29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CumhuriyeC tmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı. Orhan Erüıç # Genel Yayın Koordinatörir Hikmet Çerinkaja' # Yazuşlen Müdürlert: Ibrahim Yıldız (Sorumlu). Dinç Ta>anç • Haber Merkezi Müdürii: Hakan kara # Görsel Yönetmen. Fikret Eser Dış Haberler Ergun Balcı 0 Ktıhbarat. Yalçın Çakır • Ekonomı Bülent Kızanlık 0 Radyo-TV. liygar Eremektar 0 Kultur: Handan Şenköken 0 Spor Abdülkadir Yücelman # Yurt Haberler Mehmet Saraç 0 Makaleler Sami Karaören 0 Çe\ın Sevfettin Turhan 0 Düzeltme Abdullah Vazıcı Yayın Kurulu İlhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç. Oktaj Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet Çetinkaya. Şükran Soner, Ergun Balcı, Dinç Tajanç, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı. Mustafa Balbav. Ankara Temsılcısr Mustafa Balba\ 0 Haber Mudüru Doğan Akın Atatürk Bulvan No 125. Kat 4. Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020i7 hat),Teleks: 42344. Faks. 4195027•izmırTemsılcısı SerdarKızık,H.ZiyaBlv 1352 S 2 3 Tel 4411220Teleks 52359. Faks. 4419117 0 Adana Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd 119 S No-1 Kat-1, Tel 3522550. Teleks 62155. Faks 3522570 Müessese Müdurü: Erol Erkut 0 Koordınator Ahmet Korulsan 0 Muhasebe Bülent Yener 0 Idare Hüseyin Giirer 0 Işletme Önder Çelik 0 Bılgı- lşlem Nail Inal 0 Bılgısayar Sıstem Mürüvet Çiler 0 Reklam Reha Işıtman Yıyımlıyaı ve Basan: Yenı Gun Haber Ajansı. Basın ve Ya>ıncıtık A Ş Türicceaiı cad 39 41 CaialoiJu 34334]sl PK 246 Istanbu! Tel (0 212ı 51205 05 (20 hall Teleks 22246. Faks fû 212) 51J 85 95 9EKİM 1994 Imsak: 4.37 Güneş:6 01 Öğle. 11.56 Ikındr 15.07 Akşam: 17.41 Yatsı: 19.00 'Düşünce özgûplügû ve basın' • İstanbul Haber Servisi • •"Dûşünce özgürlüğü ve basın" konulu panelde, basının haber verme görevini yerine getirmekten uzak olduğu vurgulandı. Kadıköy Sanat Merkezi'nde düzenlenen paneie. gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Orhan Erinç, Hürriyet gazetesi yazarlanndan Yalçın Pekşen, araştırmacı Metin Babaroğlu ve tiyatro eleştirmeni Hayati Asılyazıcı konuşmacı olarak katıldı. Orhan Erinç, konuşmasmda "Basının görevini yerine getirmesi, bağımsız olmasıyla mümkündür. Türkiye'de, şüpheciliği reddeden inancın var olduğu bir eğitim sistemi var. Clkenin en yetkili insanlan da bunu destekliyor"dedi. Parazitoloji kongresi • İZMİ R (Cumhuriyet Ege Bürosu)-8 Dünya Parazitoloji Kongresi yann İzmir'de başhyor. 14 ekime kadar sürecek kongreye 92 ülkeden 1528 bilim adamı katılacak. Bugüne kadar çeşitli ülkelerin başkentlerinde yapılan kongre. bu yıl ilk kez başkent olmayan bir şehirde gerçekleştiriliyor. Japonca konuşma yarışması • ANKARA (AA)- Japonya'nın teknolojide katettığı büyuk mesafe. Japoncayı da evrensel diller arasına soktu. Japonya Büyükelçilığı ve Ankara Japon Topluluğu tarafından gerçekleştirilecek 'Japon Haftası' çerçevesinde düzenlenen japonca konuşma yanşmasını kazananlan ıse son derece güzel bırödül beklıyor: Bedava Japonya seyahatı. Yanşma; Japonca dil eğitimi görmüş. araştırmalar yapmış ve Japonya da bulunmuş olan Türklere, bu ülke hakkındaki fikirlerinı ve bu konudakı çalışmalannı dile getirme fırsatını tanıyor. Magellan uydusu 'intihar edecek' • WASHI!NGTON (AA) - Venüs'ün harıtasının çıkanlması içın 5 yıldır değerli bılgıler gönderen Amerikan Magellan uydusu, görevini tamamladı. Uydu. 11 ekimde Venüs atmosfenne dalarak 'intihar' edecek. NASA'nın en başanlı gezegenlerarası görevlerinden birini yerine getıren Magellan uydusu. Venüs'ün yeryüzü haritasının yüzde 98'ıni tamamlamayı başardı. NASA yetkilileri, uydunun son görevini yerine getirebılmesı için atmosfere iyice yaklaşacağını ve hızla Venüsü sarmalayan atmosfere dalacağını açıkladılar. Bu "intihar' dalışı, dünyadaki bilim adamlanna Venüs'le ilgili son ve yeni bilgiler verebilecek. Anane'dan iki uydu daha • KOOROU (AA) - Fransız Guyanası'ndan fırlatılan 68. Anane fiizesi, Meksika ve Tayland uydulannı yörüngeye yerleştirdi. Ariane serisi içinde en güçlüsü olan Ariane 44L fuzesi, Güney Amerika'nın kuzeydoğu sahilinde yeralan Koorou'daki Avrupa Uzay Ajansı merkezinden TSİ 03.07'de fırlatıldı. Ariane, firlatılmasından 20 dakika sonra, Meksika'nın ulusal telekomünikasyon ajansının ikinci uydusu olan 2.8 tonluk Solıdandad-2'yi yörüngesine yerleştirdi. Solidaridad-2, Meksika, Latin Amerika'nın bir bölümü ve ABD'nin bazı bölgeleri için ses, görüntü ve ven iletişiminı sağlayacak. 'Ana tanrıça kenti' • İZMİR(AA)-'Ana tannça kenti' anlamına gelen Metropolis'in, dünyanın en iyı korunmuş tıyatrosuna sahip olduğu anlaşıldı. tzmir'in Torbalı jlçesindeki Helenistik döneme ait Metropolis antik kentınde 6 yıldır sürdürülen kazılar, buranın, tiyatro. stoa (dinlenme yeri). akropol ve var olduğu sarulan. ancak henüz ortaya çıkanlamayan Agora ve Ares Tapınağı'yla, Ege'nin önemli bir tarihi mekanı olacağı müjdesini veriyor. Özal döneminde devlet parasıyla yaptınlan Cumhurbaşkanlığı Konutu da yolsuzluk dosyalan arasında: Okhık'taki yazhk, rahsatsız çıktıOKTAYEKİNCİ Eski Emlak Bankası Genel Müdürü Engtn Civan'ın vurul- masıyla birlikte yargının \e ka- muoyunun gündemıne gelen 'yolsuzluklar', salt yine Emlak Bankası'ndan 'rüşvet karşdığın- da' alındığı iddia edilen 'usul- süz krediler' ya da benzeri diğer vurgunlarla sınırlı değil. 'Ozalların egemenliğinde- ki'ANAP dönemi kapanıp, ko- alisyon hükümeti ışbaşına geç- tikten sonra. 'kamu bankala- n'hakkında açılan 50'ye yakın soruşturmanın sonucunda 'dava konu.su' olan dosyalann önemli bir bölümü de Vakıfbank'a ait. Arkadaşımız Kemal Yurte- ri'nin saptamalanna göre, bu ko- nuda '25 dosya' ıle başı çeken Emlak Bankası 'ndan sonra Va- kıfbank da '10 dosya' ıle ikinci sırada bulunuyor. Bu dosyalar arasında TurgutÖzaTın Gökova Körfezi'ndeki Okluk Koyunda inşa ettirdigi 'yazbk Cumhur- başkanlığı Konutu' için yapılan yine 'usulsüz harcamalar' da önemli bir 'yekûn' tutuyor. Kaçak inşaata kredi Bir bankanın, hele elindeki parayı 'bukuk devletini koru- mak1 üzere yine 'devletin çıkar- lan' doğrultusunda değerlendır- mesi gereken bir 'kamu banka- sının',bu koşula uyabilmesı için kaynak aktaracağı her türlü ya- tınmın öncelikle 'yasaT olması- na özen göstermesi gerekiyor. Çünkü yasalarve özellıklein- şaat kurallanna ılişkın 'imar ve koruma' yasalan. ülkedeki yine herrürlü yapılasmanın 'kanıu ve toplum yaranna" gerçekleşme- sini temel ılke olarak benımsi- • SİT alanı ve özel çevre koruma bölgesinde kaldığı için ruhsat alınamayan Cumhurbaşkanlığı Konutu, Vakıfbank tan sağlanan 5.7 milyarhk kaynakla inşa edılmişti. • Özal'ın yaz dönemi çalışmalannı sürdurduğü Gökova Körfezi'ndeki kaçak tesislere Cumhurbaşkanı Demirel rağbet etmiyor. Halkın parasıyla yapılan bu tesis, ömeğin günübirlik kullanımlar için yine halka açılırsa, hiç değilse anayasadaki 'kıyılann topluma kapatılmaması kuralına da uyulmuş olacak. yor. Bu yasalara aykın olan uy- gulamalara bir kamu bankasının para harcaması ise her şeyden önce devletin gözetmesi gereken kurallan 'devlet olanaklarıyla' çiğnemesi anlamına geliyor. Or- taya çıkan yatınm 'hukuk dışı' olduğu kadar ve aynı nedenle kamu yararını da zedelediğin- den. bu rür bir harcama 'devleti zarara soknıanın' ötesınde. top- lum un ve tüm ulusun ortak çı- karlannı da göz ardı temiş olu- yor. lşte, Vakıfbank'ın Okluk Ko- yu'ndakı 'yazlık konut" inşaatı- na aktardığı ve 1990 yılında '5.7 mihar lirayi' bulan 'yardım' ni- teliğindeki harcama, 'ruhsatsız' (yani kaçak) olmasının yanı sı- ra. her yönüyle yasalara ve ka- mu yaranna aykın bir 'aynca- ükiT yapılaşmaya 'ulusun para- Özel Çevre Koruma Bolge Sının Okluk Koyu'ndaki yasadışı tatil konutu, Özal'ın ölümünden bu yana 'sahipsiz' kaldı (solda). Gökova Körfea'nin güney kıvısındaki Okluk Koyu, Ozel Çe\Te Koruma Bölgesi ve SfT alanındaki kesin imar yasağı olan yerlerde bulunuyor (üstte). snu' yatırması anlamınt taşıyor. Bir inşaat 'cumhurbaşkanı için' yapilsa bile yasalanmızda bu- nun 'kaçak olabileceği' şeklinde özel bir hüküm bulunmadığına göre, I990'ın 5.7 milyar lirası 'yasadışı birgirişim" için çar çur edilmiş oluyor. Nitekim, Özal'ın vefatından sonra bu yazlık konutun artık 'unutulmuş' olması ve 'kulla- nım dışı' kalmaya başlaması da aynı mılyarların bir 'makam' içın değil. 'geçki bir keyir içm harcanmış oldugunun en açık kanıtı olsa gerek. Neden ruhsatsız? 1990 yıhnda Vakıfbank kay- naklarıyla inşa edilen Gökova Körfezi'nın Okluk Koyu'ndaki yazlık Cumhurbaşkanlığı Konu- tu, ilgili tüm yasalara göre 'ke- sinlikle hiçfoir inşaata izin verüe- meyecek' çok özel bir yerde bu- lunuyor. Aslında'Jngüizümanr olarak bilinen bu cennet koyun imara kapalı 'çok özel' bir statü içensinde olması da, yine Özal'ın imzasını taşıyan 'Ozel Çevre Koruma Bölgesi' sınırla- nnda kalmasından kaynaklanı- yor. Çünkü bu sınırlann, özel- likle Gökova Körfezi'nde 'koru- maya aldığı' alan. Türkiye'nin 'diinyada eşi bulunmayan' doğal zengıniıklenni ve kıyı güzellik- lerini kapsıyor. Okluk Koyu 'nda bu rür bir in- şaata 'ruhsat verilemeyişinin'di- ğer bir önemli nedenı deaynı ko- ruma amacından ötürü yine bu bölgenın daha önceden 'J. dere- ce doğal SİT' olarak 'imar yasa- ğı' kapsamına alınmış olması. Kültür Bakanlığı Taşınmaz Kül- tür ve Tabiat Varlıklannı Koru- ma Kurulu'nun 11 Aralık 1986 gün ve2753sayılı karanyla, Gö- kova Körfezi'ndeki me\cut bır- kaç köyün dışında. 'kıyıdan iti- baren 500 m'lik kuşakta' her- hangı bir bina yapmak mümkün değil. Bu karann tek ıstısnası olan 'orman gözetleme ve bakım tesisleri' ise ancak Orman Ba- kanlığı'nca ve Koruma Kuru- lu'nun izniyle kurulabıliyor. Özal'ın 'yaz dönemi çalışma- lannı' sürdürdüğü \e hatta ya- bancı ülkelerin devlet yönetıcı- lenni de agırladığı denız kena- nndaki bu kaçak konut. yine her yönüyle 'Kıyı Yasası'na da aykı- n' olduğu için ruhsata bağlana- madan inşa edildı. Hem anaya- sada hem de yasadaki 'kıyılann topluma açık turulması've '100 m'lik kuşağa yapı yasağı'kural- ları. Okluk Koyu'nda geçerlı olamadı. Yazlık konutun imar yasağını 'delmesinin' yanı sıra, >ıne Okluk Ko>u '5-6 km'lik çevresiyle birlikte' topluma ka- patıldı. Gökova'da ünlü 'mavi yolculuk' yapan tekneler, turizm broşürlerinde hararetle tavsıye edilen Ingılız lımanı ve çevre- sindeki kıyılara yanaşamadılar. Özellıkle 'konutta' çalışmalar sürerken. güvenlık nedeniyle tüm dıger sıvıl tekneler oldukça 'açıktan geçmek'zorunda kaldı- lar Okluk Koyu halka açılmau Bütun bu 'yasadışı'gehşmele- n Süleyman Demirel de bili>or olacak kı, cumhurbaşkanı olma- sındanbu yana'belki bir gün ge- lir" dı\e hazır bekietilen yazlık konuta şımdiye dek ilgı göster- miş değil. Yasalarla birlikte kamu yara- nnın ve çevre değerlerinin de bir kenara itilmesıy le inşa edilen bu tesis, 'devletin parasıyla gerçek- leşmiş' bir ayncalıklı dinlence yapısı olarak deyim yerindeyse 'yalnızlan' oynuyor. Aslında. bu tür yasadışı ve 'topluma kötü örnek' olan yapı- lann. tıpkı Park Oteli örneğinde olduğu gibı 'yıkılmalan''gereki- yor. Ancak, her şeye rağmen. Türkiyemızin yine de 8. Cum- hurbaşkanı olan bir kişinin ve onun 'yakınlannın' anılannı ta- şıyan bir yapının yıkılması, en azından 'ülkenin saygmhğı' açı- sından hoşbirdurum değil. Tam tersine, belki de yine bir döne- mın 'devletyöneticiliği'anlayışı- nın gelecek kuşaklara da aktanl- ması içın, dev let parasıyla bu tür ışlenn nasıî gerçekleştirildiğinin 'simgesi' olarak da bu yapıyı ko- rumak gerekiyor. Eğer böyle olacaksa ve Okluk Koyu'ndaki kaçak bina daha uzun yıllar 'yenievsahibini' bek- leyecekse. galıba en dogrusu bu tesisı 'halka açmak' ve örneğin özellıkle mavi yolcular için şöy- le bir dinlenecekleri, 'günübir- lik' uğrak yeri halıne getırmek. Halkın paralanyla yapılan böyle bir yapının yine 'halkın yaraıianmasına' sunulmasından daha doğru ne olabilir? Tıpkı, vaktiyle krallann ve padişahla- nn 'keyir içın yaptırdıklan sa- raylann ve kasırlann, bugün top- lumsal amaçlı kullanımlarlade- ğerlendinlmesigıbı. Amaonlar 'kaçak degillerdi've o dönemın kurallan içensinde 'beüıbiruy- garlığın ürünleriydi' dı>eceksi- niz. Siz de haklısınız. . Şanlıurfa'daki Dergâh ve Balıklıgöl'ü 200 yıl önceki otantik görünümüne kavuşturmak amacıyla 1993 yılında başlatuan düzenleme çalışmalan. Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu'nun düzenleme projesini onaylamamasına rağmen sürüyor. 1993'te başlatılan Dergâh ve Balıklıgöl çevre düzenlemesinin projesi hâlâ onaylanmadı Şanlıurfa'da restorasyon karmaşası MEHMET FARAÇ ŞANLIURFA - Başbakanlık Başdanışmanı Büyükelçi Beh- ruzÇinicibirsüre danışmanlığı- nı yaptığı Şanlıurfa'daki Dergâh ÇevTe Düzenlemesi Projesi'ni Cumhurbaşkanı Süieyman De- mireTc şikâyet etti. Çinici'nin şikâyeti üzerine Cumhurbaşkanlığı Genel Sek- reten .Vecdet Seçkinöz "Dergâh düzenleme projesinin \eterli o\- madığı ve tarihi dokununıuı ko- runmadığı" yönünde Basbakan- lığı uyardı. Kültür ve Tabiat Var- lıklannı Koruma Kurulu bu tar- tışmalar üzerine Dergâh projesi- ni onaylamaktan kaçınırken, te- meli 1993 yılında arılan dergâh düzenleme çalışmalan projesi onaylanmadan tüm hızıyla sürü- • Başbakanlık Başdanışmanı Behruz Çinici'nin Cumhurbaşkanı'na yaptığı şikayet Şanlıurfa'daki Dergâh ve Balıklıgöl çevre düzenleme projesinde soruna yol açtı. Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu projeyi onaylamazken Dergâh düzenleme çalışmalannı sürdüren Şanlıurfa Valiliği'nden üst düzey bir yetkili, Çinici'nin proje kendisine verilmediği için çalışmalan engellediğini ve üst kurula baskı yaptığını öne sürdü. Islam dünyasının önemli mer- Behruz Çinici'nin de proje da- jenineksıkvebölgenintanhıdo- kezlerinden olan Şanlıurfa'daki Dergâh ve Balıklıgöl'ü 200 yıl önceki otantik görünümüne ka- vuşturmak amacıyla 1993 yılın- da başlatılan düzenleme çalış- malan büyük bir hızla ilerler- ken, Kültür v e Tabiat Varlıklan- nı Koruma Kurulu'nun düzenle- me projesini onaylamaması dik- kat çekiyor. Geçen yıl açılan bir yanşma ıle Ünlü Mımar Merih Karaas- lan'a çizdırilen projenin kaderi, Cumhurbaşkanı Süleyman De- mirel'in yakın dostu Mimar nışmanlığına atanmasından son- ra değişti. Proje danışmanlığına getırilmesinen sonra Başbakan- lık Başdanışmanlığı ve Büyü- kelçılik unvanlanna da kavuşan Behruz Çinici'nin proje ile bir süre ilgilendikten sonra vazgeç- mesi. engelleri de beraberinde getirdi. Çünkü Behruz Çınici'nın da- nışmanlıktan vazgeçmesınden sonra projenin onaylanması yı- lan hikâyesine döndü. Kültür ve Tabiat Varhklannı Koruma Ku- rulu, 11 aydıronaylamadığıpro- kusuna uygun olmadığını gerek- çe göstererek ınşaatın durdurul- masını ıstedi. Ancak valılik, tüm uyanlara karşın kentin önemli kültür merkezındeki düzenleme çalışmalannı sürdürüyor. Dergâh düzenleme çalışmala- nnı sürdüren Şanlıurfa Valiliği, projenin kurulda inceleme aşa- masında olduğunu bıldırdi. Valilikten projeyle yakından ilgilenen üst düzey bir yetkili. BehruzÇinıci'nin proje kendisi- ne verilmediği için çalışmalan engellediğini ve üst kurula bas- kı yaptığını öne sürdü. Dergâh düzenleme projesinin Ağahan Mimarlık ödülü'ne aday gösterileceğini belirten vet- kili, Behruz Çinici'nin bu proje- yi üstlenerek prestij kazanmak istediğine de dikkat çekti. Dergâh düzenleme projesinin Mımar Merih Karaaslan tarafın- dan 1 milyar lıraya çızildığini belirten yetkili "Projenin eksik- liklerini tamamlavarak kurula sunduk. İnceleme aşamasında Behruz Bey kıskançüğmdan pro- jeyi engellemek istiyor" dedı. Yetkili, çalışmalann 11 aydır projesız nasıl yürütüldüğü soru- suna "Bndm tek suçumuzforma- litelere uymamak. Yani bürok- rasinin önüne geçtik. Koruma kurulu da projeyi beğeniyor ama, baskıiar yüzünden onayla- mryor"dedi. Alman Der Spiegel dergisinin iddiası: İran ajanları Türk örgütlerine sızma çabasmda HAMBURG (AA) - tran'ın Bonn Bü- yükelçiliği'nin, lran gizli servısleri tara- fından, Avrupa'daki rejim karşıtlanna karşı gerçekleştirilecek saldınlar için "us"olarak kullanıldığı iddıa edildi. Almanya'nın önde gelen dergilerinden Der Spiegel'de yayımlanan bir yazıda, Iran'ın Bonn Büyükelçıliği binasının al- tı odasının gizli servis ajanlanna aynldı- ğı, binada bir de radyo istasyonu kurul- duğu belirtıldi. Yazıda, lran Büyükelçiliği personeîı- nin 20'sinin doğrudan tran Enformasyon ve Güvenlik Bakanlığı'na bağlı olarak çalıştıklan. personel arasında aynca çok sayıda gizli ajanın da bulunduğu ilen sü- rüldü. Der Spıegel'in yazısında. Av rupa'daki Almanca konuşulan ülkelerde Iran'ın "etki alamnda"yaklaşık 600 şırketın bu- lunduğu, Tahran yönetıminin bu şirket- leri "hassas bilgüer" elde etmek için kul- landığı savunuldu. Alman haberalma teşkilatlannın hazır- ladığı bir rapora dayanarak yayımlanan yazıda, tran'ın Bonn'daki Büyükelçili- ği'ndegörevligızliajaniann. nükleer. bi- yolojik ve kimyasal silah üretebilmek için, Almanya'dan bılgi sızdırmaya ça- lıştıklan da kaydedildı. DerSpiegel'ınyazısında. Iran'ın Bonn Büyükelçiliği nin aynı zamanda, Alman- ya'da yaşayan tran vatandaşlannın hare- ketleri ve eylemlerinın kontrol edılme- sinde kullanıldığı savunuldu. Yazıda. îran gizli servis elemanlannın Almanya'da yaşayan Türklerin kurdukla- n derneklere sızmaya çalıştıklan da öne sürüldü. Der Spiegel'in yazısında. 29 Hazıran 1993'te Iranlı rejim muhalıfi Kürtlenn Berlin'de bir restoranda öldürülmelen- nindeTahran'ınBonnBüyükelçiliğı'nde planlandığtnın sanıldığı bildinldi. GUNEŞ TAPINAĞI TARİKATI Toplu intihann arkasmda silah kaçakçılığı var MONTREAL (AA) - Luc Jouret'in kurucusu ve liden ol- duğu "GüneşTapınağTtanka- tının Kanada ve Isvıçre'de ya- şayan toplam 53 üyesinın top- luca intihar etmesinin ardın- dan. tarikatla ilgili araştırma ve ıddialar sürüyor. Gerek polıs. gerekse medya- nın yaptığı araştırmalarda. tan- katın bırçok ülkeyi kapsayan çok genış bir ağa sahip olduğu belırlendi. Kanada resmi telev izyonun- da yayımlanan bir haber prog- ramda. "Güneş Tapuıağı Tari- katı"nın perde arkasında. ulus- lararası silah kaçakçılığının yer aldığı bildirildı. Haberde. bovoıtlan "yüzfcrce mihon dolan" bulan kaçakçı- lıktan elde edilen paralann da. birkaç banka aracılığıyla ak- landığı kaydedildı. Paralar nasıl aklanıyor? Kanada telev izyonunun ha- berinde, tankatın önde gelen üyelerinden Joseph Di Mamb- ro'nun, kansı JocehTie Duples- sis adına. kara paralann aklan- masında merkez olarak kulla- nılmak üzere Ottovva'da bir apartman daıresi kıraladığı kaydedildi Haberde. bu dairenın, para- ların aklanmasına çalışan Di Mambro. Jouret ve lsviçreli ku- yumcu Camille Pillet tarafın- dan kullanıldığı belirtıldi. Haljerde. silah kaçakçılığın- dan elde edilen paralann Isvıç- re'de adı açıklanmayan bir ban- ka aracılığıyla. Ingiliz Ulusla- rarası Kredı ve Ticaret Banka- sı'nın (BBCI) Ottovva şubesine aktanldığı kaydedildı. (BBCI 1991 yılında silah kaçakçılığı ve kara paralann aklanmasına kanştığı gerekçesiyle kapatıl- mıştı ) BBCI'nın kapatılmasından sonra. tsviçrebankasındakı pa- ralann, Kanada'nın büyük ban- kalanndan Banque Royale'in Ottovva şubesine. Di Mambro adına açılan hesaba aktanldı- ğının belırtildiği haberde. he- saptakı ışlemlerin de, Di Mambro adına karısı tarafın- dan yürütüldüğü kaydedildi. Haberde. Isvıçre bankasın- dan Dı Mambro'nun Banque Royale'dekı hesabına yapılan her aktarmada. en az 800 bin dolaryatınldığı bıldirildi. Güneş Tapınağı Tarikatı'nın silah satışlannda ıse. Avustral- ya'da bulunan bir çiftlıgı kul- landığı belirtildi. Kanada televizyonu haberin- de. satılan silahlann öncelikle üçüncü dünya ülkelerindeki bir aracıya gönderildigi bildirildı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle