25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 EKİM1994 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Şehit polis ailelerine yardım gecesi • tstanbul Haber Servisi - Istanbul Emniyet Müdürîüğü'nde görevli iken şehit olan polis ailelerine yardım amacıyla Türk Eraniyet Teşkİlaünı Güçlendirme Vakfı İstanbul Şubesi ile Özen Film T. A.Ş. tarafından düzenlenen Speed (Hız Tuzağı) filminin gala gecesi, dün gece Şişli Site Sineması'nda yapıîdı. Emniyet Teşküaü kanalı üe satılan gala biletlerinin geliri olan yüz milyonun makbuzu da yetkililere verildi. Gazeteciye tutuklama • tstanbul Haber Servisi - Işçinin Yolu Dergisi Yazrişleri Müdürü Asiye Zeybek'in tuluklandığı bildirildi. Konuya ılişkin olarak yapılan yazılı açıklamaya göre Zeybek, Işçinin Yolu'nun son sayısuıda ve 12. Emeğin Bayrağı Özel Sayısı'nda yer alan yazılar gerekçe gösterilerek tutuklandı. Zeybek'in tutuklanmasınm protesto edildiği açıklamada "Sosyalist basın susturulamaz" denildi. İşçiye bonoyla ödeme • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 500 bini aşkın kamu işçisinin enflasyon farkı alacaklan için gündeme gelen vergi kesintisi, ödemelerin yapıldıgı tarihlere endekslenirken fark bonolan 15 ekimde işçiye verilecek. Haziran ayından itibaren fark alacağı olan işçilereilk ödeme, 15 kasımda yapılacak. Enflasyon farklannın bonoyla ödeme biçimi, Devlet Bakanı Bekır Sami Daçe tarafından dün yayımlanarak ilgili kuruluşlara gönderilen bir genelgeyle dûzenlendi. Genelgeye göre vergi, tasarrufu teşvik kesintisi, sigorta primleri ve sendika aidatlan, işçiye farklann ödendiği tarihte ücretfen kesilecek. Şehitlikte yangın • İSTANBUL (UBA)- fstanbul Büyükşehir Belediyesi, Boğaziçi Üniversitesi bitişiğinde bulunan Duatepe Şehitliği ve Açıkhava Serpus Müzesi'nde çıkan yangında büyük hasar meydana geldiğini açıkladı. Açıklamada, belediyenin şehitlik ve mezarhk yağmasma asla müsaade edilmeyeceği belirtildi. Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan yazılı açıklamada, Boğaziçi Üniversitesi'nin korumasına bırakılan Duatepe Şehitliği ve Açıkhava Serpus Müzesi'nin 3 gün önce bir ihmal sonucu yandığı ve 300 Serpus'tan sadece 70'inin kurtanldığı kaydedüdi. Medeni Yasa'mn kabulü • tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Medeni Yasa'nın kabul edilmesinin yıldönûmü nedeniyle Izmir Kadın Platformu'nun dûzenlediği etkinliklerde, yasanın kadın-erkek eşitliğini gösterir biçimde yeniden düzenlenmesi istendi. Izmir Kadın Platformu, Dominik Yolu'nda yaptığı ankette, kadınlara, evlilikleri süresince edinilen mal varlıklannın ne kadannın kendilerine ait olduğunu sordu. Konuyla ilgili bilgi veren Uiuslararası Kadınlar Konseyi 2. Başkanı Şenel Aksu, Medeni Kanun'daki mal varlığı maddesinin, evlilikte edinilen mallann boşanma durumunda üzerine kayıtlı olduğu kişiye verilmesini öngördüğünü belirtti Tabip Odası'ndan eleştiri • İSTANBUL (AA)- lstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. M. Zeki Karagülle, Sağlık BakarJığı'run İstanbul'daki eğitim hastanelerinde calışan uztnan hekimlere zorla rotasyon uygulamaya kalkıştığını öne sürdü. Karagülle, yaptığı yazılı açıklamada, uzman hekimlerin bireraylık sürelerle Güneydoğu'daki hastanelere gönderildiklerini belirtti. Mahkemede ayetlî savunnıa Sıvas davasında savunma avukatlan 'laikliğin, devletin olmazsa olmaz' koşulu olmadığını söylediler Mumcu'nun cenaze töreninin de şeriat ve Islama saldın boyutlanna vardınldığını öne sürdüler ANKARA (ANKA) - Sıvas'ta geçen yıl 37 kişinin ölümüyle ilgili davada suç- lanan sanıklann avukatlan ortak siyasi savunmalanna Kuranıkerim'in Maide suresinin iki ayn ayetiyle başlarken, "la- ikliğin, devletin olmazsa olmaz koşulu" olmadığını bildirdiler. Sıvas'ta "şeriatçı ayaklanma yaşanmadığını" savunan avukatlar, DGM Başsavcılığı'nı "laik- lik saplantısı içinde olmak ve TanrTıun işine" kanşmakla eleştirdiler. Gazeteci yazar L'ğur Mumcu'nun cenaze töreni- nin şeriat ve İslama saldın boyutlanna vardınldığını öne süren avukatlar, Ata- türk milliyetçiliğinin paravan bir deyim olduğunu ileri sürdüler. Avukatlar. sanıklann öldürme kasıtlan olmadığıru savunurken, tüm sanıklann beraat etti- rilmesini istediler. Basma kapalı olarak sürdürülen Sıvas katliamı davasının dünkü duruş- masında sanık avukatlan 176 sayfalık ortak savunmalannı okumaya başladı- lar. Maide suresinin 8 ve 42. ayetleriyle başlayan savunmada; harf devrimi. kılık kıyafet devrimi ve istiklal mahke- melerinin çalışma şekilleri eleştirildi. Sa- vunmada Türkiye Cumhuriyeti "ceber- rût devlet" tanımını haklı kılacak nite- likte devlet olarak gösterildi. Avukatlar, Atatürk aleyhine işlenen suçlar hak- kındaki yasayı da eleştirdiler. Savunmada Sıvas olaylannın kışkırtma sonucu meydana geldiğj öne sürülürken, Aziz Nesin'in "yerli Rüşdü" olduğu belirtilerek, "Yerli Rüşdüler, Salman Röşrü'den daha vahim konum- dalar" denildi. Sıvas olaylannın "Batı'nm Müslö- manlara topyekün saldınsı" olarak de- ğerlendirildiği savunmada, Kültür Ba- kanlığı'yla, Sıvas Valiliği de "mezhepci, aynlıkçı kunonlaıia işbirliği içine gire- rek Sıvas halkı ale\hine oyun sergile- mekle" suçlandılar. Sanık avukatlan savunmalannda. Başbakan Tansu Çiller'in "Kuranıke- rim'e dört elle sarılalım" şeklindeki de- mecinin yer aldığı gazete kupürüyle Ku- ran'ı üç kez öptüğünü yansıtan fotoğ- raflanna yer verdiler. Savunmanın bu bölümünde "Sıvas davasmdan laiklik unsurunu kaldırdığımızda davanın ülke- mizde sıkça karşıiaşdan protestodan öte hiçbir özelliği kalmamaktadır. Bu davayı özel konuma sokan özelliğin laiklik keli- mesi ve laiklik yorumundan başka bir şey ounadığını açıkça söyleyebiliriz" ıfadele- rine yer verildi. Yakılan Madımak Oteli'nden kılpayı kurtulan yazar Aziz Nesin'in "bir ayağınm çukurda olduğu" belırtilen sa- vunmada, Nesın Pir Sultan Abdal'la il- gili bilgi fukarası olmakla eleştirildi. Avukatlar savunmalannda DGM Baş- savcısı Nusret Demiral'ın Nesin hakkı- ndaki suç duyurusunu da onayladılar. Şeriata saJdın var Ankara DGM Başsavahğı"yla daha önce görevsizlik karan veren ağır ve as- liye ceza mahkemelerinin Sıvas olay- lannı "şeriatçı ayaklanma" olarak nite- lemelerine karşı çıkılan savunmada. "Bu olayda hayatını kaybedenlerin cena- ze törenleri de laikliği kendilerine maske olarak kullanan kesimlerce, inanan in- sanlann inanç manzumesi olarak kabul edilmesi gereken şeriata, tslama saldın, hakaret boyutlanna varmıştır" görüşü savunuldu. Avukatlar DGM başsavcılannın yayımladığı laiklik bildirisine de tepki gösterdiler. Dünyanın her yerinde Sıvas benzeri olaylann yaşandığını anlatan avukatlar, sanıklar üzerinde polisin ve savcılann "psikolojik ve siyasi baskı ya- rattıklannı" ileri sürdüler. Medyayı"şir- redik"le suçlayan avukatlar. olaylarda yakınlannı yitirenlerle avukatlannın kaos ve kargaşa yaratma çabası içinde olduklannı öne sürdüler. İddianamelerin dayanaksız olduğunu ve sanıklara atılan "Müslümanlar" isim- li örgütün var olmadığını dile getiren avukatlar. "Böyle bir örgüt vardır, an- cak bu örgüt tarih içinde çok büyük mü- cadeleleıie oluşmuşrur. Bu ülke insanlan varlıklannı korumakta iseler bu ancak 'Mûslümanlar' denen örgütün üyesi ol- duklan içindir" denilerek siyasi mesaj verdiler. "Devletin ofanazsa olmaz koşulu laik- lik ilkesi değildir'' görüşünün savunul- duğu siyasi savunmada, DGM"deki yargılama istiklal mahkemelerindeki yargılamaya benzetildi. Savalığın "laik- lik saplantısı" içinde olmak ve "Tann'- nın işine kanşmak"la eleştinldiği savun- mada, şeriata dil uzatmanın, Türk Ceza Kanunu'nun 175. maddesine göre suç olduğu dile getirildi. Savunmanın son bölümünde sanı- klann üzerlerine atılı adam öldürme, tahrip, yakma, yıkma ve anayasal düze- ni şeriat istemiyle değiştirmeye kalkı- şmak •suçlanyla ilgili görüşler açıklanı- rken, hiçbir suçun maddi-manevi un- surlannın oluşmadığı ifade edildi. Özürlüçocuklor, sonmlarmı anlattı İstanbul Haber Servisi - Özürlü öğrencilere eğitim vermek amacıyla kurulan Fatih Eğitim ve Meslek Okulu'ndan bir grup öğrenci, Dünya Çocuk Günü nedeniyle İstanbul Valiliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Fatih Belediyesi'ni ziyaret ederek sorunlannı djje getirdiler. Eminönü Rehberlik Araştırma Merkezi Özel Eğitime Muhtaç Çocuklara Yardım Derneği'nin (ERAM) restore ederek hizmete açtığı okulda, 40 öğrenci eğitim görüyor. Dernek yöneticileri, İstanbul Vali Yardımcısı Fehmi Kaya'yı ziyaretJeri sırasında özürlü öğrencileri eğitebilecek öğretmenlerin eksikliğine dikkat çekerek şunlan söylediler."Dernek olarak yakacak ve okuldaki çeşitli masraflan karşılamaya çahşıyoruz. Şu andaki temel eksikliğimiz. nitelikli özel eğitime sahip öğretmen olmamasından kaynaklanıyor." Vali Yardımcısı Fehmi Kahya ise 5 Nisan Kararlan'nın öğretimi etkilediğini belirterek öğretmen açıgını en kısa sürede çözmeye çalışacaklanna dair söz verdi. ERAM yöneticileri ve özürlü öğrenciler daha sonra İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Fatih Belediyesi Başkanı Sadettin Tantan'ı ziyaret ederek sorunlannı dile getirdiler. îtalyan hukukçu Prof.Pace, 'temiz eller operasyonu'nu anlattı Yargı bağmısız ve güçlü olıııalı • Roma, La Spienza Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dah Başkanı olan Prof. Pace, 'ttalya'da temiz eller operasyonunu gerektiren yolsuzluk skandallan tam anlamıyla bir iktidar boşluğunun doğduğu sıraya rastladı' dedi. LEYLA TAVŞANOĞLU İtalyan anayasa hukuku profesörlerin- den Alessandro Pace, ülkesindc son za- manlarda çok ciddi anayasa değişikliği tartışmalan yapıldığina dikkat çekerek "Güciü bir iktidar için bu anayasa değişikli- ğinin yapılmasına gerek duyuluyor" dedi. Prof. Pace. İtaha'da patlak veren skandal- lar ve uygulamaya konulan 'temiz eller ope- rasyomı' konusunda da "Yolsuzluk skan- dallan, siyasi partilerin en güçsüz ve bu- nalım içinde olduklan dönemde yargının ta- mamıyla bağımsız bir konumda bulunuşu nedeniyle çorap söküğü gibi açığa çıkti" diye konuştu. Roma, La Spienza Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabijim Dah Başkanı olan Prof. Pace . dün İstanbul Üniversitesi'nde "İtalya'da Anayasa Deği- şikliğine İKşkin Güncel Sorunlar: Federa- lizm ve Başkaıüık Sistemi" konulu bir kon- ferans verdi. Prof. Pace konuyla ilgili ola- rak Cumhuriyet'e yaptığı özel açıklamada da İtalya'da anayasa değişikliğine neden gerek duyulduğu ve temiz eller operasyo- nunu anlattı. Prof. Pace, "İtalya'da şimdilerde anaya- sayı değiştintıek için çok ciddi tartışmalar oluyor. Ancak bugün görev başındaki parla- roentoyla herhangi bir anayasa değişikliği yapdniası bence olanaksız" dedi. Şu anda anayasa değişikliği için parla- mentoda yeterü oy çoğunluğu bulun- madığına dikkat çeken Prof. Pace sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizim şimdi yürürlükte olan anayasamız gereğince bir anayasa değişikliği için iki tur- hı oylama yapıbnası gerekiyor." Prof.Pace.dün İstanbul Üniversitesi'nde 'İtah a'da Anayasa Değişikliğine Ilişkin Gün- cel Sorunlar: Federalizm ve Başkanlık Sistemi' konulu bir konferans verdi. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) Anayasa değişikliğine neden gerek du- yulduğu konusuna Prof. Pace şu açıkla- mayı getirdi: "Öncelikle artık güçlü bir hü- kümete gereksinim var. Ayrıca hiikümct or- tağı olan bir parti de federatif sistemden yana. Öte yandan bütün büyük partiler güç- lü bir hükûmetin yanı sıra güçlü yerel yöne- timler merkeziyetçilikten uzaklaşıunasını ktiyorlar. Bundan sonraki yasama organı- nın bölgelere çok daha fazla ağırlık verecek bir anayasa değişikliği gerekleştireccğini umuyorum." İtalya'da başkanlık sistemi tartışmalan konusunda da Prof. Pace şunlan söyledi: "Aşın sağcı Ulusal Birlik (Allienza Naci- onale) başkanlık, sol partiler ise parlamen- ter sistemden yanalar. Bir iiçüncü eğilim ise başbakanın yetkilerinin arttırılması yolun- da. Bugün İtalya'da başbakan, cumhurbaş- kanı tarafından atanıyor. Çünkü sistem böy- le. Oysa başbakanın yetkilerinin arttınlması yönündeki göriişe göre ise başbakan doğnı- dan parlamento tarafından seçilmelidir. Başbakana verilecek ek yetkilerle de başba- kan diğer bakanlar kuruhı üyelerinden çok daha güçlü olacak ve hatta istemediği bir bakanı ya da bakanlan görevlerinden alabi- lecek."' Prof. Pace İtalya'da temiz eller' operas- yonuna yol açan yolsuzluk skandallan ko- nusunda da şöyle konuştu: "Aslında İtalya gibi Türkiye'de, ABD'de, Almanya'da, japonya'da da yolsuzluk skandaİiarı patlak verdi. Ama İtaJya'nın önemli bir özelliği > ar. O da şu: İtalya'da te- miz eller operasyonunu gerektiren yolsuzluk skandallan tam anlamıyla bir iktidar boşlu- ğunun doğduğu bir sıraya rastladı. Hıristi- yan Demokrat Parti, Sosyalist Parti kriz icindeydi. Oysa buna karşılık yargı erki ise son derece bağımsız ve güçlüydü. Yargı sis- temimiz zaten hep öyle olmuştur. Tam böyle bir siyasal güçsüzlük döneminde skandalİar birbiri ardı sıra çorap söküğü gibi cöziildü. Bağımsız yargı da bütün bunlann üzerine ra- hatlıkla gidebildi. Bu skandalİar çok kötü ve bizi utanç için- de bırakıvor. Neyse ki Antonio di Pietro gibi bu işlerin üzerine gidebilen, özgürce konuşabilen savcdarmıız var." zonguldak Maden işçisi yürüyecek • lşçiler7Ekim'de ocaklardanZonguldak'a yürüyecekler. 8 Ekim'dede Bartın'da miting düzenlenecek. İstanbul Haber Servisi- Zon- guldak işçisi yine gergin. Türki- ye Taşkömürü Kurumu (TTK) tarafından Amasra, Armutçuk kömür ocaklannın kapatılaca- ğı "resmi'' olarak açıklanınca madenciler protesto gösterileri- ne başladılar. Maden işçileri 7 Ekim'de ocaklardan Zonguldak'a yürü- yecek, 8 Ekim'de de Bartın'da bir miting düzenleyecekler. Devlet Planlama Teşkilatı'- nın Armutçuk, Amasra Kozlu ve Üzülmez müesseselerinin kapaülması önerisinde bulun- muştu. Bu önerinin resmen uy- gulanacağı TTK Genel Mü- dürü Hayrettin Soydaş tarafın- dan bir yerel televizyon kanalın da açıklandı. Hayrettin Soydaş, yapüğı açıklamada Amasra ve Armut- çuk müesseselerinin kapatıla- cağını söyledi. Karan protesto eden binlerce maden işçisi geçtiğimiz cuma günü ocaklanndan çıkarak Zonguldak'a kadar yürüdü. Genel Maden-İş Sendikası yönetim kululu üyesi Sabri Ce- becik, maden işçilerinin 7 Ekim'de bir kez daha ocakla- nndan Zonguldak'a kadar yü- rüyeceklerini ve 8 Ekim'de de Bartın'da miting yapacaklannı açıkladı. HAFTAYABAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI DSP Nereye Koşuyop?.. Başlığı görünce gözlerime inanamadım: "Ahmet Taner Kışlalı. "Ecevit Kemalizmi 21. Yüzyıla Taşıyacak!'..'' Tempo dergisinde yayımlanan uzun bir söyleşinin başlığıydı bu... Acaba ben gerçekten böyle bir şey mi söylemiştim? Yoksa sayın ve sevgili meslektaşlar, kısa ve çarpıcı bir başlık arayışının çekiciliğine mi teslim ol- muşlardı? Savunduğum düşünce şuydu: - Türkiye'nin bugünkü koşullarında, Kemalizmi dışla- yan bir solun, ağırlıklı bir siyasal güç oluşturmasına ola- nak yoktur! Kemalizm ise Atatürk un sağlığında gerçek- leştirdiklerinin bekçiliği değildir!.. Değişen koşullara 'en ilerici' çözümleri getirmek, Kemalizmin 'sürekli devrim- ci1 özünün bir gereğidir. Ve Ecevit 196O'lı, 70'li yıllarda, Kemalizmi o günün koşullarına taşıyarak 'sol' u büyüt- müştür... Şimdi yapılması gereken, Kemalizmi 2000'li yıllara taşımaktır!.. Peki Ecevit'in bugünkü söylemi ve ideolojik çizgisi, buna uygun mudur? Evet! Ama Sayın Ecevit'in o çizgiyi yaşama geçirmek için zorunlu olan 'demokratik yapı'nm DSP'de oluşumuna gerçekten de izin verip vermeyecegini henüz kesinlikle bilemiyoruz... Bu nedenle de ben, söyleşiye konulmuş olan başlıktaki tümceyi şimdilik söyleyemiyorum!.. ••• 'Ortanın solu' ile başlayıp 'demokratiksol'a varan ha- reketin toplumsal anlamı neydi? 'Orta sınıtlar ile 'emekçi sınıf\an buluşturmak! Kemalizmin salt bir orta sınıf ideolojisi olduğu doğru değil... Ama 1920 koşullarında Kemalizmin orta smıflara dayanarak yaşama geçirilebildiği bir gerçek... Demokrasinin bütün toplumlarda, ancak orta sınıfların yaygınlaşması ölçüsünde güçlenebildiğini bilmeyen var mı? Orta sınıfların çözülmesi ölçüsünde toplumda ku- tuplaşmanm arttığmı ve baskı rejimlerine ortam hazır- landığını tarih bize göstermedi mi? Ve 70yıl öncesi Ana- dolusu'nda, orta sınıflardan daha ilerici toplum kesimle- rinin var olduğunu kim öne sürebilir? Eğer 1960 sonrasmda, Ecevit orta sınıflar ile emekçi sınıfları 'Altıoklu bayrak' altında bir araya getirebildiyse, bunun nedeni açıktır: Kemalist öz' emekçi sınıfların çı- karlarını ve dünya görüşlerini kapsamaya engel değil- dir! Türk işçisi, oy hakkı' için niçin Fransız işçisi gibi 59 yıl kanlı bir savaşım vermek zorunda kalmadı? Batılı sos- yalist partilerin, ancak uzun yıllar ve acılar sonucu ger- çekleştirebildikleri sosyal haklar'\, Türkiye'de hangi bayrağın gerisinde savaşanlar yaşama geçirdi? Toplu- sözleşme ve grev hakkına ulaşırken bile tek bir Türk iş- çisinin burnu niçin kanamadı?.. Orta sınıflar ile emekçi sınıfları Kemalizmde buluştur- mak bugün 20 yıl öncesinden çok daha kolay! Çünkü -aradan geçen zamanda- tarih Lenin'e değil, Atatürk'e hak verdi!.. Çünkü -aradan geçen zamanda- gerek orta sınıfların gerekse emekçilerin toplumsal ko- numları 'göreceli' olarak geriledi... Ve -yitirme tehlikesi somutlaşınca- Kemalizmin bu topluma kazandırdıkları- nın ne ölçüde 'yaşamsal' olduğu çok daha iyi anlaşılma- ya başlandı... 'D/n'hepimiziçinönemlidir... Ama bu dünyadan (yani bu 'düzen den) umudunu kesmiş olanlar için 'daha' da önemlidir!.. 'Milliyetçilik' hepımiz için önemlidir (Çünkü, aynı top- raklar üzerinde bazı koşulları ve dolayısıyla bazı sorun- ları paylaşan insanların 'dayanışma' gereksinmesini karşılar)... Ama 'ezilmiş' insanlar için 'darıa'da önemli- dir (Çünkü onların, bir u/us'labütünleşerekkendini güç- lü hissetme ve kişisel ezilmişlik duygusundan kurtulma geıeksinmesi darıa çoktur)!.. Kemalizm dine değil, dinin siyasete alet edilmesine karşıdır... Kemalizm ulusçuluğa değil, bu topraklar üze- rinde yaşayan herkesin aynı ulustan sayılmamasına karşıdır... Sayın Ecevit "Allah'a sarıkla değil yürekle ulaşılır!" derken Kemalizme ters mi düşmektedir? Sayın Ecevit "Ulus sevilmeden, onun üzerinde yaşadığı yurdu sevmek anlamsızdır!" derken Kemalizme ters mi düşmektedir? Ve bu adaletsiz soygun düzenini değiştirmek, herkes- ten önce Kemalistlerin görevi değil midir? Ecevit'in söylemi doğrudur!.. Cemal Şahln gibilerine kapılarını kapatması da doğrudur!.. Ama Kemalizmi 21. yüzyıla taşıyabilmek için, o söylemi yaşama geçirebilecek doğru 'yapı'öa bir örgüt de gere- kir... "Hocanınsöylediğiniyap,yaptığınıyapma!"özdeyi- şini de yanlış çıkarmak gerekir!.. İFAıİSTANBUL FM ALTIN ) ÖDÜLLERİ TÖRENİ Akın Ödül Alocat SanoMor tM«beHk s.ro ila): AJDAPEKKAN*AHMETKAY/r" BEN DENİZ •BÜLfKTERSOT *C05KÜHSAEAH * FAifH ERKOÇ * FATtH KISAPARMAK *HARUN KOLÇAK* H6NER COŞKONER *İBRAHİMTATUSES* KADİRTAPUCU *KATAHAN*KİSARİYE *METİN ŞENTÜRK *MUAZZEZABAG * MUAZOZ ERSOY *MAZMIÖHCEl * HİLÜFER * HÜKHETDURU" SEDÎHGÜREL ' YILDIZTİLK" YONCAEVCİMİK 5 EKİMÇAR$âJABASAAT: 20.00 Gışder: Bostana G6sttxi Makezl Td: 384 72 10. VakkoramaTaksim Td: 251 28 88. Vakkorama Runıdl Td: 234 42 81. Vakkorama Suadtye Td: 350 87 42 Organizaıyonnn tüm karı "Blıim LöıemiU Çocnkltr Vakfı"na bırakıltcaktır
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle