06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İratiyaz sahibi: Berin Nadi GenelYayın Yönetmeni ÖzgenAcar • Genel Yavın Koordinatörü: Hikmet Çennkava # Genel Yaun Daruşmaru: Oriıan Erinç • Yazıişlen Müdürlen: tbrahim YıMız, Dinç Tayanç (Sorumlu).* Haber Merkea Müdürü. fpek Çalışlar • Görsel Yönetmen Ali Acar #Dış Haberler: Er- gun Balcı • Ekonomı: Abdurrahman Yıldınm • Istıhbarat: Yalçın Çakır • Yurt Haberleri: Mehmet Saraç • Makaleler Sami Karaören • Spor: Abdiil- kadir Yücelman • Düzeltme: Abdullah Yazıcı Ankara Temsilcısı Mustafa Balba> •Haber Mudüru. Doğan Akın AtaturkBul- \an No:125. Kat: 4, Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020(7 Hdt). Telex. 42344. Fa\: 44195027 •İzmır Temsılcısı. Serdar Kızık. H.Zı\a Bl\ 1352 S.2 3 Tel:4411220 Telev 52359, Fa\: 44191 P «Adana Temsılcısı. Çetin Yiğenoğlu İnonu Cd. 119 S. No: 1 Kat: 1. Tel. 3522550-3522601-3522492. Telex: 62155. Fax: 3522570 Müessese Müdürü- Erol Erkut • Koordınatör: Ahmet Komlsan • Muhasebe- Bülent Yener • Idare Hüseyin Gürer • Işletme önder Çellk • Bılgı-İşlenr Nail InaJ • Bılfpsavar Sıslem: Mürihet Çikr • Reklam Reha Işıtman Ya>ımla>ajı »e Basan: Yenı Gün Haber Ajansı. Basın ve Yaşıncılık A Ş TudocapCad 39 41 Cjğaloğlu 34334 İst PK 246Islanbul Tel 10 2l2)512O5O5(2OhatlTele\ 22246. FJ fO 212ı M'8595 13ŞUBAT1994 İmsak: 5 29 Güneş-6 55 Öğle 12.25 Ikındı 15 14 Akşam: 17.42 Yatsı. 19 02 Tansu Çiller'in Büinmeyen 5iyaset tfomanı iVursun Erel ,4li Büge SUNUS Sursun Erel ve Ali Bilge, ekonomi alanında çalışan gazeieciler olarak, Devlet Bakanı Tansu Çiller 'den danışmanhk önerisialdıklarmdabuna sevindiler... Cumhuriyet larilıinin engeniş tabanlı hükümeünden kamuovu önemli görevler beklivordu. Koalisyon proiokolü ile hükümet programı yeni bir istikrar dönemine geçileceğinden söz edh vrdu. Bö\ le bir ortamda "eiconomirfen sorMmlu bakan' 'm yanında çalışmayı, "tori- he tanıkltk etmek"'dive algılayarak görevi kabulettiler. Tansu Çiller 'le 4 ay süren çahşma, başgösteren ' i anlaşmu%ltklar'' üzerine sona erdi; Erel ve Bilge gazetecilik mesleğine döndüler. Tanık oldukları dönem ve göbeğinde yaşadıkları olaylar çok ilginçti. Hele bu sürecin somında Çiller "m başbakan olması... İki gazeteci, kamuovuna vansıyanlarla, Başbakanhk binasınm kalm duvarları arkasında yaşananlann "çok farklt olduğu "nunfarkındaydılar. Kapsamh araştırmalaryaparak yaşananlann perde arkasmı aydınlattılar ve bir "Çiller portreai "kaleme almaya karar verdiler. Çankayıı'dan Başbakanlığa, Yeniköy'den Boğaziçi Universitesi'ne, plazalara, meslek odalarına uzcmdılar. Afyon 'a. Antalya yagittiler; Connecticut 'la bağlantı kurdular. Politikacılar, bürokratlar, gazeteciler, sekreterler, öğretim üveleri, korumalar, şoförler, işadamları, yabancı uzmanlar, bankacılar, garsonların aralarmda yer a/dığı 206 görüşme ile Tansu Çiller portresini tarnamladılar. Başından beri yanıtmı uradıkları. "Yantnda çalıştığtnız in»am, yaşananlart kaleme almak ne derece adil?"'sorusu ise ekonomide yaşanan son kriz sırasında kendiliğinden yamtlandı: Görevinden istifa eden üst bürokrat, ' 'Krala, elbUeai olmadtğtnt birben söyleyebildim "diyordu. İki gazeteci, ' 'Hem kral hem de halk gerçekleri gârmeli''diyerek bilgisayarm başma oturdular. Kitaba da dönüşecek buyazı dizisinin Cumhuriyet okurlan tarafından büyük ilgi ile okunacağınt umuyoruz. Doğru Yol Partisi Genel Baş- kanı Süleyman Demirel. parti vit- nnine yeni isimleri kazandırmaya kararlıydı. Basının. E»YP Genel İdare Kurulu'na taktığı "İhtiyar Heyeti", "Kırk Haramiler" gibi adlar sinirine dokunuyordu. Hele şu Turgut özal'ın ikide birde çıkıp, "Demirel de, partisi de za- man tünelinde kalmışrır" demesi yok muydu? "özal, askeri darbe- nin sulayıp yeşerttiği lider olmak yerine onca badireye acaba kendisi maruz kalsa bir daha gün yüzü gö- rebilir miydi?" Demirel aklından bunlan geçirir- ken, Istanbul Tuzla"daki evine çağırdığı genç profesörü belli et- meden süzdü. Sanşın genç kadın, heyecandan kızaran şeftali tenine yakışan beyaz giysiler içindeydi. Yüzünden hiç eksik etmediği gü- lümseyiş, gamze|erini daha da be- lirgınleştırmişti. İn bal rengi gözle- rini Demirel'e dikmiş. dikkatle dinliyordu. DemirerdenÇiller'e: Seniyıldızyapacağım DYP'de önün açık Biraz tereddütlü bir hal \ardı üzerinde Başbakan Turgut Özal'- la ve güçlü ANAP hükümeti ile. kaleme aldığı TÜSİAD raporlan aracılığı ile dehşetli bir kavgaya gi- rişen hiç de o değilmiş gibi, kol- lannı kayuşturmuş. öylece oturu- yordu.TÜŞİAD'a. zaman zaman da İTO ve İSO'ya danışmanhk ya- pan. katıldığı açıkoturumlardaki cesur eleştirileri ve ıktisadi yorum- lanyla dıkkatı çeken bu genç kadını oldukça önemseyen De- mirel: • -Bak. Söylediklerimi iyi dinle. Devlete, millete hizmet için iyi bir fırsattır bu. Hiç tereddüt etme. DYP saflarında politika ya girmeyi kabul edersen şunu bil ki önün de açıktır... Genç profesör önce yanıt ver- medı. Demirel'ı dikkatle dinle- meyi sürdürdü. Demirel bir süre suskun kaldı. Sonra. Çiller'in ta gözünün ıçıne baktı. ellerini tuttu, ıhtirasını sezinlediği genç kadına en vurucu sözünü söyledi: -Seni yıldız yapacağım... Bu sözleri duyan ve heyecanla- nan genç ekonomi profesörü Tan- su Çiller hemen düş kurdu. "Yıldız olmak... Ankara... Kırmızı plaka... Meclis kürsiisü...BakanJık... Baş- bakanlık..." Bir yandan da Özal'ın kendisine yönelik kızgmhğı. ANAP'lılann kendisine yönelik alaycı ifadeleri- ni anımsıyordu. Demirel, genç profesör'e " DYP saflarında politikaya girmeyi kabul edersen şunu bil ki önün de açıktır" diyordu YP Genel Başkanı Demirerin politikaya girme teklifini bir süre düşündükten sonra kabul eden Tansu Çiller, 24 Kasım 199Vde yapılan 3. DYP Kongresi'nde kürsüden şöyle konuşuyordu: "Hayallerim var benim... Projelerim var... Büyük Türkiye'yi hayal ediyorum... Büyük Türkiye'nin büyük partisinde hizmete talibim." Nereden nereye?. Ankara.. Kırmızı Plaka.. BakanJık.. Başbakanhk Daha fazla direnemedi Boğaziçi Üniversitesi'nin eko- nomi profesörü Tansu Çiller, De- mirerin teklifıne daha fazla dire- nemeyeceğini hissetti. Özal'ın kendisine yönelik kızgınlığını, ANAP'lılann kullandıklan alaycı ifadeleri anımsadı. Oysa TÜS- İAD'a hazırladığı rapor yalan mıydı? Ne diyordu orada: "Türkiye'nin, önündeki bir iki y ılda bir borç krizine girmesi kaçı- nılmaz gözükmektedir. Türkiye'- nin 10 milyar dolara yaklaşan kısa vadeli borçları. yıüık döviz ödeme gücünün çok üzerindedir. Türkiye, uzıın vadede, ber yıl 5-6 mibarlik yeni borç bulma gereği ile karşı karşıya kalacaktır. Bu durumu sür- dürtnek konusunda ümitli olmak zordur..."( 1) Evet. Karannı bir an önce vermeli, ancak eşi ile de konuşmalıydı. Tecrübeli siyaset adamına teşek- kür edip müsaade istedi. Boğaz'ın mavi sulanna hakim yalı, bu kez bir "se- vinç dalgası"na uğramıştı. Yeniköy'deki yalıda Çiller'ler. yakın arkadaşlanyla Demirel'den gelen teklifı tartışıyorlardı. Tansu Çiller, 1989 yerel seçimlerinde İstanbul Belediye Başkanhğını kazanamayan ve bir süre sonra ANAP ve Özal'la yollan aynlan Bedrettin Dalan'ın kurmakta olduğu Demokratik Merkez Partisi program çalışmalanna aktif biçimde katılmıştı.DMP'run programının hazırlandığı Bal- mumcu'daki "Mermer Köşk". zaten Çiller'e siya- sete giden yolu açmıştı. Ancak Yeniköy sakınleri, Dalan'la politik rıayata atılmasının Çiller'e bir ya- rar getirmeyeceğini, Dalan hareketinin uzun ömürlü olmayacağını söylüyorlardı. Sonuç olarak, Tansu Çiller'e Süleyman Bey'in politika önermesı hafife alınacak bir şey değildi. Özer Uçuran Çiller tartışmayı kesti: -Kabul edelim. Lehimize olur... Özer Bey. eşine gülümserken "lehimize olur" sözünü tekrarlıyordu kafasında. Bu sözleri bi- linçli kullanmıştı aşlında... Kolay değildi Özal'la takışmak. Karşılanna aldıklan, AFOT (American Friends of Turkey - Türkiye'nin Amerikalı Dostlan Derneği) toplantı- lan sırasında ABD'li yetkililere bile yakındıkları adam, Türkiye'nin son on yılına damgasını vurmuş, Çiller, Kongrede estirdiği rüzgarla DYP GİK ilk sırada giriyordu. basbakanJıktan cumhurbaşkanlığına tırmanmış bi- riydi. O da sılahlannı kullanmıştı sonuçta. TABA (Türk-Amerikan İşadamlan Derneği) Başkanı Er- dal K.abatepe'ye bir basın toplantısı düzenlettirip. 'Bizim Vadf olayını açıklattırmıştı. Özer Çiller. dava dosyasındaki savlan anımsadı: Bizim vadi olayı "Sanık Özer Çiller, özellikJe karısma ait bulunan gayri menkullerin fahiş bedellerle kooperarife satın alınması ve eşi Tansu Çiller'in haksız yere zengin edilmesi olayında kooperatifın yönetim kurulunda yer almamıştır. Ancak kendisi yönetim kunılu üye- lerini bu şekilde davranmaya azmettirmiştir. Nite- kim Bizim Vadi Kooperatifl'nin yöneticileri Günver ve Giiven Erdeniz kardeşler önceleri kendi evinde çalışan, daha sonra da sahip olduğu MA RSAN AŞ'- de görev yapan personeldir... Birtakım hile ve desiseler y apılmak suretiyle genel kunılu oluşturan müdahiller kandırılmış ve sanık Özer Çiller'in eşi Tansu Çiller'e ait 386 say ılı parsel lehine, kooperatif aleyhine değişiklikler yapılmıştır... Kooperatifın 108 milyon lirasının sanık Özer Çil- ler tarafından karısı Tansu Çiller'e haksız ve usulsüz Özer Uçuran Çiller, Süleyman Bey'in teklifı üzerine eşine, "kabul edelim, lehimize olur" diyordu. zülen güneşi elleriyle siper ya- parak: - Demirel, eğer sırtında yük ola- caksan seni taşımaz. Zaten siyaset zayıfı taşımaz. Tersine, sen sırtında bir kaç kişiyi taşıyabile- ceksen, Süleyman Bey'e katkın olabilecekse korkma, at kendini si- yaset deni/ine. Çiller siyaset denizine atlayalı epey olmuştu. DYP'ye üye olu- şunun üzerinden epey gecmiş. partinin kongre günü gelmiş çat- mıştı. Atatürk Spor Salonu hınca hınç doluydu. Sigara dumanın- dan göz gözü görmeyen kongre salonunda lider Süleyman Demi- rerin kocaman bir posteri ile DYP 3. Büyük Kongresi... 24 Kasım 1991 diye yaalı dev pan- kan dikkati çekiyordu. Hayallerim var benim Dıvan Başkanı Ali Naili Er- dem, Tansu Çiller'in ismini anons cderek kürsüye çağırdığında sa- londaki uğultu şıp diye kesıldi. Bembeyaz giyimli genç kadının kadife sesi hoparlörlerden duyul- duğunda ise delegeler kulak kesil- diler: - Hayallerim >ar benim... Pro- jelerim var... Büyük Türkiye'yi ha- yal ediyorum... Büyük Türkiye'nin büyük partisinde hizmete talibim... Çiller'in konuşması süresince salonda çıt çıkmadı. ABD Büyü- kelçilıği'nin siyasi müsteşan Pace. Çiller'in sözlerini kuiaşna simül- tane fısıldayan tercümanının. "Hayallerim var" deyişi üzerine ırkıldi. Bu sözler neden bu kadar tanıdıktı allahaşkına? Ah evet. hatırladı. Efsanevi Zenci Lider Martin Luther King'in. Washing- ton'da Lıncoln Anıtı önünde 200 bin kışiye yaptığı ünlü konuş- masındaki sözler değil miydi bun- lar? "...I have a dream..." Genç Erzurum delegesi Melik Fırat, arkadaşının kulağına eğildi: - Göriiyor musun? DYP baba- mın. dedemin parrisiydi. Artık be- nim de partim... Atatürk Spor Salonu'nun kur- şuni zeminine bir beyaz güverdn korunuştu... Çiller'ler kongrede verilen "öğ- le arası"nı Güniz Sokak'ta değer- lendirdiler. Demirel'in evinin tam karşısındaki Hacı Arif Bey Ke- bapçısında. "Bol yeşillik, püiç şiş, kanşık kebaplar. ayran" ısmarla- nan masada Tansu-Özer Çiller, Nazlı Ilıcak, Yavuz Donat ve bir kaç kişi daha vardı. Çiller'in kongrede estirdiği rüzgar öylesine belirgindi la, Yavuz Denat: Güniz Sokak'ta kenap - Tansu Hanım, en yüksek oyu herhalde siz alacaksuuz. Çiller: - İyi, ama ben ashnda o kadar çok korkuyorum ki tahmin bile edemezsiniz. - Neden? - Düşiinseni/e. Süleyman Bey'e benim için kimbilir neler diyecek- ler? Ben düz bir partiliyün şu anda. Ama bana gösterilen ilgiyi siz de fark etriniz. Beni Süleyman Bey'e kötü göstermek isteyecekler. 'Se- nin yerine göz dikti" diyecekler ona... olarak ödendiği de tespit edilmiş bulunmaktadır. Bi- lirkişi raponı, imza sahtekarlığımn gerçekleştiğini ve bunun Özer Çiller tarafından yapıldığını da be- lirlemiş bujunmaktadır. Sanık Özer Çiller, kendisine ait MİTAŞ AŞ, MARKİM AŞ, ^IARSAN HOLDİNG isimli şir- ketler ile kooperatifin mal varlığını bir arada tutmuş ve kooperatifin gelüierini kendi şirketlerine ak- tarmıştır. Toplam 45 milyon 936 bin TL'nin, sanık Özer Çiller'in sahibi bulunduğu şirketlere haksız ve usulsüz bir şekilde aktarılması suretiyle zimmet su- çunun işlendiği ortaya çıkmtştır..."(2) Çiller'ler ashnda kararlannı çoktan vermişlerdi. Politikaya atılacaklardı. Ancak Özer Uçuran Çil- ler'in elindeki kartlann bir bölümü, İstanbul Ban- kası ve Bizim Vadi olaylan ile harcanmıştı.İstan- bul Bankası iflas etmiş. ancak Allah'tan. davalar zamanaşımına uğramıştı. Hazine Bankalar Ye- minli Murakıplar Kurulu'nun, Özer Uçuran Çil- ler'i, bankayı iflasa sürükleme yolunda ağır ifade- lerle itham eden raporu bir \erlerde tozlanmaktay- dı. Tansu Hanım'ın önündeki sayfa ise "bembe- yaz" uzanıyordu. Acaba Süleyman Demirel'e güvenebilirler miy- di? Kimi yakın dostlannın "Süleyman Bey'e gü- venilmez. Seni vitrin olarak kullanıp atacaktır. Ken- dini harcatma" uyanlannda gerçek payı olabilir miydi? Çiller'ler Ilıcak'larla Yeniköy'de "yalı kom- şusu" idiler. O sıralarda sağda güçlü bir gazete du- rumundakı Tercüman'ın sahibi olan Kemal Ilıcak ile gazetenin başyazan Nazlı Ilıcak, Tansu Çiller'i. "siyaset arenasına sunma" çabalan gösteriyor- lardı. İstanbul basını. iş çevreleri ve akademisyen- lerinin kremasından oluşan Sanyer Grubu. Çiller'- de "büyük isrikbaT görüyordu. Nazlı Ilıcak, Tansu Çiller'i hem SüleyTnan Demirerie tanıştırmış hem de sütunlannda sık sık konuk ederek kamuoyuna lanse etmişti. Ilıcak'lann valısında her pazar >apı- lan; basının, iş camiasının ve politika çe\relerinin önemli isimlerinin katıldığı sohbetlerde de Çiller'- ler baş konuk durumundaydılar. Süleyman Demipel'e güvenilip mi? O pazar günü. Kemal Ilıcak'ın Yenıköv'deki yahsının havuzbaşında da bu konu konuşuîuvor- du. Tansu Çiller, kararlı bir rejimle epey kilo ver- miş olmanın güveniyle serin sudan çıkarken, siyah mayosunun askısını düzelterek bir şezlonga uzandı. Saçlannı pembe haviusuyla kurularken biraz ileride güneşlenen gazeteci Yavuz Donat'a sordu: - Yavuz Bey. Süleyman Demirel bana ısrarla poli- tikaya girmemi teklif ediyor. Hatta beni yıldız yap- maktan filan söz ediyor, ama bir taraftan da bana "harcanırsın' diyenler var. Süleyman Bey'e güven olmazmış. Çabuk har- carmış insam. Siz ne dersioiz? O sırada Tercüman'ın Ankara Temsilciliğini sürdüren Donat.asırlık çınann yapraklanndan sü- Kahveler içildi, kongre salonuna geri dönübnek üzere kalkıldı. Gazeteci Yav uz Donat arabasıy la Tansu Çiller'i konere salonuna geri aötürürken konuşmalar sür- dü. " Donat: - Siyaset zemini kaygandır. Tedirginliğini anlıyo- rum, ama bu zemindeki kıskançlıkları da normal kabul et. Çiller: - Yavuz Bey, Türkiye'de bu kıskançlıklar, çeke- memezlikler neden bu kadar çok yaşamyor anla- yamıyorum. Mesela size şunu sorayım. Siyasete atı- lan bir insan kendisine neden gelecek biçmesin? Ne- den genel başkan olmayı dilemesin? Türkiye'de de bir kadın, başbakan olamaz mı? Donat gülerek: - Bak sana şunu tavsiye edeyim, bu laflan başka yerlerde sakın ağzından kaçırma... Bir süre suskun kalan Çiller. Atatürk Spor Salo- nu'na yaklaşırken dalgın bir ifade ile şunu söyledi: "Bana burada. Güniz Sokak'ta bir ev tutalım. Genel Başkamma yakın olmam lazım. Çaltsmalar yapacağız. Hatta sabahlan ona uğranm..." EKLER : (1) 1987 TÜSİAD Dtş Borç Analiz Raporu. (2) Bilirkişi Raporu, Dosya No 1991 309 (Surıyer Asliye Ceza Mahkemesi Hakimliği). (3) "21 Ekinı Sabalıı Yeni Bir Türkive" Ekonomik Program. 8 Eylül 1991 YARIN: Bush çiller'e hayran
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle