Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 ARALIK 1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Refah Partisi Genel Başkanı Erbakan, Başbakan Çiller'i İmelda ve Evita'ya benzetti
Bütçe, MecKs'tengeçti• Hükümet adma söz alan Dışişleri
Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Vekili
Murat Karayalçm, kendisini
"hükümetteki sosyalist" şeklinde
nitelendirirken ortağıyla da ters düştü.
Çiller, TBMM Genel Kurulu'nda 1995
Yılı Bütçe Yasası'nı, "Bu, bize verilmiş
bir direktiftir" diye değerlendirdi. ANAP
Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Çiller'in
kendisine yönelik "kaçak" sözünün bir
Başbakan'ın ağzına yakışmadığını
söyledi. RP lideri Necmettin Erbakan da
hükümet uygulamalannı "faşistçe"
bulduğunu belirtti.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-1995 yılı ma-
li bütçe yasa tasansı, TBMM Genel Kurulu'nda
kabul edildi. Bütçe görüşmelerinin son gûnünde
hükümet adına göriişlerinı anlatan Dışişleri Baka-
nj ve Başbakan Yardımcısı Vekili Murat Karayal-
çuı, ikincı "bötçe sınavTnda, kendisini "hükü-
metteki sosyalist" ilan ederek, ortağı Başbakan
TansuÇiller'le ters düştü. Özelleştirme Yasası'nın
çıkmasıy la "Son sosyalistdevleti yıkük" değerlen-
dirmesini yapan Çiller'e Karayalçın, "Hükümet-
teki sosyalist benim" diye karşıhk verdi. Karayal-
çın, ANAP Genel Başkanı Mesırt Vılmaz'ı, "Ko-
aSsyon hükümetinin nitelikli malzemeferiyle, hel-
va yapmaya soyunmakla" suçladı. Başbakan Çil-
ler'TBMM Genel Kurulu'nda 1995 Yılı Bütçe
Yasası'nı, "Bu, bize verümtş bir direktiftir'' diye
değerlendirdi.
Mesut Yılmaz'a yönelik eleştirileri sırasında,
konuşması sık sık ANAP'lılann laf atmalan ne-
deniyle kesilen ve anlaşılamayan Karayalçın'ı,
Başbakan Tansu Çiller dikkatle dinlerken eşi Ne-
şe KarayaJçın da yalnız bırakmadı. TBMM 'ye be-
raber geldiğı eşi Murat Karayalçın'ı locadan izle-
yen Neşe Karayalçın'a SHP Genel Sekreteri Mus-
tafa Timisi eşlik etti.
Konuşmasında önce hükümet icraatlannı arila-
tan Karayalçın, 1994 yılında çıkardıklan 3 vergi
yasasını "krvanç verici" olarak nitelerken uygula-
yacaklan vergi polıtikasını da sosyalist hükümet-
lere benzetti. Kayıt dışı ekonomiyi denetim altına
alacaklannı vurgulayan Karayalçın, "Kimi borç-
lanır övk vergi topiar, kimi ezÜenİerin sırtına yük-
lenir. Ama sosyalistlerin iktidarda olduğu yöne-
timlerde gelir vergjlendirilir" dedı
Tasan aleyhinde görüşlerini açıklayan ANAP
Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Başbakan Tansu
Çiller'i, "Hazine'yitamtakıryapıpsalmavergiler-
le halka zulm eden kalbi mühürlü sultan"a benzet-
ti. Yılmaz, sorumluluk almaktan kaçtıklanna ılış-
kin suçlamalan. "Biz elinüa taşuı alüna koymaya
hazınz. ANAP Türkiye'nin sigortasıdır" sözleriy-
le yanıtladı.
Çiller'in kendisine yönelik "kaçak" sözünün
bir Başbakan'ın agzına yakışmadığını, aynı za-
manda "Hiçbir zaman ANAP'la bir araya gekme-
yeceğini gösterdiğjni" söyleyen Yılmaz, "Başba-
kan, bizi elimizi taşuı altına koymaya çağınyorsa
samimiyse biz buna hazınz. ANAP Türkive'nin si-
gortasıdır. ANAP kadrolanyla bûiikte hazu- bek-
liyor. Vatandaş yügınüğa kapümasuı. Sonınlann
çözümü vardır ve sistemin içinde saklıdır. Türki-
ye'nin çözülemejecek hiçbir sorunu >okrur" dedi.
Yılmaz'm bu sözleri SHP'yle koalısyonun bitiril-
mesi ve ANAYOL hükümeti kurulmasını isteyen
bazı DYP milletvekillerinin "heyecanlanmalan-
na" yol açtı.
Yılmaz'ın sözlerini, "DYP ile koaüsyona evet"
biçiminde yorumlayan ve aralannda Coşkun Kır-
ca ve Münif İslamoğlunun da bulunduğu bazı
DYP'lıler, muhalefet kulisine giderek ANAP mil-
letvekılleriyle konuştular.
RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan da hü-
kümet uygulamalannı "faşistçe" bulduğunu belır-
tirken Çiller'i "İmeMaMarcos" ve"E\itaPeron"a
benzetti.
Bütçenin, leh ve aleyhindeki konuşmalann ta-
mamlanmasının ardından yapılan oylama ile 1995
yılf Mali Bütçe Yasa Tasansı, TBMM Genel Ku-
rulu'nda kabul edildi.
Kubilay anıldı
Haber Merkezi - Şeriatçı güçler tarafindan katledilen
devrim şehidi Kubilay, ölümünün 64. yıldönümünde
Menemen ve Bursa'da düzenlenen törenlerle anıldı Ankara
Devlet Tiyatrolan da Kubılay'ın anısına "Karanlıkta llk
Işık" adlı oyunu dün akşam ilk kez sergiledıler. Başbakan
Tansu Çiller, yayımladığı mesajında, Kubilay'ın, verdiği
onurlu mücadele ile anıtlaştığını ve Atatürkçülüğün simgesı
oldugunu söyledi. Kubilay için Menemen'de öldürüldügü
yerde düzenlenen anma toplantısına yakınlannın yanı sıra
Atatürkçü Düşünce Derneğı üyeleri, resmi protokol ve çok
sayıda yurttaş ve öğrencı katıldı. Törende konuşan Vali
Kutiu Aktaş, Kubilay'ın cumhuriyeti koruma ugruna
direndiğmı ve bu yolda öldüğümi söyledi. Menemen
Belediye Başkanı tlhami Gürsoy da Kubilay olayının gerici
güçlerin Türkiye Cumhuriyeti'nde yenilik hamlesini
engellemek istemelerinden kaynaklandığını belirtti.
MEMUR EYLEMİNE BAŞBAKANLIK'TAN FARKLI YAKLAŞIM
'Eyleme saygı duyulmalı'
ERGÜNAKSOY
ANKARA -Memurlann hükümeti uyan ey-
lemi ile ilgilı tartışmalarsürerken, Başbakan-
lık tnsan Haklan Başmüşaviri HızırEkşi, me-
murlann eylemine saygı duymak gerektiğıni
söyledi. Kamu çahşanlannın eyleminin meş-
ru oldugunu bıldiren Ekşi, kamu çalışanlan-
nın sendika kurma hakkınm tartışılamayaca-
ğını, bu hakkın
• Başbakanlık Insan Haklan
Başmüşaviri Hızır Ekşi, memurlann
eylemine saygı duymak gerektiğini
söyledi. 'Eylem, bir hak arayışıdır'
diyen Ekşi, kamu çalışanlanna ilgili
uluslararası sözleşmelerin
uygulanması gerektiğini söyledi.
uluslararası söz-
leşmelerle gü-
vence altına alın-
dığını vurguladı.
Ekşi, "Memur-
buın hakarayışı
ulusiararası söz-
teşmelerle uyum-
lu hale getirUsin.
Bu düzenleme-
nin geciktirilme-
den yapılması lazım. Bunu gerçekleştiremez-
sek toplumsal bansı düzenkmekte zoıiuk çe-
keriz" dedı.
Başbakanlık Insan Haklan Başmüşaviri Hı-
zır Ekşi, kamu çalışanlannın yürüyüşü ile il-
gili tartışmalara açıklık getırdı.
Ekşi, kamu çalışanlannın sendika kurma
ve sendika! etkinliklerde bulunmalannı en-
gelleyici davranışlannın "hukuka aykın"ol-
duğunu söyledi. Ekşi, Cumhuriyet'e şunlan
söyledi:
"Kamu çahşanlannuı sendika kurma hak-
lu, imzalanan uluslararası sözleşmelerle de
onaylanmıştır. Bu sözleşmeler TBMM'de ka-
bul edilmişrir. ILO sözleşmesi başta olamak
üzere, İnsan Haklan E\ rensel Biidirgesi ve di-
ğer sözleşmelerle bu hak güvence altına alın-
mıştır. Bu hakkın
idari mekaniz-
malarca yasak-
lanması kanımız-
ca mümkün de-
ğildir. İmzalanan
uluslararası söz-
leşmeler, anaya-
sanın 90. madde-
sinegörede.birer
iç hukuk diizen-
lemesi olarak ka-
bul edilmistir. Bu uluslararası sözleşmelerin,
bu şekilde anayasaya aykınhklan dahi iddia
edilemiyor. Bu konudayargıorganlannca alın-
nuş kararlar da vardır."
Bu alanda, grev ve toplusözleşme uygula-
masının gerçekleştirilmemiş olmasını bir ek-
siklik olarak niteleyen Ekşi. bu eksikliğı par-
lamentonun gidermesi gerektiğini bildirdi.
İzmir valisi Aktas'a talimat verdi
Sürgün cezasına Karayalçın elkoydu
Haber Merkezi - Kamu çalışanlannın 20
aralıktaki bir günlük iş bırakma eyleminin ar-
dından PTT'de yaşanan sürgünler sürüyor. Ey-
lem günü merkez postanenın tüm kapılannı
kitlettiren PTT Başmüdürü Sami Gkler, eyle-
me katılanlan "sûrgûne" göndermeye başla-
dı.
Tüm-Haber-Sen olaya sert tepki gösterir-
ken, Başbakan Yardımcısı Murat Karayal-
çm'ın tzmir Valisi Kırthı Aktaş ı arayarak sür-
günlerin durdurulmasını istediği öğrenildi.
Karayalçın'ın sürgünlerin durdurulması için
de Aktaş'a talimat verdigi bildirildi.
Ankara'da soruşturma
öte yandan Ankara'da iş bırakma eylemine
katılan çok sayıda kamu çalışanı hakkında so-
ruşturma başlatılırken kamu çalışanlan sendi-
kalan, hükümeti, "gerekirse uluslararası ör-
güttere acil eylem çağnsı yapılacağı"konusun-
dauyardı. Kamu Çalışanlan Sendikalan Plat-
formu adına dün yapılan açıklamada, siyasi
iktidann, demokrarik ve hukuki hak arama ey-
lemi karşısmda, "gerici ve saldırgan yüzünü
gösterdiği"kaydedildi. Açıklamada, emeğe
karşı izlenendüşmancatavıreleşririlerek, "Ne
siyasi iktidar, ne de kendi sağlık harcamalan
ve maaşlan için bir gecede düzenleme yapan
Meclis'in ağjr işçileri, biz kamu çauşanlann-
dan daha fazla özveri bekJemesinler" dendi.
Soruşturma ve açığa alma işlemlerini eleş-
tıren kamu çalışanlan, siyasi iktidan uyararak,
açıldamalannda, şöyle dediler:
"Eğer kamu çahsanlannın haklı. meşru ve
demokrarik hak arama mücadelesi karşısmda
bu düşmanca tavnnızı sürdürürseniz, bizler
ulusal ve uluslararası platformlarda teşhir edi-
d etkinliklerünizi sürdüreceğiz."
Açıklamada, soruşturma açılan ve sürgün
edilen kamu çalışanlan şöyle sıralandı:
Ankara Anakent Belediyesi Park ve Bah-
çeler Müdürlüğü ile Fen Işleri Daire Başkan-
lığı'nda çalışan 500 kişi. Ankara Altındağ
Belediyesi'nde alışan 100 kişi. ASKİ Genel
Müdürlüğü'nde çalışan 2 kişi. EGO Genel
Müdürlüğü'nde çalışan 3 kişi. Tüm Haber-
Sen üyesi 36 kişi. Samsun'da Tüm Banka-Sen
üyesi 1 kişi.
Ciller talimat verdi
Memura ek zam
auşunuluyor
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-
Başbakan Tansu ÇiBer. haklannı ara-
mak için eylem yapan memurlara yılın
ilk altı ayinda öngörülen oranın üze-
rinde ek zam verilmesi yönünde hazır-
lık yapılmasını istedi. SHP'li bakanlar
böyle bir çalışmadan habersiz oldukla-
nnı söylerken, memurlara yılın ilk altı
ayında ayda 1-2 mılyon lıra ek zam ve-
rilebileceği bildirildi.
Hükümet üyelerirun, yılın ilk altı
ayında memura öngörûlenin dışında
zam veriîmeyeceğini yinelemelerine
karşın, son eylemlerin ardından eko-
nomi bürokratlan ek zam için kaynak
yarafma arayışına girdi. Ek zamîann
verilmesi durumunda, memur maaşla-
nna zam oranı da arttınlmış olacak.
SHP'li bakanlar, BaşbakaffÇilleT'in ek
zam arayışından habersiz olduklanru
bildirdiler.
1995TE GUNDEMDE
Memurlara
grevsiz sendika
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Hükümet, memura, "grevsiz-toplusöz-
leşmesiz'' sendika hakkı tanımaya hazır-
lanıyor. Başbakan Tansu Çiller'in tali-
matı doğrultusunda. yılbaşından sonra,
TBMM Adalet Komisyonu gündemıne
alınması kararlaştınlan memur sendika-
lan yasa tasansından. anayasaya aykın
olduğu gerekçesiyle "grev ve toplusöz-
leşme"ye ilişkin bölümlenn çıkanlaca-
ğı öğrenildi.
Çalışma Bakanı NihadMatkap.tasa-
nyı "aynen çıkarnuk" ıstedıklennı be-
lirtirken "Ancak anayasanuı 128. mad-
desi ile ilgili bir sıkıntımızvar. Biz bu ya-
sanınAnayasa Mahkemesi'nden dönme-
sini istemiyoruz" dedi. TBMM Adalet
Komisyonu Başkanı Ali Yalçın Öğütcan
ise anayasanın 128. maddesinde, me-
murlann aylık ve ödeneklerine ilişkin
düzenlemenin bütçe yasalan ile yapıla-
cağının öngörülmesıni, "grev ve toplu-
sözleşme'' olarak tanımadığını söyledi.
GALERI • ATOLYE 293 89 78 (3HAT)
ÇOKSlifi
20Arahk1994-4Ocak1995
ISTANBUL DEVLET GÜZEL
SANATLAR GALERISI
Atlas Sineması Uslû Beyoglu
Tel: 243 30 53
GULDEN
KUT
16Arahk94-7O<ak95
Heraün ' l 00-24 00 orası
TOBAVSANATGALERISI
Sıraselviler No: 47 Taksim
Devlet Tiyatrolan Taksim
Sahnesi Ustu T«: 212-249 01 92
JULIDEResim Sergisi
Sergı 30 Aralık'a kadar uzatıtmıştır
"Sergı Sunsnx Hegun 11 HO-iij)O Jta» SaMi"
General Necmeltın Öktem Sok.
No 13 1 Erenköy
Tel (0216)355 35 87
ISMET DOGAND ü z e n l e m e
9-31 Aralık 1994
URART
SANAT GALERİLERİ
Abdi İpekçi Cad. No: 18 Nişantajı Tel : 241 21 83
ÜMTTYAŞAR
SANATGALERİSİ
AYŞE SEVGİ
ARSOY
Resim Sergisi
25 Aralık'94-13 Ocak'95
SoğdotCadfcfmfaevSofcNo 293/3
Coüetostan Tei (0216141135 01
\X ÜMİTYAŞAR
^SANATGALERİSİ
RAMUŞ
İPEK
Resim Sergisi
16 Aralık 94-4 Ocak 95
Ishklot Cod Tnfass Gtmozı Yopı Kur
Hcn 1 Beyoglu Tel 0212/293 96 33
SANATOÖASI
TEM SANAT 6ALERİSİ
HÜSEYİN
ERTUNÇResim Sergisi
(Son 2 Gün)
ValıkonağıCad Prof Dr Orhan
ErsekSok 44/2 Nışantaşı 80200
Tel (212)247 08 99
ALIYE
BERGER
"Güneşin Doğuşu"
20 Aralık '94 • 7 Ocak 95
, b."mC3 31 A Maçö/lslanbul
:J' D C : J - Î X C34 4051
rüÂACKA SANAT GALERİS
IDA
SANAT GALERİSİ
Jackie ArdittyResim Ssrgln
24 Araflk '94.15 Ocak 95
TOnM, sotyah Sk. 16/2 Beyojlu
Tel . 244 24 31 - 244 01 19
•95
14 Aralık - 7 Ocak
yeni ydınız kutlu olsun
fahr el nisa zeid
bedri rahmi eyüboğlu
zuhtu müridoğlu
orhan peker
burhan uygur
kadir akorak
avni arbaş
nijad devrim
ergin inan
komet
utku varlık
yunus tonkuş
julide
resim, heykel re
özgün baskı sergisi
ADTt&ANŞakayık Sok 54/f Nışantaşı
Tel 0212 247 90 81
SERİGRAFI
LİTOGRAFİ
GRAVÜR
BASKI SERGİSİ
1 - 31 AraMt 1994
Galeri
Atölye
ilanlarınız için:
293 89 78
(3 hat)
HÜSEYİN ÖZDEMİR
AHMET NE|AT
ORHAN AKKAPLAN
HALUK ESİRKUS
SANAT GAIUİSİ
KARMA
RESİM
SERGİSİ
^ Ittl Stitl Isf. Tpl • 730 S5 -IC
ADNAN COKERMinimaller ve Varyasyonlar
Sergı 21 OCAK 1995 tanhıne kadar uzatılmıştır
GALERİB
HûsfevGerateCad.FınnS(*.No 2/1Teşt*ye Istanbul Te)
MEHMET
PESEN
Resim Sergisi
10-30 Aralık 1994
Başak Sanat Galerisi
Iskele Cad. Selın Sok. No: 11/21
Caddebostan Tel : (0216) 369 07 02
Galenmız Pazar günlcrı dc 14.00-17.00 arası açıktır. J
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Ben Bu nimi Göpmüştüm
Günümüz Türkiyesi'nde yeni bir senaryonunfilmininçe-
kimine başlandı. Bu senaryo öylesine hain bir senaryo ki,
daha önceki çekimlerinde toplumumuzu bir çığ gibi büyü-
yerek felakete sürüklemişti. Ve daha önceki çekimlerde rol
alanlann ya da kendilerine rol verilenlerin bir bölümü, işin
sonundaki felaketi sezmelerine ve görmelerine rağmen bu
gidişi durduramamış, felaketi önleyememişlerdi.
1971 öncesinde Türkiye; ciddi sorunlan olmasına kar-
şın, saygın bir parlamentosu ve düzenli işleyen bir siyasal
sistemi olan bir ülke idi. Bizler, yani o zamanın gençleri,
hem düzene ve hem de sisteme karşı çıkardık ama, 1961
Anayasası'nın özgüriükçü ortamı içinde belki biraz da şı-
manklık ediyorduk. Sorunlar ciddiydi, fakat çözümsüz de-
ğildi. 1960 sonrası silahlı kuvvetler içinde kümelenen cun-
ta heveslileri tasfiye edilmiş ve sivil yönetim egemen kılın-
mıştı.
Universiteler ve üniversite öğrencileri, hâlâ çok prestijli
idiler. Türkiye Milli Gençlik Teşkilatı (TMGT), Türkiye Milli
Talebe Federasyonu (TMTF) ve Milli Türk Talebe Birliği
(MTTB) gibi çok güçlü ve merkezi örgütleriyle, hemen her
konuda seslerini duyurabiliyorlardı. Yönlendirici birgüçle-
ri olmasa bile, etkileme güçleri yadsınamazdı.
Bilinçli bir "böl-yönet" politikasıyla, önce bu merkezi ör-
gütler "ikı başlı" hale getirildi, parçalandı ve etkısiz hale ge-
tirildi. Daha sonra "ilerici" ya da "solcu" nitelikli olan ve
Kemalizmle sosyalizmi bagdaştırma çabası içindeki bu
gençlerin karşısına "gerici" ya da "sa^c'gençler çıkanl-
dı. (O zamanlar "gerici" kavramı çok yanlış kullanılırdı.) Bu
"sağcı" gençler önceleri genellikle Kürt kökenli gençlerdi.
Bunlann yerini daha sonra "ülkücüler" aldı.
1960'lann sonlanna dek "gençlerimiz" silahı tanımamtş-
lardı. ABD'nin 6. Filo'sunu protesto eden gençlere Tak-
sim'de yapılan ve "kanlt pazar" diye isimlendirilen provo-
kasyondan sonra ilk kez "silahlanmaktan" söz edilmeye
başlandı. Ama Istanbul Üniversitesi'ndeki işgale kadar,
solcu gençlerin hemen hiçbiri hayatında silah görmemiş,
eline silah almamıştı. Ve bir gecede öğrencilere dağıtılan
çuval çuval tabancanın, nereden ve nasıl geldığine, iki sı-
ra polis kordonunu nasıl aştığına, hâlâ aklım ermez...
Bu şekilde başlayan çatışmalar 12 Mart'ı getirdi. "Kur-
tancılar" sahneye çıkmıştı. Ve 1961 Anayasası'ntn getirdi-
ği özgürlükler önemli ölçüde budandı. Fakat yetmemişti.
Hâlâ demokratik talepler dile getiriliyordu. Ve bu talepler
provoke edilmeye başlandı. Bir yandan farklı öğrenci grup-
ian birbirlerine karşı tahrik edilirken ve çatıştınhrken; öte
yandan Alevı-Sünni, Türk-Kürt vb gibi çelişkiler yaratıkjı.
Ve üstelik taraflar arasına kin sokulmuş, uzlaşma yolları ne-
redeyse tümüyle tıkanmıştı. Çok hain senaryolardı bunlar.
Bu çatışmalarda devlet hep "taraf"\\. Etrafı kana bula-
yan ülkücü çeteler, sözde "devlete yardımcı" oluyorlardı.
Bunlardan bazıları 12 Eylül sonrasında aslında neye yar-
dımcı olduklannı çok iyi anladılar ama, iş işten geçmişti.
12 Eylül sonrasında 1989'a dek "demokrasi havarisi" ke-
silen Sayın Demirel, o dönemde "Bana sağcılarcinayetiş-
liyor dedirtemezsiniz" diyordu. "Hiç tetik çeken parmak-
la, tespih çeken parmak bir olur mu" sorusunu soruyor-
du. TBMM'de iki temsilcisi olan MHP'ye Milliyetçi Cephe
Hükümeti'nde üç bakanhk verilmişti. Amaç sokağa ege-
men olmaktı. O günlerin ülkücülerinin ilginç bir sloganı
vardı: "Ya tam susturacağız, ya kan kusturacağız."
"Faili meçhul" cinayetler birbirini izledi. Çoğu sol kesim-
den bir dizi insan, akıl almaz cinayetlere kurban oldulan •
Bunlardan bir bölümünün katilleri günümüzde bile bilınmi-
yor. Belki de "birileri" biliyor ama, açıklanmıyor.
Günümüz Türkiyesi'nde de benzer bir oyun tezgâhlanı-
yor. öncesanıyorum Bursa Uludağ Üniversitesi'nde "sağ-
cı ve solcu öğrencilerin çatıştığım" okumuştuk gazeteler-
de. Ardından Marmara Universitesi'nin Göztepe Kampu-
su'ndan "çatışma" haberteri geldi. Ama ne hikmetse bu
çatışmalardan sonra gözaltına alınanlar "saldırganlar" de-
ğil, "saldınya uğrayanlar" oluyor. Bundan kısa bir süre ön-
ce Istanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde benzer
şeyleryaşandı. Daha sonra Istanbul Siyasal Bilgiler Fakül-
tesi'nde aynı oyun tezgâhlandı. Gözaltına alınanlar hep
"solcular."
Aslında bu yapılanlar, bir kıvılcım çıkarma arzusu. Yann
bu kavgalar artacak. Araya kan sokulacak. Öğrenciler ku-
tuplara aynlacak. Ayrı ayrı yerlerde oturacaklar, toplu ola-
rak gidıp gelecekler. Bu arada herhangi bir tarafa katılmak
istemeyen öğrenciler hırpalanacak. Ve onlar da "kutuplar-
dan" bırine yanaşmak zorunda kalacaklar. Polisten bir fay-
da gömneyeceğini anlayan bir kısım öğrenciler, kendi baş-
lannın çaresine kendileri bakmak isteyecekler. Belki de si-
lahlanacaklar.
Faili meçhul cinayetler artacak. Bombalar patlayacak.
Zaten ekonomik koşulların zorlamasıyla bunalan insanlar,
olmayacak kurtuluş yollarına sanlacaklar. Ve dertler üst üs-
te binerken, kimileri gene "kurtancı" olarak ortaya çıkacak-
lar.
12 Eylül'ün temel "bahanelerinden" biri Konya'daki an-
ti-laik miting idi. Ve 12 Eylül yönetimi Konya Belediye Baş-
kanı'nı başbakan yardımcısı yaparak gitti. Ne kadar unut-
kan oluyor toplumlar...
Eğer hükümet sivil ve özgüriükçü demokrasiyi yaşatma-
ya karartı ise ivedilikle harekete geçmelidir. "Benden ya-
na" ve "bana karşı" aynmı yapılmadan olaylann üzerine
gidilmeli ve yılanın başı daha küçukken ezilmelidir. De-
mokrasiye herkesin ihtiyacı vardır. Yann çok geç olabilir...
Aydınlıkj ^ J HAFTAUK HABER YOflUM OERGISI
Ordudan Çiller'e tepki:
Şeriatçıları koruma
Orduda şeriatçı 137 subay saptandı Ihraç edılecekler.
Çiller, Fethullah Gulenin onerısmı Şura'ya getırdı'.. MGK
kararı. Biz tasfiye edıyoruz, sız de edin.. Karadayı ınsıy-
atıfi ele alıyor 1995 kapışma yılı
Ooğu Perinçek'in başyazısı:
Genel Grev koşuüan var
Memur muhteşem... Sıra genel grevde
Katılım 1 mılyooa yakm Hukumetın tehdıtlen sokmedı Devlet çario
butun Turtoye de felç oldu Işçı sınıhndan ve halkın tum kesım-
lermden kamu çalışanlanna buyuk destek Eylemlerde en çok atlan
slogan Işçı memur el ele genel greve"
Haftanın Konuğu: İsmet Aktaş ve İrtan Erdemoğlu
Erdemoğlu "Işçı sınıfmın önculuğune kamu çalışanlarını koyma-
mak zorundayız Biz sınıfın onculuğunu esas alırız "
Aktaş "Devlet sendıkası Turk Kamu-Sen'den ıkı buyük üstün-
lüğumüz: 1) Işçı sınıtıylabırleşmemız 2) Çıllere 'Kaynak var.
Sermayeden alıp bıze verin' yanıtımız"
12 Eylül Rumeli Fenerlnl Türkell yaptı
Rumelı Fenerı kûyunûn adım Turkelı yapmak ıstemışler ama bir
tabeladan Sleye gıdememışler
Senatörden Büyükelçi Grossman'a:
"Türkiye'yi nasıl kandıracaksınız?"
ABO nın yeni Ankara Buyûkelçısı Grossman'ın Amerıkan
Senatosu nüakı sorgu lutanağı Aydınlık'ta
All Balkız yazdı: Alevilik ve Sosyalizm
İtalya eski Maliye Bakanı: Boyner fazla sürmez'
BUGÜN VE HER CUMARTESİ BAYİLERDE