29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 EKİM1994PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER İmarettıanelerde Mzmete devam • ANKARA (AA) - Türk vakıf kültürünün önemli kıırumlanndan birisi olan imarethanelefin, 6 bin yoksula yemek verdiği bildirildi. Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre İstanbul'da 6, Konya, Bursa, Kütahya, Ankara ve Diyarbakır'da 2'şer, Bitlis, Kayseri, Sıvas, Samsun ve Erzururn'da birer olmak üzere, toplam 21 imarathane yoksullara hizmetveriyor. Imarethanelerde 6 bin yoksula, gûnde bir öğün iki İcap yemek ile bir ekmek yarcümı yapılıyor. Ankara Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nde hizmet veren imarethaneye, 12ekim çarşamba günii yeni bir mutfak açılacağmı bildiren vakıf yetkilileri, yeniden duzenlenen imarethanenin 500 kişiye hizmet verdiğini söylediler. TSKparaödüUeri • ANKARA (AA) - Türk Silahlı Kuvvetleri'nde, subayından erine ve askeri öğrencisine kadar bütün personeli iyi hizmete teşvik için verilmekte olan para ödûlleri artünldı. Türk Silahlı Kuvvetleri ödül Yönetmeliği'nin baa maddelerinde değişikük yapan ve para ödüllerini arttıran yönetmelik. l Ocak 1995 tarihinde yürürlüğe girmek üzere dünkü Resmi Gazete'deyayımlandı. Buna göre cesarat ve feragat, üstün hizmet, fıkri gayret ve askeri okulu bitirme başan ödûlleri ile birlikte verilmekte olan para ödûlleri, kıdemli albay aylığına ait gösterge ve ek gösterge rakamlannın memur maaş katsayısıyla çarpımı sonucu bulunacak miktarlar düzeyine yükseltildi. THY'nmdevlerle rekabeti • İSTANBUL(AA)- Önümüzdeki yıllarda Avrupa'nın en genç havayolu filosuna sahip olma çabası içindeki Türk Hava Yollan, bir süre önce uygulamaya başladığı "ıızak hatlardaki non-stop uçuşlarla", dünyamn önde gelen havayolu kuruluşlanyla tam bir rekabete girdi. THY, Airbus 340 tipi uçaklanyla, New York, Tokyo ve Bangkok seferlerinde başlattığı "non-stop" uçuşlarla, bu hatlarda taşıdığı yolcu sayısını ortalama yüzde 60 oranında artırdı. "Laik CumhurHyer şiir yarışması • KOCAELİ(AA)- Değirmendere Belediyesi, ilk ve orta dereceli okul öğrencilerine yönelik, "Laik Cumhuriyet" konulu şiir yanşması düzenledi. Değirmendere Beiediyesi Halkla îlişkiler Müdürü Vacit Çelik'in verdiği bilgiye göre, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kapsamında duzenlenen "Laik Cumhuriyet" konulu şiir yanşmasının sonuçlan, 27 ekimde açıklanacak. 'Cezaevinde verem' savı • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Buca Cezaevi'nde tutuklu ve hükümlüler arasında tüberküloz olaylannın arttığı bildirildi. Cezaevi Savası Yaşar Aslan tüm tutuklu ve hükümlülere verem aşısı yapıldığını, sağlık taraması sonucu doktorlann kuşkulu gördüğü 250 kişinin akciğerfilmlerininçekildiğini acıkladı. Madeıı işçisi Barbn'da yürüdü • 10 binden fazla kişinin katıldığımitingte, 'Tansu Amerikaya', 'Ocaklar Bizimdir' sloganlan atıldı. GÜNNURtLHAN Maden ve demir-çelik işçileri, özelleştirmeye karşı bu kez Bar- tm'da miting düzenlediler. Bar- ün temsilciler kurulu tarafın- dan duzenlenen "Kömör ocak- lan kapatılmasın, Karabük De- mir Çelik özeUeştirilmesin" mı- tinginde yine çocuk, genç, ih- tiyar, işçi esnaf yan yana yürü- dü. 10 binden fazla kişinin ka- uldığı milingte. "Tansu Ameri- kaya", "Ocaklar Bizimdir" slo- ganlan atıldı. Yerel yöneticilerin, siyasi parti temsilcilerinin, kamu çalı- şanlan sendikalannın, odala- nn, barolann temsilcileri he- men herkes miting alanındaydı. Cumhurbaşkanı Süleyman De- mirel'le yapılan görüşme sonu- cu alınan sözler, temkinli karşı- landı. Öğle saatlerinden itibaren Bartın girişinde toplanan bin- lerce maden işçisi ve yurttaş topluluğu, Hükümet Mey- danı'na 1 kilometre yürüyerek geldi. Pankartlarda "Ocaklar Bizbndir, Bizün kalacak", "Fat- maya Kapatmaya Hayır", "Ma- Maden işçileri, önceki gün de Zonguldak kent merkezinde toplanarak protestogösterisi yaptılar.(Fotoğraf:HATİCE TIİNCER) denciyle Baş Edilemez", "Hükü- met Ayağını Denk Al" sözleri dıkkat çekti. Mitingte ilk konuşmayı Bar- tın temsilciler kurulu ve ANAP'h Belediye Başkanı Oğuz Pir yapü. Pır konuşma- sında. kapatma ve özelleştirme- nin her iki kentte de işsizliğe ve göçe neden olacağını belırterek. "Bu kentlerdeki ekonomi de çö- kecek. Bu işietmeierin kapatü- ması iyice incelendiğin de, kime ne kazanç kaptsı açüacağı da be- lirlenir" dedi. İkinci konuşmacı ise Zongul- dak Temsilciler Kurulu ve ANAP'lı Belediye Başkanı Zeki Çakan yaptı. Çakan, böl- ge halkının yaşamını kararttı- rmayacaklanru kaydederek, "Bu kararlar hem bölge halkının çıkarlarına bem de ulusal ÇH karlara aykındır" dedi. Mitingte Genel Maden-lş adt na Selahattin Ataman, Öz Çe- lik-İş adına.ise Metin Türker bi- rer konuşma yaptı. Aynca mitinge DYP Zongul- dak Milletvekili .Necdet Yazıcı, Bartın CHP Milletvekili Hasan Akyol, CHP Genel Sekreter Yardımcısı Haydar Oymak, Petrol-tş Genel Başkanı Adnan özcan ve kamu çalışanlan katıldı. CSOflüt sanatçısı Erdim Sertoğlu'nun neden öldürüldüğüne ilişkin sorular yanıtsız Cinayette karanlıknoktalar COŞKUNYAMAN BALIKESİR - Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası flüt sanatcılan- ndan Erdim Sertoğlu'nu öldüren ül- kücü mafya bağlanüh CelaJ Atalay ve birlikte yaşadığı Birsen Gürbüzle ılgi- li Babkesir Emniyet Müdürlüğü'nün yaptığı açıklamalar, olayı aydınlat- madı. Emniyet Müdürü ömer Üzümcü. cinayetle ilgili belirsiz nok- talan açıklayamadı. Sertoğlu cinayetiyle ilgili olarak Bahkesir Emniyet Müdürü Üzümcü, dün bazı açıklamalarda bulundu. Üzümcü, olayın, Baba Avcılık Fede- rasyonu Başkanı Metin Sertoğlu'nun polisle ışbırhğı yaparak oğlunu öldü- renlere 30 bin mark fıdye gönderme- sıyle ortaya çıktığını söyledi. Fid>eyi götüren aracıyı polisin izlemesiyle Celal Atalay ve Birsen Gürbüz'e ulaşıldığını belirten Üzümcü. sanı- klann cesedin yerini göstermesiyle olayın bu yönünün aydmlatıldığını • Bahkesir Emniyet Müdürlüğü'nün yaptığı açıklamalar, olayı aydınlatmadı. Emniyet Müdürü Ömer Üzümcü, cinayetle ilgili belirsiz noktalan açıklayamadı. Erdim'i öldürdüğü öne sürülen Celal Atalay ve Birsen Gürbüz'ün açıklamalan olayı aydınlatmadı. söyledi. Üzümcü'nün açıklamalanna göre 12.8.1994 tarihinde saat 11.00 dolaylannda arabasıyla evinden ayn- lan Erdim, aynı gün saat 14.00 dolay- lannda, evlerinden 50 metre ilerde arabasına aldığı Atalay ve Gürbüz tarafından Havran yakınlannda iple boğularak öldürüldü. Açıklamaya göre, Erdim Sertoğ- lu'nu öldürmüş olmalanna