Katalog

10 KASIM 1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Mümtaz Soysal: Düşünce özgür olsa başım dik olur ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'ne katılmak için Strasbourg'a giden Dışişleri Bakanı Mümtaz Soysal,"Düşünce özgürlüğünün genişletilmesine ilişkin adım aüiabilmiş olsaydı. biraz daha başım dik gkterdim" dedi. Türkiye'nin insan haklan ihlalleri açısından ABD ve Avrupa'da sıkiştınldiğı bir dönemde Strasbourg'a giden Soysal, Rusya Federasyonu, Ukrayna ve Beyaz Rusya'nın, Avrupa Konseyi'ne üyeliklerinin söz konusu olmasına karşın, bu ülkelerin insan haklan ve demokrasiye bağlılık açısından gerekli koşullan yerine getirmiş sayılmadıklanna dikkat çekri. Mümtaz Soysal, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'ne katılmak için dûn Strasbourg'a gitmeden önce Esenboğa Havaalanı'nda gazetecilerin sorulannı yanıtladı. Türkiye'de, özellikle düşünce özgürlügünün genişletilmesine ilişkin adım atılmadığını vurgulayan Soysal. "Terörie Mücadele Yasası'nda yapılmak istenen degişiklik Meclis'ten geçmiş olabilseydi, biraz daha başım dik gMİerdim, ama henüz gerçekleşmedi" dedi. Soysal, tasannın dün Adalet Komisyonu'nda görüşülmesinin planlanmasına karşın, GAP için düzenlenen tören nedeniyle komisyon üyelerinin Güneydoğu'da bulunduğunu kaydederek, "O yasayı da şimdilik biraz sular götürdü~dıye konuştu. Mümtaz Soysal, Strasbourg'daki toplantıda, konseyin genişletilmesinin ele ahnacağını, Rusya Federasyonu, Ukrayna ve Beyaz Rusya'nın üyeliklerinin söz konusu olduğunu, ancak bu ülkelerin Avrupa Konseyi'nin insan haklan ve demokrasiye bağlılık açısından öngördüğü koşullan yerine gerirmiş sayılmadıklannı belirtti. CHP'den SHP'ye destek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-SHPveCHP liderlerinin, bütünleşme protokolünü imzalamalanndan sonra, iki partiIjrgüfleri arasında da "ısınma turiarT başladı. Bütünleşmenin getirdiği "güven ve iyi ıriyefortamında. CHP'nin, "sol oylan bölmemek için" ara seçimlere katılmama karan almasının ardından, seçim çalışmalannda da SHP'ye destek verilmesi benimsendi. Bu çerçevede ilk somut adım, bugün gerçekleştirilecek "10 Kasun Atatürk'ü anma törenleri"nin bütün örgütlerde ortaklaşa gerçekleştirilmesi karanyla atıldı. CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin ve SHP Genel Sekreteri Fıkri Sağfor tarafmdan dün parti örgütlerine gönderilen genelgelerde, "bütünleşme sürecine" girildiğine dikkat çekilerek lOKasım Atatürk'ü anma törenlerinin '• birlikte gerçekleştirilmesi istendi. >gütlerin, Anıtkabir'deki .törenlere de birlikte katılacaklannı vurgulayan Keskin, "Ortada bütünleşme için imzalanmış bir protokol var. Bu çerçevede, birleşecefimiz partiyc destek vermemiz son derece doğaP diye konuştu. Düzettme Gazetemizin dünkü sayısında "Deviet, araştırmasını ! toplattT başlığiyla ; yayımlanan haberde, Türkiye Kalkınma Vakfı'nca yapılan "GAP Bölgesinde