Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10JOBIM1994PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
Tangonım değişik bir yorumuFEHMİAKGÜN
10 rasım 1994 Perşembe ak-
şamı (>u gece) tstanbul Cemal
Reşit ley Salonu'nda bir konser
verecec olan Aussd-Mossalini,
gitar-tundoneon ikilisi, dinleyi-
cıye tagonun yeni bir yüzünü
tanıtaak. Hemen eklemek gere-
kıyork, bu konsertango ağırlık-
11. ama>aştan sona bir tango din-
letisi ceğil. Folklorik bir klasik
anlamca parçalara da yer veril-
miş.
Aynalanlarda isim yapan iki
\rjantnli sanatçının bir araya
;£lmes de bir rastlantı sonucu
^i ııış. Avrupa'da özellikle bir
mo ik (bandoneon-piyano ve
kontrbis) tanınan ve avangard
tangonın izleyicilerinden olan
Mossaini'nin. 1989'da bir Al-
manyaiırnesinde hastalanan iki
eleman yerine geçen Roberto
Aussel le birlikte verdikleri kon-
ser ilk adım olacaktir. Aussel,
Türk dnleyicisıne hiç de yaban-
cı olma/an bir sanatçı. Festival-
ler dolayısıyla birkaç kez lstan-
bul'a gîlen bu virtûöz gitarist klasik-modern re-
pertuvan ve teknık ustalığı ile dikkati çekmişti.
1958 yılında Buenos Aires'te doğan Aussel,
çagdaş müziğe özel bir yakınlık duymakta. Buenos
Aires'te Jorge M. Zarate ile çalışan sanatçı, Porto
Alegre(Brezilya), Caracasi Venezüella) ve OKTF
(Pans) uluslararası yanşmalannda aldığı birinci-
liklerle Birleşik Amerika, Güney Amerika ve Av-
rupa'da iinlü ve aranan bir gitarist olmuştur. Çağ-
daş müzige duyduğu ilgi ile de Jacques Bondon'un
2. Gitar Konçertosu ve Kübalı ünlü besteci Leo
Broıroer'in "RetratosCatalaııes" gibi yapitlannın
ilk seslendirilişlerini gerçekleştirmişti. Modern
tangonun en büyük ismi Astor Piazzollanın Aus-
sel'e adadığı "Gitar İçin 5 Parça" adli eserinden
başka Campana Josc Luis \ e Francis Kleynjans gi-
• tstanbul Cemal
Reşit Rey
Salonu'nda bir
konser verecek
olan Aussel-
Mossalini, gitar-
bandoneon ikilisi,
dinleyiciye
tangonun yeni bir
yüzünü tanıtacak.
• Ayn alanlarda
isim yapan iki
Arjantinli
sanatçının bir
araya gelmesi de
bir rastlantı
sonucu olmuş.
bi bestecilerin de sanatçı için yazilmış çeşitli kom-
pozisyonlan var.
1943 Buenos Aires dogumlu Juan Jose Mossa-
lini ise bandoneon, solfej, armoni ve teori öğrenı-
mınden sonra 1963 yılına kadar Ernesto Baffa'nın
yanında bandoneon tekniğını gelıştirmış. Jorge
Dragone, Rkardo Tanturi, Horacio Salgan orkest-
ralanndaki çalışmalanndan sonra 1965'te LeojM^
doFedericove 1968'deOsvaldoPugliesetopluluk-
lannın bandoneonistleri arasına katılmıştır. Aynı
yıllarda ünlü Pugliese Orkestrasi'nın düzenleme-
lerini de Mossalini yapmakta idi Bir başka ban-
doneoncu Daniel Binelli ile birlikte kurduklan
"QuintetoGuardia Nue\«" ile 'yenitango'nun ön-
cüleri arasına giren Mossalini, 1976 yılında şarkı-
cı Susana Rinaldi ile Brezilya ve Fransa turnele-
rine katıldtktan sonra, 1977"de siyasi baskılarne-
deniyle vatanını terk ederek Paris'e yerleşmis.,
1983'e kadar da Arjantin'e dönmemıştir.
Tıpkı Astor Piazzolla gibi geleneksel tangonun
içinden gelen Mossalini, Parıs'te açtığı "Trottoire
de Buenos Aires" adlı gece kulübünde tnosu ik
(piyanoda Gusta\o Beytelmen ve kontrbasta Pat-
rice Caratini) tangonun geçmişini sorgulayan. onu
yeni, çağdaş müzik formlan ve özgün yorumuyla
Avnıpa'datekrartanıtmaya çalışan bir sanatçı ola-
rak tanınmıştır. Mossalini, tangoyu bir dans mü-
ziği olarak değil, keskin disonans akorlar. erkek-
si küstah yükselişlerin ardından gelen cıddı bırro-
mantizmle ancak Arjantin'in politik ve sosyal acı-
lanyla yetişen insanlann duyumsayabileceği cıns-
ten, adeta bir iç huzursuzluğunu anlatırcasına \o-
rumlamakta. Burada, sürgünde
geçen uzun yıllann etkısı belir-
gınleşmekte. Mossalini, güncel
olarak Paris Gennevillier Kon-
servatuvan'ndakı hocalık göre-
\ini de yürütmektedir.
Ikilınin repertuvanna gelince:
Bınnci bölümü Aussel ve Mos-
salini ayn ayn seslendirmekte.
Önce Aussel, Arjantinli besteci
Hector Ayaia'nın "Suite Ameri-
cana"sını, Roiand Dyens ın "Sa-
udada Nr. 3" adlı parçalannı ça-
lıyor. Son eser ise Piazzolla"nın
Aussei'e adadığı "Gitar İçin 5
Parça"dan iki bölüm: Campero
ve Compadre.
Bir tango konseri
Mossalini'nin solo bandoneon
olarak seslendirdiği bölümde ise
şu parçalar var. Anibal Tro-
ilo'dan Che Bandoneon adlı tan-
go. Astor Piazzolla dan Pedro Y
Pedro, Mossalini'nın kendi bes-
tesı "AireFolclorico''ve tangonun
ilk yıliannın büyük isimlerinden
Eduardo Arolas' m (1892-1924)
La Cachila adlı tangosu.
Gitar-bandoneon ikilisi olarak dinleyeceğimiz
ikinci bölüm Astor Piazzolla'nın "La Historia Del
Tango"sundan iki parça ile başliyor:
Cape 1930 ve Night Clup 1960. tzleyen eserler
ise GuiUermo Thomas'tan Malda, Benoit Shols-
berg'den " Elogioset Tangove ThomasGubitch'ten
Vffla Luro.
Özetle tango ağırhklı, ama klasik anlamda bir
tango konseri olmayan, danssız, şarkısız, abartma-
sız ve parlak ışıklardan yoksun, ama duygu ve tek-
niği. ustalık ve samimiyetı optimal bir kanşımla
sunan bu yorum için Avrupa gazetelerinden biri
şu başlığı kullanmış: "Tangonun Asateti™" (Nu-
evo Tango) 'Yeni tango'nun özelliklerinden biri
de Aussel-Mossalini ikılısıyle belirginleşmekte:
Dinlemek İçin Tango—
'Duyarlılık'la yazara değil,
yapıta yaklaşılmalı
Kültür Servisi -13. Tüyap Istan-
bul Kitap Fuan çerçevesinde yapı-
lan "Edebiyatınıızda Kadın Duyarb-
lığı" konulu panelde, duyarlılıgın
cınsıyetle ılgısinin bulunmadığı,
"kadın duyarlılığı** nitelemesının de
erkek eleştırmenler tarafından kadın
yazarlara yakıştınlan "pariak,ancak
kuşku verici biretiket" oldugu belır-
tıldı. Panelın katılımcılanndan Tom-
ı ris Uyar, kendileri için hazırlanan
masanın çevresine geçirilen yavru
ağzı rengindekı saten, ıç etekliği for-
mundaki örtüyü de eleştırerek "Bu
örtü bile kadın du\ arblıgıııdan ne an-
laşıldıgını ortava ko> u>or. Bu olsa ol-
sa mazbut bir ev kadınının iç etekli-
ği \a da sabahlığı oiabilir" dedı.
Füsun Akatlı'nm yonettığı. İnci
AraL, Erendi/ Atasü. Fe>/JJ Hepcilin-
girier ve Tomns L yar" m katıldığı pa-
nelde "kadın duyariılığı" alabıldığı-
ni eleştınldı. Bu nıtelemenın kadın
yazarlara erkek eleştirmenler tara-
fından yakıştırıldığı vurgulanarak
duyarlı olmanın cinsiyetle bir ilgısı
olmadığı ıfade edıldı.
Feyza Hepçılıngırler ise konuya
oldukça kuşkucu yaklaşarak, 'kadın
duyarlılığı
1
devminin erkek eleştır-
""enler tarafından kullanıldığına dık-
. >t çekerek "ErkekJertarafından ka-
dınlara sunulan herhangi birşoi kuş-
kusuz karşılamamayı, nep kuşkuyla
karşdama>i yüzyıOaröğretti btze. Bu-
nu veriyorsa arkasında ne var aca-
ba?"şeklınde konuştu
Erendız Atasü ise kadınlann ken-
dileri tarafından bile ınkar edilse
"kadınca bir duyarhhga"sahıp ol-
duklannı savunarak dıger konuşma-
cılarla bir anlamda ters düştügü ko-
nuşmasında Feyza Hepçılıngırler'e
şu yanıtı verdi: "Erkekkr birtakım
kavramiara, terinuere yanbş içerik
verivorsa yanhş anlam atfedi>orlar-
sa bu dogrusu kişi olarak beni hiç
bağlamaz. Türkçe Fethi Naci Bey'in
arka bahçesi değil. Kadın duyarnhğı-
na' makyaj' diyorsa bu onun sorunu-
dun"
lncı Aral ise kadınlann üzerjnde-
kı "sevgi yüküne" degindigı konuş-
masında şunlan söyledi: "Bugünben
bura\a gelirken 'Ne sö>leyeceğım
kı' dedim. Sabah kalktam. mutfağa
girdim, en sonunda patiıcanı yaktım
ve bura>a geldim. Bu. benim hayaD-
mın pratiği. kimse beni buna zorlamı-
yor.anıa ben düşünmek zorundayun.
Evdeki insanlar çoluk çocuk ne >iye-
cek diye düşünüyorum. Bu benim
kendi yüküm, bu benim se\ gi yüküm.
Hem bunu taşımak hem Himalaya-
lar'a 0tmek mümkün değil. Sokak-
lar erkeklerindir, bizim değil.
13. İstanbul Kitap Fuan'nın
c
onur yazan'Adalet Ağaoğlu:
Eliııi çabuk tutatı TÜYAP'a teşekkürler
Kültür Servisi - Bu yıl 13.
TÜYAP İstanbul Kitap Fuan'nın
'onuryazan' seçılen Adalet Ağa-
oglu için geçen gün Beyoğlu Kü-
çük Sahne'de "Onur Töreni \e
Gecesi"düzenlendı. İstanbul
Devlet Tıyatrosu \e TÜYAP'ın
bırhkte düzenledıği geceye Aga-
oğlu'nun arkadaşları. sanatçılar,
Kültür Bakanlıgı Müsteşan Prof.
EmreKongarve çok sayıda okur
katıldı. İstanbul Devlet Tiyatro-
su sanatçılanndan Işık Yenersu,
Zafer Erpn. Arsen Gürzap ve
Haluk Kurdoglu'nun, Ülkii Av-
vaz'ın kaleme aldığı metnı sun- önetim Kunılu Başkanı Bülent İ'naL Ağaoğlu'na
duklan gecede Adalet Agaog- bü-anıplaketisundu.iFotoğraf. K.EREM ILGAZ)
lu'nun yaşamı ve yapıtlan üzeri-
ne bilgı venldı, oyun. öykü, roman ve dene-
melerınden bölümler sunuldu. Sanatçının
eserleri üzenne eleştirmen ve incelemecıler
bilgi verdı.
Alpav Kabacalı, sunuş konuşmasında Aga-
oglu'nun eserleri hakkında konuştu ve
"Onun sanaünı değerlendirirken. ödünsflz
tavnyla,foplumunıuzundünü ve bugünü üze-
de olduğunu, son zamanlarda tiyatrodan
uzaklaşmış gibi görünse de onun ilk göz ağ-
nsının tıyatro olduğuna degmdı \ e eserlenn-
deki karakterlerin genelde güvensızlik ıçın-
de bulunduguna dıkkatı çektı. Adalet Ağaoğ-
lu'nun romanlarına deginen Ahmet Cemal.
eserlennin gerçekçı, yol göstencı bir şekilde
ıncelenmesı ve degerlendinlmesı, bu bırıkı-
"anı plaketi'sûndu. Adalet Ağaog-
lu, her şeye ve herkese teşekkür et-
tıkten sonra şunlan söytedr "Bu
arada kendime de kûçük bir teşek-
kürde bulunmak isriyorum. Bcn va-
zarlığa başladığım yıllarda. 16 yaş-
lannda Nazım Hikmet şiirleri sıra
altlanndan gizlice elden ele dolaşa-
rak okunurdu ve Nazım Hikmet'in
cezaevinde olması nedenivle vazar-
hk kafama rutuklama. rufukevi gibi
kelimelerle yapışıp kaldı. Bu. haya-
tın içinde dc tutuklu olmak demek-
ti. Bunu her birimiz elimizden geldi-
ğimi/ kadar aştık. Yazıya ve kitaba
olan büyük aşkımula yazmayı hep
sürdürdük. Ben kendime bu \iizden
bu teşekkür payını ay ınyorum. Bu-
gün bu son sözleri sö> lemek zorunda kalmak
isteme/dim.
Ben tıpkı simdiye kadar sanatçı, inceleme-
ci yazar dostlanmın yaptığı gibi edebiyatın
daha çok niteliksel yönünden. dilinden, yazı-
nın sorunlanndan. kitabın değerinden daha
çok söz etmek isterdim. Ben bugün demok-
rasilerini hatta eskitmiş olan diğer toplumla-
rine gerçekçi gözlem ve eleştirileriyle. etkili me sahıp çıkılması gerektigıni savundu. Do- nn yaz^rlan gibi konuşmak isterdim. TÜ-
anlaümıyla edebiyatımızın ustalanndan biri
olduğunu vurgulamak gerekir." dedi. Aga-
oglu'nun tıyatro vazarlığı üzenne. aynı za-
manda yazann arkadaşı olan Prof. Dr. Sevda
Şener konuştu.
Şener. Agaoğlu'nun her zaman arayış için-
ğan Hızian ve Feridun Andaçyazann dene-
me vazarlıgına değindiler. Adnan Ozer ise
Agaoğlu'nun öykü yazarlıgı üzenne görüş-
lennı aktardı.
Tören sonunda TÜYAP Yönetım Kurulu
Başkanı Bülent Ünal. Adalet Agaoglu'na bir
YAP'a bir şey için daha teşekkür etmekister-
dim. Geçen yıl onur konuğu değerli yazanmız
Rıfat Ilgaz'dı, yazık ki böyle bir geceyi yaşa-
yamadı. Anısı önünde savgıyla eğiliyorum ve
TÜYAP'a dini çabuk nittuğu için teşekkür
ediyorum" dedi.
ODAK NOKTASI
AHMET CEMAL
Hayaletler Ordusu:
Çevirmenler
Dünya edebiyatının ürünlerini onyıllar boyunca bu ülke-
nin dilıne aktarmtş, bugün de aktarmakta olanlar kimler-
dir?
Çoğu kez bilim adamlannın yapmadıklannı yapıp onca
bilimsel kitabı günümüze değin bu ülkenin diliyle yine bu
ülkenin yarınlanna bağışlamış ve bağışlamakta olanlar kim-
lerdir?
1940'tan bu yana kitaplıklarm en değerli parçalannı oluş-
turan Doğu ve Batı klasiklerini bu ülkenin çağdaş düşün-
ce hamuruna en cömertçe tutumlarla katmış olanlar kim-
lerdir?
Çevirmenlerdir elbet...
Onlar ki, bu ülkede "sanatçılann" ve "yazartann" yanın-
da adları -resmi ve özel bağlamlarda- hiç edılmez. Bu dev-
letin kültür bakanlannın ya da başkaca "resm/"ilgililerin dü-
zenledikleri "sanatçı" veya "yazar" toplantılarına çevir-
menler, çevirmen olarak çağnlmazlar. Hiçbır fuarın "onur
konuğu" olarak anılmazlar. Türk Dil Kurumu'nun eski var'
lığına, Atatürk'ün vasiyetinin çiğnenerek son verilmesin-
den bu yana, heıtıangi bir ödül için düşünüldüklerine de
pek rastlanmamıştır.
Kimi yayınevlerince çevirmen adları, hâlâ kitap kapak-
lanna yazılmaz.
Doğrudan çeviri eğitimi veren yükseköğrenim kurumla-
nnın kadrolarında çevirmenler, bir azınlığı bile oluşturabil-
mekten yoksunduriar.
Kitap dergilerinde ya da kitap sayfalannda, çeviri kitap-
ların tanıtımına aynlan sütunlarda çevirmenler, büyük ço-
ğunlukla yalnızca ad olarak vardır. Adı aşan açıklamalara,
ancak eğer çeviri kötüyse -o da bazen!- yer verilır. Buna
karşılık, iyi çevirilerin aynca belirtilmesi gereksız görülür.
Böylece iyi çeviriler, sanki bir hayaletler ordusunun zafe-
riymişçesine elden ele geçer durur...
1940'larda, doğrudan o zamanın Maarif Vekaleti'nce
önemleri vurgulanan çevirmenler, bugün sanki "normal
ömürierini tamamlamış" varlıklardır...
Bu bilanço karşısında, hâlâ günümüzde neden çok az
sayıda iyi çevirmen yetiştiğini sorgulamak, acaba bir an-
lam taşıyabilir mi?
Sergilenen tablo karşısında, bu ülkede neden hâiâ çe-
viri yapılabildiğini sormak, daha gerçekçi olmaz mı? Gü-
nümüzde kimi uzmanlarca bile -elbet yalnızca bizim ülke-
mizde!- paylaşılan görüşler, şöyle özetlenebilir:
İyi bir edebiyat eseri, bir sanat ürünüdür; ama onun ba-
şanlı çevirisi, sanatsal bir eylem değildir.
Şiir yazmak sanattır; ama şiir çevirmek "teknık" bir iştir
vb.
Sondan bir önceki nüfus sayımında evime gelen sayım
görevlisıne, mesleğimi sorması üzerine: "Çevirmen" de-
diğimde bana: "Ne gibi?" diye karşılık vermişti.
Alandan uzaklığı nedeniyle o görevlinın böyle bir soru
sorması, doğal karşılanabilir. Ama bugün genelde çevir-
menlerimize -üstelik alandan olanlarca- sorulan sorular,
mantık olarak daha farklı bir temele mi dayanıyor?
Ben, elbet kişisel bir kanı olarak biz çevirmenlerin ger-
çek anlamda "sapık'
1
' bir yanımızın bulunduguna ınanıyo-
rum. Eğer öyle olmasaydı, herhalde bunca "kayda değer"
bulunmayan bir uğraşı sürdürmekte bunca kararlı olmaz-
dık.
Batı, çevirmeni çoktan yazariarının yantna koydu, sanat-
çılannın ve bilim adamlarının arasına aldı. Ülkemizde ise -
üstelik neredeyse bütün ilgili kesimlerin katkısıyla- çevir-
menler, adeta çağrılmadan gelen konuklar, kimi "resmi"
yerter bağlamında ise varlıkları bile anımsanmayan kişiler.
Işin asıl şaşırtıcı olan yanı ise, yukarıda da belirttiğim gi-
bi, bu hayaletler ordusunun ılerleyişinı hâlâ sürdürmekte-
ki karartılığı.
Çeviri yaparak geçinmenın olanaksızlığı karşısında, bu
kararlılığa bir anlam verebılmek, daha da güçleşiyor. Ama
çevirmenlerini, başka deyışle ayrı iklimlerın kültür birikim-
lerini bu ülkeye taşımakta bunca dirençli emekçılerini bun-
ca umursamayan bir ortamı anlamlandırabilmenin de pek
kolay olduğu söylenemez.
KÜLTÜR * SANAT 293 89 78 (3HAT)
And Tn« Band Played On
VE ORKESTRA
DURMADA
ÇALIYORD
Y6K Roget Spottismoode
Phıl Slcvc
M<Kİın*-" I hı.M<Tn (,î«.-rı. ( olhru. Manın
Seanslan : 12.00-15.00-18.00-21.00
11 (tasım'dan itibaren "BUIUŞMA'
BAŞLAYARAK
ÜÇ RENK: MAVI
Gunümüz Sincmasının 1 Numaralı YaraUcısı
K. KIESIX)WSKInin bütün büyük
festivalleri silip süpüren başyapıtı
199,1 Vcncclık Fosiıvalı l-:n lyı l'ılm Buyuk Odulu
l'.n Ivı Kadın Oyuncu Odulu (Julıclte nınochc)
\c daha 2<) uk^laraniM cxlul
BEYOĞLU ALKAZAR Tel: 245 73 83
12.15-14.30-16.45-19.0O-21.15 4.HAFTA
"Bu film Eunmages katkılanyta gösteıilmektedlr." İFA
HALDUN TANER
GÖZLERİMİ KAPARIM
VAZİFEMİ YAPARIM
YÖNETEN SAVAŞ DİNÇEL
SAHNE TASARIMI ATIL YALKUT
GIYS! TASARIMI AYSEL D O Ğ A N
r ISOO IBiOrer 20 1 0 C ^ 20 10 Ct lîOO ÎO 10 P»ıar ISOO 16 1
BtLETLERI SEHIR TIYATROLARI GISELERI İLE VAKKOKAMA TAKSIM SUADIYE
RUMEU MACAZALARI KADlKOr HALOUN TANER <M€RKEZ GI$ESlf
VE CAPITOL DE SÛTILMAKTADlR
Güvenh. Duzenli. Sistemtı, Özenti Hizm&tin Simgesi
S E M I M E R
Yurtdışında EgrtimK O M U Ş H A C I L A H :
Prof. Dr. Aytmr Bmkkmlcıoilu
Prof. Dr. Şmhmp Ymlçın
11 Kasım 1994 Cuma Saat 13 "
r M m :
Sılahhane Cad No 2 Maçka
O 0 Z E H L M Y g M :
Salon 1A-13
ITU Işletme Fakultesı. Işletme Muhendıslığı Kulûbu
n TIYATROFIL
YAZAN
AKTOMÇSMV
«ETEN
KMMCkKU
0"(W(M<UW
Ynmıin AUAY»,
B t Ş I
HefC»jma2O3O Cles* Pazaf Î6 3Û
'AZAN
M.ANT0NI0DEUPMIU
ÖETYÖNE;;i
ÖZKANSCHULZE
OYNAYANLAP
Ari1 MKAYA, EMHI M.MN
K ^ n dar ıtıb3fe-
H,' Paz^Hesı 20 .!C
ISTAN(UL SANAT MERKEZI
TarlaU» •uV.TAum-İST.
: 2S6 37 51-235 14 99-255 23 «4
[ CEMALREŞİTREYKONSERSALOHÜ
- İSTANBUL BUYUKŞEHİR BELEOİYESİ
_ 10 Kasım 1994 Perşemhe Saat: 21.30
= AUSSEL-MOSALINI İKİLİSİ
(Gitar-Bandoneon)
"İstanbul Şişli RotnyfiıKiböDerneği
lşbiriigiyle"
BıletFraılan 200.000TI
lndınm Yapılma2
11 Kasım 199 i Cuma Saat: 20 30
EUGENIO BENNATO
Gaz Konseri
İtalyan Kültür Merkezi
lşbiriigiyle'1
BılelFraıIan 200 000-150 000 TL
12 Kasım 1994 Cumartesi Saat: 19.30
T.C. KÜLTÜR BAKANLIGI
DEVLET OPERA VE BALESİ
Leo Delibes "COPPELIA"
Koreografi: L.Ivanov/E.Cecchetti
Sahneye Koyan : Suna Şenel
Dekor : Emin Üçer
Kostüm : Ayşegül Alev
Kordo Bale Şefi : Yüksel Ersin
Işık : Metin Koçtürk
BıIetFıyaüan 1S0 000-100 OOOTL
14 Kasım 1994 Pazartesi Saat. 19.30
LYDIA MORDKOVITCH
Keman Resitali
Piyano : Julian Milford
Brahms, Çaykovski, Prokofiev
Bılel Fıyatlan 150 000-1(10 OOOTL
CRfl Konser Sılomı; 246 06 96-240 5012
Konser Gışea; 251 56 60 CAPITOl Altaninde; 39119 30/333 j
oz SANATA HAYİR I •
Ü
S
LÜ
T
NM
A
AZ
N
™
R
Î I D O S T L A R T I Y A T R O S U
KARACA TİYATROSU NDA
Tel : 252 59 35
Perdelenmızi açtık
1
.
ayhk TIYATRO dergısı
INEKYazan Nazım Hikmet
Yon H. Hilmi Bulunmaz
Pazar 18.00
MUAMMER KARACA TIYATROSU
Tel : 513 74 31 • 522 65 85
251 60 90-638 14 84
BULUNM&Z YAYIMCILIK
İ S T A N B U L
HİLMİ
BULUNMAZ
Tuyap Kitap Fuarı'nda
kıtaplarını ımzalıyor
5-13 KasmVH.00-20.00
STAND B 150'A
Kültür
Sanat
ılanlarınız ıçırr
293 89 78
(3 hat)
17 Kasımdan başlayarak
Nazım Hikmet-Genco Erkal
Per.18.30 Cuma 21.00 C.tesi 15.00
W DEliNiN
700. OYUN C.tesi 18.30
7-13 KASIM
HARBIYE MUHSIN ERTUĞRUL SAHNESI (240 77 20)
H A L D U N T A N E R
GÖZLERİMİ KAPARIM VAZİFEMİ YAPARIM
rC^—'K SAVAŞ DİNÇEL
(9-IO-II-I2-I3 Kısım)
KADIKOY HALDUN TANER SAHNESI (349 04 63)
MEMET BAYDUR
İSUHJUIIIJI
Müzikh Seyirlik Oyunt
EVRİMSEI m
\
Yazan - YönetenHaşmet Zeybek %
Turkıye'de ilk defa
%
gece ktubunde
Car}?030
fm 1130 2030
CuımMJO
ün 15 30 20 30
ftcnrl530 1830
Ityatro
Ofymptı Gecı KKiUr Acara Sok No î Beyosiu
293 94 56
TENSING
(9-10-11-12 13 Kasım)
U S K U D A R M U S A H I P Z A D E C E L A L S A H N E S I 1333 03 97)
N E I L S I M O N
İLK C t N C U t
BRNGTON BEAC MEr^O(BR1NGTON BEACV
ONETEN ENÖHULUDAG ^KiÇm CEMIL BUTUKUTKU
(9-10-11-12-13 Kasım)
FATIH REŞAT NURI SAHNESI (526 53 80)
EHGUN SAV
ORTAOYUNCULAR
ISTİKLALCAD NO 140 TEL 251 18 65-66FAX 244 43 27
Ferhan Şensoy
SEYİRCİLİ SEYİR DEFTERİ
BİR BAŞKASI
tüi nını fivai Vanltnıt-U.Tiınk' (•^rwnı«
nıctısupfcırına *, ><(, cn
% li) mdınnı ıiinkııaktaıiır
>JETtN ENCİNGÜRMEN
(9-10-11-12-13 Kasım)
V) k GAZİOSMANPAŞA SAHNESI (578 60 671
L O L E H B E L L O N
OYLE BİR SEVGİ Kİ
ENGIN CURMEN ^^^ÇIS MUALLA GENEZ
(9 10-11-12 13 Kaum)
125. OYUN
Guma-Cumartesı 21 00 Cumartesı-Pazar 15 30 Pazar 18 30
Ferhan Şensoy
FERHANGISEYLER
Çarşamba 2 1 00
Ferhan Şensoy
ŞU GOGOL DELISİ
Derya Baykal Şensoy
Perşembe 2! 00
n Cır ISMIOÎGNf IDlOCum 20 10 Ct 1&00 20 10 Paiir 15 00 II 1
ftlLraEKI $EHIR TIYATROLARf GISELERt İLE VAKKOI>AMA TAKSlH SUAOIYE
RUMELI MAĞAZALAKI KADIKOY HALDUN TANER f MERKEZ CIJESH
VE CAmOL D£ SATlLMAKTADm
Bilet Satış Yerleri; SES-1885 Ortaoyunljr Tel: 25118 65
VAKKORAMA laksim-Rumeli.CARŞI Maslak-Bakırköy. Capitot Mağazalan
10. İSTANBUL FOTOGRAF GUNLERİ'NDE BUGUN
Konferans: Sabit KALFAGİL
"Güneş Diyagramlarr'
Aksanat Kültür Merkezi /Taksim Saat: 19.00
DILBILIMCİDEN
İngilizce-Almanca-Türkçe(diksiyon)
pazar-pazartesi-çarşamba-cu ma
14.00-17.00 saatlerinde
2328986