karşın samklar, baba Metin Sertoğlu"ndan 30 bin mark fıdye istediler. Sanıklar- dan Celal Atalay gönderilen parayı dayısı Mehmet Çakan'labirliktealdı. Daha sonra duzenlenen operasyon- da, önceden numaralan belirlenmiş paralardan 9 bin mark, Celal Ata- lay'ın üstünde bulundu. Bu açıklamamn dışında Celal Ata- lay'ın bir davadan 8 yıl hapis yediği belirlendi. Emniyet Müdürü Üzümcü, sanı- klann ülkücü mafyayla bağlantılan konusunda gazetecilenn sorulannı yanıtlamadı. Üzümcü. aynı yaklaşı- mla Erdim'in nıçin öldürüldüğü, kacınlmanın planh olup olmadığı. Metin Sertoğlu ile samklar arasında önceden bir ilişkinin bulunup bulun- madığı. cina>eti azmettirenlerin kim- ler olduğu konulannda sorulan yanıtsız bıraktı. Üzümcü. bu konu- lann daha sonra aydınlatılacağını söylemekle yetındı. Flüt sanatçısı Erdim Sertoğlu, 22 yaşındaydı. Erdim'inbabası: Mafyayla ilişkiıııiz yok İZMİR (Cumhuriyet Ege tlleri Büro- su) - Baba Metin Sertoğlu, oğlunu öldü- renleri tanımadığmı, mafyayla bir ilişki- lerinin olmadığım. kimsenin adma dö- viz toplamadığını söyledi. 12 Eylül ön- cesi bir kahveyi sılahla tarayaraİc ölüme neden olmaktan 8.5 yıl hüküm giyen ül- kücü Celal Atalay'ı tanımadığmı söy- leyen Metin Sertoğlu, oğlunun, kendisi- ni cezalandırmak amacıyla öldürülmüş olamayacağım söyledi. Sertoğlu, oğlu- nun salt cinayet işlemek amaayla öldü- rüldüğünü söylerken Zoltan Boronkay'- la ilişkısi konusunda. "Kendisi benûn ar- kadaşımdır. Onun adına döviz topla- madım. Sadece oğlumunfidveparası için kendisinden 50 bin mark borç aldım. On- ceki gün bu paranın 20 bin markını ver- dim, 30 bin mark borcum kaldı" dedi. Zoltan Boronkay adına döviz topla- dığı, ancak ödenmeyen bir borç yüzün- den kendisinin cezalandınlması ama- cıyla oğlunun öldürüldüğü haberlerinin asılsız olduğunu söyleyen Metin Sertoğ- lu, "Fidyeciler benden 50 bin mark iste- mişlerdi. Ben bu parayı nereden bulayun. 30 yılbk arkadaşım Zoltan Boronkay'- dan borç istedim. Bunun 30 bin markını fidyecilere verdim. Geri kalanını da dün burava geldi ve kendisine geri verdim. Şu anda 30 bin mark borcum var. Onu da kı- sa zamanda ödeyeceğün. Olay budur" diye konuştu. Oğlunu öldürenlen, "Bunlar kiralık falan değil, çiğ süt emmiş insanlar. Sapık bunlar. Oldürmekten zevk alanlar" diye nitelendiren Metin Sertoğlu, şunlan söyledi: "Bu planlı bir öMürme değil. O gün bakkala tesadüfen oğlum gitti. Ben gidecektim. ama arabasını benden kıskandığı için çukurlara sokarım diye kendisi gitti. Otostopçu olarak oğlumun Metin Sertoğlu; zanlılar Birsen Gürbüz, Celal Atalay ve Mehmet Çakan'ı tanımadığmı söyledi. (Fotoğraf: ÜMİT OTAN) arabasına binmişler. tfadelerine göre ön- ceden tasarlamamışlar. Arabada öldür- meye karar vermişler. Y anlarında ne si- lah var, ne bir malzeme. 