28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 ARALIK1994 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER Tıp fakültelerinin döner sermayesindehaksızlıklar Tıp fakültelerindeki öğretım elemanlarının hangı bınmlerde görevli olduklanna bakılmaksızın sadece statülerı dıkkate alınarak doner sermayeden maaşlan ıle orantıh pa> almalan gerekmektedır. Prof. Dr. İSMET KÖKTÜRK - Prof. Dr. GÜRBÜZ ÇELEBİ Ege Tıp Fakültesi T ıp fakultelennın doner de gerek preklınık gerekse değışık klı- sermaye ışletmelennın nıklenndekı oğretım uyelenrun doner ozel sektorde çalıştıklan takdırde ma- Objektıf hukuk kurallan. bır statu aşlannın şımdıkınden yuzde 250 ıle esasını getınr Bu kurallan taraflarde- ğjştıremez. ancak katılırlar Somutlaş- yonetımı, gelırlennın farklı bınmlere tahsısı ve fakulte çalışanlanna da- ğıtılmasında u>gulanan yöntemler. oğretım uyelennın buyuk bırçoğunluğunu uzun sureden ben ra- hatsız etmektedır Tum oğretım uyele- nnın yuzde 70'ını ılgılendıren bu ra- hatsızlıklan, yurt çapında gıdermek ıçın tıp fakultelenndekı oğretım uyele- n ıle bağlantı kurulmuş \e şıkâvet konulan aşağıdakı başhklarda toplan- mışür l) Doner sermaye gelırlen oğretım üyelen arasında adıl olmavan subjek- tır ölçutlere gore dağıtılmaktadır Örnekler Uludağ Ünıversıtesı.Çu- kurova Ünıversıtesı ve Trak>a Ünı- versıtesı tıp fakultelennde yonetıcıler ve öğretım uyelen arasında ayınm >a- pılmaksızın doner sermayeden maaş- lannın yuzde 200'u oranında pa> ve- nlmekte Ataturk tmıversıtesı. Ankara Lnı- vcrsıtesı ve Ondokuz Mavıs Lnıversı- tesı tıp fakultelennde de vıne aynı şe- kılde. yonetıcılerle oğretım uyelen arasında ayınm >apılmaksızın doner sermayeden maaşlan oranmda pav venlmektedır Yukanda adı geçen ûnıversıtelerdekı uygulamalar. vasava veyonetmelıklereuvgunduşmektedır Buna karşılık Istanbul Lnıversıtesı Cerrahpaşa ve Çapa tıp fakultelcn, Ege Ünıversıtesı. Dokuz Eylul Ünı- versıtesı. Osmangazı Ünıversıtesı. Çumhunyet Lnıversıtesı, Gazıantep Ünıversıtesı tıp fakultelennde yonetı- cılerle oğreüm uyelen arasında bu yönden denn bır ucurum \ ardır bu fa- kültelerde doner sermayeden yonetıcı- lereyuzde200oranında pa> venlırken oğretım uyelenne ıse yuzde 60 ıie >uz- de 80 arasında pay venlmektedır Aynca. mevzuata uyulma>an bu ta- kültelenn doner serma>e ışletmelenn- sermaveden aldıklan pavlann yuzde 60 ıle vuzde 200 arasında değıştığı gorul- mektedır Bu fark, asıstanlar ve doner sermaveden vararlanan obur persone- le de yansıtılmaktadır Yukandakı celışkıler. yonetıcılenn dıkkatıne sunulduğunda bunun nede- nının Yuksek Öğretım Kurumu ndan kavnaklandığı ılen surulmekıe. yone- tımlenn kendı hatalan olduğu kabul edılmemektedır Gorulduğu uzere, ul- kemızdekı her unıversıte ıçın avnı YOK, aynı Yuksek Öğretım Yasası ve aynı yonetmelıkler yururlukte ıken farklı subjektıf olçutler kullanılarak çok standartlı bır uygulama yapılabıl- mekte \e Yuksek Öğretım Kurumu da buna seyırcı kalmaktadır 2) Temel \e çoğu klınık bılımlerde oğretıme. eğıtıme \e araştırma faalı- yetlenne doner sermave gelırlennden adıl ve > eterlı maddı destek sağlanma- makladır Sonuç olarak doner serma- ve gelırlennı mevzuata u)gun olarak dağıtmayan fakultelenn bazı anabılım dallan ve klınıklen gereksınımlen ora- nında maddı destek gorup genışlerken obur anabılım dallan ve klınıkler. do- ner sermayeden yeterlı ve adıl destek bulamadıklan ıçın gelışememekte hat- ta ışlevsız hale gelmektedırler YOK. tum bunlara da seyırcı kalmaktadır 3) Yıne bu mevzuat dışı uygulama- lann sonucu olarak aynı fakultede baa bılım dalları 'özel scktör' gıbı faa- lıvet gostenrken oburlen 'devlet sektö- rii' statusunun zor koşullannda uğraş vermektedırler Bu durum. bazı oğre- tım uyelennın yalnız kendı maddı so- runlannı duşunerek ozel sektorde kendılenne venlebılecek değen. unı- versıtede aramalanndan kaynaklan- maktadır Burada unutulan ya da dıkkatten kaçan nokta. obur oğretım uyelennın de aynı maddı sorunlarla karşı karşıya olduklan ve onlann da yuzde 450 oranında daha yuksek ola- bıleceğıdır Yakın geçmışte. ozel yuk- sekokullardakı u>gulamalar ve gunu- muzun ozel unıversıtelenndekı du- rum, bunun en çarpıcı kanıtlandır Doner sermaye çerçeve yonetmelığın- de gelınn ust sının olarak belırlenen yuzde 200 oranı. esasen avnı hızmetı ozel sektorde veren bır oğretım uyesı- nın alabıleceğı mınımum ucrete karşı- lık gelmektedır 4) Fakultelerde doner sermaye ışlet- melennın ıdan vapılan çelışkılıdır Bu konulan madde madde ele alalım ve paylaşrhadakı adaletsızlığı açık seçık belırtelım Doner sermav e dağjtımı ıle ılgılı ola- rak fakültelerde doner sermaye ışlet- mesı yonetım ya da yurutme kurullan- nın aldıklan kararlarda 'gelir katktsı', 'klinik katkı puanı', 'üst vönetim katkı puanı', 'döner sermave katkı puanı' gıbı oznel (subjektıf) nıtelıkte ve kurumu (fakulteyı) bırbınnden farklı bınmlere ayıran ve bunlara farklı parasal ola- naklar bahşetme sonucunu doğuran oznel ölçutlere yer venlmektedır Da- ğıtımdakı adaletsızlığın temel nedenı budur Lnıversıteler ve fakulteler, kamu hızmetının hukuksal yapısında ver alan ıdare hukuku kurumlandır Do- layısıvla ıdare hukukunun ve kuralla- nnın temel ılkesı olan nesnellık (objek- tıflık) ılkesı. fakulte ve unıversıtelenn vonetım vepersonelrejımınınde temel ılkesıdır Doner sermaye ışletmelennı kuran kanun ve buna bağlı olarak ha- zırlanan çerçeve vonetmehklen.nesnel hukuk kurallanndandır Bu nedenle bunlann yorumunun da ıdare huku- kunun nesnellık olçutu ıçensınde ya- pılması gerekır Esasen döner sermaye mevzuaünı oluşturan maddelenn laf- zından da bu anlaşılmaktadır Nıte- kım burada gorev alan oğretım uyelen hangı bolumde ve hangı bılgı değenn- de olurlarsa olsunlar. kazanımlan hangı vere uvgunsa ancak o venn uc- retmı alabılırler Bu temel ılke. amme hızmetı kurumlannın da tabı olduğu ıdare hukukunun ruhu olup doner ser- mayenın elde ettığı gelınn çalışanlara ıntıkalınde bu nesnel esası değıştırme- ye ve gorevlılen oznel olarak değerlen- dırmeve hıçbır kurulun hakkı yoktur tırarak açıklavalım I4ll l993tanh\e2l758sa>ıhRes- mı Gazete'de vavımlanan ve 2547 sa- yılı Yuksek Öğretım Kanunu'nun 58 maddesıne gore 'Doner Sermaye İşlet- melerinin Kunılmasında L yulacak Csaslara İlişkin Yönetmeliğin Bazı Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında Yönetmelik'te yazılı bulunan "Doner sermave gelirlerinden 7. maddede yazılı ihtiyaçlara tahsis edilenler ve universite araştırma fonuna aktarılmak uzere av- rılanlar dışında kalan gelirler, universi- te vönetiıtı kurullarınca belirJenecek oranlar cercevesinde, doner sermajenin bağlı bulunduğu birimde goretli öğre- tim elemanları ve avnı birimde görevli 657 savılı Devlet Memurları Kanunu'- na tabi personei arasında pa.vlaştınlır" ıfadcsınde ver alan oranlar. kesımler arasındakı oranlar olup yetkılı kurul- ca. kışıler arasında oznel nıtelıkte de- ğerlendırme yapılarak kışının katkı değennegoredağıtım vapılmasına ızın vermez Buna gore. oğretım elemanla- n ve fakulte bınmlen, bın destek hız- metı vcnyor. oburu doğrudan hastaya hızmet venyor aynmı ıle farklı odeme- lere mustehâk tutulamazlar Avnı vo- netmelıkle getırılen farklı odeme ım- kânı. oğretım uyelennın doner scrma- yeye mcsaı saatlen dışında yaptıklan katkılarddndola>ıalacaklanpay ıleıl- gılıdır Ayrıca, bır fakultenın bolumlen arasında farklılaşma yaratmak. doner sermave ışletmelenne ılışkın çerçeve yonetmelığının, bu ışlctmelcr ıçın kov- duğuamaçlarada tersduşer Buamaç maddesı dahı gerek bolumler gerekse oğretım elemanlan arasında farklı pa- ra paylaşımının vapılamayacağının bır ıiadesıdır Bu gerçekler ışığında tıp fakultele- nndekı oğretım elemanlannın hangı bınmlerde gorev lı olduklanna bakıl- maksızın sadece statulen (profesor. doçent. yrd doçent. vb). dıkkate alı- narak doner sermayeden maaşlan ıle orantıh pay almalan gerekmektedır Nıtekım, Üludağ Ünıversıtesı, Çuku- rova Ünıversıtesı. Trakva Ünıversıte- sı. Ataturk Ünıversıtesı. Ankara Ünı- versıtesı ve Ondokuz Mayıs Ünıversı- tesı tıp fakultelennde doner serma>e gelırlen. oğretım uyelen arasında ayı- nm yapılmaksızın maaşlan oranında pay edılmektedır ve bılgılenmıze gore bu adıl sıstem adı geçen fakultelenn doner sermaye gelırlennde olağanüstu artışlara yol açmıştır Aynca. bınna maddedekı haksız uvgulamalann temelmdekı duşunce- ler. oğretım. eğıtım ve araşürma mas- raflanna doner sermayeden aynlan paylar ıçın de geçerlı olduğundan. do- ner sermaye gelın az olan veya hıç olmayan bılım dallan, eğıtım, oğretım ve araştırma masraflan ıçın doner ser- maveden yeterlı pay alamamaktadır- lar Bu durumun da duzeltılmesı ge- rekmektedır Bazı bılım dallan ıçın varatılan yu- kandakı ayncalıklar, laboratuvarlar ve obur çalışma mekanlannın fızıksel koşullan (laboratuvar alanı. havalan- dırma, mefruşat, bılgısayardonanımı. buro araç gereçlen vb) ıçın de geçerlı- dır Bu bılım dallan bazı olanaklara. çağdaş standartlara ulaştınlmışken obur bılım dallannın çoğunun labora- tuvarlannda ve başka çalışma mekân- lannda fakultenın hemen hemen ku- ruluş yıllanndakı koşullarda çalışıl- maktadır Bır de şu Bır kısım tıp fakultesınde, doner sermaye ışletmele- nnın yonetım kurullan, çerçeve yonet- melığının 10 maddesıne a>kın bır bıçımde oluşturulmuştur Doner ser- maye ışletmesı. tıp fakultesıne aıt ol- duğu halde bu ışletmenın yonetımı unıversıte yonetım kuruluna venlmış- tır O>sa çerçeve >onetmelığının 10 maddesıne gore doner sermaye ışlet- mesının yonetım kurulunun tıp fakul- tesı yonetım kurulu yada onun belırle- dığı bır >urutme kurulu olması gere- kır Sonuç: Tıp fakultelenndekı döner sermaye ışletmelennın kuruluş amaç- lanna ve mevzuata uygun olarak çalış- tınlması ıçın tum vetkılılenn. bu ışlet- melen bır azınlığın maddı sıkıntılannı gıderecek kuruluşlarolmaktançıkanp gunumuzde sayılan tum oğretım ele- manlannın vuzde 70"ını bulan çoğun- luğun uğratıldığı haksızlık ve olum- suzluklan onlemelen gerekmektedır Doner sermaye ışletmelennın bırer uz- manlık ışı olduğu dıkkate alınarak rantabl hale getınlmelen ıçın alınması gereklı onlemler gundeme getınlmelı- dır ARADABIR SERDAR KARAKAYA Sinema Eğitiminin Önemi... Unıversıtelerde yenı eğıtım-oğretım yılının sancılı başladığını anımsamaktayiz Akademık kadroların "du- şuk ucretlere tepkısı" eksenınde gelışen bu sancılı or- tam, aslında on yılı aşkın bır tarıhsel sureçte koklerını buluyor YÖK ve berabennde getırdığı bır dızı sorunlar sılsılesı, bu on yılın en belırgın çızgılerını oluşturuyor Bılımın, bılımsel çabalarm deyım yerındeyse 'kor-topal' yurutulmeye çalışıldığı bu unıversıter ortamda, genelde sanatın ve sanatsal yuksekoğrenımın durumu, ozelde sinema eğıtımının varlığı nokta da pek tç açıcı değıldır Sınema-TV Anasanat Dallan Guzel Sanatlar Fakultele- rı, konservatuvarlar YÖK dayatmasıyla yuzlerce oğren- cının "tıkıştırıldığı', dolayısıyla eğıtım ve oğrencı nıtelı- ğının azaldığı sıradan lıselere donuşturulduğu bır gerçektır Yanlış ve yetersız yetenek sınavları torpıl me- kanızmasmın ışletıldığı hatırlıların paşazadelerın ka- pak attığı, dıploma garantılı vakıt gecırme mekânları gıbı algılanmaya başladı Neyse kı onurlu ve durust akade- mık kadroların dırencıyle bu eğılım egemen olamamak- tadır Turkıye'de sinema eğıtımı, sınemanın gırışınden çok sonraları başladı 1977 yılı unıversıtelerde sinema eğıtı- mının resmen başladığı tarıh olarak anımsanınca gecık- menın boyutu daha lyı anlaşılır Ustelık o yıllar, sınırlı sayıda araştırmanın yapıldığı henuz oturmuş bır ders verme anlayışının oluşmadığı yıllardı Batılı ulkelerde sinema eğıtımının unıversıtelere gırışı bızdekı kadar ge- cıkmelı değıldır 1940 lı yıllarda sinema bır ders ve araş- tırma konusu olarak Avrupa ve uzak batı unıversıtelerın- de çoktan yerleşmıştı Bugun ulkemızde sınema-TV eğıtımı veren beş onemlı kurum vardır Tum olumsuz- luklara karşın surdurulen sinema eğıtımı henuz kurum- sallaşmayı bır geleneğe donuşturememış de olsa, sek- törun her alanında ağırlığını duyumsatmaya başlamış- tır MSU Sinema - TV Anasanat Dalı DEU/GSF Sinema - TV Bolumu Marmara Ünıversıtesı GSF Sinema - TV Bo- lumu, Anadolu Ünıversıtesı lletışım Fakultesı Sinema - TV Bolumu ve istanbul Ünıversıtesı lletışım Fakultesı'- nın Radyo-TV-Sınema Bolumu verdığı mezunların sek- tor ıçındekı ağırlığıyla sinema ve ıletısımde eğıtımın önemıne bır kez daha dıkkat çekmektedır Kohne Yeşıl- çam geleneğıne seçenek olusturacak yenı yonetmenier kuşağının ıçınde yer alanlara bakıldığında sinema eğı- tımlılerın toplamı azımsanamayacak kadar çoktur Sınemanın herşeydenoncebırsanat bır duyum oldu- ğu anımsanınca, her sinema eğıtımı alanın yonetmen olması gıbı bır çıkarsamanın anlamsızlığı ortaya çıkar Bu anlamda eğıtımde de uzmanlaşmanın gereklılığın- den soz edılebılır DEU/GSF Sinema - TV bolumunde son yıllarda bu turden bır yapılanmaya gıdılmesı olumlu bır gelışmedır Turkıye sıneması yenılenme surecınde nasıl kı sinema eğıtımlı yonetmenlere gereksınıyorsa, sinema eğıtımlı produksıyon adamlarına senarıstlere sanat yonetmenlerıne, kameramanlara ve hatta eleştır- menlere de gereksınmektedır Tum bu olusumların toplamından Turkıye sınemasını dunya platformuna tasıyacak bır-ıkı sinema adamının çıkması, sinema eğıtımının bırıncıl amacına ulaşması anlamına gelecektır Ancak gozden kaçırılmaması gere- ken bır başka nokta da sinema eğıtımının bır zorunluluk değıl, bır gereklılık olduğudur Çunku sinema duygusu yırmılı yaşlarda değıl kuçuk birçocukken gelıp yerleşır ınsanın yureğıne TARTIŞMA Fırat gelmiş Harran'a... B ır Anadolu turkusuvardı, bırzamanlar ^Bavranı gelmiş neyime/ Anam anam garibem." Sonbırkaçgundur televızyonlarda olsun, basında olsun gostenlenler ve yazılanlar bana yukandakı turku>u anımsattı GAP. gerçekten çok buyuk bır proje ve çok guzel bır gelışme Ancak getınlen hızmet adıl ıse herkese eşdeğerde yarar sağlıyorsa bıranlamı vardır Ama yalnız ağalar ve toprak sahıplenru mutlu edecekse bu kadar gurultu>e gerek var mı'' Guneydoğu koşullannı bılmeyen TV v e medy a olay a oylebıreğıldıkı2l değıl,22 v uz\ ıla gırdığımızı sandık GAP. daha proje aşamasındayken haberdar oldu buyuk •sermaye ve toprak ağalan Kımsenın hıçbırşev bılmedığı vıllarda onlar gereklı onlem(')lenaldı Kuçuk toprak sahıplennın eünde bulunan ne kadar toprak varsa. o gun ıçın ıyı. bugun ıçın yok pahasına kapattılar \z topraksızlar. tam topraksız hale gelırken çok topraklılar daha çok topraklı oldular Fırat'ın sulan şımdı ışte bu topraklılann topraklannı sulayacak Topraksızlann gozyaşlan ıse ellennde kaldığını sandıklan bırkaç donum arazıye yetme>ecek Üstelık gozyaşlan bu topraklan çorağa çevırecek Yıl 1960 Batman'ın Kuyubaşı (Cıgerlo) kov u oğretmenıyım Tepeden seyredıy or Batman'ı Ku>ubaşı Son dersten sonra bır çay demlev ıp Batman'ı ızleyerek ıçı> orum H usev ın geldıyanıma Koyden. sıradan bırınsan Buvurettımçaya Çav ıçecek halı yoktu onun Hanı derler y a "dokunsan ağlayacak" İşteoyleydı Huseyın - Şu aşağıda. tarlada çalışan traktoru sen gorur. dedP - Evet goruyorum, ağanın traktoru değıl mı° - Traktor ağanın. ama surduğu tarla benım. dedı ve ıkı damla yaşduştuHuseyın'ın gozunden "Karpuz ekecektim bu j ıl. Gitti ağa suriıvor..." Yeru gelmışım bolgeye, sorunlannı ve bolgenın ,^ljıklenni bılmıvorum> Hışı'mla "Gitşikavetet" dedım Huse>ın ganban, arkası yok - Şımdı tariadan oldum. şıkayet edıp de candan mı ola> ım, dedı Bu koşullann hâlâ surduğu bır >ere su getırmışsınız, guzel Su ıle bırlıkte hak. adalet geldı mı 9 Hayır "Fırat gelmiş Harran'a/ \nam anam garibem.../ değil de nedir bu?" Kutlanan ba>ram kımın 1 Ağalarahavırlı olsun Çunku. ba>ramonfann Saadettin Malkoç PENCERE Memup "Kamu Çaüşam" Ohnak işçıye eskıden 'amele" denırdı, sendıkal haklarından yoksun amele ' ne yasal grev yapabılırdı, ne de toplu- sozleşme masasına oturabılırdı 27 Mayıs devrımıyle oluşan 1961 Anayasası, ameleyı ışçı yaptı Aradan otuz yılı aşkın bır sure geçtı, şımdı "memur"- un 'kamuçalışanı"nadonuştuğunu goruyoruz Kımlıksorunu bui Demokrası sorunu' Bır toplum demokrasıyı emek-sermaye çelışkisıne oturtmadan kuramaz, tarıkat, cemaat, mezhep kavgala- rı ve etnık çelışkıye dayanan çatışmalar, çağdaş demok- rasının ve sanayı toplumunun dışavurumları sayılmaz Kaldı kı Turkıye de sınıfsal celışkıler gun geçtıkçe derın- leşıyor, kentın merkezındekı 'gokdelen' bulutlara tır- mandıkça, varoşlardakı 'kondu'şehrı kuşattıkça, sınıfsal aynlıklar yoğunlaşıyor Ancak bu çarpıcı gelışme sağlık- lı bır sanayıleşmenın urunu olmadığından, demokratık orgutlenme ve kurumlaşmalar gerçekleşemıyor ve ge- cıkıyor, "proleter ' kesımlerde magandalaşma ağır ba- sıyor, 12 Eylul faşızmı, ışçı sendıkalarını ezıp tırpanladı- ğı ıçın toplumda hastalıklı bır yapı oluşuyor Kamu çalışanı bu çarpık ortamda send/kacılığın ıtıcı gucune mı donuşecek? "Beyaz yakalı" memur "mavı yakalı" ışçının onune mı geçecek? Bır ulke duşunun kı enflasyon yaklaşık yuzde 140"a tır- manmış, kalkınma hızı eksılere doğru tersıne donmuş, devlet duzenı demokratık koşullar bakımından dunyada 129'uncu sırada yer alıyor memurlarını suründurdukçe surunduruyor, somuru yoğunlaştıkça yoğunlaşıyor, her- kes bırbırıne soruyor - Toplum nıçın bu kadar edılgın? - Halkın ustune olu toprağı serpılmış - Işçıler bezgın - Memurlar suskun . Herkes bu ışe şaşıp kalırken kamu çalışanlarının eyle- mı patladı Bır genel grev sayılabılecek nıtelıktekı ey- lem, yerden goğe haklıdır Memur Batı demokrasılerın- de var olan ve insan Hakları Sozleşmesı nde yazılı koşullann yerıne getırılmesını ıstıyor Istemesın mı' Kamu çalışanlarının eylemı, Turkıye'de demokratık haklarını ısteyentoplulukların varhğını kanıtlaması bakı- mından bır çağdaşlık gostergesıdır, aklı başında her yurttaşı mutlu etmelıdır Denebılır kı - Yurttaş bu yuzden kentyaşamında guçluklerle karşı- laştı hayatın -bır gun de olsa- cefası bıraz daha aıitı Nasıl mutlu olabılınz? Kımı zaman mutluluk karmaşık duygularda yumakla- şır, uzuntu ve sevınç sarmallaşır Karru çalışanı sendıkal haklarıyla bırl/kte, ayl/klanna zam ıstıyor aldığı parayla memurun yaşaması olanak- sız' Bu ıstemın karşısına çıkanlar dıyorlar kı - Memura zam butceye yuk getınr, dengelerı bozar, personei harcamalanm arttıramayız Sevsınler boyle konuşan haramzadelen 1 Gerı zekâlı sermaye hızmetkârlarını' Bu devlet, adam gıbı vergı toplayıp akçalı dengelerını kuracağına memurunu aç bırakarak mı butçesının açığını kapatacak? Turkıye de medya gerçeklerı oylesıne tersyuz edıyor kı ulkenın ekonomısını rezıl edenlerın mantıksızlığı, neredeyse mantık olup çıkacak' Hıç kımse unutmasın Bu ulkenın ekonomıde batağa saplanmasının sorumlusu ne ışçıdır, ne memurdur, ama fatura emekçılere odetılmektedır Pekı ya ışçıyle memur bu faturayı odemek ıstemez- lerse neolur'' Demokrası olur' SATILIK MARKET Bağcılar, 100 Yıl Mahallesı'nde Ataturk Caddesı uzerınde satılık market 5083658-5770979 GÜVENLİK GÖREVLİSİ Polıs emeklısı, astsubay emeklısı güvenlık görevlısı aranmaktadır. Şahsen müracaat içın adres: Türkocağı Cad. 39/41 Cağaloğlu/İstanbul ABDULLAH BAŞTÜRK'Ü ANIYORUZ DİSK ve Genel-İş Sendıkamızın Genel Başkanı Abdullah Baştürk'ü, ölümünün 3. yıldönümunde saygıyla anıyoruz. İşçi sınıfı ve DİSK, emeğın ve emekçının yılmaz savunucusu, demokrasi, bağımsızlık ve özgürlük mücadelesınm önden Baştürk'ün anısını yaşatacaktır. Anma Etkinlikleri 21 Aralık 1994, Çarşamha Mezar başında anma torenı ll.OOZınarhkuyu Mezarlığı "Ölümünün 3. vüdönumünde Abdullah Başrürk" toplantısı Mecıdıyekoy Kultur Merkezı Katotoparkı, Kat 6, Mecıdıyeköy 13.00 İsmaıl Hakkı Önal Genel-İş Sendıkası Genel Başkanı Rıdvan Budak DİSK Genel Başkanı 13.45 İlhan Selçuk Cumhunyet gazetesı yazan 14.00 "Sendikal Hareket \ereje Gidivor?" Prof Dr KorkutBoratav. Prof Dr Tulay Ann, Mustafa Sonmez TÜRKİYE DEVRİMCİ tŞÇt SENDİKALARI KONFEDERASYONU Açış konuşması Konuk konuşmacı Panel Konuşmacılar YAŞAYANÖLÜLER Rahmeth Cevdet Kudret'ın 1936'da, bır dergıde yayımlanması yarım kalmış olan ve oynanmamış bır oyunu Savaşın ınsanları nasıl yozlaştırdığınr epık btr tıyatro dılıyle anlatıyor MitosBOYUTYayınları DUVARIN ÜSTÜNDEKİ TİLKİ İlhan Selçuk 2 bası70OOOIKDV ıçınde) Çcıgdaj )a\ınları TurkoıağıÇad 3V-4I Cu^ulo^lu-fslunhul MESEN OTEL AKÇAKOCA YILBASI PROGRAMI 30 31 Aralık Tam Pansıyon 3 500 OOO - • Yerlı lckı ümıtsız Rez: O(374) 61 I 44 36 0(374) 611 36 78 Romanlannız ve Ansıklopedıleriniz yennızden alınır. Tel:5540804 VEFAT Merhum Nemlızade Akıf Kaptan Bey ve merhume Vasfıye Hanım"ın kızlan, merhum thsan Nemlı, merhume Nebıle Saruhan. merhume Melıha Nemlı'nın kardeşlen. Nezıhe Kureman, merhum Murat Nemlı. merhume Nahıde. Naıme, Fadıla Nemlı'nın. Ahmet Nemlı ve Guner Yarımbıyık'ın ablalan. merhume Sevın Eyuboğlu'nun annesı, Trabzon eskı mılletvekıllerınden merhum Danı^ Evuboğlu'nun değerlı eşı, SENİHA EYÜBOĞLU 19 Aralık 1994 tanhınde \efat etmıştır Cenazesı 21 \rahk 1994 Çarşamba günu Teşvıkıye Camıı'nde kılınacak oğle namazından sonra Edırnekapı Şehıtlığı'nde toprağa venlecektır Tann rahmet eylesın Kızı: ESİ> EYÜBOĞLl Not. Çelenk gonderılmemesı rıca olunur GUMÜŞHANE KADASTRO MAHKEMESİ'INfDEN Esa-.No 1990 21 KararNo 1994 71 Davacı Orman Işletme Mudurluğu Gumüşhane Davalılar Emıne Alkan ve 24 arkadaşı Dava Kadastro tespıtıne ıtıraz. Davacılardan olu Gulha- nırn Yıldız ve Hatıce Aydoğ- du mırasçılan •\hmet Yıldız. Isa Yıldı ve Şukru>e ^vdoğ- du nun tum ara>lırmalara rağmen adreslerı bulunama- dığından mahkememızce ve- nlen 12 9 1994 tanhlı kara- nnda davanın kabulu ıle Gu- muşhane Merkez Tekke Ko- vu"nde bulunan 2207 no'lu parselın tespıtının ıptalını ve orman mtelığı ıle Hazıne adına tapuya tescılıne karar verılmış olup mahke memız kararı yerıne kaım olmak uzere 7201 sayılı kanunun 28 vd maddelen gereğınce teb- lığıne Son ılan tanhınden ıtıba- ren 15 gun sonra teblığ edıl- mış sayılacağı ılan olunur 6 12 1994 Basın: 53354 Orhan Kemal'in 25. Ölüm Yılı Dolayısıyla PEN YAZARLAR DERNEĞI ÖYKÜ YARIŞMASI 1 1991'de "Duşünce Suçu ve Turkıve'de Düşunce Suçlan", 1992"de ••Deneme" 1993"te "Duşunce Özgurluğu ve Laıklık" ko- nulu varışmalar duzenleyen PEN Yazarlar Derneğı. bu yıl Orhan Kemal ın 25 olum vılı dolavısıvla Oyku' yanşması duzenlemek- tedır 2 Konu sınırlaması >oktur Yarışmava çıft aralıklı daktılo ıle \a- zılmış, her bın beş savfavı geçmeven uç adet ovku ıle katılınır 3 Yanşma. PEN Vazarlar Derneğı'nm Yonetım Denetım. Onur Kurulları uyelen dışında herkese açıktır 4 Varışmava katılmak ıstevenler uzerlenne beş rakamlı bır "rü- muz" yazılmış uç o>ku ıle kısa vaşamovkulennın ve bır fotoğrafla- nnın ver aldığı uzerıne avnı rumuzun vazıldığı kapalı bır zarfı en geç 31 Mart 1995 gunu PEN adresıne ulaşacak şekılde postaya ve- nrler ya da elden b'rakırlar 5 Seçıcıler Kurulu Fendun Andaç. Feyza Hepçılıngırler, Suat Karantav \dnan Özyalçıner ve Bekır Yıldızaan oluşur 6 Seçıcıler Kurulu nısan ayında toplanır ve bınncılık ödulunun sahıbını belırler Gereklı gorurse avnca bır ya da ıkı özel odül ve- nlmesı yolunda karar alabılır 7 Seçıeıler Kurulu karan toplantının ertesı günü PEN tarafından basına açıklanır. kazanana va da kazananlara mektupla bıldınlır 8 Odul Mavıs 1995 sonunda duzenlenecek Orhan Kemal'ı an- ma toplantısında venlecektır 9 Kazanan va da kazananlara 'Odul Plaketı" ıle "Ödül Belge- sı' ve 7 ^00 0Ö0 - TL "Iık -Rüştu Korav Ozel Ödulü" venlır Bınn- cılık odulunu kazanan ovkulerden bın Ingılızceye çevırtılır ve Lluslararası PEN ın dergısınde yavımlanması sağlanır
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle