Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CumhuriyeC
tmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı. Orhan Erüıç #
Genel Yayın Koordinatörir Hikmet
Çerinkaja' # Yazuşlen Müdürlert:
Ibrahim Yıldız (Sorumlu). Dinç Ta>anç
• Haber Merkezi Müdürii: Hakan kara
# Görsel Yönetmen. Fikret Eser
Dış Haberler Ergun Balcı 0 Ktıhbarat. Yalçın Çakır
• Ekonomı Bülent Kızanlık 0 Radyo-TV. liygar
Eremektar 0 Kultur: Handan Şenköken 0 Spor
Abdülkadir Yücelman # Yurt Haberler Mehmet
Saraç 0 Makaleler Sami Karaören 0 Çe\ın
Sevfettin Turhan 0 Düzeltme Abdullah Vazıcı
Yayın Kurulu İlhan Selçuk
(Başkan). Orhan Erinç. Oktaj
Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet
Çetinkaya. Şükran Soner, Ergun
Balcı, Dinç Tajanç, İbrahim Yıldız,
Orhan Bursalı. Mustafa Balbav.
Ankara Temsılcısr Mustafa Balba\ 0 Haber Mudüru Doğan
Akın Atatürk Bulvan No 125. Kat 4. Bakanlıklar-Ankara Tel
4195020i7 hat),Teleks: 42344. Faks. 4195027•izmırTemsılcısı
SerdarKızık,H.ZiyaBlv 1352 S 2 3 Tel 4411220Teleks 52359.
Faks. 4419117 0 Adana Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd
119 S No-1 Kat-1, Tel 3522550. Teleks 62155. Faks 3522570
Müessese Müdurü: Erol Erkut 0
Koordınator Ahmet Korulsan 0
Muhasebe Bülent Yener 0 Idare Hüseyin
Giirer 0 Işletme Önder Çelik 0 Bılgı-
lşlem Nail Inal 0 Bılgısayar Sıstem
Mürüvet Çiler 0 Reklam Reha Işıtman
Yıyımlıyaı ve Basan: Yenı Gun Haber Ajansı. Basın ve Ya>ıncıtık A Ş
Türicceaiı cad 39 41 CaialoiJu 34334]sl PK 246 Istanbu! Tel (0 212ı 51205 05 (20 hall Teleks 22246. Faks fû 212) 51J 85 95
9EKİM 1994 Imsak: 4.37 Güneş:6 01 Öğle. 11.56 Ikındr 15.07 Akşam: 17.41 Yatsı: 19.00
'Düşünce
özgûplügû ve
basın'
• İstanbul Haber Servisi •
•"Dûşünce özgürlüğü ve basın"
konulu panelde, basının
haber verme görevini yerine
getirmekten uzak olduğu
vurgulandı. Kadıköy Sanat
Merkezi'nde düzenlenen
paneie. gazetemiz Genel
Yayın Yönetmeni Orhan
Erinç, Hürriyet gazetesi
yazarlanndan Yalçın
Pekşen, araştırmacı Metin
Babaroğlu ve tiyatro
eleştirmeni Hayati Asılyazıcı
konuşmacı olarak katıldı.
Orhan Erinç, konuşmasmda
"Basının görevini yerine
getirmesi, bağımsız olmasıyla
mümkündür. Türkiye'de,
şüpheciliği reddeden inancın
var olduğu bir eğitim sistemi
var. Clkenin en yetkili
insanlan da bunu
destekliyor"dedi.
Parazitoloji
kongresi
• İZMİ R (Cumhuriyet Ege
Bürosu)-8 Dünya
Parazitoloji Kongresi yann
İzmir'de başhyor. 14 ekime
kadar sürecek kongreye 92
ülkeden 1528 bilim adamı
katılacak. Bugüne kadar
çeşitli ülkelerin
başkentlerinde yapılan
kongre. bu yıl ilk kez başkent
olmayan bir şehirde
gerçekleştiriliyor.
Japonca konuşma
yarışması
• ANKARA (AA)-
Japonya'nın teknolojide
katettığı büyuk mesafe.
Japoncayı da evrensel diller
arasına soktu. Japonya
Büyükelçilığı ve Ankara
Japon Topluluğu tarafından
gerçekleştirilecek 'Japon
Haftası' çerçevesinde
düzenlenen japonca
konuşma yanşmasını
kazananlan ıse son derece
güzel bırödül beklıyor:
Bedava Japonya seyahatı.
Yanşma; Japonca dil eğitimi
görmüş. araştırmalar yapmış
ve Japonya da bulunmuş olan
Türklere, bu ülke hakkındaki
fikirlerinı ve bu konudakı
çalışmalannı dile getirme
fırsatını tanıyor.
Magellan uydusu
'intihar edecek'
• WASHI!NGTON (AA) -
Venüs'ün harıtasının
çıkanlması içın 5 yıldır
değerli bılgıler gönderen
Amerikan Magellan uydusu,
görevini tamamladı. Uydu.
11 ekimde Venüs atmosfenne
dalarak 'intihar' edecek.
NASA'nın en başanlı
gezegenlerarası
görevlerinden birini yerine
getıren Magellan uydusu.
Venüs'ün yeryüzü haritasının
yüzde 98'ıni tamamlamayı
başardı. NASA yetkilileri,
uydunun son görevini yerine
getirebılmesı için atmosfere
iyice yaklaşacağını ve hızla
Venüsü sarmalayan
atmosfere dalacağını
açıkladılar. Bu "intihar'
dalışı, dünyadaki bilim
adamlanna Venüs'le ilgili
son ve yeni bilgiler
verebilecek.
Anane'dan iki
uydu daha
• KOOROU (AA) - Fransız
Guyanası'ndan fırlatılan 68.
Anane fiizesi, Meksika ve
Tayland uydulannı
yörüngeye yerleştirdi. Ariane
serisi içinde en güçlüsü olan
Ariane 44L fuzesi, Güney
Amerika'nın kuzeydoğu
sahilinde yeralan
Koorou'daki Avrupa Uzay
Ajansı merkezinden TSİ
03.07'de fırlatıldı. Ariane,
firlatılmasından 20 dakika
sonra, Meksika'nın ulusal
telekomünikasyon ajansının
ikinci uydusu olan 2.8 tonluk
Solıdandad-2'yi yörüngesine
yerleştirdi. Solidaridad-2,
Meksika, Latin Amerika'nın
bir bölümü ve ABD'nin bazı
bölgeleri için ses, görüntü ve
ven iletişiminı sağlayacak.
'Ana tanrıça kenti'
• İZMİR(AA)-'Ana
tannça kenti' anlamına gelen
Metropolis'in, dünyanın en
iyı korunmuş tıyatrosuna
sahip olduğu anlaşıldı.
tzmir'in Torbalı jlçesindeki
Helenistik döneme ait
Metropolis antik kentınde 6
yıldır sürdürülen kazılar,
buranın, tiyatro. stoa
(dinlenme yeri). akropol ve
var olduğu sarulan. ancak
henüz ortaya çıkanlamayan
Agora ve Ares Tapınağı'yla,
Ege'nin önemli bir tarihi
mekanı olacağı müjdesini
veriyor.
Özal döneminde devlet parasıyla yaptınlan Cumhurbaşkanlığı Konutu da yolsuzluk dosyalan arasında:
Okhık'taki yazhk, rahsatsız çıktıOKTAYEKİNCİ
Eski Emlak Bankası Genel
Müdürü Engtn Civan'ın vurul-
masıyla birlikte yargının \e ka-
muoyunun gündemıne gelen
'yolsuzluklar', salt yine Emlak
Bankası'ndan 'rüşvet karşdığın-
da' alındığı iddia edilen 'usul-
süz krediler' ya da benzeri diğer
vurgunlarla sınırlı değil.
'Ozalların egemenliğinde-
ki'ANAP dönemi kapanıp, ko-
alisyon hükümeti ışbaşına geç-
tikten sonra. 'kamu bankala-
n'hakkında açılan 50'ye yakın
soruşturmanın sonucunda 'dava
konu.su' olan dosyalann önemli
bir bölümü de Vakıfbank'a ait.
Arkadaşımız Kemal Yurte-
ri'nin saptamalanna göre, bu ko-
nuda '25 dosya' ıle başı çeken
Emlak Bankası 'ndan sonra Va-
kıfbank da '10 dosya' ıle ikinci
sırada bulunuyor. Bu dosyalar
arasında TurgutÖzaTın Gökova
Körfezi'ndeki Okluk Koyunda
inşa ettirdigi 'yazbk Cumhur-
başkanlığı Konutu' için yapılan
yine 'usulsüz harcamalar' da
önemli bir 'yekûn' tutuyor.
Kaçak inşaata kredi
Bir bankanın, hele elindeki
parayı 'bukuk devletini koru-
mak1
üzere yine 'devletin çıkar-
lan' doğrultusunda değerlendır-
mesi gereken bir 'kamu banka-
sının',bu koşula uyabilmesı için
kaynak aktaracağı her türlü ya-
tınmın öncelikle 'yasaT olması-
na özen göstermesi gerekiyor.
Çünkü yasalarve özellıklein-
şaat kurallanna ılişkın 'imar ve
koruma' yasalan. ülkedeki yine
herrürlü yapılasmanın 'kanıu ve
toplum yaranna" gerçekleşme-
sini temel ılke olarak benımsi-
• SİT alanı ve özel
çevre koruma
bölgesinde kaldığı için
ruhsat alınamayan
Cumhurbaşkanlığı
Konutu, Vakıfbank tan
sağlanan 5.7 milyarhk
kaynakla inşa edılmişti.
• Özal'ın yaz dönemi
çalışmalannı
sürdurduğü Gökova
Körfezi'ndeki kaçak
tesislere Cumhurbaşkanı
Demirel rağbet etmiyor.
Halkın parasıyla yapılan
bu tesis, ömeğin
günübirlik kullanımlar
için yine halka açılırsa,
hiç değilse anayasadaki
'kıyılann topluma
kapatılmaması kuralına
da uyulmuş olacak.
yor. Bu yasalara aykın olan uy-
gulamalara bir kamu bankasının
para harcaması ise her şeyden
önce devletin gözetmesi gereken
kurallan 'devlet olanaklarıyla'
çiğnemesi anlamına geliyor. Or-
taya çıkan yatınm 'hukuk dışı'
olduğu kadar ve aynı nedenle
kamu yararını da zedelediğin-
den. bu rür bir harcama 'devleti
zarara soknıanın' ötesınde. top-
lum un ve tüm ulusun ortak çı-
karlannı da göz ardı temiş olu-
yor.
lşte, Vakıfbank'ın Okluk Ko-
yu'ndakı 'yazlık konut" inşaatı-
na aktardığı ve 1990 yılında '5.7
mihar lirayi' bulan 'yardım' ni-
teliğindeki harcama, 'ruhsatsız'
(yani kaçak) olmasının yanı sı-
ra. her yönüyle yasalara ve ka-
mu yaranna aykın bir 'aynca-
ükiT yapılaşmaya 'ulusun para-
Özel Çevre Koruma Bolge Sının
Okluk Koyu'ndaki yasadışı tatil konutu, Özal'ın
ölümünden bu yana 'sahipsiz' kaldı (solda). Gökova
Körfea'nin güney kıvısındaki Okluk Koyu, Ozel Çe\Te
Koruma Bölgesi ve SfT alanındaki kesin imar yasağı olan
yerlerde bulunuyor (üstte).
snu' yatırması anlamınt taşıyor.
Bir inşaat 'cumhurbaşkanı için'
yapilsa bile yasalanmızda bu-
nun 'kaçak olabileceği' şeklinde
özel bir hüküm bulunmadığına
göre, I990'ın 5.7 milyar lirası
'yasadışı birgirişim" için çar çur
edilmiş oluyor.
Nitekim, Özal'ın vefatından
sonra bu yazlık konutun artık
'unutulmuş' olması ve 'kulla-
nım dışı' kalmaya başlaması da
aynı mılyarların bir 'makam'
içın değil. 'geçki bir keyir içm
harcanmış oldugunun en açık
kanıtı olsa gerek.
Neden ruhsatsız?
1990 yıhnda Vakıfbank kay-
naklarıyla inşa edilen Gökova
Körfezi'nın Okluk Koyu'ndaki
yazlık Cumhurbaşkanlığı Konu-
tu, ilgili tüm yasalara göre 'ke-
sinlikle hiçfoir inşaata izin verüe-
meyecek' çok özel bir yerde bu-
lunuyor. Aslında'Jngüizümanr
olarak bilinen bu cennet koyun
imara kapalı 'çok özel' bir statü
içensinde olması da, yine
Özal'ın imzasını taşıyan 'Ozel
Çevre Koruma Bölgesi' sınırla-
nnda kalmasından kaynaklanı-
yor. Çünkü bu sınırlann, özel-
likle Gökova Körfezi'nde 'koru-
maya aldığı' alan. Türkiye'nin
'diinyada eşi bulunmayan' doğal
zengıniıklenni ve kıyı güzellik-
lerini kapsıyor.
Okluk Koyu 'nda bu rür bir in-
şaata 'ruhsat verilemeyişinin'di-
ğer bir önemli nedenı deaynı ko-
ruma amacından ötürü yine bu
bölgenın daha önceden 'J. dere-
ce doğal SİT' olarak 'imar yasa-
ğı' kapsamına alınmış olması.
Kültür Bakanlığı Taşınmaz Kül-
tür ve Tabiat Varlıklannı Koru-
ma Kurulu'nun 11 Aralık 1986
gün ve2753sayılı karanyla, Gö-
kova Körfezi'ndeki me\cut bır-
kaç köyün dışında. 'kıyıdan iti-
baren 500 m'lik kuşakta' her-
hangı bir bina yapmak mümkün
değil. Bu karann tek ıstısnası
olan 'orman gözetleme ve bakım
tesisleri' ise ancak Orman Ba-
kanlığı'nca ve Koruma Kuru-
lu'nun izniyle kurulabıliyor.
Özal'ın 'yaz dönemi çalışma-
lannı' sürdürdüğü \e hatta ya-
bancı ülkelerin devlet yönetıcı-
lenni de agırladığı denız kena-
nndaki bu kaçak konut. yine her
yönüyle 'Kıyı Yasası'na da aykı-
n' olduğu için ruhsata bağlana-
madan inşa edildı. Hem anaya-
sada hem de yasadaki 'kıyılann
topluma açık turulması've '100
m'lik kuşağa yapı yasağı'kural-
ları. Okluk Koyu'nda geçerlı
olamadı. Yazlık konutun imar
yasağını 'delmesinin' yanı sıra,
>ıne Okluk Ko>u '5-6 km'lik
çevresiyle birlikte' topluma ka-
patıldı. Gökova'da ünlü 'mavi
yolculuk' yapan tekneler, turizm
broşürlerinde hararetle tavsıye
edilen Ingılız lımanı ve çevre-
sindeki kıyılara yanaşamadılar.
Özellıkle 'konutta' çalışmalar
sürerken. güvenlık nedeniyle
tüm dıger sıvıl tekneler oldukça
'açıktan geçmek'zorunda kaldı-
lar
Okluk Koyu halka açılmau
Bütun bu 'yasadışı'gehşmele-
n Süleyman Demirel de bili>or
olacak kı, cumhurbaşkanı olma-
sındanbu yana'belki bir gün ge-
lir" dı\e hazır bekietilen yazlık
konuta şımdiye dek ilgı göster-
miş değil.
Yasalarla birlikte kamu yara-
nnın ve çevre değerlerinin de bir
kenara itilmesıy le inşa edilen bu
tesis, 'devletin parasıyla gerçek-
leşmiş' bir ayncalıklı dinlence
yapısı olarak deyim yerindeyse
'yalnızlan' oynuyor.
Aslında. bu tür yasadışı ve
'topluma kötü örnek' olan yapı-
lann. tıpkı Park Oteli örneğinde
olduğu gibı 'yıkılmalan''gereki-
yor. Ancak, her şeye rağmen.
Türkiyemızin yine de 8. Cum-
hurbaşkanı olan bir kişinin ve
onun 'yakınlannın' anılannı ta-
şıyan bir yapının yıkılması, en
azından 'ülkenin saygmhğı' açı-
sından hoşbirdurum değil. Tam
tersine, belki de yine bir döne-
mın 'devletyöneticiliği'anlayışı-
nın gelecek kuşaklara da aktanl-
ması içın, dev let parasıyla bu tür
ışlenn nasıî gerçekleştirildiğinin
'simgesi' olarak da bu yapıyı ko-
rumak gerekiyor.
Eğer böyle olacaksa ve Okluk
Koyu'ndaki kaçak bina daha
uzun yıllar 'yenievsahibini' bek-
leyecekse. galıba en dogrusu bu
tesisı 'halka açmak' ve örneğin
özellıkle mavi yolcular için şöy-
le bir dinlenecekleri, 'günübir-
lik' uğrak yeri halıne getırmek.
Halkın paralanyla yapılan
böyle bir yapının yine 'halkın
yaraıianmasına' sunulmasından
daha doğru ne olabilir? Tıpkı,
vaktiyle krallann ve padişahla-
nn 'keyir içın yaptırdıklan sa-
raylann ve kasırlann, bugün top-
lumsal amaçlı kullanımlarlade-
ğerlendinlmesigıbı. Amaonlar
'kaçak degillerdi've o dönemın
kurallan içensinde 'beüıbiruy-
garlığın ürünleriydi' dı>eceksi-
niz.
Siz de haklısınız. .
Şanlıurfa'daki Dergâh ve Balıklıgöl'ü 200 yıl önceki otantik görünümüne kavuşturmak amacıyla 1993 yılında başlatuan düzenleme çalışmalan. Kültür ve Tabiat
Varlıklannı Koruma Kurulu'nun düzenleme projesini onaylamamasına rağmen sürüyor.
1993'te başlatılan Dergâh ve Balıklıgöl çevre düzenlemesinin projesi hâlâ onaylanmadı
Şanlıurfa'da restorasyon karmaşası
MEHMET FARAÇ
ŞANLIURFA - Başbakanlık
Başdanışmanı Büyükelçi Beh-
ruzÇinicibirsüre danışmanlığı-
nı yaptığı Şanlıurfa'daki Dergâh
ÇevTe Düzenlemesi Projesi'ni
Cumhurbaşkanı Süieyman De-
mireTc şikâyet etti.
Çinici'nin şikâyeti üzerine
Cumhurbaşkanlığı Genel Sek-
reten .Vecdet Seçkinöz "Dergâh
düzenleme projesinin \eterli o\-
madığı ve tarihi dokununıuı ko-
runmadığı" yönünde Basbakan-
lığı uyardı. Kültür ve Tabiat Var-
lıklannı Koruma Kurulu bu tar-
tışmalar üzerine Dergâh projesi-
ni onaylamaktan kaçınırken, te-
meli 1993 yılında arılan dergâh
düzenleme çalışmalan projesi
onaylanmadan tüm hızıyla sürü-
• Başbakanlık Başdanışmanı Behruz Çinici'nin Cumhurbaşkanı'na yaptığı
şikayet Şanlıurfa'daki Dergâh ve Balıklıgöl çevre düzenleme projesinde
soruna yol açtı. Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu projeyi
onaylamazken Dergâh düzenleme çalışmalannı sürdüren Şanlıurfa
Valiliği'nden üst düzey bir yetkili, Çinici'nin proje kendisine verilmediği
için çalışmalan engellediğini ve üst kurula baskı yaptığını öne sürdü.
Islam dünyasının önemli mer- Behruz Çinici'nin de proje da- jenineksıkvebölgenintanhıdo-
kezlerinden olan Şanlıurfa'daki
Dergâh ve Balıklıgöl'ü 200 yıl
önceki otantik görünümüne ka-
vuşturmak amacıyla 1993 yılın-
da başlatılan düzenleme çalış-
malan büyük bir hızla ilerler-
ken, Kültür v e Tabiat Varlıklan-
nı Koruma Kurulu'nun düzenle-
me projesini onaylamaması dik-
kat çekiyor.
Geçen yıl açılan bir yanşma
ıle Ünlü Mımar Merih Karaas-
lan'a çizdırilen projenin kaderi,
Cumhurbaşkanı Süleyman De-
mirel'in yakın dostu Mimar
nışmanlığına atanmasından son-
ra değişti. Proje danışmanlığına
getırilmesinen sonra Başbakan-
lık Başdanışmanlığı ve Büyü-
kelçılik unvanlanna da kavuşan
Behruz Çinici'nin proje ile bir
süre ilgilendikten sonra vazgeç-
mesi. engelleri de beraberinde
getirdi.
Çünkü Behruz Çınici'nın da-
nışmanlıktan vazgeçmesınden
sonra projenin onaylanması yı-
lan hikâyesine döndü. Kültür ve
Tabiat Varhklannı Koruma Ku-
rulu, 11 aydıronaylamadığıpro-
kusuna uygun olmadığını gerek-
çe göstererek ınşaatın durdurul-
masını ıstedi. Ancak valılik, tüm
uyanlara karşın kentin önemli
kültür merkezındeki düzenleme
çalışmalannı sürdürüyor.
Dergâh düzenleme çalışmala-
nnı sürdüren Şanlıurfa Valiliği,
projenin kurulda inceleme aşa-
masında olduğunu bıldırdi.
Valilikten projeyle yakından
ilgilenen üst düzey bir yetkili.
BehruzÇinıci'nin proje kendisi-
ne verilmediği için çalışmalan
engellediğini ve üst kurula bas-
kı yaptığını öne sürdü.
Dergâh düzenleme projesinin
Ağahan Mimarlık ödülü'ne
aday gösterileceğini belirten vet-
kili, Behruz Çinici'nin bu proje-
yi üstlenerek prestij kazanmak
istediğine de dikkat çekti.
Dergâh düzenleme projesinin
Mımar Merih Karaaslan tarafın-
dan 1 milyar lıraya çızildığini
belirten yetkili "Projenin eksik-
liklerini tamamlavarak kurula
sunduk. İnceleme aşamasında
Behruz Bey kıskançüğmdan pro-
jeyi engellemek istiyor" dedı.
Yetkili, çalışmalann 11 aydır
projesız nasıl yürütüldüğü soru-
suna "Bndm tek suçumuzforma-
litelere uymamak. Yani bürok-
rasinin önüne geçtik. Koruma
kurulu da projeyi beğeniyor
ama, baskıiar yüzünden onayla-
mryor"dedi.
Alman Der Spiegel dergisinin iddiası:
İran ajanları Türk örgütlerine sızma çabasmda
HAMBURG (AA) - tran'ın Bonn Bü-
yükelçiliği'nin, lran gizli servısleri tara-
fından, Avrupa'daki rejim karşıtlanna
karşı gerçekleştirilecek saldınlar için
"us"olarak kullanıldığı iddıa edildi.
Almanya'nın önde gelen dergilerinden
Der Spiegel'de yayımlanan bir yazıda,
Iran'ın Bonn Büyükelçıliği binasının al-
tı odasının gizli servis ajanlanna aynldı-
ğı, binada bir de radyo istasyonu kurul-
duğu belirtıldi.
Yazıda, lran Büyükelçiliği personeîı-
nin 20'sinin doğrudan tran Enformasyon
ve Güvenlik Bakanlığı'na bağlı olarak
çalıştıklan. personel arasında aynca çok
sayıda gizli ajanın da bulunduğu ilen sü-
rüldü.
Der Spıegel'in yazısında. Av rupa'daki
Almanca konuşulan ülkelerde Iran'ın
"etki alamnda"yaklaşık 600 şırketın bu-
lunduğu, Tahran yönetıminin bu şirket-
leri "hassas bilgüer" elde etmek için kul-
landığı savunuldu.
Alman haberalma teşkilatlannın hazır-
ladığı bir rapora dayanarak yayımlanan
yazıda, tran'ın Bonn'daki Büyükelçili-
ği'ndegörevligızliajaniann. nükleer. bi-
yolojik ve kimyasal silah üretebilmek
için, Almanya'dan bılgi sızdırmaya ça-
lıştıklan da kaydedildı.
DerSpiegel'ınyazısında. Iran'ın Bonn
Büyükelçiliği nin aynı zamanda, Alman-
ya'da yaşayan tran vatandaşlannın hare-
ketleri ve eylemlerinın kontrol edılme-
sinde kullanıldığı savunuldu.
Yazıda. îran gizli servis elemanlannın
Almanya'da yaşayan Türklerin kurdukla-
n derneklere sızmaya çalıştıklan da öne
sürüldü.
Der Spiegel'in yazısında. 29 Hazıran
1993'te Iranlı rejim muhalıfi Kürtlenn
Berlin'de bir restoranda öldürülmelen-
nindeTahran'ınBonnBüyükelçiliğı'nde
planlandığtnın sanıldığı bildinldi.
GUNEŞ TAPINAĞI TARİKATI
Toplu intihann
arkasmda silah
kaçakçılığı var
MONTREAL (AA) - Luc
Jouret'in kurucusu ve liden ol-
duğu "GüneşTapınağTtanka-
tının Kanada ve Isvıçre'de ya-
şayan toplam 53 üyesinın top-
luca intihar etmesinin ardın-
dan. tarikatla ilgili araştırma ve
ıddialar sürüyor.
Gerek polıs. gerekse medya-
nın yaptığı araştırmalarda. tan-
katın bırçok ülkeyi kapsayan
çok genış bir ağa sahip olduğu
belırlendi.
Kanada resmi telev izyonun-
da yayımlanan bir haber prog-
ramda. "Güneş Tapuıağı Tari-
katı"nın perde arkasında. ulus-
lararası silah kaçakçılığının yer
aldığı bildirildı.
Haberde. bovoıtlan "yüzfcrce
mihon dolan" bulan kaçakçı-
lıktan elde edilen paralann da.
birkaç banka aracılığıyla ak-
landığı kaydedildı.
Paralar nasıl aklanıyor?
Kanada telev izyonunun ha-
berinde, tankatın önde gelen
üyelerinden Joseph Di Mamb-
ro'nun, kansı JocehTie Duples-
sis adına. kara paralann aklan-
masında merkez olarak kulla-
nılmak üzere Ottovva'da bir
apartman daıresi kıraladığı
kaydedildi
Haberde. bu dairenın, para-
ların aklanmasına çalışan Di
Mambro. Jouret ve lsviçreli ku-
yumcu Camille Pillet tarafın-
dan kullanıldığı belirtıldi.
Haljerde. silah kaçakçılığın-
dan elde edilen paralann Isvıç-
re'de adı açıklanmayan bir ban-
ka aracılığıyla. Ingiliz Ulusla-
rarası Kredı ve Ticaret Banka-
sı'nın (BBCI) Ottovva şubesine
aktanldığı kaydedildı. (BBCI
1991 yılında silah kaçakçılığı
ve kara paralann aklanmasına
kanştığı gerekçesiyle kapatıl-
mıştı )
BBCI'nın kapatılmasından
sonra. tsviçrebankasındakı pa-
ralann, Kanada'nın büyük ban-
kalanndan Banque Royale'in
Ottovva şubesine. Di Mambro
adına açılan hesaba aktanldı-
ğının belırtildiği haberde. he-
saptakı ışlemlerin de, Di
Mambro adına karısı tarafın-
dan yürütüldüğü kaydedildi.
Haberde. Isvıçre bankasın-
dan Dı Mambro'nun Banque
Royale'dekı hesabına yapılan
her aktarmada. en az 800 bin
dolaryatınldığı bıldirildi.
Güneş Tapınağı Tarikatı'nın
silah satışlannda ıse. Avustral-
ya'da bulunan bir çiftlıgı kul-
landığı belirtildi.
Kanada televizyonu haberin-
de. satılan silahlann öncelikle
üçüncü dünya ülkelerindeki bir
aracıya gönderildigi bildirildı.