Kadının , Statüsü" konulu araştırmanın, yanlışlıkla, lktisadi Kalkınma Vakfi (İKV) tarafmdan hazırlandığı belirtilmiştir. Düzeltir. İKV yönetimi ve okurlanmızdan özür dileriz. Romanlannızve Ansiklopedileriniz yerinizden alınır. Tel:5540804 Genel Başkan Murat Karayalçm 15 kasımda aday olduğu Adıyaman'a gidecek SHP IstaıdHIT<laiddiasızANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Boş bulunan 22 milletvekilliği için 4 aralıkta yapılacak ara seçimlere katılacak adayla- nn Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) bil- dirilmesinin ardından, seçim çalışmalan başlatıldı. SHP Genel Başkanı ve Başba- kan Yardımcısı Murat Karayalçın, 15 ka- sımda aday olduğu Adıyaman'a gidecek. SHP'nin fazla iddiah olmadığı Istanbul için Devlet Bakanı Önay AJpago ile Ge- nel Başkan Yardımcısı Mustafa Timisi "zorald" aday gösterildi. Ankara Keçi- ören bölgesinden aday gösterilen Diyar- bakır eski Milletvekili Fehmi Işıklar. bu bölgedeki MHP kökenli adaylarla "ke- yifli biryanşa" gireceğini belirterek. "id- diah" olduğunu söyledi. Işçi Partisi Ge- nel Başkanı Doğu Perinçek ile Birleşik Sosyalist Parti lideri Prof. Dr. Sadun Aren de, ara seçimler için Istanbul'dan aday ol- dular. SHP'nin adaylannın yann genel mer- kezde düzenlenecek bir törenle kamuoyu- na tanıtılması bekleniyor. Adaylann tanı- tılmasının ardından da SHP'li bakanlar, milletvekilleri ve parti yöneticileri seçim bölgelerinedağılacak Genel Başkan Mu- rat Karayalçın'ın aday olduğu Adıyaman •SHP'nin fazla iddiah olmadığı İstanbul için Devlet Bakanı Önay Alpago ile Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Timisi "zoraki" aday gösterildi. İP lideri Perinçek ile BSP lideri Aren tstanbul'dan aday. için de özel bir program hazırlandı. Ka- rayalçın'm, 15 kasım günü Adıyaman'a giderek kampanyasını başlatması bekle- niyor. Karayalçın'ın, seçim günü ve ön- cesindekı birkaç günü Adıyaman'da ge- çireceği öğrenildi. SHP'nin adaylan belirlenirken Istan- bul ve Ankara'da sıkıntı yaşandı. istan- bul'dan adaylık önerisi götürülen Zülfü Livaneli ile CHP Genel Başkan Yardım- cısı AK Topuz'un bu önerileri reddetme- si üzerine, adaylar Karayalçın'ın görev- lendirmesi ile belırlendi. Adaylann be- lirlendiği toplantıda Karayalçın'ın öneri- si üzerine Devlet Bakanı Onay Alpa- go'nun önümüzdeki hafta diz kapağın- dan ameliyat olacağını söyleyerek itiraz ettıği, ancak bu itirazının kabul edilme- diği öğrenildi. Kulislerde, Alpago'nun "kendisini bakanhktan uzaklaştırmak için bazı parrililerin adayltğa ittiklerini" söyledıği ıfade edıldı. Genel Başkan Yar- dımcısı Mustafa Timisi"nin de Karayal- çm'a "Ben, kendimi sizc göre programla- mıştım. Adıyaman'a gidip sizin için çalı- şacaktım. Ancak öyle uygun gördüyseniz, aday olurum" dediğı bildırildı. İstanbul adaylannın "•zoraki" de olsa belirlenmesinin ardından, Ankara sıkın- tısı yaşandı. Karayalçın'ın, Keçiören böl- gesinden aday gösterilmesi beklenen par- ti içi muhalefetin temsilcilerinden Mer- kez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Rıza Ydmaz'ın adaylığına örgütten gelen bazı itirazlan gerekçe gösterip karşı çıkması ve tercihini Genel Başkan Yardımcısı Fehmi lşıklar'dan yana kullanması tartiş- ma yarattı. Rıza Yılmaz, Karayalçın'ın itirazlan- nın haksız olduğunu, CHP'li bazı yöne- ticılerle görüştüğünü anımsatarak, "Asıl bu anlayış partiyi küçültür, partiye zarar verir. Ama ben aday gösterilen arkadaşı- mızın seçümesi için en ücra yere kadar gi- dip çahşacağımT> dedi. Keçiören bölgesin- den adav gösterilen Fehmi Işıklar ise "bir sıkıntı olmadığını, adaylığının coşkuyla karşılandığınrsöyledı. Işıklar, anayasa- nın 84. maddesi yürürlükte kaldığt süre- ce aday olmayacağına ilişkin sözleri anımsatılınca, "Benim niyetim yoktu. Parti görevlendirme yaptı. Benim açım- dan keyifli bir yer. Tatlı bir yanş olacak. Halk ayırt edebilecek, kim nedir, hangisi kendisinden yanadır? İddialıyım" dedi. Aren ve Perinçek aday Ara seçimlerde Işçi Partisi Genel Baş- kanı Doğu Perinçek ile Birleşik Sosyalist Parti Genel Başkanı Prof. Dr. Sadun Aren de Istanbul'dan aday oldular. Işçi Partisi Adıyaman'da Mahmut Arslan ile Yusuf Çelik'i, Ankara'da da Aydınlık Dergısi Ankara Temsilcisi Hasan Yaiçın'ı aday gösterdı. Birleşik Sosyalist Parti İstanbul Kar- tal'dan Genel Başkan Sadun Aren'i, Üs- küdar'da Arslan Başer Kafaoğlu'nu, Ke- çiören'de de Ayhan Eken'i aday gösterdi. Işçi Partisi tüm seçim çevrelerinde seçi- me katılacak. Birleşik Sosyalist Parti ıse 9 yerde aday gösterdı Diyarbakır'da bir otomobile yerleştirilen bomba 2 kişinin ölümüne neden oldu PKK Eruh'ta saldırdı: 12 şehitHaber Merkezi - Siirt'in Eruh ilçesine bağlı Dağdüşü mevkiinde birgrup PKK'li teröristin saldınsı sonucu, 12 güvenlik görevlisi şehit oldu. Diyarbakır'da kapa- lı bir garajda bulunan araca yerleştirilen tahrip gücü yüksek bir bombanın patla- ması sonucu 2 kişi öldü, 6 kişi yaralandı. Siirt'in Baykan ilçesine bağlı Atabağı beldesi DYP'li belediye başkan adayı Ek- rem Canpolat, silahlı saldın sonucu öldü- rüldü. Şanlıurfa'nın Viranşehirilçesinde, bölücü teröristlerce yola döşenen mayının patlaması bir korucu yaşamını yitirdi. AA'nın haberine göre, Dağdüşü mev- kiinde arazide görev yapan güvenlik güç- lerine önceki gece geç saatlerde, kalaba- lık bir grup terörist tarafmdan saldın dü- zenlendi. PKK'li teröristlerin açtıklan ateşte 12 güvenlik görevlisi şehit oldu. Kaçan teröristlerin yakalanması amacıy- la bölgede yapılan operasyonlara devam edildiği bildirildi. Diyarbakır muhabirimiz Nizamettin Kaplan'ın haberine göre Aliemiri Cad- desi 7. Sokak'ta Diyarbakır Apartma- nı'nın kapalı garajında bulunan, ev kadı- nı Şükret Vetişmis üzerine kayıtlı 21 DE 176 plakalı araçta saat 10.00 sıralannda tahrip gücü yüksek bir bomba patladı. Patlamanın etkisiyleotomobil parçalanır- ken park yerinde bulunan diğeT araçlar da enkaz haline geldi; çevredeki birçok bi- nanın camlan kınldı. Otomobilin bir sü- re önce FıratGümüş sahte kimliğiyle bir galeriden senet karşılığı satın alındığı be- lirlendi. Olay yerinde yapılan inceleme- den sonra yetkililer, olay yerinde iki kişi- ye ait olduğu anlaşılan ceset parçalanna rastlandığını açıkladılar. Cesetlerden bı- Zeytinburnu Belediyesi'nin düzenledigi kuruHaya farklı siyasal eğilimlerden isimler katildı. gençlik kurultayı..rİstanbul Haber Servisi - Zeytinburnu Belediyesi tarafmdan düzenlenen "Gençlik Kurulta>ı"nda. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan, Mehmet .-Vkif Ersoy'dan şiir okudu. îki gün sürecek olan Gençlik Kurultayı. dün Ataköy'deki Holiday Inn'de başladı. Kurultaya, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan, ANAP Giresun milletvekili Rasün Zaimoğlu, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Oktay Ekinci, DSP İstanbul ll Başkanı Erdoğan Toprak ve diğer davetliler katıldı. Kurultay, Atatürk'e saygı duruşuyla başladı. Istiklal Marşı'ndan sonra Atatürkün gençliğe hitabesi okundu. Kurultay'ın açış konuşmasını yapan Zeytinburnu Belediye Başkanı Adü Emecan, kurultayın, bir eksikliğin gidenlmesı için düzenlendiğini söyledi. Oktay Ekinci, tstanbul gibi 2600 yıllık tarihsel bir geçmişi olan bir şehirde bir genç olarak yaşamanın şans olduğunu, ancak bunun aynı zamanda gençliğe bir sorumluluk yüklediğini söyledi. Mostar"ın, Bağdat'ın, Varşova'nın bombalanmasının tarihi yok etmeye yönelik olduğunu vurgulayan Oktay Ekinci, bundakı amacın. "Geçmiş tarihsel birikimin yaratacağı tarih bilincini ortadan kaldırmaktır" dedi. rinin Dicle Üniversitesi Mimarlık Fakül- tesi öğrencisi Gökhan Çetinkaya olduğu- nu bildirdiler. Çevre bınalarda oturan >a da patlama sırasında yoldan geçmekte olan ve cam parçalanndan varalanan Cesur Dönmez, Ibrahim Delil, Fırat Yılçınkaya. Fahri l)u- man ve Hamdi Ya>uz ile bir yaşındaki Elif Ökte. devlet ve SSK hasta'nelerinde tedavi altına alındılar. Bu arada, olay yerine gelen ve konu hakkında bilgı alan Emniyet Müdürü Rıd- van Güler, ortada bir ceset bulunduğunu, ancak paramparça olduğu için kimliğinin henüz tespit edileme- diğini belirterek "Pattayıcıotduk- ça güçlü. TNT olabilir. Ancak ke- sin bir şe> yok. Ölen, patla>ıcı>ı yerleştiren de olabilir, çünkü ara- cın sahibi değiPdedı Ataba- ğı'ndan Baykan'a gitmekte olan DYP'li Canpolat'ın bulunduğu otomobile, plakası henüz belir- lenemeyen bir minibüsten oto- matik silahla ateş açıldı. Saldın da Ekrem Canpolat hayatını kay- betti. Canpolat, 4 aralıktaki bele- diye başkanlığı seçımleri için DYP'den aday gösterilmişti. Şanlıurfa'nın Viranşehir ılçe- sinde, bölücü teröristlerce yola döşenen mayının patlaması so- nucu. Gevro Üçtekin adiı korucu öldü. Kurul sokulmadı Tunceli'de yakılan köylerle il- gili olarak araştırma, incelemede bulunma ve köyleri yakılanlarla dayanışma amacıyla bölgeye gi- den 40 sendika, oda, dernek tem- silcisinin, Tunceli il sınınnda durdurulduğu bildirildi. ÇHD'den yaplTan açıklamada, kurulun düzeni bozmak değil araştırma ve inceleme yaparak gerçeği ortaya çıkarmak için böl- geye gittiği kaydedilerek"Bu ka- rarta demokratik bir hakkın kul- lanılması keyfi olarak engellen- miştir" denildi. Alınten gazete- sinden yapılan açıklamada da ku- rulun Tunceli ginşinde gözaltına alındığı ileri sürüldü. DEP davalan birleştirildi ANKARA (Cumhnriyet Bürosu) - Ankara 2 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM). es- ki DEP milletvekilleri Sedat Yürtdaş ve Seum Sa- dakhakkmda açılan davanın, 6 sanıklı ana DEP davasıyla birleştirilmesine karar verdi. Sadak ve Yurtdaş'ın tahliye istemleri reddedilirken, bir- leştirme karan üzenne sanık sayısı 8'e yükselen ana DEP davasına bugün devam edilecek. DGM Başsavcılığı'nın, ana DEP davasından ayn olarak açtığı ve Sadak ile Yurtdaş'ın yargı- landığı 2. DEP davastna. dün devam edildi. Du- ruşmada ilk olarak, kamuoyuna 'DEP davasının kilit tanığı' olarak tanıtılan ve İstanbul Emniye- ti Müdürlüğü'ndeki ıfadesinde eski DEP millet- vekillerini suçlayan Abdülcabbar Gezici'nin ye- nı ıfadesı okundu. Gezici. emniyet ıfadesinın 'baskı' altında alındığını ve 'gözkri bağlTolarak imzaladığını belirterek. "DEP'lileralevhindeifa- de vermem için zorlandım. Sadak \e Yurtdaş'ın PKK örgütüyle bir ilişkileri >oktur" dedi. Daha sonra Muzzaffer Ankantanık olarak din- lendi. Ankan, 1992 yılmda seçim bölgesi olan Midyat'da bulunduğu sırada. Selim Sadak'ın kendisini aradığını ve Mardin'de 20-25 kişinin gözaltında bulunduğunu belirterek, konuyu vali ile görüşeceğini, kendisinin de gelmesini istedi- ğinlanlattı. Ertesi gün Sadak ile birlikte adliye- nin de bulunduğu valilik binasına gittiklerini kay- deden Ankan, burada gözaltında tutulan kışileri gördüklerini söyledi Baykal: Ortadoğu banşı için Türkiye büyük rol oynayacak ANKARA (Cumhurnet Bürosu) - 9. Türk-Alman Gazetecileri Se- mineri'nde konuşan CHP Genel Başkanı Deniz BavkaL Tûrkiye'nin Ortadoğu'da kalıcı banşın sağlanmasında önemlı rol oynayacağını söyledi. Türk Demokrasi Vakfı ile Konrad Adenauer Vakfı tarafmdan ger- çekleştirilen seminerde konuşan Türk Demokrasi Vakfı Başkanı Bû- İent Akarcah da, Kürt sorununun tek sahibinin Türkiye olduğunu sa- vunarak. "Sahibi olmayan tekkuruluşda PKK'dir" dedi. Gazetemiz Ankara Temsilcisi Mustafa Balbav da. "Türkiye'mn Orta Dogu'da- ki Komşulan ile llişkileri"konusunda görüşlenni açıkladı. Gazeteci Nur Barur. "Slogan DevrTnin kapanarak, somut işbırliği dönemıne ginldiğını belırtırken. Almanya'nın Sesi Radyosu Temsilcisi Dietrich Schlegel ise. Iran ve Suudi Arabıstan'ın Türk Cumhuriyetleri'nde kendi düzenlerine uygun iktidarlan kurmak istediklerine dikkat çek- ti. Bir profesörün 4 Beni boyacı kadrosuna alın, geçinemiyorum' sözü etkili oldu Hedef gösterilen işçüer atddıMERtHAK İZMİR- Dokuz Eylül Üniversitesi Gü- zel Sanatlar Fakültesi'nde bir öğretim üyesinin ücret konusunda "imrendiği'' iş- çiler, DEÜ Rektörü Prof. Dr. Namık Çe- vik tarafmdan işten çıkanldı. Tez-Koop lş Sendikası tzmir Şube Başkanı Mustafa Boncokhı. işten çıkarma olaylanna sert tepki gösterdi ve "tştençıkarmanın hiçbir gerekçesi yok. Sadece oradaki bazı hoca- lann işçiyi kullanması veonun sonucu ya- şanan bir ola> vardır. labii asıl suçlu üni- versite yönetimidir. Biz profesöriere, işçi- lerin ücretlerini doğru olmayan bir biçim- de hedefgöstereceklerine, örgütlü toplum otmalamu öneriyoruz'' dedi. Bir süre önce bazı gazetelerde, üniver- sitelerde çalışan işçilerin 19 milyon, bu- na karşı profesörlerin 14 milyon lira ma- aş aldığı haberleri yer almışti. GSF'de gö- •Dokuz Eylül Üniversitesi öğretim üyesinin ücret konusunda imrendiği işçileri rektör Çevik işten attı. Tez-Koop lş Sendikası karara tepki gösterdi. revli öğretim üyelerinden Prof. Dr. Fa- ruk Kalkan'ın GSF Dekanlığı'na yaptı- ğı başv uruda " Profesör maaşıyla geçine- miyorum. Beni boyacı kadrosuna alın" demişti. Bu başvurunun da gazetelerde yer almasının ardından DEÜ Rektörü Prof. Dr. Namık Çevik, 11 işçinin işıne hıçbir gerekçe göstermeden son verdi. Tez-Koop îş üyesi Orhan Ergin, Erdo- ğan Alrunişik, Ahmet Kocarürk, Hasan Ayçil, Adıgüzel Dene, Tuneer Kavas, Ve- siİe Başkaya, Hasan Uğüdür, Fazıl Oda- baş, Oktay Aniç, Hüseyin YeşiK urt, Kadir Orhan, Ali Semiz, Erdoğan Koparan a Rektör Prof. Dr. Çevik imzalı gönderilen metınde. "1475 Sayılı tş Kanunu'nun 13'üncü ve Üniversitemiz Rektöıiüğü ile Tez-Koop-lş Sendikası arasında imzala- nanToplu İşSözleşmesi'nin 23'üncü mad- deleri uyannca 31 Ocak 1995 tarihi itiba- riyle hizmet aktinize son verilmiştir"denil- di". GSF Dakanı Prof. Dr. Doğan Tuna ım- zalı yazıda da. işten atılmaya herhangı bir gerekçe gösterilmedi. Tez-Koop-lş Sendikası İzmir Şube Başkanı Mustafa Boncuklu, işten atılma- lara sert tepki gösterdi. İşten çıkarılma olayının hiç bir gerekçeye dayandınlma- dığını belirten Boncuklu. "Oradaki bazı hocalann işçiyi kullanması olayı var bu- rada. Türkiye'de bazı şeyler ön plana ge- tiriliyor. 1yi niyetler kullanılıyor. Bu olay profesörün açıklamalannın ardınan rek- töriüğe ve YÖK'e gittL GSF'de çalışan 15 sendikalı işçimiz vardı. 11'i çıkanldı. 12 milyon lira cKannda maaş alıyordu bu iş- ten çıkanlanlar. 20-40 mihon diyorlar, bu tamamen yalan. Bu olayda günah keçisi bizim arkadaşlar oldu". "Bir profesörün hedefi. işçi ücreti ol- mamalıydı. Profesörün kendisini, işçinin aldığı maasla değeriendirmesi de çokyan- hş" diyen Boncuklu. daha sonra şunlan söyledi: "Tabii asıl yanlış, ünivcrsite >önerimi- nin. Basında habeıîer çıkti diye işten attv- lar. Neden çıkanyorsunuzdedik,vanıt ver- mediler. Biz örgütlü bir gücüz. fşçiler ör- gütlü olmanın >erdiği güçle toplusözleşme pazarlığına oruruvoriar. Bana kalırsa pro- fesörler de örgütlü bir toplum olmanın yo- lunu arasınlar. sendikanın yolunu arasın- lar. Böylece beliıii bir pazariık güçleri olur" " POLTTIKA GONLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Fırtına...Bugün 10 Kasım 1994... Sarı saçlı, mavi gözlü bir kız çocuk duruyor karşımda. Gözlerinden yaşamın mutluluğu geçiyor; anlamlı çizgiler beliriyor. Sanki zamanın içinden bir soluk fotograf Afyon Koca- tep>e'den önümüze düşüyor. Kocatepe'den kopan fırtına bir sabah safakla birlikte Dumlupınar'da ırmak olup dağları te- peleri aşıyor. Sağ yanımıza Gediz ırmağı düşüyor. Uşak'ta patlayan toplar Eşme ovasını dövüyor. Bir gece Ulubey'de Hasan Çavuş yitirdiği sağ bacağının acısıyla kahroluyor. O kız ç o cuğunun gözlerınde yakalıyor insan, tarihin derinliğini... Ama yakalayamayanlar, o tarihi görmemezlikten gelen- ler çogalıyor günümüzde. Neredeyse Mustafa Kemal Ata- Sirkü savunmak, onun 71 yıl önce yerleştirdiğı devrimleri, ilkeleri savunmak, aydınlanma çağının getirdiği değişimi anlatmak suç. Bir renkli fotoğrafa bakıyoruz uzun uzun... Yaşları 16-18 arasında değişen kız öğrenciler. Bir siyasal ideolojinin yönlendirdiği çocuklar bunlar. Imzatopluyorlar. Tümü de başörtülü. Aralarında bir tanesi onlardan büyük- çe. Belli ki desteklemeye gelmiş. Prof. Dr. Hüseyin Hatemi'ye öfkeliler. Oysa Hatemi onla- ra çok yakın bir kışı. Ancak bir bılim adamı olarak gerçekle- ri söylemiş. Şimdi ona ateş püskürüyor mavi çarfşaflı ka- dın. Bu kadın Atatürkve laık, demokratik Türkiye Cumhuri- yeti'ne düşman bir kişi. Sık sık televızyona çıkıp konuşur. Derki: "Müsftiman/ara zu/üm yapı/ıyor..." • • • Bugün 10 Kasım 1994... Başörtüsü yasağı için imza toplayan o genç kızlar, laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nın çocukları. istanbul Üniversitesi Sağlık Meslek Yüksek Okulu Ebelik Programı öğrencileri. Pratik derslere türbanla girmelerine izin veril- memesi üzerine imza kampanyası başlattılar. Ancak bu kampanya "siyasi şova " dönüştü. Bu çocuklar derslere türbanla giriyor ve kimse karışmı- yor... Ama iş, "hastanın hukukunu" ilgilendirdiği için durum değişiyor. İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bûlent Berfcarda bu konuda bakın ne diyor: "Yöneticiter yasa ve yönetmeliklere göre görev yapmak durumundadırlar. Ebe öğrencilerine pratiklerde türban ya- sağı konulması, onların dini inançlanna ve vicdan hürriyet- lerine baskı yapmak için değil, yasa ve yönetmeliklere uygun hareket etmek için yapılmıştır. Bir ebe ya da hemşi- re görev başında iken üniformalıdır. Bu üniforma Sağlık Bakanlığı'nın yönetmeliklerinde tespit ve tarif edilmiştir. Düzen ve temizliğin ilk şart olduğu bu mesleklerde, başıbo- zukluğu, kargaşayı, düzensizliği önlemek, sağlık şartlarını azami düzeyde sağlamak için bu üniforma öngörülmüştür ve bu yeni bir şey değildir. Bu mesleğe giren öğrenciler bunu bilmektedirler. Mantosunun uzun kollarıyla bir ebe öğrencisınin kuvözden bir bebeği almasını veya yerleştir- mesini düşününüz; ya da ameliyathane veya doğumhane- de hekime yardım edişinı gözlerinizin önune getiriniz." Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'nin beşincı katında dün akşam saatlerinde zaman ayarlı bir bomba patladı. Bi- lindiği gibi başörtüsü eylemi de Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi önünde yapılıyordu. Üstelik bombanın patladığı beşincı katta, öğretim üyelerinin odaları da bulunuyordu. Bu olay sizce oldukça düşündürücü değil mıdir? • • • Bugün 10 Kasım 1994... Bir şeriatçı gazeteden başlık: "Müslümanlar davadan davaya koşuyor..." Acaba neden koşuyorlar? Okuyalım: "DGM'lerde artık her gün Müslümanlarla ilgili dava var. Önceki gün Jak Kamhi davası, dün Sıvas davası vardı. Ya- nn İzmir davası ve Cengiz Sarıkaya davası var. Kısaca Müslümanlar davadan davaya koşuyor..." Şeriatçı terör örgütlerıni "Müslüman" olarak nıtelendi- ren, Sıvas'ta Madımak Oteli'nde onlarca aydını diri diri yakanlara ''Müslüman"diyen bu gazete hangi güçlere hiz- met ediyor? Bu gazetenın arkasmda kimler vardır? işte bugün şeriatçı basın, şeriatçı terör örgütlerini koru- yup kollarken kimsenin kılı bile kıpırdamamaktadır... Başörtüsü eylemi, bir siyasal ideolojinin Türkiye'yi nasıl kuşattığının en somut örneğidir... Bir baska konuya dönelim. Fethullah Gülen emeklı bir vaizdir. Ancak polis koleji, polis akademisı ve askeri lise- lerdeki "şeriatçı örgütienmede" adı geçmektedır. Biz bir_ "emekli vaizin" mahkeme tutanaklarında, emniyet rapor- larında adının neden geçtiğini çok merak ediyoruz... Fethullah Gülen bizim her yazımıza tekzip göndermekle ve dava açmakla tanınır. Şimdiye dek yanılmıyorsam 30'a yakın dava açmıştır. Son olarak da yazılarımızla ilgili Cum- huriyet hakkındamahkemeden "tedbirkaran"aldırmıştır. Bizi susturmayı yeğliyor Fethullah Gülen. Sanıyor ki yıla- cağız. Biz susmayacağız. Laik, demokratik Türkiye Cumhu- riyeti'ni yıkmak isteyenlere karşı savaşımımız var. Bunun adı demokrasi savaşımıdır. Bunun adı insan haklarını sa- vunmaktir. O sarışın mavi gözlü çocuğun bakışlarında yakaladığı- mız umudu, ışığı "yarasa çığlıklarıyla" söndürtmeyece- ğiz... Tıpkı Kocatepe'den kopan, Dumlupınar'da esen fırtınada olduğu gibi... Alev Alath îmza ve Söyleşi 10 Kasım Perşembe TÜVAP Alt Kat • Boyut-Mitos -Stantlı 17.00 imza • 20.00 sövlesi - A Salonu i r STİ TÜRKİYE TAMAM DIR. Boyut Yayıncvı Hayrtye cad. 3/10 Çorlu Ap Galatusaray-htanhul Tcl 241 ? 5 ? Î - 2 9 Î 7 2 77 F<JX 2 n 94 14 PEDAGOjtK DANIŞMA MERKEZİ KIRMIZIBALIK ÇOCUKEVt AıleToplantılan-3 Konu sunuşu. Danışman Dr ERDAL ATABEK -YETKİNLEŞMİŞ KİŞtLIK-YETKlNLEŞMEMİŞ KlŞtLtK" Kırmızı Bahk Aılesı davetlıdır. / Dışandan katılacaklann telefon etmeleri nca olunur. Vfeadıyeköy: 13 Kasım 1994 Pazar saat 12.00 Tel. 2729607 Bostancı :27 Kasım 1994 Pazar saat 12.00 Tel: 417 1636