Katalog

24 ARAUK 1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 BALEDE YENİ RENKLER - 2 / NİL BERKAN'IN KOREGRAFtSl "DÜŞLER" Gerçekchşı kahramanların özgürlüğü M. RANA EVCİM Balede Yenı Renkler geçen >ıl Ataturk Kultur Merkezı'nın Kon- ser Salonu'nda sahnelenmıştı Bu yıl AKM sahnelen göstenme ka palı oldugundan bınanın yanında- kı otoparkın altında. mucızevı bır jŞekılde yoktan var edılen Bınm Tıyatro ıstanbul Devlet Balesı sa- natçılanna kucak açmış durumda Yuksek mımar Fuat Şahinler ve yuksek mımar KutayOzer'ın kat- kılanyla dunyaya getınlen bu ye- nı mekân 6 Ocak 1994 tarıhınde avılmı^ \taturk Kultur Merke- ıı nın butun sahnelennde özenle bırbırınden ayrılmış olan seyırcı vesanatçıbolumlerı BırımTıyat- ro'da alışılmadık bır bıçımde ku- Cdk kucaga Seyırcılenn oturma koltuklany- la sanatçılann soyunma odalannın bulunduğukısım bırbırınden yal- nızca yukandan aşağı asılan pa- nolarla ayrılmış Böylece son de- rece yetersız ısıtma sıstemı sıgı- ndklan antmsatan konumuyla Bı- nm Tıyatro hem seyırcıler hem sandtçılar ıçın adeta savaş zamam sanatsal faalıyetlenn gızlı gızlı surduruldugu bırdırenışvedaya- nışma merkezını andırıyor Belkı de hıçbır zaman gorulmemış bır bıçımde yakınlaşan ızleyıcı ve sanatçılar bu yenı or- tamda yalnızca kendı nefeslenvle ısınmanın ve omuz omuza olmanın değışik ruhunu tadıyorlar Istanbul Dev let Tıyatrosu sanatçılanyla bırlıkte paylaşılan ve çok kısıtlı prova ve temsıl olanaklan bulunan bu gı- zemlı mekân, en azından bu çok ozel ruhu tatmak ıçın gorulmeye deger Öğrenciy ken Koreograflığa soyunmuş "Sızeodenekvermeviz", "Verecegımız sahne, dans içın uvgun olmaz'", "Prova surenız kısıtlı olur" gıbı caydıncı on koşullara boyun egmeyerek Balede Ye- nı Renkler kapsamında koregrafı yapmayı kabul eden sanatçılardan bın de Nıl Berkan. Nıl Berkan. Is- tanbul Devlet Balesı nde solıst sanatçı, MSU Dev- let Konservatuvan Bale Bolumu'nun 1979 yılı yuk- sek mezunlanndan Ablası Nur Berkan'la bırlıkte bır yıl Royal Ballet School a kabul edılmışler ve ög- renımlennı orada surdurmüşler Ikısı de Şebnem Ak- san'ın ogrencısı Nıl koregrafıye daha okul yıllann- dayken meraksarmış Bırarayıltatılınde herkesde- gışık yerlerde vakıt geçınrken Nıl Berkan ve arka daşlan okula kapanarak Nıl'ın populer şarkılardan bın uzenne vaptığı bır koregrafıvı çalışmışlar "Ta- tilde okula kapanmamız herkesı şaşırttı Daha sonra, oğretmenlenmıze bır gosten sunduk. Boylece benım flk koregrafi denememın ılk sevırcılen, oğretmenle- nm oklu." Nıl'ın ogretmenlen belkı de olumsuzbırtepkı gös- termedıler, ama bu çalışmayı ancak sevımlı bır er- ken heves olarak algıladıklan da kesm Oysa bugün- lerde koregrafı yavaş yavaş konservatuvar eğıtımı ıçınde yennı aramaya başladı Bır dans sanatçısının yaratıcılıgı oğrenmesı ıçın ılle de dans edemeyecek bır yasa gelmesıru beklemenın anlamsızlıgı yavaş Javaşkavranıyor Nıl ındurumunagelınce 1991 yı- bna kadar, ıçındekı yaratıcı durtuyu tatmın edebıl- k, Kleopatra'nm dengesiz ruhu, Albrecht'in •sı, Jiil^f in dcrdini anlalma güçlüğü. Kamclyalı Kadın'm ancak crkcklcrc »lıaiı,•Korsan"ui garip bir biçımde vurgulanan crkekliği ve bu karakterlerin bir peıieereden anlatılı^ı... Kısacası Nil Berkan. (altta kü\ük kare) Düşler'indc yt* minyasma egemen olan bir dizi gerçekdışı kahramanı. kendi hissettiği ve gördüğü biçimdo anlatmaözgürlüğüne kavıiijUNor. mesmın tek yolu, özel ış- lere çalışmaktı Bukonu- da Izzet Öz'ün destek ve yardımlannm kendısı ıçın çok değerlı olduğunu ozellıkle vurguluyor 1991 yıhnda Istanbul Devlet Balesı yonetıcıle- nnın, koregrafiye ısteklı gençlere vonelık tutu- munda çarpıcı bır degı- şıklık gozlenıyor Dans- çılardan gelen lalebın >o- gunlugu bır yandan. ya- bancı koreografiann yük- sek ucretlen obur yandan sıkıştırınca ıdaredort ye- nı koreografa bır şan* ta- nımaya karar venyor Bunlardan bın de Nıl Berkan koregrafısının adı, Kadın Istanbul Dev- let Balesı ıçın gerçekleş- tınlen bu ılk dıkkat çekı- cı çalişmadan sonra Nıl koregraflığıddhacesaretlebenımbiyor Istanbul Dev- let Tıyatrosu ıçın Abdulcanbaz ın koreografisını ya- pıyor ve her yıl duzenlenen Koreograflar Gunu ne katılmaya başhvor Klasikbale ağııiıkb bir eğitirnden getiyor 1992 vılında bu kapsamda gerçekleştırdığı kore- grafının adı RasrJanû. 1993 yılı Koreograflar Gu- nü'ne hazırladığı kuçuk çalışmalar da Balede Yenî Renkler çerçevesınde sergılenen Düşler'ın on hazır- Iığı olarak değerlendınlebılır Bu on çalışmalar sa- yesınde Düşler tanınan bırayhkçalışma suresınera- hatça sıgdınlmış, ılk gostenden on ıkı gün on- ce butun dans ortaya çık- mış Nıl Berkan'ın tama- men klasık bale agırlıklı bır eğitimden geldığı, ozellıkle Düşler'ın ılk ıkı bolumunde bellı olu- >or Öncelıkle kendı ıç dunvasındakı dalgalan- malardan yola çıkarak koregrafı yapan bu sa- natçı bınncı düşte uçlu bır ıhşkının çaresız çır- pınışlanni anlatıyor Bu holumde, klasık kalıpla- rın dramatık anlatımlar ıçın kullanıldıgını goru- >oruz Bu umutsuz ve yıpratıcı ruh hahnden sonra gelen ıkıncı düşte, koregraf Ispanyol ezgı- lennın hırçın ve co^kulu tavrıvla kendını yenılı- >orveyaşama yenıden sanlıyor Ikıncı bolumde, bu- ramburam tspanvol kokan muzığe vedansarağmen tıpık, klasık bır balerın kışılığının vazgeçılmez par- çası "point"ler ayaklardan eksık degıl Düşler'ın ba- şında sessızlıkte sahneye gıren, teybınm duğmesıne basarak butun anlatımların dokulüvermesını sağla- yan muzığı başlatan Ünal Aster, koregrafın kendısı- nı arayışlarını ve uretım sancılannısımgelıyor Son bolumdeyse "pomt"ler artık yalnızca kullanılan kos- rumlerın bır parçası olduğu ıçın var Uçüncu dü$, bu- tün kalıplann altust edılışı ve yalnızca Nıl'e ozguba- kışaçısını ohıcıvlı ve neşelı ruh halının ön planaçık- masıyla ılgılı Kendılenne özgû kostümlenyle sahneyı yavaş yavaş dolduran bütun klasık bale karak- terlen, karşınıza hıç alışmadığınız bır davranış şeklıyle çıkıyorlar, yepyenı bır dansla Nabız yoklama Bu anlatımda kullandığı dans dılı yıllardır tanıdıklar arasında her keyfı yenne geldığınde doğaç- lama olarak gerçekleştırdığı ken- dıne ozgü bır dans şeklı Bu dansı modem ya da postmodern gıbı ka- lıplara sığdırmamız mümkun de- ğıl çünku "Modcrn egrtımırnı ye- terii btılmuyonım Benım çok ryi bıldığım, çok se\diğim şev, klasik baledir" dıyen Nıl Berkan, kendı- sını bu kahplardan zaten soyutla- mış durumda Bu çalışmasıyla, kendı bıçemmı herkesm onüne çı- karmayı sonunda başarmanın coş- kusunu tadıyor ve ılerde bunu ge- lıştırmek ıstedığını soyluyor "Bu çahşma, bır çesjt nabu \-oklamav- dı Gerek Istanbul Devlet Bak- sı'ndekı vetkılılenn, gerekse sevır- cılenn tepkılenru olçmek ıstedım. Sonuç, umduğumdan çok daha ıvı oldu l stelıkbtrdeodulkaiandım. Kultur Bakanhğı ve Lıons Klup 11&-T Boigesı, ortakiasa bır orga- nızasvonla sanaün her dalında genç veteneklerebırödul vermeyı kararlaştırmış. Ben, genç koregraf teşvık odulunu kazandım. Aynı toren- de, Hulya Aksular Oktav Kerestecı Mkış Peker ve Canan Şadalak da değışik dallarda odul aldılar Be- nim ıçın gerçekten onemh veyurekkndıncı bır odul" Daha çarpıcı ve yürekli işler Eger koşullar daha farklı olsaydı, Duşler basıt bır studyo dekoru ıçınde sergılenecektı ama bunu bıle saglamak murnkün olmamış Nıl Berkan, her şeye ragmen Emın Üçer'ın çok önemlı katkılan oldugu- nuvurguluyor "Bızearkadankoşabdmemuıçınge- çıt sagladı. avnca sıvah perdelerie kuhslenmızın sa- yısını dorde çıkardı. Vökia ıkı kulisle ne yapardık, du- şüneıruvonım.*' Bu sezon eser Bınm Tıyatro da ser- gılenmeye başladığında AKM Konser Salonu'nda- kıne benzer bır sahne duzenlemesı uygulanmaya ça- lışılmış Sağlanan tek sahne provasında şoyle böyle bır fıkır edınılerek ılk gostenler gerçekleştınlmış 27 kasım gostensındeyse epey ter dokmuşler çunku yenılenen zemın ve arkaya dogru büyütülen sahne- de hıç prova yapma şanslan olmadan dans etmek zo- runda kalmışlar Yme de sahneyı daha elvenşlı kılmak ıçın goste- nlen çaba bunca yoklukta olumlu bır ışık gıbı goru- luyor Ah ban kendı olanaklanyla, kendı çabalany- la yarattıklan kostumlen başka çalışmalarda kullan- mak ıçın kurumdan ızın almak zorunda olmasalar' Burokrasının sanatı desteklemek adına bır dızı ızın ve kural formalıtelennı başanyla surdurduğü, yara- tıcılığmsa ancak bır şeylere ragmen gerçekleştınldı- ğı ortamlarda bazen sanatçılar daha çarpıcı ve daha yureklı ışler başanyorlar Ancak depodakı kostum- len kullanabılecegını ogrenen Nıl Berkan da ışte boyle her şeyı göze alarak o kostümlere bambaşka bır yaklavmı gıydınvenyor lzlemek ıstersenız, Bır- ım Tıyatro'nun yolunu ve tstanbul Dev let Balesı'nın ocak porgramını bulmaya çalışın Bir yıl önce kurulan Borusan Oda Orkestrası'nın sürekli şefliğini üstlenen Saim Akçıl: Eıı saghkh kaynaşma sanat yoluyla oliır UKRAYNA İLE TÜRKIYE ARASINDA MÜZİK KÖPRÜSÜ Borusan Oda Orkestrası nın ulkemızde ılk ı 'Oda Senfonısi'nı seslendırdığı Ukrayna- lı bestecı E.Stankovich Kıev Devlet Konser- vatuvan'nda vıyolonsel egıtımı gormuş 1972 yılından ıtıbaren valnızcabeste yapan Stanko- vıch bır yapıtının Turkıyede seslendınlme sınden duydugu mütluluğu dıle getıovor Turk bestecılen hakkında pek fazla bılgısı \ok Ancak Ukravna ıle Türkıye arasında Sa- ni«o W H * h>w l m ^ ^ aracılıgıyla muzık koprulen kurul- Oleg Kudnasnov m u ş olmasından son derece memnun Turk müzısyenlerle aralannda bırkaç yıldır var olan temaslan surdurmek ıstedıklennı vurgulujor Sovyetler Bırlığı donemınde kapalı bır toplum olduklannı ancak bagımsızlıklanna kavuşmalannın ardından Türkıye Japonya Ame- nka yla ve Avrupa ulkelerıyle ılışkıler kurduklannı artık bagımsız bır ülke olarak müzıklennı genış kıtlelere tanıtma olanağı buldukla- rını anlatıyor Daha once Moskova'dan görev almalarına kaı>ın, şım- dı kendı kendılenne karar venp bır şeyler yapabıldıklenru ıfade edı- yor 'Duma' olarak adlandınlan bır Ukrayna müzığınden söz eden bu GAMZEVAR1M Borusan Oda Orkestrası, sezo- nu geçen çarşamba akşamı Ce- mal Reşıt Rey Konser Salo- nu nda verdığı bır konserle açtı Prof Saim Akçıl yonetımındekı orkestra konserdeBach,VTvaldu Rossini ve Gneg'ın yapıtlannın yanı sira Ukraynalı bestecı E. Stankmkh'ın Oda Senfonisi'nı seslendırdı Bu yapıtın Türkı- ye"de ılk kez seslendınlecek ol- ması nedenıyle Borusan tarafın- dan ulkemıze davet edılen Stan- kovıch'e konser sonrası bır pla- ketvenldı Ukravnalı flütçu Oleg Kudnashov konsere solıst olarak katıldı Onalü üyeden oluşuyor Ona altı uyeden oluşan Boru- san Oda Orkestrası, geçen yıl Prof Saim Akçıl'ın sureklı şef- lığındekuruldu Akçıl, orkestra- nın kuruluşöykusunüanlatırken istanbul Festıvalı ne vedığer sa- nat olaylanna katkılannda n tanı- dığı Borusan Holdıng'ın boyle kuçuk bır topluluk oluşturmak ıstedığını, bır yıl önce Borusan Yonetım Kurulu Başkan Yar- dımcısı AhmetKocabıyık'tanbır randevu alarak evıne gıttıklennı belırtıyor "Zannedivorum eve girdığımızde Bach'ın 'Sı Minor Süıtı" ç.alıvordu Bırdenbıre bir muzık armosfen ıçensınde bul- dumkendımı Oradan daha ola- >a Lsındım. Hemen. orada bir oda orkestrası kurmaya karar verdik. Ondan sonra bunun teknik yon- lem le ılgılı goruşmelenmiz oklu. Hemen kollan sıvayip ışe başla- dık" dıyor Güzel bir sentez Bır yıl ıçınde 'ciddi bir muzik topluluğuna donuşen' Borusan Oda Orkestrası nda, profesyonel ve eğıtımını surdüren sanatçıla- nn yanı sıra yurtdışından davet edılen uç sanatçı var Genç sanatçılann coşkusuyla profesyonel sanatçılann deneyı- mının bır araya gelerek çok gu- zel bır sentez oluşturduğuna ışa- ret eden Saim Akçıl "Avnca uluslararası denev imlen olan v a- bancı sanatçılannda enstruman- lanna hâkim olmalan avnca bir zengınlik, bir guç kaüyor toplu- luğa" dıyor Akçıl dunyada nıtelıklı or- kestralann farklı uluslardan ge- len sanatçılardan oluştuğunu anımsatmamız uzenne, 'Köln Sohstlen' ıle çalıştıgı sıralarda, ŞefSaim Akçıl, Borusan Oda Orkestraa'yla prova sırasında. (Fotoğraflar UGURGÜNYUZ) müzığın kokenınde Türk muzıgının bulunduğunu belırten Stankov ıç ıkı ülke arasındakı farklara karşın çok buyuk yakınlıklar buluyor Uk- rayna halkının her halkta bulunmav an çokseslı müzıge sahıp oldugu- nu vurgulayan Stankovıch bu nedenle ûlkesınde bu muzıge ılgının tanhten geldığını "Bu muzık bıam kanımızda var" sozlerıyle ıfade edıyor Borusan Oda Orkestrası'nın geçen çarşamba akşamı verdıgı kon- sere solıst olarak katılan Lkraynalı flütçu Oleg Kudriasbov, Pans Konservatuvan ndaeğıtım gormüş Çokseslı evrensel muzığın ıkı ulkenın halklannı bırleştırecegıne ınanan sanatçı Kıev Devlet Konservatuvan nın flüt bölümünde oğretım gorevlısı Ancak sık sık konserlere katılıvor yenı bestelen seslendıre- rek tanıtıyor Lkrayna'da yaşanan ekonomık knze karşın, sanatçılann çok zor ko^ullarda ça- lısarak guzel besteler yaptıklannı ıyı sanatçı- lann yetıştıgını ve nıtelıklı orkestralann kurul duğunu anlatıyor Kudnashov'a gore bu do- nemde muzısyenlere duşen en onemh gorev yenı topladıklan enenıyle geçmışten kalan kül- turu bozmadan saklamak Stankovich on beş kışılık Köln Oda Orkest- rası'nda 9 ayn ulustan sanatçı ve yalnızca uç Alman bulunduğunu ıfade edıyor Bır Alman orkest- rası olarak pek çok ulkede kon- serler verdıklennı söyleyen Ak- çıl, orkestranın Alman şefının "Lisan guçluklennden dolayı, or- kestramıza bırkaç da Alman mu- zisven aldık" dıye espn yaptığı- nı anlatıvor Avrupa'da gerek senfonı or- kestralannda gerek oda orkest- ralannda pek çok yabancı sanat- çının görev yaptığına dıkkat çe ken Akçıl "Bededebo\1eolma- ya başlaması hoş bır şev Sanatçı- lar vasıtasıvla başka ulkelerdeki sanat \ aşamı hakkında bırtakun bügılere sahıp oluvorsunuz. On- lar da Turkrve'dekı sanat ortanu hakkında fikıredınnorlar Ulke- lerinedonunce, lurkıve'denbaş^ katurlu bahsetmeve başhvorlar" sozlenyle bu tur oluşumlann ül- kemızın tanıtımı açısından one- mıne değınıyor Boy lece, sanat yoluyla ulkele- nn hem sanatçılannın hem de halklannın bırbınne yakınlaştı- ğını, halklar arasında bır sevgı, dostluk ve banş koprusu kurul- duğunu vurgulayan Akçıl ozel gınşımlenn bu konuda buyuk katkısı olduğuna ışaret edıyor Halklar arasında en sağlıklı, en güzel kaynaşmanın ancak sanat ve kultur yoluyla gerçekleşebıle- ceğını, bunun 'savaşyenne ban- şm, diktatörluk yerine demokra- sinin hâkim olduğu bir ortam ya- ratmak' demek olduğunu savu- nan Akçıl, sanatçılann bu konu- da onderlık ederek polıtıkacılara ornek oluşturmalan gerektığını düşünüyor Akçıl'ın Karadenız Ekonomık Işbırlığı Anlaşması'na ımza ko- yan on bır ülkenın sanatçılann- dan oluşturduğu bır başka oda orkestrası var Karadenız Oda Orkestrası Orkestranın Turkler tarafından kurulması, Türkı- ye'nın bu konuda oncülük yap- ması şaşkınlık yaratmış Çünkü Karadenız Ekonomık tşbırlı- ğı'ne ımza koyan ülkeler arasın- da, kultur, sanat, çokseslı evren- sel muzık konusunda en son ak- la gelebılecek ulke Türkıye Ka- radenız Oda Orkestrası, halklar arasındakı banş, dostluk ve o bölgedekı ıstıkrara katkıda bu- lunmak açısından daha genış kapsamlı bır gınşım Akçıl, bu konuda "Sahneve on bir ülkenin bayrağını kovuvoruz konserler- de Düşunun bırbirine dost, dûş- man olan >«ya birbınyle prob- lemleri olan ülkeler var. O ulke sanatçılan \an vana otunıyorlar \e birnkte muzik yapryorlar" dı- yor Konumuzda iddiahyız Saık Akçıl, Borusan Oda Or- kestrası'nın yayh çalgılar oda or- kestrası olarak kurulduğunu ve şımdılık böyle devam etmek ıs- tedıklennı, ancak ılende nefeslı sazlar ya da ılave enstrüman ge- rektırecek herhangı bır yapıt ses- lendırecek olurlarsa, Borusan Holdıng'ın kadroya başka mü- zısyenlenn davet edılmesı konu- suna çok sıcak baktığını belırtı- yor llenye dönük projelere gelın- ce, ufukta CD, kaset çalışmalan, yurtıçı ve yırrtdışı turneler var Ancak once bıraz daha oturmak, kaynaşmak ıstedıklennı soyle- yen Akçıl, "Konumuzda samimi ve iddialryız. Niceiikten zryade ni- teliğe onem verryoruz. O bakım- dan arzu ettiğirniz duzeye gcldi- ğımıze ınandığunız zaman, bu projelen gercekJeştirmeye basla- yacagız'' dıyor Nasıl btr repertuvar oluşturu- lacak 9 Akçıl, oda orkestrası ıçın repertuvann çok fazla olmadığı- nı ıfade edıyor Avrupa'da oda or- kestralannda uzun süre başke- mancı, solıst ya da orkestra uye- sı olarak çalıştığından, oda or- kestrası repertuvannı oldukça ıyı bılıyor ve program yapmakta guçlük çekmıyor Amaç, Türkı- ye'de tanınmayan bestecılenn, oda orkestrası ıçın yazılmış ya- pıtlannı Turk dınleyıcısıne tanıt- mak, yurtıçınde ve yurtdışında v erdıklen her konserde Turk ve yabancı bestecılerden çağdaş bır yapıt seslendıımek DUŞUNCEYE SAYGI MEMETFUAT Felsefe Yazıları Cumhunyet'ın Kultur Servısrnde masanın ustunde bır dı- zı kıtap Koyu mavı kapaklı, değışik boyutlu kuçuk cep kıtaplan Kapaklannda kocaman san yazılar Uzaktan bakınca sıradan bır bılgı verme dızısı gıbı gelıyor ınsana Derken yazar adlan takılıyor gozunuze Inanılır şey değıl1 Nedır bu krtaplar'? Afa'nın Felsefe Yazılan Ansıklopedısı.. Başlıyorsunuz kanştjrmaya Yayıma Hazııiayan Önay Sözer... Dtzının amacı bellı Okurian felsefe soylemıne alıştırmak Bırtakım felsefe yazılannı seçıp guvenılır, anlaşılır çevın- lerle okurun onune koyuyor, okumaya başlarnadan bılme- sı gereken bırtakım bılgılerı de bır onsozle venyorlar Bu onsozler 70 sayfalık bıryazının başında 8 sayfa olabılece- ğı gıbı, 26 sayfalık bır yazının başında 30 sayfa da olabılı- yor Aynca yer yer notlar, açıklamalar da eklenmış Çok ıyı duşunulmuş bır dızı Yapılan ışın bılımsel nıtelığını değerlendırecek yetkınlık- te değılım, ama gençlık yıllanndan ben çalışmalarını ızle- dığım önay Sozer'e guvenmemın otesınde kıtaplan ka- nştırırken de ışın nasıl ağırbaşlı bır yaklaşımla ele alındıgı kolayca anlaşılıyor Bu mınıcık kıtaplar kendıne guvensrz, çekıngen bır oku- ru bıle felsefe dunyasına çıkaracak bır merdıvenın basa- maklan gıbı Ilk altı kıtap sırasıyla şoyle 1 Edmund Husserl, Avrupa Insanlığının Krızı ve Felse- fe, Çevırenler Ayça Sabuncuoğlu - Onay Sozer; Gırış Önay Sözer. 2 Joachim Ritter, Avrupa'nın Sorunu Olarak Avrupa- lılaşma, Çevıren Ayça Sabuncuoğlu; Önsoz. (Gelenek ve Gelecek Arasında Bır Duşunur Joachim Ritter) Onay So- zer; (Bu krtapta Rıtter'ın "Buyuk Kent" adlı ıkıncı bır yazı- sı da yer ahyor) 3 M. Merieau-Porrty, Algının Fenomenolojısıneönsöz Çevıren Medar Atıcı; Gırış Medar Atıcı. 4 Jacques Lacan, Fallus 'un Anlamı, Çevıren Saffet MuratTura; önsoz ("Olmak'ta Eksık" Lacan'da Kastras- yon ve Narsızm) Saffet Murat Tura. 5 Cıcero, Dostluk Uzenne, Çevıren Çığdem Durüş- ken; Gınş (Felsefecı Olarak Cıce-o ve De Amıcıtıa Uzen- ne) Çığdem Düruşken. 6 Jacques Dernda, Gostergebılım ve Gramatolo/ı (Jacques Dernda ıle Julıa Knsteva Arasında Soyleşı), Çe- vıren Tülın Akşın; Önsoz Tulın Akşın. Evet, çok ıyı duşunulmuş bır dızının ılk kıtaplan bunlar Ama boylesıne guzel bır dızı neden boylesıne kaba go- runuşiu kapaklann arkasına gızlenmış, anlamak guç doğ- rusu Afa Yayınevı'nın deneyımlı yonetıalen olduğunu bılıyo- rum Gençlere oğrencılere ulaştınlmak ıstenen bır dızının kapaklannı, beş renk değıl de, ıkı renk yapmaları çok ye- nnde bır duşuncenın sonucu Ucuzluk onemlı Aynca bunlar felsefe yazıları, bu tur yapıtlan kımse ka- pağının çarpıcılığına kapılıp almaz Amaıkırenklı hattatek renklı kapaklann da guzelı, çırkını, ya da şoyle dıyelım, fel- sefe yapıtlarına uyanı, uymayanı olmaz mı 9 Afa'nın "Çağdaş Ustalar Dızısı "nın kapakları çok değı- şik bır anlayışın urunuydu Bu mınık cep kıtapları elbette oyle bır anlayışla ele alınamaz Alınmamalı Ben ucuzluk yolunda "kapaklık" denılen kaba kâğıtları bıle kullandığı- mı anımsıyorum Yanlış anlaşılmak ıstemem Şöyle dersem belkı daha açık olacak "Felsefe Yazılan Ansıklopedısı" dızısının kapaklan, kıtap- lann hazırianışındakı ağırbaşlılığı ıçenklenndekı guven ve- ncı havayı dışa yansıtamıyor Bu guzel dızıyı felsefe oğrencılen felsefeye meraklı kı- şıler elbette arayıp bulacak okuyacaklardır Ama asıl mutluiuk, daha once felsefeye hıç ılgı duyma- mış olanların bu basamaklardan çıkmaya başladıkları gorulduğunde yaşanacaktır sanınm Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nun özerkliği için imza kampanyası (29) Barbaros Mutlucan Hasan Ayyağmur, Hülya Taşkın, Akay tlgar, Ayten Günaydın Şule An, M Esat Berkman Ezel Ese- ler, Zeynel Öztürk, FuhaAde- moğhı, Kaşıf Ayvaz, Aİi Özçe- Bk, F Sevgı Turemen, Hamide Ekiner, Asım Kefelı, Sündfiz Ulugün, Hüseyın Kuru, Boylan Or Zeynep Aklıeren, Sevınç Ozgöcen Gülbahar Ceylan Gulgün Açılnuş. Rana Ölmez, Aslıhan Saraçoğlu Zeyyat El- man BügıAkıner FüsunSoya- lıç, Lale Çakır, Nese Zor, Ser- pUOzel, Oulgun Buyukcan, Fi- liz Işılay, Tulın Saka, Aysel Gûl- şoy Canan Karadenız, Defne Ozgocen, Orhan Yucetürk, Ne- zihe Turhan. Zeynep Akdoğan, Sedat Demirocal, Ömer Seven, Sacit Ceylan. Bayram Subaşı, Yasemin Belen, Mustafa Enş- mış, Sema Tanurhan, Işıl Os- ken Songul Balcı. Cengız Ye- ker, lunç Turgut, Konca Kön- gül, UğurUyguner, Hakan Ko- loğlu UğurTuzün, Zeynep Ya- sa, Ozden Regu Turgay Özde- mırcan, Sevıl Uluyol Funda Ataer, Kerem Gunav, Günselı Aksoy, Gokhan Tabzonlu, Aslı Sümer, Canav Ozerkan Belkız Tahnh, Aysel Çınar, Fıgen Uğurgün, Aysel Ozden, Tayfun Pırselımoğlu, Ömer Faruk Ars- lan. Güner Akan Saliha Peker, Gulsun Alada Fusun Kuşhan, Itır Turgu, Istiklal Gozler, Gok- benErden, EceDmçsoy Nılgun Ülgen, Guven Erverdi^ Alp Gu- leç, Ümit Çetin, Fılız Elmar, Oktay K.Manço, Zafer Dağpı- nar, Gömhan Alanya, Şefık Su- her, Sabahat Suher, Unal Gu- zeller, Gulin Tosun, Fatıh Ak- gun, Nisan Turgul, Zehra Kurt- tekın, Sanem Anyeşil, Fahrun- nısa Altan, Avça Gülsoy Marmara Unıversıtesı Güzel Sanatlar Fakultesı Hüsamettin Koçan, Prof DrOzanay Onur, Prof.Dr. Güler Ertan, Atılla Altan, Doç. Mehmet Saçuoğlu, Yrd Doç Fatıh Okçuoğlu, Yrd. DoçAli Bavrak, Prof Dr Ateş Arcasoy. Ayla İJnal. Yrd Doç Günay Atalayer, ProfDr.Cevat Demir, ProfDrAyhan Alkış, DoçAtila Ergür, Yrd Doç Se- mır Aslanyurek, Yrd.Doc.Sela- hattin Yıldız, Yrd Doç Bulent Vardar, Ulkü Tokatlı Akça Ye- şım Özler Bağnşen Cemil Er- gûn Başak Orbey Sevil Savgu Gura> Ibrahım Çırakman Se- rap Engin, Kemal Karabayır Murat Atılgan Nurdan Arslan, SerapErdoğan İmraAlbayrak A.Demet Y ıldınm. Asl ıhan Taş- kent, Seçkm Çelikkıran Denız Unsal, Billur Ozdemir, Sevın Akçok, Ayla Salman Ozlem Attl, Buğra YıHa, Ummuhan Akbulut, SedaOmur Neslıhan Dınçer Berna Ozenç, Aydın Mercan Nursel Yılmaz. Ümran Kaya, Deniz Çamur Tayfun Doğmuş, Niyazı OzMirt, Ntlu- fer Ayvaz, BaharÇımen Şenay Aydoğmuş A\ han Gulen Yuk- sel Kartal, Halıl Solmaz. E Al- tmtaslar Günav Taşçı. Anf Çe- hk, Candan Ozçelik, Kemal Oz- han Ömer Kuıt Huseyın Ak- koç Kerim Kıbçarslan Tavfun Erdoğmuş, Gfilten Köseoğlu Ulker Yıldınmer, Nermin Coş- kun Doç. Cihat AraL Yrd Doç Nedret Sekban Yrd. Doç.Gül Ozturanlı, Doç Zekı Alpan Gave Balın Levent Inan Oz- lem Suter Musa Aykaç YıtLDoç. ÖnderTuran Senem Güner Onur, Prof. tNeşe Erdok, Ayşegul tzer Yrd.Doç. Nilgun Sûldör, Yrd Doç Zeynep Bay- raktar, Yrd. Doç. Emre Zeyti- noğlu, Ayla Gokay, Dilek Bek- taş, Husnu Koldaş, Bahar Ko- caman Doç Fuat Acaroğlu Prof. Dr. Durul Oren Prof Dr Ayhan Alkış, Prof.Dr.Kadir Er- düı, Prof Dr Bınnaz Toprak Mahmut Nüvit Dotsath, Tülın Onat Kemal Kılıç OyaAbacı Nilufer Çepoğlu Tosun Yalçın- kaya, Ova Ramazan Fusun Se- len, Mubeccel Doksatlı Necdet Doksatlı Bulent Tuna, Haluk Tuna Saime Engınol, Sevım Arca Yıldız Yıldırım Sevınç Erdoğan Gonul Kutur, Nunye Koç Meral \sna Leyla Arhan MuzafferÇankaya. Yüksel Oz- len, Semahat Aygûn SURECEK