29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 7ŞUBAT1994PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 17 TÜflKİYEDE DÜNYADA Pdycn Y12" 5" B -2 '-10 »Antalya jAydın Bursa Dıyarbakr Edrrne Erzurun Esktşe-iır IstanUI İ2mır Kars Konya Samsun Trabzoo ZonguKSat B 2 B 1 B 0 Y 10 K -1 K -3 K -2 K 2 B 3 K -2 B -1 K 3 ' K 5" Meteorolojı Işlen Genel Mûdûriuğünden alınan bılgıye gore, yurdun ku- zey ve dogu kesımlerı çok bulutlu Marmaranın dogusu, Karadecıız Iç Anadolu nun kuzey ve doğusu ıle Ooğu ve Guneydoğu bolgelen kar yağışlı dığeryerlerparçalı bulutlu geçecek Havasıcaklığıazalacak De- nızlenmızderuzgar DoğuKaradenızveAkdenızdegünbatısıvekarayel dıger denızıerımızde yıldız ve poyrazdan 3-5 kuvvetınde, saatte 10-21 de- nız mılı hızla esecek Van Gölü'nde hava çok buluBu ve kar yağışlı geçe- cek Amsterdam Amman Atına Bağdat Bonn Bfukse! Cenevre Cezayıı Frankfurt Leflcoşa Petersburg Lofidra MadreS Mılano Uoskova Uünıh Oslo Parıs Prag Rıyad toma ^ıvana B 3 Y 16 Y 7* B 17 B 2 B 3* B 3" Y 15" B 2 1 Y 18 ° B-15 B 2" Y 9 ' K 2 Z B17' B1 " B-13 B 5" A - 4 ' A22' Y 8" B-3 ' Yağmurlu Buiutlu Sıslı # Guneşli § Karlı Sanatçıların ödül töreni ANKARA (AA)-Devlet Ti>atrolan Opera ve Balesi Çalışanlan Yardımlaşma Vakffnca(TOBAV) düzenlenen, 1993 yılı Ankara Opera ve Bale ödülleri. SheratonOteli'nde gerçekleştirilen törenle sahiplerine \ erildı. Süleyman Demirel yaptığı konuşmada. sanatçılann toplumda birelin parmaklanyla sayılacak kadar enderkişiler olduklannı belirterek "Sanatçılar sev iimek, alkışlanmak ve beğerilmek için y aratılrmşlardır" dedi. Ödül kazanan 'başarılı' isimlerşunlar: Opera: Rauf Abdullayev (şef), Yücel Ertan (Yönetmen). Ferya Türkoğlu (solist). Eralp Kıy ıcı (solıst). Şavaş Camgöz (dekor). Nusun Cnlü (kostüm). Şule Durhan <öv güy e değer genç opera sanatçısı). Bale: Naci Özgüç (şef), Zeynep Supal (kadın dansçı). Fahrettin Güven (erkek dansçı). Alexander Vassiliev (dekor). İsmail Dede (kostüm). Şükrii Alper (ışık). Ozden Aktürk (ö\ güye değer genç bale şanatçışı). Jüri özel ödülü ise L stün Öztürk'e \erildi. Sanatçılar, ödüllerini Söleyman DemirePden aldılar. (Fotoğraf: AA YAVUZ YÜKSEL) GUNDEM MUSTAFA BALBAY DEP - RP - Hizbullah... • Baştarafi l.Sayfada yanıyla güçkaybedıyor. bıryanıylagüçkazanıyor. DEP Genel Başkanı Hatip Dicle, önceki gün Diyarbakır'- daydı. Partisinin bölgenın bazı yerleşim yerlerindeki bele- diye başkan adaylarını açıkladı. Dicle ile dün Meclistekı odastnda görüştük. RP ıle ılgili anlattıkiarı, bu partinin Güneydoğu'da da bir başka biçımde oynadığını gösterıyor. Dicle, RP'nin Batman Belediyesi başkan adayı Salih Gök'un, aralarında Çetin Emeç, Turan Dursun'un da bu- lunduğu pek çok cınayet olayına karıştığı gerekçesiyle hak- kındasoruşlurmaaçılan, islami Hareket Orgütü üyesi oldu- ğu iddıa edılen Gudbettin Gök'ün babası olduğunu vurgu- ladıktan sonra ekledı: "RP Hizbullah'la işbirliği yapıyor. Hizbullah'm devletçi kanadı Ilim Grubu ile yakın ılışkı içinde. Bu yolla da RP, böl- gede devletle dolayiı bir işbirliğine girmiş oluyor." RP yöneticileri bu tür ıddialar için "Partimizin güçlenme- sini hazmedemeyenlerin işi" deyip geçiyorlar. Ama doyu- rucu bir açıklama da yapmıyorlar. Bunun yanında, DEP'in adaylarının kimliği de dikkat çeki- ci. DEP Bıngöl Belediyesi başkan adayı Ramazan Uzkan imam, Maiazgırt adayı Cemalettin Yöyler imarrt, Suriçi adayı ilahiyatçı, Dörtyol adayı Abdülhalim Güven eski MSP kurucusu, İdil adayı Şükrü Tutaş Süryani, Bırecık adayı Arap... Dicle bunu şöyle açıkladı: "Bölgede RP liler bizi desteklemeye başladı..." DEP'in Diyarbakır Belediyesi başkan adayı MetinToprak halen gözaltmda. Toprak, 15 gün önce Emlakbank'ın Diyar- bakır'daki GAP Bölge Başkanı'ydı. Yani bankanın oradaki en önemli koltuğundaydı. Bölgedeki devletyöneticileriyle. Olağanüstü Hal Bölge Valisi Ünal Erkan'la yakın bağları vardı. Ama Toprak, DEP'tenadaylığınıkoyuncaherşeydeğişti. Şimdı evınde, "yasadışı orgüt yayını bulundurmak"\an gözaltmda. DEP'in adaylarının bellı olmasından sonra, gizli bir el işa- retverdı: "DEP'ehucum!" Başbakan Çiller'e göre. DEP'in PKK'dan farkı yok. Pek çok devlet yöneticisınin görüşü de bu. Ama bu tür ıddiaları kanıtlamak. ıddıayı ortaya atanın gö- revidir. DEP'le ılgılı bir kapatma davası var, bazı milletve- killerinın dokunuimazlığının kaldırılması söz konusu. Bun- lar bir yana... Seçım Yasası'na göre, yerel seçimlere katıl- ma hakkı elde etmiş bir partı, adaylarını açıklıyor ve neredeyse açıklanan her aday gözaltına alınıyor. Sanki bazıları, "DEP'iseçimleresokmama"kararı aldı. Guneydoğu ve dığer ıllerdeki olaylar bir yana, sadece Ankara'da son bir ay içinde önce DEP Yenimahalle ve Ma- mak ilçe örgütleri saldırıya uğradı, üç gün önce de Ankara il binasına tahrip kalıbı kondu. Bu gelişmelerın ardından DEP Genel Başkanı Dicle'nin değerlendırmesı şöyle: "Artık günluk politika izliyoruz. Önümüzü göremiyoruz. Emın bir şekilde seçime katılacağız ya da katılmayacağız diyemiyoruz. Ne olacağı belli değil. Dünyanın hangi ülke- sinde olursa olsun bizim gibî bir parti böylesi saldırılara uğradığında yeraltına inerdi. Ama biz, sonuna kadar yasal platform içın direniyoruz." DEP hakkındaki kapatma davası önümüzdeki günlerde Anayasa Mahkemesi nde görüşülecek. Davada partinin savunmasmı Prof. Çetin Özek yapacak. Eğer DEP kapatılır- sa 1980den bu yana Anayasa Mahkemesi'ncekapısınaki- lit vurulan 12. parti olacak. Bu, yürürlükteki anayasaya dayalı devam eden bir mahkeme. Ama DEP adaylarına yö- nelik saldırılar, bir olasılıkla bu partinin seçimlere katılma- masını getırecek. Dicle ıle görüşmemizden edindiğım izle- nim böyle. Leyla Zana'nın dokunuimazlığının kaldırılması da gün- demde. Zana bugünlerde Paris'te. Belki geri dönmeye- cek... Bu gelışmeler de "Türkiye'de demokrasinin işlemediği" savlarını güçlendirecek... Refah Partisi hac şirketini • Baştarafi l.Sayfada kanştığı bir ikilemle karşı karşıyabıraktı. Suudi Arabistan Krallığ. an- laşmalar gereği yalnızca Türk hü- kümetine \ermesı gereken hac kotasına ek olarak RP"\e koıa tanımasışla ilgili Türkiye'ye res- men bir yanıt \ermekten kaçını- yor. Ankara ise. Riyad'ın "bu konu- yu ağırdan almasına" karşı "diplo- masinin tüm inceliklerini" kullan- ma çabasına girdi. Hükümetin. mart \erel seçim- leri öncesinde RP'ye, "hac ko- tasının kuüandırılması engelleni- yor" şeklinde bir koz vermekten kaçındığı öne sürülüyor. Suudi Arabistan. Ramazan ayı sırasında kendi iç kamuoyunu- daki dengeleri de dikkate alarak. "Artık Refah Partisi'ne kota >er- meyeceğiz" şeklinde bir yanıt ver- mek durumunda kalmamak için. Türkiye'nin Ri\ad"daki Büyü- kelçisi Ali Tuygan'a yaklaşık bir aydır randevıı vermekten kacıru- yor. Cumhurbaşkam Demirel. önceki gün gazetecilerin. RP'ye ek kontenjan soru- lan üzerine, şu açıklamayı yaptı: " Her ülkenin nüfusunun binde biri kadar kontenjan tanıyorlar. 60 milyon nüfus. Bunun yüz bine çıkardmasını Kral'dan ben iste- dim. O zaman 3 bin kadar bir arttırma yaptılar. Çünkü benim talepte bulunduğum zaman zaten çokgeçti. Hac organizasyonu çok zor bir ola>. Suudi Arabistan Kralı bana bir mektup gönderdi. Kabe'nin et- rafı gemşletUirken oradaki Os- manlı re\aklarına dokunulma- masını istedim. Bana gönderdiği- mekrupta. dokunuunayacağını söyledi." Suudi Arabistan'm 60 bin kişi dışında. Türkiye'de yaşamayan Türldere 10 bin kişilik kontenjan lanıdığmı. ancak 'Bu kontenjanı siyasi partive veriyoruz' demedi- ğini belirten Demirel. şunlan söy- Tedi: "RP yönetkilerinden birisi gel- di. benden istedi ki, bu 10 bin kişi- nin 5 bin kişisini her sene bunlar getirirlenniş, onlara bağlı olan bir şirket bunu yapannış, gene aynı şeyi yapsın. Hac komitesi de ona karşı çıkmış. Ben 'Sorun' dedim. Sordular. hac komitesi o şirketin bu işleri iyi yapmadığı kanaatin- deymiş. onlara bu sene vermiyor- muş. Benim bildiğim hadise bu." Refah'a Avrupa'danmarkyağdı • Baştarafi l.Sayfada din ve dini örgütler konusunda hazırladığı programlar ile tanı- nan Alman gazeıeci Hildegrad Beeker tarafından gerçekleştiri- len ve derginin son sa\ısında "Adil Düzen" alt başlığıyla ya\ımlanan araştırmada Avru- pa Milli Görüş Teşkilatlan ile Refah Parüsı üişkisi konusun- da şu görüşlere yer verildi: "Refah partisi ve Avrupa Milli Görüş Teşkilatlan tarafı- ndan ilgınç bir politika gelişti- rilmektedir. Türkiye'deki se- çimlere kaiılmak 'Cihat' olarak değerlendiriliyor. Böylece AMGT taraftarlannın dini inançlan. politik amaçlar için suiistimal ediliyor. Geçen seçim- lerde 6 milyon markı aşkın bir para Avrupa Milli Görüş Teş- kilatlan tarafından Erbakan'a aktanlmıştır. Bunun yanı sıra hiç küçümsenemevecek miktar- larda malzeme ve dieer vardı- mlar da AMGT üyeleri tarafı- ndan seçim için Türki\e\e gö- türülmüştür." Orjınal adı "Ter- rorismus. Extremismus. Orga- nisierte Kriminalitaet" olan der- gi Almanya'da terör konusunda uzmanlığı ile tanınıyor. L'lusla- rarası bir ekip tarafından hazj- rlanan derginin vaşın kurulu arasında Alman Güvenlik Teş- kilat BGS eski komutanlan- ndan L'lrich K. VVegener ve Pa- ris Kriminoloji Enstıtü'sü yöne- tici Prof. Xaiver RautTer bulu- nuyor. Sözkonusu derginin vayınlannın Tel Aviv Üniver- sitesi Stratejik Araştırmalar Merkezinden Anat Kurz, İskoç- \a'daki St. Andreus Üniversite- si'nden Prof Pau! VVilkinson ve George VVashington Üniversite- si üyelerinden Dennis Pluchins- ki gibi uluslararası düzeydekı te- rör uzmanlannın yönetiminde hazırlandığı bildirildi. RP adayı Erdoğan, kaçak yapı ve tehditten hükümlü M Baştarafi l.Sayfada 27 mart yerel genel seçimlen öncesi birbiri ardına ortava çı- kan dosyalarla "para kaynağı" tartışmalı hale gelen Refah Par- tisi'nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Erdo- ğan hakkında iki >eni sav orta- ya atıldı. RP camiasında da tartışmalara yol açan ilk sav. başkan adayının kaçak gece- kondu yaptırmaktan hakkında açılan kamu davasında >argıla- nıp mahkûm olduğu şeklindev- di. Show TV'de de \a>ımlanan sava göre Erdoğan. 1986 vılın- da Sultanbeyli'de 6 adet "kaçak gecekondu" yaptırdı. Tam bu sırada RP'nin Beyoğlu Beledi- yesi başkan adayı olduğu belir- tilen Erdoğan aleyhine. Kartal Orman İdaresi'nin başvurusu üzerine dava açıldı. Sultan- bevli'de yeşilliklerin arasına yaptınldığı öne sürülen gece- kondularla ilgili olarak Kartal 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde açılan dav anın karannda şu gö- rüşler yer aldı: "Suç: 6831 sayıh kanuna mu- halefet. Suç tanhi: 25.10.1986. Gereği düşünüldü: Olay günü sanığın devlet ormanında açma yaparak gecekondu inşaa ettiği. tutulan zabıt, yapılan keşif tüm dosya münderecatından anlaşıl- mıştır. Hüküm: Sanığın 6831 sayılı kanuna muhalefet suçun- dan 1 yıl hapis cezası ile tecyizi- ne, TCK'nın 59. maddesi gere- ğince 6'da 1 indirilerek 10 a\ hapis cezasıyla tecziyesine, sanı- ğa verilen ceza 647 sayılı kanu- nun 4. maddesi gereğince bir gürüüğü 300 lira hesabıyla çe\ri- lerek 90 bin lira ağır para ceza- sıyla tecyizine, sanığa »erilen cezanın ihtaren ertelenmesine. 6831 sa> ılı v asanın 93/4 madde- si gereğince binanın müsaderesi- ne. 601 bin 500 liranın alınarak müdahil Orman İdaresi'ne >eril- mesine karar >erilmiştir". Başkana saldırı RP büyükşehir beledı>e baş- kan adavı Erdoğan hakkında bir başka sa\ ise "İlçe Seçim Kurulu Başkam"na hakaret et- liği konusunda orıava aiıldı. 26 Mart 1989 yerel genel seçimle- rinde RP'den Be>oğlu Beledi- yesi başkan adavı olan Erdo- ğan'ın İlçe Seçim Kurulu Başkanı'na görevi başında ha- karet ve tehdit ettiği gcrekçesiş- le hakkında Be\oğlu 1. Asli\e Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. 1989 606 esas no'su ıle açılan dava sonucunda Erdo- ğan'ın 6 a\ hapis 20 bin Ura da para cezasına çarptınlmasına karar venldi. Hakım Ekrem Özenay. Savcı Naim Öztürk ta- rafından görülen davada dava- cı tarafın avukatlığını Ali Rıza Dlzdar. Özdemir'in avukatlığı- nı ise şimdı Sultanbev li'de Re- fah Partisi'nden belediye baş- kanlıgı \apan Fe\zullah Kıyık- lık üstlendi. Milli GençlikVakfi hakkında inceleme KEMALYLRTERİ ANKARA - Yakıflar Genel Müdürlüğü. vasalara a^kın olarak hac gezisi düzenlediği habcrleri üzerine Milli Gençlik Vakfı (MGY) hakkında incele- me başlattı. Vakıflar Genel Müdürlüğü Tefıış Kurulıı Baş- kanlığı. MGV Başkanlığfna gönderdiği yazıda. vakfın hac gezileriyle ilgisını sordu. Müfet- tişlerin. daha önce vaptıklan mcelemelerde. usulsüzlük yap- tığı gerckçesi\le MGV Başkanı Nevzat Laleli'nin göre\ den alınmasıp=-«alep ettifcteri-belrF- lendi. Nevzat Laleli. vakfın hac or- ganizasvonu vapmadığmı \c haberde MGV'yi temsilen adı geçen Nihat ısimli şahsın, vakıf çalışanlan arasında bulunma- dığını sa\undu. 12 Şubai 1994 larihmde gaze- temızde ver alan haberde. MG\"nın Üsküdar şubcsinde çalı^an "Nihat" isimli bir şahıs. kendisinin hac gezisi düzenledi- ğinı belirterek. 27 kişinin kavdını Farih Turizm adlı bir şirket he- sabına vdptığını sö>lemişti. Ni- hat. Van Der Zec \e Fatih Tu- rızm ıçın. "bizim yan kunılu- şumuz gibi" lanımlamasında bu- lunmuştu. Vakıflar Genel Mü- dürlüğü müfettışlennın. MGV kayıtlannı 1990 \e 1991 vılları- nda da ınceledikleri ve üst düzev şöneticilerinin tümünün görev- den alınması istemini içeren bir rapor hazırladıklan belirlcndi. Müfettişler. denetlemeleri sı- rasında vakfın belgelerinde usul- süzlükler belirlediler \e >önetici- lenn göre\lerini kötüye kul- landığını saptadılar. Müfettişler. MGV'se ilışkin raporlarında şu noktalara dikkat çekıiler: - MGV Genel Başkanı Nevzat Laleli ile vöneticiler Muaffer Baydar. Fikret Erçeban. Ali Tan Doğan. Mustafa Akgün ve Mük- rerim Karakoç, 903 savılı kanu- nun uygulamasını göstenr tüzü- ğün ilgili maddesinc aykırı da\- ranmışlardır. Bu kişilcrin görc\- lerinden uzaklaştırılması gerekir. - Vakıf Başkanı Ne\zat Laleli. ceşitli usulsüzlükler vapmıştır Laleli. menfaai sağlama\a \öne- lık bazı girışimlerde bulunarak. emniveti suiistimal etmiştır. - Vakfın Dörtdu\ar şubeMnde Refah Partisi propagandası yapıimıştır. Konudan. MGV Dönduuır İlçe Büro Başkanı Ömer Sezgin sorumludur. Sez- gın'in. vakıf unvanını belirtir mev zuata a> kın da\ randıâı belır- lenmıştır. Müfettişler. raporlannı ta- mamlamalannın ardından. dos- v ada adı geçen sanıklar hakkında Cumhurivet Savcılığı'na suç du- \urusunda bulundular. MGV Başkanı Laleli. Cum- hurivet'in sorulannı \anularken: Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün. üst düzev vöneticılerin görevden alınması için dav a açtığını doğru- ladı. Lalelfnın sorulara verdiği vanıtlar şö\lc - Hakkınızda >eni inceleme baş- latılmasını nasıl değerlendiriyor- sunuz? Laleli - Başiauın.Başlatabilir. Bu olavı ben tetkik ettirdim. Bı- zimle bir ilgisi >ok. Csküdar şu- besıne sordum. Nihat Bev isnıin- de birini ç.ıkanamı\orlar. Gelip gıden biriü olabilirdivorlar - Hakkınızda açılan da\alan nasıl değerlendiriyorsunuz? Laleli - Evet. görevden alın- nvamız için dava açıldı. Bir teftiş. raporu netıcesi oldu. Müfettişler 1990-1991 vıllannı teftiş eıtiler. Bu ıkı vıla ait. Bızım ^l'den fazla şubemız var. Şubeler arıibindakı muhascbe kavıtlannda uvum sağlanamamış. Merkez ıle şube arasında gelir-gider dengesizlik- leri var 1992 vılında bunu aider- dik. TOBB'den Cffler'e: Bittiniz• Baştarafi l.Sayfada ber kesimine çıkartümalı. Biz doğnı kararlann destekçisiyiz. Bi- raz acı çekeceğiz. Allah yardımcımız olsun" dedi. Başbakan Çiller. dün TOBB tarafından düzenlenen ekonomi zirvesinde. ekonomideki son çal- kantılar nedeniyle ağır eleşıirilere hedef oldu. Beraberinde ekono- minin koordinasyonundan so- rumlu Devlet Bakanı Aykon Do- ğan, Maliye Bakanı İsmet Artila. Hazine ve Dış Ticareı Müste^ar Vekili Osman Ünsal'la birlikte TOBB binasına "gülümsejerek" gelen Çiller'in vüzünün. vaklaşık 3.5 saat süren toplantımn biti- minde gergin bir ifadeye bürün- mesi dikkat çekti. Edinilen bilgiye göre. basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantıda Çiller'e en ağır eleşti- riler, Ankara Ticaret Odası Baş- kanı Ahmet Çavuşoğiu. Ankara Sana> i Odası Başkanı Sözer Özel ve İstanbul Ticaret Odası Baş- kanı Atalay Şahinoğlu'ndan gel- di. Cumhuriyet'in belirlemelerine göre. toplantı sırasında şu diya- loglar gerçekleşti: Çiller- Seçimlerden sonra istik- rar paketini uygulamaya koya- cağız. Nisandan itibaren T'nin satışından elde edilecek gelirle döviz sorunu çözülecek, ferahla- yacağız. T'nin satışıyla ilgili dış bağlantılar yapılmıştır. Merkez Bankası Başkanlığı'ndan istifa cden Bülent Gültekin benim -ka- habatınıdı. Operasyonun, aslı- nda 11 gün önce yapılması gere- kirdi. İstikrar tedbirleri peüPey-* gelecek. Merkez Bankası nisanda şu anda açıklayamavacağım bir para operasyonu yapacak. İş adamları - Bu ikinci bir de- valüasyon mu? Çiller- Şu anda açıklayamam. İzleyeceğimiz para politikası çer- çevesinde bir operasyon olacak. Dövize endeksli tahvil çıkara- cağız. Dövız bufelen halkı somu- rüyor. Dolarizasyon başladı. Bankaları perşembe akşamı son gelişmelen değerlendirmek üzere loplantı\a cağırdım. . Atalay Şahınoğlu (ITO Baş- kanı)- Güvenilirliğiniz için ina- nılır olmanız lazım. Siz TV'lere çıkıp, TL'ye güvenm dıy orsunuz. size halk o kadar inanıyor ki. dö- vize saldınyor! Çiller- Ben TL'nin getirisinin daha fazla olacağını söyledim. Ben hiç yalan söylemem. söyle- medim. Ama yanlış hesabım ola- bilir. Şahinoğlu - Ekonimin istikan için. sorunlann bir an önce çö- zümü için bir milli mutabakat hükümetinin oluşturulması şarttır. Ahmet Ça\uşoğlu (ATO Baş- kanı)- Oy kaybetmekten kor- kuyorsanız. artık bundan kork- manıza gerek kalmadı. Zaten ye- terince oy kaybettiniz taban dü- zeyinde oya indiniz. Artık kork- mayın. kaybedecek bir şeyinız vok. Ne önlem getirecekseniz. ce- surca açıklayınız. Yapacağınızı yapın. Bize seçimlere kadar enınıe operasyonu dışında birşey vaadetmiyorsunuz. Istıkrar pa- keti de yok. Bu faizlerle banka- ların 3 ay sonra mevduatlun öde- yebileceklerine inanmıyorum. Çiller- Bankalann cöküşüne müsaade etmeyiz. Ancak marjı- nal çıkışı olan bankalan da kur- tarmaya çalı^mayız. Çavuşoğiu- Sistemle ıfade ct- tiklerini/çel'şıyor. Çiller- SSK primlcrini yüksel- teceğız. Çavuşoğlu- Bize bu kadar yük- lenmeyin. KİT'ler primlenni ödeyemiyorlar. siz bize yükleni- y orsunuz. Çiller- Sosyal güvcnlik sistemı çöküyor. SSK'nın açığı 25 tril- von, Bağ-Kur'un 6 trilyon. Emeklı Sandığı da başîadı. Ön- lem alacağız. Çavuşoğiu - (İsim vermeden. Özer Çiller'i kastettığı öne sürül- dü) Borsa tabanı 29 binlerde> ken elindeki hisse senetlerini satıp dö- vize çevirenler. parayı yurtdışına çıkaranlar oldu. Bunun araştın- lması lazım. Çiller- İlk defa sizden duyu- yorum. Araştınnz. Çavuşoğlu- Özellikle kriz dö- nemlerinde ekonomi yönetimi tek başlı olmalı. Sadece emme operasyonuyla bu iş olmaz. Sıvas samkları avukadara saldırdı • Baştarafi l.Sayfada 'Bunlan mı koruyorsunuz?' dedi ve çıkıp gitti. Bu konuşmadan sonra, Nesin'i korumakla görevü sivil polis de otelden ayrıldı." Daha sonra 15-20 "kişinin otele girdiğini ve her şeyi kınp parçala- maya başladığını anlatan Koçyi- ğit. bir süre sonra da otelin ateşe verildiğini söyledi. "Amaç neydi diye hala düşömjyorum" diyen Koçyiğit, otelden arka binaya ge- çerek kurtulduklannı belirtti ve "Almanya'da Solingen'deki facia- da 7 dakika geç kaldı diye Alman polisini eleştirdik, ama Sıvas'ta polis saatierce süren bu olaylara nasıl seyirci kaldı? Cumhurbaş- kam'nın, Başbakan'ın, bütün dev- let yetkililerin basiretsizliği ve Sıvas Tugay Komutanı'nın art ni- yeti olayların bu şekilde sonuçlan- masına sebep olmuştur"dedı. Koçyiğit, olayian bir komplo olarak nitelerken: bu komplonun içinde polisin bulunmadığını söy- lemenin "saflık" olaeağını kay- detti.__Mahkeme Başkanı Muam- rine. Koçyiğit'in olaylardan son- mer Ünsoy, Koçyiğit'in ifadesinin ra savcılıkta verdiği ifadede olay- alınmasından sonra sanıklarla lara kanşanlan görse bile tanıya- yüzleştirerek olaylar sırasında mayacağmı söylediğini anımsata- gördüğü kişilerin sanıklar arası- rak. bazı sanıklan teşhis etmesı- nda bulunup bulunmadığını be- lirlemesini istedi. Tanık Koçyiğit. sanıklar arasından Erkan Tetin- taş, \'üdırım Yüksel. Duran Kaya. Nevzat Aydın. Hayrettin Gül, Âh- met Durankılıc. Halil İbrahim Düzbiçer ve Ahmet Oflaz'ı teşhis nin "kasırtı" olduğunu ileri sür- düler. Sanık avukatlannın bu sözlerine. sanıklann da katılması \e hep birlikte "yalan söylüyor" diye tepkı göstermesi. duruşnid- daki havayı bir anda gerginleştir- ettı. Sanık avukatlan bu teşhis üze- Mahkeme başkanı Cnsoy, sanıklann bu tepkisini. "Hepûıiz Emme operasvonunun gayn- menkullerle yapılması gerekir. Çiller -Size katılıyorum. Oda başkanları- Knz dönem- lerindeçek vesenetlerebırdefaya muhsus af aetırilmeM aerekli \ük7dc 200-300'lük faı/lerle na- muslu ınsan bankadan para ala- maz. Çavuşoğiu- Marttan sonra alı- nacak tedbırlenn hiçbir anlamı olmaz. Bu araba devrildikten sonra tedbir almaya benzer. Çiller'den sonra bnsın men- suplanna bir açıkluma yapan TOBB Başkanı Erez. oda ve bor- sa ba^kanlanmn aksine. görüşle- rini ve eleştirilcrine daha yumu- şak bir üslupla aktardı "Başba- kan'ın size aktardığı tedbirleri doğnı ve yerinde buldunuz mu?" sorusuna. "Tedbirler arasında yanlış olanlar da bulunabilir, An- cak önemli olan hükümetin ka- rarlılığıdır" karşılığını veren Erez. "Ancak biz Sayın Başba- kan'da bu kararlılığı gördük" dedi. Ekonomik sıkıntılan aş- manın 2 yolu olduğunu belirten Erez. bunlann doğru kararlan al- mak ve bu kararlann uygulan- ması konusunda ulusal uzlaş- mayı sağlamak olduğunu söyle- di. Terörü önleme konusunda bu uzlaşmanın sağlandığını kayde- den Erez. "Bundan sonra hepimi- ze görev düşecek. Hepimiz biraz sıkıntıya katlanacağız. Allah he- pimizin yardımcısı olsun" diye ko- nuştu. işin şakasındasınız. Bunu söyle- mek istemezdim, ama öyle" diye karşılarken. sanık Halil İbrahim Düzbiçer söz alarak. "Ben Türk- lüğümden ve itfaiyeciliğimden gu- rur duyuyorum. Tanık ifadesinde, Türk olmaktan utandığını söyledi. Eğer Türk vatandaşlığından çıkmak istiyorsa. komünist Rus- va'ya gitsin'V-_\!ı Bu arada. A/ı/ !\esin"in de bugun yapılacak olan duruş- maya geleceği öğrenildi. OLAYLARIV ARDENDAKI GERÇEK• Baştarafi 1. Sayfada duruyor. Gerek DYP, gerek ANAP. Avrupadaki merkez sağ partiler gibi demokrasıyi, insan haklarını, temel özgür- lükleri benimsemiş değiller- dir. Refah Partisi sağda şeri- at rüzgârlarmı yansıtıyor, ortaçağ kafasından yükselen tütsüleri topluma yayıyor. Si- yasal partilerin bu olumsuz yelpazesi, Türkiye'nin geliş- mişlik -ya da gelişmemişlik- düzeyini de belirliyor. Kamuoyu yoklamalarının ancak bu toplumbilimsel kap- samda bir anlamı olabilir. Gazetemiz, seçim konusuna, partiler açısından değil, de- mokrasi değerleri açısından yaklaşmanın gazetecilik gö- revi olduğunu düşünmekte- dir; şu ya da bu partinin tartı- ya vurulmasının bir başka ölçüsü yoktur Kamuoyu araştırmalarını yapan kuruluşlardan biri olan VERSO'nun, yaklaşan yerel seçimlere ilişkin bir gözlemi ilginçtir. Buna göre 27 mart yerel seçimlerine 14 parti ka- tılmaktadır; sonucu belki de küçük partiler belirleyecektir. 1986 seçimlerine 12 parti girmişti. Zamanın Başbakanı Turgut Özal, muhalefetin oy- lannı bölmek amacıyla "bir kereye mahsus olmak uze- re" bir yasa çıkartmış, örgüt- lenmemiş ve kongrelerini de yapmamış küçük partileri de seçime katmıştı. O güne ka- dar hiç adı duyulmamış parti- ler oyların 5.22'sini topladı- lar, buna MÇP oyları da eklenince, ortaya 7.4'lük bir oy oranı çıktı. Bu kez iş daha değişiktir. 27 mart seçimlerine 14 parti katılıyor; hepsideörgütçalış- malarım yapmış, yasal koşul- lan yerine getirmişlerdir. MHP ve CHP ile birlikte 9 par- tinin toplam yüzde 12-15 oy alması olasıdır. Bu oylar şim- diki kamuoyu araştırmaların- da görülen yüzde 20'lik ka- rarsızların yapısında gizleni- yor. Demek ki büyük partilere yüzde 85-88 oy kalıyor. SHP- DSP'nin toplam oyları yüzde 25'in altına düşmeyeceğine göre, üç sağ partiye (DYP- ANAP-RP) yüzde 60-63 oy kalmaktadır. Üç sağ parti bu oyu nasıl paylaşacaklar?.. Eşit pay alsalar. her birine yüzde 20-21 düşer, ama eşit pay almasalar da, en büyüğü yüzde 25'in üstüne geçebilir mi? Eğer VERSO'nun bu yakla- şımı doğruysa -ki doğru gibi görünüyor- 27 mart yerel se- çimlerinin sonuçları hiçbir şeyi çözmeyecek ve hiçbir soruya yanıt vermeyecektir; belki de bir genel seçimin ko- şullarını zorlayacaktır. Bu da, köktenci bir ekonomik önlem- ler paketinin askıda kalması- nı ve demokrasiye kavuşmak yolunda vuslatın başka baha- ra ertelendiğini söylemekle eşaalamlıdır. Ancak Türkiye'nin bugün- kü davaları ve sorunlarıyla o kadar beklemeye zamanı var mı?.. • • • KARDAN KALANIZLER IsüuıİHilManasıl rezilolunur? DİNÇTAVANÇ Dünün gelışı. önceki ak^am- dan bellı oluyor: pazarıesı gecesi "hafiften" atıştırmayj buşlayan kar. sabah okullanna gıtmek is- teven eocuklara 'alışılmış' pen- ^anlıklannı yaşatıyor Bir gün önce. hafta sonu tatilini uzatır- casına. okullan tatil eden "vetki- liler'den ses vok. Bu bınnci perde... Öğlcn saaılcnnde soğuk ve rüzgarla birlikte "azan" kar. okul ve ij çıkıjı baatlerinde yapacağını yapıyor. Artık Şehir Hatlan'na gmen duyulamıyor. İstanbul'un 'can damarlan" köprüler. kilo- metrelerce öncesinden 'tıkalı.' Kentin bir yakasında ç,alışıp. öte- ki yakasında oturan Istanbullu- lardan "karşı yakavı" bulabilen- ler taksı savaşımına gınşıyor. Ama. her yağmur ve karda oîdu- ğu gıbı ortalıkta taksı yok. Bu ikinci perde... Kar. bütün gece aralık-iiz yu- ğıyor. Soğuktan yan donuk. eve dö- nen çocukların kulaklun radyo ve TV'lerde. Sonunda beklenen •mu^tu' gelıyor:"Okullar tatil!" Bu üçüncü perde... Sabahın erken saatlerı. kar hala 'berdevam' ve de ^okaklar- da. araçlann üzerlennde bir kanş kalınlığına ulaşmı$ bile. Telefonlar 'tatil hakkı olma- yan' insanlann taksi duraklanm umarsız arayışlan için işlıy or. Tü- mü ağız birliği etmış. "Efen- dim. elbette çalışan arkadaşlan- mız var. Ama. durağa dönecek- lerini sanmıyonı/. çünkü sokak- larda iıtsanlar 'taksi' diye birbir- lerini yiyorlar." Duraklarda gerçekten insanlar birbirini yiyor. Dolmuş ya da taksi bulabilmek bir "şans'. bulu- nana binebilmek 'yürek ve de bi- lek" işi! Olobüsler "kar nazı' ya- parcasına seyrek ve tıklım tıklım. Çoğu duraklarda durmaya 'te- nezzül" etmiyor. İstanbullular için karar anı "yürümek ya da kavga etmek, işte bütün mesele bu!' Bu dördüncü perde... "V'üriiyelim arkadaşlar" dıyen- ler yola revan oluyorlar. Bası- Imamış karlar. bilek boyunu ra- hatlıkla aşıyor. aşınca da ayak- lannda bot ya da çızmc olmayan- lar ile naylon torba geçirmeyi 'akıl edemeyenler" için hayli "ıslak" bir yürüyüş bu. Hoş. "akıl edenler' için de pek bir şey fark etmiyor. Çünkü. çoğu 'otomobil sahiplığinin ayncalığını yaşamak vc yaşatmak' istcyen özel araçlar. çamurlaşmış sokak vecaddelerde hız denemesi yaptığından. yürü- yenlere "zıfos zıyafeıi' çekiyorlar! Neyse ki Şehir Hatlan "henüz" çalışıyor. Sultahahmet ve Aya- sofya'nın karla kaplanmış kub- beleri. Yenieami ve Süleymaniye siluetleri... Derken nostaljinın ye- rinı 'gerçek' alıyor: Emınönü Meydanı faciası. Emınönü Meydanı*nda bir hızlı tramvay hat döşemesi "et- kınlığı' sürüyor kı soımayın git- sin. Bütün meydanda. vapurlar- dan ınen (ya da bınmeye çabala- yan) İstanbullular için biri Sirkeci kavşağında. diğeri köprü girişin- dc ıki geçit bırakılıyor. Gündelık sava^Lıra "amade" istanbul halkı. karla birlikte 'etkinlik bölgesini" ecv relcyen sac "barikatlara" ham- lc edip bazılarını yerle bir eyliyor vc karşıdan karşıya geçme "zo- runlululğunu" gideriyor. \'e... İşlevı trafiği düzenlemek olan bir polis aracı 34 A 544S pla- kasını göstere göstere geçide gi- den "umııt yolu'nun kar^ısında duruveriyor. İçinden bir'memur" fırlayıp. halkımızın yıktığı bari- kaıı. Bizaıib. surlanna bay- rağımızı diken Ulubııtlı H.ısan edasıyla dikeltmeye koyuluyor. Ama halkımız 'israrlı!" Israrlıdan da öte. soğukıan iişümü^. ayak- lan ıslannıış vedeişebaşlamadan yol yorgunluğuna yenik düşmüş halde. Aynı anda. polis otosunun sağ yanında oturan ikinci "me- mur'un gür sesı ve "devlet memu- runa yakışır' uyansı meydanı in- letiyor "geçmesene eşşekoğlu eş- şek!" Bir an duraksıyorum. kım- senin eşşekoğlu eşşeklığe aldırdığı yok. "Gene de iyi" diye geçiriyorum ıçimden. "hiç yoksa sendikalaşmak isteyen memuıiarı coplayan 'memurlardan' değil bu polisler..." Bu da beşinci perde... Kar, 'kriz masası'na • Baştarafi l.Sayfada niyor. İstanbul'da alınan tüm önlemlere karşın özellikle akşam saatlerinde trafığı felce uğratan kar yağışı İstanbul'un Trakya bağlanıılı karayollannı da kesti. 1 hM otoyolunun Silıvri-Selim- pa^i» arasmdaki 10 kilometrelik bölüm dün sabah ulaşıma ka- pandı. Kent içinde ise özellikle önceki gece Fatih ve birinci Bo- ğaz köprüsü ile çevre yollannda saatierce trafık durdu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle