29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET2 17 ŞUBAT1994 PERŞEMBE Bezirgan Köyü'nde kalıntıları bulunan antik Roma kentinin en önemli belgesi kabartma taş, bilinmeyen ellerce taşındı! Ne sdhirdirnekeramet, yok oluyortarih SÜHEYLA GÜNEŞ Bezirgan Köyü'nde sabah oluyor. Ban arkadaşlanmız erkenci! Çevre keşfine çıkmışlar. Çok geçmeden, heyecanla dönüyorlar. Birisi. tarla- lann halen karasabanla sürüldüğü- nü gördüğünü anlatıyor. Yan evde oturan Ali Dayı ve kansı kahvaltı ikram etmiş onlara. Kahvaltı sofra- sındaki şeker hariç her şeyin, sütün, çökeleğin. zeytinin, yumurtanın. yufkanın, pekmezin. Ali Dayı ve ka- nsı tarafindan üretilmiş olduğunu öğrendiğini söylüyor emeğe duydu- ğu büyük saygjyla. 'Gız!' ve 'Len." Ali Dayı, kansına 'gız' diyormuş. kansı da ona 'len\ Biz de görmek istiyoruz. Oldukça mütevazı bir kahvaltıdan sonra Ko- ca Yusuf la biriikte kö'yde dolaşma- ya başlıyoruz. Tarlanın birinde, öküzü ol- madığı için siitünü sağdığı ineğini karasabana koşmak zorunda kalan bir köylü görüyoruz. Tarlayı sürme- yi deniyor arkadaşlanmız. Ancak tarlanın ucuna geldiklerinde hay- varu geri döndürmeyi beceremivor- lar bir türlü. Bir zamanlar Rumlar Taş evlerin aralanndan geçiyo- ruz. "Zamanında Rumlar yaşarmış bu evlerde" diyor Koca Yusuf. Ev- lerde eşsiz bir taş işçiliği var. Çoğu boş. terk edilmiş. Köyün yollan bu yıl yapılmış. Önceleri, ilkbaharda sel basar- mış. bir kanal açıp suyu akıtmışlar. Ancak bu kez de susuzluk çekmcye başlamışlar. Küçük bir gölet gcrck köye. Uretim oldukça sınırlı. Elma ağaçlan görünüyor bahçelerde. "Maydanoz. ıspanak ürerilse satıl- maz mı Kalkan'da" divor Koca Yu- retim oldukça sınırlı. Elma ağaçlan görünüyor bahçelerde. Maydanoz, ıspanak üretilse satılmaz mı Kalkan'da" diyor, Koca Yusuf. Köylünün yeterinceçalışmadığından şikayet ediyor. suf. Köylünün yeterince çalışmadı- ğından şikayet ediyor. Çıtlık adlı ağaç Köy meydanında. caminin yanın- da kocaman bir ağaç var. Adını so- ruyoruz, 'Çıtlık' diyor köylüler. Bir Alman mühendis. ağacın 700 yaşın- da olduğunu sövlemiş. Geniş gölge- sine çardak yapmış köylüler. En az 50 kişiyi konuk eder. Antik kentin sur duvarlannı seç- meye başlıyoruz uzaktan. Kentin akropolü Asar Tepesi'ne yerleşmiş. Kövün girişine doğru kaya mezar- lar göze çarpıy or y umaçta. Kövden bir rehber alıp karayolu çalışması sırasında bulunduğu söv- lenen ve bugün çalınmış olduğunu öğrendiğimiz "beykeli" görmeye gi- diyoruz. İçimize doğmuş gibi Köylülerin 'İskender Heykeli' de- diği parça. bembeyaz mermerden yapılmış bir friz (kabartma) parçası. Işlemecilik eşsiz güzellikte. Atın üs- tünde pelerinli savaşçı tasvirleri var. Çok etkileniyoruz. Ancak. eserin iki aydır sahıpsiz birşekildeortalıktadurmastbizıen- dişelendinyor. çalınacağı içimize doğmuş gibi! Köylüler miizeve haber verdikle- rini. ancak müzenin eseri götüreme- diğini ve muhtara yediemin olarak bıraktıklannı söylüyorlar. "Antal- ya'ya dönünce konuyla ilgilenme- liyiz" diye düşünüv oruz. Ertesi gün ılk işimiz müzeyı ara- mak oluyor. Konuştuğumu/yetkili. buluntu eserden habcrleri olduğu- nu, müzeye getirrnek için uygun araç bulamadıklannı. ancak araç bulunur bulunmaz getireceklerini söylüyor. Ancak içimızdekı kuşku dağılmıyor bir türlü. Geçenlerde hatınnı sormak için Koca Yusuf u aradığımda. "Heykel çalındı" diyor üzüntüvle. Jandaıma. aramaya de- vam ediyormuş. Bizlerdeadeîa yasa giriyoruz. Belki de eserin ilk ve son ziyaretçileriyiz. "Iyi ki fotoğrafını çekmişiz" diyoruz çalınmadan önce. Ülkemizin değerleri işte böyle talan ediliyor halen. Belki de müzeyi her gün aramalıydık usanmadan. Patara'da doğan 'Noel Baba'nın, Bezirgan'da eğitim gördüğünü söy- lemişti köylüler. Bu bilgni doğrulu- yor konunun uzmanlan. Böylesi önemli biryerde. kısa sürede gördü- ğümüz sefalet ve sahipsizliği sözcük- lerle anlatmak oldukça güç. ancak yaşamak gerek deyip, haziranda ya- pılacak Bezirgan Yaylası şenlikle- rinde görmeyi diliyoruz ilgilenenle- n. Kızıldeniz'in ünlü turizm merkezi Hurghada'nın çarşısında eşi benzeri görülmedik bir vahşet sergileniyor Denizkaplumbağalanalıabekliyor EROL ÖZKAN HlRGHADA - Dünyada su altı zenginlikleri açısından sayılı deniz- lerin başında gelen. mercan yatakla- n, bitki kolonileri ve çok değişik bahk türleriyJe ünlü Kıaldeniz. gü- nümüzde çok hızlı bir bozulma teh- likesi ile karşı karşıya? Evet. Mısır'- ın gözdesi ve mavi serinliğiyle ünlü Kızıldeniz. ne yazık ki günümüzde doğal bir erozyonun eşiğinde... Özellikle çevreci kuruluşlann üze- rinde önemle durduğu, soyu hızla tükenmekte olan ünlü deniz kap- lumbağası 'caretta caretta'lann na- sıl büyük bir yok oluşun. bıtirilişin başında oluşunu görmek için Kızıl- deniz kıyılannı görmek gerekiyor? Veöncelikle Kızıldeniz'in turistik il- çesi Hurghada çarşılannı... Bütün dünyada çevrecilerin üze- rinde titizlikle durduğu, canla başla korumak için çaba gösterdiği -ııpkı bizim Dalyan'da olduğu gibi- deniz kaplumbağalanrun Kızıldeniz'in ünlü turistik merkezi Hurghada çar- şılannda hatıra eşya satan dükkan- lardan birinde satıldığını bilmem duydunuz mu? E\et yaklaşık 100-150 kiloluk dev kaplumbağala- nn bağalannın verniklenip. içinin boşaltılarak kurutulduktan sonra turistlere satılması hayret edilecek birgerçek. Evet, değişik boyutlarda caretta cerattalann bağalannın kat kat verniklenip. hayvanın tıpkı eski Mısır'da olduğu gibi özel yöntem- lerle mumyalanıp satışa sunulması- nı, baska birdeyişledondurulmasını esasen bilim adamlan ve çevre ör- gütleri görmeli'? Ve bu acı katliamın sergilenişi en azından durdurulmalı. ( rpertici bir katliamdan gerıve kalanlar İnanılacak gibi değil ama gerçek. Dev deniz kaplumbağalannın yaka- lanıp Hurghada çarşısının ortasın- daki bir dükkanda "turistik eşya olarak" satılmasına ne denir? İnsanın. hiç mi hiç ilgilenen yok bu tüyler ürpertici katliamın sergile- nişiyle diyesi geliyor ama gerçekler maalesef ortada. Ve orada. Kızılde- niz'de yaşanıyor. Evet, deniz kaplumbağası artık Kızıldeniz'de süs eşyası olmuş. Ku- rutulmuş istiridye kabuklan, gecc lambası yapılan garip deniz canlıla- nnın yanı sıra kül tabağı ve çerezlik olarak tezgahlann üstünü dolduran irili ufaklı 'pina'lar. kalkersi mercan kolonilerinden toparlanmış zikzak ağızlı ıstiridyeler ve boyanıp yan ya- na dizılmiş yığınla deniz kabuklula- n, Kızıldeniz'in zenginliğini adeta gözler önüne seriyor... Ancak tezgahın gerisindeki bir duvan kaplayan tahta perdeye ba- kışlannızı çevirdiğjnizde afallamak bir tarafa. çarpıldığınızı hissediyor- sunuz? Evet, bizim Dalyan kıyıla- nndan tanıdığımız caretta careıta ile boyu bir metrevi bulan, yüzgeçleri ve koyu zeytin rengi bağası ile bir kurutulmuş 'chelonia mydas' (yeşil kaplumbağa) karşınızda. Artık ge- lin de şaşmayın? Kaşla göz arasında fotoğrafçekmek için insan isteriste- mez çırpınıyor. Ancak bir taraftan da dükkan sahibini sinirlendirme- den ve sanki çok olağan bir şeyi gö- riiyormuş gibi davranmak şart. Ve Hurghada çanşısındaki bu oldukça ilginç deniz kabuklularının satıldığı dükkan etralinda fotoğraf çckmek için gün boyu dolanıp sonunda ı^le- diğim görüntüleri \akalıvorunı. Evet, Kızıldenız'in mercan vatak- lannı yok edcn bir bılmç ne yazık ki büyük bir çoraklaşmayı ve bitirılıji kendiliğinden yuratmaya ba^lıvor.1 Hurghada kmlarında vapımı hızla süren 5 büyük otel ile bir lialvan la- til kövünün. bu bozulmavı daha bü- vük bovutlara sıçratacağı kesın... Yılla'rca öncc. 1978'lcrde Kızılde- nizin korunması için didinen ve vazdığı kitaplarla bakışlanmızı bu noklayaçeken Dr. Harts Hass v e ün- lü belgesellerivle Kızıldeniz'i gözler önüne sercn Kaptan Cousteau'nun ku^kuları maalescf gerçek olmakta! Kızıldeni/ neredevse elden uiımek te. Biiyülü dünyayı bekleyen tehlike Turi/m uğruna Kızıldeni/ölüvor. öldürülüyor... Belki dcçok vakın bir gelecekıc mercan kavalıklan kirlen- me ve betonlaşma ile eski özelliğini yiıirccek ve bugün görülebilcn pek çok balık türü ile su altı canlısı bclkı de hiç görülmcyccek, tıpkı Akde- niz'e kı>ısı olan bazı ülkclerde oldu- âu üibi. Ancak görülen birgerçek \arsa o da s.u: Mısırlılar bu ışın henüz bilin- cinde dcğiller. İtalvanlann el attığı ve yapımını sürdürdüğü oteller Kı- zıldeniz'in adeıa ölüm rermanjnı im- zalıyor vc büvülü dünyayı şimdiden karartıyor gibi. Ve dünyanın sayılı denızlerinden olan Kızıldeniz. belki de eski çekici- lieinı kaybedecek. İşin aerçek yüzü bu. Evet. buna en iyi örnek ise deniz kaplumbağalannın sovunun gide- rek (ükctilişi. Hurghada çarşısında- ki bir dükkan bunun en iyi kanıtı. Yıllarca Arap denizcilerin avlavıp sovunu tükcuıklcrı 250 kiloluk "ca- retta caretta gigas" gibi dev deniz kaplumbağalannın ardından bizim kıvılarımızda korunan sevimli ca- rettaların Kızıldeniz'dekı sovları tii- kenme nokıasında... Crpertici olan. bövlesıne bir kat- liamın göstergesi olarak Hurgh;ıda çarşısma uğramak yeıerlı. Özel nıe- totlarla kurutulup verniklenip sü» eşvası olarak pazarlarda saıılışını öncelikle çevreciler gidip görmeli ve kııplumbağii katlıamının neolupol- madığını anlamalılar. Zıra ^.ışırtıcı olan. bu nesli hızla tükenen kaplunı- bağaların arak Kızıldeniz'de pah.ılı süs eşyasından savılnıası. Ne dersi- nız? LATÎFSANSÜR KL'ŞADASI - Günlük vaşantı- mızda önemli biryer tutmaya başla- yan özel radyolar. bulunduklan yö- renin kültürel özellikjerini yayın an- layışlanna yansıttıklannda oldukça renkli bir tablo sergiliyorlar. Türki- ye genelinde yayın yapan birkaç radyoyu bu sınıflandırmanm dışında tutup bu renkliliği yaşamak istedik. Türkiye'nin bir ucundan di- ğer ucuna gidinceye kadar nasıl bir çeşitlilik yaşayacaâmızı merak et- tik. Çıkış noktamız olarak Van. vanş noktamız olarak da Kuşadası'nı be- lirledik. Yanımıza transistörlü rad- yomuzu ve bolca pili aldıktan sonra yola koyulmaya hazırlandık. O sa- atlerde Van'ın üç radyosundan biri olan Serfıat FM'i dinliyorduk. Rad- yo'da İbrahim Tatlıscs yanık sesiyle 'Yalan' diyordu. Tam parçanm or- tasında müzik aniden kesildi. Bu kezezan okunmaya başladı. Burada her üç radyo da ezan saatlerinde yayınlannı kesip dinleyicilerine na- maz vaktini haber verij ormuş. İkinci durağımız olan Tatvan'a geldiğimizde hemen radyomuzun ayanyla oynadık. Van Gölü FM"- den tüm dinleyenlerine iyi niyet di- leklerini sunduktan sonra oldukça uzun bir lisıeden istek sahiplerini okudu. Bu kadar istek toplayan parçayı merak etmiştik doğrusu, spiker bu merakımızı da giderdi. "istek sahipleri. Adnan Şenses'ten '\orgunum' parçasını istemişlerdi. Ancak biz bu kaseti bulamadığunız için size başka bir parça dinletiyo- nız" dedi. Tatvan'ın çıkışından itibaren alı- cılanmız hiçbir sinyal almadı. Bin- göl'e gjrdiğimizde FM 12'nin halk müziği ağırlıklı yayını karşıladı bizi. Her ne kadar aralarda dini vedzeler okunsa da Bingöl'de bulunduğu- Y,anımıza transistörlü radyomuzu ve bolca pili aldıktan sonra yola koyulmaya hazırlandık. O saatlerde Van'ın üç radyosundan biri olan Serhat FM'i dinliyorduk. Radyo'da İbrahim Tatlıses *Yalan" diyordu. muz süre içerisinde bo) bol türkü dinledik. Kemalattin Kamu'nun öve öve bi- üremediği Bingöl Dağlan'nı geride bırakıp Elazığ il sınınna girdiğimiz- de oldukça güçlü bir yayın alanı ol- duğunu hissetiren FM 23, "Merha- ba Hiizün" parçasıyla karşıladı bizi. Radyomuzun ayanyla oynarken bu kez karşırruza marşlarçalan bir rad- yo çıktı. Radyonun Klas FM oldu- ğunu anlayabilmemiz için dört bcş marşdinlemek zorunda kaldık. Ma- latva'da Turgut Özal Bulvan'nda seyreden aracımızda radyomuzun ibresi bu kez Radyo Seiam'ı buldu. Davudi bir ses. erkek isimlerinin ardından "..ve zevceleri" ibaresini kullandıktan sonra sıradaki parça olan "Bilaü Habeşi"v i anlatan mar- şa girdı. Alıcımızın avanvla ovnar- ken bu kez de Radyo Iman'ı bulduk. Kırşehir'deki radyoların tümü. adeta isimlerini gizlemişlerdi. Hiçbi- ri cıngıl kullanmadığı için ve bizlerin de kısa bir süre konaklamamız ne- deniyle radyo ismi alamadık. An- kara'da ise radyomuzun ibresi ve bizler oldukça şaşırdık. İbrenin en küçük kıpırtısında karşımıza bir radyo istasyonu çıkıyordu. Her tür- lü müzik parçası birbirine kanşmış- tı. Bu nedenle isim saptamak veya bir istasyonu sürekli dinlemek mümkün olmadı. Uşak'ta ise Özlem FM'in doğum üzerine söylevi karşıladı bizi. Spi- ker, yanm saate yakın doğum kont- rolünü anlattı. Alıcımızın avarı bu kez Gözde F.M'ı yakaladığında kıv- rak bir pop müzik parçası çalınıyor- du. Gökçcören yakınlanndaki Yu- nus Emre dinlenme tesislerinde ko- nakladığımızda, her ne kadar dağ başını andırsada. rudvomuzun ibre- si hiç de yalnız olmudığımızı müjde- ledi. Gökçeören'in Sesi radyosunun tamamen doğal ve L'şak ycrel şivesi ile konuşan spikeri, istek sahipleri- nin isimlerini, oturduklan mahalle ve sokağına kadar. hatta ailedeki tüm bireyleri tek tek sayarak belirt- tikten sonra. yıllar öncesinin taş plaklanndan "Almanya Geri Ver \arimi" parçasını çalmaya başladı. Yolculuğumuzun geri kalan bölü- münde. bize Turgutlu FM eşlik etti. İzmir'in girişinde. Ankara'daki ka- dar olmasa da oldukça voğun bir is- tasyon bombardımanına tutulduk. Ğezimizin son durağı Kuşadasf- ydı. llçenin şimdilerde tek radyosu. 'Radyo Aktir bizi Türk pop müziği ve yabancı müzikle karşıladı. Rad- yo Aktif. yayın ağırlığını toplumsal ve kültürel olavlara ayırmış. ara- besk müzik çalmamavıilkeedinmiş- ti. Sigara, göz içinde zararlı İSTANBLL(AA)- Tiryakiler, içilen sigara ve puro ile tüttürülen piponun, göz sağlığını da tehdit ettiğini biliyormusunuz?Uzmanlar, yakılan hersigaranın, kısmi renk körlüğü, gece körlüğü, görme alanında boşluklar, merkezi sinir sisteminde meydana gelen düzensizlikler, başağrılan.uykusuzluk.el titremesi. sınirlilik. nevralji ve huy değişmelennedavetiye çıkardığını bıldiriyorlar. Sigara IçmeyenlerDerneği Başkanı Dr. Hikmet Kutal, sigaranın dumanının bile gözdeki kornea tabakasını tahrip ettiğini belirterek "Duman konjoktivite, yani göz iltihabına sebebiyet veriyor. Ayrıca. göz sinirine tesir cderek, görme bo/ukluğuna neden oluyor" dedi. Amerikan Hastanesi doktorlanndan. ay nı derneğin üyesi Dr. YılmazSivrikayada nıkotının gözün merkezine 'toksik' olarak tesirettiğini kavdederek şöv le konuştu: "Bu kişilerde zehirlenmeye bağlı körlük meydana gelir, \ ani görme onda bire düşer. Bazı ülkelerde bu oran, 'legal körlük' olarak kabul edilir. Toksik ambambliopz' dcdiğimiz. sigarının *e çok alkolün gö/de mey dana getirdiği körlük ise tedavisinde gecikildiği zaman. geri dönüşii olmav an bir hastalık. En büyük tesellimiz. ülkemizde çok tiryaki olduğu halde. tiry akilerin sigara içme miktarlarının çok fazla olmaması." Nikotin zehirlenmesi İstanbul Tıp Fakültesi Göz Hastalıklan Anabilim Dalı Başkanı Prol. Dr. Demir Başar ise günde 2-1 paket sigara içenlerde. nikotin zehirlenmesine bağiı olarak renk körlüğü. gece körlüğü ve görnıealanında boşluklar meydana geldığını belırterek özellikle alkolle biriikte alınan sigaranın zaranna işaretetti. Prof. Dr. Başar. tütün 7ehirlenmesinin. bir tür görme Mniri iletımınin zehirlenmeye bağlı bozulmaM olduğunu anlalarak "Son dönemlerde fazla görülmeyen tütün zehirlenmesi, sigara bırakıldıktan sonra düzelir" dedi. Amerikan Hastanesi doktorlanndan Davut Kohen de. özellikle tütün çiğnevenlerde. puro. pipo ve köui tüıün içenlerde. tütün zehirlenmesi'nin fazla görüldüğünedikkatiçekti. Kohen. risk grubunda yer alan bu kişılerin hastalığa yakalandıklan takdirde bdktıkları veri göremediklerini \ urguiadı. Dr. Kohen. hastalıktan kurtulmanın volunuda. "Ttitünü bırakmak. dengeli beslenmek »e bol miktarda B \itamini almak" Mraladı. Özel radyolar bulunduklan yörenin kültürel özelliklerine göre oldukça renkli bir tablo sergiliyorlar Van'dan Kuşadası'na radyoyla yolculuk... Denizli'de flamingo kolonileri İZMİR(AA)-Doğal Hayatı Koruma Derneği(DHKD) tarafindan yapılan kuş gözlemlennde. Denizli-Acıgöl ve Konya-Ereğli'deyeni flamingo kolonileri sapiandı. DHKDKu5 Böiümü Sorumlusu Murat \arar, Acıgöl'de 15(1. Ereğh'deise 300 çıftten oluşan flamingo kolonıleri görüldüğünü belirterek şu bilgivi verdi: "Ereğli sazlıklarında beürlediğimiz 300 çiftten oluşan koloni. burada bugüne kadar rastladığımı/ ikinci üremekaydı... 1991 yılında > aptığımız çalışmalarda da. yeni bulduğumuz koloniden farklı olarak bir grup flamingo vaşanıaktaydı. Ancak, 1991 'deki ilk belirlemeden kısa süre sonra yapılan bir gözlemde, flamingolarm bilinmeyen bir nedenle ya>ru çıkarmadan yuvalan >e bölge.vi terk ettikleri anlaşılmıştı. Son gözlemimizin ilginç bir özelliği de, genellikle çok tu/lu göllerde yuva yapmayı yeğleyen flamingonun, bu kez suyu tu/lu olmayan bir alanda koloni oluşturmasıydı. Denizli'nin Dinar ilçesi sınırları içinde Acıgöl'de ise bugüne kadar kavıtlara geçmeyen 150 çiftten oluşan flamjngo kolonisine rastlandı." DHKDvetkiliIeri, yeni iki alanla biriikte Türkiye'de flamingolann kuluçkaya yattıklan alan sayısının 5'e çıktığını belirttiler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle