23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 23 KASIM 1994 ÇARŞAMBA HABERLERIN DEVAMI Menzir'e suçlama G U N D E M MUSTAFA BALBAY I Baştarafı I. Sayfada Programın canlı yayın konugu olan yazar Azız Nesin, Menzir'le ilgili sorumuzu şöyle yanıtladı: "Sayın Menzir program sırasın- da telefonla bizi aradı. Bana göre, bir araba vönetemevecek durum- da>dı. Bunu >alnız ben sövlemiyo- rum. Bana birçok kişi telefon etti. Onlar da aynı şeyi sövlediler. Şim- di tabü biz Sayın MenzirMn ne ye- diğine, ne içtiğine kanşamayız. Kendi bileceği iş. Ama bence canlı yayına o dunımda çıkmamal» dı. Istanbul Emnhet Müdürlügü ma- kamındaki bir kişinin daha ciddi olması gerekirdi. Bana yönelik üs- lubuna gelince: Dikkatimi çeken sesinin sert tonuydu. Bir de bana yönelik artığı slogaıı; Ne Mutlu Türküm Diyene, di>e. Nedenini an- lavamadım. Atatürk o sözü söyle- diği zaman gerekü diye, yerli yerin- de söylemiş. Şimdi Kürtlerin yaşa- dığı yerierde dağlara \a/ı\orlar. Başkaokullarayazmıyorlar da Da- me de Sion'un. Fransız Kız Lise- si'nin kapısına Ne Mudu Türküm Diyene sözünü yaznortar. Bunda manok var mı? Benim sövlediğim aptaHık bu. Neyse. Sayın Menzir'in ses tonu ve üslubunu ve durumunu kendisine yakışüramadım." Tepki Türkiye Yazarlar Sendikası eski Başkanı Demirtaş Ceyhun, Nec- det Metuır'ın konuşmasıyla ılgilı tepkısmı şöyle dıle getırdi: "Türkiye'de hiçbir yasa, hiçbir emniyet müdüriine gecenin bir ya- nsında telefonJa yazarlara ögütler verme hakkını, yetkisini vermez. İstanbul Emniyet Müdiirii'nün bir televizyon programına telefonia başvurarak yüzakımız Aziz Ne- sin'egece yansı ders vermeye kalk- masını üzüntüyle karşıladım. El- bet hükümet yetkilikri de bu tavır- la ilgileneceklerdir. Bekliyonım. Aziz Nesin'in Türklüğünden kuş- ku duymak olanaksızdır. Türk di- linin bu büyükustasınagecenin bir yansında illede Ne Mudu Türküm Dij enededirtmeyeçaiışmak da ye- ni bir manevi baskı \ öntemi midir? Bilemiyorum." Oazetemıze de okurlar tarafın- dan çok sayıda faks \e telefonla Menzir'e yönelik protestolar ile- tildi. Konuyla ılgıli aradıgımız Necdet Menzir'le görüşmek ise mümkün olmadı. Menzir-Nesin canlı yayında 1 - Bizim koruma teklifimiz niçın kendisi kaldınyor? Biz onu Türk toplumunda yaptıgı güzel eserlen vardır(...) NHto- Çok teşekkür edenm. Bu insanlara acıyorum ve memle- kete verdigim zarara acıyorum(...) HHb*- Sayın Aziz Nesin, bir devlet koruyor mu? NMto- Koruyor, ama neden? O adam benımle aynı düşüncede de- gilki! llMriP- Sayın Aziz Nesin, siz bazı konularda devlete karşı çıkı- yorsunuz, ama devlet, sızi sonuna kadar koruyacaktır. NMk- Pekı yanı, korusunlar; bir şey demiyorum. Memnunum da korumasından dolayı. Ama bu konuşmanızı beğenmedim. M M ^ Haayııır. Şundan söyledim; Bir itfaiye erinin sızı kurtar- dığı ıçın iöyle'dıgi laflardan söyledım(...) NMfc- İtfaiye eri beni kurtarmadı, filmlen görmediniz mi? Ben de kurtaracak zannettim; itti beni merdıvenden aşağı. Lütfen ya- ni, söylemek istemediğim şey leri beni söylemek zorunda bırakma- yın. MMIlr- Ben »izin çocuğunuz yaşındayım ve tstanbul Emniyet Müdürüyüm. Birlikte ülkenin çıkanna hareket etmeye mecburuz. Kimseye yanlış yapmaya mecbur degiliz. NHfc- Efendım. çok teşekkür ederim. Tabü çocuğum yaşında bir görevlının bana ögüt vermesi hoşuma gıdiyor. Ben eger ki sizin dediğiniz gibiysem, yazık kı sizi jytiştirememişim. Ben de bırhk- te çalışmayahm demiyorum. Tam tersine birlikte çalışmaktan ya- nayım. Burada sağ, sol, Müslüman, dinlı. dinsiz ayrımı yapmadan birlikte çalışmaktan yanayım. Hoşgörüden yanayım(...) MlBZ^- Insanlan ayırmayacağız. Laık, antılaik olarak ayırmaya- cağız. Ne mutlu Türküm diyene . Mttfel- Ben sızin gıbi düşünmüyorum. CMBİP- Ben bir daha tekrar ediyorum; ne mutlu Türküm diye- ne(...) Ben Azız Nesin Bey'e ve toplantıya katılan herkese teşek- kür ediyorum. Böyle güzel bir konuyu dile getirdin, toplum da bu- nun mesajtnı almıştır. tnsan kendini Türk hissedebilir, insan ken- dini Arap hissedebilir. insan kendini Boşnak hissedebilir, göçmen hissedebilir. Ama bir tek şey vardır Ne mutlu Türküm diyene. Biz bu çizgide birleşiyoruz ve sana candan teşekkür ediyoruz. İMb- Bu söyledikleriniz çok doğru sayın Menzir. İnsan kendini şuşu hissedebilir, bunlann içerisındeenzorolanı ınsanın kendisini insan hissetmesidir (...) • Baştarafı 1. Sayfada oranla DYP ile ANAP'ın ensesine oturdu. 4 aralık ara seçimleri, sağın birinci partisinin ortaya çıkması bakımın- dan da ciddi bir gösterge olacaktı. Merkez sağda iç içe geçmiş iki durum var: - ANAP ve DYP arasmda birinci kim? Bu sorunun yanıtı, merkez sa- ğın birinci partisinin de karşıhğı ola- cak. - RP ne yapacak? Erbakan'ın yüzde 50-60 gibi desteksiz atışlan bir kenara bırakılır- sa, RP'nin yüzde 20'yı aşmasına kesin gözüyle bakılıyor. Zaten RP'Iİ- ler hızlannı kesmediler. Seçim çalış- malarına devam ediyorlar. Ara seçimin durdurulmasının ar- dından başlayan çekişmenin altında bu gerçek yatıyor. Bir süredir ANAP tabanından Yıl- maz'a, "Daha sert ol, daha sert muhalafetyap" eleştirileri geliyordu. DYP ile ANAP arasmda ciddi bir ideolojik aynlık olmadığı için üstün- lüğü 'imaı farkı' belirliyor. Biri ALO diğeri OMO. ALO'yu gözlüklü, mo- dern bir beyefendi tanıtıyor. OMO'yu, giyimine özen gösteren bir hanımefendi. Ikisinin kimyasal bileşimi aynı, işlevleri aynı. Vatan- daş da buna bozuluyor: - Siz birbirinizi kirletirken hacı sa- bunu aradan kayıp gidecek. Dün Meclis baştan sona seçim kokuyordu. SHP grubunda Kara- yalçın üzerine basa basa 'seçim' dedi: "Ara seçimin mantığı oluşmuştur. Yapmak zorundayız, yapmalıyız, bu ALO ile OMO... yola girilmiştir." Karayalçın'ın Lazlığı tuttu, 'seçim' diyor, 'iptal' demiyor. Ancak SHP li- deri, 'grup karan' alınmasını sağla- yamadı. Yani, yasanın gündeme gelmesi durumunda SHP milletve- killeri serbest, istedikleri gibi oy kul- lanacaklar. Aydın Güven Gürkan'la birlikte hareket eden grubun seçime 'hayır' da diyebileceği dikkat çeki- yor. SHP liderinin işi zor. Kendisini önce parti grubuna, sonra Çiller'e, bunları başarması durumunda da Adıyamanlılara anlatması gerekiyor. Aslan kıratflİar Çiller, DYP grubunda milletvekil- lerine öyle bir moral aşıladı ki imre- nilecek cinstendi. O övgüyü alan milletvekili, "Bu dünyayı ben yarat- tım. Uzayın oluşumuna katkıda bu- lundum. Yeni buluşlanmı bekleyin" der. DYP milletvekilleri genel başkan- larını yeri geldikçe ve gelmedikçe alkışladılar. Çiller, bu konuşma metnini miting alanlannda da kullanabilir. DYP'liler kısmına, konuştuğu yerieşim yerinin adını koyar, olur biter: "Siz bu ülkenin çimentosusunuz, gelecek sizin, haydi büyük Türki- ye..." Çiller'in, kurmaylarının katkısıyla hazırlanmış metninın iki temeli var- dı: - DYP milletvekillerine 'aslan kı- ratlılar' deyip oldukları yerde şah- landırmak. - Olabildiğince ANAP'a yüklen- mek. Bu, merkez sağdaki kapışmanın çok net bir göstergesiydi. Ne SHP'nin seçim için bastırması, ne RP'nin iptal başvurusu, varsa yoksa ANAP. Bunun dışında seçimlerin aralık ayında yapılmaması için getirdiği gerekçelerin hiçbirinin temeli yoktu. Çiller "Ûç temel olumsuzluk var" deyip tek tek sıraladı: "1- Hukuki imkânsızlık. Ben, se- çim tam adaletli olsun istiyorum. Bütün eşitsizliklerin gidehlmesini is- tiyorum. " (O zaman seçmen kütük- lerinin baştan yenilenmesini niçin istemediniz? Göçenlere oy kullandırtmayıp devlet memurlarını sandığa davet edeceksiniz, bu iptal edilince, "llahi adalet istiyorum" diyeceksiniz. Bu- nu yese yese DYP milletvekilleri yer). "2- Fiziki imkânsızlık. Kışta seçim olmaz. Güvenlik güçlerinin seçim güvenliğini tam olarak sağlaması için hareket durumlan güç olur." (4 aralık kolay, 18 aralık zor. İnsan bu- nu söylerken elini vicdanına kor). "3- Ülkenin içinde bulunduğu du- rum. Gündemde mutlaka çıkması gereken yasalar var. özelleştirme, yap-işlet-devret, üniversite hocala- nnın, mühendislerin, gözbebeğimiz güvenlik güçlerinin maaş düzenle- meleri var. Bütçe var, gümrük bihiği var. Biz, 'Bunlarla uğraşalım diyo- ruz', onlar 'Hayır uğraşma, başansız ol' diyor." (Anlaşılan Çiller'in oyna- maya niyetı yok. "Yenim dar, yerim dar" derken şimdi de "Zaman dar, hava kar, başka işim var" diyor.) Çiller sonunda grubunu bağladı ve 'tek tip' karar almalarını sağladı. Î8~iyjm~vâr" Meclis'te gözler asıl, saat 14.00'te başlayan Anayasa Komis- yonu toplantısındaydı. ANAP'tan Vehbi Dinçerier ABD'den geleme- yince komisyon 20 kişiyle toplandı. Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ni- hat Yavuz'un görüşü şu: "25 günde işimi yapanm. Aralıkta seçim olur. Ama seçime girmeye- ceğini açıklayan partiler, girme ka- ran alırsa 60 günlük süre isterim." Içişleri Bakanı Nahit Menteşe de bilinen olumsuzluklara bir yenisini ekledi: "Adaylann can güvenliğini sağla- yamayız." Bu iddianın çok samimi olduğu söylenemez. 4 aralıkta sağlanıyor, iki hafta sonra sağlanamıyor. Bütün bu tartışmaların ötesinde, BaşDakan Çiller'in dünkü konuşma- sından bir tümceye dikkat çekelim: "18 ayım var. Sonra seçim ve tek başıma iktidanm." Bu 'seçim düğümleyen' kışta ba- canız tütüyor mu bilemem, ama ba- cınız postu serdi, gitmeye niyeti yok... • Baştarafı 1. Sayfada koparmada kılo farkıyla kaçan altına üzülüyordu. Ve üçüncü gün, Naim'ın gü- nüydü. Madalyalara alışan seyir- cı, Abdi İpekçı'ye bu kez daha farklı koşmuştu. Ne de olsa Na- ım SüleymanoglU'nu bu kez kendi ülkesınde seyredecekler- di. Naim kimsey i yanıltmadı, sa- kat sakat çıktıgı podyumdan 5 rekor çıkararak 3 altın madalya kazandı. Naim, "Sakat olmasay- dım, bu kilolardan çok fazlasının üstüne çıkardım. Ozaman da Le- onidis beni /orla\ama/dı" dedi. Ya sakat olmasa> dı, o zaman ne- ler olacaktı? "Onu ileride göre- ceksiniz" şeklinde konuşuyordu dünyanın alkış tuttuğu bu ufak tefek adam. Bir başan da 70 ki- lodaki FedailGüler'den bekleni- yordu llk günün kahramanı Ha- lil de oradaydı. Kenarda durmuş, iki elını >üzüne kavuşturmuş, haltercımizın başanlı olması için dua edıyordu. Ve sonunda Feda- il de 2 dünya rekoru kırarak ko- Işte üç altın adam parma ve toplamda altın. silkme- de de gümüş madalya kazandı. Rekorlar, madalyalar... Türk halkı özledigi başarılan sunan sporculannı bağnna basıyor, dünya ise alkış tutuyordu. Eu^o^- port, Türk haltercilerden bahse- derken "Türk'iin gücü dünyayı ayağa kafdırdı" diyordu. tngilız BBC Televizyonu'nda ılk haber- di. Fransız gazeteleri de şampı- yonlar için manılmaz, seyırcı ıçın coşkunun doruğundaydılar haberleri yapıyordu. Naim için denecek bir şey yoktu, çünkü tüm dünya tanıyordu. İki olimpı- yat şampiyonluğunun yanı sıra dört Avrupa ve Dünya Şanıpı- yonluğu ile Akdeniz Oyunlan Şampiyonlugu bulunuyordu. Amerika'nın ünlü dergısi Times bile kapak yapmıştı bu küçük dev adamı. Şımdı dünyabasmın- da Naim ile birlikte artık Halıl Mutlu ve Fedail Güler de yazılı- yordu. Artık Halil de "ikincicep herkülü"olarak anılıyordu. O ise "Daha >eni başladım. Öteki re- korlanmı itemesakladım. Hede- fım 19% Atlanta Olimpi\atlarT diyordu. Ve b^anlar Istanbul Abdi Ipekçi Spor Sa- lonu'nda düzenlenen 66. Erkek- ler, 8. Bayanlar Dünya Halter Şampiyonası'nda bir de *ilk* ya- şıyorduk. Bayanlar, ilk kez bir Dünya Şampiyonası'na katıiıp bu heyecanı yaşıyorlardı. Bayan Halter Milli Takımının yaş ortalaması oldukça düşük. Takımın en yaşlısı Derya Açık- göz 17 yaşında. En küçüklen ise 15 yaşındakı Esma Can ile Nes- Khan Demiröz. Ama hepsi de yaşlanna ragmen Avrupa'da ba- şanlara imza atmışlar. Bu Dün- ya Şampiyonasf nı kendilerine ilk adım olarak göriiyorlar ve yaşlarının küçük olması nede- niyle bu şampiyonada Yıldız Ba- yanlar Avrupa rekoru kıracakla- nna ınanıyorlar. Bayan haltercı- lerimizle konuşurken hepsi de kendilerinden çok emin göriinü- yorlardı. Hepsi Ankara'nın Ta- nm Kredispor takımının sporcu- lan olan haltercıler, bırbirlerin- den bahsederken. "O, şu rekoru kırar; bu, şu rekoru kırar" gıbi iddialı laflar ediyorlar. Örneğin hepsi Derya Açıkgöz'ün Büyük Bayanlar Avrupa rekoru kırarak ilk üçe girecegınden emin. Şu ana kadar podyuma çıkan sporculardan toplamda 50 kilo- da Esma Can 8'ınci, Neslihan Demiröz de 7'ncı olmuşlar. 54 kiloda Fatma Kabadayı sılkme- de dünya 5'incisi olmuş. Es- ma'nın daha önceden Avrupa ıkinciligi var. Fatma ise silkme- de Avrupa üçüncüsü olmuş. EI- de ettikleri dereceleri ise Esma Can, "Şimdilik umulanın üzerin- de" diye nitelendiriyor. "Hanginiz bayanlann Naim'i~ diye sordugumuzda hepsi birden Derya Açıkgöz'ü gösteriyorlar. Av rupa Şampiyonası'nda kopar- mada 1. silkmede 3. toplamda da 2 altın madalya kazanmış olan Derya, ilk üç için mücadele ede- ceğini söylüyor. Kısacası bayanlar Dünya Şampiyonası'nda ılk kez pod- yumlarda kendılenni gösteriyor- lar, ama yaşlarını, başanlannı göz önüne alınca hepsinden eli- mızde olmadan ilende Naim'in. Halil'in başanlannı istiyoruz. Ne deolsaalıştık... Bu arada. Başbakan Tansu ÇU- ler'in. Halil Mutlu'nun Bulgaris- tan'da bulunan aılesının Türki- ye'ye getinlmesı ıçın gerekli gı- rişimlerin başlatıhnası konusun- da gerekli talimatlan verdigi bil- dirildi. OLAYLAR1N ARDINDAKt GERÇEK; • Baştarafı I. Sayfada l parti liderlerinin, gazete v4 televizyonlarda bir sürü de-^ meci ve yerli yersiz açıkla^ maları çıkıyor. Liderler, kendj aralarında konuşup anlaş-? mayı ve uzlaşıp karar almayı çoktan beri unutmuşlardır.. Türkiye'de siyasal yaşam bir: yerlere doğru başıboş sü-; rükleniyor. Şimdilik ortaya çıkan bir* takım sonuçlar yok mu?.. EU bette var. Bu hükümetin so- nunun geldiğinı söyleyenler, bu parlamentonun miadını doldurduğunu ileri sürenler çoğalıyor. Ara seçim, erken seçim ve partiler üzerine çe- şitlemeler yapmak, çeşitlj senaryolar kurmak, varsaj yımlar üretmek de oyalayıcı işlerden birıdir. Türkiye'nin yönetimi, şim- diye dek hiçbir zaman bu kadar başıboş ve savruk ol-* mamıştı. ; Önümüzdeki günlerde eH bette bir çıkış yolu buluna* caktır; şimdilik ara seçim is-> teyenlerle istemeyenler karşt karşıya gelmişler birbirlerıyle itişiyorlar, koalisyon hükü- metinin büyük ortağı küçüK ortağa karşı engelleme oyunları yapıyor. Demokratikleştirme ile özelleştirme bir yana, seçim tarihinde bile konuşarak an- laşamayan ortaklar sıra hü- kümette kalmaya gelince uzlaşabılıyorlar. Uzlaşabildıkleri tek noktaj ne pahasına olursa olsun/ hükümette kalmanırr dayanılmaz hafıfliğidir. • • * ! Tıırizm bütçesi Meclis'ten geçti ANKARA (Cumhuriyet Bil- rosu) - Turizm BakanlığTnın 1995 yılı bütçesi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda ka- bul edildi. Bütçe göriişmeleri sırasında söz alan DYP Erzu- rum Milletvekili İsmail Köse, turizmin, ülkenin baü bölgele- rinde yeterince gebştiğini kay-j dederek bundan sonra Doğu ve Güneydoğu'ya teşvik verilme-, sini istedi. KÜLTÜR • SANAT 2 9 3 8 9 7 8 (3HAT) GALERI • ATÖLYE 293 89 78 (3HAT) Unuiulmoz "Siyoo OÖzl*r u tılmının yonelmenı MIKHAIKOV un En lyı Avrupo Fıİm ödülu fFelı* 92) ve son Venedık Fılm Festıvolı'nde Atfın Aslan ödûlünü kazanon ve Moğolıstan sîeplermde çekılen bu yeni fılmı gorsel açıdan Kurosavva'nın "Dersu Uzala" dan sonra yapıton en lyı doğa fılmı Yönatmen: Nikita MIKHALKOV 25 KASIM 'DAN İTİBAREN Beyoğlu ALKAZAR SİNEMASINDA Tel: 245 73 83 BULUNMAZ TİYATRO I S T A N B U L İNEK Yazan Nazım Hıkmet Yon H. Hilmi Bulunmaz Pazar 18.00 MUAMMER KARACA TIYATKOSU Tel: 513 74 31 522 65 85- 251 40 90 • »38 14 84 O)ıllş&-^Z})<£'5> ORTAOYUNCULAR IS T IKLAL CAD NO 140 TEL 251 18 65-66FAX 244 43 27 Ferhan Şe.nsoy SEYiRCiLi SEYİR DEFTERi P' " " g *' • ° * " ^ "' •y "-^PAUL NEWMAN |ENNlFtR)ASON LEIGH HUDSUCKER BİR ŞiRKET KOMEDİSİ Yönetmen: )OEL COEN 12.15-14.3O- 16.45-19.OO-21.15 Lotus Oburion 19501ı yıllordan 60 a gınşın bir kronoloysıdır Halalar, sevınçlef. seçımtef. muzuriuklar. yaşam, aşk. sıhır, anWc paflomalar ve tobı la domuzlar üzenne vapılmış neşelı bir film LOTUS OBURLAR!"Lotus Eaters" , , ^, Yönetmen PaulShapıro ^.•z. 1 Shelıo Mc Corfhy • Aloka Mcleon » frances Hyland Beyoğlu ALKAZAR AVRUPA Sinemasnda Tel: 245 73 83 12.00 - 14.15 - 16.30 -18.45 • 21.00 IUL1ETTE BİNOCHE'UN YENIDEN DOCUÎ.U RENK: MAVI Günumüz S i n e m a s ı n ı n 1 Nuraaralı Yaratıcısı K. KIESLO^CSKI'nİn bütün büyûk festivalleri silip süpuren başyapıtı 199^ Vcncdık I eMtvalı En lyı Fılm Iîuyuk Odulu Kn lyt Kadm Ovunctı Oduiu (Jıtlıcttc Bınoche) \u üalıa 20 uluslararası odul BEYOĞLU ALKAZAR Tel: 245 73 83 1 2.1 5-14.3O-1 6.45-19.0O-21.15 6. HAFTA "BufllmEunmagaıfcatkılanyiagostarilm«kt*cflr." İFA ADNAN ÇOKERi Ferhan Şensoy FERHANGİ ŞEYLER Ferhan Şensoy ŞU GOGOL DELİSİ Derya Baykol Şensoy ÇMinimaller ve Varyasyonlar 25 Ekım- 10 Aralık 1994 GALERİB HûsrevGeredeCad FirnSok.No 2 <1Tesv*ıye/ Istanbu) Tel BALKAN NACİ İ5LİMYEÜANKARA SANAT TTÖIROSUISTANBL1TLTINESI Nazım Hikmet • Genco Erkal "AN/MOMENT Galeri Lebriz2 -24 KASIM 1994 İSTANUN. DCVUT OÜZİL SANATIAII OAURİSİ STtKUl CA£CCS NO 309/49 BETOÛU £T*r«U T ı 243^)53 TtPUMIIN DfĞUÜ KAnULMITU Eytam C06 Açık Hova Apl No 16 / 2Nııoclov Tel 0 212-240 22 82 | Tiılcı SaiB BK.M Gist ZT 64 63 Vjktocnm Tıkaim (2» 2» 88), «uatü (254 42 81) SEF.ÇR OZTURK "Keçeresım Scgısı Galeri Atölye ılanlarınız için: 293 89 78 {3 hat) FINANS HATTI HABERLER TURKÇE HABERLERİ LONDRA'DAN CANU 07.00 - 07.30 ANA HABER HER GÜN 08.00, 13.00 Dünyo pryosoian, A)hnr Gumü>, pryosahr O^^E T EN LEONIO H€IFETT -^=<*Ç19 MAZLUM BETHAN (23-34-25-26-27 Kasıml HERGÜN 09.15-17.45 ARASI HERYARJMSAATTEBİR ARA HABER HER GÜN 07.00 • 23.00 ARASI HER YARJM SAATTE BİRfKABALA SVYATOŞ) LEONID HEIFETZ TURKCHSJ MAZLUN BEYHAN (23-24-25-26-27 Kasıml V3(LOXI BLUES 1 ONETEN EHCİN ULUOAÖ TURKÇES SEMRA KARAMUKSEL SABAHAT AKKIRAZ DAGLAR KARDEŞIMI GERİ VERİN ASM MÜZİK URETİM VE PAZARLAMA LTD.ŞTI. ÎMÇ. 6. Blok 6610 Unkapanı-lst. Tel : 520 73 68 Fax : 528 11 92 ERDAL ERZİNCAN. TÖRE Halk Muziğinde Yeni Bir Soluk, Farklı Bir Yorum ARİFSAĞ ASM MÜZİK ÜRETİM VE PAZARLAMA LTO. Şlt İMC 6. Blok 6610 Unkapanı İst. Tel: S20 73 68 F«w : 528 H 92 Oy»r. Gı*nt€r. Çt, i S O O . I O î O P e ' Î O l ö C u m 10 30 Ct *500 10 30 P u a r IS 00.16 RUMELİ MAĞAZALAHI KADIKOT MALDUN TANERlMERKEZ GiSESI) VtCAPITOL DE SATlLMAKTADiJI ŞEHIR TIYATROLARI 23 KASIMDAN BAŞLAYARAK HARBIYE HUHSIN ERTUGRUL SAHNESINDE 240 77 20 NAZIM HİKMET/MACİT KOPER ASLOLAN HAYATTIR YÖNETEN : MACİT KOPER SAHNE VE GIYSI TASARJMI ÖZHAN ÖZDİL ARİF ERKİN İLAN T.C. DÎYARBAKIR 2. ASLİYE HUKÜK MAHKEMESİ'NDEN Davacı İçişleri Bakanbğı tarafından davalj Metin Nizam ve Mehmet Kahraman aleyhine mahkememize açılan tazmınat davası- nın yapılan açık yargılaması sırasında verilen ara karar gereğince; Davalı Metin Nizarrûn "Kooperaüfler Mah. Kurtismailpaşa 6. Sk. Durmaz Apt. No: 7 Diyarbakır" olan adresine çıkanlan tebliga- Un bila tebliğ iade edildiği gibi emniyetçe yaptınlan soruşturma neti- cesinde, tebligata yarar adresi tespit edilemedığinden. dava dilekçesi- nin ilanen tebliğine karar verilmişıir. Karar gereğince; yukanda adresi yaalı davalı Metin Nizam'ın du- ruşmanın bırakıldığı 29.12.1994 gün'ü saat 09.00'da duruşmada biz- zat haar bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirrnesi, duruş- maya gelmediğinde ve dava ile ilgili ibraz etmek istediği belgeleri duruşma gününe kadar göndermesi veya getirip ibraz etmesi. gelme- dıği gibi kendisini de bir vekille temsil ettirmediği takdirde yargılama- ya yokluğunda devam edileceği ve karar verileceği keyfiyeti davetiye yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 4.11.1994 Basm: 52688 ACELE Kadıköy Kuyubaşı'ndadevren kiralıkçocukyuvasi. Tet0216 33712 32 ÇATIDA CUMARTESİ ETKİNLİKLERİ ÖZLEM-FERZAN- TUĞRUL 15.00-17.00 ARASI Canlı, müzikli, dansb matine 150.000 TL. 2510000 PBX251510S Nüfus kâğıdımı kaybettim. Hükûmsûzdür. t.CANANSANAN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle