Katalog

SAYFA CUMHURİYET 4 KASIM 1994 CUMA HABERLER Seçim yasaMarı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- 4 aralık günü yapılacak ara seçimler için seçim yasaklannın Yüksek Seçim Kurulu'nun karanna göre 6 ekim, Başbakanlık'ça yayımlanan seçim yasaklanna ilişkin genelgeye göre 26 kasımda başlamasırun öngörülmesiyle ortaya çelişki çıkması, GAP projesinin en önernli bölûmlerinden biri olan Urfa Tüneli'nin acılış törenini tehlikeye soktu. Sıvas VaHsi'nin açıklaması • Haber Merkezi - Sıvas Valisi Aydın Güçlü, yaptığı yazıh açtklamada, fırari sanık Cafer Erçakmak'ın yakmlannın, ne Sıvas Valisi olarak ne de valiliğimize bağlı kunıluş yetkilileriyle bir görüşmeleri buluntnadığını bıldirdı Güçlü, açıklamasında, gazetemizin 2 Kasım 1994tarihinde yayımlanan "ciddiyetsız soruşturma" başlığıyla yayımlanan ve 2 Temmuz 1993 tarihli Sıvas olaylan sanıklanndan, hakkında giyabi tutuklama karan bulunan Yunus Karataş'ın. "Polislerevime gelmedi 14 aydır Sıvas'taydım" haberleriyle ilgili "Konu emniyet teşkilatının adli görevi olduğu için Cumhuriyet Başsavcılığı'nca açıklama yapılması doğaldır. Valiliğimizce bu aşamada açıklama yapmayı gerektiren bir husus görülmemiştir" denildi. DemirefcHerşeyi söyteyemiyonım • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Cumhurbaşkanı Sükyman Demirel, Kuzey Irak'ın Erbil kentinde Türkçe eğitim veren 8 ilkokul açan eski YÖK Başkanı ve Bilkent ÜniveTSİtesi'nin kurucusu Prof. Dr. İhsan Doğramacı'nm evinde düzenlenen törene katıldı. Kerkük konusunda anlatılması olanaksız bir "ızdırap yaşadığmı" kaydeden Demirel, sorumluluklan nedeniyle her şeyi söyleyemediğini Karayalçm- Meral davası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP Genel Başkaru ve Başbakan Yardıması Murat Karayalçın'ın, kendisini "Başbakan Tansu Çiller'in özel kalem müdürüne" benzeten Türk-İş. Genel Başkanı Bayram Meral hakkında açüğı 2 milyar liralık tazminat davasına devam edildi. Ankara 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dün yapılan duruşmaya, Karayalçın'ın avukau Şahin Mengü ileTürk-İş Başkanı Meral'in avukaü Arda Şaylankauldı. NusretHşek ödûHeri •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Türk Tabipler Birüğj'nin (TTB) düzenlediği Prof. Dr. Nusret Fişek etkinlikleri başladı. Nusret Fişek adına düzenlenen etkinliklerde "Halk Sağlığı Bilim Ödülü" Hacettepe Üniversitesi Göğüs Hastalıklan Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Izzettin BanşV/HalkSağhğı Hizmet Ödülü'" Etimesgut Araştırma ve Eğitim Bölümü eski Başkanı Prof. Dr. Doğan Benli'ye, "Sağlık Ocağı Hizmet Ödülleri" de Bolu Merkez 2 No'lu Sağlık Ocağı, İstanbul Pendik KurtköySağhk Ocağı, Mersin LimonJu Sağlık Ocağı, Muğla Gökova Sağlık Ocağı ve Muğla Yalıkavak Sağhk Ocağı'na verildi. Çfltepmzarfı •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çiller'in servetine TBMM Araştırma Komisyonu'nun sansürü sürüyor. Komisyon, daha önceki açıklamalanna karşın, Çiller'in serveti üzerindeki örtüyü dün de kaldırmadı. KÜ'deatama bunalımı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Cumhurbaşkanı Süleyman Demirerin, Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK), üniversite öğretim üyeleri arasındaki seçimi dikkate almayarak betirlediği adaylardan Kocaeli Üniversitesi'ne atama yapmaması bunahm yarattı. Hükümetin, toplusözleşme farklannı ödemediği işçiler, aynı hakkı kazanabilecek Yargıdan ücret dersiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yar- gı, işçi alacaklan için yasal gecıkme zam- lannı, "en yüksek işletme kredi faizi üze- rinden ödeme" zorunluluğu getirerek, hü- kümetin ücret dondurma politikasına dar- be vurdu. Kocaeli 1. îş Mahkemesi, hü- kümetin toplu sözleşme farklannı verme- diği kamu işçilerinin ücret alacaklannın, "en yüksek işletme kredi faizi'" eklenerek ödenmesini karara bağladı. Karara göre, SEKA'da çalışan ve 45 günluk ortalama 7 milyon lira toplusöz- leşme farkı alacağı olan bir işçiye, yüzde 100 oranında faiz uygulanması durumun- da 14 milyon lira, yüzde 150 oranında fa- iz uygulanması durumunda da 17 milyon 500 bin lira sözleşme farkı ödenecek. Hükümetin, toplusözleşme farklannı ödemediği yaklaşık 600 bin kamu işçisi, emsal kararlarla aynı hakkı kazanabile- cek. Örnekkarar Fark alacaklan konusunda alınan ilk ömek karann Yargıtay'da da onaylanma- sı durumunda, Selüloz-lş Sendikası'nın yanısıra, işverenlerine alacak davası açan Türk Harb-lş, Özçelik-lş, Özgıda-lş ve Özağaç-Iş sendikalanna üye işçiler de sözleşme fark alacaklannı, gecikme fa- •Selüloz-îş Sendikası'na üye 7 bin işçinin SEKA'ya açtığı toplusözleşme alacak davalanndan ilki dün sonuçlandı. Hükümetin toplu sözleşme farklannı vermediği kamu işçisinin ücret alacaklannın, en yüksek işletme kredisi faizi eklenerek ödenmesi yargı karanna bağlandı. iziyle birlikte alabilecekler. 600 bine ya- km kamu işçisinin toplusözleşme fark alacaklannı 6 ay süreyle donduran hükü- met, Türk-lş ile vardığı anlaşma uyann- ca, bu ayın 15'inden itibaren faizsiz ola- rak fark ödemelerini yapacak. Selüloz-lş Sendikası'na üye 7 bin işçi- nin SEKA Kocaeli Müessese Müdürlüğü hakkında açtığı toplusözleşme alacak da- valanndan ilki. dün sonuçlandı. Kocaeli 1. lş Mahkemesi Hakimi Ali Güzel tarafından verilen kararda, "dava tarihinden itibaren 2822 sayth Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Yasası'nın 61. maddesi gereğince, işletme kredisi faizi ile birlikte davahdan ahnarak davacrya veril- mesine" karar verildi 'Emekçflerin beklediği bir karar' Selüloz-lş Sendikası Genel Başkanı Mithat San, karan " huuk devletini çiğ- netmedik" olarak değerlendirdi. San, yar- gının "emekçilerin beklediği" bir karar verdiğini ifade ederek. "Hakgrevininye- rini rutan eda (alacak) davasının kazanıl- masu Türkiye'de bir hukuk zaferidir"de- di. San, hükümetin bütçe kanunu tasan- sında ücretleri dondurmayı ve sıfır ücret zammı uygulamasını gündeme getirdiği- ne de dikkat çekerek, Türk-tş Başkanlar Kurulu'nun bu yargı karannı değerlen- dirmek üzere toplanması gerektiğini be- lirtti. Sendikanın avukatı MuratÖzveri, SE- KA yönetiminin "hükümetin ödeme ya- pılmaması talimatıyla bağlı olunduğu" yolunda savunma yaptığını ifade ederek, KtT'lerin işleyiş esaslannın özel hukuk- la düzenlendiğini söyledi. SEKA'nın mahkemeye sunduğu sav un- mada. kurumun "sermayesinin tamamı- nın devlete ait ounası nedeniyle, hüküme- tin karar ve talimatlarına uymakla yü- kümlüvegörevli olduğu" kaydcdıldı. SE- Şişli Belediyesi'nin Maçka Demokrasi Parkı'nda inşa ettirdiği nikâh dairesinde ilk nikâh Erdoğan tarafından kıyıldı. Erdoğan: Nikâhı müftüler kıysınİstanbul Haber Servisi - istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, vatandaşlann dini ve resmi olmak üzere iki nikah kıydırdıklannı belirterek nikah işlemlerinin müftülüklere devredilmesi gerektiğini söyledi. Recep Tayyip Erdoğan, dün Şişli Belediye Başkanı Gülay Aöğ tarafından Maçka Demokrasi Parkı'nda yaptınlan nikah dairesinin açılışına katılarak ilk iki nikahı kıydı. Recep Tayyip Erdoğan, törende yaptığı konuşmada farklı siyasi yapılardaki insanlann birlikte hizmet yapabileceklerini belirterek, "Önemli olan politik teröre yer vermemektir" dedi. Şişli Belediye Başkanı Gülay Atığ ıse konuşmasında Şişli Belediyesi Nikah Dairesinin Demokrasi Parkı içindeki yerinin Recep Tayyip Erdoğan tarafından tahsis edildığini bildirerek teşekkür etti. Gelinin at üzerinde getirildiği sembolik bir köy düğün alayından sonra Düek Şencan-Muhlis Sanova ve Sevim Cömert-Turhan Türel çiftleri salona faytonlarla geldıler. Recep Tayyip Erdoğan tarafından bir arada kıyılan iki nikahta Gülay Atığ ve ANAP İstanbul ll Başkanı Mükerrem Taşçıoğlu şahitlik yaptılar. Erdoğan nikahlan kıyarken "Vatandaşlar önce nikah dairelerinde resmi nikah kı>dınıiar sonra da evlerinde imam nikahı kıydınriar. Bu ikili zahmerin bir an önce bitmesini dilryorum" diye konuştu. Nikahı espriler yaparak kıyan Erdoğan, aynlırken basın mensuplannın sorulan üzerine vatandaşın ikili nikah kıydırmaya gerek duymasından bir eksiklik duyduğunun anlaşıldığını, konunun merkezi yönetim ve Diyanet arasında görüşülerek çözülebileceğini söyledi. fstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı, Maçka'da nikah dairesinin açılışına katıldı. KA avukatı Hüseyin Güzel tarafından ha- zırlanan savunma dilekçesinde, toplusöz- leşme farklannın ödenmeme gerekçesi, 5 Nisan istikrar paketine bağlanarak, şöyle denildi: "Bir devlet kuruluşu olarak, dcvlcfin atdığı tedbirlere ve verilen emir ve talimat- lara uyma zorunluluğumu/, serbest irade- mizi elimizde olmayan nedcnlerle kısıtla- dığı manıf ve meşh'ur bir vakadır. Hükü- met ve temsilcüerinin emir ve talimatlan sonucu elimizde ohnayan nedenler ile top- lu iş sözleşmesinin ihtilaf konusu madde- sini belirtilen tarihteyüriiriüğe koymamız imkansız idi." Anayasaya aykınlık SEKA'nın savunmasında, Borçlar Ka- nunu'nun 117. maddesi gereğince, borç- lunun iradesi dışında. öngörülmeyen ne- denlerle, borcun ödenmesinin mümkün olmadığı hükmünün uygulanması gerek- tiği belirtildı. Selüloz-lş'in avukatı Murat Özveri'nin yaptığı savunmada, alacağın toplusözleş- meden kaynaklandığı, bu nedenle muha- tabın "hükümet değiLisveren" olduğu be- lirtilerek. "Topluişsözkşmesinde.bu top- lu iş sözleşmesi, hükümetin izin verdiği oranda uygulanır,diye bir ibare, ima ya da kasıt yoktur" denildi. Özveri, serbest toplu pazarlık hakkının "Anayasayla güvence altına alın- dığına" dikkat çekerek, işvere- nin, ödememe gerekçesi olarak "hükümettalimatlan*"nı göster- mesini, "Anayasa'ya ve serbest toplu pazarlık düzeninin nıhuna aykın" olarak nitelendirdı. Borçlar Kanunu'nun 117. maddesinin "edimlerde imkan- sızlığı"* düzenlediğini, SEKA'nın bu iddiasının da hukuki dayanak- tan yoksun olduğunu ıleri süren Özveri, "Hukuken kendisini bağlamayan bir talimata davalı işverenin (SEK.A) uymuş olması. kendisinin yasalan çiğnemesine yolaçmıştır''dedı. "Borçtan kaçamaziar' SEKA'nın özel hukuk hüküm- lerine tabi olduğunu, bu nedenle sözleşmenin uygulanması konu- sunda özel sektör işvereninden farklı olmadığını kaydeden Öz- veri, savunmasında şu görüşlere yer verdi: "Ozel sektör işvereni gibi bir KİT'e beni hükümet atadu ser- mayem de devietin, hükümetin karanyla bağlıvım diye borçjan- nı ödemekten kaçınamaz. Hukuken bağlı olmadığı bir talimatı, borcu imkansızlaştıran bir objektif bir olgu olarak göste- remez. Dolavısıvla da Borçlar Kanunu'nun 117. maddesine gö- re borcun sakıt oiduğunu (öden- memesi) ileri süremez. Davalı vekili gibi ileri sürerse de, bunun hukuki bir geçeıüliği ounaz. Bu olsa olsa olayunızda ol- duğu gibi hukuku çiğneyecek bo- yutlara ulaşmışsa, ancak bu va- nıyla hukukun ilgi alanına girer ki. davanın açılış nedeni de hu- kuk dışı bağulığm, hukuku çiğne- yecek boyutlara ulaşmış olması- dırr Özveri, Türk-lş ile hükümet arasında vanlan, ücret farklan ödeme planını anlaşmasının, toplusözleşmenin taraflan olma- dıklan için, bağlayıcılığı olmadı- ğına değinerek, alacak davalann- da Yargıtay'ın da "enyüksekkre- di faizi uygulanmasrna ilişkin kararları bulunduğunu vur- guladı. SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, uygulamaya son verileceğini açıkladı: KİT'lerin üzerindeki haciz kaikıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ka- mu lktisadi Teşebbüslerinin (KtT) var- lıklannın, borçlanna karşılık haczedile- bilmesine olanak sağlayan yasanm çık- masının ardından, özel bankalann yanı- sıra Maliye Bakanlığı ve SSK tarafindan- icraya verilen kuruluşlarda üretimin dur- ma noktasına gelmesi, hükümeti hareke- te geçirdi. SHP Genel Başkanı ve Başba- kan Yardımcısı Murat Karayalçın, ilgili yasanın hatalı olduğunun anlaşıldığını be- lirterek. "KİT'lerde haciz kaMırüacak" dedı. Hükümetin, Anayasa Mahkemesi'nin özelleştirmeye ilişkin Yetki Yasası'nı ip- tal etmesinin ardından, KlT'leri icra yo- luyla satma programı kuruluşlarda üreti- mi durma noktasına getirirken, özelleştir- me çalışmalannda da sorun yarattı. Ka- mu Ortaklığı Idaresi (KOİ) yetkilileri, özelleştirilecek kuruluşlann da icraya ve- rildiğini anımsatarak, "Kuruluşlann bi- nalan, makine ve teçhizatlan icra voluy- la sanlryor. Böyle bir durumda, bu işİetme- lerin satümasında zorlanılır. Ya da kuru- luşlar değerinin çok altında satıür" de- ğerlendirmesini yaptılar. Hükümetin, eylül aymda Meclis'ten geçirdiği yasanın ardından, icraya venlen kunıluşlar şunlar: , EBK: Esbank, kurumun yaklaşık 350 milyar lıralık borcuna karşılık telefonla- n ve bazı makinelerine haciz koydu. Yem Sanayi: Kuruluşun bazı tesisleri, yaklaşık 800 trilyon liralık vergi. pnm ve kredi borcu nedeniyle. Esbank. SSK ve Maliye Bakanlığf nca icraya verildi. SEK: Maliye, kuruluşun bazı komp- lekslerini, 250 milyar liralık vergi borcu nedeniyle icra yoluyla satışa çıkarttı. TURBAN: Kuruluşun, 7 milyar liralık borcu nedeniyle telefonlan kapatıldı. İskenderun Demir-Çeük tşletmesi: Ma- liye, kuruluşun 2 trilyon liralık vergi bor- cuna karşılık tesislerini icra yoluyla satı- şa çıkardı. Karayalçın, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada. KlT'lerin haczedilmesine olanak sağlayan yasanın hatalı sonuçlar doğurduğunu belirterek. "KİT'lerehaciz kaldınlacak" dedi Karayalçın, ekonomi- nin koordınasyonundan sorumlu Devlet Bakanı Aykon Doğan'ın yasada gereken düzenlemelerin yapılması için bir çalış- ma başlattığını, sorunun önümüzdeki günlerde çözüleceğini bildirdi. BIRBAKIMA SERVER TANİLLİ Arif Damar'a Özlem... Türkiye'nin "fikirsuçlulan" ile dolan hapishanelerinin al- nımıza çaldığı utanç yetmezmiş gibi, bir de gazetemiz ya- zarlanndan Oral Çalışlar'ın, Öcalan ve Burkay'la KürtSo- runu adlı kitabında "bölücülükpropagandası" yaptığı ge- rekçesiyle, Teröıie Mücadele Kanunu'nun 8/1. maddesi uyannca iki yıl ağır hapis ve 250 milyon lira para cezasına çarptmlması, daha da karamsar yapmaz mı sizi? Adı Terörte Mücadele Kanunu da olsa, "Aydınlarta Mü- cadele Kanunu"dur bu aslında; daha baştan, bu amaçla çıkanldı, bu amaçla uygulanıyor ve uygulanacak. Ona karşı koyuş mu? Dört dörtlük bir aydın direnişinden geçiyor başta. Yazıyla, çiziyle, şiirle... Böyle düşündüğüm bir sırada geçti elime Arif Damar'ın -o güzelim- iki kitabı, Yoksulduk, Dünyayı Sevdik'\e (1988) Onanrken Kendini (1992). Yayımlandıklarında da okumuş- tum; bugün yeniden elim degdi ya, değerlendirmeliyim fır- satı. Niçin mi? Türkiye'nin direnen aydınlarından biri oldu Arif Damar. Birincisindeki bir şiirle, 1984 yıhnda Bozcaada Ceza- evi'nde yazdığı Tuzburnu Fenerı adlı şu şiirle, karamsarlı- ğımdan sıyrılıyorum: "Hey gardiyan gardiyan/Gel de/ Bak parmaklıklardan/ Tuzburnu Feneri değil/ Umudun şimşe- ği çakan." Ikincisindeki Sorgu adlı şiirle, şair, beni de güç- lendiriyor delikanlılığıyla: "Yaşımı da sordular/ 57 dediml Sorguda. Doğrusunu saklamadan/ Yanıltırdım/ Bu konu- da. Kıyıcılar nerden bilsin/ Bir delikanlıdır ozanl Her za- man." Öteki şiirlere uzanıyor elim yeniden. Belli, Arif Damar'ı özlemişım... Okuyucularımın yaşlısı, orta yaşlısı, iyi tanırlar onu; pek genç yaştakiler içinde duymamış olanlar varsa, onlar için söylemiş olayım: Çağdaş şiirimizde, bir "1940 Kuşağı" vardır. Dünyaya, topluma ve insana, Nazım Hikmet'in aç- tığı yoldan bakan bir genç şaırler topluluğudur bu. Büyük şair hapishanededir o sıralar ve yıllar sürecek bir tutuklu- luğun çilesi ile başbaşadır. Böylece, onun açtığı yolda ta- lime çıkmak yürek ister; ama bizim babayiğitlerde yürek, mangal gibi. Öyle olduğu için de yazarlar: Binbir belayı gö- ze alıp, savaşa, faşizme, sömürüye karşı çıkarlar; banşı, emeğin haklannı, demokrasiyı şakırlar. Sanatın yasalanna sırt çevirmeden yaparlar bunu. Attilâ llhan, yerinde bir deyimle, "gerçekçilik savaşının fedailer mangası" der, bu bir avuç toplumcu şaire. Kimler vardır aralarında? Hasan Izzettin Dinamo, A. Kadir, Niyazi Akıncıoğlu, Rrfat llgaz, Ö.F. Toprak, Cahit Irgat, Suat Taşer, vb. Şimdi, hiçbıri de hayatta değıl bunların. Işte Arif Damar, o kuşaktan olup yaşayan belki tek şair bugün. Yaşı mı? Önümüzdeki yıl 70. doğum yılını kutlayacağız, kutlama- lıyız da. Uğradığı belaları mı soruyorsunuz? Kayseri'de, Sıvas'ta, Zara'da sürgün alaylannda geçen askerliğini, kendist anlatsa da dinleseniz; 1951'de, Ceza Yasası'nın 141. maddesine aykın eylemlerde bulunma sa- vıyla tutuklanışı ile 1967 yıhnda bir şiirden dolayı davalı oluşunu ben de hatırlıyorum. Bitmedi: 12 Eylül rejiminden nasibini alan bir aydın da o oldu. Ama bütün bu acılar ortamında, Arif Damar, "Yüksek sesle okunacak coşkun söyleyişler yerine, öz yönünden toplumsallığı hiç yitirmeyen, değişik duyariıklara açılan te- miz, etkili, kendine özgü buluşlara ve imge gücüne daya- nan bir şiir kurmayı başardı" (Şükran Kurdakul). Banşçı, savaş aleyhtan ve insancıl şiirlerin şairidir Arif Da- mar. Bir yerde şunu da söyler: "Ben çağımın tanığı değilim sadece, sanığıyım. Dünyayı değiştiren sanıklardır." Tanık- lığını da sanıklığını da. sanatının onuruyla sürdürüyor Arif Damar. Ve yüreğindeki şu tükenmeyen sevgiyle: "Öyle seveceksin ki/ Koskocaman dünyadal Tek başı- na kalınca/Sevdiklerin seni yalnız bırakmasın/ Gün ışığı parmaklığı söküp atsın/ Taş duvarlar/ Ha varl Ha yok." Bugün bitirmeliyim bu kitapları. Belli, Arif Damar'ı özlemişim... Seçime 16 parti katılacak HADEP ve MHP, 4 aralık ara seçimine katılmayacak ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Halkın Demokrasi Partı- si (HADEP) ve MHP. 4 aralıkta yapılacak olan ara seçimlere ka- tılmama karan aldı. HADEP. "ara seçim meşru değildir" ge- rekçesını ıleri sürerken MHP Genel Başkanı AlparslanTürkeş ise olası bir genel seçime hazır- lanmak amacıyla ara seçimlere katılmayacaklannı ve hiçbirpar- tiyi desteklemeyeceklerini söy- ledi. 4 aralık ara seçimlerine yöne- lik tavırlannı belırlemek üzere toplanan HADEP Partı Meclisi (PM). dün çalişmalannı tamam- ladı. PM toplantısmda "oy birü- ği"ile seçimlere giımeme karan alındı. PM toplantısından sonra bir basın toplantısı düzenleyen HADEP Genel Başkanı Murat Bozlak, Olağanüstü Hal Bölge- si'nde terörle mücadete adı al- tında tarihte görülmemiş bir bas- kı uygulandığını öne sürdü. 27 Mart 1994 yerel seçimleri önce- si seçim yasasmda yapılan deği- şikliklerle, seçmen iradesinin öz- gürce sandıklara yansımasının engellendiğini belirten Bozlak, Olağanüstü Hal Bölgesi'nde se- çim güvenlığı gerekçe göstenle- rek, seçimlerin başlama ve bitiş saatlerinin değiştirilebileceğini kaydedetti. MHP'nin Küçük Kurultayı da dün toplandı. Türkeş, parti yet- kili kurullannın yöneticilere ve kendisine verdiği yetkiye daya- narak. "ülkenin ve MHP'nin du- nımunu da inceteyi'rek" ara se- çime katılmama karan verdikle- rini açıkladı. Türkeş, hiçbir par- tiyle seçim işbirliği yapmamayı kararlaştırdıklannı söyledi. Karayalçın, CHP ile işbirliği peşinde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, CHP Genel Başkanı Deniz Baykala bir mektup göndererek "Ara seçim adaylannı birlikte beluieyelim. 24 araiıkta ön kuruhaylan. 28 ocakta da bütünleşme kurultayım toplavalım" önensınde bulundu. İşçi Partisi (tP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, dün ziyaret ettiği Karayalçın'a ara seçim için ittifak önerisi götürdü. SHP Merkez Yürütme Kurulu'nun (MYK) ara seçimlerden sonra ön kurultaylar, ocak ayında da bütünleşme kurultayı toplanmasına ilişkin karan, CHP yönetimi tarafından kabul edilmeyince birlik görüşmeleri tıkanmış«ı. SHP lideri Murat Karayalçın ısrarla "bütünleşmenin tıkanmadığınr söylerken Baykal'a bir mektup göndererek son bir girişimde bulundu. Karayalçın'ın seçime girip girmeme konusunda henüz karar vermemiş olan CHP ile seçim işbirliği gerçekleştirmek istediği bildirildi. SHP Genel Sekreteri Fıkri Sağlar. dün düzenlediği basın toplantısmda Karayalçın'ın Baykal'a mektup gönderdiğini açıkladı. Mektupta, ara seçim adaylannın birlikte belirlenmesi, 24 aralıkta ön kunıltaylar, 28 ocakta da bütünleşme kurultayının toplanması önerisi yeralıyor. Baykal, Karayalçın'ın SHP lideri Karayalçın, Baykal'a gönderdigi mektupta, "Ara seçim adaylannı birlikte belirleyelim. 24 aralıkta ön koırultaylan, 28 ocakta da bütünleşme kurultayıru toplayalım" önerisinde bulundu. İP Genel Başkanı Perinçek, Karayalçın'a ittifak önerisi götürdü. mektubunu, milletvekillerini toplayarak değerlendirdi. Toplantıda millervekillerinin, Karayalçın'ın önerisini "oyalama takriği" olarak değerlendirdikleri öğrenildi. Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlayan bir CHP milletvekili, gelen mektubu "ckJdi buunadıklannı" belirtti. İP Genel Başkanı Perinçek, dün ziyaret ettiği Karayalçın'a, ara seçimde ittifak önerisi götürdü. Önerisini mektup haline getiren Perinçek, Türkiye'nin içinde bulunduğu durumun sol partikr arasında ittifakı zorunlu kıldığmı belirterek, "4 Aralık 1994 seçimleri böyle bir Ktifakuı oluşturulması için uygun bir zemuı olarak değeriendirilebilir'' dedi. lttifakın ismini "Emek ve Kardeşlik İttifakı" olarak belirleyen Perinçek, Karayalçın'a sunduğu mektubun benzerini DSP, CHP ve HADEP ile diğer sol kökenli partilere de gönderdi. Yann yapılacak olan parti meclisi (PM) toplantısmda sol kanat üyelerinin, Karayalçın'a Ankara'dan aday olması için 'telkin'de bulunacaklan bildirildi. Sol kanat sözcüsü SHP PM üyesi Kenan Coşar, Karayalçın'ın Ankara-Keçiören'den aday olmasının siyasal bir zorunluluktan kaynaklandığını savunarak "Laik Türkiye Cumhuriyeti'ne me>dan okuma uğraşı içinde olan siyasal güçlere >anıt vermek ^ açısından Sayın Karayalçın'ın Ankara'dan aday olmasında siyasal bir zorunluluk vardu-" dedi. KİTAP REHBERİYLE TÜYAP13. İSTANBUL KİTAP FUARINDA SİMAVİ YAYINLARI STANDINDA r Hürrivet « DergfGrubu