Katalog

21 ARAUK1904 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER GüzeTden Çekiç 6üçmektubu • ANKARA (ANKA)- Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkanı Hasan Celal Güzel, milletvekillerine birer mektup göndererek, Çekiç Güç oylamasında 'hayır' oyu kullanma çağnsında bulundu. Çekiç Güç'ün görev süresinin uzatılmasının anayasaya aykın olduğunu kaydeden Güzel, milletvekillerine şöyle seslendi: "Çekiç Güç milli egemenliğimize, bağımsızlığımıza ve haysiyetimize indirilmiş bir daıbedir. Önümüzdeki günlerde Çekiç Güç'ün Türkiye'de kalma süresinin altıncı defa uzatıltnası TBMM'de oylanacak. Milli iradenin temsilcisi olarak eğer vatanseverseniz sizi bu oylamada 'hayır' demeye davet ediyoruz." KuTa saldnya dernek tepkisi • ANKARA (ANKA) - Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Murtaza Demir, dernek üyesi ve Erzincan Milletvekili Mustafa Kul'un TBMM'de gerici bir saldınya uğradığını hatırlatarak "TBMM'deki bu saldın 'tktidara geleceğiz, ama bu kanlı da olabilir, kansız da olabilir' diyenlerin saldınlannı nerelere kadar tırmandırdıklannın bir göstergesidir" dedi. Mürtaza Demir yaptığı yazılı açıklamada, bu saldınnın kendiliğinden oluşan bir saldın olmadığını, "Menemen'de, Maraş'ta, Sıvas'ta, Çorum'da ve son olarak da 1 temmuzda yine Sıvas'ta insanhğa yönelik alçakça saldınlar zincirinin son bir halkası olarak gerçekleşmiştır" dedi. YusufÖzal Tünkiye'ye döndü • İSTANBUL(AA)- Başındakı kistın alınması amacıyla ABD'de bir amehyat geçıren Yeni Parti (YP) Genel Başkanı Yusuf Bozkurt Özal. Türkiye'ye döndü. Eşi ve YP Genel Başkan Yardımcısı Hüsnü Doğan ile birlikte yurda dönen Özal'ı Atatürk Havahmanı'nda Korkut özal ıle öteki yakınlan ile partililerkarşıladı. Bozkurt goreve • ANKARA (Cıunhuriyet Bürosu) - Devlet Tiyatrolan'nda uzun zamandır bunalım dıye nitelendirilen genel müdürlük sancısı yeni bir boyut kazandı. Kültür Bakanhğı'nın hakkında soruşturma başlatarak açığa aldığı Bozkurt Kuruç görevıne döndü. Cumhuriyet'in aldıgı bilgiye göre, Kültür Bakanhğı Teftiş Kunilu'nun. genel müdürlüğü döneminde yanlış ıcraatlanndan dolayı sorumlu tutarak Kuruç hakkında sürdürdüğü soruşturma sonuçlandı. TayyipErtoğan ttalya'ya gîtti • tstanbulHaberServisi- Istanbul Büyükşehir Beledıye Başkanı Tayyip Erdogan, belediyenin 1995 yıunda uygulayacağı "Toplu Konut Projesi"yle ilgili temaslar yapmak üzere dün ttalya'ya gitti. Erdoğan, Atatürk Havalimanı'nda yaptığı açıklamada Italya'dan sonra Almanya'ya geçeceğini söyledi. Öpgüt operasyomı • İSTANBUL(AA)- lstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nden dün yapüan açıklamaya göre Istanbul'da gerçekleştirilen operasyonda, Alaattin Duygun, Öztürk Santaç, Cüneyt Han, Ahmet Yılmaz, Ikram Doğan, Şerafettın Yılmaz, İbrahim Demir, Abdürrahman Büyükaslan, Reşat Işık ve Arzu Demiral, bölücû terör örgütüne üye olduklan gerekçesıyle gözaltınaalındı. Solda birliğe doğru... 'Iider Ecevit olmah'Kumbaracıbaşı: Benim veya başkasının adaylığının söz konusu olacağı bir dönem içinde değiliz IŞDCKANSU ANKARA - SHP Hatay Mil- letvekili Onur Kumbaracıbaşı, sosyal demokrasinin ölmüş bir ideoloji olmadığını vurgulaya- rak, "KMeler, bölünmüşlükten üzüntü duyduğu için, hem 'birle- şin', bem de 'ideolojik olarak kendinizi bir kez daha tanımla- yın' diyor" açıklamasını yaptı. SHP'nin, koalisyonda, toplumun ihtiyaç duyduğu düzenlemeleri gerçekleştirebilmek amacıyla aşın tavizkâr görüntü içine girdi- ğini kaydeden Kumbaracıbaşı, "28 ocakta yapdacak kurultay la- n, seçim kurultaylan gibi düşü- nürsek, yepyeni bötünmeierçıka- bilir. 28 ocak öncesi, iki parîinin üst yönerimi oturup, bütün ana konulan, bir çözüme bağlamala- n zorunluluğu \ar" onensinde bulundu. Kumbaracıbaşı, DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'ın sosyal demokrat kesimde birlik- teliğe öncülük etmesinin, sosyal demokratlara iktıdar kapısını açacak çok büyük ve tarihi bir gelişme olacağını savunarak, " Benim veya başka birisinin li- der adaylığının söz konusu ola- cağı bir dönem içindedeğüiz"de- dı. Güçlü kadrolar Sosyal demokrat kesimin hem birleşme, hem de yenileşme ıste- diğine dikkat çeken Kumbaracı- başı, vatandaşın siyasal yaşam- da, daha güçlübir kadro görmek, hem de partinin yeniden ideolo- jik açıdan tanımlanmasını ıste- diğıni bildirdi. Kumbaracıbaşı, şunlan söyledi: "Sosyal demokrasi öbnüş bir kfeotojideğil. SSCB dağıldı, do- layısıyla sosyalızm öldü. Sosyal demokrasinin değen kalmadı' gibi bir anlayış ileri sürülebilir. Bu, tamamen cehaletten ka> nak- lanan bir yargılamadır. Sosyal demokrasi, bütün Avrupa ülkele- rinde son derece canlı bir şekilde siyasal yaşamdaki yerini koruyor. Sosyal demokrasi, Türkiye için bu ülkelerden daha fazla gerek- IL" Kamuoyunda, sosyal demok- rat partilenn hatalanndan kay- naklanan bir yenileşme arzusu bulunduğunu ıfade eden Onur •SHP'li eski Bayındırlık Bakanı Onur Kumbaracıbaşı,"Sayın Ecevit'in, sosyal demokrat kesimde birlikteliğe öncülük etrnesi, sosyal demokratlara iktidar kapısını açacak çok büyuk ve tarihi bir gelişme olur" dedi. SHP'nin muhalif kanadı, Bülent Ecevit'in daha sonra, daha kapsamb bir biriesmenin ne şekilde olabilecegine ifişkin bir işaret de verebileceği beklentisi içinde. (Fotoğraf: TARIK TINA2AY) Kumbaracıbaşı, sosyal demok- ratlann ideolojılerinde bir zayıf- lama olmadığına değindı ve şöy- le konuşru: "Ana ilkelerin degişirilmesini gerektiren bir konumda değiliz. Bütün dünyada sosyaj demokra- sinin evrensel ilkeleri hâlâ ayak- ta. Türkiye'deki sıkınü, politika- lanmızı, ideolojik yaklaşım ve il- keterimizi eskisinden çok daha farklı bir biçimde yeterince ifade edemememizdir. Bugün, bu nok- tada çok büyük bir zaafla karşı karşıyayız. Oy le bir kıstrhk ki bu, bundan sağ partiler, radikal par- tiler yararlanabiliyorlar. Örne- ğin, DYP de 91 seçimine girer- ken,SHP'nin programınısiogan- laştırarak \atandaşa takdim etti. Belki bu nedenle koalisyon pro- Parti yönetimi, Karayalçın liderliğinde SHP'de birleşme istiyor Muhalefetin adayı Soysal •SHP'de bir grup muhalif milletvekili Ankara Milletvekili Mümtaz Soysal'la görüşerek lider adayı olmasını önerdi.Murat Karayalçın'a yakın milletvekilleri ise bırleşmenin SHP çatısı, CHP adı altında olmasını öneriyorlar. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bütünleşme protokolünün ele alınacağı 24 aralık kurultaylan öncesi, SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın'a yakın ekıp, delege eşıtlenmesıne karşı, birleşmenin SHP çansı, CHP adı altında, Murat Karayalın'ın liderliğinde yapılmasını öneriyor. Karayalçın'a yakın çevreler, Karayalçın ve CHP Genel Başkanı Deniz Baykai'm, 28 ocak kurultayı öncesi bir arayâ gelerek, SODEP-HP birleşmesinde kullanılan yöntem gibi uzlaşmalan Karayalçın'm önce parti içinde Soysal engeüni aşması gerekiyor. gerektığini savunuyorlar. CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin ise, toplumun ikı partiden, verilen taahhütlere, atılan imzalara sahip çıkmasını ve bütünleşmeyi gerçekleştirmeyı bekledığini belırterek, "Bu aşamadan sonra yeniden tarhşmalara girilmez" dedi. SHP'de bir grup muhalif mılletvekilinın, SHP Ankara Milletvekili Mümtaz Soysal ile görüşerek, lıder adayı olmasını önerdi. SHP'de, özellıkle Karayalçın'a yakın çevreler, mevcut protokol ile bütünleşmenın gerçekleşemeyeceğini ileri sürüyorlar Özellikle protokoldeki delege sayılannın eşitlenmesine ilişkin maddeye karşı çıkan SHP'nin bu kanadı. "CHP'nin şu anda 740, SHP'nin 961 delegesi var. Kurultaylara bu yasal delegeleıie gjtmek mümkün. Yoksa. her iki partinin delege yapısını 1100'de eşitiemek. demokratik değildir, eşrüiğe de aykındır" dediler. Bütünleşme kurultaylan öncesi Karayalçın ve Deniz Baykalın bir araya gelerek, SODEP-HP birleşmesinde kullanılan yöntem gibi, uzlaşmalan gerektiğıni savunan bu çevrelerin, gündeme getirdikleri öneriler şöyle sıralanabilır "Bütünleşme SHP çansu CHP adı altında olmalıdır. Amblem CHP'nin amMemi olmalıdır. Şu anda mevcut PM'lerin birleştirilmesi yerine, genel başkan Ue birlikte 40 kişttik bir PM seçilmelidir. Genel Başkan Murat Karavalçın olmalıdır." CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin ise şu ana değin üç protokolün ortaya çıktığını ve bu protokollerde, "Çannın kimligi nasıl belirleneceği saptanmış ve iki genel başkan bu protokolün yaşama aktanlmasını kendi onur taahhüdlerinin garantisi altına almışlardır. Protokol imzalandıktan sonra kimliğin, çannın, genel başkanı nasıl belirleyeceğine ilişkin bütün tartışmalar siyaseten doğru, şık şeyler değiL Bunlan tarnşmaya açmakla. bu birleşmeden beklenen güzeüiği yakalamak mümkün değil. Toplum, bizden verdiğimiz taahhütlere, attığunız imzalara sahip çıkmamızı beldiyor ve bütünleşmeyi gerçekkştirmemizi beldiyor. Bu aşamadan sonra yeniden bunlann tartışmasına giriünez'" dedi SHP'nin resmen protokole ilişkin bir tartışmayı kendilerine iletmediğine de değinen Keskin, şöyle devam etti: " Yapıhnış olan bir protokol var. Biz, bu protokolde bizim üzerimize düşen yükümlülüğü sonuna kadar yerine getireceğiz. Biz, bir imza atrık. O imzalann ahlaki taahhüdü altında hissediyoruz kendimi/.i. protokolün çerçe>esinde bütünleşmeyi sağJamayı CHP kendisi için bir görev bilir." Bütünleşme kurultaylan yaklaşırken, lider ve çatı arayışlan da yoğunlaştı. Parti içi muhalefetin temsilcilerinden bir bölümü Dışişleri Bakanlığı'ndan ıstıfa eden Mümtaz Soysal'ın lider adayı olarak ortaya çıkması için çeşitli girişimlerde bulundular. Bazı millervekillerinin Soysal'a "Bizimle daha sıcak temas kurun, partinin başını dik rutacak, onurlu bir kişi olarak adayunız olun" mesajlan gönderdıkleri öğrenildi. tokolü gayet kolay yazılmıştır. Ama bugün görülüyor ki,onlann söylediklerinin arkasında inanç yok. O nedenle koalisyon zoıianı- yor. Koalisyonda DYP'lilerproto- kolde verdikleri sözleri tutma- mak için çeşitli bahaneler bulma- ya çalışıyorlar." DYP'nin bahanesi bulmasının nedenlennden birismın SHP'nin gösterdiğı aşın uyumlu tavır ol- duğunu vurgulayan Kumbaracı- başı, "Asunda uyumluluk bir uy- garhk göstergesidir. Ama, şahsi- yetinden ta\iz vererek ortaya ko- nan bir uyumluluk, uyumluluk değil, uyduhıktur. Bu şekilde de politika yapılamaz. SHP, bu ko- alisyonda gerçekten toplumun ihtiyaç duyduğuna inandığı ve kendi ilkeleri doğrulutusunda ol- duğunu biküği bazı düzenlemele- ri, yasal yenilikleri gerçekleştire- bUrnek için aşın tavizkâr bir gö- rüntü içine ginniştir. Hedtfin çok soylu olması davranışlann soylu ounamasuugerektirir. Politikacı- lann zaten mahereti burada. Soy- lu hedeflere, soylu davranarak ulaşabilir" dedi. Kumbaracıbaşı, 28 ocakta ya- pılacak birleşme kurultaylannın, normal seçim kurultaylanna dö- nüştürülmesi, gerek genel baş- kanlık, gerek hangi partıde bır- leşilecek kararlannın alınması ortamına dönüştürülmesı duru- munda. kamuoyunda kuşkulara, yeni bölünmelere yol açılabıle- ceğıne dikkat çekti Kumbaracıbaşı. "28 ocak ön- cesi, iki partinin üst yönetiminin oturup, bütün bu ana konulan çözüme bağlamalan zorunlulu- ğu var. Bunu yaparlarsa, ortak kurultay bir şölen olur" dıye ko- nuştu. Ecevitolgusu Kumbaracıbaşı, bir soru üze- rine, sosyal demokrat kesimde bir birlikteliğe katılmasının ya da öncülük etmesinin sosyal de- mokratlara, iktidar kapısını aça- cak çok büyük ve tarihi bir geliş- me olacağını dile getirdi ve şu görüşlere yer verdr "Bugüne kadar Saym Ece- vit'in böyle bir yaklaşımı çok sı- cak değerlendirmediğini görme- dik. Beiki onun aklında da mut- laka bir bütünlük vardır da, onun formülü farklı olabilir. O formülü de çok net biçimde açık- lamış değil. O nedenle bunu kas- tediyorum. CHP-SHP dediğim yöntemi kullanarak, gerçekten düzgün bir birleşme ortamı sağ- layabilirlerse. yine ortada bir bö- lünmüşlük kalacak. Mne tümüy- le bütünleşme \e birleşme sağlan- mış olmayacak. 3 partiden iki partiye inilecek. Ama, bu da önemli bir adımdır bence. Ger- çekleşebilirse, bunun da katkısı olur belki ilerideki daha büyük birleşmeye. Bir yeni yaklaşım ola- nağı sağlayabiİir. Her iki genel başkan bir araya gelip göriişüp anlaşabUirler.'' 'Ecevit'e mesaj mı?' Kumbaracıbaşı, bu sözlerinin Ecevit'e bir mesaj olarak değer- lendırilip değerlendirilmeyece- ğınin sorulması üzenne, "Bülent Bey'e mesaj vermeye gerek yok. Bülent Bey, Türkive'deki siyasi gelişmeleri son derece dikkatie ve yakindan izliyorlar. Belki Bülent Bey, daha sonra, daha kapsamh bir birleşmenin ne şekilde olabi- lecegine ilişkin bir işaret de vere- bilir. Umaran öy le otsun" dedi. Adının, bütünleşilecek parti- nin lıder adaylığı ıçın getirdığı- nin anımsatılması üzerine de Kumbaracıbaşı. "Benim veya başka birisinin lider adayhğuun söz konusu olacağı bir dönem içinde değiliz. Çünkü, benim önerdigim modelde böyle bir ya- nş yok. Bunu partiler, kendileri, üst yönetimleri, genel başkanlan olarak, kendileri üsrJensinler ve çözsünler diyorum" karşılığını verdi. RP LİDERİıVİN YOLSUZLUK VE USULSÜZLÜKLERİBİTMEK BİLMİYOR Erbakan'dan kuşkulu 'komisyonlar' KEMALYURTERİ ANKARA - Kaynağı belırsiz malvarlığını açıklamakta zorluk çeken Refah Partisi lideri Necmettin Erbakan'ın. servetinin oluşumunda önemli rol oynayan Gümüş Motor Genel Müdürlüğü sırasında lller Bankası'ndan aldığı sipariş karşısında verdiği 'komisyon', murakıplar tarafından kuşkulu bulundu. Bazı uygulamalanyla murakıplan bile şaşırtan Erbakan, Devlet Su lşleri (DSİ) ve lller Bankası'na verdiği taahhütleri, aldığı milyarlarca liralık avanslara karşın yıllarca yerine getırmedi. Şirketin muhasebe ve ambar kayıtlannda önemli usulsüzlükler yapan Erbakan, devletin yanı sıra özel kuruluşlan da zarara soktu. Cumhuriyet, RP lideri Erbakan'ın milyarlarca liralık 'kuşkulu' malvarlığının arkasında yatan gerçekleri devlet belgelenyle aydınlatmayı sürdürüyor. Erbakan'ın, kendisine önemli gelirler sağlayan Gümüş Motor Genel Müdürlüğü döneminde, devlet kuruluşlanndan milyarlarca liralık avans aldığı, ancak taahhütlenni yerine getirmediği ortaya çıktı. Gümüş Motor'a ilişkin olarak Erbakan'ın genel müdürlüğünün hemen ardından hazırlanan murakıp raporunda, şirketle ilgili olmayan bazı kişilere verilen 'komisyonlara' dikkat çekıldi. Ödeniş yöntemiyle komisyon dışında 'farklı işlemleri' andınr paralann lller Bankası'ndan alınan 25 adet motopomp için Üyas tlgün adında bir kişiye venldiğı saptandı. Raporda yer alan bilgilere göre, Erbakan, lller Bankası'nın siparişinin 'flnansmanı' için Akgün'e ödemelerde bulunmak amacıyla yönetim kurulundan yetki ıstedi Erbakan, ikı üyenin muhalefetine karşın yetki alabildi. Raporda, Akgün ile yapılan bir anlaşmaya değinilerek, şöyle dendi: "Anlaşmanın 3. maddesinde Ilyas İlgün'ün Gümüş Motor'a ödeyeceği 220 bin liraya karşıhk kendisine ilİer Bankası'na teslim edilecek derin kuyu motopomplanndan Gümüş Motor'un kânndan hisse verileceği belirtijdiği halde 4. maddenin B bendinde İlyas flgün'e söz konusu siparişin yüzde 8.66'sına karşıhk gelen (50 bin lira, 1961 döviz kuruna göre 25 bin dolar, bugünkü fiyatlaria yaklaşık 600 milyon lira) kâr hissesi tanımak şeklini almışür ki, bu ödeme kâr hissesi değü, 4 ay verdiği borç paranın bir faizi veyahut yapüan işler için kendisine tanınan bir komisyon hüviyetine girmiştir. Kaldı ki, tlgün'e aynca anlaşmada bahsedilmediği halde 4 ay vadeli 220 bin lira borç senedi de verilmiştir." Raporda, Erbakan'ın Ilgün'e verilen para için bazı bilanço oyunlan yaptığına dikkat çekilerek, ödemenin işlemlenn yapıldığı 1961 yılı kâr-zarar hesaplanna yansıtılmadığı vurgulandı. Murakıplar, lller Bankası'yla yapılan anlaşmanın aslını da şirkette bulamadılar. Erbakan, 1961 yılında 530 bin lira (1961 yılı döviz kuruna göre 125 bin dolar civannda, 1994 döviz kuruna göre 4 milyar liraya yakın) tutanndaki siparişi genel müdürlüğü döneminde yerine getirmedi. Erbakan, lller Bankası'nın yanı sıra Devlet Su Işleri'nden de (DSİ) siparişler için avans aldı ve bu siparişleri yerine getirmedi. 1959 yılında DSt'ye 95 'derin su pompası' taahhüt eden Erbakan, siparişin yüzde 50'sine denk gelen 2 milyon 19 bin 245 lirayı avans olarak aldı. Anlaşmada, motorlann, avansın ödenmesinden 15 ay sonra teslim edilmesi öngörülürken, Erbakan, siparişleri 1963 yılına kadar DSl'ye gönderemedi. POLMKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Kördüğüm... Karyağıyor... Istanbul'da trafık 'arapsaçına' dönmüş... Memurlar tüm Türkiye'de eylemde. Önlar demokratik haklannı kullanmaya kararlı. Karlı bir günde 1991 seçimleri öncesini düşünüyorum. Alanlarda DYP Genel Başkanı Süteyman Demirel'in yeri göğü inleten sözlerini anımsıyorum: "Benim işçim!.. Benim köylüm!.. Benim memurum!.." Aradan üç yıl geçmiş... Kamu çalışanları ayakta!.. Kamu çalışanlarının sendikal haklannı düzenteyen yasa, üç yıl geçmesine karşın Meclis'e getirilmedi... DYP-SHP hükümeti bir gerçeği gözardı ediyor... Üç yıl oyalandı kamu çalışanları. Üç yıl onlann haklı is- temleri görmemezlikten gelindi... Enflasyon emekçi kesimleri sildi süpürdü, yok etti. Emek- çilerin kazanılmış haklan bir kenara itildi. Memuriar yüzde 20 ücret artışıyla avutuldu. Memur direnmekte haklı... Çünkü siyasal iktidar suçlu!.. DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak bir gerçeğin altını çizdi dün sabah. Dediki: "Siyasal iktidar, insanca yaşama ortamı bırakmamıştır. İktidar sofrada ağız tadı bırakmamıştır..." Budak şöyle devam etti: "Halkın sıkıntılan artık örgütlerini aşacak boyutlardadır. Bunlar toplumu örgütsüzleştirmenin, susturmanın yarat- tığı sıkıntılardır. örgütlü toplum demokratık toplumdur, sosyal adaletin egemen olduğu toplumdur..." • • • Karyağıyor... Sanki tüm yaşam durmuş. Memuriann eylemlerini destekliyoruz... Içişleri Bakanı Nahrt Menteşe kamu çalışanlannın ey- lemlenne karşı çıkıyor. Diyor ki: "Eylemler yasadışıdır..." Memurlar ne istiyor? Grevli ve toplusözleşmeli sendikal hak ve özgürlük... Açlığa tutsak olan memuru ve işçiyi yasakçı kafalaria mı durduracaksınız? Geçim sıkıntısı içindeki emekçilerin ağız- larına kilit vurup, kollannı kelepçeleyerek mı demokrasiyi tüm kurum ve kurallarıyla işleteceksiniz? Boşverin bunlan... Bu ülkenın Başbakanı Tansu Çiller, 'dinci örgüt lider- lerini' sendika ve demokratik kıtle örgütlerinin liderieriyle aynı kefeye koyarak mı sosyal dengeleri koruyacak? Güldürmeyin insanı... Siyasal iktidar emekçi yığınlan ezmıştir. Siyasal iktidar çalışanlan yok saymıştır... Siyasal iktidar işçinın ve memurun sesine kulak verme- lidir... Onlar Istanbul'da Aksaray'da, Ankara'da Kızılay'da, Iz- mir'de Bornova'da toplanıyor... Bize gelen haberlere göre Adana'da gözaltına alınan memurlar var... Olmaz böyle şey!.. Bu arada siyasal iktidar, eylemleri kıımak için degişik yöntemler denıyor. Kamu çalışanlanna gözdağı veriliyor. • • • Tüm yıldırmalara karşın memurlar direniyor... ' ' Siyasal iktidar onları anlayabiliyor mu? Hiç sanmıyoruz... Eğer anlasa, baskı öğesi oluşturmaz siyasal iktidar... Enflasyon yüzde 130, memura zam yüzde 20... Nasıl yaşayacak memurlar, çocuklannı nasıl okula gön- derecekler?.. Bu soruya yanıt verebilir misiniz? DYP'nin hükümet ortağı SHP, işçiye ve memura destek veremiyor... AmaSHPiktidarda... SHP'liler sık sık şöyle diyor: "Sendikalar ve demokratik kıtle örgütleri bizi destek- liyor..." Niye destekleyecekler... Yüzde 20 zam verdiğıniz için mi? Bu bir kördüğüm. SHP'nin içinde bulunduğu çıkmaz bu işte. SHP o çıkmazdan kurtulduğu an bir yerlere varabile- cek, belki silkinip kendine gelecek. Yapabılecek mi SHP bunu? Artık çok geç... Ortaklar arası transfer SHP'den istifa eden Arıkan DYPyolcusu •DYP'nin ortağı SHP'ye attığı çengele takılan diğer SHP'li Batman MilletveKİli Abdülkerim Ziîan'ın partisinden istifa edeceği ve DYP'ye geçeceği öne sürüldü TÜREYKÖSE ANKARA - SHP'den ayn- lan Mardin Milletvekili Muzaf- fer Ankan'ın DYP'ye geçece- ği bildirildı. SHP Batman Mil- letvekili Abdülkerim Ziîan'ın da partisinden istifa edeceği öğrenildi. Ankan, "DYP'ye geçerim ya da geçmem,demiyorum. Örgü- tümün görüşünü ahp,karar ve- receğün" dedi. Zılan da, "Üç yıldır rahatsızım, istifa edersem bağımsı/ kalırun, bir yere geç- mem'' dedi. Ziîan'ın da istifa etmesi durumunda, SHP'nin parlamentodaki sandalye sayı- sı 47'e inmiş olacak. SHP'de parti ıçi sıkıntılar is- tifalan gündeme getirdi. Mar- din Milletvekili Muzaffer An- kan'ın istifasının ardından, ku- lislerde Batman Milletvekili Abdülkerim Ziîan'ın da istifa edeceği ve bu iki milletvekili- nin DYP'ye geçecekleri haber- leri yaygınlaştı. Ankan, Cum- huriyet'in bu yöndeki sorulan- na, "Heniiz bir karar verme- dim. Gidip örgütümle görüşe- ceğim. Ona göre karar verece- ğim. Kimseye, DYP'ye gidece- ğim, demedim" karşılığını ver- di. Bazı DYP yöneticileriyle görüşmeler yaptığı öne sürülen Ankan, "DYP'ye gitmeyece- ğim diyor musunuz" sorusuna, "Hayır, onu da demryorum" yamtmı verdi. SHP Batman Milletvekili Abdülkerim Zilan ise, DYP'ye geçeceği söylentilerini yalan- ladı. Zilan, Cumhuriyet'in so- rulan üzerine, "Ben partide 3 yıkür rahatsızım. Daha istrfa- mm şartlan oluşmadı. Şu anda düşünüyorum, örgütüme dam- şjp karar vereceğim. ANAP dı- şmdaki tüm partilerden teköf geldL İstifa etsem bik bağunsız kalınm"dedi. Ziîan'ın, bütçe görüşmeleri- nin tamamlanmasının ardın- dan, partisinden istifası bekle- niyor. Ankan'ın da DYP'ye geçmesi durumunda, SHP'den DYP'ye geçen milletvekilleri- nin sayısı 3 'e yükselmiş olacak. SHP'den daha önce de Ali Uya- rile Cemal Şahin DYP'ye geç- mişti. Abdülkerim Ziîan'ın da isti- fa etmesi durumunda, SHP'nin parlamentodaki sandalye sayı- sı 47'ye inmiş olacak. TBMM'deki sandalye dağıhmı şu anda şöyle: DYP-182, ANAP-96, SHP-48, RP-38, MHP-16, CHP-15, DSP-10, BBP-7, YP-3, MP-2, bagımsız- ll,boş-22.