Katalog

SAYFA CUMHURİYET 26 ŞUBAT1994CUMARTESİ 16 HABERLER Oiyarbakır'da yine faili meçhul • Haber Merkezi - Diyarbakır'ın Şehitlik semtinde kasaplık yapan Yakup Bıçak (22), dün saat 08.00 sıralannda işyerine gelen kimlikleri belirlenemeyen 2 kişi tarafından silahla vurularak ağıryaralandı. Bıçak, Devlet Hastanesi'ne kaldınlırken yolda öldü. Bağlar semtinde dûn saat 11.00 sıralannda meydana gelen ikinci olayda, berberlik yapan Ramazan Yıldınm'ın işyeri silahlı üç kişi tarafından tarandı. Saldında Ramazan Yıldınm, Nedim Yıldınm ve Ali Koç ağıryaralanarak Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Biüis'in Tatvan ilçesi merkez İbedullah Camii müezzini Kjyasettin Barlak (28), Tuğmahallesindeki eyine giderken, uğradığı silahlı saldında öldüriildü. Güneydoğu'da şehit düşen Üsteğmen Tayfun Sümer'in adı, Ankara Keçiören'de doğup büyüdüğü sokağa verildi. Zorunlu tasarruf eylemi • tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Tüm Bel- Sen İzmir Şubesi'ne üye belediye çalışanlan dün Konak Belediyesi önünde toplanarak tasarnıfu teşvik kesintisi nemalanmn ödenmemesini protesto ettiler. Bunun bir uyan * eylemi olduğunu belirten kamuçalışanlan. nemalan alıncaya değin eylemlerini sürdüreceklerini bildirdiler. Tüm Bel-Sen"e bağlı Karşıyaka, Buca. Narlıdere, Balçova, Bomova ve Konak belediyelerinde çalışan memurlar, "İlgili banka şubelerine bir an önce kesintilerimizin yatınlmasını. aksi takdirde hizmet üretiminden gelen gücümüzü kullanacağımızı ilgililere ve kamuoyuna duyuruyonız" dediler. 1307soydaş vatandaş • ANKARA (ANKA)- Bakanlar KuruJu. Orta Asya Türk cumhuriyetleri ve Bulgaristan'dan gelen toplam 1307soydaşın vatandaşlığa alınmasını kararlaştınrken621 kişinin Türk vatandaşlığından çıkmasına izin verdi. Bakanlar Kurulu'nun Resmi Gazetede yayımlanan karan uyannca, Bulgaristan, Kazakistan, Yugoslavya, Özbekistan ve Kırgızistan'dan gelen toplam 1307 soydaş, serbest göçmen statüsüyleTürk vatandaşlığına kabul edildi. Soydaşlann vatandaşlığa kabul işlemi Iskan Kanunu çerçevesinde yapıldı. Bakanlar Kurulu'nun diğer bir karanyla da 621 kişinin Türk vatandaşlığından çıkmalanna izin verildi. TÜPk-Metal, Erdemip'e talip • ANKARA (ANKA)- Türkiye'deki işçi sendikalan içinde 'yaunm' şampiyonluğunu koruyan Türk-Iş'e bağlı Türk Metal Sendikası bu kez Ereğli DemirÇelik Fabrikalan (Erdemir)ileKKTC Havayollan ve San Ekspres'teki THY hisselerine talip oldu. Sendika Genel Başkanı Mustafa Özbek, Erdemir konusundaki önerinin Başbakan Tansu Çilkr'dengeldiğini bildirdi. Yaptığı açıklamada. "Başbakan Çiller, Erdemir'i bana satmak istiyor" dedi. Özbek, Çiller'in "Fabrikalan hemen aî. Sana devredeyim" dediğini bildirdi. TÜPk-İşDİSK kavgası • ADANA (Cumhuriyet Güney Üfcri Bürosu) - Türk-İş'e bağlı Belediye-İş Sendikası ile DİSK'e bağlı Genel-İş Sendikası arasında yetki kavgası sürüyor. Genel-İş Sendikası yöneticiîerinin, "'Gecen yılın ocak istatistiklerine göre toplu-iş sözleşmesi bağıtlayabilmek için gerekli yüzde 10 üye barajıru, Ankara 7. Iş Mahkemesi'nin verdiği kararla aştıgmı" belirtmeleri üzerine, Belediye-İş Sendikası Örgütlenme Genel Sekreteri Ali Başdemir, "Bu, yerel mahkemenin kesin olmayan karandır. Kesinleşme, Yargıtay'ın karanndan sonra olacak" dedi. DÜZELTME Üsküdar Asliye 5. Hukuk Mahkemesi'nin 4.2.1994 tarih, 1994,43 sayıb karanyla Altunterim olan soyadım Altınterim olarak düzeltilmıştir. YUSUFALTINTERİM Alevi Dedesi İzzettin Doğan Refah Partisi'yle neden görüştüğünü Cumhuriyet'e anlattı: DarbeyekarşıRPyleişbirliği ORAL ÇALIŞLAR -Refah Partisi'yle seçim işbir- liği için görüşme yaptığınızı ve böyle bir işbirliğini savunduğu- nuzu açıkladınız. Size Aleviler çok kızıyorlar? Gerçekten nedir yaptığınız? DOĞAN- Bu aslında benim inisiyatifimle olan bir olay de- ğjl. Başkalannın kullandığı ini- siyatife benim bir değeriendir- me yoluyla yaklaşımımdır. Gi- rişimde bulunan ben değilim. Sayın Erbakan ve Sayın Genel Başkan Yardımcısı, çok da de- ğer verdiğjm Bahri Zengin Bey- den geldi inisiyatif. Randevu ta- lebinde bulundular ve görüş- tük. Kendileri çok samimi ve iç- ten olduğuna inandığım bir de- ğerlendirmeyle geldiler. "Hocam, Refah Partisi'nin bu seçimlerde çok önemli bir oy potansiveline ulaşacağını düşumi>o- ruz. Gelişmelerin o istikamette seyrede- ceğini tahmin ediyonız. Bunun Türkiye'- ye getireceği barı riskler de olacaktır. Sizden yardım istiyoruz" dediler. Alevi- Sünni çatışması yaratacakJar Ben de "Benim size yardımcı olabil- mem için bu konulara biraz daha açıklık getirmeniz gerekir. Düşünceniz ve kaygumız nedir" dedım. "RP oyları fazla yükselecek olursa Batı'da uygulanacak bir senaryo var. Bu senaryoya göre Türki- ye'nin bir Cezayir haline dönme- mesi için. demokratik yoldan RP'nin iktidara gelmesi halinde doğacak problemleri çözümleye- bilmek için şündiden tedbir ai- mak gerekiyor, diye düşünüyor Batı. Bunlar arasında da ordu- nun müdahalesinin davet edilme- si, Refah Partisi'ni ordu yoluyla uzaklaştırma senaryoları hazı- rlanıvor. Bu senaryonun ana un- suru da ordunun müdahalesinin meşnı olabilmesi için bir neden lazun. O neden de Ale>i ile Sünni kapışmasını ortaya sürmek şek- linde tecelli edecektir" dediler. Ben de bu tespitlere kaülıyo- rum. Bir destablizasyon ama- ayla AJevi-Sünni kapışması ya- ratılmak isteniyor. -Batı, Türkiye gibi bir filkede neden destabuzsayon istesin. Kendi müttefıki? Profesör Dokıor İzzettin Doğan, Matatyalı ünlü bir Aleviailesinin oğlu. Doğan Dedeler, Malatyalı Aleviler üzerinde belli biretkinliğe sahipler. Geçmişte Doğan Dedeler in siyasieğilimi veparti tercihi. Malatya ve çevre illerdekiAlevi oyları üzerinde layin edicibiretkiyapardı. İzzettin Doğan, Doğan Dede ailesinin yaşayan en önemli ismi. Öğreıim üyeliğininyanısıra avukatlık yapıyor. Izzeıtin Doğan, Alevikitlesinin genel eğilimine ters düşen çıkışlarıyla dakamuoyunnn ilgisiniçeken bir kişiliğe salüp. 12 Eylül cuntası, parlamenıersistemegeridönerken.kendilerinin çizdiğı rotayı lakip etmesi için emekligeneral Turgut Sunalp 'e bir askeriparti kurdururlar. 12 Eylül üsavunan buparti, diğerpartilerin önü kesiİerek ve baskt alttna alınarakyönetimi Milli Güvenlik Konseyi'nden devralmaya hazırlanır. Turgut Sunalp Paşa, Kenaıt Evren Paşa nınyaveri gibidir ve 1983 seçimlerinikazanacağmdan emindir. Atar. tuiar, asar, keser. İşkenceleri savunur. Seçimlerde bütün baskdara rağmen Turgut Sunalp'ın MDP 'sihayalkırıkltğma uğrar ve üçüncü parti durumuna düşer. İşte bu ilginç 12 Eylül partisinin ilginçkurucularmdan biriside Dede İzzettin Doğan 'dır. Aradan 10yılaanfazla bir süregeçer. İzzettin Doğan askeri darbe endişesine karşıyeni bir siyasi işbirliğinin tarafı olur. Bu kez Refah Partisi ile birliktesahnededir. Refah Partililer, bu tanınmış Alevidedesinegelip seçim işbirliği önerırler ve Doğan bu öneriyikabuleder. Bu işbirliğinin kamuoyunayansunası üzerine Alevi dünyası hop oturur hopkalkar. Nasılolur da Sıvas 'ın kanı kurumadan, bukatliamın tarafı savılabilecek birparti ilebir Alevi işbirliğinegiri- şebilir? Tartışmalargiderekyaygmlaşır. İzzettin Doğan 'akarşı Alevisaflarındayoğun bir tepki gelişir. Doğanneyapmak istiyordu?Bu denli tepki çeken girişiminasılaçıkltyordu?Biz sorduk, o anlattı: luğu'nun değişik bir biçimde ortaya çı- kmasına neden olabilir mi? Bu bölgede oluşan de\ letlerin kendi aralannda bir- leşerek yeni bir güç olarak ortaya çıkması, uluslararasi dengeleri etkileye- rek dengeleri değiştirmesi. Batılılann çı- karlanm tehdit etmesi söz konusu ola- bilir. Bunun için Refah'ın önünü kes- mek gerekir, dıye düşünüyorlar. -Askeri darbeye karşı olduğunu söyle- yen İzzettin Doğan. bir taraftan da geç- mişte askeri darbe >anlısı bir partinin ku- ruculuğunu yaptı. Gerçekten askeri dar- mu? Bir yandan Refah gelecek diye aske- ri darbeyi önlemek gerekir düşüncesin- desiniz ve bu amaçla Atatürkçülüğe karşı olduğunu gizlemeven Refah'la işbirliğini savunuyorsunuz. Öte yandan ordu yanltsı bir girişime destek veriyorsunuz? DOĞAN- Hayır çelişmiyor. Benim o günkü şartlar içerisinde neden MDP'de yer aldığımı söyleyeyim. O zamanlar bilıyorsunuz Maraş olaylan nedeniyle yüzlerce Alevi öldü. Çorum'da öyle oldu, Malatya'da öyle oldu. Hepıstırap çeken, hep kayıp veren Aleviler oldu. yoğunluklan oranında devletin tüm ka- demelerinde yer almalanru ve böylece birleşme bütünleşmenin ancak eşitlik- ten geçeceğine inanıyorlarsa geleceğimi, parti kurucusu olmayı kabul edeceğimi söyledim. Onlar da bizim istediğimiz budur, ulusal birliğin bütünlüğün ku- rulmasını istiyoruz, sıcaktan da öte, ne söylüyorsanız o ilkeler doğrultusunda faaliyetlerimizi sürdüreceğiz. sürdüre- lim, gelin dediler. İnanarak güvenerek girdim ama aradan 3-4 ay geçince maa- lesef o günkü kadrolar -yine samimiyet- le ve tarihi bir borç olarak ka- bul ediyomm- orada askerleri yine yanıltanlar, askerlerin et- rafını saran üçüncü dördüncü sınıf sivil politikacılar oldu. Bel- ki askerler bu işi bilmiyorlar. Bilmedikleri için, kim kulak- lanna neyi fısıldarsa ona göre davranıyorlar. - Sizin başta söylediğiniz 'Or- du dini gericiliğe karşı her za- mau teminat olmuştur' biçünin- deki düşüncenize, tarihsel pers- pektif içinde bakarsak şöyle bir sıkıntı ile karşıiaşacağız. Tiir- kiye'de son 20 \ ıl içinde iki aske- ri darbe yaşadık. Her iki darbe de dinsel gericiliği gerekçe gös- tererek gerçekleştirildi. Ama daha sonraki gelişmelere baktı- ğımız zaman, bu çok gmendiği- nizi söylediğiniz generaller Tür- kiye'de dini gericiliğin altyapısı- nı hazırladı. Doğan AJeviJer'den buyük tepki gören görüşierini Oral Çalışlar'a anlattı.(ERDOĞAN KÖSEOĞLl) DOĞAN- Refah Partisi'nin iktidara gel- mesi halinde, yani din esaslanna dayalı bir devlet nizamı kurulması halinde Türkiye'- nin Bau'dan kopacağı görüşü hakimdir. - O zaman Refah'ın önünü kesmek için askeri darbe yaptıralım diye düşünüyorlar? DOĞAN- Sadece o değjl. Türkiye, Batf- dan koptuğu zaman ne olur? Bu sorunun Batılılar için cevabı ağırdır. İran'la birleşe- bilir, Irak'la birleşebilir, Suriye ile birleşe- bilir. Enerji kaynaklannın bulunduğu Or- tadoğu, yeniden eski Osmanlı İmparator- beye karşı olduğunuz için Refah'la işbirliğini savunınorsunuz. ama öte > andan askeri dar- beci bir partinin kurucususunuz. Bu bir çeliş- me değjl mi? DOGAN- Benim askerlerle bir partide kurucu olarak yer almamın iki ana nedeni var: Bir kere ben hala ona da inanıyorum. Bütün yanlış tutumlanna rağmen hala -Bu nedenle, 'Bizim teminatınız ordu oldu' divorsunuz. DOĞAN- Alevilerin teminaünı da ordu oluşturdu Evvela o açıdan meseleye bakı- yorum. Ben "MDP'ye buyrun, kurucu olun' dedikleri zaman koşarak gitmedim. Bazı şartlarla girdim. O zaman parti kuru- cusu olan Sayın Orgeneral'le yaptığımız Atatürkçülüğü ayakta tutabilecek tek fıili konuşmalarda, MDP'ye, Türkiye'de güç askerlerdir. Kimse kendi kendisini al- inanç özgürlüğünün Sünniler için ne ka- datmasın. dar varsa Alevilere de o oranda tanınması -Sizin bu sözleriniz birbiriyle çelişmiyor şartıyla gireceğimi söyledim. Alevilerin Bahçetievler'de olayhbina yüakh İstanbul Haber Servisi - Bahçelievler'de, ruhsatsız olduğu için geçen hafta yıkıma gidilen; ancak, inşaat sahibi tarafından belediye mıntıka mühendisinin bıçaklanması üzerine yıkımı durdurulan bina dün yıkıldı. Bahçelievler Soğanlı Meydanı'nda inşaatı dev am eden binanın imar yasasına göre kaçak durumda olduğunu belirten Belediy e Başkan Yarduncısı Fe\zi Yavuz, binanın yan bahçe ile yola taşan kısımJarının tamamen yıkılarak projeye uygun hale getirileceğini söyledi. Belediye ekipleri tarafından yıkımına başlanan binarun sahibi İbrahim Kaplan ve oğlu tarafından bıçaklanan mühendis Sefa Bingüier evinde teda>i görürken sanıklar da tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmışlardı. (Fotoğraf:AHMETŞIK) RP istanbul Milletvekili Mezara, 12 Eylül döneminin en hızlı yasakçılanndandı 12 Eylül yasakçısı: Hasaıı Mezarcı MEHMETT.SUCU Atarürk'e 'veled-i zina' suçlamasıyla saldıran Refah Panisi İstanbul Milletve- kili Hasan Mezarcı, takındığı özgürlükçü (!) görüntüsünün aksine yasağı ve yasak- çılığı çok seven bir kişi. 12 Eylül darbesinden sonra demokrasi- nin kesintiye uğratıldığı ve basmın yasak- larla susturulduğu dönemde asteğmen olarak askerüğini yapan Mezarcı, 1983 yılında 6. Kolordu ve Sıkıyönetim Ko- mutanhğı Basın ve Halkla İlişkiler Şu- besi'nde görev yapmaktaydı. Meclisin 'kara sesi' Mezarcı'nın asker- üğini yapüğı Adana 6. Kolordu ve Sıkı- yönetim Komutanlığı, 1983 senesinde Ankara ve İstanbul gibi basının merkezi konumundaki kentlerden daha fazla ba- sm yasağı yayımlamakla ünlenmişti. 8 Nisan 1983 günü, 24 nisanda Tür- kiye'ye gelecek olan Suudi Arabistan Dı- şişleri Bakanı Prens Faysal'ın özel ve kişi- sel durumlan hakkında (6-7 kansı var gibi) haberlerin yazılmasını yasaklayan Adana Sıkıyönetim Komutanlığı'nda ça- lışan Hasan Mezarcı, bugün Faysal Fi- nans ve Milli Göriiş Teşkilatı'yla karma- şık bir çıkar ilişkisi içinde olan Refah Partisi'nin "yaramaz çocuğu" olarak nite- leniyor. Hasan Mezarcı'nın bunun dışında biz- zat gazete bürolannı arayarak yazdırdığı yasaklardan bazı örnekler ise şöyle: "Hür işçi sendikalannın temşilcileri. 20.10.1983 günü müsaade alarak İstanbul'da tutuklu DİSK ileri gelenleri ile görüşmüş ve mah- kemelerini izlemiştir. Bu konu basında yer almayacaktır. Tebeüüğ eden 6. Kolordu ve Sıkıyönetim Komutanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Şu- besi'nde görevli asteğmen Hasan Mezar- cı." Göriildüğü gibi Mezarcı, Adana'dan İstanbul'a yetişerek yasak koyuyor. Bundan 11 gün sonra da Türkiye'de yapılan ilk seçim öncesi kamuoyu araştır- ması yine aynı yerden aynı kişi tarafından yasaklaruyordu. "Halkı hiç bir partiye oy vermemeye veya halkın özgür iradesini ve seçim sonuçlarını etkiler nitelikte göriilen anket ve araştırma sonuçlannın yayımlan- ması yasaktır. Tebliğ eden Asteğmen Ha- san Mezarcı." "Karataş ilçesi yakınlarında iki jet uça- ğının çarpışarak düşmesi 20.10.1983", "Habur Gümrük kapısındaki rüşvet olayı 12.8.1983" gibi olaylar da Asteğmen Ha- san Mezara tarafından gazete yazıişleri müdürlerine yazılması yasak konular olarak duyuruluyor. Söz konusu dönemde 2. Topçu Ta- buru'nda görevli olan Mezara, komu- tanlannın gözüne girince 15 gün sonra sıkıyönetime aünmıştı. Mezara, 6. Ko- lordu Komutanlığı'nın nizamiyesinde bir binada gerçekleştirdiği görevi sırasında bir yarbayın emrine bağlı olduğunu söy- lüyor. Asker kötü niyetli değil DOĞAN- O da doğru. Ben onu zaten eleştiriyorum. Asker- ler bunu bilmiyor derken kas- tettiğim olay o. Yani bunu hiç kimse iddia edemez ki, Ata- türk'e en büyük darbeyi maale- sef kendi taşıdıklan ünifonma- ya adeta ihanet edercesine. Amerikan müşavirlerinin tavsi- yesine dayanarak prim verenler askerin üst kısmıdır. Bu, tarihe karşı işlenmiş en büyük suçlar- dan birisidir. Hepimiz biliyoruz ki Sayın Kenan Evren zama- nında yanlış bir değerlendir- meyle Kuran kurslannın devle- tin denetimi altına alınması ge- rekçesiyle resmileştirilmesi ger- çekleştirilmiştir. - Ortaokul ve liselere zorunlu din dersi de 12 Eylül'ün armağa- nıdır. DOĞAN- Bunun askerin kö- tü niyetinden kaynaklandığını zannetmiyorum. bilgisizlikle- rinden kaynaklandığım düşü- nüyonım. Çünkü siyaset sosyo- Iojisi bilmiyorlar. din sosyoloji- si bilmiyorlar. Bu bilgiler olma- dan toplumu yönetmeye kalkı- yorlar. - Başka bir nokta daha önemli değil mi? Demokrasiye karşı bir pozis>on alırsanız, kaçıntlmaz olarak her türlü gericüikle birle- şirsiniz, bu arada dini gericiükle de; bunun iyiniyet veya kötü ni- yetle bir ilgisi yoktur. Amacınız ve hedefiniz ne ise, dağarcığınız- da ne varsa onu çıkanrsını/. Toplumdaki gelişmeyi durdur- mak için ne yapmalıyız diye dini gericiliği dalgakıran olarak dü- şündüler ve bu noktalara geldi- ler. ABD'nin senaryoları DOĞAN- Türkiye'nin ba- gımsız bir devlet olma gücünü örgüt olarak kaybetmesinden kaynaklanıyor, bütün bunlar maalesef. Son 30 yıl Türkiye'- nin dış politikasına Amerika yön vermiştir. Kulağa üflenen sözlerle yön verilmiştir. Biliyor- sunuz bu olayın altında yatan ana stratejik yaklaşım Ameri- kalılann Yeşil Kuşak stratejisi- dir. Sovyetler'i güneyden çevre- leyen _ ülkeler Müslümandır. Yani İslamiyeti kullanmak su- retiyle komünizmi durdurabili- riz, diye düşünüyorlar. Müslü- man Kardeşler Orgütü gibi ör- gütler de bu anlayışın sonucu olarak ortaya çıktı. Müslüman ülkelerdeki aşın fanatizme gi- den örgütler hep ABD'nin des- teğini aldı ve teşvikini gördü. İslamiyet komünizme karşı bir kale olarak düşünüldü. Aym şey Türkiye'ye de empoze edil- di. Türk generallerini de bu ko- nuda çok rahat ikna edilir bul- muşlardır. Generalleri de bu teoriyi Türkiye'de uygulamaya yöneltmişlerdir. YARHV: Bizden Alevi aday istediler... Refah karıstı Mezara, Disiplin Kurulu'naverildi • RP Grup Başkanvekili Şevket Kazan, Mezarcı'nın, seçildigi günden bu yana grup disiplinine aykın davranışlarda bulunduğu gerekçesiyle Grup Disiplin Kurulu'na sevk edildiğini açıkladı. 5 RP milletvekili, işleme konulmayan iade-i itibar önergesinden imzasını geri çekti. ANKARA (Cumhuriyet Bü- vanlarak, bugün (dün) 14JO'- da yapılan Grup Yönetim Ku-rosu) - İstanbul Milletvekili Hasan Mezarcrnın, Ata- türk'e hakaret içeren sözleri ve İzmir suikastı ile ilgili hazır- ladığı Meclis araştırma öner- gesi RP'yi kanştırdı. RP grup yönetimi, Atatürk'e Veledn zina' suçlamasında bulunan ve İzmir suikastına kalkışan- lann itibarlannın iadesi için Meclis araştırma önergesi ha- zırlayan Mezarcı'yı Grup Di- siplin Kurulu'na sevk etti. Parti yönetiminin baskısı üze- rine RP'li 5 milletvekili, TBMM Başkanvekili, Vefa Tanır'ın işleme koymadığı, suikasta ilişkin önergeden im- zalanm çektiklerini açıkladı- lar. RP Grup Başkanvekili Şev- ket Kazan, Mezarcı'nın mil- letvekili secildiği günden bu yana parti disiplinine aykın davranışlar içerisinde olduğu gerekçesiyle Disiplin Kurulu'- na sevk karannın alındığını bildirdi. Kazan'ın, Mezarcı'yı, önce- ki gün yapüğı basın toplantı- sındaki sözleri ve haarladığı önerge nedeniyle önce uyardı- ğı öğrenildı. Kamuoyunda tepkilerin artması üzerine dün saat 14.30'da toplanan grup yönetiminde, Mezarcı 'nın, oybirliğiyle Disiplin Kurulu'- na sevk edilmesi kararlaştınl- dı. Konuya ilişkin yazılı bir açıklama yapan Kazan, ge- rekçeyi şöyle açıkladı:. "Gnıbumuz üyesi İstanbul Millerveknj Hasan Mezarcı'- nın, secildiği günden bu yana grup disiplinine aykın davra- nışlar içinde olduğu, vaki sözlü uyanlara rağmen bu davranış- lannı devam ettirdiği, hatta parti menfaari aleyhine yaptığı konuşmalaria partimizi ka- muoyunda yıprattığı kanaatine Başsavcılık rulu toplanttsında Grup Disip- lin Kurulu'na sevkine oybirli- ğiyle karar verilmiştir." RP grup yönetiminin Me- zara hakkındaki 'disiplin' ka- ranndan hemen sonra suikast önergesine imza koyan 5 RP milletvekili. 'önergenin amacı dışına çıkttğf savıv la ımzalan- nı çektiklerini bildirdiler. RP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Halil Çelik, Trabzon Millet- vekili Kemalertin Göktaş ve Bitlis Milletvekili Zeki Erge- zen. ortak kaleme alınan. an- cak ayn ayn yaptıklan açıkla- malarla hem Mezara'yı suçla- dılar hem de önergeden imzalannı çektiklerini bildir- diler. Milletvekillerinin açık- lamasında da şu görüşlere yer verildi: "Meclis Başkanhğı'na veri- len ve benim de imzamın bulun- duğu 14.1.1994 tarihli araştır- ma önergesinde, bizim amacı- mız tarihi bir hadiseye açıklık kazandırmak iken Sayın Ha- san Mezarcı'nın basuıa verdiği beyanatlarla önerge, amacının dışına çıkanlmıştır." Akşam saatlerinde ise Er- zurum Milletvekili Lütfîi Esengül ile Sıvas Milletvekili Ahmet Ankan da Meclis Baş- kanlığı'na yaptıklan başvuru- da imzalannı çektiklerini bil- dirdiler. Mezara'nın dışında önergeden imzasını çekmeyen tek RP'li Hüsamettin Korku- tata'mn da, bulunduğu Bin- göl'den bu yöndeki karannı Ankara'ya fakslayacaği bildi- rildi. Söz konusu önergede, ha- len RP'den Mezarcı. DYP- den Abdülmelik Fırat, DEP- ten Setim Sadak ve Nizamet- tin Toğuç'un imzası bulunu- yor. RP'li Mezara hakkında soruşturma başlatildı • Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Atatürk'e hakaret eden RP Milletvekili Hasan Mezarcı hakkında soruşturma açtı. Başsavcı Şarvan, "Gerekli soruşturmayı yapacağız, bu sözler milletvekili tarafından söylenmişse dokunulmazhgının kaldınlmasını isteyeceğiz" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Ankara Cumhuriyet Başsavası Naznü Şarvan. RP İstanbul Milletvekili Hasan Mezarcı hakkında. Atatürk'e hakaret suçundan soruşturma başlattıklannı bildirdi. Şarvan. "Bu sözler milletvekili tarafın- dan söylenmişse dokunulmazlı- ğııun kaldınlmasını Meclis'ten isteyeceğiz" dedi. Şanan. Mezara ve 11 mil- letvekili tarafından, Atatürk'e Izmir'de suikast düzenlemek istedikleri gerekçesiyle İstiklal Mahkemesi'nde yargılanarak idam edilen milletvekilleri ve subaylann itibarlannın iadesi için Meclis araştııması açılma- sı istemiyle verilen önergenin ise kendi görev alanlan dışında bulunduğunu belirtti. Cumhuriyet'in konuya iliş- kin sorulanru yanıtlayan An- kara Cumhuriyet Başsavası Şarvan, Mezarcı'nın önceki gün Meclis'te düzenlediği ba- sın toplantısında, "Selanikli biri, benim atam olanıaz. Ben veled-i zina (zina sonucu doğan çocuk) değilim. Benim babam Batum'dan geldi. Mustafa Ke- mal kendini kanunla Türk atası Uan etti" diye konuşmasının. Atatürk'e hakaret suçu kapsa- mında değerlendirildiğini söy- ledi. 3 yıla kadar hapis cezası Şarvan. Mezarcı'run soruş- turma konusu olan sözlerinde suç unsuru görülmesi duru- munda. 5816 sayılı "Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hak- kında Kanım" hükümleri uya- nnca cezalandınlması için dokunulmazhgının kaldınl- masını isteyeceklerini söyledi. Söz konusu yasanın 1. madde- si, "Atatürk'ün hatırasına ale- nen hakaret eden veya söven kimse bir yıldan üç \ila kadar hapis cezası ile cezaİandınlır"- hükmünü öngörüyor. RP Ankara adayı Gökçek'e suç duyurusu • RP'nin Ankara Büyükşehir adayı Gökçek hakkında Keçiören Belediye Başkanlıği dönemine ilişkin usulsüzişlemleri konusunda çok sayıda suç duyurusujapıldı. Gökçek'in, imar planına, 'Keçiören Spor Kulübü'ne 2 parsei devredilmediği takdirde' inşaat ruhsatı verilmeyeceği notu düştüğü anlaşıldı. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - RP'nin Ankara Ana- kent Belediye başkan adayı Melih Gökçek hakkında, Ke- çiören Belediye Başkanlıği yaptığı dönemde yaptığı usul- süzlüklerle ilgili olarak suç duyunısunda bulunulduğu saptandı. Keçiören Belediyesi'nden alınan bilgiye göre, Gökçek döneminde, Etlik Aşağı Ay- valı'da 1983 ada 5-6 nolu par- seller ile 9529 ada 1 parsei konusunda mevzii imar plan değişikliği yapıldı. Ankara Ti- caret Odası Başkanı Ahmet Çavnşoğlu'nun akrabalanna ait olduğu kaydedilen arsalar- Ia ilgili hazırlanan bu plan, 29 Ekim 1988 günü değiştirilerek onaylandı. Ancak. Keçiören Belediye Meclisi, değiştirilerek onaylanan bu planı "reddedil- miş" sayarak, 8 Şubat 1989 ta- rihinde planı kendi görüşü doğrultusunda üçte iki çoğun- lukla kabul etti. Onaylanan planda. "Hacettepe Spor Ku- İubü'ne (Bu kulübün adı, Gök- çek'in başkanı olduğu Keçiö- rengücü olarak değiştirildi) 2 parsei devredilmeden, bu yerler- de inşaat ruhsatı verilmeyeceği" notu konuldu. Keçiören Bele- diyesi, hiçbir plana böylesi notlar konulamayacağı ve imar plam değişikliğinde usul- süzlükler yapıldığı gerekçesiyle Keçiören Kaymakamlığı'na suç duyurusunda bulundu. Gökçek'in, belediye başkanı olduğu dönemde, Karargâhte- pe Mahallesi 5419 ada 17 par- seldeki 13 bin 845 metrekarelik arsa, okul yeri olarak gösteril- mesine karşın, plan değişikliği yapılarak. okul alaru, konut alanına dönüştürüldü. Keçiö- ren Belediyesi, bu usulsüzlüğü de yasalara aykın işlem yapıl- dığı gerekçesiyle, Keçiören Kaymakamlığı'na iletti.