'Edremit'e gide- ceğız bizı kavşağa kadar bırak demişler. Yola çıkınca kadın, Sen zengın çoçuğa benziyorsun' demiş; arkadan bıçağı da- yanuş ve arabayı tali yola sokmuşlar. Bu yolda bir çeşmenin kenarına gelivorlar. Çeşme tasının ipivle oğlumu bağla> ıp ba- gaja sokmuşlar. Çocuk bagajda 3 saat dolaşmışlar. Sonra ormana, dere kenarı- na geunişler. Bağladıkları iplerle oğlumu boğmuşlar. Yanındaki kadın Celal'in dostuymuş. Daha sonra kimlik tespiti için olay y erine gittik. Denize atmaları söz konusu değil. Dere yatağında oğlu- mun iskeleti dunıyordu. Yanında panto- lonunun ve iç çamaşniarının parçaları \ardı. Vahşi hayvanlar, cesedi parçala- m^lar. Keşif yaptırırken Celal demiş ki 'Bir şeye üzüluyorum; öldürürken hiç direnmedı, teslim oldu. Kavga falan ol- madı. Boğuşsaydık içim yanmazdı..." İşte bu, sapık olduklannı gösteriyor. Bunlar insan olabilir mi?" Sertoğlu, fıd>enin mektupla istendi- ğıni. polise haber verilmesi durumunda oğlunun öldürüleceğinin bildirildiğıni belirterek "Ben fidye konusunda polise haber verdim, ama oğluma bir şey y ap- masınlar diye, 'Yakalamavın' dedim. Onlar da öyle y aptüar. İzlemişler, Celal'- in dayısını bulmuşlar önce. Konuştur- muşlar. Böy lece sanıkları .buldular"dedı ÖLÜÖLÜM Atatürk Türkiyesi'nin laik, idealist egitimcisi, Galatasaray Lisesi emekli öğretmeni, Terakki Vakfı Şişli Terakki Lisesi emekli müdürü, İstanbul Barosu eski avukatlanndan M.CİHAD ARCIL'ı kaybettik. Cenazesi 9 Ekim 1994 Pazar günü (bugün) öğle namazından sonra Levent Camü'nden kaldınlarak Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. Eşi: SUNA TÜRK ARCIL Çelenk göndermek isteyenlerin eğitim vakıflanna bağışta bulunmalannı rica ederiz. Eğitim ve sanat ortamına hizmetleri unutulmayacak Demeğimiz Yönetim Kurulu üyesi değerli arkadaşımız CİHAT ARCIL'ın anısı her zaman gönlümüzde yaşayacaktır. Resinı ve Heykel Müzeleri Derneği MUKADDES AKGÜRGEN Farketmiyor artık Varlığın ile yokluğun, Çaresiz alıştık bir şeylere, Ama sen durmadan uzayıp giden bir sevgisin içimizde... SEVENLERİN HAFTAYABAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI 'Siyasal Çözüm!' Bir şey ne Batılılar söylediği için "doğru"öur, ne de Batılılar söylediği için "yan/(ş "tırlDoğrulukyadayanlış- lığı belirleyen, onu söyleyenin kimliği değildir! Ne diyor Batı? Nur Batur, Avrupa'yı temsil eden kuruluşların sözcü- lerinin görüşlerini şöyle özetlemiş: "Türkiye, Kürtsoru- nuna siyasal bir çözüm bulmalıdır. Bu çözüm, Türkiye'- nin toprak bütünlüğü korunarak bulunabilir. Kürtlere külturel hakların tanınması, Türkiye'nin toprak bütünlü- ğüne yönelik bir hareket değildir." Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanı Mar- tinez de şöyle diyor: - Ben Bulgaristan 'daki Türkler için ne istediysem, Tür- kiye'deki Kürt vatandaşları için de aynı hakları istiyo- rum! Bulgar Türklerinin isimlerinin zorla değiştirilmesi yüz kızartıcı idi. Türkiye de -Kürt kökenliler dahil- bir yurtta- şın çocuğuna istediği ismi koymasının, insanların ana- dillerini konuşmasının yasa ile yasaklandığı bir utanç dönemi yaşadı. Ama o dönem geride kaldı. Geride kalırken de, Türk Kürdü ile Bulgar Türkü ara- sında hiçbir benzerlik kalmadı! Bulgar Türkü, uluslararası anıaşmalara geçmiş bir "azınlık"; Türk Kürdü degil... Bulgar Türkü "azınlık hak- ları"ndan yararlanıyor; Türk Kürdü "çoğunluk hakları"- ndan... Türkiye'de herhangi bir hukuki ya dâ fiili işlem- de, kökene göre farklı bir muamele yapıldığını kim öne sürebilir? Bulgaristan'da Türk kökenli tek bir general var mıdır? Türk kökenliler, meclis başkanı, başbakan ya da cumhurbaşkanı olabilmekte midir? Türkiye'de Kürt kökenlilerin gerek yasama organın- da, gerekse yüksek yargıdaki oransal çokluğunu, Sayın Martinez acaba nasıl açıklamaktadır?.. • • • Avrupa'nın "siyasal çözüm'e bağladığı külturel hak- lar nedir? Kürtçe eğitim ve Kürtçe TV... Bunlar verilse PKK terörü duracak mıdır? Hayır! Örneğin Fransa'da, Brötonlara Brötonca eğitim ve Brötonca TV hakkı verilmiş midir? Gene hayır! Avrupa Birliği, üye ülkelerdeki bütün azınlıklara ana- dillerinde eğitim olanağının sağlanması için bir karar ni- çin almıyor? Türk Kürtlerine böyle bir hak verilse, aynı hakkın Anadolu'da yaşayan diğer 22 etnik kesim için de sağlanması Türkiye'den istenecek midir, yoksa isten- meyecek midir? Hukuk devleti yan tutamaz. Toplumdaki tüm kesimle- re tanımadığı bir hakkı -sayısı ya da gücü ne olursa ol- sun- tek bir kesime tanımayaz. Ama -elbette yasaların denetimi altında- özel kanal- larda şu veya bu dilden yaytn yapılabilmesi ve şu veya bu dili öğreten özel kurslar açılabilmesi, bu köşede za- man zaman savunulmuştur.. Bu bir "hak"değil "özgür- lük"lür. Ve her özgürlük gibi -kullanılmasa da- insanları rahatlatıcı bir etkisi vardır! • • • Peki Avrupa'nın her söylediği yanlış mı? Elbette değil! Avrupa'nın Türkiye'ye karşı tutumunun katılaşmasın- da dönüm noktası, DEP'Iİ milletvekillerinin dokunulmaz- lıklannın kaldınlması olayıdır... Ne diyorlar? "Avrupa Parlamentosu iÇinde herkes, PKK terörünün sadece Türkiye için değil, Avrupa için de nasıl büyük bir tehdit oluşturduğunun farkında... Ama DEP olayı ile PKK'yi kanştırmanın da karşısında..." Yanlış mı? Teröre "sözlü" yada "fiili" öeslek veren bir-iki millet- vekili ile, düşüncelerini açıklamaktan başka "suç" işle- memiş olanları aynı kaba koymak, hangi siyasal sağdu- yu yoksunlarının ürünüdür? DEP kapatılırken, kapatma- ya neden olan "suç"a katılmamış olan milletvekillerini de cezalandırmak, hangi "demokratik hukuk devleti" anlayışına sığar? Ve "silah'üe "düşünce"y\ aynı kaba koymanın yanlış- lığı, çıkmazı, bedeli ve de utancı ortada iken; Meclis'teki "çağdışı cephe"n\n körlüğünü ya da aptallığını savuna- bilmenin olanağı var mıdır? Sadece dışa karşı değil, kendimize karşı da!.. Poligonda patlaıııa: 2 er şehit KONYA (AA) - Konyanın Karapınarilçesine 25 kilometre uzakhktaki Askeri Atış Poligonu'nda havan mermisinin patlaması sonucu, 2 er şehit oldu, 3 erde yaralandı. Dün öğleden sonra mevdana gelen olayda, atılan havan mermisinin patlamaması üzerine yapılan inceleme sırasmda. havan mermisi ınfılak eltı. Patlamada. Tuncay Ceylan ve Mustafa Ataoğlu adlı erler şehit oldu. yaralanan Ismail Can, Mahmut Türkol ve Cafer Coşkun adlı erler tedavı altına alındı. ıı'iııı Kiııır.ı Imge Kitabevi Yaytnları'ndan ÂhmBtTcmef s^oiı KEMALİZM LAİKÜKvs DEMOKRASİ Dünya Kitap Dergisi tarafından Eylül ayının kitabı seçilmiştir. IMGE kitabevi 303 sayfa 135.000 TL 2Baskı ZORUNLU BİR AÇIKLAMA! Doğrudan adım kullanılarak, kitaplanmı yüksek "bağış" karşılığında bazı banka, belediye ve holdinglere satma girişimleriyle ilgili duyumlar -ne yazık ki- sürmektedir. Bu tür girişimlerle hiçbir ilgim yoktur. Adımın kullaruldığı durumlarda, ilgili kuruluşlann "sahtecilik" nedeniyle yargı yoluna başvurmalanm rica ederim. AHMET TANER KIŞLAU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle