir derneğe yap-işlet-devret sözleşme- Demekler Y'asasfnda aykmdır. Bu nedenleıie siyle verilmesi, belediyenin kendisine ait ol- de arsa de>rinin vapıldığı süzleşme 'yok hük- münde'dir. Kamuya ait bu arsanın otogar projesi için verildiği dernek tarafından ticaret merkezi için kullanılnıası, ilgili v asalara oldu- ğu kadar imzalanan sözleşmevc de aykırıdır. Bu v asadı^ı değişiklik nedeniv İe sağlanan tril- vonluk çıkar da bir usulsüzliik oluşturmak- tadır." Davayla ilgili olarak Sözen yönetiminin hukuki görüşü ise şöyle: "Sözleşmenin imza- lanmasıyla beltdiye anayasa ve yasalarda ol- mavan bir yetkiyi kullanmış değildir. Aksine anayasa ve yasalarda verilen görev ve yetkiler kuUanılmıştır. İmza- lanan sözleşme ile belediyeye ait bir imtiyazın özel teşebbü- se devri söz konusu değildir. Olayda ayrıca tüm otobüs iş- letmelerinin kâr gütmeden bir arava geldikleri bir derneğin varlığı söz konusu olduğun- dan belediyenin vaptığı anlaş- mada kamu zararı yoktur." Bayrampaşa'dakı 230 bin metrekarelik otogar ar- sasının yasalara aykın bir bi- çimde Otobüsçüler Derne- ği'ne verildiği iddialan ve açılan iptal davalan için aradığımız dönemin Büyük- şehir Belediye Başkanı Bed- reddin Dalan'a ise ulaşmak mümkün olmadı. Öte yandan projenin "dev- let tarafından bile vapılama- yacak kadar görkemli ve bü- yük" olduğuna dikkat çeken Otobüsçüler Derneği üyeleri çıkar sağlandığı iddialannı yalanlayarak, "Bu kadar bü- yük maliyetli bir projenin yapüabilmesi bile başlı başına kamuhizmeridir"dediler. Dernek üyeleri, dükkan satışlanndan elde edilen pa- ranın proje maliyetini ancak karşıladığına da dikkat çektiler. ^Kadın dövmenin de ıısulîi var' Diniyayinlarfuarında ilgi toplayan yapıtlar arasmda İzahlı Kadvn IlmihaliAnsiklopedisi'nde 'khdındövmeyöntemleri'neyer veriliyor ANKARA(Cumhuriyet Bü- rosu) - Türbanlı kadınlann ka- pıştığı "İzahlı Kadın İlmihali Ansiklopedisi"'nde. kadınlann nasıl dövüleceğine ilişkin bilgi- Ier aynntılanyla anlaülıyor. Mahremi olmayanlarla görü- şen, kocasımn hakh emirlerine uymayan, kocasımn malını is- raf eden kadın, İslami hukuka göre "oybirligT* ile dayağı hak ediyor. Ama gelişıgüzel dayak değil. Ansiklopedide, dayak sı- rasında kadırun aynı yerine hamle yapılmaması öneriliyor. Ülkücüler ile çember sakalhlar elele. gönül gönüle hatıra fotoğ- rafı çektiriyorlar. En çok tutu- lan dini kasetlerinden birindeki şarkı sözleri ise. "Maşallah," di- ye başlıyor. "Çarşaflılar çoğal- dı, nazar değmez inşallah." "TÜBİTAK'ın beraberce nasıl katledileceği"ne ilişkin kitapda var. Türkiye Diyanet Vakfı'nın düzenlediği 12. Dini Yayınlar Fuan İstanbul ve Ankara'da sürüyor. Ankara'dan 115, İs- tanbul'dan 150 yayıncının ka- tıldığı fuar etkinlikleri içinde. cuma günleri gövde gösterileri- ne dönüşen namazlar ve stand- larda yapılan "içli" video göste- rileri ile müzik yayınlan var. Ankara'da Kocatepe Camisi'- nin aviusunda kurulan fuarda en çok tutulan iki kaset. Ali Toprak ve Küçük Seher'in bir- likte doldurduklan "Uyan Ar- tık" ile "Müslüman Geçlik" ör- gütünün yapırrunı üstlendiği "Şehadet Marşlan." "Kadına verimli dayak" Bunlann dışında, "dddi ve bi- Bmsel" yayınlara da yer verilen kitap fuannda, "kadın dövme usulleri" üzerine bilgiler veren "İzahlı Kadın İlmihali Ansiklo- pedisi" de bulunuyor. "Kadın- lann dövülmesi gereken haller doğduğunda vücudnnun ayn ay- n yerierine" \oirulmasi gerektiği belirtilen eser Asım ve Mustafa Uysal'ın ortak yapımı. Mendil- den yapılmış bir "tura" ile döv- me işleminin daha "verimli" olabileceğine değinen eserde, kadınlann saçlan, makyajlan ve "erkek doktor meselesi" de işleniyor. Kadınlann dövühne- si gereken durumlann da, mad- deîer haünde sıralandığı ansik- lopedide. "kadının süslen- meden, en eski kıyafetk'riyle ve ancak kocasımn izniyle dışarı çı- kabileceği" söyleniyor. Bu şart- lardan bin gerçekleşmediği za- M ahremi olmayanlarla görüşen, kocasımn haklı emirlerine uymayan, kocasımn malını israf eden kadın, İslami hukuka göre 'oybirliğT ile dayağı hak ediyor. Ama gelişigüzel dayak değil. Ansiklopedide, dayak sırasında kadınm aynı yerine hamle yapılmaması öneriliyor. man. kaçınılmaz olarak dayak söz konusu oluyor. Kızlann te- settürle okuyabilecekleri özel okullar kurmanın Müslüman- lann en önemü görevi olduğu vurgulanan ansiklopedide. res- mi belgeler için açık saçla fotoğ- raf çektirilemeyeceği. fotoğ- rafın başörtüyle çektirildikten sonra "gelişen teknoloji" yardımıyla başörtüye saç şekli verileceği de açıklamyor. Ansiklopedinin aydınlattığı önemli konulann yanı sıra cen- netlik ve cehennemlik kadınla- ra ilişkin geniş açıklamalara da yer veriliyor. Aynca yazarlara göre makyaj. kadının ruhsal dengesini bozuyor. Dini kitap- lann istisnasız birinci hamur kağıda basılması da dikkat çe- kici. Bilimsel yayınlardan. acil durumlarda kullanılması gere- ken "100 sonı 100 yanrt" dini kitaplara varana dek zengin bir tablonun sergilendiği fuarda. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaşın "Saadet Sırlan" adlı kitabı da yer alıyor. Said-i Nursi'nin müritleri tarafından kurulduğu bilinen Yeni Asya Yayınahk'tan çıkan kitapta. Denktaş'ın gençlere "yararlı" öğütleri ve "Kuran'dan ilham alarak kaleme aldığı" yönetim anlayışı açıklamyor: "Yanında calışanian haksız yere dövme. Hz. Muhammed der ki: Hepiniz birer çobansınız.' Fatma Çelikel, iki çocuğu da tutuklu acılı bir anne. 'Yaşamı bize devlet tanıttf diyor w Koıııüııist olduğumuzu malıkeınelerde öğrendik' ECETEMELKLRAN ANKARA - Her kentte, kedilerin ve çocuk- lann hüküm sürdüğü. adı dudak bükülerek söylenen mahalleler vardır. Bu mahallelerde insanlar tesadüfen yaşar. yaşadıklanna ilişkin gündelik şüphelerle geçer günler. Anneler. be- ceriksızce kurulmuş yapılarda. hamarat hüzünler işler. Anne Fatma Çelikel de, mavi bir evde, DGM duruşmalanna ve kente inat. çay- lar demler. yeşil kadıfe koltuklann üstündekı beyaz dantelleri düzeltir her gün. Sardunya- lanm ve küpe ciçeklerini sular. Sırf inat olsun diye, suf her şey zaten yeterin- ce kötü olduğu için... 16 Ocak: Tutuklu aileleri- nin bir haftadır süren açlık grevi yann bitiyor. Cezaevleri Greneİ Müdürü. dün "Çocuk- larınız ölürse ölsün, kalan sağ- lar sizindir" dedi. Annelerin yüzleri, günden güne daha beyaz. Ellerinde eylemlerinin sloganlan yaalı kağıtlarla foto muhabirlerine poz ver- meleri, her geçen gün zorlaşı- yor. Altın Hanım, hastaneye kaldınldı. 70 yaşında. Açlık grevine üç gün dayanabildi. En sonunda, şe- kerli su bardağını elinden düşürdü. Elmas Hanım, bugün gazeteci kızlardan birinin ehni tutup "Kızım, kızım" diye ağlamaya başladı. 17 Ocak: Cezaevlerinin yaşama koşullanrun iyiliştirilmesine ilişkin talepler, Adalet Bakanı tarafından kabul edildi. Siyasi tutuklululara açık görüş yasağı kaldınldı. Ayşe Hanım. oğlunun yanaklannı "tuttuğunu, tuttuğunu, ruttuğunu" anlattı bütün gün. Fatma Hanım, biz içeri girer girmez. iki renkli hap attı ağzına. Sessizliğimiz ağır bir • 'BanşileSavaş. 10 aydır içerde. İkisini de ilk kez geçtiğimiz hafta gördüm. Rüyama giriyorhep. Yüzlerini. görüşte arkasında durduklan tellerle birlikte görüyorum. Tellerden bir türlü kurtulmuyor yüzleri.' suçlamaya dönüşmüş olmalı ki. "Kusura bak- mayın" deyip hemen açıkladı: k *O günlerden, bir eklem romatizması bir de >ıirek yorgunluğu kaldı." O günler? "Evlendik. 7 yılhk evliydik; onu içeri aldılar. Kimse nedenini söv lemedi. 5 yıl içerde kaldı. 4 ço- cuğum vardı o zaman. Şimdi..." Benimsenmeyen yenilginin renkli haplan- ndan bir tane daha. "Yaşamı bize devlet tanıttı. komünist olduğumuzu, öyle diyoıiar işte, mahke— melerde öğrendik. 23 yaşındayun. Işim yok. Ço- cuklanmı alıp Ankara'ya geldim. 5 vıl, iki işte birden çaltştnn, hapishaneye te- miz çamaşır yetiştirdim. Barış ile Savaş, 10 aydır içerde. İkisini de ilk kez geçtiğimiz hafta gör- düm. Rüyama giriyor hep. Yüz- lerini. görüşte arkasında dur- duklan tellerle birlikte görüyo- rum. Tellerden bir türlü kurtul- muyor yüzleri." İnsanlar gidince büyüklüğü korkutan yemek masasına ba- kıyor: "Onlar girtiler. Evde bir garip sessizlik var. Kimse yok gibi. Geçenlerde kocamı yeniden aldılar. Bir ay haber alamadık. Barış'la Savaş da yoktu; yalnız kaldım. Kimse geri gelmevecek gibi geliyordu. Ayda 950 bin li- rayla işe başladım. Her hafta, görüş günü, 3 çift çamaşır yıkayıp götürüyordum. Ayn ayn ce- zaevlerine yetişiyordum. Şimdi kocam eve döndü. Bedeninin sağ tarafı duyarsız. Yine gelecekler bi- liyorum. Geri döndüklerinde, Barış'la Savaş'ı al- maya gelecekler. Bu kez kendimi yakacağım. Onlara bir şey olursa, kendimi yakacağım." Banş ile Savaş'ın bugünlerde duruşmalan sü- rüyor. Fatma Hanım da artık ağlamadığını söy- lüyor "Eaçlar,"diyor. "ağlatmıyorlar". Cuntibk veEkind cimıyetleıindedikkat çekensomlca 4 Gölbaşı yakınlannda ölü bulunan Behçet Cantürk'ün avukatı Yusuf Ekinci dün toprağa verildi. Benzer şekilde öldürülen Behçet Cantürk ve Ekinci cinayetleriyle ilgili olarak bazı sorulara dikkat çekilıyor ANKARA (Cumhuriyet Börosu) - Kürt aydmlanndan Avukat Yusuf Ekinci dün An- kara'da toprağa verildi. Ekinci, 25 Şubat günü, Gölbaşı yakınlannda ölü olarak bu- lunmuştu. Ekinci için Karşıyaka Mezarlığj'nda yapılan törene, ailesi ve yakınlannın yanı sıra, DEP Genel Başkanı Hatip Dicle. Genel Başkan Yardıması Remzi Kartal. parti üst düzey yet- kililerinden Şehmus Çağro, Reşit E>eli, DEP milletvekilleri Orhan Doğan, Sedat Yurtdaş, Sım Sakık, Mafarnut Kılınç, Ahmet Türk, Se- lim Sadak, Zübeyir Ayar, Bağımsız milletve- killeri M. Emin Sever. Muzaffer Demir, Mah- mut L'yanık, DEP Ankara Anakent Belediye başkan adayı Nezir Şemikanh, İHD Genel Başkanı Akın Birdal ve Şerafettin Elçi ile Meh- di Zana katıldı. Benzer şekilde öldürülen Behçet Cantürk ve Ekinci cinayetleriyle ilgili olarak bazı sorulara dikkat çekilıyor. Bu sorular şunlar: 1- Cantürk İstanbul dışında, Ekinci de An- kara dışında ölü bulundu. Cantürk de Ekinci de evlerine telefon ettikten sonra öldürüldüler. Bu bir rastlantı mı? Yoksa, her ikisi de izleni- yor muydu? 2- Cantürk gibi profesyonel bir kişiyi tuzağa düşüren kişilerle, Avukat Ekinci'yi şehirdışına götürenler aynı kişiler mi? 3- Cantürk Öldüren kişiler, Cantürk'ün kol saati dışındaki bütün eşyalannı alırken, Ekin- ci'yi öldürenler de aynı yolu izlediler. Neden sadece geride kol saati bırakıhyor? Katillerin aradıklan şey ne? 4- Cantürk ve Ekind'nin Liceli ve birbirle- riyle yakın dost olduklan söyleniyor. Can- türk'le Ekind'nin bağlantısı ne? 5-Ekind'nin ailesi ısrarla, Cantürk'le hem- şeri olmamn ötesinde bir bağlanülan olma- dığını ve Yusuf Ekind'nin Cantürk'ün avu- katı olmadığını belirtiyor. Bu durumda dna- yetlerle neyin mesajı verihnek isteniyor? 6- Cantürk'ün öldürülmesinden sonra bir açıklama yapan Hüseyin Baybaşin, Can- türk'ün katillerinin İstanbul Eminyet Mü- dürlüğü'nde olduğunu ileri sürdü. Ekinci'nin aiiesi ise kontrgerilla savını ortaya attı. 7- Her iki dnayette de, öldürülenlerin tanıdıklan ya da güven duyacaklan kişiler ta- rafından şehir dışına götürüldüğü anlaşılıyor. Söz konusu kişiler kim? 8- Cantürk dnayetinde kullanılan silahla, Ekind cınayetinde kullanılan silah aym mı? Her ikisinin de arabalannda bulunan parmak izleri arasında benzerlik var mı?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle