Katalog

14 ARALJK 1994 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Polis fişledi, Çiller göriiştü •Başbakan Tansu Çiller'in Başbakanlık Konutu'na davet ettiği Fethullah Gülen'in adı, Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından fişlenen 120 yasadışı örgüte ilişkin bilgiler arasında geçiyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çiller'in Başbakanlık Konutu'nda görüşerek terörle mücadele yasa taslağı için 'destek' istediği Fethullah Gülen'in adı. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından fişlenen 120 yasadışı örgüte ilişkin bilgiler arasında geçiyor. Son olarak Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan 'bazı emniyet mensuplaratın illegal faaliyetleri'nı konu eden raporda. Fethullah Gülen'in kabul etmediği 'FethuUahçılar'sözcügü kullanılarak bu örgütün çalışmalanndan söz ediliyor. 10 Mart 1992 tarihli raporda yer alan bılgilerin bir bölümü şöyle: "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti niteliklerini degiştirerek yerine jeriat düzeni getirmeyi amaçlayan illegal 'Fethullahçılar' adh örgütün, tüm Türkiye genelinde olduğu gibi teşkilahmtz içinde de örgütlendiği, ö/ellikle hareket noktası olarak seçtiği polis kolejleri, polis akademisi ve polis okuÜan içindeki faaliyetleri, teftiş kurulundan gelen bir y azıya bağlı olarak askıya aldıklan, buna rağmen sempatizan kadrolan ile bağlanıu zayıflatmamak için toplanü ve çanşmalannı yoğun olarak sürdürdükleri ve illegaliteye son derece bağh okiuklan gözlemlenmiştir." Raporda, Fethullahçılar olarak adlandınlan grubun polis koleji öğrencilerinin yüzde 50'si ile temas kurarak 'ajitasyon' çalışmalannda bulunduklanna değinilerek örgütün amacı, 'devlet dairelerinin temel yerierine yerleşme" olarak özetlenıyor. Raporda örgütün çalışma yöntemine ilişkin olarak da "Kamu kurum ve kuruluşlarında kendi fikirieri doğrultusunda şahıslann yerieştirilmesine tavassutta bulunduklan >e bunda da başanlı olduklan; telefon irtibaünı asgaride tuttuklan, önemli haberleşmelerde kurye kuüandıklan; niteiikli elemanlannı Azerbaycan'a gönderdikleri kendi örgüt mensuplan arasında söylenmektedir" bılgilerine yervenlıyor. Tarikatlar sağa yön veriyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan tansu Çiller'in, tarikat lıderlerinden 'destek arayışı'na girmesı, DYP'ye rakip sağ partileri rahatsız etti. Tarikat liderlennin siyasi partilerle diyalog kurmasını "nonnal'' bulan sağ partilerin temsilcileri, Çiller'in, "samimiyetine inanmadıklannı" dile getirdiler. ANAP Grup Baskanvekili Ottan Sunguıiu, Başbakan'ın, her vatandaş gibi tarikat liderlen ile de görüşebileceğini savunurken "Ancak, hocalar saf değildir, Başbakan'ın ne niyede görüştüğüne bağh" demekle yetindi. Meclis kulislerinde dün, Başbakan Çiller'in, Fethullah Gülen'den sonra, Norculann önde gelen isimlerinden Mehmet Kuthılar'la konutunda görüşmesi, yoğun olarak gündeme geldi. ANAP Grup Baskanvekili Sungurlu, çok fazla yorum yapmamaya özen gösterirken, "Çiller'in niyetinin ne oiduğunun çok iyi anlaşüması gerektigi" görüşünü dile getirdi. BBP Genel Başkanı Muhsin YazKmğnı, Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlarken Çiller'in, Terörle Mücadele Yasası'nda değişiklik yapan tasanya (TMYT), kamuoyundan gelen tepkiler üzerine "siyasi bir manevra" yapmayı amaçladığını ileri sürdü. Yazıcıoğlu, Çiller'in, AGlK zirvesine giderken, gazetecilere "RP meselesini DEP gibi Meclis'e getiririz'' diyerek bir gaf yaptığını belirttti. Çiller, şeriatçı tarikatlan, yaptığı görüşmeyle tanımış oldu Devlet, şeriatçıdan ricacıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Te- rörle Mücadele Yasası'nda değişiklik ya- pılmasına ilişkin tasanyı TBMM Genel Kurulu'ndan geçiremeyen hükümet, laik Türkiye Cumhuriyeti'nde varlığı yasal olarak kabul edilmeyen tankatlara yönelt- tiği destek istemiyle, devlet belgelerinde de 'illegal' olduğu belirtilen örgütleri res- men tanıdı. 'Şeriat' emellerini devlette örgütlene- rek gerçekleştirmeye çalışan köktendin- ci çevrelerden, partisindeki bazı yöneti- cilerin aracılığıyla 'ricada' bulunan Baş- bakan Tansu Çiller, kendisini, "RP'ye karşı cephe oluştunıluyor" izlenimi vere- rek haklı gösterme arayışma girdi. Başbakan Çiller'in, kamuoyunda 'Fet- hullahçılar' olarak adlandınlan grubun lı- derı Fethullah Gülen'in yanı sıra Said Nursi'nin öğrencileri olduklannı belirten "Nurcular" tarikatımn lideri Mehmet Kudular ile de görüştüğünün ortaya çık- ması, Ankara kulislerini kanştırdı. Kutlular ile yapılan görüşmeye Çevre Bakanı Rıza Akçah'nın aracılık ettiği be- lirtildi. "Tarikatlar benimle temas kur- muyor" yönündekı yakınmasının ardm- dan. önde gelen tarikat lıderleriyle doğ- rudan veya dolaylı olarak temas kuran Çiller, Terörle Mücadele Yasası değişik- •Tarikatçılık tanındı: Çiller, ifade özgürlüğüne ilişkin yasa tasansını Meclis'ten geçirmek için yaptığı görüşmelerde, laik Türkiye Cumhuriyeti'nde varlığı geçerli olmayan ve 'şeriatçılık' emellerini örgütlenerek gerçekleştirmeye çalışan tarikatlan resmen tanıdı. Çiller - İllegal örgütleri tanıdı. liği konusunda umduğu desteği bulama- dı. Başbakan' ın, Fethullah Gülen ile yap- tığı görüşmenin ardından. yakın çevresi- ne "Çok medeni. nüUiyetçi, söytediği şey- ler de bize tersdeğirdedığı savlandı. Edi- nilen bılgıye göre Çiller'in, Mehmet Kut- Fethullah Hoca - Başbakan'la göriiştü. lular ile yaptığı görüşmede, tasannın oy- lanması sırasında DYP milletvekillerini serbestbırakabileceğini söylediği kayde- dıldi. Başbakan Çiller'in, devlet belgelerin- de de 'illegal' olarak nitelenen ve 'şeriat- çüık' emellerini. güçlü partiye yakın olup devlette örgütlenmekle gerçekleştirmeye çalışan tarikatlarla görüşmesi, "şeyhlerin etkinliğinin onaylanması" olarak yorum- landı. Başbakan'ın yanı sıradevletledoğ- rudan ilgilı birçok konuda "devreye gi- ren"Özer Uçuran Çiller'in de "tarikat turian"nda yer aldığı savlan gündeme geldi. Özer Çiller'in, Adıyaman Men- zil'deki "Nakşibendi" dergâhının önde gelen isimlerinden Fevzettin Erol'la gö- rüştüğü ileri sürüldü. Birçok DYP yöneticisinin yurdun çe- şitli yörelerindeki tarikat temsilcileriyle pazarlıklar yürüttüğü bilinirken, Çil- ler'in, yakın çevresi aracılığıyla 'illegal cemaatleıie' görüşmelerine "RP'ye kar- şıtanıponoluşturmaçabasr izlenimi ver- mesi dikkat çektı. Hükümetin DYP kanadındaki tarikat temaslan sırasında, SHP Genel Başkanı, Başbakan Yardımcıst ve Dışişleri Baka- nı MuratKarayalçın'ındaTMYT'yekar- şı kampanya başlatan sağ basının önde gelen isimlenyle bir araya gelmesı an- lamlı bulundu. Karayalçın. Zaman gaze- tesinın sahıbı Alaeddin Kaya ve başyaza- n Fehmi Konı. Türkiye gazetesinın sahi- bi Enver Ören ve başyazan Yalçın Özer ile birtoplantı yapmıştı. Çiller, Gülen'le, DYP'nin tarikatlarla ilişkilerinin kopma noktasına gelmesi nedeniyle göriiştü Görüşmeyi Ozfatura ayarladıANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Baş- bakan Tansu Çiller'in. kamuoyunda 'Fet- hullahçılar' olarak adlandınlan grubun li- deri olarak bilinen Fethullah Gülen ile yaptığı görüşmeye aracılık edenler arasın- da DYP'li Izmir Büyükşehır Beledıye Başkanı Burhan Özfatura'nın bulundu- ğu savlandı. Çiller'in, DYP'nin tarikat ve cemaatlerle ilışkilennin kopma noktası- na gelmesi üzenne şeyhler ve yakınlany- la görüşme yapmayı istediği bildirildi. Sağ partiler ve tarikatlann ortak paydası- nın 'iktidar' olduğuna dikkat çekiliyor. Tarikatlar kimi destekliyor? Yeni Asya Grubu (Nurcular):Yeni As- ya gazetesi etrafında yoğunlaşıyorlar. Şimdıye değin bu gruptakiler, Demokrat Parti (DP), Adalet Partisi (AP) ve deva- mı olan DYP çizgisi dışına çıkmadılar. ANAP iktidarda ıken. dönemin Içişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, bu grupla iliş- kilerini gelıştirmek ıstedi. Ancak, pek ba- şanlı olamadı Aksu'nun Nurculann des- teğini almak amacıyla o dönemde, çok sayıda Nurcu güvenlik görevlisinin kad- rolaşmasına göz yumduğu öne sürülüyor. Yeni Asyacılann, genelde iktidar partile- riyle ıyi ilişkiler içine gırip Devlet Plan- lama Teşkilatı'nda (DPT) etkin oldukla- n savlanıyor. Fethullahçılar: Gülen taraftarlan daha • Başbakan Tansu Çiller'in, DYP'nin tarikat ve cemaatlerle ilişkilerinin kopma noktasına gelmesi üzerine, şeyhler ve yakınlanyla görüşme yapmayı istediği büdirilerek Fethullah Gülen'le yaptığı görüşmeyi ayarlayanlar arasında ızmir Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura'nın da bulunduğu savlandı. çok Zaman gazetesi çevresinde toplanı- yorlar. Bu cemaattekiler, özelde hiçbir partiye destek vermemekle birlikte, mer- kez sağ partilerle her dönem iyi ilişkiler içıne girdiler. DYP, ANAP. RP gibi partilere kadrola- nnı yerleştirerek partiler arasındaki den- geyi sağlamaya çalışıyorlar. Fethullahçı- lann Zehra Vakfı etrafında bulunan Gü- neydoğulu Nurculara karşı tavır aldıkla- n ve bu vakıf ile aralannda büyük çeliş- kıler olduğu bilıniyor. Süleymancılar: Nakşibendilerin bir kolu olan cemaat, 1980'liyıllardaÖzarın etkinliği nedeniyle ANAP'ı destekledi. Özal'ın ölümüyle birlikte, Süleymancıla- nn siyasi tavırlan değişti. DYP ve RP'yi desteklemeye başladılar. İskender Paşa Cemaati: Prof.Dr Esat Coşan liderliğinde faalıyetlerini sürdürü- yor. Coşan'ın, RP lideri Erbakan'la ara- sının açık olmasına karşın. alt birimdekı cemaat yöneticilerinin RP ile iyi ilişkiler içinde olduğu söylenıyor. Coşan'ın Erba- kan'la banştınlması yönünde girişimler yapılıyor. Adryaman-Menzil: Nakşibendilerin bir kolu cemaatin, BBP Genel Başkanı Mub- sin Yazıcıoğlu ile iyi ilişkiler içinde oldu- ğu bildinliyor MehmetReşitErol'un ölü- müyle cemaatin liderlığini Abdülbaki Erolüstlendi. Güneydoğu'da ikinci büyük Nakşi cemaati olan Norşin şeyhlerinin ise pek fazla etkinliklerinın kalmadığı belir- tiliyor. Norşin şeyhlerinin 1980'den son- ra, ANAP'ı destekledikleri kaydediliyor. Aynı cemaatten olan Muhyettin Mutlu, bir dönem ANAP milletvekilliği yaptı. Kadiriler: Kadirilerin batı illerinde pek etkinlikleri yok. Bu nedenle cemaatin tabanı, parti seçme konusunda serbest bı- rakılıyor. Tarikatın Halisiye ve Eşrefıye kolu, ANAP'a, Islamiye kolu ise DYP'ye daha yakın. Kadirilerin Güneydoğu'daki en büyük ailesi ise Ceylanlar. Çiller-Gülen görüşmesınde aracılık edenler arasında, Gülen'e yakınlığıyla ta- nınan DYP'li Izmir Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura'nın bulunduğu savlanıyor. Çiller'e tarikatlar ve cemaat- lerle görüşmesi için Özfatura'nın sürekli telkinde bulunduğunu belirten Fethullah- çılara yakın bir kaynak, Cumhuriyet'e şunları sövledi: "Görüşme talebi Gü- len'den gelmedL Çiller istedi. Çiller'in gö- rüşmesinin altuıda, RP potansiyelini kü- çültmek vatnor. D\'P'\i, tarikatlarla kay- nastınp güçlendirmek. Gülen de vereceği destek karşılığında birtakım taleplerde bulunmuştur. Örneğin, önümüzdeki se- çimlerde, Ozfatura gibi kendisine yakın kişilerin millervekili ada>ı olmasını ister. Burhan Özfatura'nın uzun bir süredir Başbakan'a tarikatlarla görüşmesi konu- sunda telkinleri vardır. Ozfatura, Çiller'e, 'Siz gerçekten sagda bir politika \apmak isti>t>rsanız, DYP'nin büyümesini istiyor- sanız, dini gruplaria ilişkileri geliştirmeli- yiz. Bakın RP, bu potansiyeli memnun et- tiği için ovlannı artnnyor. Bu potansiyeli bize doğru kaydırabiliriz' dediğini herkes Başbakan Tansu Çiller'in tarikat liderleriyle görüşmesine, soldan sert tepki geldi Ecevit: Çiller, inanç sömürüsü yapıyor ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Başbakan Tansu Çiİİer'in çe- şitli tarikat ve dinsel gruplann li- derlerı ile Başbakanlık Konu- tu'nda temas kurarak siyasi pa- zarlık yapması, Terörle Mücade- le Yasası'na destek istemesı, TBMM'de temsil edilen sol par- tiler tarafından kınandı. DSP Genel Başkanı Ecevit, dün düzenlediği basın toplantı- sında, Başbakan Çiller'in Fethul- lah Gülen ve Nurculann liderle- rinden Mehmet KutJular'la gö- rüşmesini sert bir dille eleştirdi. Tarikatlara karşı olmadığını belirterek siyasi liderlerin tarikat- lan. 'iktidara ulaşma yolu' ola- rak kullanmasının yanlışlığına dikkat çeken Ecevit, sözlerinı şöyle sürdürdü: "Türkiye'de çoğu partiler ve ü- derler. tarikatian; Allah'a ulaş- ma yollan yerine, iktidara ulaşma yollan olarak siyasal güçlenmeve kola> ca oy toplama \ollan olarak saptırmaya ve yozlaştırmaya kal- kışıyoriar. Din konusunda bu gü- nahı, siyasette bu a\ıbı işleyenler arasında, şimdi Başbakan Çiller de yerini aunıştır. Savın Çiller, bu egilimini. birkaç a> önce \erdiği bir demecinde de açıklamıştı. O demecinde.ÇiUer, Tarikatlar, be- nımle hiç temas kurmuyorlar. Oysa Türk siyasetinde bunlar çok önemli, bu bızim partimizin zaafı' demişti. Şimdi partisinin o zaafını gidermek uğnına Sayın Çiller de laik cumhuriyeti ve de- mokrasiyi zaafa uğratanlar san- na. oy uğrunda inanç sömürücü- lüğü yapanlar kervanına kaülmış bulunuyor." Türkiye'nin, sorumsuz politi- kacılann ellerinde, Afrika'daki bazı kabile devletlerinin dunımu- na sürüklendiğini kaydeden Ece- vit, "Çoğu partiler ve liderler, güçlerini doğrudan doğruya yurttaşlardan ve halktan aunaya uğraşacak yerde, tarikat rehber- lerinden, şey hlerden, aşiret reisle- rinden, büyük toprak ağalann- dan almaya kalkışnoriar" dedı. Yakışıksız SHP'h Bayındırhk ve lskân Bakanı Halil Çuihaoğlu, Başba- kan'ın terörle mücadele kanun tasansındaki iyi niyetini yadsı- mamak gerektiğini belirterek, "Sayın Başbakan'ın, düşüncenin özgürleştirilmesi konusundaki iyi niyetini görmezlikten geunemek Ecevit: Allah'a ulaşma yollan, iktidara ulaşma yollanna dönüştürülmek isteniyor. ÇuRiaoğlu: Sayın Başbakan'ın davranışını doğru bulmuyorum. Ihnisfc Başbakan eğer birtakım tasanlarla ilgili tarikat liderlen ile izin, icazet almak anlamına gelecek bir görüşme yapıyorsa, bu spn derece talihsiz ve yakışıksız bir yaklaşım tarzıdır. Sağlar: Başbakan, irticaya destek verecek faaliyetleri; kendi geleceği, kendi çıkan açısından sürdürmeyi, cumhuriyetin temel niteliklerini savunmaya yeğliyor. lazım. Bu konuda herhalde Sayın Başbakan'ın talebi, niyeti birta- kım odaklan susturabilmek" de- dı. Çuihaoğlu. şöyle devam etti' "Sayın Başbakan, illegal örgüt- lerden, Türkiye için son derece önemli tehdit unsurtanndan des- tek arama yerine, meşnı organ- lardan, parlamentodan örgütlü kesimden. ömeğin Barolar Birb- ği'nden göriiş alabilirdi. Özelleş- tirme konusunda bunu yeğledi. Ama terörle mücadele kanun ta- sansında birtakım illegal, meşru obnayan unsuriarla temasuıı sür- dürdü. Yapüanı çok doğru bui- muyorum." Başbakan'ın, Türki- ve Cumhuriyeti yurttaşlan ile gö- rüşmesini doğal karşıladığını ifa- de eden SHP Genel Başkan Yar- dımcısı Mustafa Timisi. "Ancak, TürkryeCumhurheti'nin Başba- kanu eğer birtakım tasanlarla U- gili tarikat Udertiği ile tanınan din- sel hüvivetiyle ortaya çıkmış kişi- lerle onlardan izin almak, icazet almak anlamına gelecek bir gö- rüşme yapıyorsa; bu son derece talihsiz, son derece yakışıksız bir yaklaşım tarzıdır*'dedı SOSYALDEMOKRAT HALKÇI PARTİ GENEL BAŞKANLIĞFNDAN DUYURU Sosyaldemokrat Halkçı Parti 8. Olağanüstü Kurultayı aşağıdaki gündemi görüşmek üzere 24 Aralık 1994 Cumartesi günü saat 10.00'da Ankara Yükseliş Koleji Spor Salonu - Söğütözü'nde toplanacaktır. Sayın kurultay delegelerine ve ilgililere duyurulur. , GUNDEM: Murat KARAYALÇIN SHP Genel Başkanı 1) Açılış 2) Başkanhk Divanı seçimi 3) Saygı duruşu ve Istiklal Marşı 4) Genel Başkan'ın açış konuşması 5) SHP-CHP parti meclislerince kabul edilen bütünleşme protokolü ve uygulama protokolünün görüşülmesi ve karara bağlanması. 6) Kapanış. Eski SHP Genel Sekreteri Fik- ri Sağlar da Çiller'in çok tehlike- lı bir oyun oynadığını bıldirdi ve tarikatlarla görüşmeyi, demokra- tik kitle örgütleriyle görüşmeye yeğlediğini söyledi. Çiller'in; la- ik, demokratik bir cumhuriyetin başbakanı oiduğunun farkında olmadığını savunan Sağlar, "Bi- linçli olarak gerici unsuriara, ir- ticaya destek verecek faaliyetleri; kendi geleceği, kendi çıkan açı- sından sürdürmeyi, cumhuriye- tin temel ilkelerini savunmaya yeğliyor. Siyasi parti ideolojisini bir kenara koyarak, oy almak için her şeyi yapanm düşüncesine gir- diği zaman o zaaf ülke için, insan- lar için çok tehlikelidir" dedı. Köylüoğlu SHP'den aykın ses ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Insan haklanndan sorumlu SHP'li Devlet Bakanı Azimet Köylüoğlu, Başbakan Tansu Çil- ler'in, tarikat liderleriyle görü- şerek Terörle Mücadele Yasa- sı'nda değişiklik öngören tasan için destek istemesinı "Kendi özel hayatMür, özel politikasıdır, özel partisidir'' diye değerlendir- di. Köylüoğlu, Cumhuriyet'in sorusu üzerine, Başbakan'ın kim ile görüşüp görüşmeyeceğine ilişkin takdınn kendisine ait ol- duğunu belirterek şunlan söyle- di: "Terörie Mücadele Kanu- nu'nun çıkmasına ilişkin bir des- tek alırsa o destek de tabii kendi partisinin. o doğruItuda bir inan- ca sahip olan milletvekiHerini et- kileme açısından ben yarariı ol- duğuna inanıyorum. Mühim olan, sonuca varmaktır. Yani DYP'nin, Terörle Mücadele Ya- sası'na katkı vermeyen milletve- killerini, hoca kanabyla yumuşat- ması söz konusu ise örneğin, Ge- nel Başkammız da gitti. Erbakan ile konuştu. Amacı neydi? Ona destek saglamak. Ama o insanlar da Türkiye Cumhuriyeti y urttaş- lan. Yok olarak da kabul edile- mezler diye düşünüyorum." POLITIKA GUNLUGU HtKMET ÇETİNKAYA Hatalı Başvuru... Başbakan Tansu Çiller'le Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan ın 'malvarlığı hesabı' gerçekten bir- birine benziyor. Işin ilginç yanı ise Tansu Hanım'ın 'bilme- ce hesabı' unutuldu, Erbakan Hoca'nınki tartışılıyor. Özer Uçuran Çiller'in ise Hazine hatasından kaynak- lanan serveti kimsenin umaında değil. Bu vur-kaç tıpkı Is- tanbul'un üstüne çöken 'hava kiıiiliği' gibi Özer Bey'in malvariığını kapsamış. Ama aldıran yok. Istanbul Bankası, bugünkü değeriyle 6 trilyon 600 mil- yar borç bırakarak batmış. Bu borç kime? Kamuya... Hazine hatalı başvuru yapmış ve banka yöneticileri mahkûmiyetten kurtulmuşlar... Devlet 10 bin lira vergi borcu olanlan sürüm sürüm sü- ründürürken kamuya yaklaşık 7 trilyon borcu olanlan 'ha- ta yaparak' elinden kaçırmış. O dönem başbakan olan Turgut Özal, istanbul Banka- sı yöneticilerini koruyup kollamış. Hazine, başvuruyu 1983 yılında yapmış... Ya sonuç? 1991 yılında sonuca ulaşılmış... Tam 8 yıl sonra! istanbul Birinci Ticaret Mahkemesi yargtçlan 'Türkulu- su adına' karan vermişler. Yetmiş sayılı yasa hükmündeki kararnamenin Özer Çil- ler'in İstanbul Bankası Genel Müdürlüğü'nden aynlmasın- dan sonra çıkanldığını, bu nedenle şahsi iflasın geriye iş- letilemeyeceğini belirtmişler. Ne güzel değil mi? ElbetL. Şimdi bir soru: "Hazine hatalı başvuruyu bilerek mi yaptı?" Yanıtı gelmeyeceğine göre biz şöyle diyebiliriz: "EvetL" • • • Yazımızın başında ne demiştik? , Şunu: "Tansu Çiller ile Necmettin Erbakan'ın malvarlığı he- sabı birbirine benziyor..." AslındaTansu Hanım'la Necmettin Hoca'nın 'seçim he- saplan da' birbirine çok benziyor... Erbakan Hoca, DYP Meclis Grubu'na el attı mı? Attı... Eski İstanbul Bankası Genel Müdürü özer Uçuran Çil- ler, eşi Tansu Çiller'e, kimi DYP milletvekilleriyle -aralann- da bir de bakan var- şunu söyledi mi: "Fethullah Hoca'yla görüşmenizde yarar var..." Fethullah Hoca, Necmettin Erbakan'ı hiç sevmez. RP'nin yükselişini içine sindirmez. Başbakan Çiller ile Fethullah Hoca tam 2.5 saat görüş- tü... Görüşme konusu salt Terörle Mücadele Yasa Tasansı degildi... Tansu Hanım, Fethullah Hoca'ya şöyle dedi mi: "Refah Partisi'nin yükselişini nasıl durdurabiliriz sayın hocaefendi?" Burada Fethullah Hoca'nın verdiği yanıt önemli. Eğer yanlışımız olursa Fethullah Hoca avukatı aracılığıyla bir faks geçer. Açıklamasını köşemize koyanz. Söylenti şu: "Fethullah Hoca, Tansu Hanım'a öğütler verdi. Isla- mın kardeşliğinden söz etti. Aynca, SHP ile koalisyonu bitirip ANAP'la nikah masasına oturmayı salık verdi. Iş- te o zaman Refah Partisi'nin yükselişinin duracağını, dindarkesimin hükümeti destekleyeceğini vurguladı..." Şimdi başa dönelim... Çiller'in seçim hesabı, niçin Erbakan'ın hesabına ben- ziyor? Şundan: "Dindar kesimi DYP'ye çekmek." Bu hesap yanlış. Çünkü RP salt dindar kesimin değil, varoşlarda yaşayan yoksul insanlann da desteğini alı- yor. Üstelik kırsal kesimde -Karadeniz, Iç Anadolu- DYP'nin tabanını eritiyor. ••• Necmettin Erbakan'ın serveti kuşkulu mu? Gazete haber ve yorumlannda öyle bir hava esiyor... Tansu Çiller'in serveti kuşkulu değil mi? Cumhuriyet dışıdaki gazeteler bu konuda tek satır yazmıyor... Ama ortada bir gerçek var: "Tansu Hanım'la Necmettin Hoca birbirine çok ben- ziyor. " işte bu benzerlik kavgayı başlatıyor... Olaylan dikkatle izleyen parti iseANAP. Bakıyoruz Me- sut Yılmaz kıs kıs gülüyor. Kimi köktendinciler de gülüyor bu arada: "Şu Refah bir kapatılsın da meydan bize kalsın..." Bu işler bir yerlerden körükleniyor... Artık tarikat şeyhleri, laik demokratik Türkiye Cumhu- riyeti'nin başbakanıyla görüşüp 'fikir teatisi'nde bulunu- yor... Oyun içinde oyun!.. Kim ne yapıyor, kim ne konuşuyor bilinmiyor... Demokrasi, insan haklan, temel hak ve özgürlükJer de tartışılıyor bu arada... Çağ atlayan Türkiye masalı, yükselen değerier, siya- set, tarikat ve ticaret ilişkileri bir arada yürüyor... Ne yapmış Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı? Hatalı başvuru... Özer Uçuran Çiller kurtulmuş, olan bizim insanımıza olmuş. Emekçiye, memura, işçiye, dul ve yetime. Kısaca garibanlar ezilmiş... Tarikat oluşturana hapis cezası ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhuriyetin kuruluşunun hemen ardından, çıkarılan, 30.11.1925 tarih ve 677 sayılı yasa, tarikat oluşturmaya çalışan, tarikat unvanı taşıyan veya buna ilişkin kıyafet giyenlere 3 aydan eksik olmamak üzere hapis ve 50 liradan aşağı olmamak üzere para cezası öngörüyor. Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine ve Türbedarlıklar ile Birtakım Unvanlann Men llgasına Dair Yasa'nın hükmü şöyle: "Alelumum tarikaderle şey hlik. denişlik, müritlik, dedeük, seyitlik, çelebilik, babauk, emiıiik, nakiplik, halifelik, falcdık, büyücülük, üfürükçülük ve gayıptan haber vermek ve murada kav uşturmak maksadıyla nüshacıhk gibi unvan ve sıfadann istimaliy le bu unvan ve sıfatlara ait hizmet ifa ve kisv* iktisası memnudur. Türkiye Cumhuriyeti dahilinde salatine ait veya bir tarika veyahut cerri menfaate müstenit olanlaria bilumum sair türbeler ınesdut ve türbedarlıklar mülgadır. Seddedilmiş olan tekke veya zaviyeleri veya türbeleri açanlar veyahut bunlan yeniden ihdas edenler veya aynı tarikat icrasına mahsus olarak vetev muvakkaten olsa büe yer verenler ve yukandaki unvanlan tâşıyanlar veya bunlara mahsus hktematı ifa veya kıyafet iktisa eyJeyen kimseter 3 aydan eksik olmamak üzere hapis ve 50 liradan aşağı olmamak üzere cezayı nakdi üe cezalandınur."